#pmöm) 153) Saynöyoyowo fssiz Setmy uryaney “ppm önrniy,, OpİMEN — opmğmna igynoyoynou? (five vnz usap 9 pos “ola Dap yp şema) “umaoK pst yeuLmğek Fslay9 114 YULA tayresi uz surssap » 'aprloe “1877 Azap np ŞOA— vey ns Svumx “zumyop “Bem 1g esuyo zoyiğup “epGuy Sao Bolme 410), “, 900 MEDLOŞEŞ O, vo (Cuozas yuap Op odunu 42/ 494 ge oapna of) Buja — spf :aavol *aya93 öze$ vyup HEBsUr 7139 VEYE Cupf mad 9) wozsan 21) *oumaf snjd ye UoysoA O 45f :oxrez yanıp “yeUrfık “yeunri - kk il Öwv sunl ssyeydue 220$ zduy — ön :sşuSue “gey saduı “uşaaz Meali, , “0295 puhp :O8yesTULAp (abu snf Dap v9) 'syeğfun aru3 durp un “ali DAUp AMOŞRIĞ ŞN39 DS, sarı $ opaojuyssaduu yn © “allı wuzozrun OLEY 04 opgapınans Tagrj Ztuyek 961919 VA upyolus “4oğUrpay BUĞRUOY SDALOŞYMM SOYADI SOLAN, Come fçyaz şal POS 01) "ouLLOyTN,I yo syeplos ST “UUMEDAM şnliyg 20 dnsusu oğyynu 4DGNŞ 491904 (vuomupıs5 pevlb 9) 97 wopuou 3 “Tesyaap 9p Tayduzoa Yun âsyey Sarez oy srepnoa ap — ons uğ pnomu souy6 001419 da uşyowe “oĞurpoL,, 19 wetyoş rg oymadofi yede maşpedj s0 PARDAYANIN KIZI dri tarafmdan anlaşılmasına hayret etmedi, Artık mahremi esrarı olan bu adamın bü İşle meşgu! olması tabil £- di, Başını müteemirane Sallıyarek menfi bir işaret yaptı. Landri teselli etti: — Dünkü vakadan sonra tabii çık. maz. Zavallı kimbilir nekadar kork - muştur, Elbette evde kalmayı tercih etmiştir. Ode adetâ teselli bulmuştu: — Ne doğru, diye bağırdı. Haklısın Landri, Abdallığıma bak ki, ben bunu akıl edemedim, başka taraflara gitti, ğini düşündüm. — Aman mösyö. Siz de bunu düşü, nebilirsiniz. Fakat onu çok sevdiğiniz için başka fikirlerle meşgul olamıyor. sURUZ, — Doğru söylüyorsun Landri. Aş- kım ebediyete kadar devam edecektir. Bunlar öyle bir şekilde söylenmişti, ki Landri elinde olmiyarak titredi ve şöyle düşündü: — Yalan söylemiyor. Kalbini tama, miyle bu kıza vermiş. Eğer kız bunu sevmezse belki de intihar eder. Haydi benim küçük Florençim, bu: adamla bahtiyar olacaksın. Eğer simdiye ka- dar sevmedinse, bu muhskkak yakım. da olacaktır. İşi zamana birakalım, Bundan sonra yüksek sesle Odeye hitab etti: — Yarın onu göreceğinize bahse gi- rerim. — Ben de öyle zannediyorum Lan. dri. Bütün ümidim de bunda... — Artık anlaştık demektir mösyö. Şu yağlı tavuktan biraz tatmez misi- ii Bir. “i eğ şap iliğini iiesieşiiği ; belalar? ERİMİŞ; hdi İTE i hil e Ma betelili ipeii ii ni UR Mili Ri ERİR: İz $ iE LE o il a) iE EEt; a KR PR Dedikten sonra hemen sofraya otur du. Her şeye dikkat eden Landri efen- disinin iştihasını yerinde görünce pek sevindi. Öyle ya! Aşk başka şey, mide başka şeydi. Landri, Ode'den sonra efendisinin müdebdeb yemek Valverin çöktenberi aradığı iş için de fikirlerini serdettiler. Bu suretle konuştukları sırada Vaiver, Landrinin hâlâ yırtık elbiselerle gezdiğini farket mişti, dedi ki: — Vay canma, böyle durmaklığın ayıptır. Şu masanm gözünü aç. — Açtım, efendim. — Orada duran keseden birkaç pis. tol al, “Hal” deki eskicilere git ve ken — Acaba Kont dö Valverle mi mii. şerref oluyorum? Valver bu beklenilmiyen ziyaretten şaşırmış gibi. birdenbire ayağa kalktı, tasccübünü göstermemeye gayret ede- rek: — Bizzst kendisi, Wi Hye hemen pasikâne ilâve Git | üz b. g'm (4 e : 0 sig 58 10 & z Ul; a n *ioi,3 1 vu 35 o .. RE . O,Nİ 17 İNİZ. 3? : gialo; ii sizi ili yi ni zu Gİ if iğEE 53 i il İİ LİLİ : : ii iş b â ni RL ii ii ii EN &dliş ka Sağl > SMMM Kenya vape İİ ag meye. “.