19 Ocak 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

şdava gazete Umak usulleri îr'q' gün, Beyoilımun bira - İüm, Şmden birinde oturuyor- ah ve anımdaki masada ense ku- İLM Tinde, kalantur bir zat var- ı::mı dört beş dalkavuk ru;— Bir vııkı de sen iç bre aca- Diye zorluyor. ;"'ndıiı bin liralardan bah- : lıp ve bir Yenice paketi al- "'hıı bey kuruşun dört buçu hh veciye bırakıyor... ' B:h“’ hovardamı hovarda... bipar SAti muhteremin önünde / Süzete vardı. İçeri giren bir Üa î'lle de bol keseden bir cö- __* (12) yaptı: v A, oğlum.. Satarsım! — Di- i, “Okunmuş gazeteyi iade et ' “ M"l'h kadar zekâtm artsın bre ! a;;': henbını bu eli açıklık?. bir müvezzie ikram... Fa- ÇE İlıtto koskoca bir müesse- | m'“'l mürettibinden maki- k m' Muharririnden patronuna ııel'keıın hakkını yemek... ! Beş kuruşa satrlan on 'ç hlıçu elı bir gazetenin zaten - ğü idarede kalır. Kılişe - İn “Yiya ve kâ gıda kadar bü- k. ar onun içindedir. o- Nüş gazeteleri böyle iade et- u“' lü devam ederse keyfimiz Bu » * * P h“'ıdıı vereyim: -;r“"» mecmuaları şimdiye ka i p. ' kiyeye açık olarak gelir- ti 'k“, son zamanlarda kitap- | z,*&k bir tamim gelrnı! ldetı olduğunu öğren '““n. önüne geçmek üzere li T“&Weye kenarı yapıştırıl. geliy İyor.., “iftihar edilecek şey! fe “ » » ! % Ti“'k gazeteleri alacak- igisini dikkatle gördüm İöfm:dım diye muaye- "t*dmı. Satıcı: Nizi sürmeyin, hangi ta- Ü “h'ld: h > Eli 'eıı * 'e Dedi, k'h;_:m doğru bir hareket.. h"kıç gazetede size lâzrm Ö- y satır, yahut birkaç ke-| el oraya emek sarfe- , "lllnu,tu- Anafordan o- H.ml:io'm olınnı.z. ;:Gâen gün, tıklım yda bir Bayan haf- ';ıı""“m lardan birini istedi. ' 'ı Nüvezzi uzattı. Bayan kh | hazeninane çevirir, oğ- 3.[&' D B'llkük bekler... l]ı tün resim altlarını B D*Ğî l'Giı'.'ıımeclıııı, başka 'k“' ikinci bir mecmua uzat- %ı he ol tramvaydan indim. bilmiyorum... | '““’"uı beş 'Tazı oı% vik edenlerden al- "'l'ıl'- — — AVa-Na) , gidiyor ' yî"lııı"t il'l'tllıeıı yt.lgı,“m lh.ı,_ kişilik bir kafile sa. i ı":: Rq:lîm.q edecektir. tk V Yy lıü"-ill Ampı mecmuaları | "tlyommz söyleyin, ben ! N Taşdelen suyu Yarından itibaren yeni tesisatla çıkarılan su satılacak İstanbul Evkaf idaresi İstanbu- lun en güzel kaynak suyu olan Taşdelen suyu kaynağında yeni| tesisat yaptırmıştı. Bu tesisat ik- mal edilmiştir. Kaynakta vücuda getirilen yeni tesisatla temiz ve fenni bir şekilde elde edilen ye- ni Taşdelen suyu yarın sabahtan itibaren satışa çıkarılacaktır. Evkaf idaresi Taşdelen kayna- ğında suyun gelmesi için yeni bo- rular döşetmiş ve filitre - tesisat: vücuda getirmiştir. Âyni zaman- da kaynak temizlenerek ve ağız- lar çoğaltılarak günde yedi tona kadar su alınması temin edilmiş- tir. Evkaf burasının yazın bir mesire haline gelebılmeıı için ter- tibat almıştır. Umuümi şoseden kaynağa giden yol iki kilometrelik güzel bir şo- seye kalbedilmiştir. Kaynakta modern bir gazino inşa edilmiştir Bundan başka buraya gelen hal- kımn kolaylıkla yemek pişirebilme- leri için yerli ocaklar yapılacak- tır. Halkın kaynak mahalline yak- laşmaması için çok uzak mesafe- lerden tel çevrilmiştir. Su da hiç el deymeden şişelere konulacak- tır. Inhisarlar Bir imtihan yaparak Yenimemur alacay İnhisar idaresinin muhtelif sı- nıf memurlukları arasında birçok münhaller bulunmaktadır. Bunun için inhisarlar idaresi şimdiye ka- dar memuriyet talebinde bulunan larla bulunacak olanlar arasımnda umumi bir imtihan yaparak yeni memurlarını seçecektir. Bu me- murların imtihanı bu ayın yirmi sekizinci salı günü yapılacaktır Palto hırsızı Edirnekapıda oturan seyyar e: lektrikçi Mitat müracaatle 25 gün evvel yeni bir yapıda - çalışırken drvarda asılı olan siyah paltosu - nun Ârif tarafından çalınmış ol: duğunu iddia etmiş, bunun üzeri- ne Ârif yakalanmıştır. ' Kalbi durdu Bandırmadan gelen Bursa va- pPuru dün rıhtıma yanaştığı sıra - da içinde bulunan İzmir evkaf memuru Ahmet Mıhtarın öldüğü bildirilmiştir. Vapura girerek ken- disini muayene eden sıhhiye me- murları ölümün sekteikalpten ol . duğunu tesbit etmişlerdir. Bal İ YU mava hücumlarına karşı ehirde sokak ışıkları ikiye ayrılıyor Bunlardan bir kısmı hava hücumlarında söndürülecek, diğerleri maskelenecek İstanbulun hava hücumlarına karşı korunması işinde mühim va- zifelerden biri elektrik sosyetesi- ne düşmektedir. Hava hücumla- rına karşı almacak tedbirleri tes pit eden komisyon şehir içindeki ışıkları hazeri ve seferi olmak ü- zere iki kısma ayırmıştır. Bu şek le göre, seferi vaziyette şeh'ı sokaklarındaki ışıklar iki kısım olacaktır. Böyle zamanlarda bü- tün sokak lâmbaları maskeli bu- lunmakla beraber hava hücumu yapılacağı zaman ışıkların çoğu söndürülecoktir. Böyle zamanda yanacak ışıklar ise yalnız köşe ba- şındaki lâmbalardır. Bunun için hava hücumları es- nasında ani olarak söndürülmes, lâzım gelen bütün sokak lâmbala- rı doğrudan doğruya bir santrala raptedilecektir. Bu esnada en mü. him caddelerin başlarındaki lâm- balar maskeli olarak yanacaktır. Bütün şehrin ışıklarımın söndü- rülmesi ise mevzuu bahis değildir Çünkü bu takdirde birçok kaza- lara yol açılmış olacaktır. Ayni za- manda bu gibi ahvalde sığınaklar- daki elektriklerin yanması dn li- zumlu görülmektedir. İçki şişelerine veremle mMücadele pulu Evvelce mevzubahsolan bu. teklif gene tazelendi Veremle mücadele teşkilâtrmız çok eksik bulunduğu için bu müt- hiş afetin önüne geçmek üzere mücadelenin — kuvvetlendirilmesi yolunda muhtelif kollardan ted birler alınmağa çalışılmaktadır.Bu arada İstanbul verem mücadele cemiyetinin “Türkiye verem mü- cadele cemiyeti,, haline getirilme- si için harekete geçilmiştir. - Bundan bir müddet evvel ce- miyet bu hususta bir proje hazır- lamış ve her nevi içkilerin şişesi- ne birer kuruşluk bir pul yapıştır- mak suretiyle elde edilecek para: nın tamamen verem mücadelesin: sarfedilmesini hükümete teklif et- miştir. Bu suretle 2,5 milyon 1i- ralık bir para almabileceği, sair gelirlerle beraber üç milyon lirayı bulacak olan bu paranın da: ve rem salgınını esaslı surette önliye- bileceği umulmaktadır. O vakit yurdun birçok yerle- rinde dispanserler kurmak ve teş- kilât yapmak imkânı hasıl olabi- lecektir. Verem mücadele cemiyetinin Eyüpte inşa ettirdiği yeni dispan- ser faaliyete geçmiştir. Buradaki mücadele daha ziyade küçük yaş- taki çocuklar arasındaki vereme karşı olacaktır. Gelecek aydan itibaren j Her vilâyet ve kaza merkezinde bir Halkevi Gelecek ay yurdun birçok yer- lerinde yeni birçok Halkevleri a. çılacaktır. Yeni açılacak Halkev. lerile beraber bütün vilâyet ve ka- za merkezlerinde Halkevleri teş- kilâtı tamamlanmiış olacaktır. Gele cek yıl programının başında na- hiye merkezlerinde yeni Halkevle ri kurmak gelmektedir. Şehrimizde bulunan parti ge - nel sekreteri Recep Peker Halk-| evleri işile bilhassa meşgul olarak bu hususta direktifler vermiştir. Öğrendiğimize göre Halkevleri - nin memleketimizde ilk defa ku- ruluş tarihi olan 23 şubatı takip bu'lunacak eden ilk pazar günü büyük bir tö. ren yapılacak, yeni Halkey - leri de o gün açılacaktır. Bu yıl Istanbulda biri Yalova, diğeri Ba- kırköyde olmak üzere iki Halke. vi açılacaktır. Yeni bir kaza ola- cak olan Eyüpte de bir Halkevi kurulması düşünülmektedir.' Halkevlerinin açılışını kutla - ma programının şehrimizdeki kıs- minı, esaslı sürette tanzim için | merkezden gelecek programın gelmesi beklenmektedir. Bu pro- gram geldikten sonra İstanbulun programı ve yeni evlerin açılış sa- atleri ilân edilecektir, ŞEHRİN DERDLERİ Yıldızdaki su terazisi Yıldızda sipsivri bir su terazisi vardır ki bu terazi, bütün o civarın manzarasını bozmaktadır. Bu hal bir çok kimselerin nazarı dikkatini celbederek alâkadar ma- kamlara şikâyette bulunmuşlar. Fakat bu şikâyetler ve tahminler hiç bir nefice vermemiş, Bu terazinin bugünkü — sekli cidden cok cirkin- malıdır. Kullanılmaıan bu su terazisi ya kaldırılmalı, ki bu hiç bir masraf icap ettirmez. Kolaylıkla yıktırılması ka- bildir. Yahud da muntazam ve temiz bir şekilde boyan- Fakat bu haran sekilde kat'ivven hrralırlmama İrdlre 'saw. q,qeuem dıâomü)ı? Reşat Nuri kahvenerln nehnnde Ötedenberi, kahvelerin - kaldırıl- ması için bir mücadele vardır. — Çalr kuşu muharriri güzide romancı Reşat Nuri Güntekin bunun aleyhinde.. A- nadolu seyahati intıbalarını anlata- rak diyor ki: Bu kahveler de kapanırsa buralar- da gurubdan sonra gece — hayatı, me« deni hayat namına tek ışıklar da sön müş olacaktır. On beş dükkânlı bir kasabada dört beş dükkânın kahve olduğunu antatı- yor., Burasını dolduran bütün sınıfla-» rı birer birer tahlilden sonra memur- lar üzerinde duruyor: — Bunlar kasabanin ileri gelenle- ri, okuyup yazmışları.. Niye — meselâ kitap okumuyorlar? Hem iyi bir vakit geçirirler; hem kültürlerini genişletir ler. “Niye kitap okumuyorlar?,, demek “niye piyano çalmıyorlar?,, demek gi- bi bir şeydir. Kafayı kitap okumağa alıştırmak, parmakları piyano çalmü- ğa alıştırmaktan kolay değildir. Ona göre yetişmek, hazırlanmak Tâzımges lirdi. Okumak, bir kitabdan alınan e- lemanlarla kendine bir manevi dünya yapmak, onun içinde tek başına yaşı- yabilmek demektir. Bu, ta “çocukluk- tan başlamış uzun itiyallar ve ekzer- sizler neticesidir. Ekseri zekâlar işle- - mek için mütemadiyen dürtüşlemeğe : muhtaçtır; bu ise ancak konuşmoalar, münakaşalar, şakalarla olur. —Hattâ | . © heyecanlar, ağır dalaşları içinde oy nanan kâğıt, tavla oyunlarına da pek hor bakmamak lâzımdır.. 8 Kafa ve ruh sıhhati için en büvük tehlike demek olan durgunluğu; heye» cansızlığı gideren herşey fyadalıdır. Zararına gelince, böyle yerlerde , bu nevi kumarbazlığın gelireceği zarar nihayet iki fazla kahve pamsı'le bir paket tütünden ibarettir. Gelelim işsizlere... “Birçok kimseler çalışmıyor, çün kü kahveye gidiyor,, denilmekte.. Dağ ru, fakat eski mantıkçıların dedikleri gibi kaziyenin aksi de bana ayni dere- cede sahih gibi görünüyor: — “Birçok kimseler kahveye gidiyorlar, Çünkü iş bulamıyorlar.,, * Safiyenin sesi Ali Naci Karacan, bugünkü Yan'ın birinci sayfasında, tanınmış muganni-. ye Safiyeden şöyle bahsediyor: : Dün akşam bir aile — sofrasında, bir tanburla bir keman yanında, Sa- fiyeyi dinlemek zevkine erdim. Şimdi ye kadar gazino kapılarında kırmızı elektrikten bir ad olarak görüp geçliğim bu şöhret, ilk — bakışla, o kıvırcık saç ları, sürmeli' gözleri, kalınca dudakları ve kakao rengile, belki —güzel değil, fakat sanki uzak, vahst ormanlardan derlenmiş ekzotik bir çiçek tesiri uyan dırıyordu. Hazin olan şey bu büyi_îk. sanat istidatlarının salaşlarda havaya sav. rulması ve bu dağılmış sesleri bir ara ya tonlurarak onlardan Türk sesinin en güzel konserine doğmak imkânı a- ranmamausıdır. * Kaç Gkita okudun Nâzım Hıkmet. Orhan Selim inmza sile yazıyor: Geçenlerde gümrük memurlarına: “Kaç aparlımanınız — var?,, diye sorgu sorulmuştu. Gümrükçülere böy le bir sorgu sorulacak yerde, “müneve ver,, geçinenlere, “kaç kitap okudunuz, ve hâlâ kitap okuyor musunuz?,, diye ,bir sorgu sorulsaydı “kültür,, mesele- si etrafında ilk adım atılnaş olurdu. Çünkü hiç olmazsa “kü!türsüzlüğün,, sosyal şartlarının, bir bakımdan, orlüa- ya çıkmasına yarardı. bir... —- Mi ü ük

Bu sayıdan diğer sayfalar: