KA — ©P Ü B::"dlrlş_ :!h'“"î Ve ne çeki. baygm bir çift & Ğit & ;:“dı :._':' D b e Ditrihi, bir kaşın. N teraziye vuruyor. “—ğ';;,'% i bekalı 2 eni iyle kad Ki : '*!'._ -ık L;"ı *0 CAk bacaklarına bak. Tüplar. an cak aşık ke. Bir ökçesiz elebiliyor. nda l düğ rengini lerin bul tm 2 Artissi u İ ölmak hoşünüza m Çevi 4 $ “*Vİrmekten Zi dür “İ"H'ı:fwh Acaba mak a) çx _aı bir aks liğe sapa. hevesine m! hafta evvel * Bü filmin çevril ! Vazife ve menfaat. j arkadaşla Yarattiğı rora n bana & tten b IĞi roldeki yüksek 1ha Do 5e8 müh enı Ye h tne Ftnan İstan 'Mon hepsi ü arınm, re. n yesi (d0 1 K Nttt & — Yperme B O Uralık eşya Boynundaki | | studyo kadrosu onun bu sankıttaki bü U ( Yri ; , 8a Düzak ç "!.1 hıı.) hğ“ sarı saçlar... | 2 ne"lh_-,"" | kirpiklerden sü 2Vi Wve 11 ve hulyalı göz ki, | | l Vung, füy tapalı Beğç kizın, sarı | enmiş tmişlerdi. Reji. | a AUlnşlardır. | ma artistliğinden nefret metden bir sinema artisti... “kar.y'p"ân yerli filmin bazı sahneleri çok güzeldir; bu eser beni aldatırsa » gibi muvaffakiyetsiz bir eser değildir Çları, kaşları, gözleri kapkara olan bu Bayanın meğer yatak örtüleri, yorganı ve yastıkları da kapkara İmiş... tör, makiyajcı, aktör, velhasıl bütün | yük istidadıma hayran olmuşlardı. Kamero karşısına ilk geçişinde bu derece yüksek bir muvaffakıyet ka- | zanan bu genç kızın Türk sinemasına büyük bir istikbal vaadettiğini de -ticarf mahzurlarına rüğmen - söyle- | mekten çekinmiyorlardı. halde? Pembe tenli sarışın güzel kızın söz. mana çıkarmalıy- lerinden nasıl bir dı? Odada kısa bir sükün oldu Yalnız değildik. O bana bir arkadaşile gel. K len Üç dört yaş büyük, kara gözlü ve çok has. 2 . dedim - bari siz bu h ediniz. Sinemada bü. bal vaadettiği « İi cevirmişstir? Bu filmde mu. vaffak olduğuna bakılırsa, aldığı ro. lü başarmak için candan çalıştığı an. laşılıyor, Neden hazetmediği bir iş i. ini bu kadar yormuş? Parlak bakışlı esmer, asabi söylendi: — Çünkü bizde güzel sanatlarn ne ve sinema şubelerinde kadın sanatkâr anradığı saygıyı bulamıyor. Kaşları karaydı, gözleri karaydı, Saçları, eldivenleri kadar, eldivenleri mantosu, robu, çorabları ve battâ robunun göğsünden bir ucu gözüken asabi ai ÇArmüudi Şekerlik), 11 — Cemal Özgen Kp. No, — hediyesi (Büyük elektrik), 12 — Özdemir Ölcer Kp. No, 763 hediyesi (Ön tira lik masa saati), 13 — Rüştü Kp No 1 hedi. (Ön tiraliık karty, 14 — Hammet Kp. hediyesi — (Bisiklet), 15 — İzmall Kp. Na. 680 hediyesi (8 Hiralık dolma kalem.) Mayo müsabakasında Hediyekazanan Anadolu okuyucularımıza Mayo müsabakamızda hediye kazanmış olan İstanbuldaki okuyucularımızın hedi. HABER — Akşam postası Nizamettin Nazif kornbinezonu karaydı, bu hal bir an bende öyle bir merak uyandırdı. ki yeni yerli filmin muvaffak sanatkâ. rını unutür gibi oldum. ( — Fakat siz neden bu kadar kara. lara bürünmüşsünüz? Mendiliniz bile kara. Kimbilir nasıl hatıraların hüznü L le bükülen dudaklarında ufak bir te- reddüd titredi. Sonra tok bir sesle ce- vap verdi: — Ben mektep göğüslüğü ile büyü. düm. Büyükadada doğdum, Heybeli. de büyüdüm. Amman, Bahrilât, Ta - beriye, Beyrut, Kudüs, Halep, Basra, Bağdad ve Trablusta dolaştım. Ba- bam deniz sübayı idi: Onun ünifor . ması da karaydı. Üniformasını Bev - dim sanırım babamın, Benim odamın bütün eşyası da bu renktedir. Yatak çarşafı, cibinlik, yastık örtüleri, yor. gan, kanape, halr, perdeler... Her şey kâra... Fakat Ssanmaymız ki ruhum da karadır. Hayır, içim çok aydınlık. tır. Ve bu kadar ayamlığı kâfi bulu. yorum. Her halde bu kara renk sevgisinin bir romanı olmalı.. Kimbilir nası! bir hüsranm dalga . siyle bu genç kadın gu kara renge bu. Janmıştı! Bunda fazla 1srarı doğru bulmadım. Sarışın pembe tazeye Bor- düm: — Mlüzik sever misiniz? — Evet. — Resme merakmız var mı? — Bir parça, Zaten... — Neye durdunuz? Doevam etseni. | yelertel matbasmızdan — aldırmaları için tayin edilen müddet iki gün evvel bitmiş. tır. Buna rağmea Anadoluda bulunan o. kuyucularımızm bediyalerini idaremizden aldırmadıklarını veya İstanbulda bu işe memur edecek kimseleri bulunmadığı için aldıramadıklarını gördük.Bu okuyucuları yerzin hediyelerden mahrum kulmamaları için kazandıkları şeyleri kendilerine posta ile göndermete karar verdik. Ancak ber okuyucumuzun elindeki numaralı mala | beraber kazandığı bediye için takriti bir | besapla posta Geretin! pul olarak bir zarf içinde biza yollaması Tazımdır. — Böylece 'ta Üoretini gönderenlerin bediyeleri derbal adreslerine yollanacaktır. , — Zaton... resim hocamm — yüzün. den bu filmde rol aldım. — Biz talebe misiniz? — Evvelce övet... Şimdi hayır. Ba. na nüzül isabet etti, kollarım ayak. larım tutuldu. — Vah vah..: « Aylarca yatalak oldum. Tedavi Yeni filmin bir sahnesi... tam iki buçuk sene devam etti. Haya. | tımı Fahreddin Kerime borçluyum. Bu yüzden tahsilime devam edeme. dim. Geçirdiği rahatsızlık günlerinde bü. yük bir azab çektiği anlaşılryordu. Is. rar etmedim, bahsi değiştirdim: — Hangi renklerden hoşlanıramız? | « dedim » —- Bazan furuncudan hoşlanırmım; bazan bu renkten nefret ederim. Ba- | zan mayiden hoşlanırım, bazan bu renkten nefret öderim. Hef rengiüt bir yeri, bir günü, blr zamanı vardır. F'â. kat ben en çok maviyi severim, — Güzel, Şimdi tekrar mevzuumu. za dönelim. Mademki film çevirmek hoşunuza gitmiyordu. Niçin filmde rol kabul ettiniz? — Eski resim hocamın teşviki de. dim ya... Hem buna film sanatmma gir. mek demek de doğru değil. Amatör. ler arasında bir teşebbüs olduğu 1 . çin ben bu rolil kabul ettim. — Size tekrar film çevirmek - için teklif yapsalar, ne cevab verirsiniz? — Düşünürüm. Ama sanırım ki, ka bul etmem. — Çevrilen film hakkındaki fikri . niz nedir? — Fena değil, Faraza “Karım beni aldatırsa” filmine bakarsanız ondan son derece güzeldir. Bu filmi beğene. ceğinizi tahmin ederim. — En çok hangi sahneyi beğenirsi. niz? — Orhanla Perihanm kargılaşması sahnesini. — Filmde rol almayı sevmiyorsu. nuz, acaba film seyretmeyi de sevmez misiniz? — Çok severim. — Ne nevi filmlerden hazzedera.. niz? — Hiasi filmlerden. — Artistler arasında Beğendiğiniz çök severim. m, niçin tekrar film çevirmek izah eder misiniz? ebebi var. Birin in kazanmrya muhtaç tin vaziyeti benim ça . a müsaittir. Fakat beb mühimdir. Zira size ikin. ci sebeb olarak göstereceğim şey, ka. dın artistin bu sahada aradığı saygı. yı bulamamasıdır. İ — Sporla aranız nasıldır? ! — Yapahilsem severim. Çok yürü. rüm. Eğer bunu #por sayarsanız. — Ya deniz!? Denizi sever — Çok... Denizin her şeyini rim. Sandal, kotra, kendisi... İyi yüzerim, — Tayyareye binmekten hazseder misiniz? — Evvelce tayyareye binmeyi çok isterdim. Adetâ tayyare tayyare diye gildirirdim. Fakat — günün birinde tayyareye bindim. Hoşuma gitmedi. im, İnsan tayyarede saatte 300 kilometre İle gitse yine farkma varmıyor. Bir koltuğa otur. muş gibi, kendiniz! olduğunuz yerde durur gibi sanıyorsunuz, yani süratin zevkine varamıyorsunuz. Bunun için motosikleti tayyareye tercih ediyo « rum, , Bir yerli teşebbüsün çevirdiği son filmin baş rolünü yapan genç kızda halâ bir mektep talebesinin uysallığı, temizliği ve yumuşsaklığı var. Arkadaşım rvessam Arif Dinonun ve İyi bir sinema Aartisti olduğunu bildiğim Ferdinin rol aldığı bu fil » min muvaffak olduğundan bahsedili. yor, Mükemmel.., Fakat yerli sinem müuvaffakıyet — gösterdiği studyo âlemimizin gene bir kendiz beğendirememiş olması da ayni nispette mükemmel bir muvat fakıyetsizliktir. "e tatlı kızdı bilseniz... Nizamettin NAZIF cisi, dan ilo tutan Küçük bir !uyyı.' 135 kilometre kat'ett