22 Birinci kânun 1934 Bir köylü karısını balta ile öldürdü Fak, (Baş tarafı 1 inci de) at ondan kurtulmam için bana Yardım etmelisin! dedi. etresi Zinto, yardıma razı ol- ha, Bunun üzerine, Ni il - ei, ikola evine ge — Zintonun ahırmda domuz Yavruları vardı, biliyorsun... İşte, alar ben satın aldım. Almağa gi- m! dedi. — Fakat, şimdi gece yarısı. Sa- bah olsun, gideriz! Nikola, israr etti. Karısmı do- ahırına götürdü. Orada, Zin-! da kendilerini bekliyordu. Li iki şerikicürum, kadınm üstüne itum ettiler. Ahır, çukur bir yer- “vakit heyli ilerlemiş olduğu i- 'n sesin başka taraflara aksetme- “eğine emin bulunuyorlardı. Nikola, elindeki baltayı karısı - Ma salladı. Bu silâh, o gün, Zinto Üs birlikte, bilemişlerdir. Biçare kadın, üzerine doğru 1 - *n baltanın parıltısı karşısında, “AĞ elini müdafaa vaziyetinde kal| ida, Başını korumak istiyordu. Balta, ince bir odun keser gibi kolu kesit attı, Nikolanın zevcesi yere yuvar - andı; >— Yapma... Allah aşkına... Br- Akın beni... Hattâ kolumu kesti- inizi bile haber vermem... Elve- vir ki, ölmiyeyim... Tedavi olun- an sonra giderim.. Sizi rahat- WZ etmem... Zinto, yumuşıyacak gibi görün- iz — Yazıktır... Bırakalım... dedi. Fakat, Nikola: >— Den wi O, yalansıdır... dini ele verir... dedikten sonra; İtasmı salladı ve karısının kafa- #na iki darbe indirdi Şimdi cesedi ortadan kaldır lâzım geliyordu. into: — Köpeklere yedirelim! dedi. | Yok, canım, parçaları sürük- yin başka taraflara götürürler... İN belt; olur... Ancak onlara ke- kleri ufalıyarak veririz... Sen, “leri bana bırak! dedi. Mahir bir kasab gibi, karısının kp etlerini ayırdı. Bunları bir| Meereye koyarak metresine gü-! Ce pişirtti ve ertesi akşam için misafir çağırdı. Bunlar, Nikolanm iyi geçine - Mediği köylülerdi.. Adam, daima) yaaluklar çıkarır, konukomşu- ! Ni iz'aç ederdi. Bu seferki iltifet! 'en icabediyordu? Böyle düşünmekle (beraber,| liler geldi. Sofraya oturdukla- vakit, herkes sordu: — Karın nerede, Nikola? — agat, br şey söylemedi. Eliyle: rakım !,, manasına gelmek üze- te, mübhem bir işaret yaptı. ii yemeğinden tattıkları vakit, İllerden biri; >> Bunun ne garib bir lezzeti va dedi. ir diğeri sordu: > Ne eti bu?... İste © zaman, Nikola, zaten iş- İlendiği için: — n #niyor musunuz?.. Ben ka- ge öldürmedim... O, başkasiyle Sti. diye haykırmağa başladı. keş ölüler dağıldı. Fakat şüphe- r © ek polise haber verdiler. İşte U Haman, hakikat anlaşıldı. san eti yiyen köylüler öyle ga- Yana geldiler ki, karakola hü- ettiler, ea elari az daha linç edecek. ç © Fakat jandarmalar, onul Sİ, Mar İml le grg Milli Türk talebe birliği yıllık kongresini dün yapmıştır. Kon - gre başkanlığına yüksek iktisat mektebi talebesinden Bay Nedim seçilmiştir. Önce ider heye tinin bir yılık O çalışma raporu ygunsuz sSsine-! ma loceleri Zabrta, şikâyet üzerine, Beyoğ- lunda bir sinemanın localarını göz- den geçirmiştir. Bu sinemadaki localar, şikâ- yetçinin ahlâk noktasından gös- terdiği mahzurları, taşıdığı