4 Şubat 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

“Çocuk hatrtası -Hediye kazananların İsimlerini neşrediyoruz , BİRNR CETVEL KAZANANLAR © 101 — Şaziye Aslancan Mevlevihal !;'/ 102 — M, Cemil Şehremini. 103 — : Mükaddes Fatih. 104 — AH. OK, ğ;—üwhremınl. 105 — NAP. ÇOK. L H. Ş” — İsmall Hakkı. 107 — Bahaet- ©rla okul. 107 — Leman Fatih ls- enderpaşa. 108 Eliza Lida kiz köle- 109 — Perihan Altınel, Fener, "0 — Feyziye Sirkeci. 111 — Nebi. hh Özten Küçükpazar. 112 — Hasene 'Bey'.m'b:y. 113 — Lemi Caner diköy, 114 — N. Doğança Fatih ör- Okul. 115 — 8. Bari Tozkoparan. E,“_— Rasim Coşkun Kasımpaşa, 117 Arnalı Nişantaş. 118 — Ahmet Şefik Ay, 119 — M. Erman Aksaray “Anyusuz. 120 — Ayet, Selimiye. 121 lmiye Başkut Taşkasap. 122 —Mu- Gülen Davutpaşa. 123 — İsmet erkek isesi. 124 — Muallâ Asgül 5> ihci okul. 125 — Yurdagül, Ka keci. 126 — Behlce Kemal Fatih. e — Aysen Göktepe İstanbul. 128 ih Beknom İzmir, 129 — Kemal * Kadıköy, 130 — Cevad Söyer Öy. 131 — Neclâ Kansu Bakır * 182 —. Behiç Kuzguncuk, 133 — İ kı"'l Özsoy Ankara. 134 — Vedad ,'ı;' Hlydırpaş.ı lisesi. 135 — H.| “Meskin Üsküdar BSultantepe. 136 — Fa 'ddin Üsküdar. 137 — Sclim Çe- Oğlu 12 inci okul, 138 — Neclâ On- Ankara ticaret lisesi, 139 — Mus- İ—M Nurhan Kayseri. 140 — Güzin "Vn.' Tophane, 141 — Fethi Cebeci 4 lizesi. 142 — Firdevs Biler Ka- * 143 — M, Ertniaz Pertev- YAl Hisesi, 144 — Abdürrahman Sun ler 64 uddesi 145 — Zeki Dönük Üncü okul. 146 — Cemal Çelik- Okullar Güneşi. 147 — Sehhare 9 Fatih, 148 —- M. Nisa Üsküdar t— H“_mk Taraces Bostancı, 150 20 inet ilk okul. KURŞUNKALEM Wi J KAZANANLAR LA Z Umanı ceza evin- :'”':l— Feriha Yedikule. 154 — Ba .“'llı“ Vefa erkek lisesi. 155 Sa- ( Ortaköy. 156 — İsmet Serim Gi yööaray liscal. 157 — Nebile Kan- 158 — Şadi Agım Aşıkpa- — H. Tüzün kız lisesi. 160 — ». -t iği TALLalma komsyonundan Harp Okulu için 1500 yemek bıçağı, d y_’:nmk tabağı, 1000 su bardağı hqkuriılik_ 800 kaşık ve çatal alı- N:uu' Pazarlığı 7 Şubat 938 pazar- A,hi"ih“ Saat 14,30 da Tophanede LV. Bilacayı, SUNalma komisyonunda ya- Ktır, " Bözülekin! Nümuneleri & 'Dilir, İhi ş:'__“ İşbu malzeme en ucuz fiat neı ” edileceğinden isteklilerin komisyona gelmee!ri. (din, (682) Aylık M Razete ve mecmualarda !5— 'a'_üi'î“'il bütün muharzir- W" istatistikler, — faydalı a xt. 39 Kuruştur. Bütü Topa, Sitapçılarda arayınız %—n—— Yeri; İstanbul BASIN — Taksim, a KXleun Kumkapı orta okul. î | gösterdiği hürmetten dolayı hararetle 161 — A. Rifat Vefa lisesi. 162'—Ya şar Kural Üsküdar, 163 — A. Zeki Va Ia erkek lisesi, 164 — Semiha kız or- ta okul. 165 — Vahan Zartaryan Hey- bellada, 168 — Saime Şişli 167 — Mu- allâ 44 üncü ilkokul. 168 — Zeki Yük- sel Sultanahmet. 169 — Abdullah Şen Türk Beyoğlu. 170 — Melek Şehreml- ni. 171 — Erol Saraymeydanı, 172 — Yusuf Esengil vakıf han. 147 — G, Çaylak Bakırköy, 174 — Osman Şem- gi Talay Bakırköy. 175 Sara Handan Ankara. 176 — Azra Handan Anka- ra. 177 — Sevim Tüzer Çatalca. 178 Handan Tunalı. 188 — Yüksel Ur Tak- sim. 189 — Drahgan Tuncer Süleyma- niye ilk okul. 190 — Cahid Pertevni- yal lisesi, 191 — Tevfik Tezcan Kasım paşa, 192 — Ş. Köseoğlu Beyoğlu Ye- niçarşı. 193 — Asüman Nedim Akku- zu. 194 — Adnan Akadur Bahçekapı. 195 — Mükerrem Sirkeci Demirkapı. 196 — M. Mustafa Sirkeci Demirkapı. ERETSELEELE TERMAETENİEEEN URAEUUAMEDAĞAN TETEE İ H Taşra okuyucuları-: mızın hediyeleri Bilmecelerimizi halledenler ara - B sırada birçok da taşra okuyucuları $i mız bulunmaktadır. Evveltce de muh fi telif defalar yazdığımız gibi İatan- $i bul haricindeki okuyucularımız İs- fi tanbuldaki bir tanıdıkları vasıtasile $j bhediyelerini aldırmaları lâzımgel - mektedir, İ Halbuki bazı taşra okuyucularımız bize mektup göndererek hediyeleri- nin kendi adreslerine yollanmadı - ğindan bahsetmektedirler. Mu ,elif cins olan hediyelerimiz- $j den bir kısmı (meselâ losyon) gibi kırılıp dökülecek olanlarını posta i- daresi kabul etmemektedir. Diğer l bir kısım hediyeleri ise postayla yol- B lamak cidden büyük bir zorluktur. B Onun için taşra okuyucularımıza tekrar hatırlatırız, hediyelerini bir fi ğ tanıdık vasıtasiyle matbaamızdan $ âaldnuıı:ı]ıdırlar. Eğer İstanbulda hiç kimseleri yoksa o zaman bize bir İE| i: mektupla müracaat etmeleri ve he - $j diyelerinin posta parasını pul ola - £ jf tak bize göndermeleri icab eder. — ğ v Şm<meling BEŞ> Baştaralı 6 incıda | tehassısları da, Şmelingin- maçı sayı hesabiyle kazanmasının bir taktik ih- timalini de ileri sürüyorlar. Her ne olursa olsun, Şmelingin bu maçı, Coe-Luizle yapacağı dünya şam- | teşekkür edecekler. Ve maziye hasret- le bakacaklar. 1938 yılmı heyocanla yadedecekler. (Diksen) devrinin ro - mantik hayatını arıyacaklardır. piyonluğu maçının ehemmiyetirden | hiçbir şey kaybettirmemiştir. Önü- müzdeki yaz mevsiminde yapılacak bu büyük maç ayni heyecan ve âlâkayla beklenmektedir. “Farr'le hiç bir zaman döğüşmeyeceğim,, Son maçından sonra, Maks Şmeling, İngiliz gazetecilerinin, Tommy Farr - | Şmeling maçı yapılıp yapılmıyacağı sualine şu cevabı vermiştir: — Far'a karşı hiçbir yende döğüş. miyeceğim, çünkü o, geçen sene be - nimle karşılaşmak mecburiyetindey - | Luisle dünya şampiyonluğu için karşı- laşmama müni olmuştur.,, Jarj Karpantyeye tebrik telğralı Hamburgdan verilen bir habere gü- re, Şmelingin maçından sonra toplan- miş olan Alman boksörleri ve boks organizatörleri, hükümeti tarafından taltif edilen sabık Fransız boksörü Jorj Karpantyeye gu tebrik telgrafmı çekmişlerdir: “Şmeling - Ben Foord maçındın sonra Hamburgda toplanan bokaörler, organizatörler ve hakemler, klâsik boksun en büyük üstadı olan Jorj Karpantyeyi, hükümetin kendisine | tebrik ederler.., — SAA MÜYT AT DOKTOR HABER — A : 1988 de hayat BEp- Başlaralı 7 incide Hrdi. Şehir dışında oturanların husu- &İ sebze bahçeleri ve kuyusu vardı. İptidaf tahsil 13 yaşında biterdi. Ve çocuklar aileye yardıma başlarlardı, Her geyi analarından, bahalarından öğrenirlerdi. Biricik arzuları bir yurd kurmak ve onu idame etmekti, İşte 1888 deki orta halli bir vatandaşın düşüncesi buydu. Komşular, aile efra- dımdan sayılırdı. Erkek, ancak bir iş hakkında görüşmek için kahveye gi - derdi. Bütün yenilikler, yeni fikirler, davetsiz gelen bir misafir gibi telâk- ki olunurdu. Zaman, yaşayış tarzını değiştirdi. Hususi evler azaldı. Şimdi yemek, lo- kantada yeniyor. Çamaşırlar, açma -- şırciya gönderiliyor, Aile hayatı, mev- kilni içtimaf? hayata fterketti. Umumi menfaat, şahsi ve hususf menfaatler- den görünüyor. Bunun önüne geçmeği istemek de abes görülüyor. Yarın Binaenaleyh, 1988 deki bayatım 1938 deki hayattan pek az farkı olaca- ğını söylemek bir hata olmaz. Yal - nız o zamanın kadınları ve erkekleri - şimdikilerden - daha az çekingen, daha az miskin, daha az haris olacak- lardır. Kardeşlik ve hulüs hüküm sü- recektir. Şahsi menfaatlere pek ehem- miyet verilmiyecektir. Bugüne nispet- le de daha sevimli, daha serbest ola- caklardır. Şimdiki binalarım çoğunun bir şey görmekten, bir şey seyretmekten me- nedecek şekilde yapıldığını, havadan istifade edemediğimizi bir gözönüne getiriniz. Ne ziya, ne manzara ve ne de hava var. Hulâsa duvarlar, yolcu- lar arasında, kapılar arkasında yaşa- mak meocburiyetindeyiz. Gelecek devrin mimarisi herhalde daha başka şekilde olacaktır. Odalar, sokaklar, caddeler, fabrikalar, büro - lar havadar olacaktır. Her yerde a - gaçlar çıkacak, her yer, bugünkünden daha aydımlık, adetâ nur İçinde bu - lunacaktır, Bugüne kadar binalâr tahtadan, tuğ ladan, taştan demir veWçelik gibi şey- lerden yapılryordu. Elbiselerimiz için de ipek, yün, keten ve deri kullanılı- yordu, Son zamanlarda (sellüloz) ve daha birçok dayanıklı, daha maddeler bulundu. Geçenlerde, Hanri Ford: “Otomobil- lerimin çoğu fastlye hulâsasımndan ya- pilacaktır.,, demişti. Bugünün mimarları, terzileri bu ye- ni gşeyler karşısında müşkül bir vazi- yete düşecekler. Herhalde, gelecek ne- sil için daha havadar, daha sağlam bir hayat Ümid ediyorum. Bu yeni ha- yat daha rahat, daha arhhi olacaktır. İhtimal bana: — Yarmın adamları daha mı mes- ut olacak?.. 4 Diyeceksiniz. Yalnız bumu zihninize getirmeyiniz. Zira bütün bu sari şey- lere rağmen bazan tehevyüre düşecek- ler, 2038 de dünyaya gelmediklerine Necaettin Atasagun Her gün sabah'ları sekiz buçuğa akşamları 17 den 20 yve kadar |.