Beyoğlundaki Taşnak merkezinde öldürülecek ittibatçıların listesini hözirlamak için toplanmıştık Bir müddet öteden beriden konu - | şulduktan sonra Hraç saat altı olduğu nu bildirerek meclisi açtığını ilân eti. Şimdi herkes Hrâçın büyük masası- | nın etrafında ahzı mevki etmiş, Hraçı dinliyordu. Arkadaşları üzerinde büyük bip nüfuzu olduğu tavır ve hareketin - | İ zaman, Avrupaya ait Üstenin tarafı den belli olan Hraç söze başlıyarak de- diki: — Arkadaşlar, bügün bazı mühim | meselelerin tetkiki için fevkalâde içtima | halinde toplanmış bulunuyoruz. Bunla - rın başında hepiniz'n bildiği karaliste | meselesi vardır. Biliyorsunuz ki, Kaf kasya merkezi İle aramızda cereyan &- den uzun muhaberelerden sonra kara- listenin tanzimi vazifesi bize tevdi edil. mişti, Aradan geçen müddet zarfında bir çok hâdiseler cereya nettiğinden ma alesef şimdiye kadar bu müh'm mesele ile uğraşamadık. (Cağadamard) gazetesi başmuharri. ti Şavarş, burakla Hraçın sözünü kese sek: — Benim hatırladığıma göre, biz bu meseleyi tehir etmiş değildik. Sadece | Avrupa merkezinin de reyini sormuş, oradan gelecek cevabı bekliyorduk, Yok sa karalisteyi tanzim etmek yarım saat- lik bir iştir. Diğer arkadaşlar da Şavarşa hak verince Hraç cevap verdi: — Avrupa merkezinin fikrini sordu. fumuzu biliyorum.... Benim demek iste diğim şudur ki Avrupadan gelecek ce. vaba İntizaren biz burada bu sahada bir adım bile atmadık, atamadık. Bu sözle. Tİ kendi kendimizi tenkit etmek için de- gil, hakikati meydana çıkarmak için söy lüyorum. Yoksa bu işte hiç birimizin kasti yoktur ve olamaz... Halbuki bu gün vaziyet büsbütün yeni bir şekil almış bulurmyor.... İsimleri kara liste. nin başında geçecek adamlar yeniden Türkiyenin başına geçmek üzere bulu. nuyorlar.... Sakallı Anadu! bu sözler Üzerine ayağa kalkarak ve yumruğunu havada sallıyarak; — Taşnak fırkası daha ölmemiştir. diye bağırdı. Arkadaşlar hatibin bu sözlerini şid- detle alkışladılar. Hraç, müzakerelerin ihlâl edilmeşnesini ihtar ederek şunları ilâve etti: "— Heyecana kapılmağa lüzum yok- Şu dakikada beklemediğimiz bir ae karşısında bulunuyoruz... Vazi- yeti etrafiyle ve soğuk kanlılıkla tetkik etmek meçburiyetindeyiz... Unutmuya- m ki ermeni davasının mukadderatı vereceğimiz kararlara bağlıdır... Pirka. miz ölmediğini sözle değil, kendisine terettüp eden varifeleri bihakiin İfa et- mekle İspat etmiş olacaktır. Arkadaşlardan biri müdahale etti; — O halde lütfen yeni vaziyeti izah eder misiniz? dedi. — Evet, ben de bunu İstiyorum, de di ve davam etti: — Cenevre merkezinden bugün al- dığımız bir mektup yeni vaziyet Bak. kında mufaşsal malömat ve-iyor. Mi. iade ederseniz evvelâ bu mektubu ©- kuyalım, Sonra herkes mütalcasını söy” ler, bu suretle müsbet bir netice elde ederiz. Bu teklif müttefikan kabul edildi. ğinden, arkadaş Vahank, reisin kendine verdiği mektubu okumaya başladı. Bu mektup Taşnak fırkası “garp bürosu, mührünü taşıyor ve : “Başta müttefik devletleri olmak ü- zere Avrupa ve Amerika ermenileri ermeni davasmı terketmiş bulummak- tadirler. Ermeni davasmın tabii müvek- kili olan fırkamız bu vaziyet karşısında dünya efkârı umumiyesine tesir icra €- decek faaliyette bulunmaya karar ver- miştir. "Teferruntı bilâhare bildirilecek olan bu faaliyetin başında ermeni mil- letinin büyük düşmanlarının imhası gel- mektedir. Bu hususta fırkamızın muh. telif merkezleri arasında tam bir itilâf mevcut olduğu mrnusiyetle kavdeli. len bir hâdise teşkil etmektedir. Bu hususta tanzim edilen kara Vistenin İs- tanbul merkezi tarafından tanzimine © merkezimiz dahi muvafakat elmektedir. Istanbul merkezi Türkiyede cereyan etmiş ve etmekte olan hâdiseleri yaltın- dan tetkik ederek hakiki iy ae meydana çıkaracak vaziyettedir. kara listenin tevsi lüzumu hissedildiği muzdan, Rusyaya sit listenin Kafkasya merkezi tarafından tanzimine oderpiş edilecektir. Bu itibarla bir an evvel size terettüp eden vazifenin ikmali için derhal tedbir almanız lâzım gelmekte- dir. Bu hahada en ufak bir tereddüt ve ya teshhür tamiri kabil olmıyan felâ. ketlere sebep olabilir. Zira, Londradan aldığımız mevsuk malümata nazaran, eski sadrrâzam Talât paşa İngiliz başve- kili Lojt Corea ve diğer bazı İngiliz ri- caline mektuplar yazarak o Türkiyenin nasıl ve ne şernit altında umumi harbe girdiğini izah etmiş, başta kendisi ol- mak üzere İttihatçıların İngiltereye düşman olmadığını anlatmış ve bunu fi- | len ispat etmek için Türkiyeye avdetler | rine müsaade edildiği takdirde İngilte- | rini bildirmiştir. şa ayni zamanda Enver paşanın da As- yada İngilizle teşriki mesai edebileceği" ni bu suretle tarafeyn için büyük fayda- lar temin edilebileceğini ilâve etmişti. Şayanı itimat kaymaklardan aldığımız malümata göre İngilizler gayri resmi su rette Talât paşa ile mürakerelere giriş- meğe karar vermişlerdir. Bu müzake- relerin nerede ve kimlerin vasıtasiyle yapılacağı henüz belli değildir. İngiliz. lerin Talât paşanın müracaatinden bi- zi vesmen haberdar etmemeleri vaziye- gora. it altında memlekete dönmeleri kabil gö rülmemekle beraber, İngilizlere de em- niyt edilmiyceğini göz önünde tutara! yeniden yolumuzun üzerine çıkan İtti- bu sebeplerden dolayı şimdiye kadar tanzim ettiğinizi ümid ettiğimiz kara- listenin derhal tatbiki lâzımdır. Son za manlara kadar Berlinde bulunan Talât paşanın İzini kaybetmiş o bulunuyoruz: Paşanın izini tekrar meydana çıkarmak üzere icap eden tedbirler alınmıştır. Bu hususta İngilizler de bizden yardım is- tediklerinden İngilizlerin (o de paşanın izini kaybettikleri ve ondan endişe et- tikleri anlaşılıyor. Talât paşayı İstan- buldantamıyan arkadaşlar Paristen ve Cerevreden derhal Bertine hareket et- mişlerdir. Bunlar Almanyanın her ta- rafında araştırmalar yaparak paşayı bul maya çalışacaklardır. Ancak bulundu- ğu takdirde bir defa daha elimizden kaçmaması için karalisteyi tatbik ede» cek adamların derhal seçilmesi ve ta rafımıza gönderilmesi lâzımdır. İşin üst tarafını kemali emniyetle bize terkedi- niz. Ehemmiyetine ve müstaceliyetine binaen derhal işe başlıyarak neticenin tarafımıza bildirilmesini (rica ederiz. Her ihtimale karşı azami ketumiyet mu hafaza edilmesi ve mukarreratımızdan en yakın arkadaşların bile haberdar ol- mamasma dikkat edilmesi ehemmiyetle tavsiye olunur... (Devami var) HABER AKŞAM POSTASI İDARE Evi; Istanbul Ankara Caddesi Postu kotunu e İsteybut 214 ABONE ŞARTLARI Türkiye Ermebi 1400 Kr. 2700 Kr, Senelik 8 aylık hayhk 180, Sahibi ve Neşriyat Müdürü: Hasan Rasim Us Barıldığı ver (YANIT) Malbanst hatçıları yolumuzdan © uzaklaştırmak | mecburiyetinde bulunuyoruz. Bütün | Zira mahallinde bulunması itibariyle | aa ZE Er m Gb» Sirkecide YENi ANKARA LOKANTA ve BIRAHANESİ 4£ 5 İLKTEŞRİN — 1937 l Bayan: DÜRDANE Bay: HERANT Kolombiya ve Odeon plakları meşhur UDİ ve Sahibinin Sesi plâkları okuyucusu krtistlerinden İsimleri yukarıda yazılı bay ve bayan artistler lokanta ve birahanemizdeki ZEVK - MUSİKİ heyetine iştirak etmiş oldukları gibi içki ve meze fiatlarımızda da rekabet kabul etmiyecek surette ucuzluk temin - edilmiş olduğunu saym müşterilerimize arzederiz. RAİNER ET IR EBE Büyük Sanatkâr CONRAT VEIDT ve 10.000 figüranın iştirakiyle çevrilen Caniler | | yada İngilizlerle teşriki mesai edebileceği | Sadrözam Talât ya- | Matinelerden itibaren Alkazar Sinemasında — BAŞLIYOR TİYATROLAR: TEPEBAŞI DRAM KISMI 5.10. 937 Salı günü akşa- mı saat 2030 da KURU GÜRÜLTÜ 3 perde 16 tab. to. Yazan Shakespeare | Türkçesi M. Şükrü Ka mezi “a film YARIN; e —— — ESKİ FRANSIZ TİYATROSU ŞEHİR TİYATROSU OPERET KISMI BUGÜN TATİLDİR —— ERTUĞRUL SADİ TEK Bu gece (Suadiye) plâ. 1 (kapalı) kışlık kıs. mmda Erkekler 40 ın. dan sonra azarlar) Askerliğe davet Kadiköy askerlik şubesinden: Mutat olan Teşrin celbinde aşağıda yazıları doğumlular ve smıflar âskere alınacaktır. 1 w Yaşıtları askere gittikleri balda gine, diye kadar askere gitmemiş olan o 316,031 dahil doğumluya kadar, süvari, topçu, istik. kâm, muhabere, demivye', nakliye, müsta, hava sınıflarından ojanlar, 2 — 316.382 dabli doğumluya kadar Şan. darma, gümrük, deniz sınıfları. 3 »- 316 doğumlulardan 320 Gan gayri is. Menlar. 4— Yukarıda yazılı maddeğe (o gösterilen doğum va senıflardan deniz erleri 18—10— 037 gününde şubede toplanacaklar ve o gün sevkedileceklerdir. Suvari, topçu, nakliye, İstihkâm, o müsika mühabere, deriiryol, hava sinıflarından olan. Yar 20—10-097 gününde şubede toplanacak lar ve 0 gilin #evkedileceklerdir. 8 — Gayri istâmlar 21--10—087 de şubede bulunacak ve o gün sevkedilesöklerdir. 4 — Deniz amıfından bedel verecekler 14—10—987 günü akşamına kadar, Gayri işlâmlar, 10-10-081 günü akşamı. na kadar, Bedellerini vermiş olacaklardır. Bu tarib, ten sonra bedel Kabul OlUNaMAZ. 7 — Çağlan erler 1210087 günü ak, şamma kadar gubaye gelerek yoklamalarını yaptırmış olacaklardır. |. Fatih Askerlik Şubesinden: 1 < Piyadeler sınıfı: 316 , 820 (dahli) de. Şumlular. 2 — Topçu, istihklim, suvari, muhabere, nakliye, dömiryel, hava, musika, tank senıf, tart: 816 . 481 (dahli) doğumlular, 3 — Deniz, Sandarma, gümrük sınıfları: | 316 .1382 (dah) doğumlular, p MDURYET düğü Eskisinden daha sarışm ve daha endemlı sevimli küçük artist SHİRLEY TEMPLE Önümüzdeki Perşembe akşamından itibaren | Zengin Çocuğu Fransızea sözlü filmi ile SARAY sinemasında görünecektir. Biribirinden zevkli ve eğlenceli binbir sahne ile dolu olan bu film, küçükleri eğlendirecek ve büy ükleri teshir edecektir. Çocuklara mahsus fiatlar: 20 . ve 26 kuruş. Sİ Yüksek Iktısat ve Ticaret mektebi Direktörlüğünden : Mektebim'zin orta ticaret ve tlcaret lisesi kısımları teşrinievelin yedinci perşembe günü ve yüksek iktısat ve ticaret kısmı da Leğrinievelin on beşinci cuma günü saat 8,30 da dersisre başiryacaklır. (6754) Şikâyetler, temenniler: Halkın hamiyeti sui- istimal edilmemelidir Suğdiyede Tonuslu sokak. 6—) nu marada emekli kıdemli yüzbağı okuyu « tümuz Bay Şükrü Yılmaz bize gönder diği bir mektupta diyer ki: “Yılbaşında dükkân, dükkân, ev ev, dolaşarak size şu veya bu hayır mües- sesesi namına takwm, muhtıra satanlara tesadüf edersiniz. Sattıkları malın kıy» meti on kuruştur. Fakat onlar size bu nu on raya satmıya çalışırlar. Buna Sevey ulama uzere we; larını iddia ettikleri cemiyetin kullanırlar. Bunlar memleketin her tarafına & « damlar gönderirler. En münevverinden en saf halka adar binlerce takvim, muhtıra ve resim satarlar. r Türkiyede son senelerde yapılan bu dolandırıcılığın esası şudur: Şu veya bu vatani maksatla veya bir hayır katd'yle teşekkül etmiş bir ce » miyet vardır. Birkaş dolandıncı du cemiyete müracaat eğerek onlar namına bir takvim veya muhtıra çikermayı teklif eder ve ve buna karşılık ta cemi" yete muayyen bir para verirler. Cemiyet hiç yorulmadan temin ettiği bu paradan dolayı memnundur. Tekli, fi kabul etler ve bir daha meşgul olma- mak üzere bu işi müteşebbislere ihale eder. Müteşebbisler, cemiyet'n adını ve mührünü kullanmak salâhiyetini aldık- tan sonra, © çemiyetin namına takvim ve salre sıtmak bahanesiyle ortalığı haraca bağlarlar. Bu, kanuna uydurulmuş bir nevi de- İandırızılıktır. Halikın hamiyet ve şef » kat duygularını istisinar etmek gü nahların en büyüğüdür. Bunu kanu» nen yasak etmek mümkün almazsa bile idareten önüne geçmek ve halkı koru mak lâzımdır. Nitekim hükümetin — bu gibiler hak kında tahkikata başlaldığı haber veril. mektedir. Bu tahkikatın müsbet netiçe vermesini görmek hepimizi sevindire - cektir, sama ade adını Okuyucumuzun hakkı var. Bizce bu işi önlemek için her tedbiri hükümetten saat 0 dur. Bu sınıflardan maleddi bedel ve, İ yeseklerin bedelleri de 14 Birinciteşrin ©57) 4 — Birinelteşrin OĞT celbinde sevkleri mu l akşamma kadar almacaktır. beklemek lüzumduzdur. Evvelâ mevzu uu bahis cemiyetler, temiz atlarının böy le çirkin ve halkı âdeta izâç edecek bir tarıda kullanılmasına müsazde etme » melidirler. Sonra da halk bu kabil mü- facaatları kat'i bir red ile karşılar ve ya satılmak istenilen şeye ancak kendi tahmin edeceği halki değerinden (&ar la para vermerse mesele kalmaz, Çün kü bu işte farla karanç kalmadığını gö KOM KE Me kendiliklerinden v vazgeçerler. Muallim ve memur Trenlerle seyahat teretleri müsavileştirilmeli mi ? Ankarada İstiklâl mahallesinde Çay» kun sokağında 8 numarada oturan oku yucularımızdan Bay İhşan Ülkü Biri- cik'ten bir mektup aldık. Memurların tren Ücretlerinde bahseden ve nafıa ve kâletinden bir temennide bulunan bu mektubu dercediyoruz: “Ne muallimim ve ne de memur... Fakat, herkesçe bilindiği üzere muallim ve memur İkisi de devletin idari ve kül- türel işleriyle uğraşırlar. e Bunlardan miallim dokuz ay mütemadi bir surette yorulan kafasını muayyen bir müddetle istirahate çekilmek suretiyle dinlendi- rir. Memuriseion biray çalıştıktan sonra alacağı bir ay gibi az zaman İsti- râhat eedr. Muallim istirahtini de mem leketin muhtelif mahallerinde ve nisıf tren ücreti vermek suretiyle seyahat e- der. Halbuki memur; senede bir ay memleketinden ayzı bulunduğu yerden kalkarak efradı aile ve akrabalarmı göf meğe tam ücret vermek suretiyle trenle seyahat etmektedir. Diyeceksiniz ki, nısıf deret vermek İl le gidiş dönüş bilet almak arasında fark yoktur; evet öyledir. Fakat niçin mual- Time böyle nısıf Ücretle tren seyahati yapmak hakk; verilmiş de memura veri” memiştir? Maksadım bu haktan hem muallimin hem de memurun birliği istifade etmelerinin teminidir. Olur ya? ani bir surette memur bulunduğu yef” den memleketine gitmek icabeder ve g€“ lirken de daha ucuz bir vesaitle dönmf” si veya biç dönmemek üzere icap eder. İşte; bu gibi hallerde mem“ run da muallim gibi faydalanması çok yetinde olur. Memur ve muallim isi de devlet hizmetlerinde göre; birinin nısıf ücretle diğerinin ui olarak tren seyahati yapmaları di değildir. Bu noktayı değerli Naha V. kilimize hatırlatmak istiyorum.