Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Şehir tiyatrosunda * Ayak drasında Ve Türk m Gorkinin şaheseri sayılaı Çeye üstat Ertuğrul Muhsinin ıAnî Ve teşvikiyle tercüme ettiğim Eece şeh kimı arasında,, piyesi, dün dan dî" Ii;' tiyatrosunda ilk defa oy. Tona gir Oğrusu, hayli heyecanla sa- olm!dığıdı:m .ve tiyatronun hiç de boş Üğm. Re Igörünce rahat bir nefes ie '%şlmdî de, “ne intiba hasıl e. İi » Endişesi başlamıştı ve bu çe. lan lıallerıle kapanıncıya, hatta dağı- Yeri aralarında konuştuğu mu. ken g, PArçalarıma kulak kabartır. mlta_“nm etti. Maamafih hâlâ me- haliniîım: Acaba müteakip geceler, a. Ürim: “;-'ağbeti olacak mı: Çünkü, bi. l * Öİyi,, yahut 'fena,, diye şayi ©- * » & » h:ğ“in haddizatinde fena olamı. Gorki Mühakkaktır. Çünkü Maksim "blşeı»i €ğil Rus edebiyatının, hatta &a Yeti mütefekkirenin,, — dikkate Yduğu ; müelliflerindendir. Malüm ktmr » Üzere bizzat kendi “Ayak ta. dersertiği dan,, yetişmiştir. Gençliği h“dı a e geçtikten sonra, faykalâde Biç i Sayesinde muharrir olmuştur. *demi Tüsenin bilmediği ve asla nüfuz Fi e:eeğl muhitleri tanıdığı ve bun- İraf tlerine aksettirdiği için, - diğer Ve bir h da, görüşlerini bir felsefeyle Üi hevi hassasiyetle mezcedebildi. İt ve “' Şöhreti günden güne artmış. “En he “:e&ne öldüğü vakit, dünya €n tanınmış edebi payesini | hn““! bulunuyordu. Fi | ğgs’ bu esere “fena,, notu, mü. “Ülemez, Küdretsizliğinden dolayı ve- " D Gerçi, Piyeste Akslon yok gi. “Dolisiye A doğrusu, Gorki - hatta bir KP ;ıh:“"'“mı bile elverecek dere. Nı vakayi malzeme — bulmuş, Atdap , üNü göstermiş; Takta- bün. 2 i:tlfıde?e tenezzül etmiyerek Yi Üz irden arka plânda bırakmış- | ita y Safa çıkardığı, “insan, hangi | Pniş oıa düşmüş, hangi — menzileye Pr , Ürsa olsun insandır!,, tezidir.. ovada ilk oynandığı za. vepyeni bir âle. pencereydi. Bu e egi Eğ:lzi,r İstanbulda onu ilk defa | h biy göl_'ül'kell, iki kere yaban- İ %“kür Muhit karşısında kalryoruz üÜm .. — Fakat, ouzakâlemler bi- | k'*ku' ti Ücerret insan ruhunun müş. l'îîıı, « Belki de bazı münekkitler ÖR “"in_nm biricik zaafı bu olabilir:) v hü'n aşa_ğı tabakasındaki in. ; l'“?oı—- filosoflar gibi sözler ! l:;şce 'r:;alızm kisvesi altında bu Oman ö i ! :ltı, Cet Piyesin mevzuu, zaman za. ;hrlıy Yetin en alt tabakalarından (alar Sanki, esiri bir âlemde, se. Teyan ediyor. # *. ,%hıü,mt;h_iık beğenmezse, kaba a? Deyne dir denemez. Çünkü, bu Tdağı, Elmilel ed de> *l İ edebi kıymetler ara- 'n dj"%ehaleyh, “kabahat kim. Ürr k K, d:':k €a büyü --__Geı:ek rejisör kudreti, aktöry, Ş t“den en küçüğüne ka. ü N temsil kabiliyeti hak- Bıı%tn“ Söyliyeyim: Deşme garp u._.'