ALMANCA DERSİ 8 Op Oy OPP Çı ap ULY "ö1ğop grey ysos ip #yaoMyae TMOMAUE ay VOKVKIV - 43) Ozu “YE (3) ooopus v£ai (24) vs TUZ Moğığep #PPEU TEV 5 UTYMOMAUE ZU npzokuma dead — Oaya 430 <5 UAyayTOM)UE ) üzerinde isuse kkı Haber Gaze İeao 494 dram yaza dean 1pgokraaığa TaZ'ısunNd > nach E bin ich beim (bei dem) Onkel gewesen, . (9) Teh möchte eln h muf #PPEU ye oy apursavez ÖZNE UAPUTİŞ YEyEUEN dek oysauytanSıdap uryrey iepes 1g pyopudı öpprU mss est (atny tofippiy) ur gey Volga uldayıy uoğop MoJppuwu SV Kebd! kendine 1040 kelime ile begileitet? muay oç 189ppEUL 1 (tü) beni (4) Der bu Ziramer, ler). (10) Amcam ya. uouu9Y on çocuğu, du) 1 ihre YONYM'IY AOJMUZ AYAK, orgu Yo; D Uhr ab (abr uygu 3s wine aye — W8 oygnur np GoyaUON 018 - UZJUUON JAK 78074404 np K — OyUUo 22 “ipuzşi Youşya puğrye dyan 9ayrey eos Uğvu uruplozey f(598 UpİŞ youyaedek şu ir gar Arısuda ageüe. wpzofgda > npuokşıı unpaokpandek - yordu x YELujo ago : UOSSUN gempaokmande£ gunpadkııyedek 5 ToJUUON umpungaouz Anpangoou unpmgoour 15 ALMANCA morgen um (8) Dün sizi ZAUNpANgoau güjpanpungoou — Yüpaoiyıgrdrk umpaokııgtds < oJUUON O ardı, yolcular şimdi vâsl oldular (gel Yarın saat 7 er stand vor de Tin İzmire seyahate çikiyor, ; 5 ğ g du. (4) Han Yüyor! Derslerimize abone olanlarm taksitlerini nisanm öhündu gününe Kadar göndermelerini rica ederiz, GCÜCENİN ASKI deli olmak Hizumdı. Bir şey hatırlamış gibi alama vurdu ve bağırdı: — Ya Jiralda? 130 CÜCENİN “AŞKI —. — m m Mademki Pardayanı seviyordu onu| Jer istenildiği gibi doldurulursa, herkes — Biliyorum. Bü sırrı (o saklıy bu aşktan vazgeçirmek alçaklıktı. buna itaat etmek mccburiyetindedir. İşte, sırf bu düşüncenin tesiri altında | — Bunu nerede buldun? ünetini muhafaza. etmek için kalan Şiko, soğuk tavrın: ve süküneti- | ni muhafaza etmeğe muvaffak oluyor. du. Eğer Juana biraz fazla dikkat et- seydi, Şikonun yüzündeki ıstırabın ve | gözlerindeki hummanın farkma varır- | dı. Fakat o da heyecanlı bir vaziyette | bulunduğu için ancak zahiri görebili. | yordu. Aralarındaki anlaşamamazlık onları | biribirlerinden tamamile ayırdı. Şiko onun sözlerini bir baş işaretile tasdik etmekle iktifa etti ve cebinden | şıkardığı parşümeni ona doğru uzata- | rak, hakiki hissiyatını gizliyen soğuk bir sesle; | — Mademki âlimsin (bu parşümene bak ve kıymetli bir şey olup olmadığını | bana söyle, dedi. İ Zavallı Juana ağlamak (derecesine gelmişti. Onun nihayet bir şeyler söy- Jiyeceğini ümit ettiği bir sırada, o, her| zamankinden daha soğuk bir tavır ta.| kırmıştı. i Anlaşıldı! Onu sevmiyordu. Yanıl-| mıştı. Mademki öyle, ona gözyaşl: arını | | göstermiyecekti. Büyük bir gayret sar- federek, gözlerini ıslatmak üzere bulu. nan gözyaşlarını zaptetti ve onunki gi- | bi soğuk bir tavırla parşümene göz gez- dirdikten sonra; j — Ben bunda iki imzadan ve araları | doldurulmağa mahsus bazı formüller. den başka bir şey göremiyorum. — Faköt bu imzalar kimin Juana? | — Kralın! ve Başengizltörün imza | ları ve mühürleri, — Bundan emin misin? — Tabii . — Ben de zaten öyle tahmin etmiş- | #im, Buna açık bono derler, Açık yer. — Bunun öhemmiyeti yok. Ehemmi- yetli olan nokta bu kâğıdın elimde lunmasıdır. Öğrenmek istediğimi öğ. rendim. Şimdi gidiyorum. Hiç kimseye bu kâğıttan sakm bahsetme — Niçin? Bu kâğıtla ne yapmak ise tiyorsun? — Bunu ben de bilmiyorum. Düğü- nüyorum. Düşüne düşüne nihayet bula. cağım. Niçin mi? Çünkü Sir dö Parda- yanı kurtarmak için bu kâğıdı kullan- mağa niyetim Anlıyor musun Jua. na bu kâğıdın bana ait (olmadığı ve mahsus doldurulduğu haber (o alınıcsa mahvolürüm, Tabii bunun ehemmiyeti yok. Fakat mösyâ &ö Pardayanın kur- tulmasi da suya düşece ki, asıl e- hemmiyetli olan da bu noktadır. Onu muhakkak kurtarmak lâzım. İşte bü. nun içindir ki bu sırrı saklamanı rica ediyorum. Mevzuubahs olan şey her i- kimisin de kurtarmak istediği bir âda- mam selâmetii olan aşkı söylememe- si icap ettiğini anlatmağa uğraşyordu Jüana ürperdi. Fakat onu (en farla sarsan şey, Şikonun, kendi ölümünün ctsiz Olduğunu O #öylerken, sesindeki acı ve ıstaraptı. ç şeyleri ona ne diye söy bim! Demek ki öl de diişiirara! k bir sesle miri ldandı: — Merak etme, ölürüm, fakat ağzım- dan bir tek kelime elamazlar, Şilko tatlı ve elemli bir sesle: AA. sarfettiği gayretten bitkin bir vaziyet. te, onun önünde erek mırıldandı: Elveda Jusna! Ve bir tek kelime ilâve etmeden, ka pıya doğru yürüdü. O zaman Juanann oki k kalbi yerdinden kopacakmış | g bale | geldi. Nasıl, bir tek dostça k lemeden ve onu bir daha görmüiyeceği. »i söylemek istiyormuş ve ebi eder gibi gidiyordu? Benzi at lerinde dehşet ve ıstırap ok Oturduğu yerde doğruldu ve duda rından ümitsiz bir imdat ahengile bir i tek kelime çıktı? — Şiko! Bu bir tek kelime, aşkın itirafıydı. Şiko, heyecandan sendeledi ve dön. dü. ne yaptığınm farkından ol- madası, onâ ellerini uzattı. ona doğru koşarak şüphe yoktur ki genç kız onü koli. sına alacak ve senelerdenber eden bu saf, samimi fakat ir aşi bütün esrarı çözülecek irade vardı; iki n bir tek kelime söylemedi ve bir tek hareket yapmadı. Onun izahat vermesini bekledi. Juana, elini humma © içinde yanan gözlerini © şeyin yok mu. Ve bü sualleri sorarak, o gözleri de İtirafatta bulunduğundan, hakikati gö: memek için ya kör veyahut da Şike gibi Juananın içinde müthiş bit hiddet be. Bu ne? Ne bi lime, ne bir k tavır mı? Ön“ yordu.Artık azla Ona doğru uzattığı avaş Indi ve gözlerinde biz hiddet Icımı ve ( sesinde seft bir tavırla bağırdı: — Jiraldayle meşgul © oluyorsunlu O'da mı sana, hiç kimsenin söyleme diği şeyler söyledi? ko hayretle ona baktı ve elemli bir sesle: — Jiralda, Don Sezarm nişanlısıdır. Ben de Don Sezarın başyardımcısı de. ğil miyim? Junna bu sözlerin manasını © anladı. kanmış olmaktan mütevellit bir mah cubiyetle kızararak başını önüne eğdi ve: — Doğru ! Diye edi ve tekrar elini alma doğru götürerek kendi kendine: — Galiba çüdırıyorum, diye mari dandr. Şiko isticvaba devam etti. a — Onu görmedin mi? O da boğa güreşlerindeydi. Don Sezar, boğanın boynuzları atasından çıkardığı kordei* kları altına koymak için ona doğ erken kaçırıldı. Herhalde o cn” da Jiralda arbedenin vuku bul duğu kalabalığın daydı. Allah vere de bir şey ol — Belki illede oradan kaçmıştı" okşama doğru görürüm. de al “malürsat Herhalde nişanlısı hakkımda almak için buraya gelecek Cüce dügünceli düşünceli bagı sal” Tadıs