he fali... Bu sözün manasını bili iy unuz? Kaldırımın asri bira H Bütün Avrupa yolları bununla Büz» .. Fakat “biliyor musu- “mw diye sorduğum, tabiatile bu geleni değildir. İstanbulda! İn Aİ has halini alan “Asfalt, tan ik istiyorum, tarafında, Selâmi Çeşme- iş anların Suadiyeye, Bostancıya uzanan yolun ismi, bir tek keli- | e İle Asfaltitır! Burası, halk arasmda Nis gibi, ntekarla gibi, bir sefahat yeri sa iyor galiba ki, akrabamdan Gözte-! İçlerinde oturan ihtiyar bir bayan, rinmndan şikâyet ederken: >— Mektepten gelip de çantasını i mı haydi Asfalta! — Diyordu. » . * İ Asfalt, hakikaten de, yalnız kübik Yine değil, biraz rahat yolda yü- | 0ek İstiyenleri de kendine cezbeden j Merak, bir mevcudiyet oldu. Ge- lerde, ben de, bir dostumla birlik. 1 İşi, ada Uzunca bir yürüyüş yapmak Çıktım. Aşağıdan yukarıdan oto- Eler canavar gibi geçiyor. Hele ş Belgi ar!., Hele Ankara tabelâlilar. 80 — 100 — 120 kilometre gi- | l 7 a, Uzaktan sesi duyulunca, arkadaşı» | “kolundan çekiyorum: | © Yahu! Kenarda dur... — A Ben bu yandan gidiyorum, ni- mucibince, onun öte yandan git- Nesi Yazım Sürüyor musunuz helkm zihniye- ne *- Bütün nizamlara, kaidelere ria- a, Yünuyor sandığı için, kendini ma- İx #ayıyor... Halbuki, bu kadar dar halkla bu derece dolu bir yolda Azrail gibi seğirtmek bangi ni- | ma sığar? alara saylavı Mötat Alamla refi- Ser, Müessif bir kaza geç'rdiler. Şo- İ lee edildi. Çünkü, kaidelere Ray, etmemiş; 80 kilometre gidiyor- i, Süsrettin hoca, hizmetçisini testi sına gönderirken bir iyi Tat #me — İ 4” Kabahat yapmadı ki! Ne dövü- N Yun? Dedikleri aman cevap ve- ||, > Testiyi kırdıktan sonra döv- Mes, ne faydası var? Evvelce terbi- hi vermeli ki aklmı başına tople- D ör Bizimki de o hesap değil mi? Aha-! “ivciv gibi kaynaştığı mükem.- | ii İP gezme yoluna, kuduz sansar , rar, imobillerin saldırdığım görü &. « Belediye de görüyor, zabıta Ses çıkarana rastlanmıyor. Ah- pe oflamak için bir kaza çıkma- bekliyoruz. in hocadan ders alsak, her daha akıllılık ederiz! vAa-NO; ia. r ) —— halan Mitat Alam mücesif ve ie yası disildikten sonra haber V.N.) Ayasofyanın tamiri- , ne başlandı ya camiinin uzun müddettenbe y, Yaları düşmüş olan şimal | cephesi Niye külâhlarının tamirine başlen- Mek işler için 15.000 Jira sarfedi- ii bu tamiri yapılırken bilhassa İka, asliyesini muhafaza © etmesine İğ, © olunacaktır. Bunun için de Ab- * Asfalt yol Ni < Adiiye erkânı ! Vekil tarafından şehrimize çağrıldı Şehrimizde bulunan (Adliye Vekili Şükrü Saraç dün adliye (müsteşarım, zat ve ceza işleri müdürlerini İstanbula davet etmiştir. Verilen malümata göre (şehrimizde bizzat vekilin riyaseti altında bir yüksek adli komisyon toplanacak ve adli kanun pdojeleri üzerinde tetkikler yapılacak - tır. Adliyede yeni hazırlanan terfi, tayin listesi de bu sabah vekilin tasvibine arz edilmiştir. Adiiye koridorlarında Bir karı koca kavgası Dün Adliye o koridorlarında büyük bir karıkoca ve kaynana kavgası olmuş tur, Bu kavgaya sebep karısı tarafından dava edilen Nikonun mahkemede karısı Anastasya aleyhinde söz söylemesi ol- müğştur. Mahkemeden çıkınca bir kavga başlamış ve Nikonun gerek karısı ge - rekse kaynanasını tokatlayıp gitmiştir. Güzel bir karar Malüller Üsküdar tramvayla- rına parasiz binecekler Üsküdar Tramvay şirketi çok yerinde ve herkesi sevindiren bir karar vermiş- tir. Şirket bu vatan için (herhangi bir uzvunu kaybeden ve aramızda bir şeha- met Örneği halinde dolaşanların nakil vasıtalara para İle değil (o istedikleri gibi ve parasız binmeleri lâzrmgelece ir ni takdir ederek (o şehrimizdeki bütün malâllere birer birinci mevki meccani paso vermiştir. ti Diğer nakil şirketlerinin Üsküdar — Kadıköy taramvayları şirketinden ders almalarını bekleriz. Çanakkalede bir deli Dayısını ve an- nesini öldürdü Üç evi yaktı Çanakkalede bir ev mirasr yüzünden şimdiye kadar emsaline tesadüf edilme- miş bir facia olmuştur. Girit muhacirlerinden kunduracı Ali dayısı Aliyi bir alacak (o yüzünden beş yerinden yaralıyarak öldürmüştür. Ka- til bundan sonra evine sığınmış ve ken- disini yakalamağa © gelen polislere de steşe başlamıştır. Bu esnada annesi oğ- Junun bu hareketine mani olmak istedi- ğinden katil onu da öldürmüştür. Fakat) aldığı yaraların tesirile öleceğini anla- yan katil eve ateş vermiş ve bu suretle de üç ev yanmıştır. Katil ölüm halinde yakalanmıştır. “Masrif Vekilinin tetkikleri Şehrimizde bülünan Kültür Bakan Safet Arıkan dün beraberinde Teftiş beyeti reisi Cevat ve hususi kalem mü- dürü Nihat olduğu halde Erenköy sana- toryomunu, Bağlarbaşı Prevantoryomu- nu, ve Üsküdar cihetindeki iiselerle or- ÇAN ELİ 2 Kl > Kasa soyan hırsızı Yoluna çıkan 4 hırsız soymuş Süngercilik Şirketinin kasasını soyan hırsızın muhakemesine dün bakıldı Bundan beş ay evv”' süngercilik| izini kaybetmiye muvaffak olmuştur. Lâ- Türk anonim şirketinin kasasına anah- tar uydurarak içinde (Obulduğu (1100 muhakemesine dün ikinci (cezada mubakemesine bu sabah ikinci cezada devâm olunmuştur. Celbedilen şahitler vakayı anlatarak Abdürrahimden şüphe lendiklerini söylemişlerdir. Maznun şa- hitlerin söylediklerine bir diyeceği ol madığını beyan etmiştir. Mahkeme, gelmiyen bir şahidi celbi için teşrinievvelin birine brakıl Bu hırsızlık vakasının son tafsilâtı şunlardır; Abdürrahim parayı çaldıktan sonra bir müddet İstanbulda saklanmıya ve Konyada bir canavar Karısını öldürüp Ciğerini dişlemiş Konyanm Hadımbağlı kazasınm Tozviran köyünde tüyler ürpertici bir cinayet olmuştur. Bu köyün ileri gelenlerinden Ömer karısının o ihanetinden şüphelendiği için kadm gece uyurken yüzünü ve vücudunu ustura ile parçalamış sonra da ciğerini çıkararak dişlemiştir. Katilin neden sonra aklı başına gelmiş ve cinayeti o başkalarına mal etmek için gırtlağı üzerine de bir ya- ra açmışsa da bu hilesi çabuk anlaşı- mıştır. Bü canavar ruhlu adam der- hal tevkif edilmiştir. Sıhhiye Vekili bugün Trakyaya gidiyor Sihhiye Vekili Refik Saydam vekâlet iskân işleri umum müdürü Cevatla bir- likte bugün Trakyaya gidecek ve tet- kikler yapacaktır. Köstence ve Varnadan göçmen nakli- yatı başlamıştır. Bu işe tahsis edilen üç vapur 15.000 muhaciri bu mevsim için- de getirecektir. 