21 HAZİRAN — 1985 .'Bğuunqoıüşam Allah rizasiçin tek- rar karşılaşmayın! Bu ehırde fırınılar, Ba Gazetelerden : “Almarı, Fransız, Ingiliz eski muharipleri yanyana gelmiş, şarap içmiş ve şarkı söylemişler..,, Evine saldıran haydudu, yurdu- na girmek isteyen — küstahı içeri sokmamak için çarpışmak, yüksek bir amaçtır, buna şüphe yok.. Bu - nun da misalleri, geceleyin yata - ğımızda uyurken duyduğumuz e - min kalmak isteğidir. Çanakkale korunmasıdır, ulusal savaştır. Fakat 1914 de çarpışan Alman - larla İngilizleri ve Fransızları, bu çeşid meşru korunma kahraman - ları içine ne biz - sokabiliriz, ne dünya geneloyu (efkârı umumi- yesi), ne de tarih!.. ' 1914 harbi, bütün insanlığın bir yüz karasıydı.. Buna rağmen, her garb memle- ketinde, kendilerine büyük şanlar, şerefler izafe eden ve sanki — bir marifet becermişler gibi her fır - satta seslerini — yükselten “Eski muharipler teşkilâtı,, vardır. Haydi diyelim ki, bunlar, kendi memleketlerinin sınırları içindey- ken, nasıl mağduür — olduklarını göstermek için böyle bir —araya toplanmışlardı. Fakat, şimdi, faaliyetlerini ar - stulusal (beynelmilel) — bir şekle dökmeğe başladılar! Gazetelerde okuyorsunuzdur: Fransız, İngiliz eski muhariple- ri, Almanlarınkiyle karşılaşıyor - lar, şaraplar içiyorlar, — coşkun şarkılar söylüyorlar, Hitlere tel - .yn!lır çeki yr—v!nr Srorl! Beşiktaşla Vefa karşılaşıyor Önümüzdeki — pazar günü şild dömifinal maçı için Beşiktaşla Ve- fa takımları karşılaşacaktır. Yalnız Vefa takımının son ola - rak yaptığı Eskişehir seyahatinde Tayyare takımiyle yaptığı maçta Muhteşem gibi en krymetli bir iki oyuncusunun yaralandığını ve pa- zar günü oynayamıyacaklarını lıı— ber aldık. Bu vaziyet karşısında Vefa ta - kımımın kuvvetli rakibi karşısında bir hayli zayif bir kadro ile yer a- lacağı anlaşılryor. Bu itibarla geçen hafta İstan - bul şampiyonunu çok güzel bir o - yunla yenen Beşiktaşın Vefayı da kolaylıkla yenebileceği umulabi - lir. Fakat umulmadık zamanlarda mükemmel oyunlar çıkarmak; ve en yenilmez sayılan takımları yen- mekle tanınmış olan Vefanın pa - zar günü bu şöhretine bir yenisi- ni katması da muhtemeldir. Çok zevkli olacağı anlaşılan bu maçın galibi, şild şampiyonu ol - mak içııı son olarak karşılaşacaktır. Bir fevkalâdelik oluııdılı tak - dirde bu seneki şild şampiyonlu - ll;'m Beşiktaşa geçeceği anlaşı- | Bu maç için futbol federasyo - nunun göndermiş olduğu tebliği a- ıdılınqnâyu.ııx. İstanbul mmtakası futbol hey - etinden: 1— Beşiktaş - Vafa şild dö « İstanbulspor | Acaba maksat “bakın!,, biz es - kiden boğuştuktu, şimdi yanyana ııldik ahbap olduk! Bizden ibret demek midir?.. Belli değil... Fıhl onları böyle yanyana gö- rünce, insanın muhayyilesi nasıl korkunç surette ürperiyor. 1914 harbinde 30 milyon insan ölmüş.. Onlarr bunlar öldürmedi mi?... Şimdi, böyle yanyana geli- yorlar.. Dostlarını, kardeşlerini | öldürenlerle birlikte şarkı söyle - yip şarap içiyorlar, telgraf çeki - yorlar. Şarkılarından, Verdun - topla - rının vahşi gürültüsünü, şarapla - rından, dökülen kanları, telgrafla- rımdan vesika ekmeğini hatırlıyo - ruz... İstemeyiz.. Propağandaları da, tavassutları da yerinde dursun ... Bunlar, şüphesiz, teker teker na - muslu insanlardır.. Yalnız ulusal (milli) teşkilâtken de göze batmı- yorlar, Fakat, arsıulusal (beynel- | milel) bir hal aldılar mı bir bar - dak suyun bir denize karışması ve denizde fırtınanın çıkması gibi müthiş bir değişiklik oluyor. Evet, istemeyiz.. Propağanda - ları da, tavassutları da — yerinde dursun.. Gitsinler, ferd ferd da - gılsınlar, işleriyle güçleriyle uğ - raşsınlar! Harbin hatırasını can - landırmasımlar... (Vâ-Nü) Vall Avrupadan dönüyor Avrupada gezmeğe çıkmış olan vali ve belediye reisi — Muhittin Üstündağ, bir haftaya kadar İs - Bir buçuk