% Yuka ç Sağı değil, yukarıdır. Ük Utnga Va bahsettiğim “realist dep pt edümiç Tantizm,, cihetine de uhla Sünun tü Bodrum odasına, cen &zj "eı-ılm yleri gibi rengârenk "Diyi ga ” Ertuğrul Muhsin, bu 1eden garp rejisörle, ç ş; onların sahneye ko- Üt he tapları okumuş, fa. k&tınşh:sî“în üzerine yeni bu. bi gbı;hînnlar, BAYTURUYA r“teqh"“hun b T_»Wesalâ, üçüncü Ha *TE gibi erdiven üzerindeki pi, Müci ş Bün eçı,, ” Olan şey; piyesi, :ıiamlnahweı feslim ;ttim. Ne "'hı:’ Proya *8itiler? Ne zaman er. ““hık Yaptılar? Ve böyle ku. | al'a Vürdir Tuzda gene deruni bir rabıta |- takımı ,, Piyesi binden Neyyiresine kadar ve... (Eşhaa yirmi kadar var, her birinin adını te. şekkür ve tebriklerimle ayrı ayrı say. mak güç) artistik ibdalarını ilâve et- mek imkânmımı ne zaman buldular?.. Otuz beş günde bütün bunları yapmış olmak, şehir — tiyatrosunda çalışma tarzının ne kadar kesifleşmiş bulun. duğunu gösterir. Hem, — unutmayın: arada diğer piyesler de var. Ekser mütercimler (yahut müellif. ler): — Ben öyle yazmamıştım, ters söy lediler! . der. Bense, bu iddiada — bulunmıyaca- ğım. Üzerinde çalıştığım bu tercüme esere hiç bir söz aksaklığı veren ol. madı! (Sibirya kelimesinin Siberya ve Ukranya'nın Ükranya tarzındaki te- lâffuzları gibi ufacık şeylerden başka bir itirazım yoktur.) * * * Demek ki, piyes beğenilmezse, ka- hbahat, müellifte, rejisörde, aktörde, dekorda değil... O halde, kala kala bi. çare ben mütercim kalıyorum. Müsaa. denizle kendimi de azıcık müdafaa &- deyim: Tercüme ettiğim piyes Rusça tam mukabili “Dibde,, dir. Müellif, bunun. la, içtimat tabakaların en aşağı kısmı- nr kastediyor. Almanca “gece melcei,, diye, Fransızcası ise 'Dans les bas . fonds,, olarak tercüme edilmiştir. Ben, Rusça metni esas tutarak çalıştım ve diğer ki lisandan ifade — inceliklerini kontrol ettim. Dünkü Akşamda çıkan bir makalesinde, Selâmi İzzet, serna. menin “Baldırı çıplaklar,, olması ikti: za ettiğini söylüyorsa da, vaktiyle be. nim de aklıma gelen bu tabirde — bir istihfaf manası sezdiğim itin, —daha î 'nört, bir ifade ölarâk “ayak takımı arasında,, yı tercih ettim. Eserin bir çok cümleleri Rusçaya darbımesel halinde yadigâr kalmıştır. Bunlar, “müsecca,, sözler olduğu için, — Fransızca ve Almancasında düpe. düz ifade edilmelerine rağmen, — ben de 'seci',, ler yapmağa, atalar sözleri- nin çeşnisini vermeğe uğraştım. Mese. lâ: “Kişi uyuzlaşmakta, gözü yavuz. laşmakta,, gibi... Fakat, buna rağmen, piyesin beğe- nilmemesinden korkuyorum. Çünkü, bizde tiyatro telâkkisi, hâlâ ekseriyet için, “eğlenmek,, dir. Ya gülünecek, yahut da meraklı, heyecanlı bir vaka. nın akışı — tefrika romanlarında ol. duğu gibi — takip edilecek! — halbuki bunda ne o var, ne öteki! Bu, sahnede düşünce, tecessüs ve mevzil hususiyet- lerin teşhiridir. Ağır bir piyestir. Sey- retmek istiyenler ve bilhassa sahne. mizde ilk defa temsil edilen Maksim Goörkiyi görmek istiyenler buyursun- lar.. Bu akşam da dahil olmak üzere, bütün bir hafta oynuyor. (Vâ-Na) Sümerbank yeni memur alacak Her sene lise mezunlarından yeni me murlar alan Sümer Bank bu sene de li- se mezunlarından memurlar almak için bu ayın yirmi beşinde yapılmak - üzere bir imtihan açmıştır. İmtihana sön altı senenin lise mezunları girebilecektir. Limanlarımız / Modernleştiri- liyor işe Izmir ve Istanbul