İstanbulun sinekleri için Ankaradan istimdat! bahsediniz. nu, Edu, arada srrada oluyor. Bizim, bildiği. feryatlarımızı görmesi Ve d kalmaz.) lizimgelenlere duyurmağa Herinlemiş havalarda bi — Bulut bulut... na, İBe Bünâdır? Yalnız Börerek, oranın saf ha Muhitine tamah edip atıyorum! Ama yal. Yi mü? Mülevves mah- mile ibet, müle Yazı düşünüyorum: yayılmıştır. Bu- Bakı-| lar yapıncaya kadar ö in, eskisi gibi denize dökün, az E izi de oldukları kamyon kam- ek orduları bu cav iri r. Binek hastalıkların » Medeni bir şeh— ordusunu avvetlendiriyor iz bu sabahki nüsha- İtü, Mayatınm yirminel yılı- €n on dokuz yıl için- alâka ve muhabbeti- Tefikimize uzun inin » devamını deki sütununuzda Ve bu delâlet © Giniz, sihhatimiz tehlikededir. ria> Hamallık kalkınca Cemiyetleri bir nakliye şirketi iy i dizlik işlerine Halktan birisi ter eaiyee| kurmağa çalışıyor yet etmese belediye geçerken, bizzat kendisi halk hatine tecavüz ederse kmda kim faaliyete gee“© diye Reisinin bizset bursya keyi görmesi kabil “değil midir... ... Halkın feryatlı okuyucum, yerde göke k w İşi ibi, biz, Haber gazetesin- Km ğu, bundan hafta: k, oArkamizdan ütun sütuz Fakat Fenni <terti- | bat alınmadan, kapalı mahfuz ei lar yapılmadan, çöplerin ye 2 lâf anlamı" tavassut edip is tanbulu kurtarsın. Verilecek emir £8- “Kapalı depo- çöpleri karaya de, bu uygunsuzlui İarca evvel ilân etti bütün matbuat, günlerce $i yazılar yazdı, resmler i. bülâ umuraıyan yoktur. yon karaya dökülmesi yahu? Mademki belediye yor, bari, Ankara yet basittir ve şudur: karaya döktüklerin yerden toplıyarak gen? yon denize taşıyın'a, Bu'emrin İstanbula telgrafla ve rilmesini, hükümet merkezimizden bekleriz; Yoksx biz, yozdık yazdık © haber verelim ki, emir verilmezse, şimdi u- zak vilâyetlerin teftişlerinde bulunan erkân, İstanbula geldikleri vakit, a$- la mübalâğa etmediğimizi anlıyacak- Tardır. Bıhusus yazm istirahate gel- meram anlatamıyoruz. Fakat, dikleri zaman... (va -Na) Terfi eden Vali ve kaymakam- | “ların Jistesi “hazırlandı Ür. Herkesin! © Dahiliye vekâlteiin bu sene cümhu riyet bayrammda terfi edecek vali ve kaymakamlar hakkında hazırladığı j listeye nazaran bu sene beş vali, 61 kaymakam, 9 mektupgu, 10 nüfus mü- İ dürü birer derece terfi etmektedir. sınıf valiliğe terfi edeceklerdir. yorlar. Tuğa terfi edeceklerdir. maktadır. 10 günde 75 lira ceza! hapse atılacağım muhakkak. Bu takdirde yedi nüfus ai lem efradı aç kalacaktır. Ben 15 gündeyedi buçuk lira ka- zansam zengin oldum diye şapkâmı havaya atacak bir adamken 75 lirayı nereden bulup verebilirim, Yüksek Be- Iediye ümirlerinden rica ederim, balime acısınlar, Kusur sitimse affetsinler.,. Zavallı adamın bu şiküyetini doğrusu hakir bulmak- tan kendimizi alamadık. Usule, nizama aykırı hareket et- miş olabilir, fakat cezası bu kadar ağır mı olmalıdır? ,, Mercanda Valde hanında oturan Ali oğlu Abdullah isimli bir seyyar satıcı dün matbaamıza gelerek yana ya” kıla şu derdini anlattı: ”— Ben