— e ği Mem, Sİ ” ik e ve PARDAYANIN KIZI Dalbaran girdi ve müdebdeb bir su. rette kendini takdim etti: — Fastilyalı Kont Don Kristobal dö Al di Ode dö Valver kendisne haz olan zarafetiyle selâm vererek odadaki ye- gâne koltuğu misafire gösterdi, kendi. side bir sandalye aldi. — Lütfen oturmak zahmetini ihti. yar buyurunuz, kont cenapları. İspanyollara has fevkalâde bir ne- aket ibraz eden Dalbaran bir defa daha eslimladıktan sonra koltuğa oturdu. Valver de ayni nezaketle selâm ve. Terek sandalyesine yerleşti ve asil mi #afirinin ziyaret sebeblerini anlatma- ni büyük bir merakla beklemeye bas. LE ,Dalbaran dev cüssesine rağmen çir. kin ve nefret verici değildi, Bilâkis. tam bir asilzade olduğu bütün tavır ve harekâtından belli oluyordu. Ode dö Valver bu z'yaretten hişbir enâiş? duymuyor, fakat taaccübü da- kikalar ilerledikçe ziyadeleşiyordu. Hissiyatını belli etmemeye çalışı - Yor; selâma selâm, tebessüme tebes- sille mukabele ediyor ve fakat ihti, yölkâr vaziyetini bırakmıyordu, Bu geç adam şövalye Dö Pardayanm derilerinden istifade ettiğini göster mekle beraber, fıtri nezaketini de ib- raz ediyor denilebilirdi. Nihayet, Dalbaran söze başladı: — Kont! Asil bir ecnebi prensesin hizmetindeyim. O; behi e'zin yanımıza sefsretle gönderdi. Valver, bir defa dahia hürmetle iği. lerik reverans yaptı ve sözün mabüs- dini bekledi, o * — Asi) hanımım ve ben dün ssl ye türkçeden fransızcaya çevrdmek üzere verdiğimiz tercü- me vazifelerinin yapılmış gekilelrini görelim. aux 30İrEES. razi i ? ) 7 — z ii dim lir) N: i ; ; nl lida iii eiMreşln 8 a di ii : 5 ie aki uğ göşliyinpk ği Fransızcaya çeviriniz — Bundan bir kostüm yaptırmak isterdim, — Görebilir miyim? 1 — Ne cins (aorte) bir pardösü istiyorsunuz, efendim ? — İngiliz cinsi (gene) kumaşlar. K 2 — Bizde güzel bir hafif kumaş var. 3 — İşte, ekendim. Fogunuza gitti mi? 3 — Gu'est-ce güc les soldats portent comme habit? — Uumiforme. ,4— ÇGu'est.ve gul vous faut, monsieur? — Je voudrsis me faire un pardessus, si ramanlıkları gördük. Kral hayat kurtardınız: Marki Dankr'n pervasi elinden zavallı bir adamı kurtar asilzade İsmine lâyık. olmıyacak nr İİ serserinin elinden zavallı bir Kizi lis ettiniz; beş düşmana karşı i nuz, dördünü yaraladınız ve sonun” yu kaçırdmız. Bu yaptıklarmızın hemen hepsi? hanımım gördü ve sizin gibi bir Kİ“ Tamana karşı büyük bir cazibe du, Onun takdirkâr hislerini (akdi? etmeye memur olduğum için geldim. Valver dedi ki: *- Mösyö, teşekküratımış asil ha” mıniza arza delâlet büyurunuZ, vw leri benim için pek büyük bir tir. Fakat efendim, şunu da arzedeYi vi ki, ibzal buyurulan iltifata lâyık deği Jim. Sinyor' Konçininin orğinerleri”? karşı olan milendelede yalniz değildi”: © Valver bu sözleri söylerken ya yer bulunmakla beraber, ciddiftÜ” me halel getirmiyordu. 'Dalbaran devam etti: Hr “— Müsyö, ben de alma nımımla beraber ben de gördüm. mim size karşt olan takdirleri ii nunla haleldar olmadı, Buna d* delil olmak üzere gu küçük Bü #atıklihize takdim etmiyo de beni Tr. mur etti. Harıymım nama banu k9 İİ etmenizi rica ederim.,. diyerek ems bir iğne çikardı ve Valvere uzattı” Valver göz ucuyla elmaslerın etini şöyle bir takdir etti. HediYİİ. aldı, lâkayt bir tavırla: adi