aydanberi Viyanada tedavide bulunan Üsküdar tram - vayları şirketi — murahhas üyesi Necmettin Sahir de vali ile birlik- te dönecektir. a Şekeri narhtan fazlaya satanlar Şekerin, bazı yerlerde belediye tarafından konan narhtan fazla - ya satıldığı — görülmüştür. Belediye zabıtası memurlarına kesin (kat'i) bir ihtarda bulunul- muş, bakkalları sıkı bir — surette teftiş etmeleri bildirilmiştir. M geefT p gp y gaa FD gy ayaylı Mütercim aranıyor Almanca, İngilizce ve İtalyanca bilen, geceleri çalışacak bir müter- cime ihtiyaç vardır. Talip olan - ların (mütercim) rumuziyle “İs - tanbul posta kutusu 46,, adresine mektupla müracaat etmeleri. Ttaiygieer S teyeyoyıBİREA aa git ND yyyyeedRİMM agacaezİ mifinal maçı 30 - Haziran - 935 pazar günü saat 17 de Beşiktaş a- lanında yapılacaktır. 2 — Alan gözcüsü Kemâl Üç - erdir. Maç hâkemi Bay Suphi, yan hakemleri Talât Özışık ve Feri - dundur. 3 — Bir buçuk saat — sonumda maç berabere kalırsa, yarım saat daha uzatılacaktır. j HABER — Akşam mıı istediklerini mi yapacak? Birçok usulsüzlükler olmuştur: | Istanbul halkının ekmeksiz kalmasına seyirci gibi bakılmıştır! Ekmek — fiyatlarma — narh komisyonu — tarafımdan — bir kuruş zam yapılması üzerine zammı salr akşamı saat 17 den i- tibaren derhal tatbike başladılar. Bir kısmı da daha fena — bir yola saparak halkın ertesi sabah daha çok ekmek almaması ve salı gü- nü ziyanma ekmek satmamak için © gün öğleden sonra ekmek çıkar- madılar ve şehrin bir kısım halkı bu yüzden ekmekşiz kaldı. Bir taraftan yeni narhım çar - şamba sabahından itibren başla - maküzere — konulması, diğer ta- raftan — fırmcıların halkın ek - mek ihtiyacını gidermeğe borçlu olmaları, icabında şehrin bunlara cebren de ekmek çıkartılabileceği göz önüne alınırsa her — iki ba - kımdan da bu durumda — şehrin büyük hatası vardır ve belediye teşkilâtı şehrin ekmeksiz kalma - masmın önüne geçememiştir. İşin en şayanı dikkat tarafı da belediyenin — bir hafta ara ile ve ani olarak ekmek — fiyatını yükselterek şimdiye kadar sene - lerdenberi yerleşmiş usulü alt üst etmesidir. Daha bir gün evvel be- lediyeden gazetecilere: « Buğday fiyatları yüksele - bilir. Fakat rarh " cmisyonunun on beş günde bir toplanması ta - amüldür. Bu duruma - (vaziyete) göre, komisyon — ancak bir hafta sonra toplanacaktır.,, Denilirken, sonradan bilinmez nasıl olmuş, evvelki gün ani ola - rak kömisyon toplanmış ve İstan- bul halkının — büyük bir kısmı - nın ekmeksiz kalmasına — seyirci kalınmıştır. Görülüyor ki bu şehirde fırıncı- lar istediklerini yapabiliyorlar. Güzel sanatlar akademisinde müsabaka imtihanı Güzel sanatlar akademisi tale- besine tahsiline — Avrupada de - vam etme hakkını veren müsaba- kalar, neticelenmiş, birinci Halit Doral, ikinci Yakup, üçüncü Bed- ri Rahmi gelmişlerdir. Bunlardan birinci olanı, diplo - ma almak ve Avupaya — gitmek hakkını haiz bulunmaktadır. Üçüncü gelen, talebelikte de - vam edecektir. Finansal sebepler — dolayısile, bir kaç yıldır güzel sanatlar aka- demisinden Avrupaya talebe gön- derilememekte idi. Fakat, evvel - ce ayni akademiden — Avrupaya gönderilen ressam, heykeltraş, ve dekoratör talebenin hepsi, tetkik- lerini bitirip memleketimize dön- müş bulunuyorlar. Şimdiki halde Avrupada sanat etüdü yapan yeni talebemiz he - men hiç yok gibidir. Bu itibarla, bu yıl, — kültür ve sanat hayatımızda alınacak yeni tedbir arasında, güzel sanatlar a- kademisinden tekrar — Avrupaya tahsile talebe gönderileceği umul- maktadır. ŞEHRİN DERDLERİ Pul parasını müşteriden alan sosyeteler Tecimel bir taamül olarak dün- yanm her yerinde — pul parasının faturayı verene ait olması — usulü vardır. Halbuki şehrimizdeki yabancı sosyetelerin hemen hepsi, başta e- lektrik sosyetesi olmak üzere, faturalarının pul parasını müşte - rilerden almaktadırlar. Müşteri - lerden bir kısmı bunun için yük - sek makamlara şikâyete hazırlan- mışlardır. —— Ziraat direktörü Şehrimizdeki tarrm — (ziraat) müesseselerini teftiş eden tarim genel direktörü Abidin, dün ak - şamki trenle Ankaraya dönmüş - tür. Yörükali plâjı Büyükadada Yörükalide yapı - lacak plâj ve otel proje müsaba - kasma girenlerin eserleri dün son defa gözden geçirilmiş, birinci ve ikinci seçilmiştir. Projelerin altında işaretler var- dır. Gönderenlerin isimleri yok - tur. Kazanan projelerin kimlere ait olduğu bir kaç gün içinde an- laşılacaktır. Kızılay zı ilâçların satış inbisarını aldı Kinin ve bütün emlâhı, civa ve bizmüt ile yapılarak — malarya ve frengi tedavisinde kullanılan bü - tün sipesyalitelerin memlekete so- kulmaması ve memleket — içinde yapılması hakkın kızıl ay kuru - muna verilmiştir. Bunun için kızıl ay kurumu bü- tün lâboratuvarlara bu — neviden yaptıkjarı sipesyalitelerin bir lis - tesini cemiyete vermelerini bildir- miştir. Öğrendiğimize göre, kızıl ay kurumu, evvelâ bu sipesyalitele - rin yapılışlarını gözden geçire » cek ve bundan sonra hepsine bir fiyat tayin edecektir. Sipesyaliteleri yapanların be « yannamelerini bu ay sonuna ka - dar vermiş olmaları lâzımdır. Kr- zıl ay da on beş temmuza kadar fiyatları ilân edecektir. Sıtma ve frengi gibi — ulusa en çok zararlı olan iki derdin deva - larınm pahalı fiyatla satılmama sı hususuna bilhassa itina edile « cektir. —— Çapa kız sanat mektebinin sergisi Talebesine orta tedrisat pro - gramıma göre bilgi vermekle be - raber işini, idaresini bilir ev ka « dını, hayatını kazanmağa mukte- dir sanatkâr yetiştiren — Selçuk Kız San'at mektebi pedegojik ve teknik bir sergi açmıştır. Modayi takip eden,- relişlerine meraklı bayanları cidden alâka - dar edecek — mahiyette olan bu sergiyi ziyaret etmeği, — herkese ve bilhassa ilk veya orta mektep- lerden çıkan kızlarının tahsiline bugünkü hayat ve ihtiyaca uygun bir istikamet vermek istiyen ana ve babalara tavsiye ederiz, Mektep Çapa Tramvay istasyo- nundadır. Sergi salı günü açılmış- tır. Pazar günü akşamı kapanacak va her gün saat 9 dan 19 kadar açık bulunacaktır, —— Sofra tuzu altı kuruşa satılacak Perakende tuz fiyatları bele « diyece tesbit olunmuştur. — Sofra tuzunun kilosu şehirde altı kuru - şa, Boğaziçi gibi uzak — yerlerde yedi kuruşa satılacaktır. Kalm tuzun kilosu şehirde beş kuruş otuz paraya, şehirden uzak yerlerde altı kuruş otuz. paraya satılacaktır. Kadıköyünün Altıyol ağzı Bir çok tanıdığım Kadıköylüler bana Kadıköy için çok Jüzumlu ve önemli (mühim) meseleden bahsettiler. Meselenin esası şu: — Kadıköyünün en büyük derdi — Altıyol — ağzının bugünkü şeklidir. Burası bugün altı tramvay — hattının birleştiği bir merkez olduğundan aşağı yukarı buradan her saniye bir tramvay arabası geçmektedir: | caktır. Kavisler de çok dar olduğundan her araba geçtikçe kulakları — sağır edici müthiş bir gıcırtı çıkmaktadır. Ayni zamanda tramvay arabaları elektrik — direklerine ve duvarlara çok yakın, adeta sürtünerek — geçtiğinden her zamen bir çok kaza ihtimalleri mepcut olmaktadır. Biz KRadıköylüler bunten öndüne geçilmesi için Kadır köyünün en güzel yerlerindenbiri olan Alteyol — ağzının tedilmelidir. genişletilerek bir meydan heline konulmasını, ve Tak « simde olduğu gibi güzel bir park, hattâ parkın orlasına da bir anıt (âbide) dikilmesini istiyoruz. RBu takdirde raylar genişliyeceğinden hem daylar gıcırlı yapmıyacak, hem de - cskisine — nisbetle nülusu üç misli artan Kadıköy güzet bir esere — kavuşar tram « Yalnız bu meydan yapılırken Taksimdekinin çirkin bür benzeri — olmaması için meydandaki helâ daha eve velden oradan kaldırılarak yan sokaklardan birine nak- Ben Kadıköylü arkadaşlarımın sözlerini makul, ve doğru buluyorum, Siz ne dersiniz?