seyyar kalemciyim. Uç dört lira sermayem var, kalem alp sokaklarda satarak ekmek parasi Çıkar- mağa çalışırım. Seyyar esnaf tezkerem de var, Mahmut paşa caddesinde kalem satarken memurlar çevirip on beş lira ceza yazıyorlar, Bu surttle on günde tam 75 Jira ce” za yazdılar. Bu kadar parayı ödememe tabii imkân yök, m she belediye hak- ktir? Bele- kadar tegrif ile halkın maruz kaldığı telli Seyhan valisi Tevfik Hadi, Konya valisi Cemal birinci smıfa, İsparta valisi Nuri ikinci sınıfa, Ordu valisi Salim, Amasya valisi Talât Üçüncü Kaymakamlardan: Eminönü Agüh,! Karamürsel İhsan, Menemen Emin, Sürmene Halil, Meriç Niyazi, Biga| Hikmet, Kilis Necmettin birinci smıf kaymakamlığa, Iğdırdan Nedim, Tuz- lucadsn Kerim, Kemalpaşâdan Kemal ikinci sınıf kaymakamlığa terfi edi - Mektupçulardan: Kocaeli Mukbil, Diyarbekir Kâzm, Hakkâri Neşet, Antep Raif birinci smıf mektupçulu- ğa, Rize Mesut, Çanakkale Talât, Kas- tamonü Tevfik ikinci snf mektupçu- , Nüfuz müğürlerinderi: Çorum mü. dürü Halil Hadi üçüncü Sm? nüfus müdürlüğüne, Denizli Müdürü Ali Hüsnü, Bilecik Kemel, Bursa Nihat Bolu Kemal, Maraş ve dör. düncü sınıf nüfus müdü, 3 Es - kişehir Memduh, Afyon Osman, Ordu GEÇEN: SENE Sabri beşinci sınıf nüfus Müdürlüğü. ne terfi edecekler arasında bulun. Mamalar emiyetinin yarısı çekil. miş olan İdare heyeti azaları yerine yenilerinin seçilmesi için son teşrinin beşinci ve altiner günleri seçim yapı. lacaktır. Dahiliye Vekâletinin tamimi veç- hile şehrimizde sırt hamallığı kalktık tan sonra hamallar cemiyetinin ehem miyeti daha ziyadeleşecektir, Nitekim cemiyet, hükümetin *stediği bu inkılâ. ba önayak olmak için hamalların bir umumi nakliye şirketi kurmaları için faaliyete geçmiş bulunmaktadır. Bu arada liman umum müdürlüğü nü de bütün liman ve iktisadi sahcdaki hamallık ve nakliyatı üzerine aimak istemektedir. Söylendiğine göze liman (o uvum müdürü Raufi Manyas Ankarada bil. hassa bu mesele üzerinde teşebbisler. de bulunmuştur. Maamafih alâkadar) mahafilde bu işi en iyi şekilde liman idaresinin yapabileceği kanaati var. dır. Dünkü fırtına ve yagmur Sadık zade vapu- tunda yolcusu olanlar endişede Bir haftaya yakın bir müddettenberi gok'iyi giden havalar dün akşam saat on sekizde birdenbire bözmuş ve kuv- vetli bir fırtına ile beraber yağmur yağ” mıştır. Fırtınanın ve yağmurun bu şid geti çok süürmemekle beraber bütün ge ce devam etmiştir. Rasathane yağmurun bugün de devam edeceğini bildirmekte ise de hava öğleye doğrü düzelmeğe yüz tutmuştu. “Fiftma “gerâk © Karadeniz, “görek| Akdehizde bütün şiddetile devam — © mektedir. Seferde olan vapurların bir çoğunun limanlara sığındığı gelen ha berlerden anlaşılmaktadır. Dün saat 16 da İzmire varması lâ sım gelen Sadık zade vapurunun İzmire geç vakte kadar varmaması büyük heye can uyandırmıştır. Nihayet vapurdan verilen bir telsiz şiddetli bir fırtınaya tutulan vapurun Kösten adasına sığın- dığını göstermiştir. Vapur geceyi adi-! da geçirmiş, sabah erkenden