Biliyor musunuz ? Amerika yolculuğu 164 günden 12 saate nasıl indirildi ? Keşfedildiği gündenberi Ame- rikaya yapılan ve rekor sayılan seferlerin neticeleri İnsanlar beş — asırdanberi, Atlântik denizinden — geçiyor- lar. Eskiden 80 günlük bir yol- culuktan sonra Amerikaya gi- dilebilirdi. Bugün ise, sabah kahvaltısını Avrupada yapan bir tayyareci, akşam yemeğini Amerikada diyebilir. Kristof Kolomb, "Santa Mari adın- daki gemiyle, 3 ağustos 1492 de, sabah saat 8 de İspanyadan hareket ederek, 164 günlük bir yolculuktan sonra 12 teşrini- evvel 1492 de, Amerikaya Lu- cayes adalarına geldi. (Santa - Maria; dört - direkli bir karavalaydı ve yelkenle işli- yordu.) Fransız gemiciyi Jak Kart- ye 20 nisan 1534 te, Sen - Ma- loyu terkederek Amerikaya gel di ve bu seyahati dört defa tek- rarladı. €Lâ Grand - Heronin adın- daki gemiydi. Karavalâydı ve velkenle yürüyordu.) Atlântiği aşan iik - buharlı gemi, Amerikadaki Savanah li- manını terketti ve yirmi beş günlük bir yolculuktan sonra Liverpul limanma vardı. (Bu geminin ayni zamanda yelkenleri de vardı. Pervanesi yoktu. Fakat iki yandan çark- liydı. 15 gün buharla, öon gün de yelkenle çalıştı.) Siriüs adındaki vapur, 94 yolcuyu hamilen Korktan hare ket ederek, 23 nisan 1838 de Nevyorka vardı. Yolculuğu 17 ğün sürmüştü. (Siriüs, Atlântiği tamamiyle buharla geçen ilk gemidir.) ingiliz vaputu Lreat Eastern en dokuzuncu asrın en büyük gemisiydi ve Amerikayla Avru pa arasında, ilk muntazam sey- rüseferi temin — etti. İlk seferi 1860 seneğinin 17 hazlranın- dan' 28 hazirarına kadar, yani 11 gün sürdü. (Bu gemi muazzamdı; 210 metre uzunluğu vardı ve tek- nesi demirdendi. Dört bacası, 6 idreği, 2 çarkı ve bir perva- nesi vardı; 5S.000 yolcu ala- biliyordu.) İngiliz vapuru Mauretania, 4 gün, 15 saat ve 44 dakikada, gimal Atlântiğini katetti ve ilk "mavi kordelâ, yı kazan- d (Uzunluğu 238 metre, « ba- ca, türbinlerle işliyen — dört pervane.) Fransız Normandi Transat- lântiği 29 mayıs 1936 da Havr Himanını terkederek 4 gün, 3 sa at ve 5 dakikalık bir seyahatten sonra Nevyorka geldi. Şimdi bu derecesi daha da inmiştir. (Uzunluğu 313 metredir. Yolcu taşıyabilmektedir, Tür- ba * elektrik makineler 160.000 beygir kuüvvetindedir.) .. » ”Hindenburg.. — adındaki Alman balenu 7 mayıs — 1937 de feci bir kaza neticesinde, Küçük Hasan birisine oyun oy. namak için yere bir muz — kabuğu atıyor, Şimdi hirisi geçerket bunun üzetine basarak düşecek ve bu çok Fillere manikür Allı ayda bir defa tazelenen manikürden filler pek boşlanır Hayvanat bahçelerinde veya sirklerdeki fillere, vakit vakit manikür yapılır. Fakat bu ma- nikürü yapmak, hususi bir tah- sile bağlıdır. Çünkü bir sürü ameliyeler tatbik edilir. Evvelâ, tırnağın üzerine doğ- ru büyümüş bazı fazla parçalar bir keski ile kesildikten ve kıs- kaçlarla temizlendikten sonra, tırnakların uzamış tarafları kes kin bir testere ile kesilir. Tes- tere fasit bittikten törpü — ile pürüzleri giderilir. Ve bundan sonra tırnaklar Üzerine âdeta badanayı andıran bir cilâ yapiı- lır. Bütün manikür ameliyatı bir saat kadar sürer. Fillere her altı ayda bir ma- nikür yapılır. Gayet zeki olan bu hayvanların, altı ay sonun- da manikürc ün kapısını tır naklariyle dövdüğü ve manikür zamanı geldiğini hatırlatmağa çalrştığı söyleniyor. Manikür yapıldığı mrada, filin yorulduğu görülür, kendi- sine bir müdet istirahat verilir, yolculariyle beraber mahvoldu. Atlüntiği ancak 55 sahtte kate- diyordu, 31 mart 1936 da mun- tazam seferlere başlamıştı. (Bu muazzam balonun uzun luğu 248 metreydi. 4 motörü, 60 taylası, 70 yatağı vardı ve 130 yolcu taşılabiliyordu.) "Clipper, adındaki Ameri, kan deniz tayyaresi "Caledoni- &, adındaki İngiliz deniz tay- yaresi, her gün mutinzaman TIrlanda ile Amerika arasında seferler yapmakta ve bu mesa- feyi 12 ilâ 15 saatte katetmek- tedirler. (İki deniz tayyaresi de dört motörlüdür.) eğlenceli olacaktır. . Hasan bu işi yaptıktan — sonra, geriye dönerek bir duvarın arkası, na saklanarak bekliyor. Sonra gene ameliyeye başlanır. Fakat çok defa filler, manikür- cülere yardım ederler, tırnakla- rından alınan tozları bazan ken- dileri üflerler. n Fikralar Davetliler ! — Yarm bana yemeğe ge- Nr misin?... Tavuk, ördek kar falan olacak!... — Başka kimseyi davet et- medin mi? Koşmuş ama... Hâkim — Kain valderiz pen cereden düştüğü halde siz hiç bir şey yapmadınız m:? Maznun — Yapmaz olur mu yum? Aşağı kat pencesine doğ- ru koştum ama, zavallı hatun- cağız, oradan geçmişti! Iyi bir karşılama! 'Bay seyahatten dönüyor ve kendisini karşılamağa gelen ka- Tisına şöyle diyor: — BSevgilim, sana küçük ve güzel bir maymun getirmiş- tim! Kaptan enlrn et istemedi, yazıl Ne ehemmiyeti var, ma- demki sen geldin..... vabura Yaralı kim imiş? Doktor — Ah! Aht.. Al işte hızlı gitmenin -cezasını gören şolörlerden biri daha!... Yaralı — Yanılıyorsunuz bay doktor, bendeniz ağır yü- rümenin cezasını çeken yaya yolculardan biriyim! BULMACA 1 — Bu yuvarlakları, 0 dan 0 a kadar numaralarla o gekilde doldu. Tun ki, Üç tarafından ön besap edi. lince mecmuu 16 olsun. 2 — Gene ayni rakamlarla, fa. kat başka bir şekilde, öyle doldurun ki, Üç tarafından da hes4p edilince mecmuu 20 olsun, Bu bilmecemizi halledenterden bi rinciye bir eleklrik feneri, iktnciye bir hokka takımı, üçünetiye-bir şi. ye Koğyon ve 700 okuyucumüza ây. telif hediyeler verilecektir. Bir müddet sönra, annesinin ken disini çağırdığımı düyüyor ve koşa rak o tarafa doğru gidiyor. Yoze almış olduğu muz kabuğu. sanlayan zavullı Hikâye: Radyolu hay Amerika polisleri, birkaç sene. denberi, yalnız noktalarda değli, o. tomobll ve hattâ motosikletlerinde de radyo kullanmaktadırlar ve bu, son derdce işlerine yaramaktadır. Bu hikâye, son günlerde — Nev. yorkta vuku bulan bir hâdisedir: Meçhül bir haydüt, âylardanberi, Nevyorktaki benzin satış yerlerini soyuyor va bir türlü yakalanamıyor dü. Haydudu yakalamtğa memür e. dilen kamiser Barklet, polls müdü. ründ verdiği Teufassal rapora gu ce. vabı aldı: “Haydudun iki radyo kullanması benl alâkadar etmez. Sizin de rad. yolarınız var. Bunda dans havaları, mr dinliyorsunuz?. Ne yaparsanız yapın, fakat haydudun kırk — sekiz sant içinde yakalanması lâzımdır. Artık bu kadarı kâfi.., Bu cevap, Barkleti bir hayti dü. şündürdü. Polis müdürünün hiç ça. kaar yoktu. Ne yapıp yapıp, haydıu. dü yakalamak Tâzımdı. Fakat na. a? MAD çe Gece saat — İkiye doğru — Tehi Dollinger otomabilini, Atlântık ead desindeki benzin deposunun — biraz #tesinde durdurdu Gayet — aakindi Zaten; faaliyeta gaçtiği zamanlar, bütün soğuk kanllığını — toplamak Adetiydi.Radyoyu açtı ve — hiç bir endişe verici haber — duyamayınca, yavaşça depoya doğru yülrüdü. Ka. pısına geldiği zaman oradan bir 0. tamobil çıkıyordu. — Dollinger, bu otamabilin geçmesini bekledi ve son ra içeriye daldı. Satış memuru ya, payalnzdır. Dollinger — otomobilden atladı ve memura: Beş litretik bir bidon verin. de di. Hiçbir şeyden şüpbe etmiyen a. dam, nazikâne bir tebessümler — Buaştlattime!, Diye Cevap verdi ve yazihanenin yanında bulunan — depoya — doğru yürüdü. Dollirizer aru, oraya kadar takip etti ve etrafırla bir nazar st. fettikten sönra Labancasını çekenek ona kazadaki paraları çıkarmasını Böyledi. Meşhur soyguncunun kurgı Smndn bulunduğunu ancak © zaman adamcağız tabil bü emre itaat stti ve Dollinger, bü. tün paraları ceplerine yerleştirdik. den sanra atomobiline doğru ilerli. yerek dehşet içinde kalan adama gu tavsiyede bulundu: — Buradan krmıldama ve bilhas, SA telefona yaklaşma, çünkü seni elti metreden tepeliyebilecek vazi. yetteyim. Sonra, hiç arale etmeden otomo. biline yerleşti ve harekşt etti, At. lântik caddesine gelinçe de garp ia. tkametine doğru yol aldı. 'Tani bu #ırada da radyoda gu Bes yükseldi: “Büflin otomebilli ve motosikletli polislere tebliğ! Atlantik — caddesi Kköşesindeki benzin deposu — soyul. muştur. Haydudüun otamobili Nev. york şehrine alttir. Fakat numarası meçhüldür.. Bu ötomobi, — garbe doğru giderken Atlântik caddesinde görülmüştür. Garp istikametine gi. den yolları kesin. Bu haydut müsel tAhtır ve teh'ikelidir. İşmret 25. Şim dilik başka malhmat yok.,, Dollinger kasketile paltosunu çı. Kürdı ve fötr şapkasımı başına ge. çirerek mırıldandı: — Garp istikâmetina doğru gide. cek kadar aptal olaam bile gene ya kalanmam ama, iyisi mi işi sağta. ma bağlayayım. Ve tamamile aksi — Istikameta, yani şarka doğru gitmeğe başlaya. rak güldü; — Vay aptallar vay!.. Dollinger, gecenin terbalığından nu unuttuğu için hiç farkında ol. maadan Üzerine basıyor ve büylece kazdığı kuyuya kendisi düğmüş o. ç latifade ıd:"' ay alırken, AYT Teti ı'ruıııu; yi gayt Binaci maleyh, mobilleri du::_':, arterlit ru eğildi ve (ef (Ki feneri birkâğ mak :içiü, nelefi söndürdü. Mükemiii eaf larâr. Bunun ÜSÜ ÇA V medi. Ü motör sesleri müddel sonra dö: uzanan bİr ginkiatli karunu gördü AYA lecden biri, bül kolutu uzatarak n seka TAvedE” :ıın'ı*;ı.vımduı Dollinger, itat € çare bul ç, B ziyette, hep b İ döndüler. ğ nlioaıl.ser parklek x/’ da bekliyordu.. —.:'ç ', memuru, B ” pollaler, Y dut yakalanfı Barklet Bay