29 Ocak 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

en Ondra zabıtası Yirmi senedir sızı yakalıyamıyor hırsız,, “Skotland »t âciz bıraktı / “hilâ ayaklı Yar &4 Li SN îîıımnden t aka ? kon kasımı bırakmadğı #| S I ZB v,wfî“ ,'Eî“bur etmiştir. Kon- P. gz bir türlü bu ele avuca sığmı- İN e aa toyuptlanmıyan esra. / i_î l%îl?%ma İ icin var kuv - *l h a Poliş ke âr verilmiştir. | N%ı emul'lan a:;etmin bütün ta- !_; N '.İığ'mqı ü “5 'ı. 'enedi:amla ayaklı — hır- ' Ka Yi a Yaptığı isten hiç büygy ise üsülerle soygun - e_tmektedir. Bu binlerce hırsızlık Yardı a81) kızd kim liran mese- Olduğunu bir tür. Wem“"îdir. Âdetlerini, T Ve bilh&ssa hanel * t h“q'hıu-m ıt“'“ih ettiğini bildik J 'a,% *İe getirememektedir. ş N %Yğptıgı işle iftihar ı %adı ür. SOYS'unculann %k“n Olduh £ iz birakmama. Ba kad&r az îp U- eder, Bunlar ge. Söyabildiler mi inle- Müddet gizlenirler, ) lyakıı B İş, Sük böyl di Stih kendlaı ici yle değildir. Naj n cok ciddi M : ;îu bir tüccar işine Süligip 1 Tirse, bu da ay- gel%ek ğ SG_Yguncquk - fanı e Tİ Memurla . aAyak tarafın- demek isti yen ir, - İştir” ei ©N evvel gayet kullanılmış bir 4 ayak soya - , lfıatn-tı işitil- * Kündurasının aal'a_r I ... NLE — l * İ$İni bitirip Tini E nlıxnca_. fanilâ parca ü Yakaj Takır, ha Tind, ğ 7 S ©N birisi bakın '*ııî" Elrh"' Saat Me alııçüne doğru isine :rlfedi evden faz- a.cş haftada altı d'"m'- Namuslu i&“ Pâazar günleri &v sSoydufuna | ka ö haz *kad ç ! © hakit para ve » Üç ay istira- N .03""11:, İlrtan ve sa Tü isuk Mevsimin- Müdirivetine Bi ; lzîq dîyumm t(îıtıl müddetimi gelinceye oturabi. İPan ta-—"la_'sız *EnSton mahal- bir taharri ; Seylere kat'iy-| * yaa - Fanilü ayak l 1 hiç Ür..3l etmez. Bu da ayağına sarmış olduğu bir fanilâ parçasıdır. ma düşmüş ol-| Yük bi B U T muvafakıyetle ba- h%lmwrlaı—_ iyetle ba- | | ——— Pi . n - soygğunculuklan sonud alâmet fari 1 memuürunun geçenlerde Skotland yar. da vermiş olduğu raporu okuyalım: Soymak için tercih ettiği noktalar Londra şehrinin eteklerindeki evler- dir. Vak'a mahalline gelmek için kat. iyyen otomobil kullanmaz. Banliyö trenleri, otobüs ve tramvaya binmek- tedir. Faaliyette bulunmak istediği mıntakanın civarına varınca, bir bi . siklet çalarak yakm evlere bununla gitmektedir. Eve en basit şekilde gi. rer; ya bir pencereyi, yahut evin ka. pısını kullanır. Polis elde etmiş olduğu en hurda tafsilâta rağmen herifi hâlâ yakalıya mamaktadır; bu gidişle yakalıyabile- ceği de şünphelidir. Şikâyetler, —tememniler M. M. Vekâle- tinden bir'rica (Yüzbaşılıktan sıhhi sebeplerden dolayı mütekait Yusuf Ziya) imzasiy le aldığımız bir mektupta şöyle deni- liyor. (929 yılı temmuzundan 930 yılı temmuzuna kadar bir sene kaldığım Bacirge nahiyesi, Çölemerik mıntaka. sıma dahil olduğundan bana yüzde 40 Van zammı de$il yüzde 60 Çöle- merik zammı verilmesi icap ettiğini hatırlatarak aradaki farkım ödenmesi icin Millt Müdafaa Vekâletine yaptı- ğgım müracaatler reddedilince Büyük Millet Meclisine şikâyette bulun- dum. Bunun üzerine meclis arzuhal encümeninin 27-1-936 tarihli hafta- lık karar cetvelinin beşinci sayısı ad- resime gönderildi. Bu cetvelin onun- nuncu sayıfasında encümenin 20-1. 936 tarih ve 155 numaralı kararında deniliyor ki: " “M. M. Vekâletinden gelen karşsı- lanlrngiliz kızları -Dünyanın en küçük kitabı Bir posta pulunun yarısı büyüklüğünde Umumi harp malüllerinden birisi, Münihte, dünyanın en küçük kitabr nı yazmıştır. Adi bir posta pulunun yarısı kadardır, 96 sayfalıktır, kalın- İığı bir pusun (bir pusa 2,54 — santi” metredir) on altıda biridir. Harp malülü Valentin Kafmann bunu tam bir senede yazmıştır. Bür tün iş için bir tek kalem ucu kullan- mıştır,. Kitapta Şiller “Çan,, adIı şiirinden başka diğer bir takım şiirler, tarihler ve mevzular vardır. Hepsi 10,989 harf ve resimden ibarettir. Afrikaya kaçırı- Londradan yazılıyor: Avrupanın sefahat yerlerine de- vam eden zevk erbabından başka şim di de Afrikada İngiliz kızlarına karşı rağbet pek artmış bulunmaktadır. Netekim İngiliz polisinin müteaddit rica ve ısrarları üzerine, Fransız em” niyeti umumiyesi son haftlarda Ce- zayir ve diğer yerlerde bir takım İn- giliz kızlarını kandıran bir adamit ara” maga koyulmuştur. Gerçi kızlar dansinglerde ve kaba- relerde dans angajmanları için kon- turatlar imza etmekte iseler de var dıkları yerlerde zengin bir takım sarklıların haremlerine kapatılmakta- dırlar. Bir kerede haremsaraya girdikten sonra bu kızlar artık esir sıfatını al- makta, hariçle hiç muhabere edemer mektedirler. Fasta zengin bir şeyhin haremine sokulmuş ve gözden düştükten sonra sokağa atılrvermiş olan bir kızın ifa- desi üzerindedir ki İngiliz polisi bu işe ciddiyetle sarılmış bulunmaktadır. rika memleketlerine husustf polisler gönderilmiştir. Fransız hükümeti de mahalli polis dairelerine, bu hususi ajanlara yardım için emir vermiştir. Bütün bu şiddetlere rağmen İngi- liz kızlarına olan rağbet gün geçtikçe artmaktadır. Kâşifler için mü racaat büreosu Leypzig şehrindeki Alman coğraf- ya müzesi kâşifler için bir büro aç- mıştır. Bu daire istikşaf seyahatine - çık- mak istiyenlere nasıl para toplayabi” leceklerini, nereye gitmeleri lâzım geldiğini ve beraberlerinde ne götür receklerini söyleyebilecek şekilde tec- hiz edilmistir. Meselâ Efganistana, Belçika Kon- gosuna, yahut Tibete gitmek istiyen âlimler yeni daireden seyahatleri için bir plön alabilirler. Seyahat için en iyi yolları, mekkâ- ri hayvanlarının, develerin, hamallar rın, tercümanların, kızak ve köpek- lerinin yahut traktörlerin nerelerden lkta: Yusuf Ziyanım bulunduğu bö- lük, Hakâri vilâyetine tâbi Bacirge nahiyesinde kalmış ise de, bu bölü- ğgün tâbi bulunduğu tabur Van vilâs| yetine bağlı Başkalede olduğundan ferin asla tabiivyeti kaidesine istinaden kendisine verilen 99 40 Van zammr | nın Hakâri mıntakasında — bulunan- lara kıyasen yüzde altmısa iblâğma imkân olmadığı bildirilmiştir. “İcabı görüşüldükte: Yusuf Zi- yanın bir sene bilfiil Hakâri vilâyeti- ne tâbi Bacirge nahiyesinde bulun- muş olmasına göre kendisi yüzde altmış Hakâri zammımna istihkak kes- betmiş ve bölüğünün tâbi olduğu ta-; burun Van vilâyetine tâbi olması ise! bu hakkını iskat edemiyeceği meydanı da bulunmus olduğundan 912 sayılıı kanunun ücüncü maddesi hükmüne ve İcra Vel-il!erinin bu husustaki ka- rarma tevfikan hakkı olan Hakâri zammınm kendisine verilmesi husu- sunun M. M. Vekâletine, bü kararım bir örneği gönderilmek suretiyle, bildirilmesine ve Yusuf Ziyaya da anlatılmasına karar verildi.,, Meclis encümeninin bu kararma j | caktır. temin olunacağma dair de ayrıca bir liste verilmektedir. Daire, bundan başka memleketin henüz herhangi kısmılarının istiksaf edilmemiş olduğunu bildirerek kâşif- leri beyhude zahmetlerden kurtarar rağmen Milli Müdafaa Vekâletir: müteaddit defa müracaatlerim seme” resiz kaldı. Bunun üzerine 24-7.936 tarihinde tekrar Millet Meclisi riyase” tine istida ile başvurdum. Bugüne ka dar cevap alamadım. Yedi seneden- beri bitmiyen bu is'n halli için alâkar darların nazarı di':katlerini celbetme- nizi rica ederim. ) Okuyucumuzun bu mektubuna fazla bir sey ilâvesine lüzum görmü- vyoruz. Meclis encümeninin kabul ve tasdik ettiği bir haklkımım verilmeme- si icin hic bir seben bulunamrvacağı- na göre işin herhealde bir vyanlışlık ne- ticesinde intaç edilemedifini sanrvo” ruz. Milli Müdafaa Vekâletinde alâ- kadar zevatın bu hususta icap eden - Londradan Tünus, Fas ve diğer A€! Maçı dü Avusturya - Fransa Fransanın 2—1 mağlübiyetile netice. lenen Fransa — Avusturya futbol ma- çının dedikodusu hâlâ devam etmekte- dir. Fransızlar, oyunun ilk dakikalarında aleyhlerine verilen ve mağlübiyetlerine sebep olan penaltının haksız olduğunu iddia etmek devam ediyorlar. Biz bu hususta bir şey söyliyecek va. ziyette olmadığımız için, yalnız salâhi- yettar ve tanınmış zevatın bu maç hak- kındaki ihtisaslarmı — okuyucularımıza bildirmekle iktifa edeceğiz. Yalnız şu. nu söyliyelim ki, bizce Fransanın 2—İ gibi küçük bir Fransız futbolünün son seneler zarfın- daki inkişaf ve terakbtisini bariz bir şe- kilde göstermesi — hasebile, çok iyi bir neticedir; ' Avusturyanın meşhur futböl diktatö. rü Hugo Meisl maçtan sonra demiştir ki: Fransadaki güreşler Mehmet Arif Portekizli Perreira- ya da yeni'di Paristeki serbest güreş maçları bütün hararet ve heyecanile devam etmekte. dir. Son yaprlan müsahakalarda Amerika da yenmiş olan Polonyalı — Narvoeki ile Deglan, Rigonlot ile Bulgar Kara- yanoff ve Türk — Mehmet Arif ile de meşhur Portekizli Perreira karşılaşmış- lardır. Deglan ikinci partinin yirmi dördün cü dakika ve onuncu saniyesinde has. mıfı yenmeğe müuvaffak olmuştur. Fransız Rigonlot da Bulgar rakibini on dakika on bir saniye — gibi kısa bir zamatnda mağlüp etmiştir. Geçen hafta Fransız — şampiyonuna yenilen Türk Mehmet Arif bu defa da çok tanınmış Perreira ile çetin bir maç yapmıştır. Arif — geçen müsabakasında olduğu gibi — hâkim bir güreş yapmış fakat on dördüncü dakikada Portekizliye fır- sat verdirmiş; bu fırsattan istifade eden Perreira da mükemmel bir vücut maka- sile Mehmet AÂrifi yenmiştir. “— Üç tane ile öğrendim. Bir mer- diven direği daha ver de dört ile tec- şeyi yapacakları şüphesizdir. | rübe edeyim!” farkla —mağlübiyeti, | Avusturyalıların 2-1 kazandıkları Fransa - Avusturya hakkında _süıfı_çeler maçından bir görünüş “Maç büyük br intizam içinlde cere« yan ettiği için memnunum, Maçın güzel olduğunu iddia edemem. Fakat her ne olursa olsun galibiyeti — hakkettiğimiz muhakkaktır. Oyuncularım ilk devrede cidden güzel oynadılar. Bilhassa, aşağı yukarı her zaman ©« yuncularımdan gayri memnun olan ben bu defa, üç orta muhacimin — oyunları. nr takdir etmekten kendimi alamadım. Fransız oyuncularına gelince, itiraf edeyim ki, fazla beğenmedim. Bilhassa Nicolayı methedildiği kadar iyi bulama- dım. Hiç şüt atmıyor. En iyi — oyuncu bence Roger Rio'dur. Avusturyalı ol« saydı hiç tereddüt etmeden takıma kor. duüum. Şünu itiraf etmeli ki Fransız fut- bolü bir haylii terakki etti. Bunu söy- lemekle iftihar duyuyorum. Çünkü A. vusturya futbolünün ve Avusturya fut- bolcularınım bunda büyük bir hisseleri vardır. Diğer taraftan — İtalya futbolünün diktatörü Pobbo da şunları söylemiştir? Fransa bu maçı — kaybetmemeliydi. Çünkü ne oyün cihetinden ne — fırsat ihdasından ne kabiliyet cihetinden ra- kiplerinden geri değildi. Avusturya ta. kımı daha fazla — teknikse de, Fransız takımı da buna mukabil daha seri ve da- ha dayanıklıdır. Bu maç — beraberlikle bitmeliydi. Fransa futbolünün geçirdi- Bi devre çok şayanı dikkattir. Fransız idarecilerinin büyük gayret ve faaliyeti Fransız futbolünü birinci sınıf futbol derecesine yükseltmiştir.,, Fransa takımı Avusturyaya davet edildi Fransa — Avusturya milli futbol ma, çından sonra, verilen büyük bir ziyafet esnasında Hugo Meisl Fransız takımı- nı ısrarla Viyanaya davet etmiştir. Fransız federasyanu bu hususta he- nüz kararını vermemiştir. Polanya Çekoas ovakya Yunanistan Atletizm müsabakaları Kaça mal oluyor ? Yunanistan — Polonya — Çekoslo- vakya atletleri arasında 21 ve 23 mayısş ta Atinada yapılacak olan atletizm mü. sabakaları artık tamamen kararalşmış- tır. Yunan atletizm federasyonu: şimdi- den hazrılıklara — başlamıştır; her iki memleketten gelecek kırk — elli atletin de masrafları dahil olmak üzere bu kar şılaşmalar Yunanlılara elli . altmış bin drahmiye mal olmaktadır. | Avrupa — şampiyonluğuna Holandalılaıda giriyor Holanda fedarosyanu, 1938 de Paris. te yapılacak olan dünya futbol şampi- yonasıma, Holanda takımının da iştirak edeceğini bildirmiştir. :