23 Temmuz 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

23 Temmuz 1934 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

N W FUTT AFT GAT T K YW |. 23 Temmuz 1934 N _80“ zamanlara kadar Fransa hari- ci Hicaretimizde ehemmiyet itibariyle başta gelen devletler meyanında bulu- huyordu. Fakat bir kaç seneden beri Fransa ile ticaret muvazenemiz çok daralmıştır. Bu daralma nisbeti diğer - büyük devletlerle aramızdaki — ticaret Muvazenelerinde görülen daralma nis- betlerinden çok daha fazladır: Fransa ile beş senelik ticaret muvazenemiz.. Sene İhracat (T.L.) — Sene İhracat(T.L.) İthalât(T.L.) 1929 19,618.000 26.690.000 1930 18.457.000 — 15.499.000 1931 12.156.000 — 12.788.000 1932 — 7.820.000 — 7.190.000 1933 — 4.300.000(1)4.400.000(2) ; (142) 1933 senesinin son iki ayı için takribi rakamlar kullanılmıştır. Diğer taraftan Fransa hükümeti tarafın- Meşrelunan son resmi statistiklere na- Zaran 1934 senesi ilk beş ayı zarfında bu memlekete yaptığımız alış veriş ye- künu şudur: 1934 ilk beş ayı: İhracat (T. L.) 1.360.000 2.760.000 Bu muvazeneden çıkan netice bu $enenin ilk beş ayı zarfında Fransa - dan neşrolunan son resmi statistiklere na fazla mal almış olmamızdır. Bu hal Fransa için çok memnuniyetbahş bir vaziyettir. Fransanın her devlet gibi umumi ihracatı azaldığı bir zamanda Türkiyeye karşı bu müsait vaziyeti kendisi için tabil cok muvafıktır. Bu hususu resmi statistikleri tahlil eden Fransız gazeteleri de açıkça yazmak- tadırlar. Yine ayni statistiklere naza- ran Fransa 1934 ilk beş ayı zarfında bize 1933 ilk beş ayt zarfındakinden tamam 11 milyon Fransız franklık ya- ni 900.000 Türk liralık fazla mal sat- mıştır. Bu da gösteriyor ki, Fransanın Türkiyeye olan ihracatr geçen seneki- e alilirseİnkişaf-halimdedir. Bundan başka tevarüs ettiğimiz Oz- manlı devleti borçları alacaklılarının kısmı azamı Fransızdır. 1933 Nisanın- da imzaladığımız itilâf mucibince bu borçların yüzde 7,5 tan faizlerini ver- mMmek ve sermayeden bir kısmını itfa et- mek için 1933 senesi Haziranından iti- baren 'Fransaya senede 700.000 —altın vermekteyiz. Bunun kâğıt lirası tutarı altı milyonu geçmektedir. Bütün bun- lardan anladığımıza göre Fransa ile tediye muvazenemiz senede altı ilâ ye- di milyon kadar aleyhimize kapanmak- tadır. - Sön iktısadi harekât ve münasebat- ta devletler arasındaki ticaret itilâfla- rında nazarı itibare alınan nokta ta - — kas usülüdür. Hattâ takas usulü dev- | İletler arasındaki yalnız ticaret muva- zenesine değil, — tediye muvazenesine de teşmil edilmektedir. İki memleket a- rasındaki tediye muvazenesine birbir- lerine ihraç ettikleri mal, navul, sey- Yah masrafları, sigorta primleri, ban - ka kârları, borç faizleri ve amortis « Manları, tabalarının vatanlarına gön - derdikleri tasarruflar, sermaye ilh... dahildir. Hülâsa edilirse görüyoruz ki, hali "l.