limanlarından başlanacak Öğrendiğimize göre İktisat vekâletin- ce limanlarımızın teşkilâtlandırılması i- çin mühim bir proje hazırlanmıştır. Bu yeni şekilde limanlarımız yabanıcı mem leketler limanları gibi mümasil tesisat ve teşkilâtla takviye edilecektir. Bilhas- sa bugün için bizde henüz tekemmül et- memiş olan modern antrepolar tesisi ve ayrı bir proje ile tesbit edilen — umuümi mağazalar kurulması takarrür eden e- sasların başında gelmektedir. Bu işlere İstanbul ve İzmir limanla- rından başlanacaktır. Bundan sonra bu sene içinde inşalarına başlanılması mu- karrer bülunan ve ağlebi ihtimal Ho - landa grupları tarafından yapılacak ©- lan Ereğli, Mersin ve Trabzon liman- ları gelmektedir. Bu üç limanımız yep- yeni bir şekilde techiz edilecektir. İstanbul limanına ayrı bir ehemmiyet atfedilmekte ve ayrı bir program tatbik edilmekte olduğundan İstanbulda yapı- lacak liman tesisatı, antrepolar ve u- müumi mağazalar — kurulması işi de ön plânda bulunacaktır, Şarap fiyatları Bir taraftan ucuz- larken bir taraftan yükseldi Buna rağmen İnhisar şarapları gene bahalı İnhisar şaraplarında bu ay başından itibaren yapılan tenzilât hiç de beklenil miyen çok garip bir netice doğurmuş - tür. İnhisar şaraplarının ucuzlamasın- dan sonra şarap fiyatları umumiyetle ucuzlamamış bilâkis — 'pahalılaşmıştır. Büu karışık vaziyeti anlatalım: — ——— — Ötedenberi inhisarın şarapları inhîsa—î rın kontrolü altında hususi müessese- ler tarafından imal edilen şaraplara na- zaran'daha pahalıdır. Fakat şunu da derhal liâve etmek lâzımdır ki inhisar şarapları kalite itibarile diğer şaraplara nazaran daha yüksektir. Şimdi, inhisar idaresi fiyatları yüzde ondan yüzde yir- miye kadar indirmiş olmasına rağmen hüsüst eller tarafından yapılan şarap - ların fiyatları bu tenzil edilmiş olan in- hisar fiyatından daha aşağı — kalmıştı. İşte inhisarın fiyatları indirişi bu hu- susft müesseselere fiyatlarının çok ucuz olduğu zehabını vermiş olacak ki inhisar şarapları ucuzlarken onlar şaraplarının fiyatlarını yükseltmişlerdir. Fakat bu pahalrlaştırma hesaplı yapılmış, diğer şaraplar inhisar şaraplarına nazaran ge ne ucuz kalmıştır. İKİNCİTEŞRİN — 1936 Hicri: 1355 - Şaban; 19 Ü SöneşinDorun L K DSSESEz ala frenge 5 11 11,58 14,44 17,03 18,37 3,538 t de, Z0T 6,55 8441 1200 1,38 11.51 ! Kârgir evlerin ipoteğinden alınan o ." /» 3 komsiyon Ve LA / Ve | 1, a indiriliyor Vakıflar umum müdürlüğü idar: meclisi son toplantısında çok müh'm bir karar vermiştir. Vakıf paralar di- rektörlüğüne bildirilen bu karar, hükü- metimizin emlâk kıymetelrinin düşüşü ne karşı almış olduğu tedbirlerin i!l” ve kuvvetli adımını teşkil etmektedir. Hatırlardadır ki bundan bir müdde! evvel saylav Türkân kamutaya verdiği bir sual tekririyle meydana çıkan emlak kıymetlerinin düşüşüne ait mesele bir hayli neşriyata yol açmış ve umumi alâ- kayı uyandırmıştı. Daha evvelden me- seleye el koymuş olan hükümetimiz bu mühim işe ait tedbirlerini almakta 'a