İzmire ha- reket etmiştir. BİRİNCİTEŞRİN — 1938 Hicri; 1555 « Şaban 6 EEE ER ad Verde gi 11,58 1AŞT İTS 1862 409 şe, me gap MSA TEM LAN 3120 suzun 734 bin olduğu #9İASıMaştır. Manmır vilâyetinde a5kerr bir idare kurulması kâra yağ. Esnafın sıhhi muayenesi Lâyıkıle yapılama- dığı anlaşıldı Bundan bir müddet evvel İstan. buldaki 6 hin berberden ancak 1200 ka darında sıhhat cüzdanı olduğu, diğer. lerinin sıhhi muayenesi yapılmadığı. nın anlaşılmasiyle ortaya bir mesele çıktı. Bu arada yapılan tetkikle Istanbulda esnaftan kısmi azamının muayenesi nin yapılamadığı ve bittabi muavene muayeneye tâbi şılmıştır. Bazı ahçılar, sucular, Şer. betçiler, kahveciler, satanlar da bü meyandadır. Belediye, bu vaziyet bütün belediye zabıtası teşkilâtıra €s. nafın sıhhi muayeneye tâbi olanları. | nın sıkı bir kontrole tâbi tutulmaları). emri verilmiştir. Bu kontrol üç gün. denberi yapılmaktadır. Muhtelif kol. Jardan şehirde gezen belediye zabıtası memurları muayene cüzdanlarını mu. ayene etmekte ve cüzdanları olmıyan esnafa hem ceza kesilmekte muayeneye sevkedilmektedir. gida mad 'eleri lerinden çıkarılan Ittihat ve Terak- k hamalların şikâyetleri Şehrimiz gümrüklerinden ihtiyar ol- dukları için çıkarılan altmış hamal bu sa- bah da polis müdürlüğüne gelerek hal lerinden şikâyet etmişlerdir. Bu hamallar daha uzun müddet biz- met edebileceklerini söylemektedirler. Orta mektep mual- limleri arasında yeni tayinler Maarif vekâleti maarif müdürlüğü. listesi bildirmiştir. Bu göre: Kumkapı ortamektebi riyaziye mu- allimliğine Oğuz, Kadıköy Akşam san- at mektebi biçki ve dikiş stajiyerilği- ne Nebahat, İstanbul Akşım sanat mektebi moda stajiyeri Şüküfe Edir- ne Akşam kız sanat mektebi moğa mu allimliğine, İstanbul Selçuk kız ensti- tüsü biçki, dikiş müuallimliğine açık- tan Fezahat, İstanbul akşam erkek gana mektebi dökücü muallimliği us- ta ştajiyerliğine açıktan Mahmut, Ge tarih ve coğrafya! muallimliğire Reşad, İstanbul lisesi, Türkçe muallimi Tahir Nejat ilâveten ayni se başmuavinliğine İstanbul erkek lisesi tarih ve coğrafya mualli- mi Nevzat ilâveten lise müdür mua yinliğine, İstanbul isesi türkçe mual- limi Oğuz ilâveten müdür muavinli- gine, İstanbu! kız lisesi riyaziye mu- allimi Mediha ilâveten lise başmuğ- vinliğine, İstanbul kız lisesi fen bilgi- si muallimi Makbule ayni lise müdür müavinliğine, İskilip orta mektebi di- kiş ve biçki muallimliğine Fatma Te- mizsoy, Adapazarı ortamektebi tabii-! ye muallimliğine Memduba, İzmiz Karşıyaka ortamektebi tarih ve coğ- rafya muallimliğine Zâhide, İstanbul Istasaray Nsesi BUGUN NE OLDU? Umumi nüfus sayımında İstanbulun uüfu, mektebi kâtipliğine tayin edilmişler « Klemansonun sözü Bugünkü Kurun gazetesinde Hasan : Kumçayı çok dikkate değer bir nok taya temas cdiyor. Bu, İskender ve Antakya işini halletmek üzere gelen Mösyö Ponso hakkındadır. Hasan Kumgaymın yazısı aynen şöyle; “3 Müteveffa Fransız devlet adamı (Klemanso) nun hatıratında (Ponso) hakkında