ın-ılü Fransa ile tediye muvazene- Miz gayri tabii bir vaziyette bu mem- çok lehinedir. Fransanın, bu hali göz önünde bulundurârak, bizim isine yaptığımız cüz'i Jaracatı tes- hil etmesi lâzım gelir. Halbuki bilhas- Sa Yumurta ve incir ihracatımız için bu devletin aldığı son kararlar tama- Men maküstur. Her sene kendisine ye- ! milyon lira verdiğimiz bir memle - | iktısadi vaziyetimiz tabit bu su- Tetle devam etmiyecektir. Fransızlarla yapılacak yeni ticaret ımda bütün bu noktaların na- uzak tutulmıiyacağı bedihidir, Almanyada para meselesi henuz halledilemedi S ğlr[ı;ın hükümeti — Reichsbank mü- ıü::m 'r. Sehacht'in gösterdiği kati l “'*î“_' bir müddet evvel hari- için altı aylık bir morator- Yom iİlân etmişti. Alman hükümeti ta- Tafımdan alınan bu tedbiri evvelki ya- ;"'_’"""** tahlil ederken bu memle - &tin yeni bir para siyaseti buhranı İthalât (T. L.) TTTT A Mldr ürzürme -Fransa ile münasebatı- mız - Mark tehlikede arifesinde olduğunu tahmin ettiğimizi yazmıştık. O zamandan beri buhranın önünü almak için, bu gibi ahvalde dü- şünülebilecek cezri çarelerden hiç bi- ri tatbik edildiği için markın maruz bulunduğu tehlike zail olmamıştır. Moratoryomun ilânında ve müte - akip fırsatlarda Alman devlet ricali ve milli banka müdürü markı altın parite sinde tutmağa ne bahasına olursa ol- sun karar verdiklerini söylediler. Yal- nız moöratoryomdan bir müddet evvel Alman Maliye nazırı hükümetin ancak iktisadi bir inkişaf mevzuu bahsoldu - ğu takdirde markı şimdiki kıiymetin - den daha aşağılara düşürmeği teem - mül edebileceğini bir nutuk esnasında söylemişti. Dünyanın içinde bulunduğu iktı - sadi sistemde yani — hemen bütün dev- letlerin ithalâtını tahdit ettikleri bir za- manda para düşürmenin bir memleket için fayda yerine bir çok mazarrat tev- lit edeceği âşikârdır. Gayri sabit bir paranın memleket dahil ve haricinde sebep olduğu azim müşkülâtı bir ta - rera bırakalım. Hali hazırda tatbik e- dilecek bir kıymetten düşürme (d& « valuation) acaba harici ticareti ıslah edebilir mi? İthalât hemen her yerde hacim bakımından tahdit edilmiş ol - duğundan parasını düşüren memleket mallarının ucuzluğuna rağmen harice yine az çok ayni miktarda satış yapa- cak fakat buna mukabil eline geçen para (dövaluation) nisbetinde azala - caktır. Ziyan yalnız bu kadarla kalmı- yacak mevzuubahs memleket — mutat ithalâtı için harice düşürme nisbetin - de daha fazla tediyatta bulunmağa mecbur olacaktır. . Almanyada iş başında bulunan Ma- liye ve iktısatçılar bu basit — hakikati yakından bildiklerinden hiç şüphesiz markın kıymetini düşürmek istemez - ler. Fakat markı tehlikeden kurtarmak için yalnız hüsnüniyet — ve mantıka | müstenit bir arzu kâfi değildir. İlân edilen moratoryom da cezri değil. Ancak az bir zaman için müessir ola- bilecek bir tedbirdir. Paranın kıyme - tini korumak için yegâne çare tediye muvazenesini ıslah ve tevzin etmektir, Almanyanın tediye muvazenesi son seneler zarfında hep açık vermisş, — bu sebepten Reichsbank'ın — altın ankesi 1931 de 1.156 milyondan 1933 sonun- da 120 milyon —altın marka — düşmüş- tür. : Almanyanın içinde bulunduğu şera- it altında tediye muvazenesini ıslah etmesi harici muallak borçlar gibi ba- zı meszelelerin mevcudiyeti dolayısiyle hayli müşkül ve uzun zamana muh - taçtır. Şimdiye kadar Almanyada gay- ri iktısadi yardımlarla sanayii koru - mak ve işsizleri çalıştırmak için fay dasız bir takım teşebbüslere girişmek ve bunlara mümasil daha ziyade siya- si gayeler içinde tediye vasıtalarında büyük mikyasta (inflation) yapılmış- tı. Markı