gecikmemiştir. Vakıflar umumi idare meclisinin tebliğ edilen kararına göre şimdiye #sa- dar yüzde üç nisbetinde olarak emlâkin ipoteğinden alınan komisyon miktarı kârgir emlâk karşılığında yapılacak is- tikrazlar için yarı yarıya yani yüzde 1,5 ğa indirilmiştir. Bu suretle halk elinde ki mülkü ucuza satmamak için çok mü- sait <-ceye Szvuşturulmu; olmaktadır. Ayrıca bu tenzilâttan muameleleri- ni yenilemek istiyen kârgir emlâk sahip- leri ve vakıf paral-r ida: -sizin eski müş- terileri de istifade edebilecektir. Ziraat Bankası Yeni bir kanunla sermayesi 1©0.000.000 Liraya çıkarılıyor Zirat bankasını, dahâ çok çiftçi ve köylü ekonomisine yararlı bir hale ge- tirmek ve onu kanuni esaslarına göre kontrol imkânmı sağlamlayacak ge- günkü dar kredi menbalarımı ziraatla ve zirat istihsal ile hiçbir alâkası kalmamış bulunanlara kaptırmamak kararile hazırlanan kanun lâyihası yakında Kamutaydan geçecektir. Yeni kanunla Ziraat bankası tam bir devlet müessesesi olmaktadır. Bu kanunla bankanın sermayesi 100,000,- 000 liraya cıkmaktadır Elektrik şirketinin bir işi daha! Müfettişler tahki- kata başladılar Faturalarındaki hkesirleri kuruş olarak tahsil ediyormuş Dün şehrimizdeki maliye teftiş he- yetine elektrik şirketinin halktan faz- la para aldığı ihbar edilmiş ve derhal tahkikata başlanmıştır. İlk tahkikat bu ihbarm doğru olduğunu ve şirketin bu işi başlangıcı tesbit edilemiyecek kadar uzun zamandanberi yaptığı an- laşılmıştır. j Şirketin takip ettiği yol şudur: Muhasebei umumiye kanununa göre Devlet ve Belediye vergi ve resimleri tahsilâtında küsurati vahide iblâğ olunur. Elektrik şirketi bu kanun san- ki kendisine de şâmilmiş gibi elektrik abonelerinin faturalarındaki 10, 20 ve 30 paraları kuruşa iblâğ ederek tahsi- lât yapmaktadır. Eldeki faturalar bu- nu meydana koymaktadır. Tahkikata büyük bir ehemmiyetle devam edilmektedir. &4 r Tdılar? Hatta, Gali- h.i_- e »,mm : E-SORUN “Avare,, imzası ile aldığımz mektupta deniyor ki: “Beni çok vüksek gören, bir gençle nişanlı idim. Fa- kat ben bu işe âdi bir flört nazarı ile baktığım için izdivaç teklifini reddettim. O zamandan sonra bir başkası ile Aalâ- kadar olmıya başladığını söylüyorlar. Ben de kendisinin benim için büyük bir eksiklik olduğunu hergün biraz daha hissediyorum. Onu tekrar elde etmek için ne yapmalıyım?,, CEVABIMIZ: Bu genç adamım kalbile oynamamalı idiniz; ergeç bunun zararını göreceksiniz. Eğer çok geç değilse onu yeni muvaffakiyetinde çekmeye bakınız. İlk önceler sizi itseler de ehemmiyet vermiyerek sabırla bekle- yiniz, çünkü ancak çok hüyük sabır ve tvazu göstererek ihtiyatsızca çözdüğünüz bu bağı bağlıyabilirsiniz. Sahbahh ' Bizim düşmanımız insanlığın düşmanıdır “Kurun,, da Asım Us yazıyor: Osmanlı imparatorluğile Cumhuri- yet Türkiyesini birbirinden ayıran bir çok karakteristik noktalar vardır. Bu noktalardan biri şudur: Osmanlı im- paratorluğu bütün aczile beraber hu- dutlarımız dışında bir takım karışık faaliyetlerde bulunurdu, büyük — dev- letleri birbirlerine düşürerek bu reka- betlerden faydalanmak hulyasına ka- pılmıştı. Bundan dolayı hemen hiçbir devletle arasında samimi bir dostluk bağı yoktu. Halbuki Cumhuriyet Tür-' kiyesi için vaziyet böyle değildir: Yeni Türkiye hudutları haricinde mu- ahedelerle muayyen haklardan başka hiçbir emel ve menfaat beslemez. Ken- di milli menfaatlerini devletleri bir- birlerine düşürmekte değil, tam tersi bu devletleri uzlaştırmakta, — kendi dostlarile — dostlarınım düşmanlarını anlaştırmakta ve birbirlerine yaklaş- tırmakta bulur. Bunun icçindir ki Cum- huriyet Türkiyesi her devletle doöst- tur. Bunun içindir ki son Cumhuriyet bayramınm ilk gecesinde yanında Yü- goslavya Başvekili Stoyadinoviş — ol- duğu halde Ankarada örduevine giden Atatürk burada söylediği birçok söz- ler arasımda bu hakikatı bir vecize şeklinde ifade etmiş, bir taraftan dost ve müttefik memleketin muhterem hükümet reisine, öbür taraftan ordu- muzun en kıymetli komutanlarına ve subaylarma karşı: “— Bizim düşmanımız yoktur, eğer varsa o bizim değil, imsanlığın düşma- nıdır., demiştir. Evet, Türkiyenin düşmanı yoktur. Çünkü Türkiye herhangi bir memle- ketin zararını mucip olacak hiçbir kombinezona girmemeği kendisi için en esaslı bir hareket düsturu olarak kabul etmiştir. Yalnız kendisi için de- ğeil, uzak ve yakm her memleket ve' " pe edince bu maksat için her türlü feda- kârlıkları bile göze alacak bir vazi- yettedir, . Dış siyasasında bü kadar açık ve kati bu kadar garezsiz ve ivezsiz, bir sulhtan, bir insani gayeden başka hiç bir maksadı olmayan bir memleket için bir düşman bulunabileceği nasıl tasavvur edilebilir? Şayet böyle bir memlekte için düşmanlık eden bir dev- let varsa o, Türkiyenin değil, doğru- dan doğruya insanlığın düşmanı de- mek değil midir? Hem suçlu hem güçlü Hırsızlığını örtmek içim iftirada bulunmaktarn da çekinmemiş Bayazidda oturan toptan eşya a. lıp satan Ali evvelki gece saat bire doğru Beyoğlunda evine — dönerken Mercan yokuşunda paltosunu arkasın. dan çıkarmış.. Tam — çifte saraylar civarından geçerken de — arkasından gelen birisi koltuğunda bulunan pal. tosunu çalıp kaçmıya başlamış.. Ali hırsızın peşine takılmış koşa. rak takip etmiş ve ayni zamanda da bağırmış. Nihayet bakırcıları döner . ken paltoyu kapıp kaçan adam yaka. — lanmış paltoyu çalan Pitürkeli Tevfik dün dördüncü sulh ceza mahkemesi. ne verilmiştir. Bıçak taşımaktan on gün, heroin kaçakçılığından ön üç ay, sirkatten ü: ay mahkümiyeti olan Tevfik, mahke. mede Ali hakkında kötü bir isnatta bu lunmuş, bu isnat üzerine Ali tıbbı at. lide muayene edilmiş, sabıkalının ken. disini kurtarmak için iftirada bulun . duğu anlaşılmış, dört ay hapsine ve dört ay emniyet umumiye nezareti al. | tında bulundurulmasına karar veril. miştir. Avusturya kabinesi Yeniden teşekkül etti Berlin 4 (Hususi) — Avusturya ka- binesi Şuşnigin riyaseti altında yeniden teşekkül ederek eski Peşte sefiri Mü- dafaa bakanlığına getirilmiştir, —