4 Şubat 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cevapları veren Profesör Sanerk Grafoloji ve Grafometri mütehassısı ESEF EDERİM DOKTAR.. HUYUMDAN YAZ GEÇTİKTENSONRA ARTIK Kut LANMIYORUM . YALNIZ Bi Süleyman — Küuzey: Orta böyda, dolgunca yapılı bir zatsi- niz. Het şeyden evvel tutumlu öolmadığı- nız göze çarpıyor. Hakikaten hayatınışda, bu değişikliğe lüsüm — vardır. Fakat bu değişiklik evelâ düşüncelerinizden ve dü- şünce tarzınızdan başlamalıdır. Bir bürö işinden iyade ameli bir işte öldüğünüzü zannediyorum. Amrtelt işlere kabiliyetiniz çok iyidir. Bununla beraber fikir İşlerine 'de istidadiniz yardır. Fakat henüz inkişaf etmemiştir. Maddi — vaziyetinizin pok İyi olmadığı da muhakkak, O halde nasıl tü- fumlu olayım demeniz muühtemel, Tutumlu olmak, mutlaka para arttırmak demek de- Hildir, elinizea geçenleri, geçebilenleri &n iyi küllanmak da tütümlü — ölmaktır, siz, dikkat ediniz, elinize geçenleri en iyi ge- kilde kullanraryor, hattâ farkına varmadan israf ediyorsunuüz, İyi bir zatsınız, başkâa- Tarına sevğiniz ve merhametiniz fazladır. Fenalikltân çekinirsiniz. Ö halde kendiniz için de bayırhah olmalısını:. Bunun bir çaresi kendinizi yeniden hayata hazır- lJamaktır. —39t- M V. NL ALR.R.: Gene, hâssas, örta veya uzünca böylü. Tabiaten biraz hıkintili görünüyorsunuz. Geniş, ziyalı ve açık yerler, bolluk sizi memnün eder, aksi halde çok çabuk siİnir- lenirsiniz. Bu haliniz, biraz sinirli oldü- ğunuzu veya böyle bir istidadimızı göste- rir. Niçin hayatınızda hareketlerinize ve işlerinize daha cazip bir şekil vermeğe dik kat etmiyorsunuz, halbuki intizama da İsti 'dadınız vardır. Siz daha sakin — oldukça hâyalta daha fazla muvaflak ve mesut ol- mağa namizetsiniz? &- 393 — Tophane « Toker 9. 1. Dolgünca vücutla, (30 yaşlarında) bir zatsınız. Sıhhatinizin pek mükemmel oldu ğunu zZanhnetmiyorum. Sizde de böyle bir şüpbe hasıl oluyorsa veyâ olduysa etraflı bir muawnen.n ihtnal edilmemesini tav ÜTÜN tafsilâtile karakteri- nizi; meziyet ve kusurlarmızı; Bizi hayrete düşürecek kadar vazıh ve sarih ölarak huğüsiyetlerinizi; tut- tuğunuz veya düşündüğünüz işte mü- vaffak öolüp olmiyacağınızı; nihayet beğ farkla yağınızı size söyliyebilirim, Bana bir gazeteden, bir kitaptan ve- ya aklmızdan yazacağınız dört satır- lik yazıyı; sön aylardaki İmzalarmız- dan İkisini gönderiniz. Blye ederim., Mektubunurzda imza olmadı Üi için tahlillerin tevsiine İmkân olmümiş Hi Met, Nü, 585 Öecnçelniz, yaşınız 20 olvarında olacak. tır. Fazla hırgin ve asabisiniz. Bundan siz de memnün değilsiniz. Fakat başka türlü olmağı iktidarınız haricinde farzediyor- sunuz ki, bu çok yanlıştır. Saadet ve bah tiyarlık, nörmâal kalabilen insanlara daha çok iltilat öder. Maddi vatiyetinizin iyi olmadığını tâhimin etliğim cihetle