HO d Son haffa;ıın en mühim maçı Garbi Avrupa - Orta Avru Futbol müsabakasının tafsilâtı “Amsterdam, 26 (hususi) — 30 ilâ 55 bin kişi tahmin edilen bir seyirci kütle- sinin doldurduğu Amsterdam olimpiyad stadının şeref tribünleri önüne — sırala- nan dünyanın en kuvvetli iki takımı şu şekilde tertip edilmişti: Garbi Avrupa: Beyar fanilâ siyah pantalon. Kaleci Jakob (Almanya), müdafaatla Paverick (Belçika), Caldenhave (Ho- landa), muavinler Kitzingir (Almanya) Goldbzumer (Almanya), Delfour (Fran s2), muhacimler Lehmer — (Almanya), Braine (Belçika), Bakhuls (Holanda), Smit (Holanda), Van den Eynde (Bel- çika), Merkezi Avrupa: Mavi fanilâ beyaz pantalon. Kaleci: Olivleri (İtalyan), Müdafiler Sehmauıs Sesta her ikisi de (Avusturya 1ı), muavinler : Laar (Macar), Audrealo Çitalyan), Serantoni (İtalyan), müuha- cimler: Nejediy — (Çekoslovakya), Dr. Saros (Macar), Piola Meazza (her iki #i de (İtalyan) Sa (Macar), Beş idakika süren mMmerasim ve kale- nin intihabından sonra tam saat — üçte maç başladı. Maçdan evvel ve — sonra herkes oyuncular biribirlerini deneyip anlaşıncaya kadar bir parça vakit geçe- ceğini ve oyunun ondan sonra adamakıl * l1 ve hızlı bir cereyan alacağını sanıyor- du. Halbuki hiç de böyle — olmadı. Her iki takım (da yayından fırlayan bir ok gibi derhal harekete geçtiği zaman bü- tün hesaplar altüst oldu ve herkes bu tempo karşisında afallar gibi oldu. Gar bi Avrupa Brainenin sürükleyip idare yettiği fevkalâde mükemmel olan bücum- larıma başladı. Braine bugün şayanı hayret olan tek- nik ve taktik kabiliyetlerinin — hepsini gösteriyordu. Açıkda oynayan Lehme- Te enfes paslar veriyor driplingler yapı yor, aldatıyor atlatıyor ve yıldrirm gi- bi şütler çekiyor. Bu mücadele Braine Lohmer düetosu ile başladı. Herhangi bir klüp iıkım.ıı!m cenahı bundan iyi işliyemezdi. Bu sira Bakhuis iska geçiyor ve merkezi Avru pada sol açık Nejediy'nin ayağına gelen *op çapraz bir'vuruşla garbi Avrupanın cera sahasına iniyor, Bu uzun pln'ıt!g sü ile karşılayarak topu önüne indiren Piola şimşek gibi bir şüt — çekiyor. Bu an nekadat fevkalâde idiyse kaleci Jako bun fırlayıp topü zaviyede yakalaması da o derece mükemmel oldu. Henüz beş dakika bile geçmemişti ki Braine — ile Piola bizde nadir rastlanan hunırlz'r gösteriyorlardı. Oyun başdöndürücü b:r tempo ile devam ediyordu. Oyumml ıdı let merkezini teşkil eden Braine biribiri ardından fevkalâde şeyler yaratıyordu. Braine on dakika süren bu kııırgıd_ı merkezi Avrupayı © derece büyük bir tazyik altına aldı ki hasım taraf ancak ç korner yapmak süretile canmı kür- ildi. “IBIİI arada Lehmerin — ortaladığı topu yakalayan sağ muavin — Kitzingeri 20 metreden sıkı bir şüt çekti top Ust dire. “arak avuta gitti. İl;'_:"" sonra bir Braine şütünü de Ali vierinin kulaklarını uğuldatarak avuta itti. z Diğer taraftan ida Piola karşısına çı- kanları çok müşkül vaziyetlere sokuyor hele Göldbrünnerin onunla hiç başa çı- kamadığı görülüyor. Kendi yerinde ol. madığı halde Nejediy fevkalâde mükem meldi. Oyun gittikçe açılıyor. Sasın ga- yet emin bir şekilde topu sürmesi nazarı dikkati celbetmeye başladı. Fakat, gar- bi Avrupanın her iki müdafli hasım ta- rafın iki açığını güçlükle tutabildiği de gözden kaçmıyordu. e Merkezi Avrupanım tazyiki devam e- diyor. Bakhuls şüt çekiyor. — Nejediy bombalarını savuruyor. Oyun kızıştıkça kızışıyor. Merkezi Avrupa, garbi Avru- panm nısif sahasına yerleşmiş gibi ol- duğu halde 16 mer dakikada — merkezi Avrupanın ilk sayıyı — kaydetmesi bir sürpriz oldu. Fevkalvâde mükemmel bir stili olan sol açık Lazar Sarosişe pas veriyor, top Piolaya geçiyor. İtalyan hava- dan gelen topun hızmi sol ayağile sön- dürdükten sonra diğer ayağına geçirip Sarosiye pas veriyor ve kenldi boş olan açığa geçiyor. Bu vaziyette Sarosiden bir geri pas alıyor yıldırım gibi ilerliye- rek önüne çıkan Göldbrumneri atlattık- tan sonra avut çizgisine kadar iniyor. Top okadar hızlı sürülüyor ki artık a- vut oldu sanılıyor. Halbuki böyle olmi- yor. İtalyan onu tam zamanında yaka- kyor ve kalenin önüne gönderiyor. Ka- leci Jakob kaleden fırlıyor, friliyor a- ma Ses da arkasırlıdan — havalanıyör ve bir kala vuruşu ile topu ağlara tak:yor. Bu gol görülecek bir goldü. Halis muh- His bir merkez! Avrupa — kombinezonu- nun neticesiydi. Nejediy şütlerinin avuta gittiğini gö Tünce gayet yerinde olan bir taktik ile hareket ederek üç orta ile kombinezon Yapmaya başladı. Lehinerin mükemmel pasları Kitzin- gerin Sarosiye nefes aldırmaması alkış topluyordu. Sıkr olmasına rağmen oyun Zâyet temiz cereyan ediyorldu. Ara sıra Bakhuis ile Andreolonun çarpışmaları Oyunu durduruyordu ama, ahengi boz- mıyordu. Fakat yirminci dakikadan stonra bir sertlik gezilmeye.başladı. 32 İnci dakika a Nejediy çok kuvvetli bir şütü Jakop | tarafından yakalardı ve muhakkak olan bir golür önüne geçildi. Bu arada Leh- nerden bir hava pası alan Braine sert bir kafa vuruşu ile topüu hasım kalesine Könderdi. Lâkin italyan kaleci bir kedi gibi sıçrayarak bunu önledi. Sarosi ile Lazar çok mükemmel anla. şıyorlar. Yanından Kitsingerin ayrılma. Udığı Sarosi bu arada bir daha ele geç- miyen fevkalâde bir fırsat kaçırdı. Avusturyalılardan teşkil edilen mü- dafaa hattı, bu ana kadar mükemmel iş- lediz Sesta nasarı dikkati — celbedecele | derecelde sükünetini muhafaza ederek gayet emin ve hâkim bir tavırla — oynı- yor. Bakhuisin topa çok ender olarak ayak değdirmesi kendi hatasıdır, Çünkü | Andreolo onu daima gerilerde buluyor- du, Bir aralık ilerlemeye başlayan Van' den Eydeyi doldurayım derken sakatla nan Sehmaus topallıya topallıya sahayı terketti. Ve yerine Mava geçti. Bundan Sonra artık merkezi Avrupa takımında ekseriyet İtalyanlarda idi. Belki unut- muşunuzdur ki Rava İtalyanın olimpi- yat futbol takımındaki meşhur müdafi. idir, Rava derhal vaziyeti — kavradı. Gene Rraineyi