12 Şubat 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

N "*-ııhuı z Kırıköy Semaz 19 ŞUBAT 1935 ŞAT Reçeteler Müstahzarlar Parfümöri KARAKOY |ECZAN İ Stİk aa teret Tei Hergün pişecek yemeklerir ve tatl bu kitabda bulacaksınız. HİA İRL NN Ademı iktidara ıııivmımmıııummımımmıuımnıw ğ HA.BER Akıııı Poı!ııı Tü kıye Cü mhuriyet MERKEZ BANKASI 7/2/1935 vaziyeti AKRKTIFR PASIF Kasa : Lira Lira Altın: sati kilogram 19.950- 929 p L, 19.623.120. 66 S ankaOrl .. sane BŞ 8834810 — 3j H — 66391430 faklık |. 654361.18 | 29112930084 E S I Tedavüldeki Banknollar; Cahildeki Muhabirler : Derubte edilen evrakı naktiye |I 158 748563 — Alcm; SAft Kg ei 1288 u—ı;, L 2515.004 - Kanunun © ve 8 inci madde- H se 'n Hus .. Vğr irası « — 820,055.80 | 9835 95980 | 1eçine tevfikan vakirediyar 10.1921.693.— | _lıı_L___'ı! Hariçleki Wuhabirler : Derubte edilen evtakı naktiye N URLARI u: Sali kiloğgram — 5.807 024 & 354804 75 İÜbakiyesi —e a — M8626 940 — caddesi No. 5, Te 52 Altına tahvili kabil Serbesr dövivi. (14 T100'637.68 | 19455 53243 | Karşılığı tamamen altın olarak 7 BÜRÜRMEMAR MNĞN SNSK Hazla Takrtleii n | tedavüle vazedilen.. )L 15688000.— |164.314 940.— ll”mmmmm"” Derübte edilen Cevrakı naktiye | Türk Lirası Mevduatı : YENİ ÇİKTİ | Cargiliği 58748 563— K lsües | 18751902245 BB gçrtTLAe e TÜT Ayiye FT || Kapurun b ve — & İnci mad- | .' Ve | y K 18751992245 Alalranga vc alalutiça || delerine Yevfikan vaki tedişar | , 10991628 — |148626940 — | — Vadeli — — - & e Ğ Hu YEMEK ve TATLI KiTABI — |senecat cüzdanı; bödi Mevdun ları b L. 3780642 60 adesiz -. zine bağolar Vadeli 10.578 657.7a ların İlstesini ve yapılışlarını ruı- senesler — —e ee Z.ABAMASbI | 119609277.21 ; 531 5 Esham ve Tahvilât Cüzdanı: eHe Eeesr Tit MT Sazış yeti; İstanbu! Ankars caddesi Na 15z cihöm ( Döfüle edilei övei Inkılâb Kitabevi ve ke naktiye karşılığı 30318047.19 tahvilât | | itibar! kıymetle ) hâm ve Tahvilâr ... 4870.013.69 | 35.188060 88 Algın ve döviz üzerine avans — | » 27.694.32 Tahvilât üzerine avans 60037576 628 07008 karşı Hissedarlar ——— 4500000 — muhtelif ÇHO TEZ TAŞIT — Yeküc — 20250188301 Yekün 12625088850 İHormobin Etk be Tabletil eklerde tenasüli Eczanelerde -0 BO Arkadaşlar, takdir ile delikanlıya | baktı, Mırıltilar işitildi. Prens Man - Predi, elini Ragastan'a uzattı. — Hoş geldiniz, Şövalye! Aramıza Sarıştığınız için çok memnunuz! Fakat, Şövalye, herkesin hayreti karşısmda, bu dostca nümayişi kabul &tmedi. Kendisine uzatılan eli sıkma- | * Başmı önüne eğdi. Her zaman ne- | B ve endişesiz olan yüzünü bir hü - * keder kapladı. ü Herkes, şaşırmış; bunun mânasını )': 'ımık için birbirinin yüzüne bakı- W —1" altı knbrhıı bir emniyetsizlik, ı' Soğukluk kaplamıştı. Primver hile İ adım geri çekildi. Berzi sapsarı o- :"'k— yüzünü Şövalyeye çevirdi. Bu .o"l hareketinin sebebini “Uyor gibiydi. .":lmtın. başını kaldırdı. Yiğitce İ Yan gözlerini etrafla gezdirdik - du '*“nnı Primverin üzerinde durdur hendisine şu sözleri söyledi: —lık“nüm' Ve sia Mögyöler!... He - lx Şunu biliniz ki, aramızda dehşet '" )ınlış anlaşma olmuştur. Yalan hakikati saklamak üdetim .,.