kurtaracak tedbirlerin birin- cisi derhal bu inflasiyona nihayet ve- rerek sıkı bir devlet maliyesi ve ban- kaların tatbik edecekleri kredi darlığı ile nisbi bir (döflation) a başlamaktır. Tediye muvazenesi bu harekete mu - vazi olarak düzelebilir. Ecnebi memleketlerde — (blogguâ) yani bağlanmış markların kıymeti pa- rite'den yüzde 40 ilâ 60, serbest mark- larda yine pariteden yüzde 6 ilâ 7 aşağı muamele görmektedirler. Filiyat sahasında mark artık sağlam bir para olmaktan uzaktır. Yukarıda bahsetti - ğimiz tedabir vaktinde alınmazsa mar- kım âkıbeti meçhuldür. Osmanlı bankası çübelerinin bir kısmını kapatıyor Osmanlı Bankası hissedaranının heyeti umumiye içtimar 19 Haziran 1934 te Londrada yapılmıştır. Heyeti idare bilhassa Bankanın yüksek — (li- güldite) si üzerine hissedaranın naza- rı dikkatini celbetmektedir. 1933 se - nesi banka için 1932 den daha iyi neti- ce vermiş, kâr bir miktar çoğalmıştır. Osmanlı Bankası türkiyede milli ban- kalarımızın rekabetinden müteessir ol- maktadır. Bu ve daha başka sebepler: DA " çenesine yaklaşınca: Temr F Tei HABER — Akşam Postası Deniz kenarında oynanan — komedi ve Vodviller! — NS Plâjlardan Iılrlııdıı; bir manz'ıırıı' Hani eşek sudan geçmezdi? Geçmez mi? Alimallah öyle bir geçiyorki... Yenikapı kenarların- dan tıpış tipiş ve keyifli keyifli de- nize girip yirmi otuz adım gittik- ten sonra: — aHniya, dahada var mı? Diyor. Var ama, oradan ötesini eşeğin kendinin değil de sahibinin pek gözü tutmuyor; su hayvanın — Yeter ulan ölüsü elektrikli, TTTT TÇT Ast. l  aa. İ! Derken denizde ve kenarda ne kadar çoluk çocuk varsa hep bir- den kahkaha ile karışık bir vavey: lâdır kopardılar.. Eşek, sahibi ile beraber banyo- dan çıkarken sahilde ikinci ve da- ha enfes bir komedi başladı: K Mi D süsk Balıklama dal be!.. Önüne bak — motör geliyor!.. Arkana dikizet, rL kayaya çarpacaksın!.. Hişt, hemşe — ri, kulağına yengeç kaçtı!.. Bıra- — l kın ulan herif biraz kendine gel- — SİN ... -l Etraftan ufak ufak — taşlar, — avuç avuç kumlar başladı sarhoşun — üzerine yağmağa!.. Kendisini ora- — ya getirip açılsın diye suya sokan- lar da bu hale gülmeden katılıyor- lardı. Bu aralık yukarıya aşağıya doğru yarım yolla gelen kocaman L bir gaz şilebi bir kaç mil öteden — kalınm düdüğünü öttürmeğe başla- — yınca beriki suyun içinde yarı doğ- İ ruldu, gözlerini şilebe dikti, sonra — elile gemiyi tehdit ederek: bi — Gelme ulan,*dedi, yakarım — y vallah, billâh! Artık - kimde can — İ kalır, seyircilerin kahkahası orala- — rmı çınlatırken denizdeki gocuklar — hep birden tutturdular: di — Rumbada.. Rumbada.. Rum- — İçi * J 't' *l K — - ——rm-e— — Yapmayın yahu, boğulur! bir iki adım daha atarsan, karış-| ( mam nalları dikersin ha! diyor. Ve sonra ilâve ediyor: — Senin nalları diktiğin bir şey değil, bizim yirmi beş papel gider, ona yanarım | Kenarda manzarayı seyreden- lerden fiyaka düşkünü biri soru- yor: — Sülüman be, oldu olacak, şu- na bir mayyo al be! — Akşama arpayı mayyo sonraya kalsın! Başka bir yarı kopuk alay edi- yor: — Süleyman, çelebiyi (eşeği) ara sıra Altınkuma, Flotyaya fi - lân da götürüyor musun, yoksa salt burada mı banyo ettiriyorsun? — Akşamları burada... Sabah- ları da öte beri almaya gittiğim za- man ara sıra Meyvehoşun orada sokuyorum denize! Suya öyle alış- tr ki eşşoğlu, geçenki sıcakta Bakır köyüne giderken azkalsın sırtında ağız ağıza dolu armut küfelerile birlikte kendisini bez fabrikası ya- nındaki dereye atacaktı! Kenardakiler buna gülüşürken sanki bu lâkırdıları anlamış gibi bizim su icindeki kalender de ol- duğu yerde başladı ara nağmesi- ne: bulsunda| den dolayı son itilâfın kendisine ver- diği salâhiyetle Banka iç Anadoluüdaki şubelerinin bir ktsmını kapamağa ka - rar vermiştir. Bankaya Filistindeki şu- beleri çok iyi kâr bırakmaktadırlar. Bankanın son beş senelik kârı şu tarz- da tehalüf etmiştir: 1929 — 229.069 İngiliz lirası 1930 110.952 ” ” . 1931 TEMAR. e İNlLE g YO — LAG Y ” DKG 1933 76.620 , ö Macarca “Pester Liyod” gazete- sinden! En yüksek ve son bir merci olan Reich mahkemesi, ırk ve menşe itiba - rile bir hrristiyan ile yahudinin teşkil etmiş oldukları izdivacın muteber sa- yılıp sayılmadığı meselesi hakkında bir kaide teşkil edecek olan hükmünü, | Kanunu medeninin 13/33 üncü mad - desine tevfikan şu surötle ilân etmiş - | tir: “İzdivacın akti sırasında bir taraf diğer tarafın ırkan yahudiliğe mensup| sup olduğuna vukuf kesbetmemiş bu- lunuyor idise bunların izdivacı mute- ber sayılmaz.” D. Refii Sükrü — Sokun yahu, bir şey olmaz, açılır! va oturtun, teneke ile suyu alıp ba şına dökün! — Olmaz, olmaz! Dayanın su- yun içine de biraz aklı başına gel- sin keşanlının! (keş demek) —.lyi ama, iskarpinlerini çıka- rın yahu! — — Ziyamı yok, iskarpinler de biraz serinlesin! Bu münakaşa ara sında arkadaşları omuzlarından sıkıca dayanınca beriki kör kandil haydi cumburlop suyun içine! Aval, o dehşetli sıcakta ikindi vakti çekmiş pırnayı, çekmiş pır- nayı, tam manasile zum olmuş! Ö- nü deniz mi, hasır mı, yoksa yumu- şak döşek mi? Hiç farkında değil! Üsttarafı yarı soyunuk ve ayağın- — da iskarpinler olduğu halde suyun ladı, sonra geniş bir nefes alarak: — İyi... Ama... dedi... Su biraz.. Soğuk... Şu sıcak... musluğu a- çın |.. Hırbo kendisini birden bire sıcak hamama girmiş sandı. Der- ken çocuklar etrafın? sardılar: —Kulâçla be!.. Çömlek kır be!.. Deniz kenarında güneş banyosu yapanlar tü Canım, sokmayın, bir kena- içine yatar yatmaz önce bir şaşa- ba! h Ü Sıcaklar böyle sürerse, deniz * kenarlarında kimbilir daha ne koa- mediler, ne vodviller göreceğiz Üsman Camal denize düştü cumbull — Sarhoş p . ... #00vEEAEREREMSE EANEAN Dr.Ahmet Asım 3 Doğum ve kadın hııtalıklm N mütahassısı. İ Muayene: 10 — 12 Ortaköy Şifa Yurdu 16 -— 18 Beyoğlu ; 4 tiklâl cad, 193 e Telefon: 4.2221 — 4.1960 — İf — TEZTETESTEEDTNNU ÜELTETTUSLÜSTTTOLTUNUUNUTUNUNNZZ — GÖTNENCLEUCEENETACACCENSU ııııug!_ııa __ #URS EHERER KU Ha me BuddANAE Vi DOKTOR 1; Hastalarını hergün akşama kadar Heyoğlu Tokatlıyan — öteli yanında Mektep sokak 35 Nü. İt muayeneha- | nesinde tedayvi eder, Tel, 40783 f B — “Acele satılık Kadın ve erkek beraber dükkâ- | nı Beyoğlu Tepebaşı Amerikan Sefareti karşısında 141 N. Yanın- daki Mısır kolacısına müracaat., l (2773) Sergi ı — SATİE nin Yerli Mallar açtığı daireyi mutlaka ziyaret ediniz. Orada faideli yenilikler bulacaksınız. sinde

Bu sayıdan diğer sayfalar: