Kürki ü — Başımızın etrafında id kp Feke dolaşıyor. A ri — Doğru söylüyorsun. igin karım bir kürklü manto ni söyledi! Murtuluş yok! Ni Nasıl? On lira borcu mu is- k da Vallahi imkânı yok. Çün iy nal Ankaraya gitmek mec- etindeyim, ya > halde mükemmel. Ben de bey $itmek için istiyordum. Be- *eyahat ederiz. >E MK artık eibiseler alırım! - Bı bg #ahilde hangi saatte denizin > ğu, "Söyler misiniz? Wan denize girdiği vakit. manto Kârlı mı, zararlı mı? kapatırsam ne ile geçinirim? Mantık — Olmaz kızım. Onunla evle - nemezsin. Çünkü ayda ancak 30 lira kazanıyor. — Zarar yok baba. Birbirimizi sevdiğimiz için aylar çabuk ge - ,çer! Yemek bahsı Karı koca arasında: — Benim nasıl yemek yaptığ» smı arkadaşlarına anlattın mı? — Tabii anlattım. — Kime anlattın? — Mide doktoruma! Kalbi Iyileşince — Kendisine kalbinden tehli- keli bir ameliyat yaptığınız bir hastanız vardı. Ne oldu? — Hastabakıcıya âşık oldu. Ücreti vermeden birlikte kaçtı - lar. aç Ba olacak iş d. ğ Nemi N <e Yapsın? | era ey, abahın saat dördün- vine geliyorsun? ti, NE 1) #Payım karıcığım? Bü- Yhaneler kapandı! | Niçin ? k İı t edep, rip almış Olduğu motö- iş? arısının ismini koy - mw a, Yi idare edemediği için o- gil Nonoş, tç kilo| Boj iŞ | öğre, aram dokuza kadar Korku — Baba! Sen büyük köpekler- den korkar mısm? — Hayır... — Ya arslandan? — Ondan da korkmam. —... Demek ki yalnız annem- den korkuyorsun | İki kadın dertleşiyor: — Benden gittikçe soğuyor. Evvelleri biraz ağlasam bana der- hal manto alırdı. Şimdi saatlerce ağlıyorum da zorla ancak bir şap- ka alıyor. — Pariste bulunduğunuz sıra- da lisan bilmemezlikten müşkü- lât çektiniz mi — Ben çekmedim. Fakat za - vallı Fransızlar çok çektiler? İki tecrübesiz Genç kız — Yalan söylüyor - sun, Bu senin ilk öpüşün değil! Hiç kimse ilk defasında böyle us- taca öpemez! Delikanlı — Öyle mi? Peki bu- mu nereden biliyorsun? — Gete saat ona kadar boyanın kuruyacağından e- min misiniz? Bu gece erken yatmak istiyorum. | Salamon — Bir türlü anlıyamı- yorum. Hem durmadan ziyan edi- yorum diyorsun, hem de hâlâ dük- kânı işletmekte devam ediyorsun. Mişon — İyi amma, dükkânı Çaresi var! — Ne yapacağımı bilmiyorum doktor! Gece uyurken her zaman karyolamın altında biri var sanı - yorum, korkuyorum. İ — Kolay?! Karyolanın ayakla- rinı kesin! Çocuk ve erik — Oğlum sizden iki kilo erik almış. Eve getirdiği zaman tart - yordu? İ — Gözleriniz kuvvetli ise karşıdaki apartımanın altıncı katındaki üçün - | cik odanın duvarında asılı olan deniz tablosunu görebilirsiniz! ani pencereden deniz görünü. Kadın — Geçen haftadanberi dört kilo almışız! Sen biraz perhiz yapma. disin kocacığım! — Otomobil kazasından sonra ken- disine ameliyat yapan (operatör pek dalgınmış! Doğru söylemiş — Hizmetçi kız bugün evden çıkarken bana “aptal kaz!,, diye bağırdı. — Peki bunda kızacak ne var? Kazlar aptal değil mi? İ tem bir buçuk kilo geldi. Bu nasıl olur? — Çocuğunuzu erik satın al - mak için gelirken de tarttmız mı? — Mısırlılar devrinde demek otomo bil kazası çok oluyordu? Borçlunun Uçan kuşa borcu olan bir adam dr, arkadaşına anlattı: — Yahu ne dersin, uslu akıllı sandığım bizim hizmetçi kız bir mübaşirle beraber kaçmış! Öteki taşı gediğine koydu: — Mübaşir sana sık sık geldiği için senin evde tanışmışlardır! Zeki adam — Bu mektubü lütfen Bay Tunçoğluna verirmisiniz? — Fakat Tunçoğulları iki kar deştir. Ahmede mi vereyim, Meh- mede mi? — Sonra onun hakkından geliriz! — Güzel bir kızkardeşi olanı» na ver. np Köylünün ineğl Bir köylü, eczahaneye girerek| £ iki reçete uzattı: Z — Bunlardan birini karım için doktor, öbürünü ise ineğim için baytar verdi. Yalnız çok rica ede- rim dikkatli davranınız. İlâçlarm biribirlerile karışmasından korku- yorum. Çünkü ineğim çok kıymet- © — Paraşltün etrafındaki dantel. yı karun, bana yıldönümüm hediyesi olarak işledi! LT EEE İNİ Kl il ekleyin çocuklar, © ateş etsin, Çocuklar — Sonra? 5) a lidir del, Tavuğun yaşı Bir tavukçuya sordu: — Hangi tavuğun genç, hangi- sinin yaşlı olduğu nereden anlaşı- lr? — Dişten!, — Nasıl olur? Tavuklarm dişi yok ki, — Yiyenin var ya. Çıplaklar diyarında — İcat ettiğim cepleri nasıl bulu « yorsun? Felâket değil! — İşim o kadar çok ki karımı ancak geceleri görebiliyorum. — Vah, vah. Büyük talihsizlik doğrusu! — Ne diyorsun? Bilâkir! Doğru değil mi? — Benimle evleneceksin değil mi Ayşe? — Zannedersem benim için bir az yaşlısınız. Onun için müsaade edin de biraz düşüneyim. — Fakat o zaman daha fazla yaşlı olmıyacak mıyım? Nazik koca! Erkek — Senin bana itimad et- mediğini anlıyorum, her zaman ceplerimi karıştırıyorsun! Kadın — Yalan kocacığım. Bir defa bile elimi ceplerine sokmuş değilim! | Erkek — Bütün ceplerimin de.' linmiş ve tamire muhtar olduğunu demek bu sebepten farketmiyor - “ sun! — Alttan ikinci sıradaki * portakalı veriniz.! üçüncü