f | ; p | | ğ | | $ ——— e Bir gün HABER — Aksam ouıhı Kavbdlan kadın nlük zabıta hikâyesi -|- Prusya kra'r anlatıyor RUSYA kralı, eligarasının ucüunü — İki yurmuğı ile sikişürip wteşi koyurdu; sönük cigarayı kulağının arkasına sıkışlır. di ve kapıyı İti, Sulh bökümi M. Kulmel odgaını, Barböziyö'den o gün gelmiş olun M. dö Senlinyas'a mişti; kendisi de ta diple, karaulık bir köşede oluruyordu. — Mösyö Fönetranj, Giyom — Fövetran), değli mi? — Evet, bay müstantik. Köyümürde be- na “Prusya krulı,, da derler. Adun Liyom olduğu için. Zannederim biraz ularıanca bilmemin de tesiri var, M. dö Senlinyas'ın boynu, sonki bir ur yarmış KİDİ şişti. Gözleri de patlak patluk olduğu için kurbağayı #ndiriyordu. M. dö Sentinyas ne zaman biz şeye huyret etsa veya Ölkelense böyle olurdu. Yazık! çünkü bu kusuru olmasa ödeta güzel — delikanlı sayılabılirdi. Prasya kralı ne yapacağını şaşırıp san- dalyesi Üzerinde bir kımıldandı — ve hiç Mmünaseteli yökken: — Birat inRilizce de bilirim, dedi. Sonra güldü: — Affedersiniz, bay müstanlik. yorum, çünkü sözlerimin garabetinin ben de farkındayım. Alamanca, ingilizce bili- rim dedim, muhasebe ve stenoerafi dere beri gördüğümü, makine ile yazı bildiğimi de söylesem benim buraya İş — aramağı gekliğimi sanacaksınız! Müstantik 1Ötfen gülümsedi, öltımda uru andıran şiş İndi ve Mi dö Sen- finyas gene, Burböziyö'de nice bayanlara göğüs geçirten güzel delikanlı halini aldı. Prusya kralına dikkatle baktı. Prusya kralı dev gibi, fakat halim selim Bir ardamdı. Kandurası$ bir metre doöksun gelirdi. Sarışın, kıvırcık saçlı mavi sözlü. Arkasına beyaz keten elbise, ayaklırına bez iskarpinler, başına da Danama taklidi bir hasır şapka giymişti, Müstantik: — Sizi şu Poke, işi için — çafırttım, mösyü Fönetrani, dedi. Motmarzel Emlin Poke geçen pazar Künü anat dokuz sula gında ortadan — kavholmüş; ne olduğunu, pereye gitliğini bilen yok. Önü — en son Prantüzard korusu tarafında — #örmüşler. Siz de o saatlerde aralarda İmişsinir: gördütününü Börenmek isterdim. Surasını Ga vövüiveyim Ki wizl herhanizi bir. şahid Giye dinlemiyeceğim. Sİz milnevver bir a- dumsnız, bize çak yardımınız olabilir. Prusya kralının koltukları kabardı. — Gerçi asıl mesleğim çiçekçiliktir ama Arasıra Pti Jirond, Liberle dü Südüest Büzeteleri de yazı göhderirim, Kâtip yazmağa başlamıştı:. "Şatorönar” da Kudret çıkmazında mukim çiçekçi ve ganharrir, Prusya kralı takaplı Fönetranj Giyom'un şahadeti...., Prusya kralı söze başladı: — Geçen pazar Pramtlğard korusu ci. varında iİdim, Oraya, yazmak — İstediğlm Bir makalenin mevzuunu rahal rahat ta- Barlamak için gitmişlim. Bay müstanlik, ben Ümi gayd'a meraklıyumdır; hattâ en büyük emelim bu meselelerle uğraşacak bir pazete çıkarmaktır. Mösyö dö Senlinyas eli ilet: Geçelim?,, der gibi bir işaret yaptı. — Hava gayet açıklı, korunun sık yer. leri bile uydınlıktı. Haylı da sıcaktı. Hava Besi gayet İyi naklediyordu. Belediyenin Gülü. boynunun “Orasını gaati dokuzu vurdu, çok İyi İşlttim. Gerçi benim kulaklarım da çok yi duyar.. Fin. dik ağaçları arasında —oturmuylum, bak. Yım aşağıdaki yoldan iki kişi geçti: Rir er. Kek, bir de kadın. — Erkek Anj Poke idi, Kadın da zannederim kızkardeşi Emlin'di. An) elenra İçiyordu. ; — Sizin oturduğunuz yer miydi? — Hayır. Elli santim ya var, yâ yok... — O balde niçin:; “Erkek Anj Poke,, idi Giyorsunuz da kadın İçin: - “Zannederim Büalin'di., dedimiz?, — Günahtan korktuğlum için.. Anl'ı se. sinden tanıdım. Bana: "Ne haber, Prusya Kralı?,, dedi, Ben de: “Semle — ne haber, Ani?,, diye sexlendim. Anj şakn etli. “Gö. tüyorsun yol kaybolimasın — diye Emlin'e Talalık ediyorum. Anj Poke ile kardeşi Jül Poke, korunun yanında köcük bir ku. Hübede otururlar. Kızkardeşleri de koru- yole uzak mun Ööbür tarafında bir kulübededir. Ara- dır. Emlin'in kaybolmasına imikân — yok. tu! Ona da gesdlendim ama cevup vermu di, aksırmağa bağladı. “Saman - nezlesine mi totuldunuz, Emlin?,, dedim. Anj ce- wap verdi: “Evet, saman nezlesine tutul. du, İnsan da bir yakalandı mı bir türlü kurtulamıyor.,, İşlte bunun için “rannede- “rim,, diyorum! Emlin bana söz söyleme- di: gördüğüm kadının o olduğundan emin değilimsAma o idi. — İylice — kavrayamadım. Hem — emin — Anlılavım, bay Müxtantik. Renim röz Fim İyi görmez. Hem de çok Tenaodır... *Gözlük kullant.. diveceksiniz — ama her samı kaca yopıyorlar, biliyor musunuz? 'Tanesi yüz frank... Rir kene — yaptırayım dedim, © gün gözlüğüm düştü, — ararken 4 vWYA l Yaozan Piyer Veri Çeviren Nurullan Ataç Üstüne bustum. Ama uzaklan İyi görürüm. Emlin çuk yakından geçli, onun İçin tark. edemedim, “Ünulmayın ki başında da bir aikı var. dı. Bizllü köylülerin başlarımnı nasil örü. Tüklerimi bilirsniz; allıudan — yüzlerini BÖrMlek kabıl değildir. kit *“Geçip ygilliler, Ben de “kalklım, yürü- meğe başladım. Ara sıra büzlürünü uğuçlu: rin arasından görüyordum. Koruyu geç. tiklen sonra uyrıldılar; Eınlın evine dağru Kgilli, An) da geri döndü. Un saniye soaru ben de korunun ucuna vardım, “O zarmm içime gürüp bir his geldi... Bir yokluk, bir şeyin — yokluğunu düydüm. Ama ne oldüğünü anlarmıdımı. — Uzaklun Emlin'in evinin Çalısını — görünce kav. rudün.Liraftu Emlın eksikti.Kulıncağız pek bızli yürüyemez, — zannederim elli — seki yaşında vardır. Korunun başından önuü evi hiç değilse Üç yüz melre lutar; o ka. dar yeri ben gelinceye kadar yeçmesine tnkân yoklu. Atda bunun Gzerinde lazla dürmüdüm, bir uğacın altına Uzanıverimiş- ür dedbim. İşte bu kadar, buy. müxlanlık. Sunradan işin Tarkına varınca, yunı ga. vull Emlin'i son görenlerden biri ben ol duğumu öğrenince © andaki hiasi- hatır. dadımı ve doğrusu Çok Şuşundim. Daha iyi duymuk 'için öne doğru eğil. miş olan M. dö Senlinyan, daha iyi düşü- nebilmek için urkuya yaslandı. Sonra duğ. rulup: — Teşekkür ederim, Mösyö Fönetrani, dedi. Sizi lazla rubutsız elmek — istemem. Güneş çok sicak olduğu — için Prusya kralı meydanı hizla geçti. - Mütemadıyen sa verildiği halde gene kuruyan çiçekleri- ni düşündü. Sonra fransızca, ingilizce ve alamanca olarak güftesini de, — beslesini de kendi yaptığı bir şarkıyı — söylemeğe başladı: Chörle, Je Valmö.e Dırblı.lb'ı.!—- ge de hiçbir hevesi yoktu, çünkü dünyayı keyifle doloşmak için bu Kadartık ingiliz. ce ve alamancanın kâfi olduğuna kanidi., Pruyya kralı çocuk gibi bir adamdı! ll — Muks Papiyon we diyor ? Müstantii f — Ne vn dersiniz, arizim Kulmel? dedi. Sulh hâkimi ağzını açtı ama cevap verme di, Döri gündenberi o da ihliyar kadının nasıl kaybolduğunu düşünüyor, işin için- den bir türlü çıkamıyordu. M. dö Senlin. — Şu işi bir baştan — düşünelim, dedi. Elli sekiz yaşında bir ihtiyar kır kardeş. lerini görmeğe gidiyor; kardeşlerinin biri kırk Üç, biri kırk yedi yaşında, ikisi de gündelikçi amele. Kardeşlerinden biri onu evine gölürmek İçin beraber çıkıyor. Ka- din evinden ancak üç yüz melre — uzakla, fakat üç yüz metreyi bir türlü geçemiyor. Artık onu kimse görmiyor, kimse bulumı. #lte yüz yor. Kardeşleri bir şey bilmiyor, onlar da bu İşten bir şey anlamıyor. M. dö Sentin. yök bir kılı atmak ister gibi — avucunu üfledi: — Bir koru, birkaç yüz metrelik — düz bir yer., İşte o kadar, Emlin Poke orla. da yok. Rir zerres' yok. İki kulübe de hüşten aşağı arandı, ağaçlar arasında, düz. Hkte bakilmadık hir kârış yer kalmadı. Kuyulara, bataklıklara da bakıldı... VİİS. yetin zepliye kuvvetleri — harakete geçti: Garlar arandı. nrabacılara, — ötobüsçülere soruldu, gezeteler ahaliye haber verdi. A. ma gene bir şey yok. Gene kadın bulun- müyor, Prusya kralı bü işte büyü var di. Sulh hükimüz — Ben büyüye inanmam, dedi. — Ben de İnanmamı, O halde ba davayı akli bir suretle halelimek kabildir, bir de © akli hal süretini uruyalım. — Evvelâ şu noklta var; geçen pazar günü Pramtüyard korusu elvarında Anj Poke ile kız karde. şinden, M. Fönetran/'dan — başka bir de Maks Papiyon adında, ahlâkı şüpheli bir gifilik Uşağlı varmış. Kümeslerden tavuk aşıran, olur olmaz yerde avlanan bir a. dam... Onu da çağirilim. O sıirada kapı wurüklü. Yüvarlak, tam olgun dumales yüzlü bir candarma neferi içeri girdi: — Poaniyon'u getirdim, dışarıda bekli. yor, dedi. — Buraya gelsin. Candarma neferi İceriye kırk — yaşında kadar orta boylu, celiz bacaklı, zayıf, kos €a kafah bir adam Retirdi. Herifin sarı derisinin hemen her veri kıl — içindeydi. Karktaftu halinden anlaşılıyordu. Kendisi. nin sadece şahitlik için cağrıldıdını ül. reaince içi ferahladı. - -. Candarma neferi — yavaşça — gidip M Külmelin yacıma oturmuştu. Maks Papl. yon güyel yüksek sesle: . — Size olduğu Wibi söyliyeyim, ben bir şey bilmiyorum, dedi. Müstanlik: — Bağırmağa lüzüum yok, dedi, sağır Sonra sordu: — Emelin Poke İle kardeşi Anj'ı gürme. diniz mi? — Görmez olur. —muyum? Şimdi sizi gördüğüm gibi gördüm. — Siz oaların geçliği yoldan uzakta ma idiniz? —- Hayli uzakta. Aramızda — elli metre kadar vardi. Amaa benim gözlerim iyidir. — Gördüklerinizin onlar — olduğundan emin niz? — Anj'ı iyice görüp tanıdım. Ams Em- ln için keslirennem, Başında atkı verdu. Başka kiru olacak? Elbelle oydu. Şaka el. tm: “Hele sevdülidara bakt,, diye seslen. dim. Bana doğru ellerini — salladılar, bir şeyler söylediklerini anladım. — İkisi de mi töyledi? Pupiyon hayretle: — Elbelte, bay müstantik, (kisi söyledi, dedi. M. dö Sentinyas derin bir mefes aldı: — Demek ki, Emlin Poke'yi sesinden ta. aıdınız. Pupiyon gülmeğe başladı. — Hayır, bay müstantik; — orasını bil. mem. — Ne demek? anlamadım. — Kulaklarım ıyi işitmez, bay müstan. tik. Epeyce uzaktaydım, duymadım. Müslantik homurdandı: — AÂlâ! Demek bu işin içinden çıkamı. — Sonradan Anj Poke'nin döndüğünü gördünüz mü? — Evet, bay müstantik. Beş dakika son. va döndü. Hızlı bızlı gidiyordu. Başka bir şey görmedim. — Siz ağaçların arasımda M. Fönetranj'ı gördünüz mü? — Prusya kralımı mı? Hayır, bay müs. tantik. — Sir o gün Prantügard korosuna niçin Gilmiştiniz? — — Günlerden pazardı. Yapılacak bir |- şim yoktu. Bazıları kiliseye #ider. Ben ağıçlâr altina osundım. Onlur Öyle serin. ler, ben de böylen v —— Teşekkür odıl'iıl. l“oNhnlllL Sulh hâkiminin odasında müstantik ke- yifli keyifli konuşmağa başlamıştı. — Doğrusu iyi hazırlamışlar, dedi. A. caba kadını öldürdüler mi? Yoksa bir ye. ve mi kapattılar? Bence öklürülmüş ola. cak, Zannederim Emlin Poke'yi arlk kim- se göremez. M. Külmel: — Ama da acele hüküm veriyorsunuz, dostum! dedi. Helki de kendi arzusu ile bir tarafa gitmiştir. M. dö Sentinyas başını salladı: — O kaca karı mı kendiliğinden gide. cek? Her tarafta arallık, elbetle bulunur. du. Balonla uçmadı yat — O hakde sir kimden şüphe ediyorsu. muz? Anj Poke'den mi? Papiyon'dan mı? Yoksa Fönetranj'dan mı? M. dö Senlinyas şeytanca güldü: — Ö gün koruda yalnız dört kişi varmış. Emlin Poke ile kardeşi An)j, bir de demin dintediğimiz iki şahit. O halde şunu iddla edebiliriz: Prantücerd — korusunda hiç kimse Emlin Poke'yi öldürmedi. Ama Em. lin Poke öldürülmüş. Şulh hâkiminin candarma neferinin ve kâtibinin ağızları acık kaldı. — Nasıl öolür? Hem kimse öldürmemiş, hem de kadın öldürülmüş... Elbete birin. den biri...., — Hayır, azizlm, hiçbiri değil! Demin. den dededim ya? İşi iyi — hazırlamışlar; ama çocukça bir kurnazlık. Şimdi beni i. yt dinleyin: Anj Poke ile kız kardeşi yol. dan geçiyorlar. Önce Muks Paplyon'u gi rüyorlar. Papiyon'un görleri İyi- görüyor ema kendisi uzakta: Emlin'i pek farkede. miyor. İki karıdeş de ona sesleniyor; Va. kat hem yer uzak, hem de Pupiyon sa. Birca; vörleri düyamıyor. Sonra — Giyom Fönetrunj'ı — görüyorlur. O yakında sına onun da görleri bozuk. -Yakından seçemi. yor. Emlin de aksi gibi burnunun dibin. den “geçiyor. . Fönctranj'ın kulakları — İyi duyar ama Emlin söz söylemiyor ki!,. sırıp durüyor. “Şimdi bunun manasını araştıralım. Rir tek netice çıkarabiliriz? O kadını Emlin Poke değilmiş: fakal Anj onu Emlin zan. netlirmek İstiyormuş. ARaclar arasına gir. meden etrafı bir kollamış olacak. Papiyon ile Fönetranf'ı görmüş. Tam istediği şey! Birinin s<adırlığından, ötetinin de İyi pör, memesinden istifade edebileceğini anla. miş. Emlin Pokenin gecçen pazar — günü, yani & temmuzda bayatta olduğuna iki ta. ne şahit... O hatde 6 sahte Emlin kim? Anj Pa. ke'nin makandı nevmis?.. - Farzedelim ki sizin dediğinir Gikir ama © kadın, yani sahte