23 MART — 1036 HABER — Aksam postaer Aç karıma bir kahve k-giğr alındıkta ',omum KABIZLIĞI DEFEDER 10 liç Ri hiiy İşletme Umum Idaresi Tlânları Maden cevherleri nakliye : ücretlerinde tenzilât Yalnız muayyer iskelelere yapılan nakliyata tatbik edilmekte ©- a maden cevheri tarifesi, bu kerre şebekenin her istikametinde tam 'Bonla taşınacak cevherlere şamil olmak üzere genişletilmiş ve na- İİ ücretleri de mesafeye göre 9» 5 ilâ 23 nisbetinde ucuzlatılmış o- > 680 kilometreden fazla mesafelerden taşmacak cevherlerden ton kilometre başına alınacak ücret bir kuruştan ibarettir. ki, 15.— 4 — 936 tarihinden itibaren tatbikine başlanacak olan i “Yeni tarife hakkındaki fazla tafsilât için istasyonlara müracaat e- d i, melidir. (609) (1482) işe girebilmek için Banka, Şirket ve ticarethane gibi müesseselerde iş bulmak için Usulü Defterin 4 şekilleri, ticari hesabların bilgisi, bono, poliça, çek, kambiyo, kul. lanışı vesaire bilmek lâzımdır. Sal: ve Cuma günleri saat 17.19 a kadar bu bilgileri, 4 ay zarfında, tamamen öğretilirler, Son imtihandan geçen bay. lara muhasebeci şehadetnamesi verilir. Programı almak ve kaydolmak için Alemdar Park caddesinde No. 23 Amerikan ticaret dersanesine müracaat, a Hususi ders de verilir. İstanbul Deniz Levâzımı Satınalma , Komisyonu LELE Tahmin edilen bedeli 56200 lira olan 5000 ton Rekompoze kö- mür 1 Nisan 936 gününe raslıyan çarşamba günü saat 14 de pazar lık suretiyle almacaktır. Muvakkat teminatı 4060 liradır. Şartna- | mesi komisyonda 281 kuruş mukabilinde satılır. Pazarlık için yazı- r İk gün ve saatte Kasımpaşadaki komisyonumuza müracaat olunma” p Muhammen bedeli 18500 lira olan muhtelif alât ve edevat 5 — sı. (1428) “ n — 936 salı günü saat 15,30 da kapalı zarf usulü ile Ankarada ida- Nhinsamda satın almacaktır. » Bu işe girmek istiyenlerin 1387,50 liralık muvakkat teminat ile ge tayin ettiği vesikaları, tekliflerini ayni gün saat 1430 a | #dar komisyon reisliğine vermeleri lâzımdır. İ “Deposu: Mazon ve Botton ecza depo- p |, Buna ait şartnameler parasız olarak Ankarada malzeme daire- | su, Bahçekapı. İş Bankas arkasında İs ve Haydarpaşada tesellüm ve sevk müdürlüğünden alınabilir. | No. 12 çen) IYI BIR i * * k | Muhammen Bedeli 18846 lira olan vagon tenviratı için akküm- Jer zi mı 4 Göt plâkları ve komple bataryalar 6 — 5 — 936 çarşamba günü saat San da kapalı zarf usulü ile Ankarada idare binasında satın alına- arıyorsunuz ? i yi. Bu işe girmek istiyenlerin 1413,45 liralık muvakkat teminat | iste size bir adres: ; ör tayin eltiği vesikaları ve tekliflerini ayni gün saat 1430a | , Olar komisyon reisliğine vermeleri lâzımdır. Şartnameler Haydar. | tada tesellüm ve sevk müdürlüğünde ve Ankarada malzeme dai- | Sinde parasız olarak dağıtılmaktadır. (1446) p Yemeklerden birer saat sonra almır. sa HAZIMSIZLIĞI, mide. ekşilik ve yanmalarını r. Ağızdaki tatsızlık ve kokuyu İzi #der. HOROS markalı ambalajına dikkat. KASADA SAKLADIĞINIZ 11 DEMİ KURU ———— > vr BİR VAZİYETİNDEDİR ONU FAİZLE BANKAYA VERİNİZ iHSAN YAVUZ ia makie Kadın ve Erkek Terzisi HUSUSİ KARTLARIFUZI SORUNUZ. İstanbul - Yenipostane tatşisında Foto Nur yanında Letafet hamnda 5, Muhammen bedeli 22630 lira olan kâğıt ve kartonlar 8 — 4 — Ns çarşamba günü saat 15,30 da kapalı zarf usuliyle Ankarada ida binasmda satın almacaktır. Bu işe girmek istiyenlerin 1697,25 İiralık muvakkat teminat ile “İunun tayin ettiği vesikaları ve tekliflerini ayni gün saat 14,30 a | komisyon reisliğine vermeleri lâzımdır. Şarinameler Ankara | AZeme dairesinden, Haydarpaşada tesellüm ve sevk müdürlüğün- ” Parasız olarak dağıtılmaktadır.(1531) Göz Hekim Dr. Sükrü Ertan Cağaloğlu Nuruosmaniye cad. No. 30) (Cağaloğlu Eczanesi yanında) Salı günleri meccanendır.. Telefon. 22566 HOLANTE DANKUNİNİ 72 FAUSTA FAUSTA 69 —————— Hüget bunları istedikleri gibi hususi bir odaya götürdü ve: — Bir dakikaya kadar sofra - nız kurulacaktır Mösyö dö Meni- vel ve Mösyö dö Moröver! deyip tekrar mutfağa girdi. Hüget kapıyı kapatırken Me - nivel: — İki yüksek müşteriye olduğu gibi hizmet edeceksiniz! Diye ba- ğırdr. Hüget, büyük salona geri dö - nerek Pardayanın sofrasmı kur - mağa başladı. Bitirmek üzere iken bir jantiyom içeriye girerek strafrna bir göz gezdirdi. Şöval - Yeyi görünce hemen yanma koş tu. Zavallımın beti benzi atmıştı. Pardayan Dük Dangulemi tanıyarak: — İki takım koyunuz Madam Greruvar, dedi. Zavallı Dük hal- siz bir tavırla sandalyanın üzeri - ne çöktü ve: — Pardayân, aziz pardayan! Mahvoldum, dedi. — Ne o, ne oldu bakalım? Mösyö dö Gizin ligörleri mi sa- Da sataştı. Yoksa Katerin Döme diçi vemeğe mi davet etti? — Pardayan yeisimle, acılarım. »lay edivorsun, yanma!.. Şövalyenin evvelâ alay ede” tibi duran gözlerinden serrareler sacılmağa basladı. Şarlın elin. den tutarak ve sesini alcaltarak: — Hayır, insanın acılariyle a- lay etmek hiç âdetim değildir, de likanlı... Yalnız vermiş olduğum nasihatleri unutma. Kraliçe insanı zehirlediği gibi Dük dö Giz de hançerletir. Biz öyle bir zaman- da yaşıyoruz ki, her şey esraren- giz ve müthistir. Her şey bir anda değişiyor. Ölüm Parisin sokakla- rında elini kolunu sallaya sallaya dolaşıyor. Zehir, teneffüs ettiği - miz havaya kadar yayılmıştır. Her karanlık köşede birkaç han- çerin parıltısı var. Nehirler bir an içinde kan kusmağa hazırdır. Öy- le vakalar gördüm, öyle dakika'ar yaşadım ki, insan bir lâhza daha yaşamıyacağını sanır. En gülünç vakalar en kanlı facialara döner. Prensler tahtların dibinde can ve- rirler. Halk ertesi gün kendi başı» hı ezecek olan bir zalimi tahta ca- gırır. Öyle şeyler gördüm ki, in sanların biribirini boğazlaması, koca şehirlerin yanması, nehirle- rin bütün kan akması bile bunla: rin yanında hiç kalır. İşteoza- manlar benim gibi kimseler bir cins hıçkırık kahkahalarını tuta- maz olurlar. Şimdi her şeyi anla. dımız ya, derdinizi (söyleyiniz Prensim!.,, Genç prensin gözleri yaşla do- lu olarak: — Size bahsetmiş olduğum genç kız, onsuz artık yaşayamıya- cak olduğum, bütün kalbimle sev- etti, Bir hizmetçi kız geldi. Biraz sonra Hüget bir bardağı ağız ağ za doldurmuş, Şövalyeye sunmuş. tu. , Pardayan onu bir yudumda iç * tikten sonra: | — İşte bir şarap ki gayet nefis olduğu halde çok içilmezse bir şey anlaşılmaz! Dedi, Birbiri arkasından üç dört bar dak yuvarladı, Bu sırada Hüget ahenkli ve şakrak sesiyle Şöval- yeyi suallere boğuyor, merak yü-| zünden, yahut hususi bir maksat la onun fikrini yakından sıkıştırı- yordu. Pardayanın gözleri bulan. mağa başlamıştı. Berrak bakışı şimdi donuklaşmıştı. Yüzü kırışr yor, dudakları büzülüyordu. Birdenbire dirseklerini masaya ! dayayarak: İ — Buraya bak Hüget! Dedi Dünyada şu anda beni seven yal. niz siz varsınız... Bu anda Pipo bu sözleri anla mış gibi basını Pardavanın dizine sürterek hafifçe uludu. Sövalye onun güzel başmı ok- sayarak; — Evet, sen de varsm... Dedi Sonra Hügete dönerek devam etti: — Evet, madem ki, beni sever iki kalp karşısında bulunuyorum nelen içimi açmıyacak misım? Bilmiyorum, acaba şarakm tesir” mi, yoksa birdenbire kafama hit cum eden hatıralar mı beni böyle heyecanlandırdı. Ne ise, Dam Hü. get, evvelâ şunu söyliyeyim ki, Par rise geçen gelişimde görmüş oldu- ğumuz kederim, Luizi yeni kaybet- miş olmamdan doğuyordu. Otelci kadın samimi bir acr ile: — Öldü, öldü ha! Demek Luiz Monmoransi öldü?.. Dedi. Şövalye gözleri dalgın bir hal de; — Luiz dö Pardayan, Kontes dö Marjansi! Dedi... Çünkü o be nim karım olmuştu. Ben de Marjansi kontluğuna ge tirilmiştim... Evet o, ölmüş, o va « kitler yeni ölmüş bulunuyordu. Paristen ayrıldığımız şün kan içinde yüzdüğümüz, deliler gibi o iğrenç katliâmın ortasında çırpım- dığımız gün... Hüget titreyerek: — Sen Bartelmi günü! Diye mırıldandı. — Evet... İşte o gün babam, Monmarter tepesinde, almış oldu- ğu yaraların tesiriyle can verm'ş- ti. Galiba bunu sana anlatmıştım, İşte bu anda, otların üzerine uzan- mış cansız yatan babama doğru eğildiğim sırada, bir şeytan, bir ifrit Luizin üzerine atılmış o mer mer vücude bir hancer darbesi yerleştirmişti... Haydi güzel Hü « getim, bana sarap ver! Ote'ci kadın: — Oh! Cok korkune bir e#n1 Ayni günde hem babasının, hem