9 Şubat 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kadirgada Gülhan sokağında 18 numarada oturan Hasan Basriyi öldü. ren ve beş kişiyi yaralıyan Nazminin cinayetini dün bütün etrafiyle yazmış- tık. #kiddeiumumi muavini Feridun Katil Nâzım dün akşama kadar Alemdar polis ka. rakolunda katili-ve arkadaşı bahriyeli Salimi sorguya çekmiştir. Bahriyeli Salim, Nazımla hiçbir a . lâkası bulunmadığmı söylemiş, bunun Üzenine ikisi muvacehe edilmiştir. Bu muvacehede Nâzım hırsızlığa na bbüs ettiklerini anlatarak de . ki: — Bahriyeli Salimle tanışmamız ye. ni değildir... Kendisiyle hapishanede arkadaş oldum. Hapisten çıkınca bera. ber “calışmaya” karar verdik. Bu evi | de o gece Salim bana gösterdi. Hattâ sıl pencere dibine yaklaşmca içerdekile .|j rin roman okuduklarmı duymuş. Ba. na: — Çok dalgınlar, içeri girmenin tam || vaktidir, dedi. Ayaklarımdan tutarak pencere parmaklıklarıma bastırdı. Bu şekilde üst katm pencere kenarmı tu. tarak kendimi yukart aldım. Sokaktan gelip geyen Foktu. Pencereyi bir yok. ladım. Açamadım. Salim bana bir per- gel vermişti. Bımu pencerenin altma sokarak yukarı sürdüm. Sonra içeri girdim. Oda karanlıktı. Karyola üzerinde bir çanta duruyordu. İçinde bir tutam kadar kâğıt para vardı. Aldım. El yor damiyle karanlıkta öteberi arıyordum. Asşağı odanım kapısı açıldı. Bir a . dam yukarı çıktı. Ben odadan kendi. | mi dışarı atarak kacmak istiyordum. Gelen adam elektriği yaktı, beni gö . Tünce üÜzerime atıldı. Boğusşmaya bas. ladık. Derken bir de genç geldi. O da Üzerime atıldı. Bu srrada ilk çıkan a- damın elinde bir tabanca namlusu gör düm. — Bana yol ver, kaçayım, diye yal. vardım, Bıçağım elimdeydi, fakat he. nüz kullanmamıştım. Sonradan öğren. diğime göre gencin koluna sokmuşum! Eli tabancalr adam kolunu kaldırın- ca bana ateş edecek zannettim. Ken. dimi kurtarmak için bıçağı sapladım. Sonra merdivenlerden indim. Sokağa çıkmca Bahriyeli Salimi görmedim. Kurtulmaya azmetmiştim. Karanlıkta yolumu kesenleri bıçağımla tehdit e . derek kaçacaktrm. Birkaç kişinin da . ha şurasına bürasıma soktum galiba! Nihayet nefesim kesildi. Bütün so - kak başlarmı da halk çevirmişti. Bek. çilerle polisler yakaladılar, 'Bütün ka. bahat Bahriyeli Salimdedir. Çünkü ba. na pergeli, bıçağı veren, evi gösteren odur. Bahriyeli Salim bütün bunları in - kâr edince Nâzım kızmış: — Dahasr var. Bu Salimle beş altı ev daha soydük. O evlere de böyle erken. den pencereden girdik. Bircok mücev. herat aldık. Bumları Salim Balıkpaza. rmda sattı. Sorun bakalrm bunlar da yalan mı?!” Nâzımın verdiği bu ifade üzerine son Zamanlardaki mücevherat hırsız- İrklarının bu ikisi tarafından yapıldı. ğı anlaşılmış, bir yandan cinayet tah. kikatma devam edilirken, öte yandan da bu sirkat işine el konmuştur. Dün akşama kadar her iki vaka et. rafımda on beşten fazla kimse dinlen - miştir. Bu arada Bahriyeli Salimin metresi de sorguya çekilmiş: — Benim Salimin hırsızlıklarından haberim yok, demiştir, o kazandığı pa. Polisin katili mez, Hem ben hastalıklı bir kadınım. Böyle şeylerle uğraşacak vaktim yok. Müddeiumumi Hikmet Onat da dün öğleden sonra Alemdar polis karakolu. na giderek tahkikatla yakından alâka- idar olmuştur. Katil Nâzım öğleden son- ra kendisine gelmiş, sağdan soldan siga ra istemiş, foto muhabiri Hilmiye: — Hilmi ağabey. Resmimi mi çeke- ceksin İdemiştir.Foto Hilmi katilin kendi sini nereden tanıdığını merak — etmiş, bir dakika evvel bizim gazetenin foto muhabiri Âlinin kendi ismini geçirme. si yüzünden katilin bu ismi — öğrendi ği anlaşılmıştır. Nâzım resim alınırken kıpırldamadan durmüş: — Salim beni yaktı. Ya asılırım, ya- hud da 30 sene yatarım. Bu işin sonu budur! diyerek başını önüne eğmiştir. Bahriyeli Salim ise fotoğraf makine. lerini görünce ellerile yüzünü kapamak istemiş, fakat kolları arkasına bağlı ol- duğundan buna muvaffak olamamış, ba- şını önüne eğmiştir. — Fotoğrafçılar bu vaziyeti almaya davranınca — bahriyeli Salim kendisini upuzun yüzü koyun ye. re atmış, bir türlü resim çıkartmamış- tir. Buna rağmen fotoğrafçımız Salimin eski resimlerini elde etmeye muvaffak HABER — Akşam postası —— Donanmamız İtalyaya gidecek Gelgrattan verilen bir habere göre, Türkiye ile İtalya arasındaki son gö- rüşmelerin dostane bir tezahürü ol- mak üzere, geçenlerde Malta ve Pi- reye gitmiş olan —Türk donanması, gene amiral Şükrü Okanın kumanda- sı altmda olarak İtalyayı ziyaret ede- cektir. Romadan gelen bir habere göre ise Türk — İtalyan dostluğunun in- kişafı üzerine, Halk Partisine men- sup bir heyet içtimat tetkiklerde bu” lunmak üzere yakında - Ankaradan İtalyaya hareket edecektir. Hariciye Vekili Ankarada Hariciye vekili Tevfik Rüştü A- rasla Dahiliye vekili Şükrü Kaya dün akşam Ankara trenine bağlanan hu- susi vagonla şehrimizden ayrılmış” lardır. Tevfik Rüştü Aras, ayım on be- şinde Atinada toplanacak olan Bal- kan antantı konseyinde bulunmak üzere birkaç gün sonra tekrar şehri- mize gelecektir. Vekilimiz trenle İzmitten geçer- Katil tarafından burnu kesilen bekçi Hasan olmuştur. Salim İstanbulun azılı ve us- lanmaz sabıkalılarındandır. Suçlular akşam üzeri Emniyet direk. törlüğüne getirilmişlerdir. —Bu sabah sabıkaalrı tesbit eldilmiştir. Öğleden son ra sulh mahkemesine çıkarılarak hakla- rında tevkif kararı almacak, bundan sön ra sirkat tahkikatına devam edilecektir. Cinayete ait olan tahkikat sona ermiştir Bu sabahki Tan gazetesi katilin kama kullandığını, Cumhuriyet — gazetesi de ölen Hasan Basrinin elini kolunu pen- tereden dışarı çıkarıp sekiz on el ateş ettiği yazılıyordu. Bu iki haber doğru değildir. Nâzımm kullarldığı bıçak, sa. pr bezle bağlı kunduracı biçağıdır. Ha- san Basri de odanın içinde bir el silâh atmış, kurşun tavana saplanmıştır. Dün Hasan Basrinin eski zevcesi za- bıtaya başvurmuş, Hasan Basrinin yeni zevcesinin kardeşinin katil ile müşterek olduğunu iddia etmiştir. Yapılan tah. kikat bunun doğru olmadığını meyldana çıkarmış, nezaret altına — alıman genç serbest bırakılmıştır. Ölen Hasan Basri Karagümrük mer- kezine mensup değerli bir polig memu- ru idi. Polis olduğunu dün bize yapılan bir rica üzerine yazmamıştık. Fakat di. ğer gazeteler yazdıkları için bugün işi kaydediyoruz. Ccufızesî bugün öğleden sonra kaldırılacaktır. Filistinde hâdiseler (Baş tarafı İ incide) rında taarruza uğramıştır. Bu hâdisede kimse yaralanmamış yalnız otobüs hasa ra uğramıştır. Kudüste, Hayfada ve Beytlahmda A. rap evlerine bombalar atılmıştır. Yahudiler de biribirlerile çarpışıyorlar Pâaris 9 (hususi) — Küudüsten bildi- rildiğine göre, Yahudi sosyalistleri ile Siyonistler arasında, Telavivde çarpış- malar olmuştur. Otuz kişi yaralanmış. tır. Hetron, Vitleem Nazaretten bir çok Yahudiler kaçarak Telavive gelmişler- dir. Bunlar Araplardan korkmuşlar ve ım ı AKE D | arasında teati edilen telgraflar Milâno| — | linde ken vali ve parti reisi Hâmit Okay tarafından uğurlanmış ve İzmitliler namımna muvaffakryetleri tebrik edil- miştir. Tevfik Rüştü ile Kont Çiano Ankara, 8 (A.A.) — ziyaretinden dönüşünde İtalyayı ter- kederken hariciye vekilimiz doktor Tevfik Rüştü Aras tarafından İtalya hariciye nazırı Kont Cianoya aşağı- daki telgraf çekilmiştir: “İtalyanın mihmannüvaz topra- gından ayrılırken, Milânodaki ika- metim esnasında gördüğüm sempati ve candan kabulden dolayı teşekkür- lerimi ve kendilerini tanımakla duy- duğum derin memnuniyeti ekselans- larma arzetmek isterim. Görüşmeleri mizin temelleri, gene bu Milâno şeh- rinde faşist hükümetinin yüksek şe- fiyle müştereken atılmış olan Türk — İtalyan dostluğunun takviyesine hadım olacağma kaniim.,, Dr. Tevfik Rüştü Aras Kont Çianodan da şu cevap gel- miştir: “Triyesteden bana göndermek lüt funda bulunduğunuz telgraftan do- layı candan teşekkür ederim. Ben de sizi şahsan tanımakla mütehassis ol- duğum gibi, mülâkatımızın 1928 de sizinle Duçe arasımda Milânoda vu- ku bulan mülâkat esnasımda temel- leri atılmış olan, iki memleketimiz arasındaki münasebatı dostaneyi tar- sine hâdim olduğu hususundaki fikri- nize tamamen iştirak ederim.., Belgrat görüşmeleri şekilde devam etmesini sanumıyetle te 16 ya harcırah Ankara 9 — Trabzon mebusu Hasan Sakanmm, devlet dairelerinin vekâletlere tefriki ve siyasi müsteşarlıklar — ihdası hakkındaki kanun teklifi dün mecliste müzakere ve kabul olunmuştur. çelerinde münakaleler — yapılması da müzakere edilmiş ve orman kanununa ait lâyihanın ikinci müzakeresi larak kabul edilmiştir. Büyük Millet meclisi azalarının harcı rah tahsisatlarına ait kanunda bazı de- ğişiklikler yapan lâyiha da kabul edil- miştir. Bu lâyiha mucibince, Meclis azaları. mak üzere gerek âdi ve gerekse fevka- lâde içtimalar için gitme ve gelme para. sı olarak her içtima devresi için bir teş- rinisanide maktuan ve hiçbir tevkifata tabi olmaksızm 1000 ner lira verilecek- tir. Yeni Vekâletler ihdası Dün mecliste kabul edilen yeni siya. sİ müsteşarlıklar ihldası hakkındaki ka- nun dolayısile, hava, propaganda ve mü Vekaletlerın ' çıkarı!ıl; Mebuslara her yıl bint Mecliste ayrıca, bazı vekâletler büt-| yapıl. ! na devir ve aile harcirahı da dahil ol-! 4 ıv'.' j V ’ K, verılece“ kındaki şayialar * telâkki edıımekf w',; şan rivayetlerd e Ti I san Sakanın Ba$” ) ; "& Maarif, Konyâa ı:ı;l“ raat, İsparta Mt pusu * liye, Malatya Mt Dahiliye, Tfabzon b Nafia; münhal © namzet gostcrlldğ;ğ : fatın Hariciyt, | tor Ahmet Fikritif ,,,'t mebusu Salâh Yxîıf r L ii- AÖeçe müddeiumumisi şarlıklarına getıf'l dir. Vekâletsiz dGeYİt | ce eski Adliye V" Jfü İktisat vekili M ye vekillerinde! leri geçmektedir Deniz M? Dün meclist€ çalışan memurla nakalât nazırlıkları teşkil edileceği hak kanun lâyihas! Arapları Hatay meselesi dolayısiyle Türk- lerle Araplar arasında bir münaferet başgösterir gibi olmasından fevkalâ- de müteessir görünen İrak Arapları, bu teessürlerini gazeteleriyle ilâna başlamışlar ayni zamanda Türk — Arap bağlarınınm gene eskisi gibi tabii menniye koyulmuşlardır. Bağdat gazeteleri Bağdat siya- si mahafilinin görüşlerine şu yolda tercüman olmaktadır: “Türkiye cumhuiyeti ile Arap milletleri arasında dostane ve sami- mi olan münasebet ecnebi propagan- dasiyle soğutulmuştur. Bu propagan da heran daha ziyade sıkılaşmakta o- lan bu bağlarım gevşemesinde men- faatleri olanlar tarafından yapılmış- CIT ..: Sıyası mahafilde yakın şarkm en den soğultm!! | çalışanlar eci* propagandacıla! -—P 2 A BAA F e e ee Türkl? )’ kudretli devleti İ kuk ve kardeşlik M etmekte alakawd,;ı bu Sancak dersi? ni 0 olması temen | Diğer tl”g,gl fil de, Arap âl yalaıt yegâne sıya”t dan * boyundurugîm ' bi propagan tulmak old “ğunu Şimdi si lan Suriyeli bir € re gazeteler:“ i yanatında * Biz olunacak tek bir? kardeşlcı'ıml*"-Ie _ J mek ve bize Wf getirmiyece ğ let almaktan ŞŞ İĞERSE Z Bu sabahki posta ile gelen Daily Telegraph gazetesi yazıyor: Türkiye hariciye vekili Dr. Tev- fik Rüştü Aras, İtalya hariciye nazırı ile uzun konuşmalarından sonra Bel- grada geldiği zaman, Yugoslav baş- vekiline Kont Çiano ile görüşmeleri- ni bildirmiş, ayni zamanda, İtalya- nın, iki memleket arasında daha ya- kın bir iktısadi teşriki mesai temini- ni istihdaf eden müsbet tekliflerini Yugoslavyaya getirmiştir. Burada kabul edildiğine göre, ilk münasip fırsatta Yugoslavya, Ha- beşistanm İtalyaya ilhakımı tanıya- caktır. Doktor Aras, Akdenizde statüko nun son defa İngiltere ile İtalya ara- sında aktedilen anlaşma ile garanti altma alındığımı ve Yugoslavyanın endişelerini izale için husust bir Ak- deniz misakı aktetmenin zait olaca- gını söylemektedir. Bu beyanat, Yugoslavya başve- kili Dr. Stayadinoviç tarafmdan da teyit edilmiştir. Kont Çiano Belgrat ve Atinaya gidecekmiş Morning Post gazetesi Belgrat muhabiri yazıyor: İtalyanm, cenubu şarki Avrupa- sında takıp ettiği yeni siyaset icaba- tr olarak, hariciye nazırı Kont Çia- nonun yakmda hem Belgradı, hem | olarak Malaga önüne gönderilmiştir. (Baştarafı 1 incide) Hükümetçi kuvvetler, asilerin her hangi bir yeni taarruzunu kesmek üze. | re takviye kuvvetleri de almışlardır. , Malağgayı son dakikada terkederek buraya gelen İspanyol matbuat ajansı hususi muhabiri ezcümle şu beyanatta “Hücum hiç durmamıştır ve hükü - met aleyhtarı kumanda heyeti bu hü. cumda yirmi bin İtalyan, birkaç bin Alman ve binlerce Faslı kullanmıştır. Son safhada yüzden fazla İtalyan hü. cum tankı, Malaga müdafileri üzerine ilerlemeye başlamıştır. Hücum, Alman Cep kruvazörü Graf Von Speede bu - lunan Alman deniz erkânıharbiyesinin nezareti altmımda icra edilmiştir. Asiler bu hücumlar esnasında büyük zayiata duçar olmuşlardır. Bu sebepten bun . lara yardım için Cadiksde karaya çı . kan İtalyanlar, derhal takviye kıtaatı Yağma Cebelüttarık, 8 (A. A.) — Röyter muhabiri bildiriyor: Buradaki hükümet taraftarı mahafi: Hn de kabul eylediğine göre asiler sa. at 11,50 de Malagaya girmiştir. İspanyol matbuat ajansının verdiği bir telgrafa göre, Malagaya ilk giren Atinayı ziyaret etmesi ihtimal dahi- alay, bir İtalyan alayı olmuştur. Bunu Asiler Malag? ,,ı alay) kqu'“ kip eyle Yüzlerce W' mek için deni’ muşla M askerleri Şe A— Teneriffe, 9 i feci bir çi cadde ve s0F K de harabi â887 Tz Asiler *7 |) muhabiri hü Bütün ,,ailin üzerine birç0” lagayı terke kagdm ve S'owk sivil vali ile £ - iegall e

Bu sayıdan diğer sayfalar: