Kahvelerde okunan gazeteler — Hapşuuu... Bir dahı Biy daha... , Bir daha: — Hapşumu... Aman, ne aksırıklı, ne tıksırıklı tdam bu.. Kahvede oturmuştuk; ona hay - Tetle ve hayli de tiksinti ile bakı - Yorduk., Elleri de ne pis yarabbi... Irnakları matemli matemli... Sigaradan mı, yoksa başka şey- 'den mi, Allah bilir, her nedense #araran iri parmaklariyle bir ga - Zeteyi yakalamış, çil miyyop göz - lermi yaklaştırarak hem okumağa Şabalıyor, (bu haliyle lâmiseli, - ntenli - böceklere benziyor) hem de, hapşu babam hapşuuu!, En nihayet, dayanamıyarak, ar - mızı dönerek oturduk.. İçimde Öyle bir hiş uyanıyordu ki, “bir tarafta bir maşa bulayım, şu ada - Mı, ensesinden yakalayarak, elin- deki gazete ile birlikte kapı dışarı tdeyim!,, diyordum.. — Ve, kahve halkr da böylelikle şu mikrop yu - Vasmdan kurtulsun.. —. Bir aralık sesi kesildi.. Başımı kv_*rîp baktım ki, meğer, herif, e- Yadan usülle çekilmemiş mi?. Ye- Tine başka biri gelmiş.. Zayif, na - hif. püf diye üflesen devrilecek bir tenç... Sıcak, sıcak ekmek ve taze, pey- dir almış, demin pis adamın aksır- | 'llüı, öksürdüğü gazetenin üzerine Oymuş, yiyor, zavallı.. . Ondan sonra, bir çok kimseler , ayni gazeteyi e'lediler.. Kâ- | hd parçası, akşamı bulmadan sap- Karı kesildi.. . .. » .Bu yazıyı kendi gazetemin sürü- [ Thündü temin etmek için bir menfa- | A endişesiyle yazmıyorum.. Zira, R6ç saatte çıktığımız için bizi al- Maz ve isabet ederler. Böylelikle ir mikrop nakili olmaktan kurtu - Z. Filhakika, elden ele dolaşan kâ- idlar, mikropları en iyi geçiren Sraçlardır (vasıtalardır). Bir çok tehirlerin şarbaylıkları (belediye- i), kahvelerin gazete almasını '_' Müşterilere okutmasını menet - erini bilirim. Bizde bir müza - Yede eşyasını bile, belediye dezen- İdte ettirmeden sattırmayor.. Her :fldq, elden ele dolaşan kâğıtlar, İğer kullanılmış eşyadan daha az dakil değildir. Kahvelerin gazete — almasını ©| mek, yalnız sıhhate faydalı 'ihlklı kalmıyacaktır. Gazetele - © muhtaç oldukları — sürüme de Tardım edecektir. Burada, tekrar- N""Vn: (HABER) in bundan “iıi bir istifade yoktur. S (Vâ-Nü) Tiyatro talebesi Sanbul Halkevinden: k:;T:mıil şubemizde amatör o- ı.’ı yetiştirilmek üzere Bayan ve lardan öğrenici (talebe) alma- Siktır, kz — Alınacak öğrenicilerin or - u bitirmiş olmaları gerektir. 8— Yoklama sonunda alınacak ve çönlara ayda (15 den 30) liraya *.B.?İı.rı (5'den 18) liraya ka - Yol parası da verilecektir. — Yazılmak isteyenlerin her Cağaloğlunda Halkevi mer - N'ı'hehörlüiüne baş vurarak &"'un deftere geçirmeleri bil - 4 I Terkos bu gece kesiliyor Sular, yarın gece yine kesilecek Artık kesilmesine alışmağa baş - ladığımız Terkos - suları hugüı: gene kesilecektir. Fakat Sular Idaresi bu defa su " işinde daha tedbirli davranmış ve suyu gece - leri kesmeğe karar vermiştir. Yani Terkos musluklarından — iki gece saat yirmi birden sabah saat beşe kadar su yerine, bütün İstanbullu- ların bildiği bir: — “— Tıs...,, sesi işideceğiz, demektir. Sular İdaresinin suyun geceleri ke sileceğini temin etmesine rağmen biz, İstanbullulara her zamanki gi- bi gene ihtiyatlı — davranmalarını tavsiye ederiz. ieile el Statistik genel direktörü Statistik genel direktör — vekili Celâl Aybar dün vilâyete giderek nüfus yazımı işleriyle uğraşmıştır. Celâl yarın Ankaraya gidecektir. —- Tünelle Mecidiye köyü arasında tramvay Tünelle Mecidiyeköyü arasında yeni bir tramvay seferi başlamış - tar. Alınacak neticeye göre bu se - fer daimi surette işletilip veya iş - letlemiyeceği hakkında bir karar verilecektir. öi Yol paraları yanlış tabakkuk ettiriliyormuş Yol paralarının yanlış tahakkuk ettirildiği ve cetvellere yanlış ka - yitler yapıldığı görülmüştür. Bele- diye başkan vekilliği — tarafından dün şubelere bir yayım gönderil - miş, askerde olanlarla beş çocuk - huların, talebeler, yaşı 18 den aşa- ğı ve 61 den yukarı olanlar hak - kında yol vergisi tahakkuk ettiril - memesi bildirilmiştir. — Vapurlarda halk tarifesi Denizde yolcu taşıma vasıtaları şirketleri ucuz halk — biletlerinin cumartesi günü öğleden sonra baş- lamasını kabul etmişlerdir. Bu hu- susta yakında kesin (kat'i) karar verilecektir, C, _// i| V/ yeniden para dağıtılacak Yakında verilecek olan bu para; yüzde yirmi nisbetinde olacak Hükümet gayri — mübadillere ikinci tertib tasfiye — vesikalarına karşılık olarak vesikalar muhtevi - yatının yüzde yirmisi — nisbetinde para dağılması hakkında — Ziraat Bankasına emir vermiştir. Bu ha - ber gayri mübadiller arasında son- suz bir sevinç uyandırmış ve uzun zamandanberi gayrimübadillerin idare heyetlerini — bir iş yapama - makla itham ettiren ve kongreler- de fırtınalar yaratan sebeplerden biri ortadan kalkmıştır. Maamafih bu hususta İstanbul Ziraat Bankasına henüz emir gel - | memiştir. Emir gelince derhal tev- ziata başlanacaktır. Esasen gayri mübadillerin en önemli kısmı İs - tanbul ve İzmirde bulunmaktadır. Gayri mübadiller bu arada em- lâk işlerinin, bilhassa emlâk satı - şının tanzimi ve asıl kıymetli emlâ- kin bir an evvel satışa çıkarılması- nı, komisyon emrinde bulunan 30 bin İngiliz lirasının vaziyetinin ta- yinini istemektedirler. Bu meselelerin de ayın 27 sinde yapılacak kongreler de bü - yük gürültülere sebebiyet verile - ceği anlaşılmaktadır. Ekmek fiatları Kilo başında 30 - 40 para artacak Yarın borsada bir komisyon toplanıp ekmek narkını tesbit edecek Bu yılın buğday vaziyeti, bor- sada fiyatların yükselişi hakkın- da son günlerde ortada — dönen sözler ve işin — büyütülmesinden sonra okuyucularımıza haber ve- relim ki maalesef ekmek fiya'la- rı bir miktar yükselecektir. Maamafih bu yükseliş şimdil'k önümüzdeki yılın buğday mabau- lü ile pek te ilişikli — değildir va bunu her yılım rekolte mevsımi sonunda görülmesi normal olan bir yükseliş saymak lâzımdır Borsa ve belediye mahafilinde yapılan tahminlere göre ekmek!| fiyatlarına şimdilik — konulması lâzım gelen en çok fiyat evvelkir: den 30 — 40 para farklı olacak | tır. Fakat bu zammın — hakikt.| miktarı yarın borsada yapıla- cak tetkikatla taayyün edecektir. Yarın akşam üzeri İstanbul ö- konomi direktörü Asım Süreyva nın başkanlığı altında narh - ko- misyonu toplanacak ve ekmeğin narhını tesbit edecektir. Diğer taraftan öğrendiğim'ze göre, buğday darlığı işini görü- nüne alan ökonomi ziraat ve iç iş- leri bakanlıkları Ziraat Banka - sınım elindeki stokun — münasip şekilde piyasaya çıkarılması yo- lunda bir karara varmışlardır. Bu hususta önümüzdeki on| beş günün mahsul üzerinde göz- tereceği tesire göre ksin (kati) bir karar verilecektir. . . * Bir kaç gündenberi yükselme- ğe yuz tutan buğdaylar, dün is- tikrarlı bir duruma girmiş, ve pi- yasada 50 ton yumuşak buğday 6 kuruş 10 paradan, 25 ton sert buğday da 5 kuruş satılmıştır. Ayrıca dün şehrimize de Sam- sundan 384 ton buğday gelmiştir. Fiyatların müstakar kalması se - beplerinden biri de budur. Fiyatların vükselmesi üzerine Eyüp gibi batı semtlerde dün fırıncılar az ekmek - çıkarmışlar, bunun üzerine halk ekmek - bul- makta sıkıntı çekmiştir. on paradan —— Çiftlikteki Eroin fabrikası Bakırköy civarındaki - çiftlikte meydana çıkarılan eroin fabrikası işile alâkalı Sultan isminde bir ka- dınla Eşref isminde birisi daha ya- ŞEHRİN DERDLERİ kalanmıştır. $ —- Çingeneler (Vâ - Nü) yaz Evvelisi günkü — (HABER) de Sulukuleye gittiğini, — orada gör- düklerini anlatıyordun!.. Çingene- leri âdeta mistik bir sevgi ile sev- diğini söylediğin halde demek şim diye kadar ömründe Sulukuleyi ilk defa gördün ha! Vah zavallı (Vâ - Nü) cuk vah!. Öyle ise sen, çin - geneleri bu kadar sevdiğin halde İstanbul çingeneleri ve İstanbul - daki çingene mahalleleri, semtleri, durakları, ve onların âdetleri, huy- ları, eğlenceleri, — hırları, gürleri, çıngarları hakkında henüz pek toymuşsun !. . Sulukuleyi — ömründe ilk defa gördüğüne bakılırsa anlaşılan sen Ayvansarayı, — Kasımpaşayı, Bü- yükdereyi, Üsküdarı, Taksimin al- tındaki çöplüğü filân hiç bilmiyor- sun., Hele sepetçilerin, falcıların, kalpazanların, maşacıların eski a- yıcı ve maymuncuların yaz mev - simlerinde dolaştıkları yerleri on - larm ekin biçme ve harman savur- ma âlemlerinin hiç farkında de - ğilsin.. Hem yalnız sen mi ya? Bunla - rın, bu saydıklarımın tam farkın - da olan bana kaç kişi göstere- bilirsin? Rahmetli ustamız Ahmed Ra- sim ile gene yaşayan ve daha çok yaşamaşını candan özlediğimiz Hü seyin Rahminin bunlara dair yaz- dıkları tek tük ve çok canlı yazılar bir tarafa bırakılacak olursa biz- deki çnigenelere ve çingenelerin hayatlarına dair yazılmış — doğru dürüst başka bir tek yazı yoktur. Bunlar hakkında eskiden ara sıra yazılmış benim bazı parça yazıla- rım varsa da bunlar da bizdeki çingeneleri ve onların yaşayışları- nrtam ve — muntazam bir surette gösteren şeyler değildir. Bununla braber niyetim, bu gün lerde çnigenelere ve onların yaşa- yışlarıma, sınıflarına, eğlenceleri- ne, çıngarlarına dair uzunca bir yazı yazmaktır. O yazım çıkmağa başlayınca senin _ıibi bu işin bü- tün meraklıları yepyeni, capcanlı ve çok renkli bir başka âlem sey - rTetmeğe başlayacaklardır. O. C. Kaygısız Kuyudan çıkan eşek kafaları Eşek kasapları tarafından atılmış.. Edirnekapıdaki Sultan mahal - lesinde geçenlerde bir eşek salha - Deşi meydana çıkarıldığını bütün tafsilâtiyle yazmıştık. Şimdi de öğrendik ki gene ayni mahallede tamir edilmetke olan cami avlu - sundaki kuyunun — içinde üç dört tane eşek kafası ve eşek kemikleri çıkarılmıştır. Evvelki gün kuyuyu ayıklayan amele bu eşek kafaları- nt kuyunun içindeki taşlarla birlik- te yukarı çıkarmışlar — ve bunları görenler önce buna bir hayli şaş - mışlar, ve sonrada bu eşek kafala- ld&nı. Beni cemiyete çağrıyorlardı . Yanımda | rının de ayni mahalledeki eşek ka- Garsonlar kime dert yansınlar :::*20niZak 9 Haziran tarihli gazetemirin gene bu dertler sütu. nunda Edirnekapıda garson Muzafferin sözlerini yaz- mıştık. Muzaffer, garsonlar cemiyetinden acı acı - şikâ- yet ediyor ve bu cemiyetin garsonlardan para almak- tan başka bir iş yapmadığımnı söylüyordu. Garson Muzaffer dün tekrar matbaamıza geldi, ve bizi cidden hayretlere düşüren aşağıdaki sözleri söyledi : — İki gün evvel garsonlar cemiyetinden bir mektup garson Derviş ve Şükrü olduğu halde cemiyete gittim, Cemiye- tin reisi Recep bizi kabul ederek bu şikâyetin benim la- rafımdan yapılıp yapılmadığını sordu. Evet dedim, bu- H öt Bi be llli eai CA A dd e aa eee l t aei B Gelmelieç di L A e ske bi gİ Ar £, bi Nnun üzerine beni arkadaşlarımın yanında fena halde olduğunu anlamışlardır. tahkir etti, ça üt Cemiyet reişimizin beni bu şekilde tahkir etmeğe| — Vefa kulübünün hakkı var mıdır? Ben, cemiyetin bizden para almaktan k başka bir şey yapmadığını söylemek ve bundan - şikâyet V 1 onygreSI etmek hakkına malik değit miyim? ff“ dıman Yurdu Genel'yas & Buna mükabil kâtip Baha ile ikinci grup kâtibiumu- BRŞ'îhda": ; Ş misi Cemal bana karşı çok nazikâne muamele ettiler. 30 KEş SA _ıouelık kongresi Eğer hâdise bu şekilde cereyan etmişse cemiyet re- -5"-?35luılııııı ü yın_pı ğ isinin bu hareketini garip bulmamak kabil değil.. Çünkü | 28" günü toplanacaktır. Üyelerimi- bu vaziyet karşısında vazifesi, cemiyetten şikâyet eden| ZiN © gün saat 9 da Cağaloğlunda - garsonu eğer hakikat söylediği gibi değilse, tenvir et-| ki İstanbul Halkevine — gelmeleri mek, yanıldığı noktaları aydınlatmaktır. Tahkir değil.. | rica olunur. Z NC 3 SN