evin içinde bir casus bulunduğunu. söy- lemek o — Evet içindeki hizmetçiletder bizi gözlüyor, u. Ve bu evde olan biten her şeyi eski kocama haber veri- yor, Sadece kıskançlık yüzünden. Bu son söz, Alfiyeriyi . hem heye canlan e hayrete müştü, Kadın sözüne — Kim buadam? Penelop ceyap verdi: — Kocamın maiyetinde ekeyle sevişiyordum. çalışan bir İşte burada, asıl âşık çöktüğünü hissetti. Kendine, hizmetçisinden başka bir şey ol bitinin rakip oluşu gürüruna bü darbe vurmuştu. bastığı yerin Her şeyin burada nihayet bulduğuna inananlar, gene aldanırlar, Çünkü, erte- çıkan bir gazetede bu hâ rin hepsi zıldı, herkese” ilân edildi. Daha © zamanlarda bile, gazeteler, bu gibi büyük rezaletlere yanamıyor, Üzmen stüunalrma geçiriyorlardı. si gün di U acı ders, istikbalin şairi olan 4 Alfiyeriyi tekrar edebi çelişma- | Yarma dönmeye Sevketti, Bir çok hazin hatıralarla İngi elinde her türlü firsat varken kendisini öldürmeyip, üstelik hasia bir menf, tazminat dahi İstememiş olan Lor gotiyere karşı içinde hudutsuz bir t dir duyarak ayrılıyordu. Bu hüdiselerden birkaç Alfiyeri, Kleopatra, isimli bir facia ve mevzu etrafmda bir de yazmıştı. Bunların seyirciler Üzerinde- U sene evvel a komedi muvaffakiyet kazanışı, kendisine cesa- ret verdi, Ve şimdi daha ciddi maksat- larla bu gibi eserler meydana getirmek istiyordu. İşte bugün, şöhretinin esasını teşkil eden bir sıra arikulâde piyes, o zamanlardan itibare: zılmağa baş- lanmıştır. Kaybettiği zamanı kazanmak için, hiçbir adam onun kadar çalışmamıştır. dense yeridir. Bununla beraber, bu ça- kışmalar, onu beygirlerinden alıkoymı- yordu. Hâlâ mükemmel bir beygir kol- | lek uharrirden ziyade iyi bir at ci'olarak tanımaktaydılar. Atlara karşı muhabbeti o kadar faz la idi ki, bazan onlara binmemek için, iyonu vardı. HâlA, kendisin!, iyi bir besleyi kendisini sıkı sıkıya bir iskemleye bağ- “lamasını hizmetçisine (© emrederdi. Ve muayyen bir zaman geçmeden evvel iplerinin kat'iyyen çözülmemesini İster- di. Alfiyeri “hatırat,,: karıştırıldığı za. Man “Fransız nesrinde iki facia,, “Kor- kunç Italyan kafiyelerinde bir tufan,, “En nankör tetkiklerdeki inat,, gibi bir Şok bahislere tesadüf edilir. Ve bir bah- sin dö başma şöyle bir serlevha kon- muştur? “Nihayet büyük ve asil bir aşk beni sbediyyen bağlıyor!,, ÜYÜK ve asil aşka Alfiyeri Plçransada tutulmüştur. Bir Bün bir resim sergisinde, öyle bir kadın &ötdü ki, bu kadının ismet ve esrar ör- tüsü altnda kraliçelere has bir çalımı vardı. Yirmi beş yaşında kadardı. Tasavvur sdilemiyecek kadar btyaz bir ; derisi, sarışın saçları ve simsiyah gözleri var- dı. İtereden ayrıldı. Fakat, | Haydparkta yapılan bu düclloda Altiyeriyi istese öldürürdü. muhasımı, on defa Alfiyeri ona takdim edildiği zaman, bu kadının taze sevimliliği içerisine sak. irap taşıdığını da insiyaki lanmış bir olsrak farketti. Şair, evvelce de birkaç Fakat şimdi bu kadın karşı- * hisler, asla hirs ve şeb- sevmişti. sında duyduğ” vet hummaları değildi n, elli yedi yaşında bulunan ve gerek bedeni, gerek manevi bakım- dün bir izsan harabesi olan kocasile vakit, göze daha Bu kadi mukayese edildiği cazip gözüküyozdü. Fransa, İskoçya, 1- talya ve İspanya asil aili olan kontes Luiza Maksimilyana Karo- lina idi bu... Kocası ise; bir zamanlar iltere tahtına oturmak istiyen prens elerine Risbeti İngi Carls Edvard Stuvarttı. 