çalış. tmnağa mecbur olduğunuzu veya çalışmakta bulunduğunuzu da söyliyebilirim. Bu şe. taltte hırçınlık ve asabiveti biırakmanız, dikkatlinizi artırmanız, inattan vazgeyme. niz ehemmiyetle şayanı tavsiyedir. - — 395 - K.E. M. B. T. Çalışkan ve iyi kalpli bir zet. Yalnız fazla mütereddit ve mütevehhim görün. mektesiniz. Bunun Önüne geçmeniz elzemdir. Yaşınız 30.85 arasında olacaktir. Bünyece ortasınız. Boyunuzun uzun olması en küt vetli ihlimaldir. Fazla tereddüt, iyi vasıf larınızdan ve çalışkanlığınızdan tamamen istifadenize imkân ve Mmoeydan vermemek tedir. Fazla tereddüt içinde bulunup bir çok hususlarda hâareketsiz kalmaktansa a tmweddı.ıtl: batla zarar eltmeniz bile tavsiye nuz, İşlek zekânızı, bu noktalar üzerinde malkâr ve Idübali görünüyorsunuz, İşzleri. a ol olunabilir. Ameli işlerden ziyade bir büro da çalıştığınımı tahmin etmekteyim. — 396 Fındıklı 398 M. A. Orta bünyede genç bir zat. Ümumt İş- lete kabiliyeti iyidit, İntizam hissiniz ve bunda Mmeleketiz de mükemmeldir. 056 dan itibaren, daha evvele nazaran hayatı nızda bit derlenme olmuş, kendi şeraiti. nize daha uygun bir vaziyet almışsınız. Müuvaffak olmak için, muhitinizi daha çoök kazanmağa ve bunu temin için de daha mültefit ve sempaâtik olmağa —mecbursu- toplamamış öolmanız bir müâzeret — teşkil edemez, İmzanız ökunâmâamakta — olduğu için maalesef tahlil için hundan ıstıfadeye imkân bulünamamiıştır. — 397 - Samsun C. D. Genç, orla boylu, dölgut vücullu bir zat, Takip fiktiniz iypidir. Yalnız biraz ih. nizde inlizama ve harict güzelliğe de dik. kalt etmellsiniz. Henüz amell işlere tam bir kabillyetiniz görünmemekledir, bunü da inkişaf ettirmeniz şayarnı Tavsiyedir. İyi kalpli ve zeki olduğunuza göre has Yalla tam bir müubaffakiyel göslerecek tedbirleri şimdiden almalısınız. Tetkiki size fayda vbermiyecek şeylere ayıracağı. nız vaklinizin, tiypi kullanılmamış alacağın j da herhülde siz de birleşeceksiniz, — 938 - Kıskangç tabiatınız, yazınızın ilk anlat. tığı hakikattir. Buna asabiyeti de ilâve edebilirsiniz. Kıskanç ve asabi olarak, hayatta $imdiye kadar mesuüt ölmak im« kânını bülabileceğinizden çok şüpheliyim. Kıskançlığınız umumidir. Başkasında her beğendiğiniz, iyi gördüğünüz şey sizi kıs kandırir ve üzer bahtiyar ölabilmek için bu huydan mutlaka vazgeçmelisiniz. Yaşı. niz 20.25 arasındadır. Boyunüuz da kısa ve #Ra:'r ıçERıM--- - auşışsw ONUN Ş REBİNE /'ÇE-,; CEĞİZ Do| TLAR' > ?