3 Düşünüyorum : Kadınlığın büyük vazifesi Üç gün evvel Türk kadınlığı parlak bir tarih yaşadı. Medeni- yette bir örnek gösteren ulusların bile henüz idrak etmediği bir * se- vinç içindeyiz. 7 —? Birinci kânun 1934 2 Min görüşüm: ( Kadınların yurd ine karışması Derekiyuna 3 b t: Mekteplerde 1000 aç çocuk var Cigaraların har- 'ç! “demişler. İ . Ben deveyim, uçamam! -de- a Öyleyee yük taşı! -demişler. — Türk kadını yüz yıllardan beri hasretini çekdiği en gehiş bir hür- Istanbullular! Bu Japonlar bizden TE vur vw TT e | kuşum, yük taşıyamam! Rğın, | 1 vermiş: e kisim kadının, sinemadan iç da, $de ge dsüsan çaya, çaydan balo | 'e böyle devekuşu olup | tığ 0 "tarı bilmiyen yoktur. unlara; Eyi MZ 2 Vinle uğraş! -dersiniz l > Ya tiz k. N. Dik, di i,, #*iakk temizlemeyi, çocuğa Yı y “na > Öyle Hak gibi mü ya da işçilik gibi bir yük | “A. Ne zoruma.. Erkek A, , bizi eve ıyamaz» kmeyi, yemek pişirme - | üzüstü bırakmışlardır. yse, dektorluk gibi, avu- , bunları beceremezsen işi manı değişiyor Verilen malümata göre inhisar. lar idaresi bir kısım sigara Ohar- manlarının' değişmesi için karar vermiştir. Bu hususta evvelce in * hisarlarda tetkikat yapan ve fab - rikalar mesa'sinin tanzimi iç'n ra- por veren müthassısların tavsiye - i ©ki kadın değiliz biz ar-| lerinden de istifade ed'lecektir. İnhisar eksperleri bu hususta tec- naktadırlar, Inhisarlar merkezi nezaman Arkaraya gidiyor? mız malâmata göre Aldığı İs- tanbulda bulunan inhisarlar mer- ! kez dairelerinin Ankaraya nakli daha bir müddet 'çin geri bırakıl- İ mıştır. Daha eyni Ankaradan dö - nin bütün Türk Lu larına yayılmadığma nasıl nen inh'sarlar umumi müdürü Bay Hüsnü Ankarada bu yolda temas- lar yapmıştır. Söylendiğine göre i | *ek yeridir! Ne mutlu bize| inhisarların Ankaraya nakli gele- ““OYnunun borcu olan iş bölü“ | cek yıl sonu icin düşünülmekted'r. “e dört eile sarılan analığın, min, sokak işinin me demek Bunu Yüz AMİ bn ği . Bu, vg i— aha GEN ") Si, gokluktur. bilen kadınlar, bizde az- a kadını, artık, Fransız kas | Kın hi İs ulaşamadığı o yüksek e : ellerini, almlarmı saygi le, öplüğümüz, anaları- larımızı, kızlarımızı göz ze biz? pek sevindiri- irin der, | ocak düşündüren şudur: “ten Cuma günü yapılan mi - 2. Bay, Miray N vE iler. Buda yi İk k di Mağ si zıt'tan, Taksim'e yaya gitmemiş... Otuz otuz tomobil olmuşlar... Öyle git- yüksek s'yasal işe evde a bir yararlığı dokunan, var | oltuklarımızı kabartan mdilik gereği gibi karış» | MI göstermez mi? Mi get ki, yapılacak iş'miz bü- 4, Onların da gönül ilişiğini el- Bi eliyiz, Y : v Taare erkeklerin ceki düzen Miz, 26 uğraştığı bir ev düşünü- 3, Ya, Mi *vde, gözü, kulağı, burnu ne bu'vnabilir? Kadı. K ga kundurduğu ev iser nasıl Mice, Evisk gibi kokar?... , yy okaşu olmıyan kadınla Ya arıştıkları yurt, şimdiki iy 8ce alsak Ve izm... “"keklerce kurulan,, yurd- İ farklı olacaktır. “devekuşu olmıyan,, ka- İ'ği gözden kaçırmama- e, ” nkü, “devekuşlartı, , bir ik ay karışarak o eve ne Ya, i irlerse, bir yurdunkine de | Maç t ca; a ik dizlik düzenl'k vere « İ k bir iş gören, bir yarar annelerimizin, bacı KN ta, doktor, avukat, okutucu İ Mam, varlığımızı kolay- Yolunda bizimle omuz mink esk nba mişlerdir. İstasyonda vali ve bele-! Başbakan Ankaraya gitti Trakyadaki tetkik dolaşmasın- dan dönen Başbakan General 1s- oktor et- diye reisi Muh ş Jin, Polis müdürü | Fehmi, İstanbul kumandanı Ge - neral Halis, deniz kumandanı Ge- neral Fehmi, General Galib, Halk Fırkası İstanbul idare heyeti reisi Dr. Cemal ve bir çok diğer zatlar, birsr krta asker ve polis kendile- rin” uğurlamışlardır. Kışlık odun Eyüb caddesinde kahveci Hah- dinin kayığırdan bir çeki odun çaldıkları anlaşılan İnebolulu Ah- med ve Mahmud yakalanmışdır. Bir kavgı Galatada Persembe pazarında kahveci Azizle Hasan © arasmda la yaralamışdır. o Aziz yakalan- mışdır. Saat hırsızı telinde çalışan Şeref adlı biri o - telden bir gümüş saat çalıb kaçar- ken yakalanızışdır. Hırsız'ık Taksimde Dere caddesinde o- turan Madam Evdoksiyanm evire girerek bazı esya çalan Ferid ya- kalanmışdır. omuza çabalıyan karılarımızın en yüksek siyasal basamaklara (o çık- | Lİ i malarını isteriz. Ancak, yalnız onlarm! Bir tek “devekuşu,, bile, o yük- sek yerlere konmayı düşüncesin « den geçirmesin! (Vâ-N0) İ kavga olmuş, Aziz, Hasanı bıçak-| Sirkecide Elâziz - Malatya o -! çocuklar yardı - imınızı bekliyor İl — İstanbul ilkmekteplerinde bu sene gıda verilemiyen aç çocukla” rı doyuracak paranm temini için İvşün Hilâlahmerde yapılacak ! toplantıya büyük bir ehemmiyet verilmektedir. İ | Hilâliahmerin yaptığı bir tetki- ka göre İstanbul ilk mektepler'n - de öğleleri aç duran 7000 kadar çocuk vardır. Hilâliahmer İstan - İ bul merkezinin elindeki para bu | çocuklardan ancak 1200 çocuğa | kâfi gslebilecektir. Bugünkü top » “ lantıya 'ştirak edecek olan Hilâli- İ ahmer kaza ve nahiye başkanlari - le şehrin hayırsever zevatı aç bu - lunan beher çocuğa sarfı lâzım gelen dört kuruşun nereden ve na- | sıl temin edileceğini araştıracak - lardır. Yapılan bir hesaba göre bu çocuklara haftada dört gün ye» mek verile5'lmesi 10.000 lira gibi | İstanbul şehri için oldukça küçük bir meblâğ lâzımdır. İ Bugünkü toplantıya Hilâliah - | mer İstanbul merkezi reis? doktor | General Ali rivaset edecektir. ,-Haliçten i Toprak çalanlar kimler? i Belediye ile defter- darlık araştırma yapıyorlar Yapılan bir ihbar üzerine de nizden büyük mikyasda araziyi i doldurub kendine mal ettiğinden İ dolayı Halicde bir fabrikanm a-| leyhinde takibata girişilmişdir. Bu vaziyet üzerine belediye bir heyet teşkil etmiş ve Halic sa- hillerini tetkik etdirmeğe başla- mışdir. Söylendiğine göre bilhassa ha- licin Bahariyeden Balada kadar olan sahili Kâğıthane deresinin bu kısma getirdiği çamurlarla dol. muşdur. Bu kısımda denizden en az elli metre ve bazan 200 metre- Hik bir kısmın dolduğu anlaşılmış.! dır. Ayvansarayda deniz kıyısma gelen surlar bunun en büyük mi. salini teşkil etmekdedir. Yapılı- unda deniz kıyısına kadar geleni bu sürler şimdi deniz kıyısında! çok uzakda kalmakdadır. Şimdi yalnız bir kemeri mevcud bulu- nan Ayvansaray kapısı deniz kıyısmdayken şimdi den çok içerdedir. evvelce sahil./ Yalnız son zamanlarda haliç sahillerinde yapılan bir kaç fabri- kanın bilhaase madeni işlerle uğ-| vaşan bir fabrikanın denizden mü! him bibr kısmını doldurarak üze- rine bina kurdukları da sabit ol- muşdur. Bu meyanda Balatda bir! mensucat fabrikası da sayılmak.) dadır. İşi bir taraftan belediye ve bir taraftan defterdarlık takib et mekdedir. i lacakdır. tuz alacaklar Japonlar memleketimizden mü- him miktarda tuz almak için teşeb büslere g rişmişlerdir. Bu husus- ta inbisarlar idaresile temasta bu» lunmaktadırlar. Söylendiğine gö - re Japonlar bizden alacakları tuza karşılık Japon pamuklu emtiasını Türkiyeye satmak icin teşebbüs | yapmaktadırlar, Japonların alaca- ğı tuzu b'r Türk vapurunun Japon yaya götürmesi de mevzuu bahis. tir, Kadın hastalıkları hekimleri Kadm hastalıkları hekimleri! ilk ilmi toplantısını Etibba Oda - sında yapmışdır. Toplantıda bir çok doktorlar ve profesörler bulunmuşdur. Cel. seyi birlik reisi profesör Bay Tev- fik Remzi açmış ve bir nutuk söy- lemişdir. Istanbul Maarif müdürlüğü in- zibat meclisi bugün saat on dört;| te Maarif müdürlüğü salonunda toplanacakdır. Bu toplantıda yılbaşındanberi mektebe gelmiyen hocalar hak - kında karar verilecekdir. inlakylyimeğ Mektebe gelmiyen hocalar Üniversitede sömestr tatili önümüzdeki ikinci kânunun birin! ci gününden on beşinci gününe | kadar olmak üzere on beş gün ©- Lise, orta ve ilk mekteblerde ikinci kânunun birinden üçüncü gününe kadar olmak üzere üç gün tatil yapılacakdır. Lise ve orta mekteblerde birin- ci tabriri yoklama imtihanlarıma tatilden sonra başlanacakdır. e Hukuk talebesi seyahate çıkıyor Hukuk fakültesi talebeleri sö- mesir tatilinde Romanyaya bir se- yahat yapacaklardır. —— Pazar yerlerindeki esnaf Pazar yerlerindeki bazı esna » fın işgal resmini vermedikleri an - laşılmışdır. Bunların sıkı bir su - relte tazyiki ve resmi vermiyenle - re pazar kurmalarına müsaade e - dilmemesi belediyece (şubelere bildirilmişdir. epnaiyk Yerli mallar haftası Beşinci tutum ve yerli malı haftası bugün başlayacaktır. Bunun için bu- gün (12 — 12 — 1934 çarşamba) saati... — 16 da Evimiz Çağaloğlu merkezinde bir | | toplantı yapılasık ve Halkevi Beşkant | Bay Ali Rıza tarafından (Ferdi tasar- | rufun lüzum ve ehemmiyeti) hakkında bir konferans verilecektir. İ Konferans herkese açıktır. Radyo ile de her tarafa verilecektir, Elektrik ütüsü kullanınız Alevi, dumanı ve tehlikeli ko- kusu yokdur. Her dakikada hiz. mete amadedir. Sarfiyatı saatte 1,5 ilâ 3 kuruş kadardır. İ İ dur, | riyet havasını bugün ciğerlerine do'duruyor. Artık Siyasal cemi- yetlerin verebileceği en yüksek en insani hakka sahip bulunuyoruz Bu kararla Türk kadını dişi olmak dan fazla bir şey olduğunu anlr yor ve insanlığa ün veren büyük işlere karışmak ve budunun mu- kadderatma hükmetmek salâhiye- tini kazanıyor. Şuurlu bir soy için bundan da- ha göğüs kabartan bir hâdise ola- bilir mi? Şimdi Türk kadını var kuvvetile çalışacak ve kendisine gösterilen itimada lâyık olduğunu ispat edecekdir. Türk kadınlığınm hepsi bugün bu hakkı iyi kullanmağa belki ha- zwe değildir. Fakat, ne zararı var? Evvelâ, ulusları ferdlerin vicdanı- na ve terbiyesine bakarak anla- mak lâzımdır. Türk kadınlığı da- ha dinç bir hızla ileri atılacak ve batı dünyasını hayretlere düşüre- | cek işler görecekdir. Ulusları olduklarına değil, ol- mak istediklerine bakarak muha- keme etmek gerekdir. Eğer bu hâdiseyi Türk kadınlı- ğı kendsine yaraşan bir vekarla karsılamışsa bu, onun, bu işe hazır olduğunu ve simdiye kadar gördü- İ ğü demo'-rat hareketlerin bir ne ticesi gibi telâkki ettiğini göster: mez mi? Geçmiş günleri düşündüm. On iki yaşımızdan itibaren çarşaf giy İ diğimizi, lise talebesi iken ulumu diniye hocasının bizi payladığını, Üniversiteye yüzümüzde peçe ile İ gidip geldiğimizi biran hatırla” dım. Şimdi sokakta bunlar olmadan rahat, rahat yürüyebiliyoruz, isti- dadımızı gördüğümüz mesleği se- çebiliyoruz. İstediğimiz işi yapma- mıza hiç kimse karışmıyor. O ka- ra günlerden, kadınm kocası tara- fendan bir esir gibi kovulduğu de- virlerden sanki yüz yıllarca uzak- laşmış gibiyiz. Hayallerimiz haki- kat oldu. İstediklerimize nail ol mak için yalnız bir şart lâzım: Lö- yık olmak. Ulu Kemal Atatürk'e milletin Ker ferdinden fazla kadınlar min- netdarlık duymakdadır. Ahlâki, hukuki ve siyasi sahada kadının erdiği yuce mevkie ancak bir deha hamlesiyle erişilebilirdi. Yıllarca, yüz yıllarca sürüncemede kalacak olan tekâmül, bir hızla varatıldı. Hiç bir ulus adamı, Kemal Ata- türk'ün ulusuna gördüğü iş kadar büyük ve değerli iş görmemişdir. Türkân Başbuğ İYİLİK SEVEN KARDAŞ ! Kiş geldi. Bir çok yoksul çocuk- lar, çocuklu anneler soğuğun aman vermeyen şiddetinden inliyorlar. Bu inilüleri dinlemek hepimize düşen insanlık ve vatandaşlık borcu- Evinizde eski, artık, kullanıl mayan çamaşırlarmızı, elbiseletini- zi (Çocuk Esirgeme Kurumuna) ve- riniz. O, Ber gün müracaat eden kimsesizleri sizin bu yardımlarmızla hastalıkdan kurtarabilir. Lütufları- nızı esirgemeyiniz, İ