11 CUMA Eyi — 1936 Hicrt: 1855 Cemaziyelükir: 24 Bursanın kurtuluşu ER EE 308 Ğİ 18.ZI Ça) Kn e e da Baran âdi A2, 15,45 18,27 20,02 359 ii, 945 5, 91200 183 027 GEÇEN SENE BUĞUN NE OLbÜY Türk Arasında tertip (o edilen "Türkiye tayyare turu büğlün başlamıştır. Şehirdeki polis klübeleri kaldırıtmağa baş lanmıştır. kin daha fazla gizlenemiyeceğini anla- yınca dostlarının bulunduğu (Düzce, Hendek taraflarına doğru kaçmıştır. O- rada köyden köye, dağdan dağa giderek! zabtadan saklanmıya uğrâşırken yolda önüne çıkan diğer dört hırsız üzerine) hücum ederek cebinden şirketten çal mış olduğu paradan kalan (580) lirayı almışlar ve kendisini de soyarak çırçıp- Jak bırakmışlardır. İşte Abdürrahim bu vaka üzerine jandarmanın eline düşmüş ve Hendek sulh hakimliğinde suçunu itirala mec- bur olmuştur. Abdürrahimi soyan dört hırsız da yakalanmışlardır. - Fabrikacılar Muamele vergisi müzakeresinde Bir türlü anlaşamıyorlar Muamele vergisi kanununda yapı- lacak değişiklikler dolaymile ticaret odasında sanayicilerin muhtelif sanayı şubelerine (o göre grup grup Yaptık- ları içtimalar garip bir vaziyet mey- dana çıkarmıştır. Bu garip vaziyetten dolayı ayni zümreden olan sanaylcile- ri bir araya getirip (içtima ettirmek kabil olmamaktadır. Bu vaziyete sebep şudur: Her sa- nayi zümresi iki nevi sanayiciden te- şekkül etmektedir. Bunlardan birinci- si beş beygirden yukarı kuvvetle ve 9 ameleden fazlasile çalışan fabrikalar. |” dır. Diğerleri de beş beygirden aşağı kuvvet ve 9 dan az İşçi ile çalışanlar. dır. Bunlardan birincisi muamele Vergi- $i vermekte ve verginin (gümrükten girerken mevaddı iptidaiye üzerinden almmasmı istemektedir. Bu takdirde beş beygirden aşağı kuvvetle çalışan ve şimdi muamele vergisi vermiyen sanayi de vergi ver- mek mecburiyetinde kalacaktır. İşte bü yüzden her içtima bir münakaşa İ- le neticelenmektedir. Ticaret (o odası bu vöziyet karşı sında küçük ve büyük sanayicileri ay- TI ayrı salonlarda toplamağa başla. mıştır. Binlerce ton UZuU Son yağmurda Mahvoldu Geçen ayın sonunda 90 bin tona ya- kın tahmin edilen Eze mmtskasr Görüm sera b is saenes eye a, Kaç asırlıkfark”? Ahmet Ağaoğlu, garptaki fikir yük selişlerini göstermek için, Montaigne ân dört asır evvel yazılmış bir escrin- den şu parçam alıyor: Meşhur Roma imparatoru Sezardan bahsederken ikbalculuğun bu adamın ruhunda en galip ve hâkim âmil oldu. ğunu kaydettikten sonra diyor ki: “Bu ihtiras esasmda liberal olan bu adamı hırsızlığa, menafii âmmeyi sui- istimal etmeğe sevketti, Çünkü etrafa saçmak ve israfatta bulunmak ihti cmı bununla tatmin edebilirdi. Ayni ihtiras ona bu pis ve adalelten uzak sözleri söylettirdi: “Dünyanın en fena ve pespaye &- damlarmı bile benim yükselmeme sa- dakatle hizmet ettikleri takdirde en değerli insanlar kadar terfi ve taziz ederim. (!) Bu ihtiras onuok sermest etti ki kendi hemse huzurunda bile büyük Roma cumuri- yetinden yalnız şekilsiz ve cansız bir nam bıraktırdığını ve ve sözlerinin bundan sonra kanun yerini tuttuğunu söyledi ve Yahına gelen âyan meclisi- ni oturarak kabul etti ve kendisinin telih edilmesine, huzurunda bile onu takdis eden âyinler yapılmasına ta hammül etti. R Hülâsa benim akideme göre onda mevcut olan dünyanm en güzel ve en zengin tabiatını bu hırs yalnızbaşma mahvetti ve onun hatırasmı yüksek insanlar indinde ebedi bir nefrete mahküm eyledi. Çünkü o kendi şöh- retini memleketinin harubisinde ve dünyanm hiç bir zaman göremiyeceği en kuvvetli ve en müreffeh bir içtimai teşekkülün (o yıkılışımda aradı! Düşününüz ki bu fikir ve hisleri Montaigne etrafına on altıncı asrm İp- tidalarında saçıyordu. Yalnız o zaman, değil, iki üç asır sonruları bile bizim hangi muharririmizde bu gibi fikirle. re tesadiif edilebilir? SIlâh yerine numara Açık Söz gazetesinin fıkrasısı ya ayor: Amerikada Gangster denilen müt- hiş şehir haydutların en ileri gele nine Amerika polisinin (1 nümaralı halk düşmanı) ismini verdiği malüm- dur. Bu tabir, şimdi bir nevi modern afaroz yerine geçti, Yahudiler Cenevredeki dünya ya hüdileri kongresinde Almanyavı (1 numaralı düşman) ilân etmişlerdi. Ya» ni onler da bu tabiri (turfa) maks- mında kullandılar. Şimdi de Yahudilerin bir numaralı düşmanı olan Almanya, Her Hitlerin ağzından, Bolşevikliği (1 numarali düşman) ilân ediyor!.. Galiba bu da bir nevi modern harp: Düşmanlara silâh atılamayınca nü mara atılıyor! Boğazlar komisyonu . rekoltesinin fasılalı yağan yağmurlar - Mil letler Cemiyetince dan sonra 50 bin tonla 60 bin ton arası- na kadar indiği tahmin edilmektedir. Son birkaç gün içinde yağan yağmur lardan sonra 20.000 çuval üzümün tame men mahvolduğu anlaşılmaktadır. İn cirlerde de zarar varsa da o kadar fazla değildir. Turgutlu ve Manisada 38,000 çuval üzüm < islanmıştır. İncirlerde o zarar 2530 bin çuvaldır. İktısat vekili Celâl Bayar hergün tel grafla vaziyet hakkında haberler ak- vazifesine nihayet veriliyor Montrö anlaşmasından sonra, Lozan danberi şehrimizde bulunan ve Akvam cemiyeti namma Boğazların mürakabesi ni yapan Boğazlar komisyonunun €sa- sen vazifesi kalmamış ve komisyon an- laşmanm imzasını müteakip toplanarak tasfiye karar; vermişti. Cenevreden ajansın bildirdiğine göre Boğazlar komisyonu reisi, Montrö mu- | ani, İt zamanında yapılan Oo kaba ve | ta, © #arifliğini bozan sıva kaldırıla « gine Bizans üslübtnda sıva yapı - makta ve direktifler vermektedir. Li ——— e 23 kavelesi mucibince komisyonun, işleri bundan sonra Türkiye hükümetinin ta- bil vazifeleri meyanına girdiği için me. saisine nihayet vermeği kararlaştırd W ) > 'BIZE-ŞSORUNUZ.Sizr CEYAP mı vi k - - > ira Kğ Meme ve ize â m DE 4 | e ği MM... ü İn 2i İ bea 2d adi | Müllerler cemiyeti umumü — kâtipliğine de tamir edilecektir. e ER EKO U LTE ŞE — bildirmiştir. Kiz pi Ybrısta hava üssü 0 f Bu sene balık az m öiliz hava şirketlerinden biri Kıb Aşkta mevki arkı yoktur İçinde bulunduğumuz mevsimde ga- aş lin Avrupa — Afrika — Hindis yet az belik çıkmıştır. Balıkçılar uzun CEVABIMIZ: Aşkta mevki farkr yoktur. o Fakat bu gencin sizinle evlenmiye niyeti yoksa ondan kendinizi uzak , laştırmaya çalışınız. Sizin bu temiz hisleriniz mes'ut olma- niza yardım edecektir. Eminiz ki sizinle iftihar edecek mert bir gençle saadete O kavuşmakta gecikmiyeceksinizdir. Margi Avusturalya arasında en müsait! Bir (Daktilo) imzası ile aldığımız mektupta deniyor ii? Maas olarak esçmiş ve burada mu-| “Mevki itibarile benden çok yüksek birini sevmekte- ae vücuda getirmeğe karar| yim. Kendisile hiçbir zaman evlenemiyeceğimi düşlinerek : İ müteessir oluyorum, Onunla konuşmaya devam etmelimi- yim. senelerdenberi böyle balk azlığı görme diklerini söylemektedirler. o Maamefih son günlerde palamut akımının ilk ba reketleri başlamıştır. Önümüzdeki gün- lerde çok balık çıkacağı umulmaktadır.