18 ŞUBAT 1935 Yazan: Kıdımıı Kaflı “Kırk gün kırk gece düğ BC 'no. 2i I Rüyük Deniz Romanı .. v .. yapar, evlenirsiniz!,, Bu adam neler söylüyordu? ı':—ı deliliğin başlangıcı miy- Ali reis sordu: — Lâkin, onu yeni mi tanı - din? Yeni mi anladın bunu?.. Ne Taman ve nereden?.. — Bunu bana annenin gözleri Anlattı.. Onları görünce tanıdım.. Ayşenin — ta kendisi idi. T_'Ph annesinin gözleri, annesi - Rin bakışı ve söz söyleyişi.. Za « İsn İnebahtıda iken de — küçük AY!Gniıı annesine bu kadar çok Enzemesine herkes şaşardı. E - İE” © zamanlarda annenin bakış- arma daha dikkatle bakmış ol - ;Zd'm. onun gözlerine bakar F ':mıı bunu — hatırlıyacaktım. S <at olmadı... Belki de aşk, be - Dim aklımı başımdan almıştı... İkisi de susuyorlardı. İ Âli Reis doğrulmuştu. Avuç - 'Tinı dizlerinin üstünde sıkmış, Sözlerini yerdeki çakıllara dik - Mişti, — Yusuf!... — Ne var reis?.. * — Sana o kız nelerden bah - Setti?.. , — Bir yeşil pembe.. bir kale.. bir liman.. gemiler.. köpüklü de- ::». kalabalık bir şehir.. öksüz- Ve-esirlik Bunlarm bepsini, Fakat o dakikalarda ka- farada yalnız bir ülkü vardı: O - hu bir &n evvel bir kara parçası- A bir yerde sakla « Mak... Bu arzunun verdiği heye- ;:ı bana onun - söylediklerini l etmemişti. Fakat şimdi hatır- ı'"'_'m- Bana İnebahtıyı, Şahin evini tarif etmişti... — Kulağının ardında — kara var mıydı?., sncet » p Ç dm Kardeşimin kulağınm ar - Yard büyücek 've kara bir ben Bt Annemin yüzünde olduğu — Bunu bilmiyorum!... î_sıhi... Hakkın da var ya!., Sora l Reis sustu. Düşünüyordu. l g:ıa..dı: yakindan bakmalıy : ::;:"llbulıi ben gece karan - de çç * Ancak bir karaltı halin - Tördüm.. — Yaram o kadar Ve ki... O kadar bitkin .:;';-mın idim ki, bir an evvel, Baştayı Farıştıran — bu mahlüku Savmayı düşünmüştüm... l..?:— bire ayağa kalktı. Ve V Usufa sordu: —..oh!mAm olduğumna i - aa mı öldü?. Fırtı - Tuz Yık devrilerek boğuldu i gene alçak bir esir - mi düştü?.. GRLMİk. kapramdan bir ser ÇAU Rekat., Ali:Reks.nere - Sarsılmaz mı 20ve25] de?... Onu bekliyorum. Ali Reis Kara Yusufun kolu » nu tuttu: — Düşünme!.. Üzülme!.. Dü- şünmekle ve üzülmekle elimize bir şey geçmez... Onu da bula - cağız.. Elbet buluruz onu da... Ve o zaman kırk gün kırk gece düğün yapar, evlenirsiniz!... Kara Yusuf — genç korsanın ellerine sarıldı: — Demek.. Demek benim onu sevmeme — izin veriyorsun öyle mi?.. Bense, kusurumu bağışla - yın, diyecektim. — Evet, onu sev!.. Her za - man, benim kadar sev!... Bera « ber arayacağız ve buluşacağız.. — Annen bunu öğrenince ba- na kim bilir ne kadar... — Hayır, hayır!... Bunu hiç düşünme!.. — Senin kabahatin yok ki... Bilemezdin!.. — Bilerek yapmadın bunu... Haydi gide - lim, bizi arıyorlar... Yürüdüler. Bir uşak onları görmüş, yor - lere kadar eğilerek selâmla: #s, Şeyh Ebusaidin Ali Reisi ara İ - ğını söylemişti: — Peki!.. Geliyoruz, sen git!.. Uşak uzaklaştı. Ali Reis ar - kadaşının omuzuna - elini koy - adat n — Yusuf!... — Emret Reis!.. — Aramızda geçenleri bizden başka kimse bilmiyecek!.. Hele annem, sakın duymasın!... Büs- bütün üzülür zavallı!.. — Peki Reis!.. — Bundan