faaliyette görüyoruz. —Önüne geleni atlattıktan sonra Lehnere Herin bir pas veriyor. Lehner kaleye süzülerek sıkı bir şüt çekiyor. Fakat - Olivierinin yumrulkdarıla — avuta gidiyor, bununla merkezt Avrupa 8 incl kornerini kayde- diyor, fakat sayı çıkaramıyor. Birinci devrenin sonuna yaklaşıldığı zaman, Pesimistlerin oyun müddetince gösterdikleri aksaklık artık tebarüz et- mişti. Anlaşamamak iki vatandasın — ifrata varan düetoları, Şulürsuz bir tempo. * İlerliyen Nejediy Alman — müdafiine yüklendiği fakat şuurlu ve temiz — bir surette şarjını yaptığı sahne hakikaten Açörülecek bir şeydi. Müdafiler Piltayı tutamıyor İtalyan gene sıyrılarak şütü- nü çekiyor, Jakob bunu güç yakalayabi liyor. Devrenin biteceği sırada Kitzin- gerin bir solosu ifrata varıyor. İkinci devrede dramatik bir , şekilde başlıyor. Maç başlayalı üç dakika hile olmamıştı ki merkezi Avrupa 2—0 vazi yete geçiyor. Bunu hazırlayan kim ola- bilir? Tabit Piola. Gölbrunner alatılma- sının ve içeriye doğru kıvrılıp akan Sa- sın pas almasının Önlne geçemiyor; Şit çeken Macarı bir türlü marke edemiyor. Paverikise diğer tarafta yerine mıhla- mıp kalmıştı. ş Garbi Avrupa tekrar canlanıyor. Şmit daha faal bir tavır takımıyor, Delfourde kendini, göstermeye başlıyar. 7 nci dakikada $mitin çektiği çok sı- kı bir şüt yan direği sıyırarak avuta gi- diyor. Bunun — arkasından — gelen bir Braine — Lehner düetosu garbi Avru- pa lehine 9 uncu közneri kaydediyor. Delfourun çektiği kornerden — gelen topa Braine çok ustaca bir kafa yapıyor ancak kaleci Öliveri bu gibi ha reketlere © kadar ehemmiyet vermiyor. Hasılı garbi Avrupa sıkıştırıyor, baskı- sına devam ediyor, lâkin bir türlü sayı çıkaramıyor, Garbi Avrupa takımında Kitzinger, Lehfıtr. Bakhuisin mükemmel bir anlaş ma ile topu merkezi Avrupa — kalesine indiriyor. Şüt fakat gene avut. Merkezt Avrupanın şansızlığı olmakla - beraber, bütün faaliyet arasında epeyce dikkat edilince merkerz! Avrupanın üstün olan tekniği bittün Ameliyelerinin biribirine kaynaşmakta olması derhal göze çarpı- yor, 20 nci dakika Paverişek de aksaya ak Baya sahıdan dışarı çıkdığını görüyos ruz. Yerine Joacin (Belçika) geçiyor. Garbi Avrupa tekrar sıkıştırıyor. - Del- four yıldırım suratile hasim — kalesine iniyor ve topu ortalıyor. Bakhuis topu kafa ile kaleye gönderiyor. Top tehlike- li bir vaziyette, lâkin Rava kale çizgisi- ne yakın bir yerden topu arkasına aşı- rarak uzaklaştırıyor. Garbi Avrupanın hareketlerine daima Nejeliy cevap veriyor. Top tekrar mer- kezi Avrupa muhacimlerinin ayakların- da zikzak hareketlerile garbi Avrupanın kalesine iniyor, Sarosi dişardan içeriye süzülen Nejedliye pas veriyor o da 15 TMetreden gayet sıkı bir şüt çekiyor, ka- leci kendini yere atıyor ama fayda etmi- yor. Nejedly Hakikalarca alkışlanıyor, bü- tün arkadaşları kendisini — kucaklryor hattâ Braine bile kendini tutamıyor ko- Şup eski klüp arkadaşının boynuna sarı- larak öpüyor. Vâaziyet 3——0, öyunun” bitmesine 15 dakika var. Garbi Avrupa canla — başla oynuıyor. Goldhrünner'artık Piloayı ge- girmiyor. Smit şüt üstüne şüt * çekiyor. Fakat bir türlü gol olamıyor. Nihayet bu tarihi maçın bitmesine üç dakika ka- la Şmitin bir şandeline Bakhuis ile kale €i Olivieri ayni zamanda . friliyorlar. Ancak Bakhuisin ayağı daha çabuk ye- tiştiği için top merkezi Avrupanın kale sine giriyor ve bu suretle de şeref sayı sı yapılmış oluyor. Merkezi Avrupa takımı bir mozayiki andırıyordu. Buna hiç şaşmamalı. Çün- Seyit Rızayı bir kadın öldürmeğe teşebbüs etti şaki daha Elâziz, 27 (Hususi) — Sureti mah- susada gönderdiğimiz muhabirimizden — Bugünkü müsademeden sonra ge- niş mikyasta — iltica başladı. Ölen bir sergerdenin karısı kanlr hâdiselere yol açtığı için Seyit Rızayı öldürmek is- temiş, avene tarafından kadın öldürül- müştür, Seyit — Rızanın yaralı ağlunun öldüğü söyleniyor. Niyazi Ahmet Elâziz, 26 (Sureti mahsusada giden Aarkadaşımızdan) — Kutu deresinin bir Bağdatta pa —Dünkü müsademelerde otuz imha edildi yerinde ilerliyen askerlerle sergerdeler arasında bir müsademe oldu. Otuz şaki öldürüldü. Mevkuf Cebrailin yeğeni ölüler arasındadır. Demenan aşiretinin ileri gel;nleıin- den ikisi yakalandı. Adliyeye teslim edildi. Bunlar Kameroğlu Kekil ile Ceb railin yeğeni Kekildir. Pokir dağı şimal yamaçlarındaki mağaralarda saklanan Seyit Rıza taraf. tarı olanlar çember içine alınmışlardır. resmi bir tebliğ neşredildi İktisat Vekilimiz tayyare ile Basraya Bağdad 28 (ALA.) — Türkiye — Harlciye vekili Dr. Tevfik Rüştü Arazın Bağdada va Ki olan rasmi ziyareti münasebelile İrak hü kümeti aşağıdaki rermi tebllği neşretmiştir: “Türkiye cumhuriyetinin muhterem Hari elye vekili Ekselâns Tevfik Rüştü Aras ve beraberindeki mühterem hayetin — Bağdadı kü merkezi Avrvupa memleketlerinin o- yun tarzları biribirine çok yaknıdır. Merkezi Avrupalıların topa hâkimi- yetlerinde oyundan oyuna -geçişlerinde top kontrollarında düz ve kısa paslarla hareketlerinlle garbi Avrupalılarla ba- riz bir Üstünlükleri vardı. Garbt Avru- panın mütemadiyen hücum halinde ol- masına rağmen merkezi Avrupa galibi- yeti hak etmişti. Müdafaasının taktik bir irtibat tesis edememiş olması garbi Avrupa muhtelitinin mağlübiyetine en büyük ıu!ın olmuştur. Diğer bir sebeb de Piolanın hücum hattını idare tarzı idi. Onun açıkları u- zun şandellerle beslemesi Çek-Macar kı. sa pas sistemine başka bir çeşni veriyor du. Sahallaki 22 kişi içinde sahaya hâ- kim olan iki stratej vardı. Bunlardan biri Piola, diğeri de Bria- mie idi. Günün bü iki — kahramanından sonra en çok dikkati celbeden oyuncu lar Lazar, Kitzinger, Delfour, Sas, Sez- tadır. Bugünkü müsabakalarda Dört takım da nasıl çıkacak? Milli kümenin sabırsızlıkla beklenen “iki maçı bugün Şeref sahasında oynanı- yor. Milli kümenin şampiyonluğunu kati olarak ortaya çıkarmasa bile Galatasa- rayla Fenerbahçe arasındaki farkı ya ka- ,pıyacak ve yahut da büsbütün açacak olan bugünkü karşılaşma müuhakkak ki senenin en ehemmiyetli maçıdır. Dört 'güzide kkâbümüzün taraftar- larını aylardanberi düşündüren ve gün- Jerdenberi heyecanlı anlar geçirten bu karşılaşmalara Galatasaray, Fenerbahçe Beşiktaş ve Güneş klüpleri nasıl bir kadro ile çıkacaklar? Klüpler bugünkü 'on bir" terini giz- H tutmakta — olmalarına, taraftar ©- lan gazetelerde yanlış timler ilân - ede- tek rakiplerini aldatmağa çalışmalarına rağmen bugün sahada göreceğimiz 44 oyuncu hemen hemen kati olarak anla- şılmiş gibidir.t Galatasarayla, Beşiktaş köüpleri bu günkü oyunda bir hayli değişmiş ola- caklardır. Sarı kırmızılıların iki gün evvel yaptıkları antrenmanlarında bir damarı çatlıyan Süleyman bu oyunda oynamıyacak, onun yerini üç haftadır sahada göremediğimiz Müslim doldura- çaktır. Merkex muavin mevkiine — de Nüber ikame edileceğine göre sa- yı kırmızılılar şu kadro ile oyuna başla- maları lâzımdır : Avni — Reşat, Lütfi — Ekrem, Nu- bar, Suavi — Necdet, Selim, Eşvak, Haşim, Bülent. Böyle mühim bir maçta — ilk defa takıma giren — ve en ehemmiyetli bir yer olan merkerz muavinde Nubarın ne kadar faydalı olabileceğini ancak maçta görebileceğiz. Buna mukabil Haşim ve Eşvak'ın yanına koönan Selim atıl- ganlığı ve cesareti sayesinde Fener ka- lesi içi her an bir tehlike olacağı mu- hakkaktır. Sarı lâcivertliler, birkaç gündür yapılan neşriyata rağmen bugün gene: Hüsamettin — Yaşar, Lebip — Reşat, Angelidis, Cevat — Naci, Niyazi, Ali Rıza, Esat, Fikret şeklindeki eski kad- rolarını muhafaza edecekleri yüzde yüz tahakkuk etmiştir. Güneşlilerde de malüm timlerinden Necdeti çıkararak merkez muhacimi Ra sihi koyacaklardır.... Beşiktaşlılara gelince: Son zaman- larda ekzersislere gelmiyen Fuat takım da da bulunmıyacaktır. Siyahbeyazlıların şu kadro ile oyna- maları memuldür: Mehmet Ali — Hüsnü, Faruk — Feyzi, Arsen, Enver — Rıdvan, Hakkı, Şeref ve Eştef.... Hava Kurumu İstanbul şubesi Direktörlüğünden : İnönü kampına iştirak etmek üzere imtihanları yapılan Türkkuşu talebele- ri 2 Temmuz cuma günü öğle treniyle sevkedileceklerinden bunların üçer tane vesika fotoğraflariyle 28 Haziran 937 Pazartesi günü şubemize müracaatları, (8701) — gitti ziyaretleri İrakta büyük bir memnuniyetle karşılanmış ve derin bir tesir uyandırmıştır. Üç gün devam eden bu ziyaret esnasında Ekselâna Tevfik Rüştü Armı, Kral hazretlear; tarafından kubul buyrulmuş ve Relisülvüzera Ekselâns Elzeyyidi Hikmet Süleyman ve ha Ticiye veziri Ekselâna Elseyyidi Naci Alâsille mütoaddit mülâkatlarda bulunmuştur. Gayet samimi bir ruh içinde cereyan edea bu mülâkatlarda (ki taraf — Türkiye — İrak münazebetlerinin derin ve pürüzsüz hir mu halezet düirarinde cereyan ve bu yolda gile tikçe Gaha ziyade inkişaf ettiğini gürmekle büyük bir memnuniyet duymuşlardır. Koza, iki taraf, her biri için ayni derecede gaya olan umumil sulh ve refah ve bu gayeyi istihdaf etmek itibarile Millatler — cemiyeti kahasında semereleri daha fazla inkişaf ede vek olan bütün devletler arasında karşılıklı bir anıaşma ruhunun tesasüsüne ve husustla kendi komşuları olan — kardeş — milletlerin siyasatinde dalmt bir muhaleset rubunun hâ kim plmasınn ve bu yoölda kendi arklarmda Karşılıklı yardımm inkişafına matuf siyanet lerinin biribirine tamamez mutabek olduğuna kannat, getirmişler ve umumiyetle bu mülâ Katların latiktaide her iki tarafın — mevcut ve ilân edilmiş olan beynelmilel taxhhütleri Gnlresinde vereceği neticelerden dolayı bir yük bir memauniyet himetmişlerdir... Hariciye Vekilimizin telgrafı Bağdat 26 (A-A.) — Anadalu — ajansının husüzl muhabiri bildiriyor: Dr. Tevfik Rüştü Arma, İrak hududunu ge gerken, İrak hariciye — vezirine — aşağıdaki telgrafı gündermiştir: "Dost ve kardeş memleketten aynılırken, ben ve arkadeğf'arım mühterem İrzak hüküme tinden ve necip İrak milietinden gördüğümüz samimi — hüsnlü kabul — ve emsalsiz — mle Fafirperverlixten dölayi socsuz — teşekkürle Fimizi sunar ve güzel İrakın refah ve sandeti nakkındaki en hararetli temennilecimizi bir kere daha yenlleriz . Melik Celâletlü Gazdülevvel — Hazretlerine tazimlerimizin ve muhferem — Reisilivüzera Fahametlâ Seyyid Hikmet Süleymana hür metlerimizin arz ve iblağına yüksek delâlet lerinizi rica eder ve zatı devletlerinden de aaygı ve sevgi duygularımızın kabulünü rica eylerim.,, Iktisat vekili Basraya gidip döndü Bağdad 25 (AA) — Anadolu — ajansının husust muhabiri bildiriyor: Dişişleri vekili 'Tevfik Rüştü Aramın Tahra pa gitmek üzere dün Buradar barekelini mü teakip, Ekoaomi vekili Celâi Bayar beraberin ğa Sümer Bank direklürü — Nurullah Kaat Bümar olduğu halde tayyare ile — Basraya gitmiş ve akşami tekzar Bağdada dönmüp tiüz. Hariciye Uekilimiz Bağdattan ayrılırken Ankara 28 ÇA A.) — Daşişleri bakanı De. Tevfik Rüştü Arasın Tahrana gitmek üzere Bağdattan ayrılışı etrafında hususi muhabiri miz aşağıdaki haberi vermektedir: Dişişleri bakanı Doktor Aras bu — Sahah 6 da beraberinda hususi büro direktörü Re fik Amir ve iki kâtIp olduğu halde — nakeri tayyare fle Kermanşaha hareket — etmiş ve başta İrak Dişişleri vekili Naci Klâsil, İrak erkânı, hartiyel umumiye retmi, hariciye ge mel sekreteri ve hariciye yüksek mamurları, İran elçişile elçimiz ve refikası, elçilik erkâ ni ve Türk kalonisi tarafından — uğurlanmış tır. Doktor Arax buradan ayrılmak Üüzere tay yare meydanma gelişleri esnasında asakert bir kıta ihtiram resmini ifa eylemiş ve müzi kâ Türk — İrak milli marşlarını çalmıştır. Dişişleri vekilimiz askeri kıtayı teftiş et tikten sonra kendisini uğurlamağa çelmiş o- lan zevatla ayrı ayrı vedalaşarak tayyareye binmiş ve tayyare hazır bulunanların sürekli alkışları arasmda hareket eylemişti. Dişişleri vekilimiz Kermanşahtan ttibaren 'Tahrana kadar olan yolculuğu otamöbile ya pacaktır. *