görül. düğünden locaların ön kısımları. nm kısmen açılması kararlaştırıl- mış, sinemaya tebliğat yapılmış- tır. Bir kaç küçük sinema locaları da gözden geçirilmektedir. yn Boğazlar komisyo- nunun raporu Boğazlar komisyonu 1934 yılı. na ait raporunu hazırlamağa baş- lamıştır. Rapor iki aya kadar biti- rilecek ve Milletler Cemiyetine gönderilecektir. Roma operası sopra- nosu şehrimizde.. |! Ankaradan verilen bir habe- | re göre, Ankaraya gitmiş olan Al- man musikişinaslarından Profesör Kemft, Ankara Halkevinde bir konser vermiştir. Konserde Baş-! bakan General İsmet İnönü ile, Ankara sosyetesinden bir çok kim- seler bulunmuştur, Başbakan General İsmet İnönü Profesör Kemft'le uzun uzadıya görüşmüştür. Profesör yakında İstanbula ge- lecektir. Diğer taraftan Roma operası Sopranosu Lavra Passisini dün şeh rimize gelmiştir. Burada bir kon- ser verecektir. Türk-Yunan muhtelit mahkemesinde Türk « Yunan muhtelit mahke- ssi, son celses'nde Petrakisin Türk hükümeti aleyhine açtığı bir dava- ya bakmış. Petrakis davayı kazan- mıştır. Sonra, Muraitakis ve Al bertinin Türk hükümeti aleyhine açtığı dava gözden geçirilmiş ve reddedilmiştir. Vafyadisin dava- sı da başka güne bırakılmıştır. Galatasaray lisesin- de konser Dün Galatasaray lisesinde mu- allim Bay Sezai Asaf, Bay Sey- feddin Asaf idaresinde talebe bir konse vermiş ve seçme alafranka parçalar çalınmıştır. Konser muvaffakiyetli olmuş, | alkışlanmıştır. — Defolun... Defolun... Benden! Farmakoloğların seyahati Diş tababeti Farmakoloğ Ce- miyeti sömestr tatilini geçirmek ü- zere bir seyahat tertib etmiştir. Bu seyahat İzmir, Bursa ve Eğe havzasının diğer şehirlerinde ge- çecektir. güçlükle kurtard.. Fakat, mahkemeye, oradan da idam sehpasma teslim etmek için.. HABER — Akşam Postası ko Talebe birliğile diğer bazı gençlik kurumları azası toplandılar okunmuştur. Raporu okuyan bir- lik reisi Bay Osman sözlerini şöy- le bitirmiştir” lık çalışma raporu okunmuştur. Raporu okuyan birlik reisi bay Osman sözlerini şöyle bitirmiş - tir: — Arkadaşlar, on beş yıllık İ temiz bir maziye malik olan bir « liğimiz, bu memleket gençliğinin içinden doğmuştur. Temiz bir ül- kü için çalışmış, daima gençlik heyecanile tutuşmuştur. Böyle temiz bir kurumu sebep- er taya? te senem, POLİSTE Tramvaydan Inerkern.. Diş doktoru Bay Kâzım dün Top- hanede tramvaydan inerken düş - hanede tramvaydan inerken düş - müş ve başmdan yaralanmıştır. Koza Necat vapurunda çalışan ame- le Rıdvanın eline kardeşi kaza ile balyoz vurmuş ve Rıdvanm par. mağı ezilmiştir. Sokakta çocuk Yeşildirekte dün akşam iki ay-i lık bir çocuk bulunmuş, polis tara- tir. Tiryakl hırsız. Galatada Necati caddesinde i bir bakkal dükkânından üç paket Baframaden cigarası, bir paket kibrit çalan Marko ve Kemal ya- kalanmıştır. o —— Etibba odasında toplantı Etıbba odasının bütçe toplan « tısı dün saat 15 de Cağaloğlun - daki merkezinde yapılmıştır. Toplantıyı idare heyeti reisi Dr. bay Niyazi İsmet açmış ve toplantı hakkında azalara iza - hat vermiştir. Bu arada azadan bir kısmı söz alarak tekliflerde bulunmuşlardır. Dr. bay Süreyya Kadri, dok - torların aylık kazançlarına göre sınıflara ayrılmasını ve ayda yüz lira kazanan doktorların ayda, üç yüz lira kazananların altı ve üç yüz liradan fazla kazananların da on iki lira kazanç vergisi ver - melerini teklif etmiş ve bu teklif birçok münakâşalra yol açmıştır. Sonunda bu teklif tekrar mü- zakere edilmek üzere, idare he - yetine havale edilmiştir. Bundan sonra doktor bay İbrahim bütün etrbba odalarının bir araya top - lanarak bir merkez vücuda getir « melerini istemiş, istek kabul edil. miştir, Taşradan gelen doktorların e - tıbba odasından vesika almadık - tenmiş, kabul edilmiştir. Bundan sonra dış kısmının fazla harab ol- duğu, tamir edilmesi ve binanın altında bulunan dükkânların kü - tüphane haline getirilmesi. bura- da tıp fakültesinde ve tıp okulla. rında okuyan talebelerin istifade etmeleri istenmiş ve istek de mu- vatık görülmüştür. Bu iş için de 5 bin lira *ahsisat istenmiş ve idare heyetinin kırk , N ta Ğ mili dr Bü NİNE Şa ka 24“, ağ e e e ye fından Darülâcezeye gönderilmiş-| ça muayenehane âçamamaları is- | ngreler siz ve maksatsız inkâr etmek, bü- tün memleket gençliğinin kurdu - | ğu şerefli maziyi çiğnemek de - ! mektir.,, Kongre haftaya yeniden top - lanacaktır. Rıhtım şirketi hissedarları Ankarada rıhtım şirketinin hü- kümet tarafmdan satm alınması- na dair mukaveleyi imzalamış ©-| lan şirket müdürü M. Kananj şeh- rimize döndüğü için şirket hisse-| darları umumi heyeti bugün top- lanarak Ankarada imzalanan mu- kaveleyi tasdik edeceklerdir. İstanbul rıhtım ve antrepoları, yılbaşından itibaren hükümetimiz tar-fından idareye başlanacaktır. Şirkette bulunan ecnebi me- murlar çıkarılacaksa da burada! senelerdenberi çalışmış ve işleri öğrenmiş olan Türk memurları yerlerinde bırakılacaktır. Çıkarılacak memurlar birer se- nelik maaş alacaklardır. —— — Antakya ve iskenderunlu talebe Antakyada kürd Mehmed a - ölme bir yobüzm Türk inkılâbı a- leyhinde irticaatkârane sözler söy- lediğini, şapka giyen gençlerin üs- tüne adamlarını saldırtarak bu te- mâ: gençleri yaralattığını yazmış « tık. Dün bu münasebetle şehrimiz- de bulunan Antakya ve İskende « runlular Halkevinde saat 13 de| bir toplantı yaparak bu irtica ha - | reketini şiddetle tel'in etmişlerdir. Toplantıyı Antakya ve İsken - derun yardım kurumu reisi bay Tayfur açmış ve bu toplantının si- yasal bir toplantı olmadığını ve yalnız soysal olduğunu söylemiş ve Kürd Hocanın Antakyadaki hareket'ne dokunarak bu mürteci adamın iç yüzünü anlatmış Antak- ya ve İskenderun halkının bundan ! dolayı duyduğu teessürü ateşli bir dille söylemiştir. Bundan sonra söz alanlarda İ hep bu mevzu etrafında söylemiş- | ler, Kürd Hocayı ve bu yobazı tu » | tan ailelri nefretle anmışlardır. | Bundan sonra toplantıda bulu- nan Antakya ve İskenderunluların | sevgi ve saygı duygularının Ata - türke bir telyazısile sunulmasına, Antakyadaki hâdisede yaralanan temiz yürekli gençlere de birer te « İ selli ve tebdil mektubu yazılması- na karar vrilerek toplantı sona er- miştir, ğ - | i o Toplantıda üniversite mezun -| ları, talebeleri, tüccarlar, esnaftan ! mürekeb oldukça büyük bir kala- İ balık göze çarpmakta idi. Yeni Italyan elçisi | İtalyanın boş bulunan Ankara! | büyük elçiliğine, Belgrad orta el i çisi Sinyor Galli seçilmiştir. Yenil | elçinin önümüzdeki ayın altısında İstanbula gelmesi bekleniyor. | beş bin küsur liralık yeni büt - | İ gesi kabul edilmiştir. İ Mumyadan güm- rük resmi! Bir kaç hafta evvel Lehistanm Dwinia gümrüğünde gerip bir vak'a olmuştur. Varşova müzesi- nin, kolleksiyonlarını zenginleştir mek için Mısırdan satım aldığı bir mumyanm memlekete grimesi, bir takım gümrük müşkülâtı çıkarmış- tır. Müşkülât şudur: Gümrük memurları giren mum- yadan gümrük resmi almak iste- İ mişler, fakat bütün aramalara rağ men gümrük tarifesinde “mumya,, kelimesini bulamamışlar bunun üzerine tarifede yazılı olan şu maddeden istifadeye mecbur kal- mışlardır: “Gümrük resmi almacak mad- denin ismine tarifede tesadüf edi- lemezse ona en ziyade benziyen maddeye göre vergi alınır.,, Bu kayda göre mumyaya en ziyade benziyen madde aranmış ve bu madde çiroz balığı olarak tesbit edildiğinden mumyadan bu tarifeye göre gümrük resmi alın- mıştır, > Tıraş ve zaman M. Gileson Dailey isminde bir Amerikalı eline kâğrt kalemi al mış ve Amerikada traş olunmakla kaybedilen vakti hesap etmiştir. Bu hesaba göre Amerikada otuz milyon kişi traş olduğuna ve bir imsanm traş olmak için haftada bir saatini sarfettiğine göre zayi edilen bu zamanm mecmüu senc- de 520,000 sene 300 gün ve 10 sa- at tutmaktadır, Kesirleri atarsak 5,200 asır eder, Amerikalı içtimaiyatcılar bu- nun pek fazla olduğunu ileri sü- rerek insanların traş “olmaktan vazgeçmelerini ve bunun medeni» ! yet için pek faydalı neticeler ve- rceğini ileri sürüyorlar. Bu tetkik yazısı üzerine Pan- silvanya Üniversitesi talebelerin- den bir kısmı traş olmaktan vez- geçmişler ve sakal koyuvermişler- dir. 7 > Yeni bir dil İstokoholm şebrinin belediye | hastahanesi şayanı hayret iki ço- cuğu müşahede altına almıştır. Bu çocuklar aralarında hiç kimsenin bilmediği ve anlamadığı garip bir lisanla konuşmaktadırlar. Çocuklar iki kardeştir. İsveç şimalinde ve çok münzevi bir kö- yünde doğmuşlar, dört yaşmdan itibaren yalnız kalmışlardır. Ebe- veyinlerinden yalnız pek mahdut bir iki kelime öğrenebildiklerin - den yavaş yavaş büyüdükçe ve ko- nuşmak ihtiyacımı duydukça her cisme bir isim takmışlar, böylece yepyeni bir lisan vücude getirmiş lerdir. Şimdi lisan âlimleri bu iki çocu- ğun icat ettiği lisanı tetkik edecek ve böylece lisanların meneşine #'t bir çok hakikatleri meydana çikar mağa uğraşacaklardır. Mühendis mektebin- de imtihanlar Yüksek mühendis mektebinde bir haftadanberi süren hususi im- thanlar bitmiştir. Netice birkaç güne kadar belli olacaktır.