3 Nisan 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Franşo Ton, Joan Kravford, Rober Mongo- meri, erkânı artistler sendikasının harbiyesi idiler MECA . y Güzel, son derece güzel bir hava var. Otomobilde, ağır ağır Sunset Bulvardan geçiyorum. Yolcular kal . dırımlar üzerinde acele acele yürüyor- lar. Bir amele ayaklarını sürüklüyor, Bir satıcı kız çikletini çiğniyor. Tabil burada, Holivuda alelâde bir şehir nazariyle bakan yani sinemayla alâkaları olmıyan, burada doğan, ba- balarımnm mesleklerile, meselâ kundu. racılık veya banka memurluğu ile meşgul olan insanlar da var. Fakat Holivudda, bu cihet ekseriya unutu - lur. A!... Çirkin bir kadın geçiyor! Bu hâdise cidden durup bakmaya, baş çevirmeye değer. Hakikaten çirkin bir kadm. Neredeyse, gidip onu öp - mek istiyorum. Esasen herkes, onun yanından geçerken memnuniyetle gü- lümsüyor. Herkes ona karşı bir sem. pati duyuyor, İşte, iki palmiyenin — arasından (Vandom) un cephesi görünüyor. O- tömobilimi kaldırımm kenarında bıra- kıyor ve gazi bile kesmeden, iniyo. rum, Kapının önünde duran mavi ü- niformalı çocuk hademe yerime atlı- yor ve otomobilimi yer altı garajına götürüyor. Lokanta hmca hınç dolu- dur. Sağda, ilk masada, her gün ol. duğu gibi ve her zamanki gibi yapa- yalnız, Vallâs Beri oturuyor. Holivud- da, onun ahlâk ve tabiatlerini hâlâ kimse anlıyamamıştır. O her tarafta görünüyor, her yere girip çıkıyor, fa. kat ayni zamanda bütün entrikalar- dan uzak ve âteşin dostluklardan a- zade bulunuyor, Artistlik mesleğine fil trmarcısı sı. fatiyle başlıyan bu haşin adam musa- habelerinin — meziyetleri hususunda pek şüpheli görünmekle beraber, ken- disi son derece iyidir. Çocuklara ba- yılır, Etrafımda daima, kurtardığı, evlâtlık olarak kabul ettiği veya yetiş. tirdiği çocuklar vardır. Kazandığı pa. rarm yarısı, çocuk hayır cemiyetleri- ne gider. Bu sabah açık mavi gömleği içinde, kocaman biftek'ini sert hareketlerle Çiğniyor ve gözlerinde son derece müstehzi bir ifade okunuyor, Çünkü karşısında, heyecanlı münakaşaları, bu yerde cari olan nezaket ve ifşaat tonunu bir hayli aşan adamlar oturu- yor. Bunlar siyasetten ve içtimaf ka. nunlardan, grevlerden, — fabrikaların işgalinden bahsediyorlar. Esasen bun- lar müttefiktirler, koyu sendikalist - tirler, sadece patronların kuvvetini e- ritmeyi istihdaf eden metodları mü . makaşa ediyorlar. Bunlar dört kişidir. Vasati olarak, herbiri, senede on beş milyon frank (takriben dokuz yüz bin türk lirası) kazanırlar. Bunlarm isimleri Joan Kravford, Franşo Ton, Ceyms Kağney ve Rober Mongomeri. Bunlar, aktörler sendikasmın erkâ- nıharbiyesini teşkil ediyorlar ve Mon- gomeri reistir. Bundan bir sene evvel, artistleri, grev yapan stüdyo işçilerile müştereken harekete bunlar tahrik etmişlerdi. Joan Kravford, saçları karmakarı. şik olmuş bir halde, tezgâhların givi- lerinde ipekli çoraplarımı yırtarak, iş- çileri coşturuyor, Mongomeri Vaşing- tondaki iş nezareti müsteşarlarile Ho. livuddaki film kralları arasmda me. kik dokuyarak temaslarda bulunuyor: du, Bütün bunlar samimi miydi, yoksa kurnaz bir reklâmdar. mı ibaretti? Bu husustaki noktainazarlar muhtelif - fir. Vallâs Beri'nin a'aycı nazarları; onun şahsi kanaati hakkında bana bir fikir verebiliyor. YILDIZLARI DEHŞET İÇİNDE BULUNDURAN LOKANTA SAHİBİ Bütün bu adamlar gevezelik ediyör, dişlerinin ucuyla armut büyüklüğün. lar. Yemekleriyle beraber içtikleri li- monatayla sütlü kahve, adetâ kafa. larma vuruyor. Ağızlarından “ma şer!” ler yağıyor- Her masada telefon çalıryor. Öyle yıldızlar veya ajanlar vardır ki “Vandom” u adetâ büroları haline getiriyorlar, saat 14 le 14,30 a. rasında orada randevu alıyorlar. Esa- sen hiç kimse, işlerinden, bu müşte- rek salonda, yüksek sesle bahsetmek. ten çekinmiyor ve hiç kimse bundan sıkılmıyor. Holivudda, boşboğazlının asla kıy- meti yoktur. Çünkü burada yalanla hakikat yekdiğerlerinden tefrik edile- mezler. Çünkü burada sır saklamak mümkün değildir, çünkü reklâmlar propaganda ve reklâmlar her şeyi sah- teleştirir ve çünkü doğru olan şeye hiçbir zaman inanılmaz ve bilinmiyen şey de uydurulur. Kapınm önünde, ayakta duran lo- kanta sahibi, vahşi hayvan terbiye- cisinin hayvanlarına — baktığı gibi, müşterilerine bakıyor. Bu adam, sine- ma diyarının en kuvvetli şahsiyetle- rinden biridir ve arşimilyonerdir; yıl- dızlarla mütehassıslar onun karşısım- da titrerler, onun gözünden düşmek- ten korkarlar, Halbuki o,haddızatın- da, iki lokanta ile küçük bir gazete- nin sahibinden başka bir şey değildir. Bu adam, öğle yemeklerinin ancak “Vandom,, da akşam yemeklerinin de ancak “Trokadero,,da yenebileceği hususunda, Holivutluları ikna etme- sini bilmiştir. İşi basiltleştirmek için de “Vandom,,u yalnız öğle — üzerleri, “Trokadero,,yu da yalnız akşam üzer- leri açar. Bu nizama riayet etmiyen herkes patronun çatık kaşlarile karşr- laşır. Kendisi ayni zamanda, küçük bir yevmi gazetenin de direktörü ve sahi- | bidir. Tamamile sinema işlerine tahsis e- dilen bu gazetenin ilk sayfası, haber- lerle, doludur. Bir tek aktör, bir tek sahne vazli, bir tek yıldız yoktur ki, her sabah bu gazeteyi titriyerek aç- masın, Senelerce devam eden bir gay- reti, bütün bir istikbali mahvetmek ve ahlâk kurumlarının zalim pençele- rine bir kurban teslim etmek için ano- nim on satır kâfidir. Efkârı umumiye ve halkın aksülâmeli korkusu okadar büyüktür ki, hiç kimse zehirli haber neşriyatı karşısında mukavemet ede- | miyor. Hiç de abdal olmryan müstah- siller bile, bu tazyik karşısımıda âciz kalıyor ve bedbaht neşriyat kurbanı- na şöyle diyorlar: — Çok müteecesirim, fakat bu rolü tevdi edemem. Bu son — zamanlarda sizden bir hayli bahsediliyor. Bu sa- bah (...) ile olan münasebhetinize dair haberi okudunuz mu? Haberin prensipi şudur: 'Bize iddia edildiğine göre, iki bü- yük aktör Varner Baksterle Konstans Benet bir müddettenberi bütün gece- lerini beraber geçiriyorlar. Şüphesiz bu bir fitnedir. Çünkü — hem Varner Bakster hem de Konstans Benet evli- dirler.., ve nümunesi (Devamı var) de ve bittabi tatsız zeytinleri ve şal- gam gibi şişmiş turpları kemiriyor- | #T UN Galatasaraylı Necdet Babasnı kaybetii Galatasaray klübü umumi kaptanlı- ğından: Klübümüzün ve milli takımın sağ a- çığı Bay Neecdetin pederi sabik rüsu. maat müdürlerinden bay Fazil Kayral uzün süren bir hastalığı müteakip a- ramızdan ayrılmıstır. Cenazesi Şisli Fransız hastanesinden 3 Nisan 1938 pazar günü saat 11,30 da kaldırılarak Beşiktaş camiinde namazı kılınacak- tır. Necdetin acısına bütün Galatasa raylı arkadaşlarm isştirak ettifini bil- dirir ve kendisine Allahtan sabır ver- mesini dileriz. 8-i yendi 'Beşiktaşlıların, Ankarada 7-0 kazandıklart aynı takıma mağlup olmaları takımlarının iyşi teşkil edilmemesindendir. Ankaranın Muhafızgücü futbolcü - leri dün Taksim stadında, dört bine varan bir seyirci , kalabalığı önünde ilk maçlarmı Beşiktaşla yaptılar. Dün çıkan yazımda tahmin ettiğim gibi, bu maçta Beşiktaşım Ankarada aldığı 7-0 lık galibiyet tekrar beklenemezdi. Fakat ne yalan söyliyeyim, Muhafız takımını kendi sahasımda ve kendi se. yircileri önünde büyük bir gol farkı ile kazanmış olan siyah beyazlıların dün de 3.1 mağlüb olacaklarını bir an bile düşünmemiştim. Bu gayritabii neticenin sebeblerin- den biri, Beşiktaşlıların “nasıl olsa yeneriz,, düşüncesiyle sahaya çıkmış olmaları, diğeri de, Galatasaraydan başlayıp, hattâ daha doğrusu Fenerde başlayıp Galatasaraya, şimdi de Be - şiktaşa sirayet ettiğini gördüğümüz oyuncularım yerlerini değiştirmek ve bu suretle kabil olduğu kadar fena bir takrm teşkili hastalığıdır. Galatasaraylılar, bunun acısını mü. teaddit defalar çektikleri halde hâlâ iddialarında sabittirler. Temenni ede - | lim ki, Beşiktaşlılar aldıkları bu ikin- ci dersten sonra daha isabetli takım. lar teşkil etsinler. Takımlar ve oyun Saat on altıda evvelâ Beşiktaşlılar, biraz sonra da Muhafızgüçlüler saha- ya çıktılar ve halkı selâmladılar. Ha- | per- Devamı İl incide Eskrim gee H AĞ — —a müsabakaları Final dün Beyoğlu Halkevinde yapıldı Beyoğlu Halkevi tarafından tertib e- dilen eskrim müsabakalarının finali dün yapılmıştır. Flöre müsabakalarına giren kızlardan Nasibe, Bellâ ve erihan mü- savi puvan aldıklarından birinciyi tayin etmek kabil olamamıştır, bunlar 9 ni- sanda karşılaşacaklardır. Erkekler arasında epe müsabakasın- da İlhan ve Sermed de müsavi puvan aldıklarından bunlar da 9 nisanda tek- rar karşılaşacaklardır. Erkekler arasın- daki flöre müsabakasında İlhan birin- ci, Bedi ikinci, Süha üçüncü, Esad dör- düncü olmuşlardır. Kasımpaşa sahasının inşaalı Belediye tara- Jından durduruldu Kasımpaşa Spor klübü tarafından, Perapalas oötelinin arka tarafma isa. bet eden Aşıklar mezarlığında bir fut. bol sahası hazırlanmakta olduğu ma- malümdur. * İkinci kümenin bu çalışkan klübü- nün kendi azaları tarafından vücuda getirilmeye çalışılan bu sahada bele- diye imar şubesi, herhangi bir tesi . sat ve ingaat yapılmasını menetmiş - tir. Bunun üzerine klüp idare heyeti a- zalarından bazıları dün belediyeye ge. | lerek fen heyeti müdürünü görmüşler, men kararının kaldırılmasını istemiş. Terdir: Yenîek Suba y ookulu - Beyko— karqıhış—masmdan çc-k güzel bir enstantane Beykoz Yedek subay okuluna yenildi Beşiktaşla Muhafızgücü arasmdaki milli küme maçından evvel Taksim stadında Beykoz birinci takımıyla Ye- dek subay okulu futbolcüleri Ahmet Ademin hakemliği ile karşılaştılar. Yedek subay okulu takımında, Gala- tasaraydan Suayvi, Ekrem, Beşiktaş . tan Nuri, Beykozda.n Şahap, İstanbul- ' sporcular yer almışlard.ı Müsabaka karşılıklı hücumlarla ve mütevazin bir şekilde başladı, oyunun ilk. golünü Beykozlular penaltıdan at- tılar. Mağlüb vaizyete düşen yedek subay okulu futbolcüleri bundan sonra daha düzgün oynamaya başladılar. Oyun evvelâ ortalarda, daha sonraları da Beykoz sahasında cereyan etmeye başladı. Ve birinci devrenin sonlarına doğru yedek subaylılarm bir frikik ce. zasından beraberliği temin ettiler. İkinci kısım yedek subay okulu ta- kımının faik oyunu altında cereyan etti ve merkez muhacim Şahap karşı. smdaki müdafilerini kıvıra kıvıra Beykoz kalesine kadar sokularak ikin. ci gölü attı. Müsabaka bundan sonra Beykozluların neticesiz gayretleriyle gecti. Yakaladıkları bir iki fırsattan istifade edemiyen sarı - siyahlılar devrenin sonlarına doğru üstünlüğü tekrar râkiplerine terkettiler. Yedek subaylılar, son on dakika i. çinde biri Şahabın, diğeri de Ömerin ayağıyla iki sayı daha kaydederek maçı 4.1 kazandılar. —Kayık yarışında Oksfort Kembriç'i yendi Londra, 2 (A. A.) — Oksford — ve Kemberiç takımlatrı arasında — yapılan senelik kayık yarışını geçen sene oldu- ğu gibi bu sene de Öksford takımı iki kayık boyu farkla iki dakika 32 saniye- de kazanmıştır. Galatasaray idare heyetinden Yeni istifajar Galatasaray klübü idare heyetinden Muslihin çekilmesinden sonra ikinci reis Osman Müeyyedin istifa etmiş olduğunu dün haber vermiştik. Buğgün ayni klübün muhasebecisi Arif Neşe- tin de bir fikir ihtilâfı yüzünden is- tifasını verdiğini duyduk. En eski klü- bümüz idare heyetinde boşalan bu üç yerden ikinci reisliğe İstanbul mebu. su Yaşar getirilmiştir. Muhasebe ile dan görüleceği henüz malüm.değil « dir. Matbaacılar arasında Devlet ve askeri matbaalar berabere kaldılar Yeni teşkil edilen Devlet Basrmevi futbol takımıyla askeri matbaa futbol takımı arasında dün Karagümrük sa. hasmda bir müsabaka yapılmış ve dev, let basmnevlilerin üstünlüğü —altında cereyan eden bu karşılaşma sonunda. takımlar birer gölle berabere kalmış- lardır. dOoe Luis Eu sefer de rakibini yenerek Yine dünya şampiyonu kaldı Şikago, 2 (ÂA. A.) — Ağır siklet ve bütün katagoriler dünya şampiyonlu- ğu için yapılan 15 ravundluk boks ma- çında amerikalı şampiyon Joe Luis, a- merikan namzed Harri Tomas'ı 5 inci ravund da nakavt etmiş ve bu suretle şampiyonluk unvanını muhafaza eyle- miştir. Dünkü Beşiktaş - Muhafızgücü maginda siyah beyazlıların neticesiz Kalan İKt Hüleülmül d

Bu sayıdan diğer sayfalar: