HABER — Akşam posta, 5 Tenten amca ” # Gürünelüki okumayı pek hazine ii tn. değil mi birader .. yle üstüm başım liyme Jiyme, başım Sözüm sarılı görünee.. Şaş.. Şaş. Ser SAS ben de şaşayım. aşi oldu biliyor musun? Köylüler. : bir temiz dayak yedim.. Ama hak. mdır, hakkımızdır. Diyeceğim hir İ*7 yok. Bilâkis. Az bile attılar, G2. Ktseler yeriydi. > mi yapım? Haşa.. Şüphelenme! — Züme öyle göz kırpıp bakma, Kim. iğ karısma, kızına, kısrağına iliş- Arm Para da çalmadım.. Dokuz den koğulacık derecede doğruyu söylemedim, Cahil bir hocayla hah - tutuşarak ben ineğin yazısını yaz. e resmi i yaptı da *Hangisi doğ. Bia diye köylüyü hakem seçdik san- Msn, nafile, o da değil wlamazsın , uğraşma... Siliyorsun ki, birader, bundan üç Tİ 2Y evvel, işsizlikten İstanbul 80. larında sürünüyordum, İmanım Yordu. Nihayet bana rehberl'k iş ari köyde muallim olmamı la Yle oldün.. Allah razı olsun.. Bun. non beş gün evveline kadar mü. ie Yaşadım. Ders okuttum | ih mukabil nafakamı temin ettim Sİ, MA, güzel, İ ii ia birinde, senden bir mektup Ra. Diyorsun ki: Bizim hoca Kâ- aj, 2 tetkikatta bulunmak üzere ,, Oralara gelecekmiş. Mai İnsanın köylük yerde canı sehir Sene çalacak, oyalanacak bir ri arar, Ben de bu ziyareti nimet Yar y Üstelik senin de o mektubun m <9 bu hoca Kâzımı ötedenberi İşitirim: Gayet kıymetli bir diyerekten,. Eh, “Onun gibile. Sönderilmeleri o köylü naza, N Mibarımı arttırır!,, diye de dü m değiş özladmmedemdimsropazandaya : ç Cok okumuş bir üstadımız var. k “O eelecek, Şanıma lâyik bir karşı, bulunalım !,, diye... e olsaymışım, demez ol. Sübeyi mı yıktı Hüsmen daymn da Md, € yedik dayağı, bu hallere uğ. se Ca ön ii Şüphelenme. Senin bildi. “cak yıkmalardan değil. Ka. e, den, İye m AKIT Propaganda Türk evlâtlarının işsiz kal MAppr arzu eden KURUN ve kimüngi Bazetelerimiz iş arıyan iz «almamak işin bundan Iy- *diniz. — vaa, Ar kâtip muhasip, artist ve a Aşsı, hizmetçi, evlât- Nevi işçi arıyanlar ara- bulapi Yorulmadan, üzülmeden Ben “*k için KURUN ve HA. Üllaia, Fazttelerinin ucuz, küçük m istifade etmelidirler, ev, otel, ha- > mağaza almak kiralamak istiyenler bu Gt. Kolay ve en ucuz min etmiş olmak için v8 HABER gazeteleri- İ yogak sütünundan isti. HA irler, Mobi, Otomabiı, Devi iy Tadyg Bin fa ğe v0 araba, piyano, * Eramofon ve her Kinik yk Ve #öire almak ve RUM 7“ edenler HABER ve muny Hizeteleri / ucuz ilânlar N İstifade etmeliğirler. a zülarmızin temini ek mahal yal- “OPaganda servisi- İdo râ caddesi VA elefon; 24370 rı, kız, kısrak işidir Osanma.. Başka türlü mesele bu.. Görülmemiş işler. den.. Uzatmıyalım ağabey.. Kâzım hoca- yı bir karşılayış karşıladık ki, davul dümbelek eksik., Tâ şoseden istikbal ettik. Pınar başına buyurttuk.. Kuzu kestik, ayran ezdik.. Hemen o gün taş) ocaklarını dolaştı, bir şeyler aradı., Köylüler: — Hasine varmış. . diye dedikodu. ya başladılar. O topraklarda bir şey- ler karıştırırken.. Ve fiskos konuştular; Ertesi gün nerelerde ne yaparsa, onlar da arkası sıra göz kulak olacaklar. Tâ ki, eğer bir şey çıkarırsa, ortaklaşa, kırışsın. lar... O gece, gene bazlamaç — bulamaç. yattık. Kâzım hocaya, Hüsmen ağa nın en süslü ocaklı odasını ayırdılar. Biz de, oğullariyle beraber, öteki oda- da köşe minderlerin üstüne sıralandık bir güzel. Gece uyuyorum.. Kulağıma bir sürü sesler çalınır: Tırrr, mıkır, tıkır... Allah Allah.. Merakla başımı kal. dırdım, Meğerliğime, Hüsmen ağanın ço. cukları da uyumazlar, dinlerlermiş.. — Ne 6? Fare mi? - diye sordum. Alay ettiler; — Fare ama,. İki ayaklılardan ga. Tiba... Merakımızı yenemedik; davran. dık. Onlar önde, ben arkada, tıkırtı pıtırtının geldiği tarafa doğru gittik, Olur şey değil.. Sesler Kâzım ho. canın odasından geliyor.. Hüsmen'in büyük oğlu Hüseyin, ka pının budak deliğinden içeri baktı; sonra bize dönüp: — Ulan be.. Büyücü bu be.. Ocağı kazıyor. Ben: — Olmasa gerek.. Öyle şeyler yap- mâz!.dedim. Hasan da gözünü uydurdu: — Öyleyse, hazineyi bizim evde a. rıyor., İşte bakım.. Ben de dikiz geçtim.. Sahiden de, Kâzım hoca, ocağın bir taşını kazıyıp duruyor Delirdi mi böyle gece yarı- s1?.. Yoksa sahiden de hazine peşinde mi? Köylüler gibi, benim de zihnimi bir acabadır kurcalamağa başladı. Derken karilleştik oğlanlarla: — Bekliyelim: Hazine O çikmerya kadar duralım. Altınlar görünür gö. rünmez, derhal kapıyı omuzlar, pav İsteriz. Ha kurcalar, ha kurcalar. Bir ta raftan da mırıl mıri o murıldanıyor.| Sözleri kulağımıza kadar © gelmeslâ mi? Ne diyor, biliyor musunuz? “— Hazine!.. Hazine!. . diyor . Bunu bu zamana kadar burada hangi svanak bırakmış.,, Eh, artık tereddüde de mahal ka)- madr.. Gözlerimizde hırs, altın pırıltı. sınm zuhurunu bekliyoruz.. Birdenbire: Gürrr... Toz, duman, tepeden aşağı doğru bir tazyik, diri diri mezara gömüldük. İşte bu hale geldim, ağabey. O Kafa göz gitti. Belki de büsbütün gebe. rirdim ama, faliim varmış, atlattım. Nüfusça da zayiat olmadı çok şükür, fakat, Hüsmen ağanın evi gitti.. Yerle bir oldu.. Hepimiz altında kaldik. Fakat, ankazın altından kurtarı)- mamızla dayağı yiyip köyden dışarı edilmemiz bir oldu. Yalvardım, yakardım: — Bu herifi başımıza sen getirdin! dediler, dinlemediler, Ha,. Hazineyi mi soruyorsun?.. O. nu çok aradılar, bulamadılar. Meğer, bizim Hoca Kâzımın hazine dediği şey ocağın taşları arasında gördüğü na kışlı bir mermermiş. Kimbilir hangi devrin vafigârı, Ama köylüler buntan Tr mı? Ev yıkılınca bizi dehlediler işten, AKSAM POSTASI IDARE EV Istanbul Ankara Caddesi * Posta kutusu: İstanbul 214 Telgraf âöresi: istarnu! MABER Yazı işleri telofonu : 24672 idare veliğn « o * 24370 ABONE ŞARTLARI Türkiye Ecnebi Senelik 1400 Xr Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basıldığı yer (VAKİT) matbaası Yazan : Niyazi Anme önünde koşuyordu. lik Osmanlı ordusu ile Macar ordusu; karşı karşıya gelmişlerdi. Peşte muhasara edilmişti. Fakat orduda müthiş bir kıtlık (o başgöster- mişti. Beylerbeyi Ali paşa (ile kadı Habil efendi, o sadrıâzama Belgradı gitmesini rica ederek ikna ettiler. Ordudaki paşalar, günlerdenberi gizliden gizliye bir şeyler yapıyorlar. dı, Yalnız yapılan işlerden kimsenin haberi yoktu. Gizli konuşmalar, te. Tâşlı hareketler, ve bütün bunlarla be raber güler yüzler, neşeli yüzler as. kere esrarengiz görünüyordu. Harbin en tehlikeli bir (aninda paşalar arada bir ortaya çıkıyor, ef. rada: — Çok yakında kurtulacağız. Düş. man mahvolacak.. diyorlardı. Büyük muvaffakıyetler görmüş ol. dukları için cesaretleri daima mevce; olan yeniçeriler bu sözlerden bir şe) anlamıyorlardı. Daha birkaç gün ön. ce paşalar biribirlerine girmişlerdi. | karsa beni öldürün. Düşman toplarmın sesi (o boşluğu İnletirken Ali paşa Hasan paşaya: — Sultanım, bu gece benim casu. süm geldi. Eskiden adamımdır, İtimat edilir. Düşman seksen binden ziyade. dir. Kırk topları vardır. Muratlar: Budin'i muhasaradır. Eğer hilâfı çı. Demiş, İakal gene sözünü dinlete. memişti, Kğ. Şimdi ordunun en tehlikeli anında sadrâzam ayrılmış, fakat geride ka. lan paşalar, beklenmiyen bir cesaret gösteriyorlardı. Bunun sebebini kim. se anlıyamıyordu. 1602 yılı beş ikinci teşrin günü, 334 sene evvel bugün, gene askerin bir şey den haberi olmadığı bir anda Mehmet paşa: — Bir huruç hareketi yapacağız Emrini verdi. Emir, emirdi. Uyulacaktı. Hareket hazırlığı bitmişti. Seksen yaşında bulunan kadı Habil efendi, askerin en önüne geçti ve şöyle bağır. di — Beni takip edeceksiniz. İlk kar. şımıza çıkacak düşmanı kendi ellerim le ölrüreceğim. Dev Süleyman © paşa diye anılan! paşa da ortaya çıkarak şunları söyle. di: — En yiğit, en cesur kim ise ba. na gelsin... Eline silâh almış herkes, cesurdu. | Kimse kendini cesaretsiz göstermek istemezdi. Binlerce ses gürledi; — Hepimiz cesuruz.. Bu nasıl söz Dev Süleyman, gaf yaptığını an. lamıştı: — Ben tecrübe icin sövledim.. dedi. Sonra da hücuma hazırlanmış olan. lardan Iâlettavin © bir kaçmı yanma cağırdı. Büyük cadırının içine götür- dü, Ve onlara her tarafları kapak bilylik fıçılar verdi. Ne yapacaklarını tari? ettikten sonra çadırdan çıktılar Habil efendi; — Allah Allah.. 7 Dive haykırdı ve ilarj atılar, Hüeem enk siddetli ve karkunet Seksenlik ihtiyar vaadini yerine getir, e arernatr#r dilsmanr etleri ila öldürdü. Bunu rörenler vildirim sü“ afi ile ileri (o atrldılar. İste ba anda hie bellenmiven bir hadise vuku hul- du. o Dev Süleymanın adamları, fıc, Tarr düsmanm ordasuna (o fırlattıla Bomhalarla dolu olan bu âletler yen. yeni mir icattı, Her fıct büyük bir gü- Tültü ile patlıyor ve hesapsız parçala. ra ayrılarak etrafı kesin o hiciyordu. Naima bu hadiseyi şöyle anlatıyor: 334 sene evvel bugün Dev Süleyman icat ettiği bombalarla düşmanı şaşırttı ve kaçırdı Seksen yaşında Kadı Habi! Efendi askeri düşmanı öldürünce, “Dev Süleyman (paşa, ihdas etti varol kumbaralarını düşman Üzeri; yuvarlayıp içlerine vardıkta içinde Jan timur parçaları nice bin düşma kırdı.,, Bugünkü bombanın ilk icadı ol bu usul, düşmanı şaşırtmış, operişi bir hale getirmişti. Birkaç gün sonra Arşidük Matyi muhasaradan vazgeçerek muharebe bırakıp kaçtı. Holivutun en güzel yıldızı Grela Garboya uzun zaman direktör. | dük yapmış olan Ruben Mamuliyan adlı Ermeni sanatkârını herkes tamır. Meğerse o da Estetik duyguları kuv- vetii, güzellikten anlar bir sanatkâr- mış. Geçen hafta Avrupaya gitmek üzere Holivuttan Nevyorka uçarken bindiği tayyarenin Albukrek şehrinde mecburi bir iniş yapması neticesinde şiddetli bir soğuk algınlığı ile hasta- lanan ve şimdi Nevyorkta hastanede yatan Mis Gertrui Mihacl'in siyare tine ilk koşan Mamulyan olmuştur, Radyo neşriyatını dinlerken Mihaelin başına gelenleri işitince hemen bir tayyare kiralıyarak Nevyorka hare- ket etmiştir. Holivud yıldızlarının en güzellerinden biri olan Mis Mihaeli sevip sevmedi- ğini soran gazetecilere Mamsliyan ne evet, ne da hayır demiştir. Kabataşta kiralık apartı- man daireleri Kabataşta (OSetüstünde Çürüksulu Mahmut paşa apartımanında denize nasl sır, tramvaya yakım biri beş oda bir lon mutpak, banyo, diğeri altı oda salon mutpak, banyo ve her ikisinde de havagazi, elektrik tesisatı ve su mevcut! iki daire ehven fiyatla kiralıktır, aş AN kini