3 Ayfiyerinin hiç “hoşla hocasi, kadı" gibi oymak ve ukalâ Y bir Fransısdı Bu adem, öyle bir kral ve kraliçe ai- lesinin sonuncu evlâdıydı ki, nesiller dans den nesillere intikal ettikçe, hayatları daima er feci şekillerde nihayete eriyor du: Stuvart'lardan on dört kişi o İskoçya tahtma ve altı kişi de İngiltere ahtma oturmuştu. Bu ailenin hemen hiçbir uz” yu tam saadet içinde yaşamamış. hele İ hayatları bazan katledilme, bazan nef- yedilme, bazan idam edilme ve bazı de- falar ise keder ile sona ermiştir. Böyle kaza talili bir silsilenin sonun cu evlâd: ise, genç bir hayatı kendi mu- kağderatma esir etmiş, berbat bir sar- hoşluk rüğasımdan uyanıyor ve yeni ikinci bir den içki şişelerine sarralark tekrar sarhoşluk uykusuna dalıyor, yeniden şişelere saldırmak iç uyanıp Bu güzel kadınla geçen bayatı, a ; içkinin buğusile sarılmış bir dimağın tahikkümü altındaydı. Ve her dakika yeni bir işkence veya manevi bir zulüm 6 evin kara yazısın: teşkil ediyordu. defa kadın * nden uzak duran. bir z İ yaleti Me xi — vi Asil âşek, rakibinin “bir “alır RENS Stuvart, kıskanç değildi Fakat Alfiyeri eve geldiği za | matlar, ya karısının yanında bulunur, yahut karıtınmı misafirle wu odanın yanı başmdaki © Bazan kont Alliyeri ile kontes Karo- Nina, biribirlerile temiz, bazı mevzular Üzerinde konuşurken, £ içeriki bir bardak kertleşmin sesi veya yetşiken bazı sahnelerin akisleri duyu Turdu, Hiç şüphesiz ki kontes Karolina Al- fiyerinin derin meclübiyetinde sefil ha- «yatın teselisini Bülüyordu. Hayatı çok az tarıdığından ve Unvânlara fazla ka- pılmış olduğu için prens © Stayurata vaktinde vekâletle verilmişti. Fakat za- | walk kızcağız. evlendiği günden itiba. | ren acaiplik derecesini bulan dünyası içine düştüğünü görmüştü. fiyeri ile konuşurken bunu mevzuubahs edet ve neticede “bütün bunlar benim tedhirgizliğimin neticesidir. Cezamı çek meli değil miyim?,, diye yanar yakılırdı. Aliyeri, bu güzel mahlüku, bu sefih kocanın dayanılmaz — işkenceleri Kurtarmak için boşu boşuna türlü yollar aradı, Bir akşam, prens gene bir içki zi rtip etmişti. Hiç bir taraftan tahrik edilmeksizin karsıma bir külhanbeyi kabalığiyle sal. dırdı. Artı herşey son haddini bulmuştu, Alfiyeri, biçare kontesi, herne pahasına olursa olsun bu vahşi hayattan kurtar. mağa azmetmişti. Ve bu yolda çalıştığı sırada, İngiliz sefirinin Kendisine haki. ki bir arkadaşlık yapabileceğini gördü. Gayet ustalıklı bir plân hazırladılar, Uzun bir zaman sonra bu plin O tatbik edilebilip, kadın bir manastıra getirildi. Manastıra, kocası taralından getiril mişti. Kapı önüne gelince, kadını içe- riye aldılar ve kapıyı, prensin yüzline kapadılar, Floransa kanunu mucibince, boşanma muameleleri bitinceye kadar kontesin muhafaza altında bulunması Tâzemgeldiği kemdisine söylenilmişti. Kadının manastırdaki hayatı, taham- mül edilmez bir hayattan kurtuluşu de mek olduğu için nisbeten ssadetti. Fa- kat Alliyeri ile buluşmasına mani olu- yordu Alfiyerinin onu memurların gö- sn #ü önünde görmesi için bir sebep ih- das edebilmesi çok güçtü. İR müddet sonra kontes Roma- ya gitti. Ve orada başpapaz o- | lan kain biraderinin himayesi altında İ yaşadr.. Fakat burada da müşkülât yeni- | den başgöstermişti. Çühkü papaz, Alfi- | yerinin, gelip kızı görmesine o meydan | teralkmıyordu. Alfiyeri, onunla — buluş- | mâdrk çare - bırakmadı İ ve bu yüzden ra boyun eğdi, hizmetçisi olduğunu iş yıkılmış gibi oldu sev. gilis Ro- madan ayrıldı. Ve tekrar seyahatlerine başladı. Bununla beraber, (sevgilisine hemen hergün mektuplar yazıyor ve on dan cevaplar alıyordu . Diğer taraftan yeni bir iddia faaliyete eden dört 1, Çok i eset daha bastırdı. Fakat lıkla budalaca bir harekete girişi, i de işe karıştırmamak başlamıştı. Romada intişar piyesi, büyük heyecanla kap: sürmeden yed herkesin ağzında Alfiyerinin edı dola- şırken, o, varmış olduğu ihtişama aldır- dini tekrar atlarma vermişti. İtalyaya gelmek üzere . İngiltereden ayrıldığı zaman beraberinde on dört ta- ne soy kanlı at vardı. Fransa madan k sahiline geldiği va ya indirmenin mümkün olmadığını gö- rünce, suya seslenerek yüzdüre yüzdüre karaya çı- | kartmıştı. Ve sonra, Anibal gibi, o atla- rwalplardan geçirmişti. Ve işte bu ma- koca- cerânın akabinde idi ki, kontesii sından resmen boşandığı haberini ald:. Kontes, Romadan ayrılıp Fransaya geli- yordu. AM on alft ay ayrılıktan sonra sevgililer Alsas şehrinde tektar buluştular. Parise giderek Brene geçti- ler ve bütün hayatlarınca orada yaşa- mağa karar verdiler, 1788 senesi şubatında prens, Stuv ailesi tarihin son yaprağını kapatarak Romada öldü. Nihayet kontes, tamamen serbesti Serbestçe sevebilir, serbestçe seçebilir, ve serbestçe yaşa yabilirdi. İçerisinde bir taht odası bile bulunan muhteşem bir evde şairle birlikte yaşıyordu. Bu iki kişinin beraber yaşayışı hakkında kim- se bir şey sormuyordu. Saadetleri tam- dı, Fransada siyasi vaziyet bir buhran Şâir Alfiyeri ile son sevgilisi kontes zamanlarda sallandırmış ve sahilden | onları usulü veçhile kara- derecesini » İhsilâi © duyguları insanm içinde yanıyordu. On altin- «: Luinin tahripkâr inadı, işleri (daha şiddetlendiriyordü. Hergün yeni cina- yetler oluyor, cahalet ve iktidarsızlığın Bir gün göklere çıkarılan yeni Jiderlerin, ertesi günü kafaları Giyotinle kesiliyordu. yeni örnekleri görülüyordu. Fransız milletinin düştüğü bu karı şık vaziyetten sıkılan Alfiyeri biricik sevgilisi ile İtalyaya döndü ve Floran saya gitti... Oradaki osükün ve saadet içinde, yarmın nesillerine terkettiği şi- irlerini yazdı. AİP Alfiyeri ile, kontes “Karo. Ş lina tam on beş sene beraber ya r, 1802 teşrinievvelinin 8 inci gü- ri, dünyaya gözlerini kapadı. zavallı kontes, ayı sarfederek sevgi- nü A İstırap içinde bünaları » elindeki pi Tisine Santa Croce kilisesinde muhteşem bir mezar yaptırdı. Bayron, için Sonra, büyük İngiliz şairi © mezarın önünde hüzün ve ese! de bir şiir yazmıştır ki işte birkaç mısraı? “Santa Crocenin mukaddes hudutları içinde Onu daha mukaddes eden küller ya- tıyor, Burada o toprak bulunuyor ki, kendi başyna bir ebediyettir. Burada Alfiyerinin kemikleri İstira hat ediyor, #*”»> Mim... — an Maksimilyana Karolina'nın Yapılmış bir krokisi ,. o