kt 4 HABER — ÇOCUK HAFTASI E/RARENGİZ TAYYARE ein. Akbar Pirozu bilhassa general Çampbelin sözleri çok düşündür- dü. Hakikatin diğer Hintliler ta- ralından da öğrenilerek (bütün kudretini kaybetmek tehlikesi i- Je karşılaşmıştı. Şimdi yapılacak yegâne şey bu adamları sustur- gmaktir. Bir müddet düşündükten o sonra çavuşa şu talimatı verdi: — Yarın bu adamların hepsini — ddama mahküm ettiğinizi söyler- © siniz. İdamın ne zaman olacağını ayrıca bildiririm. Şimdi bana öte “li arkadaşları çağır da konuşa * © “Aradan yarım saat geçmemişti “İki bütün ihtiyar Hintliler Akbar. Firorun odasında © toplandılar, > maznunların iam edilip, edilmemelerini münakaşa ediyor- ard. Müddeiumumi ile reis olan ça- vuş maznunların Hirtlilere Dü- © yük fenalıklar yaptıklarını ve he- © men idam edilmelerini U istiyor, diğerlerinden bir kısmı kararın. başı yarılan reisin iyileşmesinde sonra verilmesini münasip görü” © yor, bir kaçıdaeğer (İngilizler meseleyi haber alırlarsa buraya Asker gönderirler korkusile ser- © best berakılmalarnı tercih ediyor : Jardr. © münakaşa iki sant kadar sür. dü ise de üç taraf da kendi fikir- lerinde ısrar ettiklerinden © ice almamadı. Akbar Piroz hid- © detinden kıpkırmızı olmuş odada © ki adamların hepsini de öldürme-” ği aklımdan geçiriyordu. Fakat böyle bir iy kendisi için çok teh- © ikeli oleilirdi, Bu işten vazgeçe rek hapsetmeği düşündü. Fakat © bu da iyi olmıyacaktı. © Nihayet meseleyi gü o şekilde © halletmeğe karar verdiz © Çavuş yarın sabah (erkenden © hapishaneye giderek general —umpbel ve arkadaşlarını kurşun la öldüresek, kendisi de silâh ses sini duymuş gibi hapishaneye koşarak tayuşu öldürecek ve bü- can kabe'at çavuşun üzerine yüklenecekti, “Akbar Firoz, heyetin — hiç bir karar vermiyerek dağılmasından sonra çavuşu çağırarak © ona şu talimatı verdi: —$imdi bana olün sadakatini göstermek zamanı geldi. Bu a- damlar mahpusların öldürülme - ettkini istiyorlar. Muhakkak ken Zdilerinden rüşvet almış olacak - lardır. Sen yarın sabah erkenden hapishaneye gider ve sözde mah puilar üzerine hücum etmiş gibi yapacak tabanca ile hepsini öldü- sürsün. Sonradan seni kurtarmak benim vazifemdir. Hiç korkmat.. — Emredersiniz efendim! Si rin için canımı bile fedadan çe- kinmiyeceğimi evvelce de şöyle miştim zannederim. Yalnız bir nokta var. Ya muhafızlar. beni hapishaneye bırakmazlarsa? — Sen galiba malıkeme reisi olduğunu unutuyorsun? Maznun ları sorguya çekeceğini söyledin mi, heri > emini dinlemeğe mec burdur. Çavuş bu sözlerden'sonru Ak bar Firozun önünde eğilerek dı- garı çaktı. Akbar Firoz şimdi bütün işle- ri yoluna koyduğuna emin ola” rak seviniyor ve bir — aşağı bir yukarı geziniyordu. Nihayet akşam old. General Campbel ve arkadaş - ları bulundukları hücrede vazi- yetlerinin ne olacağını düşünü- yorlardı, Hepsi de hayatlarından idi kesmişti. Bunlardan yalnız Htalyan âlimi bir sürü tehditler savuruşor ve eğer © kendilerini öldürmeğe cesaret edecek olurlar sa, beşeriyetin bu ölümün intika- mını almakta gecikmiyeceğini söylüyordu. General Campbel ortaya şöyle lerine hepimiz katiyyen eminiz. Böyle pisi pisine * ölmekten ise mücadele ederek ölelim daha iyi. Hem bu suretle onlardan bir ka- geni temizlemiş ve hem de belki bir kosmımızın kaçmasına yardım etmiş oluruz. Bu fikir hepsine iyi geliyordu. Fakat nerede ve kiminle mücade le edeceklerdi. Şimdi, bulunduk” ları yerde yemeği bir delikten ve- tiyorlar ve ancak mahkeme gün leri o da elleri bağlı olarak dışa” 7 gikarıyorlardı. General Campbel buna da bir gaze düşündü: — Yarın nasıl olsa mahkeme- ye gideceğiz. Orada reise, bize insan gibi müsmele ettikleri takdirde her geyi söyliyeceğimizi ve binsenaleyh ellerimiz. çözük olarak muhakeme edilmemizi İs teriz. Zannederim ki bir şey öğ- zeniriz ümidile bu isteğimizi ka bul edeceklerdir; işte o zaman etrahmızdaki muhafızların üzeri- ne çullanır ve elimizden geldiği kadar kavga ederiz. Kazanımsak âlâl Karanamazsak zaten ölece- özi, Hücreye derin bir sessizlik çök tü. Şimdi herkes fecin #kibetleri- ni düşünüyor ve aslında, hepsi yarın mahkemede reisin bu fikti kabul etmiyeceğine, etse bile mu- hafızlarla başa çıkamıyacaklarına kani bulunuyorlardı. Nihayet Alman &limi bu fikre itiraz ettiz — Bence sizin söyledikleriniz tatbik edilecek bir şey değildir. is mahkemede elimizi çözdürmi- yeceği gibi çözdürse bile oradaki muhafızlarla kaviyyen başa çı - kamıyacağız ve üstelik bu sefer de yaptığımız işten dolayı işken- ce de görürüz. Haytaya bakın Dünyadaki büyük şeyler * Dünyanın en üzün tüneli Pİ re dağlarının altından geçmekte" Gir, Boyu 50 kilometredir. * Dünyanın en büyük adast 1.654.600 kilometre © murabbar sahası olan Giröenlanddır. * Dünyanın en büyük Okyano su 127.972.000 kilometre murabe bada olan böyük Pasifik Okya nosudur. General “Campbel murildande: — Orası öyle ama... Ne yapıpda bu' haydutların e inde ölmekten kürtulnalıydılar. Hepsi. buzu düşünüyor fakat ne yapmak lâzemgeldiğini bir türlü Kararlaştıramıyorlardı. Dokto- ortaya | şöyle bir fikir a — Bütün bu işler Akbar Firo- Zün başı altından çıkıyor, Bura- daki Hintlilerden birisini kandırıp en sadık adamlarıdır, Bu fikrimi si katiyyen kabul etmiyecekleri gibi meseleyi Akbar Pirozada haber verirler ve bu suretle aleye himizde bir türlü elde edemedik» leri delili kolaylıkla bulmuş olur lar. — O halde yapacak bir şey yok! Alnımızda ne yazılı ise onu bekliyeceği Gener:! bir türlü yerinde du Tamsyor ve gözgöre ölüme gider- ken hiçbir şey | yapamamaktan doğan bir hursla kendini yiyordu. — Fakat ingiliz hükümetinin birleri merak ederek arattırması lâzem değil mi? diye söylendi, (Devamı var) İ Li 2 EYER $v PİNPON Save İNDE BEYİNE, İİ 7 ZAİLER vğge fi Yİ EE Ya di İN 7 makrome Ze OCUK HAFTAS Çok yakında sızin için çok güzel ve de- vamlı bir re- simli romana başlıyacaktır. Merakla bek- leyiniz.