5 Ocak 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

hi ' ruza geçmeye hı hazırlanıyorlar ir Italyan tayyaresi ateş alarak düştü/ Itaivanlar Mısır kızılayını da vpombardıman ettiler Kafaları kesilen Itsiyan tayy- recileri hakkında Ha e iler diyor arki: hi “Kefatarını kesmişsek bu başka türlü ha- P ket edemiyeceğimizdendir. Çünkü onla- n modern silâhlarına ve boğucu gazla” rına karşı elimizde ancak kama ve mızraklarımız var ,, “ Dün gelen harp haberleri Ha- fi gerin Makalleyi üç koldan çe-| ğe çalıştıklarını ve İtalyan- mütemadiyen geriledikleri- i bildiriyordu. Buzün gelen ye- ii haberler bu çevirme hâreketin- Ni g m hiç bahsetmemektedir. kv © Bu vaziyet cephzlerden ge! eni “aberlere pek de çabuk inanma -| bi o ak lâzım geldiğini bir kere daha| ğ nlarm taarruza girişecekle - Gine dair mühim (faaliyetlerin i © çit olduğunu gösteriyor. Mügferrandi, Dolonun cenubu “burada dört köşeli bir mevzi al - © ini kuvvetlendirerek müdafaada © “kezden başlıyacaktır. © ateş alarak Kafta bölgesine düş - li © gelen haberlerde altı İtalyan uça-| © “tiklerini bildirmektedir. © Cenup bead gelen ha « İere nazaran orada yakında, © Cenup cephesi kumandanı Ge- sy Granziani kuvvetlerini 45 den 78 bine çıkarmaktadır. Bu- da bulunan Röyter ajansı mu- biri Lugferrandi mevkiinde pek ik yiyecek ve mühimmat bulun- uu söylemektedir. kisinde olup müstahkem bir la İtalyanlar burada gü- “del tayyare meydanları ve birçok at yapmışlardır. İtalyanlar lardır, etrafları mitralyözlü hlr otomobiller tarafından mu - bhafaza edilmektedir. Büyük İtalyan taarruzunun bu pheden ve pek yakında başlıya - ğı zannı kuvvetlidir. > Söylendiğine göre General Gra- isni Ras Destaya karşı sol cena- “bı cak ve asıl taarruza mer- İtalyan resmi tebliği 83 numaralı İtalyan resmi teb- iği şöyledir: Mareşal Badoglio, Tembiyen| İgesinde keşif yapmakta olan İ-! zelerini püskürtmiş oldukları | ildirmektedir. Bu esnada altı İtalyan ile iki “yerli askeri telef olmuştur. Uçak» , İtalyan hatlarma doğru ilerle- kte olan Habeş müfrezelerini mbardıman etmişlerdir. Bu müf- zeler Socota ile Selada arasın- daki kervan yolu boyunca ilerli- orlardı. İtalyan uçakları Kafta bölge - sindeki bir Habeş karıpını bom -| bardıman etmişlerdir. Bir uçak © müştür. Pilotla rasıt ölmüşler - 5 dir. © Tayyareler hiç durmıyorlar Tigredeki Habeş cephesinden) “ğini, Nelkait mıntakasmda Ha- © beş kuvvetlerini bombardıman et- Zayiata| ” “sit haber almamamıştır. İtalyan keşif uçakları, yeni - “den Aşianghi gölü yakınındaki Ouram bölgesi üzerinde uçmuşlar- İ smı tahrip etmiştir. Iaiyanlar boğucu gaz bombaları atıyorlarmış Habeş hükümeti neşrettiği bir! tebliğde İtalyan uçaklarınm ge - çen bir hafta içinde Makalle böl - gesine 10.000 bomba atmış ol - duklarını ve bunların bir çoğu - nun boğucu gazları ihtiva etmek - te bulunduğunu bildirmektedir. Bombaların tesiriyle on kişi ölmüş ve on beş kişi yaralanmış-| tır. ifalyanlar asker gönderiyor İtalyanların Tevere tömenin - den iki bin asker dün akşam Ko - lombo vapuruyla Doğu Afrikası - na gönderilmiştir, bu suretle Ha - beşistana bir hafta içinde gönde - rilen asker miktarı beş bini bul - muştur. Habeşler İngiliz tayyarelerine | ateş etüler Londradan bildirildiğine göre, 25 ve 26 kânunuevvel günleri İn- giliz - Habeş hududunda Daua neh ri üzerinde İngiliz keşif tayyarele- ri Habeş kuvvetlerinin ateşine ma- ruz kalmıştır. İngiliz kumandan- lığı Habeş müfrezesinin © Yunanlı olduğu sanılan kumandanma