ı : 286 "“KAHRAMAN KIZ görünce, müthiş bir endişcye düştü ve mırıldandı: — Öldü mü acaba? Aman yarabbim! Doğrusu çok yazık olur.. Hayır, hayır. Bü şekilde ölmesini istemiyoruml!.. Başımı Şalenin göğsüne dayadı ve ay- ni zamanda gülmeğe başladı! Kalbi çar- pıyordu! — Çok iyi! Biraz sonra ayılır!.. Eğerindeki heybenin gözünü açtı ve oradan çıkardığı bir ipi kamasiyle ikiye böldükten sonra, bir parçasiyle Şalenin ayaklarını, diğer parçasiyle de ellerini bağladı.. Bu iş bitince de bütün kuvve- tini topladı, yaralıyı yerden kaldırdı, onu atın yanıma dayadı ve yavaş yavaş çıkararak onu yanlama bir şekilde eğe- rin üzerine attı, Sonra atr gemlerinden tutarak seri ve sert adımlarla, gözleri kan çanağı haline gelmiş bir vaziyette, Bojansiye doğru yürüdü. Bojansi de herşey uyuyordu. Burası, vaziyeti itibariyle ehemmiyet li, fakat küçük bir şehirdi. Buranım bilhassa beyaz şarabı meşhurdu. Burada bir çok zabit jandarma vardı, binaen- leyh Lüvinyi, düşmanını bunlara teslim edebilirdi. Fakat bu düşünce, bir an aklına gel- diyse de, Lüvinyi bunu derhal reddet- ti ve şöyle mırıldandı: — Şaleyi yakalayabilecek bir tek in- san vardı ki, o da bendim. Şimdi de darağacı kurulduğu ana kadar onü mu- hafaza edebilecek bir tek insan var: gene ben... İşte böylece, haydutluğa kadar dü- şen Lüvinyi şimdi de, gardiyanlık ya- pacaktı. Gözüne, tenha ve küçük bir ötel lo- kantayı kestirdi. Bu binanm btapısı Ü- zerinde, elinde oku bulunan bir aşk pe- risinin Tesmi ve “aşk perisi,, ibaresi vardı. Lüvinyi bu binayı gayet münasip gördü ve kapıyı şiddetle vurdu, sonra da, gelen lokanta sahibine, yaralıyı içe- ae pğllşila — 5 riye almak için kendisine yardım etme- sini emretti. Hancı, elleri, ayakları bağ- lr bulunan ve hâlâ ayılmıyan Şaleye ga- rip bir tayırla baktı. Fakat tedbirli ha- reket etmiş olmak için hiç bir şey söy- lemedi. On dökika sonra, Şale, penceresi yo- la nazır bir odada yatağa uzatılmıştı. Hancı, gülümseyerek, hürmetkâr bir tavırla Lüvinyiye şöyle dedi: — Şimldi mademki artık dostunuz rahat etti, zatıâliniz için de güzel bir oda ayıralım. Bu sözler üzerine, Şaleyi seyretmekte olan Lüvinyi adama doğru döndü ve tatlı bir tayırla sordu : — Aziz, dostüum, sizin adımız ne? Hancı yetlere kadar eğilerek cevap verdi: — Panar bendeniz, monsenyör.. Ge- rek sizin, gerekse dostunuzun emirleri- nize âmadeyim. Doştunuzun başından neler geçtiğini anlıyorum. Dostunuz şüphesiz, yolda haydutların hücumuna maruz İkalmıştır. Şüphesiz onu iyice so- yabilmek için ellerini ayaklarını bağla- mışlardı tve şüphesiz, siz, tam vaktin- mışlardır. Ve şüphesiz, siz, tam vaktin- de yetişerek onu kurtardınız. Ve Lüvinyinin ses çıkarmadığını gö- rünçe ilâse etti; — Evvelâ size odaıııu' goıterqşm sonra da gidip bir Ça — Hayır., Ben de ’Jı yerleşece- ğim.. Benim odam 'bı:raq, “anlıyor mu- sunuz?. — Çok guıel.. Her halde dostunuzu tedavi etmek istiyorsunuz, değil mi?. Lüvinyi gayet tatlı bir tavırla cevap verdi: — Evet!. , Hancı başını kaşıyor, işin içinde kor- kunç bir muamma bulunduğunu hissedi- yordu.. — Mornmsenyör, dedi, evvelâ dostunu. ya ortaya yakındır. KAHKAMAN KIZ . - , ai di; Ve Panar, bu sözlerini mevkii fiile koymak üzere, yatağa doğru iki adım attı, fakat hemen ayti zamanda, dört adım geriledi: Lüvinyi onu giddetle geriye doğru itmişti. Panar bu garip yabancıya baktı ve onun çehresini gö- rünce dehşet içinde ürperdi: 5 — Pekâlâ, pekâlâ! Gidip şu halde LW sert bir tavırla şu emri ver- — Gidip bana demirciyi çağırın. Hancı hayretinden dona kaldı. De- mirci mi? Niçin? Lüvinyi, adamcağızın şaşkınlığını görünce, tekrar tatlı tav- rını takındı ve sordu: — AÂziz dostum, okumasını bilir mi- siniz? « — Bir parça monsenyör.. Lüvinyi cebinlden bir kâğıt çıkardı, açtı, masanm üzerine bıiraktı ve gşöyle . dedi: — Oküumanız ne kadar az olursa ol- sun, her halde bunu anlarsınız.. Hancı mektuba yaklaştı. Şüphesiz, “iddia ettiğinden çok daha iyi okumasını biliyordu. Çünkü mektuba süratle göz gezdirdikten sonra sararidı ve mırıldan- dı; — Demek bu asilzade, kont dö Şa- ledir, öyle mi?. Lüyinyi kısaca cevab verdi: — Evet! — Ve siz de şövalye dö Lüvinyisiniz. öyle mi?. — Evet.. Şimdi meseleyi anlarsmız, değil mi? Kardinalın münasip gördü - gü bazı sebeplerden dolayı, birkaç gün müddetle bu esiri burada muhafaza e- deceğim.. Kellenize kıymet veriyor mu- sunuz, dostum?. — Ben mi?. Tabit değil mi? Evet.. Hayır.. Yani kardinal hazretleri nasıl emrederlerse... — Çok güzel. Mademki kellenize kıymet veriyorsunuz, buraya geldiğimi hiç kımseyc soyieme:neğı size M ederim. Yok eğer, darağacını boylamız ğa niyetiniz varsa, Şaleyle LGVW sizin handa ikamet ettiklerini anıl““'a Nüktedan olduğu anlaşılan adam çe — Hayır, dedi, susmağı tercih rim,. — Pekâlâ, şu halde gidip bu“d: çağırın: Bir düzüne kadar demir buk ve bir kaç sağlarn kilitle :'1'*;,. Panar bir rüzgâr gibi dışarıyâ M dı. Kardinalın mührü, onun gözü Ü ç de darağacını canlandırmıştı. :M nun ayaklarına kuvyet ve süra't du. '_ t J 'A J ", Şale ayıklığı zaman, bif 1“9 w müddetle, hatıralarını toplamağâ '“5 v* Bir hareket yapmağa teşebbüs ıj ayaklarını olduğu gibi ellerini ” | datamadığını hissettil O zıml-“' ça gözlerini açtı ve bol ı,:kh M bulunduğunu gördü. y." ; gözleri, açılş duran pen“” b pencc:enmgînuude garip bir işle | gul olan bir adama takıldı: ; : — Olur şey değil, diye takâri #ı' pencerelere demir çubıüîhf demirci.. Doğrusu güzel 9"“ tiy hapisanesinde de bundan uilfı lunmaz. Şale, bu sözlerle beraber ,a HÜ' yük bir gayret sarfetti “ kaldırmağa muvaffak oldu- " bağlı olduğunu gördü ve fens dl âr şirdi. Fakat hemen ayni ? M rin bir uykuya daldı. ÜY andl j gündüz olmuştu. Viicudum vidi DOİ"“ıııElı m_aıgın.deyınıyo uiıkowl büs ettiyse de muvaf Halbuki kollarr ve ““fm bağlı değildi. sgy—wnı! J ,ı'f yatağında uzanmıştı. Bir #” niçtik dine Şöyle dedi: “Başrm K içinde?.,, sonra mırıldanc ” — Susadım.. Su.; a İ ll | w î |

Bu sayıdan diğer sayfalar: