Dokuzuncu Yerli Mallar Yazan: . Güneri Milli sanayi birliği, 27 temmuzda açılacak dokuzuncu yerli mallar sergi- sine - büyük bir faaliyetle - bazırlanı- yor. 937 sergisine devletçe büyük bir e- hemmiyet verildiğini görüyoruz, İkti- sat Vekili Celâl Bayar şehrimizde bu. Tunduğu müddetçe serginin hazırlık- larile bizzat meşgul oldu. Devletin kur- duğu bütün sınaf mücgseseler, yine devletin iştirakile kurulmuş olan İş bankası fabrikaları ve Etibank mües. Besatını ilk defa olarak bu seneki ser- gide ferdi sanayile bir arada görece-i ğiz. Bu hal sanayi, sanayleiler ve müş. teri sıfatile halk için de cidden istifa- deli olacaktır. Dokuzuncu yerli mallar sergisi dev- let ve ferd sanayiinin imtihan yeri ola. cak, İstanbul yerli mallar sergileri mem- leket halkının cidden alâka ile takip, edegeldiği bir mevzu olmuştur. Her se- ne miktarı bir milyonu aşan vatandaş Bergileri ziyaret etmiştir. Sergiye iştirak miktarı da gu seyri takip etmişti: İlk sergi olan 929 da 75 firma sergi. ye girmişti. Bu miktar 930 da 90, 931 de 113, 982 de 137, 933 de 155, 934 de Pöye' u ğ DŞey oe bken G A E aei " CE y N — HABER — Akşem aİıat Mektupları —! __—........—..—.———..._..._....._. erenes ereceseceTAsEKEMEKEKene LA AM? Ankaraya girerken Şimdiki mektepler karşısında eski devri bir hatırlayış... Yazan : Hüseyin Rifat sergisi 182, 935 Ge 195 firmaya çıkmıştır. Fakat göçen sene Taksim bahçesin- de kurulan sergide birdenbire bu işti- rak miktarı 62 firmaya inmiştir. Bu sergiden sonra bir dâha İstanbulda: sergi bile kurulmaması mevzuubahs olmuştu. Bereket versin ki bu fikirden gçabuk cayıldı ve hiç yapılmamaktansa geçen senekini unutturacak yeni - bir sergi kurulması faaliyetine girişildi. Daha gimdiden 150 firma sergiye kaydedildiğine göre bu seneki serginin her seneden büyük olacağı anlaşılıyor. Bu sergi jle milli sanayi birliği onun cu yıldönümünü kutlulayacaktır. Görülüyor ki sanayimiz çok yenidir ve bu sene iİlk on yılın hesabını vere- cektir. İstanbul gibi iki kıtanm birleştiği kalabalık bir şehirde açılacak sergiye verilen ehemmiyet yerindedir, Fakat biz bunu da kâfi görmiyoruz. GCeçen seneki fena tesirin behemchal izalesi için çok kuvvetli bir sergi yaratmak iktiza ettiği noktasında tekrar ve 1s- rarla duruyoruz. Alükadar makamlar- dan . milli sanaylin yükselmesi zemi- nini hazırlamak için - bunu bekleme- liyiz, Ankarada “Gazi Terbiye Enstitilsü,, Ankara, 10.7.937 Şimendifer katarı daha Ankaraya girerken herkesin nazarı dikkatini ço- ken “Gazi Enstittisü” nün yeşillikler içine gömülmüş azametli binasiyle bir, iki sene evveline kadar çöl ve çorak halindeki şehirle istasyon arası geniş sahaya yapılmış olan stadyom yerli, çirdikten başka iki cuma tatilinde de mektebe gelecektim, Elimdeki birçok aferin, tahsin varakaları ile de bu ce. zaları affettiremezdim. Kabahatlerim “çok büyük!” olduğu için cezalar da bu akdar ağır ve şiddetliydi... P. Güneri Hasrlı bugünün muhiti ve gençliği yabancı herkeso gösterir hi modern Türkiye gençliğin kafa irfanını, beden kendilerine yapılan göyleri belki az ve fena görebilirler; belki daha yapılma, Hatay istiklâline kavuştu — Kont dö Martel yeni rejimi ilân Hatay sonu gelmiyeceğe benziyen coşkun —. blir bayram y Antakya;13 (hususi) — Kardeş Ha- fay yıllardanberi beklediği — istiklâline kavuşmuştur. Fransız fevykalâde komiseri Kont dö Martel bir gün evvelden tayyare ile İs- kenderuna gelmişti, Fevkalâde komiser postane meyda: gameirerür aĞ ee erreerakma ÜŞ Londra, Paris ve Romada muvalfakiyetler kazanan Süvarilerimiz Dün şehrimize döndüler 'Avrupanın muhtelif yerlerinde yapılan müsabakalarda büyük mu- vı!!ıluyeller kazanan süvari ekipi- miz dün akşam Prandans vapuriyle şehrimize gelmiştir. Süvarilerimiz Pragda fevkalâde parlak bir şekilde binlerce halk tara: fımdan hararetle karşılanmışlardır. Kendilerini karşılıyanlar arasında süvari arkadaşları da bulunuyordu. Süvari ekipimize riyaset eden Yarbay Saim şu beyanatta bulun: müuştür: “— Türk süvari ekipi bu sene Roma, Paris ve Londra müsabakala- rına iştirak etti. At sporunu tanı- yan ve takip edenlerin takdir edecek leri veçhile Avrupada yirmi bir yer- de yapılan — beynelmilel konkurlar içinde mânilerinin azameti ve par- kurlarının zorluğu itibariyle Lond- ra, Paris, ve Roma başta gelmekte- dir. Türk ekipi bu sahaları ilk defa görmüştür ve çok kuvvetli ekiplerle karşılaşmıştır. Buna rağmen ken- disine tevdi edilen temsil vazilesini | 9ır=fle ifa etmiş ve aâk yüzle dön- müştür. Bu müsabakaların her bi- rinde birinci, ikinci, üçüncü ilâh... gibi çok iyi dereceler alınmıştır. Türk süvari ekipinin beynelmi: lel sahalardaki muvaffakıyetinden bahsederken başta Büyük Önderi- miz Atatürk ve sevgili Başbakanı- mız olduğu halde bütün büyükleri- mizden daima azamf alâka ve lütuf gördüğümüzü de zikretmeliyiz. Bu alâka ve lâtfa daima lâyık kalmak W ve bu ilham membaların- kuvvet de bizi muvaf. fık eden âmillerden biridir. yi li eZ NÜR geee vişlrrrelet ee düyenmieeimnelkrçen e e ea etti nşııınıkt__gır örşni veş dlıinİEiı 'an Halkı — ıeuâîımth Buradan maiyetile hükümet konağına giden yüce komiser, orada halk mümes- sillerini kabul etmiştir. Kendisine tak- dim edilen buketj teşekkür ederek alan komiser ziyaretçilerle kısa bir hasbi- halden sonra: “— Yeni rejim size refah ve saadet getirecektir. İcap — ederse bu uğurda Fransa da yardımını esirgemiyecektir,, demiştir. Antakyada Korit dö Martel geceyi İskenderunda geçirdikten sonra bu sabalı Antakyaya geldi. Antakyada başta sabık — delege Düryo olduğu halde halk ve — matbuat mümessillerile kalabalık bir balk kütle- si tarafından karşılandı. Istiklâlin ilânı Delegasyonda şerefine verilen resmi ziyafeti müteakip bir nutuk — söyliyen Kont dö Martel yeni Hatay — rejimini alkışlar arasında resmen ilân etti, Hatayda yeni rejimin ilânı münferid birkaç vatan! taraftarı Suriyeliden baş- ka her sınıf halk tarafından sonsuz bir sevinç we heyecanla karşılanmıştır. Da- ha önceden hertürlü tertibat alınmış ol duğundan herhangi şekilde menfi bir hareket icrasına imkân verilmemişti. Hatay sonu gelmiyecek gibi görünen coşkun bir bayram havası içindedir. Karikatürle mektuplar -— —37 e KIRKLARELİNDE Okuma odasında cidden hürme- HÜĞDÜEL İK serse ÜEORERİ. u İ' a sıhhatini ön safta tutmaktadır, miş olan büyük, büyük okullar, her o- kulun yanında tertemiz basketbol, vo. leybol sahaları hep bu hakikati hay. binası yapılırken gençliğin sıhhati, sa. adeti için, neler düşünülmemiş? Oku- ları, bir de bizim gençliğimizde o gü. nün yanlış görüş ve dügünüşü ile bize çektirdiklerini uzun, uzün düşündüm.. Ve kendimi İzmirin yedi senelik ida. disinin altıncı sınıfının — *“fizik” der. sinde, bocanın karşısındaki sıkışik rahleler arasında buldum. olan ben, teneffüshaneden derghaneyo sı lâzmgelen ve eksik kalan şeyler vardır; fakat bugünün-rejimi onlara o kadar çok gşeyler yapmıştır ki,-onları bizim gibi yarım asırdan fazla senele. rin yükünü sırtlarında taşıyanlar gö. rürler, Bugünkü gençliğin bunları bilmesini Ve ona göre yürümesini istemek de “hakkıtmızdır. Şehri gezdikçe etrafa adetâ serpil, kıran heykeller gibi. Şimendiferden çıkar çıkmaz ziyaret ettiğim Mülkiyo mektebinin yehi Hüseyin Rifat '_' TÜ ALWEU İstanbül, 13 (A.A:) — Rüsat- 'haneden tebliğ edilmiştir: 12 'temmuz 937 pazartesi günü saat 14 ü 16 dakika 40 saniye geçe hafif bir zalzele kaydedilmiştir. Bu zelzelenin merkez üstünün İstanbul. dan mesafesi 270 kilometre tahmin edilmiştir. Londra büyük elçimiz Dün şehrimize geldi Londra büyük elçimiz Fethi Ok- yar dün akşam Köstenceden Roman ya vapuriyle şebrimize gelmiş ve Floryaya gider » Atatürke tazimle- rini arzetmiştif'. Landra elçimiz Kaleden Kösten- ceye kadar otomobille gelmiştir. Dayı ile yeğen Bir dayı yılbaşı hediyeleri sâtin — almak üzere yeğescini çarşıya gölürdü ve dedi ki: — Uğradığımız her muğazada sana cebin. de olan para kadar parü vereceğim, sen de bununla istediğini yaparım? “Yoğon hesabenda pek micrili davranamadı. Çünkü ik mağazaya vardıkları zaman dayı ona cabinde bulunan paranın bir mislini ver. di çocük da 40 kuruşluk eşya satın aldı. 1. kinet mağasada ayni hal tekarrür — etti ve yeğen gene bazı eşyalar aldı. Üçüncü mafa. zada Ga öyle oldu. Fakat buradan çıkarken yı;:n!n!n çebinde beş paracıklar kalmamış. u ' O sırada on dört, on beş yaşlarımda girerken mintanımın yaka düğmele- rinden bir tanesi nasılsa çözülmüş bu. lunduğundan hem de “bilâaf” iki tev- kif cezası almıştım. Bu cezanım verdiği acı İle düşünceli, düşünceli hocanın takririn! yarı anlar, yârr ınlımı.ıxdln. Tiyordum. Ders “Kuvvet” bahsi idi: hoca ka. ra tahtanım önünde kuvveti tarif edi. yor, ayırıyor, topluyor ve bunlara esen rüzgârların yelkene Çarparak kuvve. tin ikiye ayrıldığını bu kuvvetten bir kısmının boşuna gittiğini, öteki kıs- mımın da tekneyi nasıl ileri “ittiğini, pervanelere dönerken çarpan suların da vapuru nasıl yürüttüğünü misal getiriyordu. “Nihayet bilârdo oyunun. da da böyledir; elinizdeki isteka ile sağına veya soluna vurduktan sonra fildişi bilyalarda da kuvvet yins ikiye ayrılır; yuvarlaklar şöyle gidecek zan- nedilirken böyle gider; eğer içinizde bilârdo bilen varsa bunu daha iyi an. lar,, dedi ve talebeye kargt dönerek: — İçinizde hiç bilârdo bilen var mr acaba? Diye sordu; çok iyi bilâtdo oynadı. ğim cihetle “evet; ben bilirim. mana, sma olduğum yerde hemen ayığa kalktım, Bunun üzerine hoca bana ne dese beğenirsiniz? da gördüm; oyun oynuyordun ha! Bi- 1â af iki izinsiz!.. Bir düğmemin açık kalmasından do. layı #i tevkif cezasiyle yanıp tutuşur. ken şimdi oyunların en temizi olan bi., lârdo oynadığımdan dolayı hem de bi. 1â af izinsiz kalacaktım! Yani iki te- neffüs saatini Krmildanamıyacak ka. dar dar bir dolabın içinde ayakta ge- fik mağazaya girdiği zaman çocuğfun ce. binde kaç parası vandı? Bu bilmocemizin cevabmt yarınki nüsha. mrzda büulacalamız. Garaj 8 tommuz Larihli Arap saçının hallidir: A zayit B zayit C zayit D zayit E müsavi 100 araba, İ Aldığını bilince şu muadeleyi kurarız. A zayit B zayit B zayit C zayit © rayit D sayit D zayit X müsavi 161 araba olur. Bonra mesrle kolayoa gü gekli alır. Bu bümecemizi — döğrü — etarak yalnız Fatihte Behice Kemal halletmiştir. ll4 TEMMUZ — 1937 a glayaıa dair — Vahşı hayvan (e Mersindeki föci vakayı ” okumuşsunuzdur: Bir sinema I"ç sesi, para vermeksizin dışarıdâli redenleri kaçırmak için, P"”'I' elektrik cereyanı salmış. A hirıpırmnhgıdokumnu. müş, -- İnsanm tüyleri ürperiyor. Ö gb manın müdürüne verilebilecek he zayı hafif görüyoruz, İdamı bile * leri yatıştıramaz Eski Çınlılcd:d giisition papaslarının tasavvur M gibi işkencelere tabi tutulsun ’ ceğira; çünkü işkence, insanlığın na yakışır şeylerden değildir. .' bti Zaten, hakçasını ararsanız, öldürmesi kasten değil; - kim Belki de aklmca bir tuhaflık yYaP da istemiştir: çoıuıçocuıpnu': tutunacak, hafifçe bir sadme n.[d < nin imkânı olmadığını anlayanlar » raları olsa bile - bilet alıp da içeri & Nğlpın.dl.hlçurnıııı irn üzere, kendi elinden çıkacak. Butü yi » Bulldog'ların fukaraya gö dikleri garaz gibi... “Mâlımıı koru'| için can yaktım,, diyemez; çünkü Ima tecavüz yok. Kimse kârma ” lj olmuyor. Zaten malmı korumak cana kıymağı göze alan adam d$ | : ıımııuı-vımıq. yani bir m'l miş demektir. a Mersindeki sinema — müdürü, maklığa elektrik cereyanı salarkeP ne suretle düşünmüş oluraa olstfi y disat onun: “Ben; #inemama y giremiyecek adamların hayatıma #” kıymet vermem!?,, diye düşünmü! duğunü fârzetmemize müsalttir. W dem ki ortada bir ölü var, anun ' de “esbabı muhaffife,, uı.ııal | Biliyorum ki kanunlardan dâ olmağa kalkmak, insâarin WÖ'. kurumuş olduğunu gösterir. FMW | nunlardan sert olan, o sinemâ 1 rTünün kendisidir. Sinemaya lıktan bakmanın kanunen - cesiti dir? Bilmiyorum; herhalde idaf () Bildir, O sinema müdürü öldürmü ilk kabahati de suçluyu, kanuna ’ miyet göstermeden, kendi başınt ciyeye kalkışmasıdır. — Ona verilecek ceza, idamdan olmalı, Kabahatli zabitler, ıw'*'f rasimi ile, askerlikten urdnlll' sinema müdürü de, gehrin bY Binde bir merasimle, insanlık” t4f p dolunmalı ve kendisine bir hayv&f y vahşi hayvan farzederek ona göl” — amele .w AT Aç :' | Mürettiplerin deniz gezintisi “Türk, Mürettipler cwf hasılatı cemiyetin yardıma M azasına ve emektarlarına $8 tertf mek üzere bir deniz gezintisi etmiştir. Gezinti ıilulooun 28 inci martesi günü gecesi y -.pıluık“ gün saat 16 da Şirketi HayT 68 numaralı vapuriyle Kö reket edilecek ve Boğaziçi ile ra gidilerek gece yarısma k | lenilecektir . ı;,f tetii Matbuat uğrunda gayret 4| ı' Ü î&& 2 ven bu fedakârlar menfaatin€ edilen gezintiye cemiyet ment” rTından ükı birçok kimse d münevverlerin iştirak cdecekle hesizdir.