LAT K rlâ"s Tn Yazamı Soğaman Tekliryan — Çevirem NŞ %Asis% — İktidas ve tercume tukkı mahfuzdur — Ertesi günden itibaren komitecilik mektebine devama başladım. Burada sulkast dersi alacaktım — Komitenin işine gelirse acırım, işine gelmezse acımam. — İşte ben onu yapamam. Komiteyi tercih etmekle beraber bir hasta kadına da acırım. , — Şimdi fuzult münakaşayı bıraka- İrm.. Yarın sabah erkenden mektebe gideceksiniz.. —— Müsaade edin de yarmm evde ka - layım.. Öbür gün başlarız. — Gene mi bu kedımı düşünüyorsmun. Olmaz arizim.. Yasın sabah saat mektebe gideceksin. Şayet hastaneden seni arayan olursa, hizmetçiye — te: ederiz mektebe telefon eder, Bu iş baş- ka şekilde halledilemer.. Zira, ön beş 9 da — On beş gün $ kacağım?. — Evet... — O hâalde niçin mekte Mmişim?. — Bilmediklerini sana orada günde - öğreteceklerdir. — Kay vaktin olmadığını sen de görü; gidecek - ön beş — On beş gün sonra nereye gilece- ğim?,.. — Parise, oradan da Berline.. — Oralarda ne yapacağım? — Sana verilen vazifeyi ila edecek - — Cevap vermiyorsun.. — Bir şey sormadıniız ki tevap vere- yim.. — Vazrifeniri yapacak — Yemin ettiğimi bil nuz?, — Biliyorum, fakat bu kadın işlerimi zi altüst ediyor da. . — Dünyanın di üstüne de gelse 'Tehliryan vazifesini yapacaktır. — Yaşa!.. Ben de senden bunü bek- lerdim.. diyerek atkadaş Aram boynu- ma sarıldı ve beni öptü. Bu heyecanİr manzaradan sonra A- ram ciddi bir tavırla: — Soğgomon, oğlum, beni dinle, diye söze başladı.. Bugün Berlinden yeni fıı berler aldık. Talât Paşayt takip eden arkadaşlar bu işi beceremiyor, iki de bir izini kaybediyorlar. B komi « tesi bir türlü işin içinden çıkamıyor, Bir an evvel senin oraya gitmen Vâzımdır. İstanbul merkezi de ayni fikirdedir. On beş gün mektepteki dersleri takip eder, bilmediğin tarafları da öğrendikten san- ra Merhal hareket edersin. Başkalarının bir senede öğrendiklerini sen bir hafta da öğrenirsin.. Esasen senin pratiğin de var. Silâh kullanmayı mektepte öğre- necek değilsin. Sen sadece büyük bir şehirde yapılacak — suikastlerin nasıl tertip ve tetbik edildiğini öğrenecek - sin. Bir defa teşkilât mahiyetini haiz olan bu işleri de öğrendin mi, artık kork ma, üst tarafını sen bilirsin, Arkadaş Aramla yeni baştan anlaş- | mış. Bulunuyorduk. Geç vakit “Saadet Yuvası,, dan ayrılırken? — Soğemon, dedi, şunu bil ki tariht bit rol oynayacaksın., Adın tarihe ka- | Haa —— zışacaktır. Bu itibarla sana yardım et- mekle kendimi bahtiyar addedebilirim. Komitecilik mektebinde talebelik Ertesi günü — sabehleyin erkenden mektebe gittik. Müdür beni kapıdan karşıladı ve odazısın götürerek büyük hürmetler gösterdi. Arkaklaş — Aramın $ talimat verdiğ!, müdürün den anlaşılıyordu. Biraz öte - uktan sonra müdür k niystinde olup Üsbet ce e giren beş gün edecektir. ceksiniz. Lâzım o- cabında bütlin diğer dersleri te- edeceksiniz.. 4 sahada çalışacaktır?. n hafta açtığınız kurstâ. gehirlerde; — kalabalık yerlerde suikast tertip ve tatLiki kuürüs- larında mı? — Bvet.. — Fakat oradakileri ne yapacağız?. (Devamı var) Bugünkü radyo İSTANBULL: 18,30 plâkla danö musikisi, —10 Taenburi Cemll plükla, 19,30 konferana Bayoğlu halk #vi namıma Semih Mümtar (Adabr muaşe, Tet), 20 Nurt Halil ve arkadaşları tarafından klâzik 'Türk mustkisi. 20,80 Ömer Rizâ afından arapda süylev, 20,45 Bayan Mu, Ter ve arkadaşları tarafından Türk musi k garkıları, (esat ayarı) 21,15 or. 15 afans ve borsa baberler, ve er. programı, 22,30 plâkla solalar, o. Pera ve operet parçaları, 23, san. BÜKKEŞ: 18.15 plâk (bafif musiki), 20,15 şarkılar, 21 15 radyo orkestrası, (operet havaları) 92, 45 kafe konser, BUDAFEŞTE: 18 iştasyon örkestrası, 1950 klâsik kon, Ber, 21,10 opara binazından flarmonik orkes. ra köngeri nakli, 23,15 plâk. 24 oazband. Kestra, 20,10 hafif — müzik VARŞOVA: 16,15 garkılar, 21 bando, 22 senfonik kon. .%%HIlIPS 461 A her keseye elverişli mükemmel bir Redyodur Bir bgi) hatırası Bütün dünya — sinemaları — tara fından satın alman yegâne filmdir. Bu fevkülâde şahescz pek yakında SAKARYA sinemasında 100 bin kişi tarafından —alkışlar mıştır. aa CUMHURİYET BAYRAMI IÇIN SENENİN BİRİCİK TÜRK FiLMİi GÜNEŞE TUÜRK REJİSORLERİ YAPTIĞI AŞK — GÜZELLik — Perşembe matinelerden Htülbaren Beyoğlunda ||. Varrea Kertiğan, sessi: — TÜRK M VATANSEVERLİK — H Cuma matinelerden iPEK sinemasında e “4ma matinelerde Sinema nankör bir meslektir Vaktile dünyanın alkışladığ! bugün figüranlıklâ yıldızlar, hayatların Holivutta, şöhretlerini bütün dün- yaya yayan meşhur “yıldız,, lardan baş- ka bir de ikinci derece artiştler vardır ki, stüdyolar kendilerinden son derece istifade ediyor. Bu artistlerin ekserisi, sinemanın kıdemli yıldıalarıdır. Vaktiy- le onlar da, Klark Geybi, Greta Garbo ve bugünün diğer büyük artistleri ka- | dar ve belki de onlardan da fazla göhret zamanında, filmin Klark Bir müdet istirahat ettikten Kapiten Blud,, filmini çevirmiş ve onun sinemaya dönüşü, bütü yanın alâkasını celbeden bir hadise ol. muştu. — Fakat bu filmden sonra onu bir daha hiç kimse görmemiğti. Bu büyük artist şimdi Holivut civa- Tında güzel bir köşkte sakin bir hayat yaşamaktadır. Kski nesil, hiç şüphesiz, vaktiyle Mari Pikford kadar meşhur olan Mar- gerit Klark'ı da çok iyi hatırlar. Ken- disi şimdi Nuvel Orleanda yaşamakta- dır. Kocası son derece zengin bir a- damdır. Herhalde yeni hayatından son derece memnun olacak ki, birçok tek- liflere rağmen sinemaya dönmüyar. Şarli Şaplen'in en meşhur filmlerin- de, kendisine senelerce, arkadaşlık eden meşhur aktris Edua Purciana da Holi- vutta münzvi bir hayat yaşamaktadır. Şarlo omtr'hâlâ unutmamıştır; Şükranı- n haftada 300 dolar vermekle