— İTEŞRİN — 1937 Kadınlar! Yalnızlıktan şikâyet mi ediyorsunuz ? Çolukçocuğa karışınız! bir (arafa bırakarak elrafınızdaki insanlarla alâkadar olun... Faolsttiğ; u, hdimey EĞ ner 3 Met eder İka, 712. Nü Tar, 9 Kal hayatta yerine getirilme miş ne Kadar gisi emelleri arzuları vardır? gitsek, yalnızlıktan bir sürü kadınla karşılaş- fusu milyonu aşan şshir - ? *abalık semtleşinde, insan - Stay, Ynaştıklar; erkezlerde yalnız- PN Tasteniye tutulan kadınların te, agat tü n ini VE müstakil di bil, “ dir, tün ei Sık, Juke halini zlrk Müuba, yi & Ancak daş Aç Me; ta karat, ki. Sakit ettin ' “a, in Yalnsei m, hala, it al wi diy eN © Büne diy ekin Mizlık bir itiyat halini almış Şuraz Yalnız almıştır. “ân al “a Yayaya Sakkay Pek azdı, ti © Vaktim; Yy, Saktim et Şoğaldıkları muhakkak * BÜÇ sahibi, azçok para r hayat sürmek ri ni ekle etmiş kadınlar arsamda izlıktan, şikâyet edenler var - tan ve hayatta dostsuzluk- — “den bu kadınlara sorarsa- İşin hayaç bir zevk olmaktan sülü müşkül bir yolcü- şikâyet eden kadınların sr da dikkate şayandır m kadınların erkek ah *. Dostlarının yüzde adınlar teşkil eder. uliyetin; i dei, anda € kabul etmiş “kadın e yalnızlıktan şikâyet €- m hiç te raşt gelmeyiz. Bu- ittir: Bir kadın çoluk şe Mı, yalnızlığını düşüne - mMâz.ki kendini yalnız kocası ve çocukları imeğe mecbur olan » Stndini v. N *İnkı Sİhİ yalnız hissetmesine el- Yoktur, * mazide, kadınlık âle- diye behlibaşiı bir has- muhakkaktır. ha hantaz v rden Dr dünyadal; con de- a kiz Ka, hükm, Naş eta meydana çıkmış yanlış olmaz 8”din! serdin'ze soracağınız ür ke ni Tin, ene, evli oi, z ünya <a tan Sua'ler Miyan kadırların, ken - Yüzünde yapyalnız his“ ve ve mafdi sebeplere arazi br hal mi; yoksa 9 yarattıkları bir vehim iie isteseler bu halden il ii kâyet eden kadınların e / ti, ie SevaPlayın, *e sualleri #ormala- erin; dA gene kendileri e, diyoruz; mma karşı şefkatle, an - iç, Misiniz? Başkala- e üşkülleri, kekler veya dar ediyor mu? On. lurmak için bir ?. deha en nu taki aka takdir e- i | i 4 Vaktinizi boş şeylerle mi, fay - dal; işlerle mi geçiriyorsunuz? Her iki- sini de yapıyorsan, hangisini daha çok yapıyorsunuz, muhtinizden merm- nun müsünüz?» Bu dört suale samim olarak çevap verdiğiniz takdirde eminiz ki yalnızlı - ğımızın sebeplerini keşletmekte güçlük çekmezs'niz. Cinsi cazibeniz olup olmadığını, faz la utangaç, yahut lüzumundan fazla Müba'i meşrepte yaratılmış olup olma- dığınızı uzun boylu düşünmeyin. He- le, hayatta büyük bir inkisara uğrayıp uğramadığınızı tasa etmeğe hiç te ma- hal yok. Çünkü yalnızlıktan şikâyet meselesinde bunların #on derece &hem Mmiyetsizdir. Yerine get'rilmemiş gizli emeller Şunu da unutmayın ki hayatta ber kadının yerine getirilmemiş gizli arzu ve emelleri vardır. Bütün kadınların, en çirkininden en güzeline İzadarı ken di muhitlerinde bir “yıldız,, olabilmek için duydukları hasret, hususi değil, umumi bir hiştir. İşte bundan dolayıdır ki; (kendileri- ni yalnız hisseden kadınlar, kabahati kendilerinde bulmalıdır.) diyoruz. Bir insan başkalarının heyatlariy! alâka » der olmaz ve sırf kendi dar, şahsi mu- hitinde uçarsa, onun düşünce ve berrak seması da bu nisbette daralır Bu derlik içinde hiş bir kadının kendini yalnız hissetmemesine imkân yoktur İnsan en büyük ve mutantan bir 2i- yafette de kendini yalnız hissedebilir. Başkalarfnın hiç bir şeyi ile alâkadar olmıyan her insan — kadın, erkek — dünyada tek başma kalmış demektir. Etrafim-zla alâkadar olmıye başladı- ğimız zamandır ki yalnızlıktan kurtulu- ruz, Sözümüzü bitirevm: Yalnızlıktan şi kâyet eden kadınlara bir tek vavsiyemiz vardır: Yalnızlıktan kurtulmanızı tek çaresi, ezoistliği bir tarafa bırakarak, etrafımızdaki insanlarla içten alâkadar olmaktır. Bakın, tecrübe edin, bandan sonra, kendiniz; yalnız hissedecek wisiniz? .. 1299 kadın hâkim Sovyet Rusyada vaz'fe görüyor Sovyetler birliğinde adliye dairele- rinde binlerce kadın çalışmaktadır. 913 kadın halk mahkemelerinde, 66 kadın da cumhuriyetler yüksek mahke- melerinde hâkimdir. Mıntaka mahke- melerindeki kadın azanın adedi, 124 tür, Memlekette 196 da kadın müddeiumu- mi varır, İstintak hâkimleri arasında da mühim miktarda keğın vazdır. Sovyetler birliğinde hukuk enstitü- lerinde okumakta olarak 615 kadın ta- Jebe mexçuttur. ve İ RR HABER — Alşsim postast Kurtuluş savaşı kahramanlarından nn Bir Fransız taburunu 55 kişilik müfrezemle Nasıl esir aldım ? “Fransız kumandanına kendisini muhasara edenin iki alay | olduğu hissini vermek için aldığımız tertibat o kadar muvaf- fakiyetli oldu ki adamcağız ancak iş işten geçtikten sonra vaziyeti anlayabildi. ,, Ahmet Besim, hatıralarına (*) şöyle de. vam ediyor; “Aldığım emir üzerine, Tarsus civarında. Wi “Karayayla,, ya gidip yerleştim, o karar. gühmı kurdum. Müfreğemin tneveudu elli beş nefer. Fakat bu elli beş kişinin her biri, ölümden korkan. yan bir kahramandı. İşte onlardan, hatırıma gelen bir kaşı: Çrtapoz Mehmet Ali çavuş, Kara Yusu?, Salcılardan bekçibaşı o Ahmet, Kör Mahmut, Cebbar, Mehmet, Hüseyin Te diğer Sulcalar.. Niğdeli Aşık. Mehmetle hir çok Kayseriiiler., Müfrezemde mitraiyözeü Balaban hası is. minde birisi vardr, ki, ba adamın cüret v6. cesaretini tarife imkân yoktu?. Menemesci Adil bey de iaşemizi temin ediyor, bor YE. sile ile manevi kuvvetimizi arttırıyordu. Ermeni çetesini esir aldık “Bir gün, Adanadan kaçan birçok Türk ailelerinin Adana ile Tarsus arasındaki KAR. ya oğlu istasyonunda, Ermeni komitecileri tarafından basılarak öldürüldüklerini, Komi. tecileria, orada bulunan Şakir Bedrosun çift, Miğinde bulunduklarını haber aldım, Yürlidük; ovaya indik. Ustümüzde düşman / tayyareleri bomba atıyordu. Şimenditer hat. tı Üzerindeki zırhlı trenlerden ateş ediliyor. her | du. Piya taraf ve #livari Kuvvetleri, — bi an tehdit ediyordu. Fakat zemin katraman efradmın akımına mani olamıyordu. üfre. kimse Küçük Çildırım, Büyük Çuldırım, Badraş köylerinden geçtik. Geceleyin i rosun çiftliğini bastık, Çetenin relsi Ermeni Asor İle kırk nefer svenesini esir ettik, Ka. ra yaylâya avdet ettik, Fransız taburu nasıl esir edildi? “Poganti cepbesi ehemmiyet kesbetmişii. Bütün cepbede telefon ve telgraf irtibatımız munlazamdı. Posantide muhasara © altında bulunan Fransiz binbaşısı Menilin kumanda. m altındaki bir kuvvetin bir buruç hareketi yaptığını Çöpeli hattını yararak Mersine doğ Tü çekilmekte olduğumu haber aldık. Kuma dan Meni, sarp yerlerden, keçi yollarından geçerken yolunu şaşırmış. Bir çobanın yan. 134 yol göstermesi yüzünden Teke yaylasında, bir tarafı uçurum diğer tarafı (oOormanlık bir derenin içine düşmüş. Külek köylüleri ile Adana beylerinden Ek. rek, Bucaklı Hüseyin, hacı Bild, Aktaşlı a. galaria Bayraktar oğlu ve Ahmet efendi, ellerindeki mavzer, çifte, dolma tüfeklerle arkıştırmışlar. Biz de yetiştik. Mü. lâzım Şefik beyin kumandasındaki bir cedel topu il) Maksim makineli tüfeğini geride b raktık, Düşmanla temasa gelmezden evvel, yaylâ. Bm yurtlarında istirahat © ediyorduk. Bİr köylü kadın koşarak geldi; Amanızı uşaklar! derede “domuzları, Diye feryad başladı. Ben, yanıma, beş al. tu kişi aldım. Dereye koştum, Bir de pe Bö- reyim! Karşımda iki yüz elli kişilik bir Fran, sız kuvveti, Bu, geriden gelen kuvretir piŞ- tart imiş. Derbal ateşe başladık. — Fransiz küveti derenin içinde sıkışmıştı. Ne eri ne geri gidebiliyor, kurşunlarımız altında boca. layıp duruyordu. Nihâyet teslim işareti verdiler, o Sonra, müfreze kumandanı, bir küçük icağıdın üzek rina #ransızez © “d kaç satırla teslim olacağını bildirdi. Bu müfrezeyi kolayca tes. lim aldık. Jandarma mülâzimi Hüsevinle ileri ©-*ru yürüdük. Yılan ovası ilerisindeki kayah'ar arassa mevzi “arak Menll kuvvetinin kıs. mai küllişine steye başladı. Sağdan, sc'dan kaçan perakende Fransız zahitlerini ve ne. ferlerini yaka'smaya başladık. Bir müfre. zamiz derede Üçyüze yakın ester ve beygirle iki gebel topu vestire yıkaladı. Bu (sirada Müfuü zade Ekremla Aktaşir Ali ağa da ya. Brmıza geldi. Düşman bitkin ve şaşkın bir haldeydi Ha. va da yağmurlu ve dumanlıydı. Dere içindeki dilşmana karşı sırtlarda mubasara tertibatı aldıktan sönra, sırsıklam olduğum için, Hü. seyinle ikimiz köyde elbise değiştirmeye git. tik. Çok yorrun olduğumdan uyuya kaldım. Biraz sonra uyandırdılar. Düşman teslim olmaya karar vermiş, Başıbozuklara teslim olmıyasağını, speak bir Zabit kumandasında. kt bie askeri müfreğeye teslim olacağını ME. dirmiş. Milâzim Haaanla müzakere citik. Düş. imanla görüşmiye benim gilmemi kararlaş. tardık. Ha'beizi, birek defalar, bilhassa “din cekip,,na gönderdiğimiz veükâleme memur. lama Fransızlarla Erme ates etmişler, gönderdiğimiz sdamları © öldürmüzlerdi. Be. pin bü hareketim ihtiyatsızca bir hareketti. Öyle iken, yanıma dört nefer aldım. Sabah erkenden yolu çıktım. Teke yaylası denilen çakmakit | i Adanada esir edilen Fransız yaylanın ormanına Fransız ve Ermeni ss. kerleri yayılmıştı. Düşman kumandanla karşı karşıya «Kumanda! Menil, beni bir çoban kulübe. sinde kabul etti, Bir ayağı anlattı. Bir kü. (ük göstererek oturmami rica etti. o Erme, niler, bize düşmanca bakıyorlardı. o Vaktile Pozanlide tokatlarını yediğimiz tercüman Agop da“uradaydı. Bana: “Paşa!,, “Beye. fendi!,, dipe öyle hürmetle hitap (ediyordu ki, Şüpheyle etrafıma bakındım. Kumandan Menji: “Merak etmeyiniz! Bir Fransız kuv. vetinin misafirininiz!,, dedi. Sağında, yaralı bir Fransız Lopçu zabiti, yarasından sızan kana bakarak haykırıyor, ötede berida ya. ralılar İnliyor. Ermeni askerleri sapsarı Gu. ruyor. Kumandan Meni mahzun mahzun ba. Agop, terrümanlığa kalkıştı. Biraz fran. sızcamla tercümana ihtiyacım o olmadığını söyledim. Kumandan memnun (oldu, Bana mevcudumuzun miktarını o sordu. Bu sali, ni garip bulduğunu söyledim. Menll, umum! harpte Verdünde - yararlık | göstermiş ve bir ayağından sakat (o kalmış bir binbaşıydı. Rütbemi gordu. Kendi rütbe, İ sinden daha büyük rütbeli bir kumandana tastimi olacağını söyledi. “Kendisini muhaam. ra eden İki alaydan birinin kumandanı bulu. kan ve benim de yaveri olduğum kaymakamı Hasan bey» testim olunuz!, dedim. Kayma. kam Hasan bey, bizim Jandarma mülâzimi Hasandan başkam değildi! “Menil asker ve zabitlerine, vaziyeti ki. sacn hikâye ettikten sonra “teslim gersitini kararlaştırmak için Külekte (o bulunan Türk karargükına gideceğim, dedi ve (o kimsenin yerinden kımıldanmamasını emretti. o Ben, Kumandan Menll, yaveri ve tercüman Axop, yola çıktık. Biraz sonra, üçünün de gözlerini bağladım. Önümden giden iki süvari, bet yüz iki yüz adrmda bir.. Bize: “dur!,, “parola”, diye bağırıyor, biz de güya muhtelif kuvvet. lerimiz arasımlan geçiyormuşuz gibi davrt. nıyorduk. Böylece birkaç haynl! karakoldan alay merkezinden geçtikten sonra bizim Fet. tah ağanın evine geldik. Mülâzim (Hasan, alay kumandanı kaymakam Hasan bey, diye takdim ettim. Odaya ikide bir de, mubtelif kimseler giri. yor, Alay kumandanına muhtelif askeri ma, Vümat getiriyorlardı. Fransız ( binbaştar, bu askeri faaliyete hayretle ( bakıyordu. Bir tarafta da pişen kuzular, hazırlanan yemek. ler, tatlılar sıralandı. “Menil, bidayette, ofradının silâh ve ©ep. hanelerini muhafaza etmelerini şart komak istedi. Dinlemedik. Nihayet şu şartlarla ten, Yin olmayı kabul etti, gemi Yalnız Müşterisinin zevkine hizmet eden işgüzar kırtasiyecilerde bulunur. taburu Bucak istasyonunda 1 — Fransız efrat ve zabitlerine iyi bakı, lacaktır. 3 -- Opların memleketleri (ie muhabere leri temin edilecektir. 3 — Ermeni lejyonlara fena muamele &. dilalyecektir. 4 — Efrat ve rahitler bir kışlada toplu bulundurulacaktır. 5 — Yaralılar iyi bir şeklide toğavi edile, cektir N Bu şartlardan başka teferrünta ait birkaç madde daha vardı. Teslim şartnamesi iki tarafça imza'andı. İçimden “akk! dedim; çünkü birkaç defa, kumandan Menilin kafa tutması yüzünden iş akamete uğruyordu. "Şafak sökerkel sofraya oturduk, Hepl, miz, yerde bağdaş kurarak yemekleri yedik, Sonra tekrar yola koyulduk ve ayni komedi e avdet ettik. Fransız kumandanı, mesleğinin < şerefini bilir mert bir insandı, Askerini topladı. Ağla yarık vaziyeti anlattı, Onlara nasihat etti, Sonra muntazam bir kıta halinde (yürüttü. “vaya indik. Hasan bey hiz gelinceye kadar tertibat almış, birkaç yüx metre murabbet olan ve ova denilen yerin etrafında kayalık. lara efradımızı yerleştirmişti. “Menli burada, kuvvetini Kale (nizamına koydu. At Üzerinde, onlara bir kutuk irat etti, Kendisi ağladığı gibi efrat ve zabitanı, nm çoğu da ağladı. Sonra evvelâ, askerine Türk sancağını, sonra da Fransız sancağını selâmlattı. Ondan sonra, kumunda ile silâh, cephane ve bomba biraktırdı. Bu © suretle bütün müfreze silâh ve cephnnesini terket. * “En nihayet, kumandan Menll attan indi, Kılıcı İle bir İstavroz çıkardıktan sonra kili, canı ve tabancasını Hasan beye uzattı. Ve başını göğsüne eğdi. Manan bey, bu bedbaht askeri memnun etmek İstedi, Mustafa Ke. mal paşa hamına ona kılıcı ve tabancasını iade etti, Ninbaşı, Türkün bu mertçe hareke. tinden çok memnun oldu. Kılıcı öptü ve asa. vinçle beline taktı. “Bu testim olan kuvvet bir piyade taburu Cevvelce teslim alınan pişlar müfrenasi bok. san) bir iatihkâm Bölüğü, bir süvari bölü. güydü. Yarsir, safı hariç olmak Üzere altı yüz elli muharipten ibaretti, Üç yüz elli es. ter ve at, on sekiz makinelitifek, yirmi beş Otomatik tüfek, sekis yüz mavzer, (ki ek, Dâydez topu, birçok bomba sandığı ve tabur kasası elimize geçti. Kumandan Menli, biraz sonra aldandığını bir avuç Türk kahramanına esir o olduğunu anlayınca çılgınca bir tesasür duydu. Saim Durgun (Bu yazının ilk kısmı Pazartesi gün. kil sayımızda çıkmıştır.) NOZAC Şelfaf malzemeden yapılan kurşun ve mürekkepli kalemleri ile ayni model masa kalemleri güzel sanatin canlı bir ifadesi demektir, THE CONKLIN PEN CO, ' TOLEDO, OHIO,U.S.A. Gr iiidne,. s. öylağikideie sadce ll inek nini ll Lİ Ğİ an a ğ