- HABER — Akşam Postası — - Fransa - Lehistan dostluğu hem bir an'anedır, hem de siyasi bir lüzum Fransız gazeteleri Fransa hariciye nazırına Varşovada yapılan hüsnükabülden memnuniyet gösteriyorlar Paris, 23 (A.A.) — Parisin bü- | tün akşam gazeteleri M. Bartuya | Lehistanda gösterilen hüsnü kabul | den dolayı pek ziyade izharı mem- nuniyet etmektedirler. Deba gazetesi, diyor ki: t Atinada uzlaşmak, imkânı görülmiyor. Atina, 24 (Hususi) — Muha- | lifler ile itilâf ümitleri kesildiğin | den hükümet vaziyeti başlı başına idare etmeğe karar vermiştir. Bu- | nun İçin programında — münderiç | kanun lâyihalarını meclise — vare- rek kendi fırkası tarafından — vey | verilmek kanunlaştıra- | caktır. Fakat Cümhurresinin intihabın- * da hükümetin nasıl muvaffak ola- ;ı cağı belli değildir. Çünkü Cüm- | hurreisini intihap edecek — olan | meb'usan ve âyan meclislerinin müşterek içtimaında muhaliflerin | reyleri hükümetin reylerinden faz ladır. suretile . . * Alina, 24 (Hususi) — Hükü- metle muhaliflerin durmuştur. Tekrar müzakere baş- 'ı Tasa bile itilâfla neticeleneceği | ümit edilmiyor. Bahriye Nazırı Ha | er Kiryakodan muavenet — gören | Metaksas hâlâ diktatörlüğün — ilâ- | nında ısrar etmektedir. —— ——T | samimi bir dostudur. Bundan emin | olunuz. Mayısta Sofyaya — geldi- | ğgimde bu husus için daha ziyade | görüşürüz. Şimdi fazla bir şey ıöyliyıııiyeceğimw Bulgaristanm da Balkan misa- kmna girip, girmiyeceğini soran Bulgar gazetecilerine M. Yevtiç ben yalnız Bulgaristanın — değil, Arnavutluğun da Balkan misakı - | na girmesine taraftar olduğumu | söylemiştim. Bu, Bulgaristanım | hüsnü niyetine bağlıdır... — demiş- tir. M. Yevtiç, Bulgaristanla Yu- goslavya arasında daha samimi bir anlaşmanın mümkün olup, ol- madığı sualine de: “Bugünkü — münasebatrmızın dünden daha samimi olması bir | muvaffakıyet değil midir? Bu yol- da mütemadiyen yürüyeceğiz. Ya kınlaşma her iki tarafın hüsnü ni- yetine bağlıdır.,, demiştir. Gazeteciler aradaki ihtilâflı meseleler bir türlü halledilemi- yor, Bunlar halledilmedikçe sami- mi bir yaklaşma mümkün müdür? diye sormuşlar. M. Yevtiç de: “Şimdilik bir yoldan gitmekte- yiz. Mayısta Sofyaya geldiğimde bunları görüşürüz. Herkes fikrini söyliyecektir. Arada itimat ve hüsnü niyet olunca herşey kolay - ca halledilecektir.,, demiştir. M. Yevtiç, 9 Mayısta Sofyaya gelecektir. Sofyada üç gün kala - caktır. M. Muşanof Avrupadan dönerken Bolgrat — istasyonunda M. Yevtiç ile bir defa daha görü- | şecek ve görüşmede — M, Yevtiçin | Sofya ziyareti programı tesbit edi- | lecektir, / * | tı. Türk misafirler ihtifal Lehistan için olan dostluk eski bir Fransız — an'anesidir. Fakat bu yalnız, .hi yatın doğurduğu bir şey değildir. Ve siyasi icabat | | ile kuvvet bulmuştur. Bütün Fran | sızlar, Lehistan — Fransa birliği» | Trablusgarpta yapı lan stad kime? Trablusgarp, 23 (A. A.) Melâha otomobil yarış yerinin bir kaç aydanberi devam eden büyüt - me ve düzeltme ameliyesi bitmiş. tir. 20 bin seyirci alabilecek beton- arme tiribünler inşa edilmiştir. Bu ıslahat şayesinde — önümüzdeki 6 mayısta yapılacak — olan yarışta geçen senekinden — daha sür'at vasıtaları elde edilebilecek- tir. İnşaat yeri mareşal Balbo tarafındıı teftiş edlimiştir. Fransa taziyesi Paris, 23 (A.A.) — M. Dumerg Kakant kazası kurbanlarının aile- fazla | lerine Fransız hükümetinin derin teessürünün bildirilmesini Yugos- müzakeresi | lavya sefiri M. Spalaykoviçten ri- | ©a etmiştir. Tayyarecilerimiz Harkofta Moskova, 24 (Hususi) — Türk tayyare filosu Harkofa gelmiş ve askeri, mülki erkân ile hariciye komiserliğinin mümessilleri ve ga- zeteciler tarafından karşılanmış- lardır. Tayyare karargâhı Türk ve Sovyet bayrakları ile donatılmış- yapan kıtaatın tekmil haberini almış ve muzika Türk ve Sovyet milli marş arını çalmıştır. Ankara bayram- larına iştirak eden Sovyet tayya- recisi İllin Türk — tayyarecilerini karşılamak üzere — Moskovadan Harkofa müteveccihen — havalan- mıştır. Amerikada italyanca Assompsiyon, 23 (A.A.) — Pa- raguay hükümeti orta mektepler- de İtalyan lisanını Fransızca, İn - gilizce ve Almanca gibi talebenin mecburi olarak, intihap ecnebi Hisanlarından — biri olarak kabul etmiştir. Japon talim filosu Napoli,, 23 (A.A,) — Rus « Ja- pon harbine iştirak eden ve halen deniz tzlim filosunu — teşkil eden Japon Azama ve İvate zırhlı kru- vazörleri buraya gelmişlerdir. Ku- mandan Amiral Matsuhita ile za- bitlerden müteşekkil bir grup ves- mi ziyaret için Romaya gidecek - lerdir. “Yerli malı,, yım İzmir, 24 (Hususi) — İstanbul valiliğine tayin edileceği hususun- da fikir soran gazetecilere — vali- miz Kâzım Paşa şu cevabı vermiş- lerdir. — Benim için değildir, Ben bu. rada yerli malıyım, edeceği nin Avrupa sulhu için en emin za- manlardan biri olduğunu — bildir- mektedirler. Tan gazetesi de şu satırları ya- zıyor: Müttefik memlekete — resmi bir ziyarette bulunmak — için hiç bir kimse M., Bartudan — daha uygun değildir. Bu dost memleket, o zaman da hariciye nazırı olan M. Bartu tarafından dün — bozul. maz sağlamlığı kayt ve işaret eden ittifakı ihdas eden Fransız — Le- histan muahedesinin — aktine faal bir surette iştirak ettiğini hatırlat- maktadır. Bu ittifak, bütün kıymetini mu- hafaza — etmekte ve mes'ut tesiri yalnız iki — memleket için değil beynelmilel işlerin heyeti umumi- yesi için hissedilmektedir. Bürükselde çıkan Pöpel gazete- si ezcümle diyor ki: M. Bartu, Fransanın daima ay- ni Fransa ve eski dostluklarına da- ima sadık olduğunu Varşovaya te- min edecektir. Gazete daha aşağıda şöyle ya- ziyor: “Hiç bir Leh realist devlet ada- mı Fransız dostluğundan vaz ge - çemez, Hiç şüpbesiz bu dostluğa sulh zamanında da harp zama - nında olduğu gibi ihtiyacı olacak- tır, e vEYEEeAA v veerTLeYAL BerKeTArAN bAYAN B aa eee SİYASET Fransa ve Romanya Z A Eski bir r Samsun, 18 (Hususi) — Sarışaban | mübadillerinden Bayram ve Mustafa isminde iki kardeş — hemşerilerinden Müminin karısı Nesibeyi ağır surette yaralamışlardır. Papas köyünde cere- yan eden bu vaka eski bir kinin netice- sidir. Akraba olmalarına rağmen öte- denberi bir türlü geçinemiyen bu hem- şeriler ötedenberi müteaddit — defalar kavga etmişler ve hattâ birbirlerini ya- ralamışlardır. Köyde gece el ayak çe- kildiği bir saatte Bayram ve Mustafa Müminin evi önüne gelerek yattığı o- danın penceresini vurmuşlar; kim gel- diğini anlamak üzere pencereye yakla- şan Müminin karısı Nesibeye iki el a- | teş ederek kadıncağızı yere sermişler- dir. Nesibe hastaneye kaldırılmış, iki kardeş te adliyeye teslim edilmişler- dir . Vazifelerini yapmıyarak hazineyi zarara uğrattıkları defterdarlık — tara. fından yaptırılan âni teftişle anlaşılan sinemalarda istihlâk pulunu kontrol e- den maliye memurları Zihni, Ibrahim ve Ahmet efendiler işten menedilmişler ve haklarında kanuni takibata başlanıl. i mıştır. Vadesi geçmiş senetlerin kıs - | men tahsil ve mütebakisinin tec—ı didine tevesül edilmediği gibi hiç Çocuk bayramının ikinci günü (Baş tarafı 1 nci sayıfada) | Öğleden sonra Ateş Güneş Klü- | bü, 3 üncü ilkmektep, Hayriye li- | sesi ve daha bir çok Mmekteplerde '_ | çok güzel ve muvaffakıyetli mü - M. Titülesko, Dumerg ve Bartu bir arada Fransanın siyaseten kendini topar- lamıya uğraştığını eskiden de yazmış- tık. Hariciye nazırı M. Bartu, müna- sebetlerin gevşediği bütün eski mütte- fik devletlerle yeniden kaynaşmıya ça- lışmaktadır. Almanyaya kismen meyleder - gibi bir vaziyet takınan Belçika, Lehistan, Çekosloyakya ile, yazdığımız gibi, sı- kt fikı döst olduktan şimdi, artık o cihetten emin olarak ve Hitleri, dört taraftan sardığına kail buluna- Tak, gayretini başka yere sarfa başla- dı; Italyanın teşkil ettiği bloka.. Ya- ni macaristan ve Avusturyaya — karşı çephe tutmıya . , Lehistan ve Çekoslovakyayı elde bulundurmak, gerçe, Orta Avrupada epeyce kuvvetli olmak demek ise de, bu kâfi değildi. Küçük itilâfın diğer ehemmiyetli bir Unsuru olan Romati» yayı da bir yoklamak Jlâzımdı. İşte, böyle bir siyasi temasta bulunmak üze- re, M Titülesko, Pariso gitti. Orada M. Bartu ile ve bütün Fran- sız ricaliyle temasta bulundu. Her çi- hetçe tamamiyle #nlaştıklarına — dair resmi tebliğ neşrettiler. Pek yakında, M. Bartu'nun ROMANYAYA iadei ziyare- te gitmesi de kararlağtırılmıştır,, sonra, | samereler verilmiştir. Hayriye li- sesindeki küçükler Faruk Nafiz Beyin numaralar piyesini, bebek- | leri, horoz dansını vesair numara- ları kendilerini seyreden büyük bir kalabalık önünde muvaffakı- vardı. Küçük mekteplilerin iyi eğ- da ikinci sınıf talebelerinden Ne- mide ve Nimet Hanrmar minimini arkadaşlarına bir de piyano kon - seri vermişler ve — alkışlanmışlar- dır, Dün gece de İştiklâl lisesi tale- besinden mürekkep bir koro heye- ti İstanbul radyosunda çok mu- vaffakıyetli bir konser vermiştir. Bugün çocuk haftasının ikinci günüdür. Bu münasebetle bugün de bir çok yerlerde merasim yapı- lacak ve küçükler eğleneceklerdir. Çocuk doktoru Kadri Raşit Paşa da bugün saat 16,5 ta Halkevinde “Çocuk sıhhati,, mevzulu bir kon- ferans verecektir. Ayni zamanda Himayti Etfal Cemiyeti Eminönü kazası Alemdar ve Eminönü nahi- yeleri tarafından Çocuk bayramı- nın dördüncü ve beşinci — günleri Gülhane parkında bir müsamere tertip edilmiştir. Programda, ban- do, muhtelif oyunlar, müsabaka- lar, monolog, hokkabaz ve kukla vardır, Küçük mekteplileri niyi eğ lenmeleri için her türlü tertibat a- hnacaktır. kin uğruna b adam vurulflu Yatak odasının pehceresîne yanaşâ karı koca, tabanca kurşunlariyle karşılaştılar 24 Nisan 1934 — İA Ihtişas mahkemesi inhisarlar müdürlüğünün kaçak takibatiyle | kellef olan takip memurlarından dullah Efendi isminde bir memuru | gçakçılıktan üç sene bapse ve 953 para cezasına mahküm etmiştir. çakçı memurun mahkümiyetine olan hâdise şudur: Maliye anbarında bulunan — kât çakmaklar epey bir müddet evvel hitarlar baş müdürlüğüne gönderil tir. Içinde Abdullah Efendinin de lunduğu bir heyet çakmakları say$) tesellüm ettikten sonra bir bavul i koymuşlar ve ağzını mühürliyerek kibat şubesinde tahtı muhafazaya mışlardır. Bir kaç ay sonra kaçak Ç| makların usülen tetkiki zamanı geli ve gene Abdullah Efendinin dahil duğu bir heyet muvacehesinde ba açılınca benzinli fantazi çakmak! eser kalmamış olduğu hayretle müştür. Yapılan tahkikat ve mahkeme ticesinde Abdullah Efendinin bu £ makları; arkadaşlarının dairede bul! madıkları zamanlarda bavuldan Ç rarak sattığı anlaşılmıştır. YösacececEnECECLENSEKCASENLEYACACEKLECEC LA C ERAECEEETEAENE AT DA ERSERAcER Esnaf bankası işi saa 15 te görüşülecek olmazsa aynen teedit suretiyle izin tahtı emniyete ahnma hi le lüzum görülmemiştir. | Vadesi geçmiş, protesto hâ kaybolmuş Relskonta — kabili! kalmaış olan 87 bin küsur lirâ nedin hâlâ cüzdan mevcudu ? yanında mütedavil bir kıymet ! gösterilmesi hissedarları iğfal! hiyetinde bir keyfiyettir. Banka mahcuz bir otomobil! maada hiç bir emlâki, iflâsi t suretiyle tehdit edebilecek ser? ye ve ticarethanesi olmıyan * keltıraş Kenan Ali — Beye 50! Tiralık kredi açmıştır. Bu vaz| te bir zata açılan kredi — mik bankanın tahsil olunan sermay nin tam dörtte birine muadildi bu hareket gayet yanlıştır . 12 bin liralık — senede muk! M. Volf 59,418 bin — liralık * açılmıştır. Bankanın alacakları ve * cekleri arasında mukayesenil ! diğ netice çok elim bir vaziy? zetmektedir. ı Raporun nihayetinde bu V rakamlarla gösterilmiştir. Diğer taraftan — ismini lidî ve eskiden Esnaf bankası ' sislerinden olup ta bilâhare İ', ğü yolsuzluklar üzerine istif# ğini söyliyen bir zat ta söylemiştir: “— Eski şehremini upcf"’ min Bey Faik beyi çok iyi 2 Faik Bey buraya gelmeden Almanyada bir — gazino “M olduğunu duymuştuk. % iktısat müdürlüğünde — m' gdi olamıyan bu zatın bankı M # ğüne getirilmesine o zamâf! edilmiş fakat — dinletilemt | Yolsuzluk muhakkaktır. M&? de meydana çıkmıştır. H'_ w elindeki raporlar meseley! * 4 men tenvir edecek malümt” | tevidir,