âle li tayyare apartmanları ikiuci daire 17 numarada hağtalarını kabul eder. Cumartesi günleri 14 den 20 ye Xa dar hastalarını parar's, Kurun, Ha ber okuyucularını dakupon — müka- bulinde muayene eder, Telef: 2355X Göz hekimi Dı.Murat RamiAyaın Muayenehanesini Taksim.Talimane Tarlabaşı Cad, URFA Apt, nina nakletmiştir. Tel: 41558 *azardan maada hergün: Öğleder sonra saat ikiden altıya kadar ME:::L'.":::::::I&:::::::: Meccani muayene Perşembe günleri saat 2 den B e kadar Ortaköy Taşbasamak Palangada 25 ğ |B numarada Doktor Mümtaz Gürsoy fakirleri parasız muayene eder, E TEŞE Mag- Baştarafı 6 uncıda Susf ve mahalli tarzda, endişelere dü- şürmüştür. Büyük sanayilmize işçi - nin rağbet etmemesini veya bu sana - yiden işçinin kaçmmasmı intaç eden #miller tetkik edilirse meselenin ken- diliğinden balledileceği şüphesizdir. Bu noktadan hareket ederek mevzan göylece girebiliriz: 1 — İşçinin hayatmda rolü ve ona muhtelif tarzlarda müessir olan âmil- lerin başında (yevmiye) gelir, Yevmiyeler, tetkik etmekte olduğu- muz bilyük sanayi mevzuuna dahil o- lan sahalarda, kısa bir görüşle tetkik edilirse, işçiyi işinin başmdan uzak - laştıracak derecede az değildir. Zira- at amelesine ve alelümum küçük sana- yi ecirlerine verilen gündeliklere nis- petle küyük saanylimizde yevmiyeler, bir işçinin nafakasını ve aile maişeti. Nİ temine kâfidir. Zaten yukarda iça- ret ettiğimiz küçük sanayiden büyük sanayle doğru vaki olan akışm baslı- ca sebebi de budur. 2 — Sıhhi esbab. Bu sebebler büyük sanayi mıntakalarında yapılacak yine kısa bir tetkikle, keza, kolaylıkla, ber- taraf edilebilecek ve mevzu haricinde birakılabilecek âmillerdendir. Çünkü büyük fabrikalarımızın gerek kurul - muş olanların ve gerek kurulmakta bulunanların cümlesi, iklim, &ıhhi ge - r&it itibariyle mükemmel yerlerdedir. Hiç olmazsa memleketin umumi şart - larma yakın gartları haiz olan mm- takalardadır. Fabrikalarımızdan ekserisi vilâyet merkezlerinde kurulmuştur. Buralar - da hastaneler, dispanserler, doğum ev- leri vardır. Ayrıca fubrika esas bina- larr içinde hastane, başlıbaşıma bir fa- aliyet ve İş merkezidir. İşçi adedine göre yatağı ve ihtiyaca göre doktor- larr vardır. 3 — İkametgâh. İşcinin hayatında en müessir rollerden birini oynıyan mesele, ikametgâh meselesidir. Mem- imizde çok eski tarihe malik o - an'ane vardır: yabancılar, ov- ve köy odalarında misafir edi - lir. Bu an'ane Anadoluda hâlâ güzel bir milli âdet nalinde yüşaf. Bu fesir ile küçük kasabalarda, hattâ vilâyet merkezlerinde geliri az olan vatandaş- lar için yatacak yer yoktur. Filhakika muvakkat işçiler için, bilfarz yol ve inşaat amelesi için vâsi miktarda ba- rırdırma sahaları teşkil eden hanlar, bilhassa büyük şehirlerimizde, çoktur, Buralarda yüzlerce işçi yatar, kalkar, Fakat bu hanlar münhasıran bekâr- lara mahsustur. Evli bir amelenin handa yatmasina imkân yoktur. Baş- hbaşma şayanı alâka bir mevzu teş- kil ettiğine güpbe olmıyan han haya- tı, mahiyeti itibariyle, ailevi bir mu- hit defrildir. Halbuki büyük sanayiimizin muh - taç olduğu işçiyi verecek olan köyle- rimizde herkes, on yedi yaşmda, hat- tâ daha evvel evlenir. Hayat şartları ne olursa olsun askerden dönen, hat- tü henüz askere gitmiyen bir köy ço- cuğu için evlenmek bir emrivakidir. Sebebleri ve neticeleri itibariyle yine hususi ve pek ziyade şayanı dikkat bir hâdise olan bu hal, büyük sanayi mıntakalarının işçi ihtiyaçlarının tat- min edilmemesinde, başlıca rolü oy « namaktadır. Evli bir adam, karısını barımdıra- eak bir yer bulamaması yüzünden, fabrikaya işçi yazılamıyor, Evli adam, fabrikanm başlıca ihtiyacr olan köy- lüdür. Köylü karısını ve varsa çt'ı(:ıı-l ğunu köyde bırakamaz. Çünkü ka - zanç, iki taraflı idareye kâfi değildir, Şimdi meseleyi göyle vazodebiliriz: Büyük sanayilmizin ilk beliren en mühim derdini, işçiye barınacak yer « Jer temin etmekle, bertaraf odebiliriz. Işçiye barımacak yer temini ilk na. zarda, muazzam bir iş gibi görünür, Bu, nihayet, bir adamın ailesiyle be- raber, müstakillen yaşıyacağı küçük mikyasta bir (ev) ile tatmini kabil bir ihtiyaçtır. Adedi binlere varan bir'işçi ordusunun beher neferi için bir ev inşasma, bizim milli serveti - miz müsait midir? Bu meseleyi de ikinci bir yazıde gözden geçireceğiz. Sanayici .TEDAVÜLDEN ÇEKİLEN DARANIZ CİHETLE SİZİ NERLETMEZ — ONU BANKAYA YATIRINIZ İHOLANDSE DANK KARAKOY.PALAS iÇBİR. ON ALALEP Istanbul 5İA Kİ 1 Şubat 938 tarihinden itibaren otobüs ve taksi otomobilleri DT camlarının Trib'eks camlarla değiştirilmesi hakkındaki kararın aşağıda gösterildiği üzere tatbikma Daimi Encümence 22-1-938 tarihinde karar verilmiştir. İlân olunur. " 1 — Her hatta işlemekte olan otobüslerin üçte biri bu tebliğin ilânından i- tibaren ikinci günün sonunda derhal hizmetten çıkarılarak nihayet on gün zarfında camlarını değiştirdikten sonra hizmete dünecekler ve bunların hizme- to dönmesini müteakip diğer üçte bir hizmetten çıkarılarak ayni minval üzere, tamammın camları değiştirilmiş olacaktır. Bu değiştirme amcliyesi martın on yedinci günü bitmiş olacaktır. Bu tarihten sonra adi camlı otobüsler - işliye- mez. 2 — Tsibleks camı olmryan eski ötomobillerin senelik muayeneleri on beş Şubatta başlıyacak ve bunlardan işlemeğe salih olanlar muayene edildikleri günlerden it/baren bir ay zarfmda tamlarmı değiştireceklerdir. Değiştirmiyen- lerin işlemesine müzaade edilmiyecektir. Muayene neticesinde İşlemeğe elve- rişli olmtyanlar senelik muayenelerindeki usul veçhile hizmetten çıkarılacak - lardır, 8 — Daimi Encümenin 22-1-938 tarihli kararı üzerine keyfiyet ilân olu- nur. , 5) 6A)