Ü n ğ 1£evjop uvep a ONSH NODADİ IvdNa)) — SAJGL HOÇ aNOJAT VOĞ ııqwıoq' aati >yaonbasuana sed paf of :eçuyj of CYY Ud — T YIPELLBURLEYUY (SLAM YATRMACİ EYEP İl9) —— APNAĞID TAYONAI B NENYO HŞKM LAN CU omusp — uavlu aflıd oj ANnav zuLmMu pord Of adat * DUĞONAŞ EİYUR”EYOLİ gfliy amman :005) ayoae unfıok yod — wop 9) 398 :sjÜRp soy a YÂtte vepreynK — vg KUJ O OP :SvA MA YHUU ap - wef Kaf>a :8U38 SOYNAYA ©p 515 UD zap asın3 ua 304 — BU G NU U “emazaAtnığ ee haf N3 SSTUTJ nT yEpuldemısı VYEY (ULurEZ 1319 “onuypo prum od yazudmay3 eyep na) — güpe inorpt ei Çovrilecek olan fransızos metnin türkçesi şudur3 . go3 n S Yurpı3 993 öm3 ue ZISUAZDA VOZLENVUA FPRANSIZCA EGZERSİZ arurtmya TtanaoKLInya ssem)ynz ZıLap — doMü Ç gplu :4DLU p gesa Puad ggasyak TYaNP ü aayaSUN M SUKTTUN (Her hâkkı Haber Gazetesine nittir) ut OpupppoLiyeLu *yRUEYO yeuyo Çağıyırey nü) Fransızca egzersizleri; 14 Au pays des graines — Tohumlar memleketinde Bazan birisi ona küçük bir işaret yapardı: Ve, her sokakta, her meydanda, her dört yol ağzında — gatılacak mal, bir kızın evlenmesi veya bir çocuğun do. Bumu, pazar yerindeki balo veya... hulâsa, kasubada ve c — — Gel buraya! Daypasez YELKEE ÖY HUN ORPULANA) A HULG, HUUJO 9U Geçen derstekilerin yapılmış şekli: “aUnU aç BreyEpacuı ÜseLiş) Ç danmaa,, Ma9ı9 LHT Yağvısa — opy MoYĞnUNYO ULUYdUYLİY SA AĞDE HOL A a9 “ykayeussuya Baf v ü :yUY v T vanaf H TRARIZ VE UYpAna — Küf D N3 iyuy3 se m9 #i zamanına bir yakaak SAA Vaelli, ei — vınaf 93 :stayaıy n (teaxmsT) Tayag — £ ya — Szşuyf of :yeryanz öf - MUPARNĞ — maf öf :yurj vef ga e açf a :za3yünj SnoA Hi -W Haf KONDE Nu :TUTJ ENOAE SNOU AOAT mmZnpıo öçumağo — epen OĞIPaNĞ “TKvSrUd vOZMUCUZ KYUK “ZRPIA YÇ SuYom) TPRANE ZAZLSEİĞEL OpuLadan SAYA *T H9 HpouDIĞA an ÇORNİ TETAYANSA0EİS UKK )KLAP N SAPROOAINYA — MOLMAYf 19 ZTUCAÇUL SIT Banyvığ sap sâed ny PL:Z)SdOzBE SIĞSMNA — KOÜŞ u snomUN) enou (BANILANM'TIRAN YWTRNHOL) * ““TEPOKANIĞ v Sptiyf 19 TTUDESTUZ STT AMpa Na — Yişf Wwoz 74 TTUNZ gU0 SIT Zrurpurnığ — yeyf Dane na :yarj ZaAE SNOA “(zenı dayyarmı) 9sodnco yRrJ — g m:WIm 32388TUYJ SNOA ZİSUAZDOR VOZISNYUM YDarla nzokLarla —— KOSşYf M >GuoSmTUNz sndm s18 PARDAYANIN KIZI —————————DÖ onun emrini yapmaktayım. Bunları an lıyorsunuz ya, haydi gimdi hesabrmı. x görelim. Bu son sözü söyler söylemez dos. bu anda yine bir başka ses, fukat bu |. defa Pardayanın: — Yavaş delikanlı, no yapıyorsu. nuz? Bir insana arkadan vurulur mu? Dediği duyuldu. Valver düştüğü yerden vaktinde fırladı, Dalbaranın cesedi yanmda Pardayanı gördü. Kargısında - kılıcını gekmiş süslü elbiseli, az bıyıklı, sivri Sakallı ve gayet güzel bir delikanIrI. Je çarpışmaktaydı. Bü meçhul delikan. İt sıçrıyarak gayet şiddetli hücumlar Pardayanı bırakarak Valverle çarpışmak istediği halinden belli oluyordu Fakat aslında, deli - kanlı Dalbaranla milcadele ederken o. Bu arkadan vurmak İçin koşmuş, gel - mişti, Pardıyan —meçhul delikanlı ile çarpışırken bir taraftan da Valvere sordu: — Kâğıdı aldmız mı? — Evet mösyö, — Öyleyse beygire atlryarak hemen yola çıkmız. ; — Peki efendim. Yola çıkmak için atlara lüzüm var. dL Halbuki onlar meçhul delikanlının kapattığı yoldan sonraki çitin arka . gında otlamaktaydılar. Landri hemen fırladı, fakat bu delikanlı da Parda . yanla kavgayı bırakarak büyük bir sii ratle beygirlere doğru koştu ve dehşet verici bir süratle kılrcımt iki beygirin göğüslerine sapladı. İki hayvan da ye. Te yuvarlandılar, Ve tekrar geri dö . nerek, evvelkinden daha - büyük bir hızla Pardayana hücum etti. Şövalya düşünüyordu: — Ne aslan yavrusu bu be? Acaba kimmdir? Mücadele başlarken başıyla bir işa. ret yaptı. Bunun üzerine Grengay ile Eskargas çitin öbür târmfma atladı. Jar ve kendi beygirlerini - getirdiler, Pardayan mukavemet edilmez bir â . mir tavrıyla bağırdı: — Haydi atlaymız. Valverle Landri atlara binerek yö. la düzeldiler. Fakat bu meçhul insan harikulâde bir çeviklikle yine kaç - başladı, fakat çok uzağa gitme. di, Atların önüne geçerek kanlı kılı. cını bhavaya kaldırdı ve bütün kuvve. tiyle bağırdı. — Geçilmez! Vaziyet müşkülleşmişti. Buna da Pardayan sebeb olmuştu. Kılımç kul . lanmakta gayet mahir olmakla bera - ber delicesine hücumlarda bulunan delikanlıyı eğer şövalye istemiş olsay dı, şimdiye kadar çoktan becermiş o. lurdu. Fakat o hiç kimsenin öldürül. mesini - hattâ bu kadar mühim bir para için dahi olsa . istemezdi. Maa. mafih Valverin geçebilmesi için bu "8 — Çünkü, her sene başında bir tel saç çıkmıştı. '4 — Hayır, yoktu. 4 — Hn ce temps-la, est.ce gu'il y avait de la verdure Bur la terre? *'2 — Bilmiyorum, çünkü saçlarını saymadım. ı—mwe.miılhuyuhlruhı. FPRANSIZCA EMGZERSİZ n .2 — Çuel âge avaitil? — 3 — Pourguoi devait.on hui compter les chevcux pour #avoir guel âge il a? |1 — Çul eait Kic? 5 — A guoi le roi des graines e decidatil un jour? —- PARDAYANIN KIZI — Ben bu yolu açacağım, siz be . ileceğine, kacacağına ölmeyi tercih ediyor. Doğ rusu çok cesur bir şey, Onu kırmak istemezdim ama, ne yapayım, Maama. fih herhalde onu öldürmemeyo çalışa. cağım. Bunları düşlündükten sonra kılıcıla mahirane birkaç hareket yapan şöval. ye karşısındakinin kılıemı elinden di güritü ve derhal nehre fırlattı. Meç - hul delikanlı, hiddetten kendimi kay . beder bir hal almıştı. — Allah belânı versin, mel'un şö . valye . diye bağırdı - O kadar fena ol. muştu ki, gövalye acıdı ve yavaşça de. di ki: yapmak mecburiyetin. de olsaydım, emin olun ki çok üzüle . cektim. Pazdayan bunları söylerken kargı - sındakini dikkatle süzüyor ve ayn! za. manda da şöylece düşünüyordu: — Ben bunun sesin! duymuştum a. 5 — Yer yüzüne bir tohum göndermeyo karar verdi, Şu tabirlerin, okumuşlarıyla beraber — manalarımı ya. B 'Tenir â, plus le temps eet beau plus je Your est ü vous, il a tort, Dous nvons raison, &u besoin, au moyen, â moins gue, demi.saison. I_——.U_:—ı——'—bu —. ) Egibi durmaktaydı. Pardayan seyrederken mütemadiyen v Besini tanıyorum, fakat a€ ve ne zaman İşitmiştim.. diyt * —