mü- racaat ederek İngiliz ve İtalyan tayyarelerinin arasmdaki farkıri askerlere öğretilmesini talep et - miştir. İHalyanlar Mısır Kızılayını da bombaladılar Adisababadan gelen haberle - re göre, İtalyanlar Dagabur mın - takasında, Mısırdan Habeşistana gönderilen Kızılay hastahanesini bombardıman etmişlerdir. Bu bombardımana beş İtalyan tayyaresi iştirak etmiş ve | numa- Tal Mısır sıhhiye heyetinin çadı- Hastahane- dekilerin çoğu yaralanmıştır. Yaralılar arasında iki de İn- giliz doktoru bulunduğu söylem-| mektedir. İsveç Kızılhaçı nasıl bombardıman edild. İsveçli doktor Hylander Adisa- babaya tayyare ile gelmiştir. Dok- tor Hylander İsveç Kızılhaçı bom- bardımanı hakkında verdiği beya-| natta;: Bombardımandan evvel günlerce İtalyan tayyareleri sıhhi- ye heyetinin bulunduğu civarı mit. ralyöz ateşine almışlardı. Bom - bardıman sabahı ben ameliyat sa- lonunda iken birdenbire bir bom- ba yağmuru başladı, yaralanma- dan evvel çadırlarımız üzerinde üç İtalyan tayyare filosunu göre- bildim. Bombardıman esnasın- da bütün malzememiz harap oldu. Bu bombardımanın yapılması hı- susunda İtalyanların gösterdik- leri mazeretler tamamen asılsız- dır. İtalyan tayyareleri bombar- dıman esnasında kendilerine hiç bir ateş açılmıyacağndan emin | oldukları için gayet alçaktan uç- muşlardır. Bombardıman esnasmda İs - Amerika Cumhur reisi Ruzvelt diyor ki: Sulu tehdit eden istibdattır Dahilde esaret hariçte de tecavüz demek olan istibdat müesseselerinin ilerlemesine engel olmlı Eğer sulh devrilecekse bizim için üdülecek tek y ol Bitaraflık, tecavüzden müdafaa ile kendimizi korumamızdır Lâval yeni bir sulh teşebbüsüne hazırlanıyor Amerika Cumur Başkanı Ruz- velt beklenen söylevini dün Ame- rikan kongresinde vermiştir. Dün gazetemiz basılacağı sırada elimi- ze geçen bu söylevin ufak bir kıs- mını okuyucularımıza verebilmiş- tik. Ruzvelt diyor ki: “Silâhlarm azaltılmasını isteriz. Sulh isteriz. Şimdi sulhu tehdit e den birçok milletler değil, birkaç millettir. Eğer sulh devrilecekse, bizim için güdülecek tek yol, iyi tanzim bir müdafaa sistemiyle her türlü taarruza karşı kendimizi koru- yacağız ve diğer milletleri de ay- ni yolu takibin iyi olduğuna inan- dırmağa çalışacağız. (Dünyayı tehlikeye koyan istibdattır. Dahilde esaret, hariçte de te- i cavüz demek olan istibdat mües- seselerinin ilerlemesine engal ol- malıdır.,, Yeni bifarafık kanunu Ruzvelt söylevini bitirirken, ni- zam ve itimadı yeniden tesise matuf kanunları himaye etmesini kongrede tavsiye etmiş ve kong- renin sadakatine olan söyleyip kürsüden inmiştir. Hükümet kongreye bir bitaraf- lık kanun Jâyihasr sunmak üzere- dir. Almanya ne tavır takınacak ? Ruzveltin söylevinden anlaşıl- dığına göre, Amerika bitaraf ka- lacak, yani her iki mubarip tara fa da hususi surette yardım etmi- yecektir. Bu yeni vaziyet üzerine, Al - manyanın Zecri tedbirleri tatbik eden devletler tarafına geçmeğe ve İta' karşı istemediği halde veç doktorlarından Sündsirom öl- müş, heyet şefi doktor Hylander, heyetten Lundgren ve doktor Smith Eric yaralanmıştır. Mesele haliiedilmemiştir Stokholmdeki salâhiyettar ma- hafil, İtalyanlar tarafından vaki olan tecavüz meselesinin henüz a$- İa halledilmediğini söylemekte- dir. Bu husustaki resmi raporlar a- lınmadan hiç bir diplomatik teşeb- büse girişilmiyecektir. Stokhalm gas isleri Roma nezdinde şiddet» li bir protesto yapılmasmı ve suç- lu pilotların cezalandırılmasını ts- temekterirler. itimadını| şiddetli bir faaliyete geçmeğe mec bur olmasından korkulmaktadır Ruzveitin söylevinin | matbuatında akisleri Ruzveltin söylevi bütün dünya matbuatında tefsirlere yol açmış- tır, Niyuz Kronikl isimli İngiliz ga- zetesi diyor ki: “Cumur Reisinin teşebbüsü, şa- yet kongrenin müzaheretine maz- har olacak olursa, milletler cemi- yetinin, mütearrız İtalyaya karşı petrola ambargo konulmasını (1s- rarla istemekten ibaret olan haya ti ödevini kolaylaştıracaktır.,, »* Dedli Herald da ayni mealde bir yazı yazmıştır. Şunu diyor: “Eğer, Amerika petrola am - bargo konmasına karar vereck olursa, milletler cemiyeti üyeleri kendisini bu yolda takip etmekte tereddüt edemiyeceklerdir. Lâkin Amerika böyle bir ambargoya ta- raftar olmadı mıydı, harbin deva- mına açıktan açığa müsaade et- miş olacaktır.,, * Deyli Mayl, söylövin'en imâna:! btarafmı alarak şöyle yazmıştır: “Ruzveltin, Avrupada düny: umumi bir harbe sürüklemek isi dadını haiz birçok unsurların mev cudiyetine dair olan imaya büyük bir ehemmiyet verilmelidir. , Fransız mafbuatındaki tesirleri Nutkun Paristeki tesirlerinden biri şu yazıdan anlaşılır, (Figaro) diyor ki: “Bitaraflığın yeni telâkki tar. zinda iki duygu hâkimdir. Bir A- merikayı, eninde sonunda harbe sörükliyehilecek bir mii i wapeşlerın € gazlara mukabil ve mızrak var Adisababa, 4 (A.A) — İtalyan tayyareci mülâzim Titönün kafa- sının kesilmesi üzerine mukabelei bilmisil ölarak yapılan bombardı- manlar hakkındaki İtalyan beya- natma cevaben burada deniliyor ki: Habeşler, kendi müdafaa ter- birlerinin beynelmilel hukuk ka vaidini çiğnemekten (bir dakika hali kalmıyan bir mütecaviz tara- fından tenkit edilmesini: pek yer- siz görmektedirler. Habeşler şu fikivdedirler ki, hatları arkasma | yetindedir. i yeni bir sulh teklifi yapacak, fa - silesiyle düşürmek imkânlarını ber taraf etmek istiyen ihtiyat duygu- su ve bir de “kan pahası,, kaza- nılacak bir para ile zengin olma- mak endişesinden ibaret ahlâki bir duygu.,, Lâval yen! bir sulh teşebbüsüne hazırlanıyor Gelen haberlere göre, Fransa Baş ve Drsbakanı Laval yeni bir sulh teşebbüsünde bulunmak ni- Milletler cemiyetine kat bu sefer, İngiltere ve İtalya i - le daha önceden anlaşacaktır. Bu sebepten yakında Roma, Paris ve Londra arasında diplomatik bir faaliyetin başlaması beklenmek - tedir. ingiltere ve Fransa arasında tam anlaşma Müzakerede bulunan Fransiz ve İngiliz erkânıharbiyeleri ara - sında tam bir anlaşma husule gel - diği yazılıyor. Bu müzakereler Akdenizde teşriki mesaiye aitti. Erkânıharbiye şimdi de kara ve hava kuvetleri teşriki mesaisi üze- İ rine konuşacaktır. Ecnebi parasını Kontrol dâiresi müsteşarlık oldu İtalyadaki ecnebi parasını kon- trol dairesi, kral tarafından çıka- rılmış bir emirname ile müsteşar- lığa yükseltilmiştir. Bu suretle diğer müsteşarlıklar gibi buna da bir müsteşar tayini lâzımken Musolini vazifeyi do; rudan doğruya kendi üzerine mıştır. Bu yeni müsteşarlığın o vazife- yabancı devletler ekonomik münasebaetini teftis olacaktır. inen, gerek iner«en ve gerek in - dikten sonra Habeşleri öldürmek için mitrayözlerini kullanan tay - yarelere karşı Habeşler mızrak ve kama gibi iptidai harp vasıtaları- nı kullanarak bunlara hücum et mek ve öldürmek haklara malik bulunmaktadırlar. Habeşler sey- boğucu gaz bambaları ile ve birçok defa hat- tâ mitralyözlerle hücum etmekten çekinmiyen bir düşmana karşı her yar hastahanelere, türlü müdafaa vasıtalarına müra- caatta haklı oldukları kanaatinde. dirler,