“"dll' Neticesi neye varırsa varsın, "ln:ı’u haber vereceğim. Onun için, Yü Söyliyeyim ki, (.omaya geldiğim “Jı;"' ben, Monsenyör Sezar Bör - '& mensub bir adamım, —l,.::' Manfredi, kendini zaptede - Şövalyeye da, - Hain! diye haykırdığı bir sıra - Pa ©n hancer birden karanlıkta Fladı, llh. tan, soğuk kanlılığını ve va - Süç ! Muhafaza ediyordu. Namuskâ- Ve kahramanca dedi ki: ı—.& Yaptığım hainlik değildir, e- —lı Kabul etmem!.. Aramızda —'il anlaşamamazlık — oldu ki, İ":.Lı bana aid olamarz.. Eğer Sürfer iniz “hain,, sözünü başka ıı'_"h altında söyleseydiniz bu tahki- Pahasına öderdiniz! Lükin | gevşekliğini tedavi eder. ilunur. Fiyatı 150 kuruştur. eri i zafiyeti ve RILYA hem ihtiyarlılınıza, hem de teşebbüs ettiğiniz gayenin büyüklüğüne hür - met ediyorum. Bilhassa izah etmek is temediğim başka bir sebep te var. İş- te, bütün bunlardan dolayı sizi affe- diyorum ! İhtiyar Prens, büsbütün hiddetlen- di. Bağırarak dedi ki: — Nasıl?.. Nasıl?.. Beni af mı edi- yorsunuz?.., Hele şu söze de bakın!.., Bir prens Manfrediye karsı, sözün bu kadar ağırı ilk deh olarak — söyleni- yor. — İhtimal, efendim.. Fakat, bunu söylemeğe hakkım vardır. Zira — beni hainlikle itham ettiniz! Siz, Prens de- gil, Kral, İmparator, Papa bile olsu - vuz şu dakikada, ben, sizden daha büyüğüm... Çünkü tahkirinize karşı - lik vermemek için kendi kendime hüâ - kim oldum.., Ragastan bu sözleri acayib bir he - yocanla söylemişti ki, bütün oradaki- ler, onun ruhunun temizliğini sezdi. Ragastanı takdir etmekten kendileri- ni alamadılar, Primver ise yüreğinin çarpmasına mâni olamıyarak, bu man zarayı uzaktan seyrediyordu. Prens Manfredi, muttasıl dudakla- rını yiyordu. Sert bir sesle: — Maksadmızı anlatın bakayım, de- di. Ragastan, Primvere dönerok cevab verdi: — Efendim, yolda size rastlamak saadetine mazhar olduğum ve mahud papasla aranıza girdiğim zaman, ki - min dostu, kimin düşmanı olduğunu - zu bilmiyordum. Benim yerimde her kim olsaydı, belki ayni tarzda hareket ederdi. Bunu, bir insaniyet vazifesi o- larak yapmıştım. Fakat, neticede Se- zar Borjiyanın intikamına uğrıyaca - ğımı bilmiyordum doğrusu! Eğer ne- ticenin böyle olacağını bilseydim, ha- yatımın bu suretle tehlikeye konulma sını kendim için büyük bir şan, büyük bir şeref sayardım, madam. Lâkin, bu mnsmer Döktor vekmisöz ğ Hüseyin Osman Haseki hastanesi e kadar Telefon 22459 ınîııiıııınırm ııııııııuııııııııııj 2 Mart 1933 tarihinden itibaren: Iskonto haddi yüzde 5 1-2 — Altın üzerine avans yüzde 4 1-2 Satılık iki bina — |Diş tabibi Bünyamin Galatada dört dükkânlı, on iki| - Nişantaş — Vali konağı caddesi odalı ve ayda 90 lira iratlı iki bi | No. 24, Şirin apartman 1 inci dai- E Te na acele satılıktır. — Rıhtımların| re. (3884) . ıl_ahıl'—q_e mütehassısı l tevsi ve terakki etmek üzere ol : Lâleli Lütüf Apartımanı saat 8 duğuna göre fiat kelepirdir. raoğlan sokağında Kahveci Salim efendiye müracaat. (3896) Galata, Topçular cadd,ı BORJİYA 57 — Rozita! diye bağırdı, Ellerile karanlıkta sevgili gene karısını bey- hüde yere aradı. Ellerine çamurla taş lardan başka bir şey tesadüf etmedi. | Diz üstü kalktı. Ve göğsünü paralar - gcasına yeniden: — Rozital Rozita! diye çağırdı. Rafael yavaş yavaş bütün feci ha- kikati hatırlamağa başladı. Rozita kaybolmuştu. Genç karısını elinden almışlardı. Derhal ayağa kalktı. Ma- gadan bir malümat almağı ümid edi- ? yordu. Getto mahallesinde oturan si- hirbaz kadın elbet ki her şeyi biliyor- du, Nitekim Rozitanın Romada büyük bir tehlikeye maruz kaldığını ve biran evvel Romayı terkle Floransaya kaç- malarını taysiye etmemiş miydi? Kafasına yediği kılıç sapı darbesin den hâlâ kendisine gelemiyen Rafael sendeliye sendeliye Getto mahallesine doğru koşmağa başladı. Nefes nefese eve vardı. İçeri girdi. - cektim. Odanın bir köşesinde sönmek üzere Ragastan hem mezarları sayıyor, olan bir mum yanıyordu. Rafael bu- | hem de Primverin hayalini bir türlü nun aydınlığından her tarafın karma — gözünden ayıramıyordu. karışık olduğunu, ve sihirbaz kadının ı Böylece yirmi üçüncü mezarın ö- ortada bulunmadığıni gördü: | nüne vardığı zaman kalbi şiddetle »t. — Maga! Maga! diye haykırmala- | mağa başlamıştı. Mezarın etrafını do- rına da hiç bir cevap alamayınca Ro- | laştı. Hiç kimseyi güremedi: zitanm eski odasına girdi. Buranın da | — Ya geç kaldım, yahut da erken boş olduğunu büyük bir dehşet içinde | geldim, diye düşündü. gördü. Bu esnada bir çulr yığınının arka- sından hafif bir ses duyuldu: —Romn! Ragastan büyük bir sevinç içinde parolaya cevap verdi: — Amor! Bu sözü söyler söylemez çalılığın arasından derhal bir adam çıktı. Yir- mi üçüncü mezarın bir cephesini teş- kil eden tunç kapıyı iterek Ragastana yol gösterdi. Ragastan ilerledi ve ken disini hafif bir ışık ile aydınlanmış olan dört köşe, dar bir odanın içinde buldu. Odanın içinde muhtelif mezar- Tarı teşkil eden mermer kapaklar gö- orma: le yerde yaşayamam. Ben hayatımda daima gece gündüz serbest yaşamağa alışmışım, Oturduğum yere muayyen saatte gidip gelemem. Halbuki şato- nun kapıları anat dokuzda kapanıyor. | Diyerek burada oturmayı reddetmiş, Güzel Janus otelinde kalmayı tercih etmişti. Sezar Borjiya fazla ısrar etmedi. Bir gün evvel muarızların arasından sıyrılıp kaçmasını nasıl takdir ettiyse bu teklifi reddetmesini de öylece tak- dir etmişti. Ragastan otelden ayrıldıktan son- ra uzun müddet yolları dolaştı. Ve ni hayet Apyen yoluna çıktı. Bu uzun yolun iki tarafında bir çok eski me- zarlar bulunuyordu. Ragastan — hem yürüyor, hem de söyleniyordu: — Güzel Primver bana soldan yir- mi ücüncü mezar demişti. Parolada | Roma kelimesine mukabil Amor diye- Gd APYEN YOLU Rafael ile Rozitanın evlendikleri akşam, Ragastan da hâlâ oturmakta olduğu Güzel Janus otelinden çılııq- tı. Halk, Fransuvanın katili diye Ra- gastanı öldürmek istediği gün Sezar Borjiya, Ragastana Sent—Anj şato- sunda oturmak için bir daire ayrılma sını söylemişti. Fakat Ragastan: — Benim için hazırladığınız mükel- lef daire bana bir kafes gibidir. Böy-