ispat et- mektedir. Birçok filmlerin meşhtir kahramanı olan Rişar Bartelmes, yirmi sene müd- detle şöhretini — muhafaza ettikten ve büyük bir servet — kazandıktan sonra, göhretini bormadan sinemadan çekil- miştir. Sinemanın İlk “meşum — kadın,, la- rından Telâ Barayı da, aranızda hatırlı- yanlar bulunabilir. Bu kadın, kocasına nit olan bir firmanın müdüresidir. O devrin ikinci ve “meşum kadın,, * Luiz Glom'a gelince, o da, Meksika hudu- dundaki küçük bir şehirde sinema salo- nu İşletmekte ve bir hâyli para kazan- maktadır. Eskiden birçok muvaffakryetli film- Ter çevir; lan İren Riş, ondan sonra radyoyla meşgul olmuüştüur; şimdi ise Kaliforniyada sakin ve oldukça mü- Teffeh bir hayat sürmektedir. N kazanıyorlar - çĞf Ki yıldızlardan Meri Pikford Far Wert kahramânı ve meşhür sü- vari Bil Hatt, şimdi, «çok - sevdiği çiftliğinde yaşamaktadır. Uzun seneler- denberi filmlerde görünmiyen Jorj Bankford, “Mister Peeds,, — filmiyle tekrar sinemaya dönmülş ve eski şöhre- tini bir anda elde etmişti. Fakat bundan sonra, pek fazla muvaltlakıyet kazana- madı. Şimdi, ufak tefek filmlerde rol a- larak günün birinde gene parlamayı ta- hayyül ediyor. Bugln unutular bazı yıldızlardan bir kısmı para ihtirasları yüzünden unu- tulmuşlardır. Meselâ Bebe Danyels, Monte Blu, hak ettiklerinden daha faz- la para istedikleri ve uzun müddet naz- landıkları için, şöhretlerine rağmen, or- ganizatörler kendileriyle kontrat imza- lTamamışlardır. Sessiz filmin bazı yıldızları da, çok zengin adamlarla evlenerek, çok mü- retfeh ve sakin bir hayata kavuşmuşlar dır. Meselâ Karin Grifit, Vaşington çamaşırcıları kralt Prenton Marşal'la evlenmiştir. Senelerce l'“’"" üştüne muvaffakıyet kazant? Boy, Behs Bel'le evlenmiştir çiftlikte yaşıyarak oğlunun | ve çiftlik işleriyle meşgul 9İü 4 Vaktiyle dünyanın ı!h!“w,.' kısım artistler de vardır Ki ml/ şamak için en küçük roller ':.v(, lıklar almak mecburiyetinde İ dır. Bunlar arasında Polim Betti Kompson'u sayabilirif: Dünyada hiç bir “"'"r'vlz sinema artistliği kadar parâ maz. Fakat gene hiç hîr_ nema kadar nankör değildi" / . höl bi Terzi Bayan llfw)’ Lâlelide Tayyare apartımâ” / dairesinden, ilenciteşrin b"':':,.ı oğlunda Sakarya (Eski Bihi nemasının bulunduğu Elhi S numaraya taşmacaktır. M .ârteder. Bu PERŞEMBE günü matinelerinden itibaren SARAY Sinemasında GARY COOPER ve JEAN ARTHUR tarafırıdan temsil edilen bütün dünyanmn en büyük maçeralar filmi TÜRKÇE SOZLU BUFFALOBiL ( Maceralar kralı ) filmini göstermeğe başlıyacaktır. Rejisör: CECIL B. DE MİLLE. S'M He bırakılmış 20,000 at « 2000 kovboy - Hakiki kırmız; derililerden mü ,un“" bir ordu - Fevkâalâde heyecanlı sahneler - Emsalsiz bir mevzu - mil: malolmuş bir şaheser.. OGRU USİKİ USTATLARI ve TÜRK TEKNİSYENLERİNİN EYECAN VE SERGUÜZEŞT FiLMi EI.HAM RA sinemasındi” |