— Bunmaye Sopvadonauy AAMLAŞ saA) Çayafmay gee acrtime ; Çznc KAAPAS Hea> aP0f 3aŞTC) saçanaarı — Piros :apıpon ÇERAMLARİMAŞ y) Hner3 e BO Düşge KUF ALZOU y “E3NOYAŞNA 9TUOtUŞLYO YOSTYE- TLSP (4) Ssozyam PUNUDLIS go9 Y Y999109)4909Z4 P TOLDANCIZ ENCA sodtuş eçrer «ara 21) 199 SUM)40) HOA — b VOÖZLENVUĞ e7 UOUL 9p sncaA 39 Lumlsuda amanır YOZLENVU4 gred zaud93 ns aşya'on yeypAaDıl Çep o “«dodur neoyuvuu Un 73 SNESİPTEĞ UN TEKNE * n oşrod ; PARDAYANIN KIZT ——— hediyeden dolayı inüteşekki. k! Tensez genç, dinç, cestır ve gö. İnsanların kendi etrafında bu- Asından büyük bir haz düyar & a Ser h İZm hura #tine girmek arzusun İ bulu n a &. fevkalâde hüsnü m e: Tizden eminim, Bö, "" Dir işi ka ramele bul ettiğiniz takdir. k y n.ı,,, 3 tamamen temin edilmiş 'ovhn» de ve saadet sizin olur. "&lve, Bı_ ; İŞİ şimdi anlamıya bi Pre ,_nq“ Asın? da unutmayımız ki, fevkalâde nüfuz sahibidir. A- deri Ma—ı—_—nı Dankr'a ktidarımdadır. karşı Dünk Kü d b &Yecaç, Püdiselerin nekadar —büyük Uyandırdığını — bilemezsiniz. "vdnuı Fakat bu gü 2re eden adamı, kral — çocuk o'ndan ziyade nüfuz sahi. İ asilzadelerine hücum ahkir ettiniz. Marki Dankr'ın kon unutmryacağı her Tmak Aelüyor ve sizi elde ederek fikrinde olduğu mem söyleni « üran An'in bu sözlerine karşr Val. çsüm ediyordu. O, kararını bu kararını hiçbir hileye ©tmeden doğrudan doğruya hoşuma gitti aa. ” de büy N vesile ee V teki'era k bir eve kapılan- araştırıyordum. Maa- mesi benim için mühim olan iki nokt; var. — Şu noktaları anlıyalrm.. — Evvelâ, benimle alâkadar olmak lütfunda bulunan bu asil prensesin kim olduğunu öğrenmek isterim, — Bu pek tabil bir şey; Sizi maiye, tine almak istiyen prenses İspanya kralı haşmetlü üçünelü Filip hazretle. rinin dö Sari; Dalbaran, ismini söylediği muhte- rem zevat oradaymış Kibi hürmetle konuşuyor ve reveranslar yapıyordu. Valver de mukabele etmek mecburiye, tinde kalıyordu. Dalbaranın söylediği ve hürmetle ağzından çıkardığı bu i. simler onun tamamen meçhulü idi. Zaten pek alâkadar olmadığı icin sözlerine devam etti: — Saniyen, evvelâ şunü size söyli. yeyim ki, ben Fransız kralmın iyi ve sadık bir bendesiyim, Eğer ecnebi olmak - dolayısiyle be- nim gibi düşünmeye mecbur olmıyan düşes dö Soriyentez cehapları Fransız kralı aleyhine bir geye teşebbüs eder- lerse hemen hizmetinden çıkacak, hat. tâ kendisine düşman bile olacağımı şimdiden haber vereyim, zin gibi asil bir zatın bu sö; le gayet tabildir. Madam hiçbir suretle Fransız kralı aleyhinde teşebbilsatta bulunmak fik. rinde değildir, bilâ Bu sözlerin doğruluğundan şüphe e- dil , En ehemmiyetli olan bu nokta r'nkkında emniyet peyda eden Valver: — Simdi w—ıım söyleyiniz, dedi. özden DFERESLERİ flerini gabardin - manto ewpermeadbi «« su geçmez FRANBSIZCA manto dokuma mizdeki bağı fi u: Yeni kelimeler üzerinde jaguctte, BIZCA DERSLERİ kendini yapıyor bu mevsim.,, umlu desenli hafif ve sağlam bir kumaş, FRAN « kumaş hafif, sağlam desen l se fait en cette Baison. ki sö fe set sason.) Bu mevsimde ( — Vous me ferez une (vu mö före zü: (se sö veston.) 1 vestor İnız suvart iforma giye ldats portent PARDAYANIN KIZI 49 —— —.. —.. ——— - — hemen sevgilisini bularak evlenme tek lifinde bulunmıya karar vermişti. XU 'TALİ GELİYOR Valver ertesi sabah erkenden kalk. tı. Elbiselerini giydikten sonra Lan - drinin kendisine hediye etmiş olduğu kılıcı beline taklı ve ona evde kala rak yemek hazırlamasını tenbih edip sokağa fırladı. Landri efendisinin her emrine bilâ. itiraz itaat edeceğini vaadetmişti. Bu na rağmen Öde sokağa çıkmca hemen pencereye koştu ve onun Sen Deni sokağımı döndüğünü görür görmez mantosunu sırtina atarak — kılıcimı kaptığı gibi sokağa fırladı. Yolda şöyle düşünüyordu: — Eğer arkasından gitmezsem, mu- hakkak kendisini arıyan Konçininin adamlarına karşı deştirecek. Yalnız bırakmıya gelmez. İnşallah bu sefer kılınç kullanmıya mecbur olmayız. Ödeyi takip ediyordu. O kadar me- haretle hareket ediyordu ki, Valver bir şeyin farkıma varmadı. Delikanlı, İnci çiçeğini nerelerde bu Tabileceğini artık ezberlemişti. Fakat o sabah her tarafı araştırdığı haldo kıza raslamadı. Çiçekçinin o gün so. kağa çıkmamış olması ihtimali de var dı Belki de âdetini değiştirerek baska allelere gitmişti. Öde iyice kani olmak için her tarafı aradı, fakat gü- Zel kızın her gün çiçek sattığı saat coktan geçmişti. Boşuna uğraşıyordu. Landri de büyük bir sabırla efendisi. ni takibe devam ediyordu. Eli kolmet- nın kabzasındaydı, Sentonore sokağı. na gelince ürpermekten kendini ala - ne ordinerlerin Eğer Ode hücuma uğra kendizi de te lara arkadan taarru Landri hem kendi. , hen disi için çekiniyo Bu endişeler yersizdi yak, Lövinyak ve £ evvelki mücade ranmışlar Ve en naşgı on gün s unıyacak bir hale oldukları için hücumunu bekliyordu. mecburcül likeye atıl ydut. z edecekti. Usta de efen. Zira, pin- 10 ile Roktay bir le bir hayli yıp- ağa çıktıkça ona arkadaşları yok başma çıkmayı münasib bulmuyordu. Bu suretle Ode ile Landri sa bir hafta serbestçe geze İki ahbab b a. hiçbir. hâdise gelmeden uzun 1 dnıruı.ır Val. ver nihayet ar. mütecssir bir h ıl daki evine dönme dri bunu dar düşünc Efendisinin neka- i ve meyus olduğunu da vek onu geç Kendisini göstereceğinden korka . rak düşünüyordu — Eğer beni görürse bu kızgın za- manmda muhakkak ar. k eve girdi. Berekt versin gün evvelden hazırdı. n sofrayı etti, daha işini ti ki, Ode de Tİ di, Yemeğin yeni hazırları farkma bile var. madı. Landri yemeği Öde pencere ke nilyordu. Bunun hazırlamıştı, fakat rıma yaslanmı Üzerine sordu; se falt cette saison, urs mainte tan adlmi pa * dayör ment di kabul edilmiş her yerde.,, “'o dür esasen şin