bir fıkra varmış. Bu fıkra- da: “Bitirilmek İstenilmiyen bir siya” si mesele olursa bunu Ponso'ya hava- le etmelidir.,, deniliyormuş. i Bir dostumuz Klemansonun bu sö #inü naklettikten sonra bu defa Pa- risten gelerek Ankaraya giden Mösyö Ponso'nun orada İskenderun meselesi hakkında hükümetle temas edeceğine işaret ederek manalı bir bakışla bak- tı. Bu bakışta şöyle bir mana vardı: — Acaba Ison Blum hükümeti gerçekten Mösyö Ponsoyu İskende- © run meselesini müzakereye memur öt miş midir?” Etmişse kendisine böyle 4 bir vazife verirken Klemansonun sözü nü hatırına getirmiş midir?,, Biz yalnız bu süsli nakletmekle İk- tifa ediyoruz. Ve sayın Fransız elçisi» nin Klemansoyu sözle değil, fl ve hareketle tekzip etmesini bekliyoruz. x vii ki hakkında yazılanlar j değersiz mi? Sadri Ertem dostumuzun bugünkü fıkrası birçok tarihi tefrika yazanları, bilhassa (İttihat ve Terakki) fırkası üzerine çalakalem alıp yürüyenleri çis leden çıkaracak bir mahiyettedir. Sadri Ertöm, “Bizim tenkit ve İlme, © ihtiyacımız vardır,, dor. Bunu demiş olmas, vazlanların üzerlerinde b- lardan bir eser taşımamış bulunmala — rına işaret olacak. Sözü Sadriye bwra- kalım: Tarihi tefrika yazmak iki'cins oku- yucuyu birden avlamak demektir. j Çünkü tarihi tefrika bir taraftan romandır, roman kariini çeker, beri taraftan da tarih olduğu iddiasında dır. Tarih meraklılarını oltasma ta- kar. Muvaffak olmuş tarihi bir ro- man için söylenecek söz yoktur. Ben tarihi tefrikadan bahsedecek değilim. Belki bizzat tarih ve vesika icad eden yazıcıları hatırlatmak istiyorum. * Son senelerde elinde birikmiş : suz vesikalar taşıyan adamlar reyda» ne çıktı, Ellerine birer kurşun kale mi alarak meydana çıkan bu insan lar, yakm tarihi sözde vesikalandırt: yorlar. Tanzimattan sonraki hayatız. 4 hal aldığını, ciddi bir tarihçi o çıktığı zaman anlıyacağız. i Bir nevi tahriri macera filmi çevi- © ren kalemler şu on, on beş sene Iç'ndı yakın seneler hâdiselerini, şalisiyetler rini ne hale koymadılar? Gün oldu ki Abdülhamidi “Duglas Fayrbanks” | rolünde görür gibi olduk. Gün oldu, Abdülâzizi futbol oynıyan bir deli- kârlı saydık. Gün oldu, ondan, sürsir na sakal takılmış Çoban Mehmet gibi bahsedildi... vi Saraylar, maceralar filân, falan... Gi Fakat bunların içinde hâlâ harcara, © hârcana tükenmiyen, sulandırıla sü. Indırıla crvimıyan bir mevzu kâ'di: Itihat ve Terakki! Ondan ne aesip, ne hazin, ne korkunç bir macera gibi bah settiler. Yakın tarihi tanımak, yakın tarihin bütün vesikalarmı ortaya koymak iâ- © zımdır. Bunu bir cemiyetin bayat, yürüyüşü, tekâmülü namma yapaca- gız. Fakat tarihin hadiselerini değer. siz bir roman haline koymak ve tari- hi tağlit etmek ne tenkittir, ne de i- lim... j Çünkü tenkit usule, kaldeye, müs- | bet hakikate istinat eder, ri P İlim ise, bitaraf, olgun bir şahit. tir. v ğ Bizim tenkide ve ilme ihtiyacımız. vardır. Tarihi, günde beş kuruşa a. damlara açılan bir sirk haline koy.» mıya kimsenin hakkı yoktur, i