Emlin ne oldu? Ü nereve gimit — Orası kolay. O sehle Emlin kim ola. Kadını yakaaldılar ve parayı eak? Kadının öteki kardeşi JÜL Koruyu geçince urkasından kadın elbisesini, bu. Şşandaâ oalkayı çıkarımış, yüzükoyun yene yulmaştır. Sonra sürüce sürüue eviae dön. müştür, “Gelelim bü oyunun — sebebine. Poke kardeşler Emlin'i ya pazar sabahı, yahul dR cumartesi akşamı öllürtmüş Olacaklar. Vclki de iki Üç gün evvel.. Öyle ise Jül, kız kandeşinin kıyaletine girip bir ıki gün onun evinde olurmuşlur. Kadının kinise ile konuşduğu yokmuş kil Her şeyini kar deşleri alıp gelirirmiş.. , — Yani siz şünu demek — İstiyorsunuz: Poke kardeşler Emlin'i öldürdükten sunra onu gene yaşıyor gibi göslerimek istemiş- ler. — Şimdi anladınız. — Ama onu ne diye öldürsünler? — Orasını tahkikat neticesinde anlıya. cağız, Emlin Poke'nin parası var mıydı? Sulh bükimi: — Benim bildiğime göre yokta, dedi. Sopra candarmaya-dönüp sördü: — Sir ne dersiniz? — Pura kimde var, kimde yok, belli ol. mMaz ki... Poke kardeşler © Rün tevkil edildiler. İkisi de inköretiiz Jül sağuk — kanlılıkla, Aaj da hiddelle.. DK — Radiyestezi Poke'lerin olurduğu klübenin civarın. daki taharriyal neticesinde Emlin'in ceve- di bulunamadı. Belki asıl suçlular yakalun mışli ama bu iş bir mummuma olmaklar benâz kurlulamamıştı. Kurtulacağa da — benzemiyordu; hattâ Ümit kesilmişli. Fakat İki kardeşin tevki. finden on gün sonra Giyom Fönetranj gi. dip müslamtiği Barböziyö'de ziyaret etli. Una bir keşfinden bahselmek istiyondu. — Biliyorsunuz ki, bay müstantik, de. di, ben hoş vakitlerimde ilmi gayb ile uğ- raşırım. Bllhassa ilmin henüz izah ede. mediği bidiselerle.. Rodiyeslezi tecrübe- leri çok meraklıdır. Elbette bilirsiniz. De. mir bir rakkos ile bazı şeyler bülunuyar. Du Emlin Poke işinde radiyesteriden is- Üfade etmeği düşündüm. Bana vaktile Em. lin-Poke bir meşin kese vermişti, tütün kesesi diye kullanıyordum. Rakkasa önce onu tultum, sonra rakkası harita üzerinde gerdirdim. Bilir misiniz neticesi ne aldu? Böyle şeylere Inanmıyan müstanlik; — Ben ne bileyim? dedi. Prusya kralı eiddiyetle: — Rakkas-mezarlığı gösteriyor, dedi. Müstantik yerinden — sıçradı. Metarlık mi?-Her yeri aratmıştı da mezarlığı arat. mak aklına gelmemişti. — Devam edin. — İi iyice anlamak için, —mezartığa gitim. Orada elinde rakkasla — dolaştım. Baktım,'bir yerde rakkas, kesenin ve ha. ritanın Özerinde gezdirildiği zamanki gibi harekete başladı. Yeni kazılmış bir merzar. — Hangti . mezar bu? — Anlalayım. Altı ay kadar oluyar, bi- zln tarafa bir kadın gelmişti. Ellan De. şan adında yelmiş beşlik bir köcakari, Parasr olduğunu herkes — biliyordu. 'Ama gene yalnız başına oluruyor, bir-bizmetçi bile tutmak istemiyordu. Halbuki bizim ta. raflarıda hizmetçi gayet ucurdur. İkl bu. cuk Ey evvel kocakarıyo inme indi, Konuş- masına konüşüyor, kollarını oynatıyordu ama bacakları tutulmuşltu. — Gene de hiz. metçi tutmak istemedi. Komnşu kadınlar- dan biri öğleyin gidip, yemeğini pişiriyor, başıvcuna koyuyor, ara sıra da akşamları gldip bakıyordu... — Peki, sonra ne aldü? — Anlatascağlım, bay — müstanlik. Eliza Deşan, 8 lemmuz sababi ıılı.ımlı ölü bulundu. AŞKÇT TCT ı l NKT bulup bulmadığım M — Peki? ) — Edilin Pöke dı © gün -ortadan kaye boldu. — İki hâdise arasına ne münasebet gö- rüyorsunuz? — Eliza Deşan, doktorun — söylediğini Köre, cümürlesi akşamı sast yediye doğra ölmüş. Cenuze pazartesi günü kaldırılacak, tı; fakel mezarcı, vakli kaybetmemek İçin, puzar akşamıt mezarı kazmış. Benim, rıb. kas da 6 mezarı Küösleriyor, — Yani ne demek İstiyorsunur? — Belki bu, hiçbir şey isbat etmez. ma aklıma geleni size de bildirmek isle İg dim, Yeni kazılmış bir mezar, bir ölü xake lamak için hiç şünhesiz en iyi — yerdi! Gece gidip biraz daha kazmışlardır. Eme lin Öyle şişman bir kadın değildi; üstünü çabucak örtmüşlerdir. ı ğ i ... ai -. İRI gün sona M. öe $ ŞetaAlür Şatorenar'a gillti, Eliza Deşan'ın — mezarı kazıldı ve yirmi sentimetre aşağıda Em. Hn'in cesedi bulundu. Emlin — boğularak öldürülmüşlü. Ertesi- gün, Prusya kralının adı garete. lere geçJİ. Kendisinden — makaleler isten. di, ona menleketin her tarafından mek- tuplar' günderildi. Ama M. dö Sentinvas'ın (çi henöz rahat etmemi, çünkü İnkârda devam »den Poke kardeşleri itiraf ettirmek kabıl ol muvordu. Bir hayli düşündükten sonra müs'anti. Kin aklına ' yeni'bir şev geldi. — Hemen Satorünar'a yidin Prosya kralının evine vğradı. Onun ilminden istifade etmek is. tiyorda, — Emlin Poke size o keseyi ne 1anman vermişti? — Ben ne bileyim? Epeyee — oldu; bir buçuk, belki de iki sene... — Ö kadar zaman sonra gene rakkasa tesir edebiliyor demek.. Cok iyif Acaba fotoğraf da rakkasa tesir eder mi? — Yani katillerin fotoğrafları mı? — Aşpl kalili mi- bilmem ama ben şüipe helendim. — Tesir eder mi, —etmer mi? katl bir şey söyliyemem. Ama bir kere tecrübe & delim, belki bir şey çıkar, M. dö Sentinyas cebinden- iki fotoğraf çıkardı: — Bence Crulin Poke'yi bu adamlar boğs muş, dedi. Prusya krah sapsarı kesildi ve müstan. tike şaşkın şaşkın baktir — Fotoğrufların biri kedinin, biri de Maks Papiyon'un idi. Müstantik; - — Keseyi size Emlin Poke'nin iki sene, hiç olmazsa bir buçuk sone evvel verdi. Bini söylediniz, dedi. Halbuki ben tahkik ettim, ©' kese Eliza Deşan'ın — imiş. Eliza Deşan da buraya at ay evvel gelmiş ve evvelce Emlin'i tanımaxzmış... Giyom- Fönetranj suçunu itiraf etti. Emlin Poke parayı para diye — severdi. Maks Papiyon kadım geverdi, bunun için parayâ ibliyocı vardı, Giyom Fönetran) da garetesini çıkarmak İçin para İstiyordu. Üçü d8”Eliza Deşan'ı soymağı kararlaşı tırmışlardı. Emlin kötürüm karı ile ko« nuşurken Papiyon İle Fönetranj evi araşa tırdılar. . Parayı bülmak kabil — değildi. Papiyon bir dolabıt çekmesini hızla çeke miş, kırıp gürültü etmişti; Fönelranj da şaşırıp bir-iskemle devirdi. Emlin Pokü dışarı çıktı, sonra kocakarıya: — "Bir şef değil, bir köpek girmiş!,, dedi ama kocse karının görleri fallaşı gibi açılmıştı. Cüne kö odacındaki aynada İki hirsizi görmüş- tü Emlin Poke'ye de tuhaf tühaf hakti. Birtaç dakikâ sonra da korkusundan ölüe “veridi. (Devamı 15 incide) /