Üsküdarlı şeyh Ibrahim Efendi ve çevirdiği dolaplarla yi tarihinde büyük bir şöh- anmış bir adamdır. Aslen o lepli olan bu (o adam küçüklü- dm b İstanbula gelerek zaviyeler- ;,. Tine intisap etmiş ve göster *eytanca (o kabiliyet üzerine | biye mertebe yükselmiş ve ni- | oldukça Yaşta genç sayılan bir A baş posta oturabilmişti. dangrahim kurnaz ve akıllı bir unun neticesi olarak çok ipaanda etrafma kendisine . “âde sadık bir bendegân hal- kepgizskil edebilmişti... Müritlri İv. ine fevkalâde merbuttular . İ o, *Men hepsi kendisinin ermiş Sesi iman ediyorlardı. eN imdi bir çok dini âyin arama TİM boyundaki nr z iamış, ateşten henüz wi sıkmış kıpkızıl o demirleri A Diriygi tabağı yalar. gibi büyük kağ ile yalamış ve iki kılıcm vllağı pain yalın ayak basmış kümmş, halde uzata uzata ezan 0- kamet getirmişti. <h efendinin bu şöhreti zaten iy ve her şeyi büyütmeğe kabi- kar, Pir halk kütlesi üzerinde fev işti bir tesir yapmağa kâfi gel- kişi ü * her cuma yüzlerce *küdarda Çamlıca tarafla” Morg rllına gitmek için can b İ çak rahim Efendinin nefesi de eş Süvvetliydi. O kadarki bir AD hasta adımları iyileştiri » hey, topalları yürütüyordu. Fakat Keve: nefes kabiliyetinin en Sağ, : cephesi olmak üzere 69” an kadmlara (yaptığı sayılırdı. Benği Üsküdarlı şeyh Ibrahim | iy, “Ayni zamanda çok haris bir hiç di. Etrafma topladığı mu- Ya dar buluyordu. Yezâne Pin, Pu çemberi genişletmek ve biz nisbetle çok daha geniş İite hâkim olmaktı. #ün bu fikrini müritleri v buluna, saraya mensup has ağdan Hüseyin İN ar verdi. Veonuoca*- hayganda alakoydu. Zikir bitip *tek öpüp ( dağıldıktan e ii beraber hemen ei Ye olan konağına gesti! ürun haram dairesine çıt la, H hinin evliyalığına kani © Yet NEYİN ağa fevkelâde bir he- İ “zl, #Yuyordu, O Ve arkadan | tavan vörek yürüyordu. Niha- deldi süslü büyükbir m © hay: , ütün duverlar kıymetli vede halılarla süslenmişti. “9 kuş çi Pek atlaslarin kaplar ilmi şilteler ve yastıklar neyi » İçeriye g'rer girmez Sir ik Ağan, i Ki vi “EY ce Ni m mazarı dikkatini tmişti. Bu salonda a eEŞAR zi İ o Tez nefyedilsin... “Seni bu akşa hiç bir pencere yoktu ve oda dört | köşeye konulmuş olan şamdanlar- la aydımlanmıştı. Şeyh efendi bir kenarda otur « du ve müridine eliyle yanımda ©- turmasını işaret etti. Hüseyin ağa ei heyecanı daha kuvvetli duya- ri : — Hu... diye itaat etti. Bunun ü- zerine İbrahim Efendi ellerini bi- ribirine vurdu . Odanın bir köşe- sinde ince bir tül arkasından geldi. diği anlaşılan bir muzik duyulma- ğa başladı. Fakat bu muzik uhre- viden ziyade dünyeviye benziyor. du. Bu esnada © simsiyah iki arap her ikisinin önüne mükellef birer nargile koymuşlardı. Bir taraftan nargilelerini çekmeğe, diğer taraf- tan bu baş döndürücü nağmeleri dinlemeğe koyuldular, Fakat Hü - süyein ağa (nargileyi iki üç defa çektiği zaman başı (hafif surette dönmeğe ve kulakları oğuldamas ğa başladı. Ayni zamanda burnu- na da-acayip bir koku geliyordu .. Bu esnada şeyh kendisine hitap et- ti: — Seni bu akşam cennete davet ediyorum. Seninle şöylece hafif bir dolaşırız.. Şimdi söyle bakalım turunç şerbeti mi istersin (o yoksa şarap mı?. Hüseyin ağa hiç bir cevap vere- miyordu.. Şeyh devam ederek: — Elbette ki abı kevseri tercih edersin, dedi ve ellerini tekrar bi- ribirine vurdu. Derhal karşılarm- daki kapı açılarak ayın on dördü gibi iki kız göründü. Ellerinde iki altın ibrik ve billâr kadeh vardr.. Gayet ince yeşil tülden şalvarlar giyinmişlerdi. Hüseyin ağa bunları © görünce büyük bir râşe geçirdi. Artık başı çok seri dönüyordu. o O kadar ki önüne diz çökerek billür kadehler- le kendisine buzlu şarap o sunan hurinin(!) kadeh tutan elini bu- lamıyordu. Biraz sonra perdenin arkasından çalgı çalan sazendele- rin nâğmelerine yanık hanende sesleri de karıştı. Bu sesler Hüse yin ağaya büsbütün tesir etmişti ki bu esnada birdenbire ortaya dö. külen çıplak (vücutlu ve harr- kulâde kıvrak belli rakkaseler onu sıldırtacak bir hale getirmişti. Ar- tık gördüklerinin hayal mi, yoksa hakikat mi olduğunu bir türlü kat'i surette tefrik & edemiyordu. Yalnız fevkalâde bir heyecan için- de kendisinden geçtiğini hatırla- dı. Ertesi saban (şeyh ile mürit karşılaştığı zaman Hüseyin ağa o nu bir yarım peygamber derece- sinde görüyordu. Şöyle konuştu- lar: —— Söyle bakalım, Hüseyin a. ğal Alemi mânayı nasil buldun?. | m Postası lenen çocuklar Yarın, 23 Nisan Hâkimiyeti Milliye bayramımızdır. Ayni za- manda Çocuk bayramı haftasının ilk günüdür. Bu itibarla resmi da- ireler yarım, mektepler de yarın ve Salı günlertatil edilecektir. Bu münasebetle çocuk haftası m cennete davet ediyo” rum, seninle şöyle hafif bir dolaşırı> ne şerbeti istersen söyle.,,, — Fevkalâde ya şeyh.. — Bu veçhile (ebedi bir hayat yaşamak ister misin? — Eyvallah ya şeyh.. — Şimdi sözlerimi | iyi dinle. Bana itaat eder ve sözümden çık» mazsan çok yakın Ozamanda seni bu şekilde ebedi bir hayata nail e deceğim, Aksi takdirde biiznillâh seni anı vahitte mahvederim.. İm- san suretinden çıkarıp derhal bir maymun suretine kalbederim. — Hu.. ya şeyh., — Dinle: Seni büyük bir sırdan haberdar edeceğim. Geçen Rama» zanda mübarek Leyleikadir gece si yalnızca cenabı mevlâya ibadet ve zikrederken birdenbire karşı” ma Cibril âleyhisselâm çıktı. Ve bana cenabı mevlânın şu emrini tebliğ etti:: Ya şeyh! Şimdiki hal- de halifei ruyizemin ol Mustafa» fayı rabiin harekâtmı hoş görmi - yorum. Kendisinden o mansıbı al ve onun yerine sen geç. (Uzun müddet tereddüt ettim, cenabı hakka bu işe beni memur etmeme- si için gözlerimden yaşlar dökerek yalvardım. Fakat bütün bu niyaz- larım hiç bir netice vermedi, şim - di ben de bu meseleye seni memur ediyorum. Gelecek cuma günü ne yapıp yapacak birinci kadmefen- diyiburaya getirecek ve bir fırsa- tını bularak (Opadişahı sarayında öldüreceksin.. Bunu sana emredi - yorum. Hüseyin ağa ( şeyh İbrahim E- fendinin büyük bir teessürle söyle- diği bu sözleri anlatılmaz bir he- yecanla dinledi, ve yerleri öperek saraya gitmek üzere oradan ayrıl- dı. Bir gece evvelki âlem hâlâ ü- zerinde kuvvetle tesir etmekte de- vam ediyordu. Bir sarhoş gibi sağa sola yalpa vurarak iskeleye vardı. Ve kayığa atlaratlamaz saraya doğru etti. Ne yapacağını bir türlü tayin edemiyordu. Kendisini (himaye ederek bu mevkie kadar yüksel- mesine (sebep olan ( velinimeti dördüncü Mustafayı nasıl öldür- meğe cesaret edebilecekti. Fakat içinde tuhaf bir kuvvet vardı. Göz- lerini kapar kapamaz karşısında şeyh İbrahim Efendi beliriyor ve kendisine kaşlarını çatarak: — Yapacaksm! emrini veriyor * du. Hüseyin ağa bir sairifimenam haline gelmişti. Ne yaptığını, ne yapması lâzım geldiğini bir türlü kat'i olarak kararlaştıramıyordu « Yalnız e harıkulâde bir kuvvetin kendisini bu müthiş cinayete sev * kettiğini anlıyordu. Dimağının ve düşüncesinin bütün muhalefetleri- ne rağmen kolları ve bacakları 0- nu bu işe kat'i surette götürüyor » lardı. Sanki kendisini idare e- den dimağ bışka ve Yabaricı bir dimağdı. (Devam: 7, NCİ sayılada), programını aynen neşrediyoruz: 1 — Türkiye Büyük Millet Mec- lisinin ilk açılma günü olan 23 Ni- san ayni zamanda Çocuk bayramı olarak kabul edildiğinden resmi daireler ve hususi müesseseler Türk bayraklariyle beraber Hima- yei Etfal bayraklariyle de donatı- lacaktır, 2—23Nisan pazartesi günü saat 15 te Halkevinde merasim yapılacak- tır, Merasime İstiklâl Marşı ile başlanacaktır. Halk Fırkası İstan- bul vilâyeti idare heyeti reisi Cev- det Kerim Bey tarafmdan bir nu- tuk söylenecek, sonra Gazi Haz- retlerinin nutkundan muhtelif par- çaları Halkevi idare heyeti âza- sından Köprülü Zade Fuat Bey o - kuyacaktır. 3 —23 Nisan günü çocuklar Fatih parkında saat 10 da topla- nacaklardır. Himayei (OEtfalin bayraklariyle süslenmiş otomobil- lerine binecekler, sıra ile beledi- ye, Himayei Etfal, Fırka, Halke- vi, vilâyet, kolordu merkezlerini ziyaret edecekler ve sonra (saat 12 ye doğru Taksim âbidesi önü- ne gideceklerdir . Bu sırada âbide önünde muhte- lif mekteplerin izcileri maarif ve emniyet müdürlüklerinin salâhi- yetli memurları tarafndan (Kroki üzerinde) gösterilecek (yerlerde yerlerini almış bulunacaklardır. Saat (12) de şehir bandosu ta- rafından İstiklâl Marşı çalınacak bu sırada meydanda (hazırlanan direğe Türk bayrağı çekilecektir. Abideye çocukların ve muhtelif müesseselerin getireceği çelenk - ler konacak bundan sonra Halkevi namına, Şocuklarm (bayramları kutlulanacak, ondan sonra hep bir ağızdan Cümhuriyet Marşı söyle- nerek merasime nihayet verilecek- tir. 4 — Çocuk alayı köprüden ge- çerken vapurlar (tarafından dü- dükler çalınarak selâmlanacaktır. — Himayei Etfal Cemiyeti tarafından şehrin muhtelif mahal- lerine vecizeler yazılı lâvhalar a - sılacaktır. 6 — 23 Nisan günü Tayyare ile şehrin muhtelif semtlerine Hima- yei Etfalin hazırladığı vecizeli kâğıtlar atılacaktır. 7 — 23 Nisan günü öğleden sonra muhtelif istikametlere hare- ket edecek tramvaylarla çocuklar gezeceklerdir. 8 — Her kaza mıntakasının, Himayei Etfal ve Fırka reislerinin yardımiyle 23 Nisan günü kutlu- lanacak ve eğlenceler tertip edile- cektir. . 9 — Himayei Etfal Cemiyeti ta- rafından Gülhane parkında çocuk- lara ve umuma müsamereler tertip edilecektir. | 10 — Himayei Etfal Cemiyeti tarafından 26 Nisan Perşembe gü- nü Maksim barda bir çocuk eğlen- cesi yapılacaktır. MEKTEPLERDE 11 — 23 Nisan günü ilk ve orta mekteplerde konferanslar verile- cek ve Himayei Etfal Cemiyetinin Hâkimiyeti milliye ve bayramı yardımiyle eğlenceler tertip olu- nacaktır. 12 — Himayei Etfal Cemiyeti tarafından hazırlanacak kartlar mekteplere dağıtılacak ve çocuk - lar bunlarla biribirlerini tebrike teşvik edilecektir. 13 — Çocuk haftasi içinde ço- cuk mevzularına dair gazetelerle neşriyat yapılacaktır. HALKEVİNDE 14 — 24 Nisan Salı günü saat (18) de Halkevinde (çocuk mevzuu üzerine bir konferans ve- rilecektir. (Kadri Raşit Paşa ta- rafından). 15 — 25 Nisan Çarşamba günü saat (17) de Halkevinde gürbüz çocuk müsabakası yapılacak, ve kazanan çocuklara hediyeler veri- lecektir. Bir heyet tarafından saat (14) te Darülâcezedeki yavrular hediyelerle ziyaret edilecektir. 16 — 26 Nisan Perşembe günü saat (18) de Halkevinde bir kon- ferans verilecektir. (Dr. İhsan Hil- mi Bey tarafından). 17 — 27 Nisan Cuma günü Hal- kevi temsil komitesi Otarafından Alay köşkünde çocuklara bir mü- samere verilecektir. - 18 — 28 Nisan Cumartesi günü saat (18) de Halkevinde bir kon- ferans verilecektir. (Bedriye Nec mi Hanım tarafından). 19 — 29 Nisan Pazar günü Halkevinde dil, tarih, ve edebiyat komitesi tarafından (ilkmektep talebeleri arasmda güzel okuma ve söyleme yarışı yapılacaktır. 20 —23 Nisan Tepebaşmda Şehir Tiyatrosunda saat 1430 da Ateş Güneş Klübü mensupları ta- rafından çocuklara mahsus bir müsamere verilecektir. Müsamere- yi Cevat Abbas Bey bir nutuk ile açacaktır. (Şehir Tiyatrosunda radyo tertibatı olduğu için, nutuk ve müsamereler, radyo ile de din- lenebilecektir, 21 — 23 Nisan Pazartesi günü saat 21 de Halkevi Tepebaşı Be- yoğlu kısmında bir musiki müsa- meresi verilecektir. 22 — Çocukların istifade ede » cekleri filmler gösterilecektir. Beşiktaş-Beykoz Birinci takımları yarın Beykoz çayırında bir maç yapacaklar Beykoz klübüne müracaat eden Beşiktaş jimnastik klübü 23 Ni- san Çocuk Bayramında, Beykoz çayırında, her iki klübün birinci takımlarının bir futbol maçı yap- malarını teklif etmiş. Bu teklif Beykoz klübünce ka- bul edilmiş, yalnız Beykozdan son vapurun saat 5,30 da olması me- seleyi biraz müşkülleştirmişse de, beykoz kulübünün Şirketi Hayriye ye olan müracaati şirketçe makul görülerek 23 Nisan Bayramına mahsus olmak üzere hususi olarak yarınki Pazartesi günü saat yedi- de Beykozdan bir vapur kaldırma ğa karar vermiştir, Bu karar üze- rine yarın Beşiktaş ve Beykoz bi- rinci takımları saat beşte Beykoz çayırmda hususi bir maç yapacak- lardır. Şirketi Hayriyenin bu alâkası- na teşekkür edilmektedir.