sonra da nerede bir genç kız görürsek, yahud yo- lumuza çıkarsa gözümüzü dört açalım da atlamıyalım.. Çünkü aradığımız genç kız senin nişan- lm benim de kardeşimdir... Kara Yusuf genç Şahin yav - rusunun ellerini öpüyor, boynu - na sarılıyordu. Fakat o anda gülmek mi yok- sa ağlamak mı lâzım geldiğini de bir türlü kestiremiyordu. Ali Reisle Kara Yusuf işte bu- nun için o geceki ziyafette bir türlü şen olamıyorlardı. Ali Reis, hemen ertesi babasını kurtarmak için düşün - düğü plânı annesine ve dedesine açmıştı. Zaten bunu onlar evvel- ce de şöyle gelişi güzel bir şekil- de duymuşlardı. Şeyh Ebusaid bu iş için başka birisini “göndermek istediğini söyledi: nuz?... (Devamı var) kostüm liraya lardan ısmarlama, teminatlı o- larak en müşkülpesentleri bile ancak Kolaylık — Terzihanesi memnun bırakır. Ankara caddesi Orhan Bey han birinci katta Kolaylık Ter- zihanesine buyurunuz. - (3960) gün, | HABER — Akşam Postast Şikâyetler, temenniler Soy adı işleri Haydarpaşa Prevantoryom mu allimi Fevzi Işık matbaamıza ge- lerek şu şikâyette bulunmuştur: “Geçen ayın onunda Kısıklı 1 Nüfus memurluğuna müracaat e- derek soyadımı tescil ettirmek is- ted'm. Geredeli olmam dolayısıy- le evrakım Geredeye gönderildi. Aradan bir aydan fazla zaman geçliği halde hâlâ bir cevap gel- medi. Alâkadar makamların na- zarı dikkatlerini celbetmenizi ri- ca ederim.,, (RAaDYO | bugun İSTANBUL 12.30 Karışık musiki plâk, 18 Otel Tokatliyandan nakil çak saati, telsiz caz örkestrası, 19.20 Çocuk saati: hi - kâyeler, 19,30 haberler, 20 tıb fakülte- Bi deri ve frengi hastalıkları seririyatı profesörü Dr. Hulüsi Behcet tarafın - dan konicrans, (İrengi neden ayıp gö- rülür. Frönginin gizli tutulması neden adt olmuştur. Tabiatte ayıp denilen hastalık var mıdır?) 2.30 havayen ki - tar orkestrası Sirvet ve arkadaşları, 21 Keman sole: Nejat, 21.30 son haberler 21,30 radyo orkestrası, 22 radyo caz ve tango orkestraları. 113 Khz. MOSKOVA, T4 m. 12,30 Sözler, 18,30 — Kızılorduya —mahsus program, 19,30 Deyaz Rus şarkdarından. 21 karışık konser. 22 Çekçe neşriyat, 23,06 İn - gilizce neşriyat, 24,03 Almanca meşriyat. 388 Khz. VARŞOVA, 1348 m. 18,18 Plâk, Sözler, 19,18 Orkostra, 19,45 Koafermaa, 20 Hafif musiki, 20,20 Aktünlite, 20,80 Filmlerden plâklar, 2045 — Hiaberler. 21,15 Varşova filharmonisi tarafından senfo. İK konser, 28,80 Şiirler, 2340 — Reklâmlar, 24,03 Dams, Khr. PRAG, 470 m. Brüno radyo orkestrası, dera, 18, Ku- artet koaseri, 19 Ziraat. 19,10 Amcle neşri » yatı, Almanca neşriyat ,20,10 Popüler — Barp şarkıları, 20,80 Baki Pragm balo balo mu - sikisi, 21,16 Örg konseri, 21,80 Sözler, 2203 Viyolonsel konseri, 21,85 Sözler, 28,80 Radyo Orkestrası, sözler, 28,15 PlAk, sözler, plâk, Rasca haberler. Khz. LEİPZİG, 389 m. 18,30 Keman sonatları. 19 Haberler, söz- ler, 18,30 Plâk, 20,30 Spor bahisleri, 21 Ha - berler. 21,15 Ulusal neşriyat, 28 “Das lelehte Giüek,, adlı neşeli skeç, 23,20 Haborler, spor. 23510 Gece konserl. 645 Khz. BUDAPEŞTE, 566. m. 1880 Salon — orkestrası, — 19 Stenoagrafi dersi. 20,50 Sözler, 20,30 Operadan verilecek temsili nakli. 28,30 Çingene orkesirası. M,L0 Fransızca aylık habor lemali, 1,06 Son haber- ler. Esirgeme derneği- nin balosu Şubatın 28 nde, Park Otel salen- larında Esirgeme Derneğinin balor su verilecektir. Dühuliye bir lira, yemek iki liradır. Hem gayet güzel bir gece geçirecek, hem de bir ha- yır cemiyetine yardım etmiş - ola- caksınız. HABER Akşam Postası —a İDARE EVİ ISTANBUL ANKARA CADDESİ Yelgrat Adrealı İSTANBUL HABEH Peletan — Vazır S3RT9 — Hdare: Siste venreseseEaESAN SA ELEERSELERaREReeeneneecenenE ABONE ŞARTLARI ismarlame ' Son moda safi yün kumaş- £| £ 8 8 1t ayaa Fürkiyes I20 330 600 1250 K Benebir. 150 W M0 1610 ILÂN TARIFESİ Ficaret Udalarının satın 1256 Kesınl Uğnlar 10 Kuruştur. Sahibi ve Neşriyat Müdürü: HASAN RASIM US — Ferid! Siz benim dostumsu. nuz, Ona söyleyin, gitsin... Git- medim. Altı sene evvel, bu, öyle basit olurdu ki... Bana bunu tav- Nakleden: HAB E R'in No. 18 ( Yı -NO ) tefrikası Aşk ve His Romanı l — Evet, sahi. — Salonun lâmbalarmı söndü- sin... Ah, niçin vaktiyle talâk iste- | relim mi? — Söndür, Ahmed! Kâmile, uzaklaştı. Yukarı çıl- siye ettiler. Fakat ben reddettim. | tı. Korkuyordum. Hem, sonra, ümid ediyordum. Bekliyordum. — İşte geri geldi, Kâmile! Sağda ve solda koridorlar uzu- yordu. Vaktiyle, kocası Vahidin iş. gal ettiği odalar, işte şu soldaki- — Lâkin unutmadım... Ferid! | lerdi. O gittikten sonra, buralara, Ben bu ev'n içinde şu yanımızda- | Turgutla Jackson yerleşm'şti. Sağ ki odada olan hâdiseyi unutma- | taraftaki koridor, Kâmilenin tu- dım, Ferid! Odanm şeklini değiş- | valet odası önünden geçiyordu. tirmedim. Oraya daima girdim, Genç kadm, odasına dönmeği o odayı o halinde görmek, faciayı | hiç istemiyordu. Bu yalnızlık saat taptaze olarak dimağımda yaşat- mama vesile teşkil etti. Ona söy- lerini hiç sevmezdi. Sabahleyin denizde yıkandığı haliyle kıyas e- leyin, g'tsin: Eğer beni hâlâ sevi- | dilirse, şimdi öyle bambaşka bir yorsa bunu benim için yapsın... hali vardı ki.. Nerede o canlılığı, Fedakârlık diye yapsın! Hem, | nerede bu durgunluğu... söyleyin kuzum, Nçin pişman ol- muş? Bunun bir sebebi var mı Öyle d'yin ki, ben sükünumu bul- dum. Bulmak için de çok zahmet (Devamı var) ilân Zonguldakta İnağzı mevkiin- çektim. Bunu söylemezsiniz, söyle | deki 113 — 362 numaralı maden mek istemezsiniz, değil mi? Zira, ©, $'zin hayatınızı kurtardı. — Kâmile! O, sizi sevdi. Vak- | tiyle, sizin saadetinizi, yegâne sa- adetin'zi o teşkil ediyordu. Benim hatırladıklarımı siz de hatırlıyor musunuz? Hayır, artık bütün bunlar be - nim hatıramda yaşamıyor. Hepsi kirlendi, öldü, mahvoldu... Düşü- neceğim ve cevabımı sonradan vereceğim. Şunu da öğrenmek isş- terdim, Çok mu değişti? Artık gençl ği kalmamıştır. — Saçları, şakaklarında beyaz laştı. Lükin yüzüyle vücudu eskisi gibi kaldı. — İstemem, Ferid, istemem... Tahammül edemem... Ona baba- mın evini vereyim... Gitsin, orada yaşasın, — O, sizden sadaka istemiyor, Kâmile! Sizin mevcudiyetinizi is- tiyor. ocakları hissedarlarından Zongul- dakta mukim Bay Mevali oğlu Ali ve mühendis Bay Naci ile yaptığı» mız Beyoğlu 5 inci Noterl'ğine tastik ettirdiğimiz 20 Kânunusani 1934 tarihli ve 1123 — 47 numa- ralı mukavelenin on bir'nci mad- desini alâkadaranca bilinmek üze re aynen neşrü ilân eylerim, 113 — 362 numaralı inağ- zı ocakları hissedarların- dan Arnavutköyünde mu- k'm Müftü oğlu İbrahim Hakkı Madde (11) işbu mukavelenin imza ve teatisi ile ocakların tesli- minden itibaren İbrahim Beyin o- caklarda bir güna müdahalesi ol« mıyacak ve ocakların icabatı fen- niye ve maden idaresinin tebl'ga- tı kanuniyesi dairesinde işletilme- si ve müdürü mes'ul ve mühendis ve müstahdimin ve amele tayin ve istihdam ve azli müstakilen Na — Düşüneceğim... Düşüneceği- | çi ve Ali Beylere ait olacaktır. Yal mi ona söyleyin. Fakat size mek- nız İbrahim Bey kendi bedeli ica- tup yazmaımdan evvel buraya gel- | rının hangi esas ve hesap üzerin- memes'ni kendisine bildirin. Ve, | den tesbit edildiğini masarifi kene şimdi, Ferid, gidin artık! — Kâmile! disine ait olmak üzere teftiş ve kontröl edebilir. Şu kadar ki Naci — Gidin, Ferid, size mektup | ve Ali Beyler işbu mukavelenin yazarım... Yarı yazarım... Gör-“ | imzası ve ocakların tesliminden müyor musunuz? Tahammül ede- | itibaren gerek kendilerinin ve ge- miyorum. , , & rek istihdam edecekleri herhangi biri tarafından İbrahim Beyin ne İhtiyar uşak, sayfiyenin kapr- | şahsı hakikisini ve ne de ocaklar- sını açtı. Bahçede, Feridin otomo- | daki hissei şayiasmı — veya hakkı bili bekliyordu. Fenerler pırıldı- | intifamı hiç bir sebeb ve behane yordu. Motör, işlemeğe başladı. — Allah rahatlık versin, mile! ile veya ocakların dahil ve hari- Kâ- | cinde vukuu melhuz her türlü ka- za tazminatından dolayı resmi ve Kadımn, merdivenden çıkmağa | nim resmi devair ve teşekküllere başladı. Sahanlıkta durdu. ne de sair eşhası hakikiye ve hük- — Allah rahatlık versin, Ferid! | miyeye karşı borçlandıramıyacak Kapımın yanında, ihtiyar uşak, | ları gibi İbrahim Bey de bedeli omuzları çıkık, sırtı kanbur, du- | icarından başka hiç bir sebeble ruyordu. Eskiden, bu adam, Kâ- | ne Ali ve ne de Naci Beyleri ve ne milenin babasımın yakışıklı bir a- | de kendilerine ait hissei şayiaları- ğgasıydı. Kalıbı kıyafetini kaybet- | nı borçlandırmıyacak ve bu suret- miş tesirini vermek istiyordu. ler işbu mukaveleden sonra ocak- Ferid “allah rahatlık versin!,, | ların tesellümüyle beraber müşte« dediği ve hareket eden otomobil | rek imzalarıyle ve mutabık - kalı- uzaklaştığı vakit, uşak kapıyı ka- | nacak formül dairesinde ve tespit padı: edilecek tarihte Zonguldak ve İs- — Hanmefendi., -Yatıyor mu | tanbul gazetelerinde neşrü ilân sunuz?- diye sordu. olunacaktır. Fors majorlar ahkâ- — Evet, Ahmed... Yorgunum... | mı umumiyenin kabul ettiği fors Bana Ferideyi gönder. majordan ibaret olup işbu muka- — Hanım efendi, unutuyorsu- | velenin tatbikinden — mütevellid nuz galiba... Kendisine on bir tre- | her türlü ihtilâfat için İstanbul niyle velmesi için izin vermişti- | mehakimi merci olarak kabul edil niz. miştir, (2541) vllik yi S PD üz d Ğ L A S d A B V l Vd ea a SEZE haldir # zt a 5a d BC e di ae Bd Va nn aei