ŞTT TT UŞA — G G -— LTR z — eet Nn e aa nnn — — aşanlen a O <» eee yi B Samğüleüner eSİGERM gaa £ z 4 Nisan 1934 .M;_w_g (Baş tarafı 1 n ) Insulün peşinde kaorsan gemisi dolaşıyor Meşhur cezaer avukat Sadi Rı. za beyi ziyaret ettim: .— Red kararını temyizden, ya- hut devlet Şürasma müracaattan bir şey ı=f. — kiyeye geldi transit — müddetimi M*Y?İ;.:: I.:z.' ıhnem.ı B n e0i İ içi tebt yaPılamaz — zamnederim, ı&bs';::" Devlete mMürhcaat olıı:—ı bîl,:, her Hülde, heyeti vekilenin karar Yını tasvip eder, Şimdi artık, İnsulün i hükümeti tarafından ıııAıluıl:: cağfı keyfiyeti kalıyor. Bütün gün beklenildiği halde, dün, Ameri- Kün sefaretine buna dair bir haber gelmemiştir. Alâkadar Amerikan Mahafilinin söylediğine nazaran, P? şektan biri vardır: Birincisi, İkmierikadan husust, küçük bir #eminin gelerek İnsulu teslim al- mağrdır. Bunun müsellâh gemi o- Tup olmıyacağını sordum. Hayır, adi bir gemi olacakmış. İkincisi de, müflis bangerin takibi için İAhnıyı gelen, fakat onun Meotiş vavuruyla hareketi üzerine Parise giden iki Amerikan emniyet me | murunun buraya tayyare ile gel- | esi ve İnsulu onların götürmesi- | dir, Fakat birinci ihtimal daha k"""tli görülüyor. Haber, Ame- | rikadan ilkönce Ankaraya gele- cek, oradan da buraya tebliğ o- hmacaktır. İnsulun peşinden gelen, fakat | İstanbula çıkamayıp evvelki gün | Domasmmsma gidem mudam Lili Ka :'—WDİ'H (ki, bangerin dostu- | 'ur) dün, Romanya isimli vapur- | la, Galata rrhtimına avdet etıı'ıı.l karaya çıkmak istemiş; lâkin pa:- | saportunda Türk vizesi olmadığı I için, gene bırakılmamıştır. Madam Kuyumeuoğlunun gel - diğini öğrenip onu ziyaret etmek istiyen kulağı delik bir gazeteci arkadaşımız, maalesef dün vapu- ra girememiştir. Romanya vapuru, bugün Pireye hareket edecek, böylelikle, kadın beyhude seyahat tetmiş olacaktır. Aldığımız habere göre, Madam Kuyumcuoğlu bura- da çıkan gazeteleri tedarik edip dığı için, İnsulun son vaziyeti hak. kında da gereği gibi malümattar değildir. Şehrimize dünyanın — muhtelif yerlerinden gazeteciler, ajansçı: lar, sinemacılar gelmiştir. Bunlar. dan bazıları zaten ötedenberi İn- sulun peşindeydiler. Nevyarklu Universal Service ve İnternational News muhabiri olan tanınmış muharrir James L, Ki gallen de — bunlar — arasındadır, Kendisi, evvelce ,Romada muha. birlik ederken, sonra Atinada İn- sul işini takip için emir almış, o- radan da buraya gelmiştir. Ban- geri götürecek vapurla her gün telgraf ve telsiz çeke çeke yoluna devam edecektir. Bu zattan inti- bamnr sordum, bir vecize söyleme- sini istedim. Dedi ki: —- Amerikada kendisine elek- töik kralı denen, milyonlar sahibi olan, milyonlarca işçi kullanan İn- sul, ferdi kuvvetine güvenerek, Amerika devletiyle mücadeleye girişti. Fakat bir devlet; bir ferde g>lebe çaldı! - dedi. (Va-Na) Devamr 7 nci sayıfada) İciqııııııiıolduiulııldıOı- Ticaret Odası çiolata sanayiimiz hakkında bir rapor hazırladı Prim verilirse çikolata ihracatı artacaktır bu arada şeker- den alınan inhisar rüsumunun da ihracat esnasında Çikolata sanayiimiz ve çikolata ihracatımız hakkında ticaret odası | tarafından iktısat vekâletine gön- derilmek üzere bir rapor hazırlan- "“'lf" Oda idare heyetinden geçtikten sonra vekâlete gidecek rapordaki bir statistiğe göre, 1927 senesinde ihraç ettiğimiz çikolata ancık 129 lilarıktı. 1928 re ihra- cat Hi,hlitün azalmış 29 liralığa kadar inmişti. İhracat — 1929 da ——i Bekçi Osmanı öldü renin m vhakemesi Satın alacağı bir brovnik ta> 1 dükkânmda mı derken tabanca sahibi beul:;’ienh;ı: latyalı Osman ağayı öldürmekten :'çı" '_hç' Durmuşun muhakemesi “ün ikinci ceza mahkemesinde ne- ticelenmiş ve karar verilmiştir. Karardan evvel maznumun a - vukatr müekkilinin kati) hadise- sinde hiçbir suretle alâkadar ol » madığını, maktulü öldüren kurşu- nun namluda bulunup bulunmadı- ğımı tetkik etmek vazifesinin bek- manın büna dikkat etmeksizin ta» bancayı Durmuşa verdiğini ve hat ta bekçi yaralandığı zaman (Gi - dip haber veriniz, Durmuşu tut - masınlar) diye son bir ifade ver- diğini söyliyerek müekkilinin be- Taetini istemiştir. Müteakiben bir müddet müza- kereye çekilen mahkeme heyeti şöylece tefhim etmiştir: “Maznun Durmuşun fiili katil- flı_ bir kastı olmadığına ve ancak işin dikkatsizliği neticesinde husu- le geldiğine kanaat hâsıl edilmiş olduğundan bir sene hapsine ve Ancak suçlunun cürmü işlediği es- nada yaşı küçük bulunması naza Ta alınarak bu cezanın altıda biri- nin tenziliyle on ay hapsine ve ü lira ağır para cezasına Tar verilmiştir. M. Malş gidiyor Yakında şehrimizden ayrılacak olan maarif vekâleti ıslahat mü - şaviri M. Malş Tokatliyanda Üni- versite erkânına bir veda ziyafe - ti vermiştir. Tabiiyetten iskat Viranşehirli İbrahim paşa zade t ve kardeşi Halil Türkiye | tabiiyetinden iskat edilmişlerdir. 30 Pomak geldi D“n;hfimiıe Bulgaristandan pomak ailesi gelmiştir. Bu muhacirler Darıdere kasaba - sında gördükleri tazyikten bütün eşyalarını bırakarak Yunanistana kaçmışlar, oradan da Uzunköprü. ye geçmişlerdir. Amerikalı mütehassıs y Amerikalı terbiye mütehassısı Mis Parker İzmir ve hav>lisindeki tetkiklerini bitirerek dönmüştür, şehrimize iadesi lâzımdır 335, 930 da 224 liralık olmuştu. Çikolata ihracatımız 1931 - ve- nesinde — birdenbire — yükselmiş 2465 liralığa çıkmıştı. Çikolata ih- raç ettiğimiz memleketlerden en mühimleri Filistin ve Suriyedir. , Ticaret odasına göre çikolata- larımız gerek taam, gerek ambalâj noktaj nazarından Avrupa mamu- lâtiyle mukayese edilebilecek bir nefasettedir. Çikolata — sanayiimiz — iptidai maddelerinden en büyük kısmını dahilden almaktadır. Bilfarz çi kolatanın terkibinde bulunan 9, 45 nisbetinde şeker dahilden te- min ediliyor. Hariçten getirilen maddeler toz süt ve kakao yağıdır. Bursada toz halinde süt yapan yeni bir fabrika kurulduğu için çi- kolata sanayiimizde bu maddeyi de içeriden tedarik etmek imkânı hasıl olacaktır. Ticaret odası, her husustaki ne- fasetile Avrupa mamulâtından a- şağı kalmıyan — çikolatalarımızın daha fazla ihraç edilememesinin sebebini şöyle görüyor: — Bizde maliyet fiatı yüksektir. Çikolati- nn kilosu 100—890 kuruşa ancak malolabiliyor. Bize çikolatada re- kabet eden memleketler, çikolata- rının kilosunu 50—80 kuruşa ih- raç ediyorlar. Öğrendiğimize göre, ticaret o- dası, hazırladığı raporunda ihra- catı arttırmak yollarını da gösteri- yor. Bemaarenenisesnanarenen Barirı 0 Silip süpürürken Meymenet hanı kapıcısı Ah- met, dün oralarını silip süpürmek- te olan Aynalıçeşmeli Tanaşın bir paltosunu çaldığı için yakalan- mıştır. Ansızın ateş Beyoğlunda, Bursa sokağında berberlik yapan Yorginin dün dükkânımdaki havagazi birdenbi » Te ateş almışsa da etraftan yetişi- lerek söndürülmüştür. Afyon yuttu Fatma isminde bir kadın dün Tophanede, Boğazkesende her ne- redense eline geçirdiği bir miktar | afyonu içmiş ve biraz sonra civar kahvelerinden birine gidip çay i- gerken bayılmıştır. Gelen polisler kendisini hastaneye kaldırmışlar - dır. Sandal çaldı Hamdi isminde biri Ayakapu iskelesinden Hakkıya ait sandalı çalıp kıçarken diğer kayıkçılar tarafından yakalanarak polise tes lim edilmiştir. Iyice dövüştüler Valde hanmda oturanlardan kahveci Ali ile paltocu Hüseyin a» rasında bir alacak yüzünden kav- ga çıkmış ve netitede biribirini a- ğırca yaralamışlar ve her ikisi de hastaneye kaldırılmışlardır, Oda ,bilhasas şu iki mühim ted- biri ileri sürüyor: 1— Çikolata yapmak için mem- lekete getirilen maddelerin ihra- cat esnasında iadeşi, 3 — Şekerden alınan inhisar resminin ihracat esnasında iadesi. Bu tedbirler alındığı takdirde, memleketimizden harice çok da- ha fazla çikolata ihraç edebilece- ğiz. Beşyüz muallim zam görecek Maarif yekâleti 934 senesi ey- lülünde zam görmesi icap eden ilkmektep hocalarının İistesinin hazırlanmasımı maarif vekâleti - ne bildirmiştir. Zam görecek ho - caların adedi beş yüz kadradır. Şefik bey Yalova kazası kaymakamı Şe- fik bey, kazası dahilindeki mek- tep inaşatından dolayı maarif ves kâletince yol ve telefon inşaatın - dan dolayı da dahiliye vekâletin- çe takdirname ile taltif edilmiştir. Tehdit etmiş Sabık inhisar memurlarından Mehmet Edip efendi inhisarlar u- mum müdürü Hüsnü beyi ölümle tehdit etmiş, hakkındaki evrak adliyeye verilmiştir. Belediyeler bankası Belediyeler bankası veznedarir ğmın bundan sonra iş bankası ta- rafından yapılacağı alâkadarlara bildirilmiştir. Maslak faciası Maslakta üç kişinin ölümü ve bir kişinin yaralanması ile netice- lenen otomobil faciası tahkikatı - nın istintak hakimliği cephesi ik- mal edilmiştir. Evrak bugün müd deiumumiliğe verilecektir, — Yağ fiyatları Son günlerde sade yağ fiatları yükselmiştir. Bugünlerde fazla miktarda taze yağ bekleniyor. Bu takdirde fiatlar gene düşecektir. Üsküdarda rontken Darülâcezedeki rontken Üskü- darda Zeynep Kâmil hastahane- sine nakledilmiştir. Makine hu- susi surette hazırlanan yere yer- leştirilmiştir. Yakm bir zamanda faaliyete geçecektir. Bu suretle Üsküdarlıların rontgen ihtiyaçları da temin edilmiş olacaktır. Galatâ köprüsü Galata köprüsünün sabahları geç açılıp kapandığı daima şikâye» ti mucip oluyordu. Liman idaresi köprüdeki memurlarını değiştir- miş, yeni yaz saati — tatbik etmiş, köprünün kat'i surette muayyen saatinde kapanmasını — temin et- mistir. Makineden'adamlar çoğalırsa Son zamanlarda Amerikadan a- Jınan haberlere göre Amerikada devlet adamları Ruzvelt plânınm tatbik ve münakaşasile, adliye er - kânı Türkiyede bulunan — müflis banker İnsul'ün iadesi meselesile uğraşırlarken Amerika âlimleri de yeni bir sun'i insan plânının tatbik ve münakaşasile meşgul oluyorlar- mış. Eğer plân tahakkuk ederse bu sun'? adam harikulâde olacak ve bir insanım yapabileceği her işi ya- pabilecekmiş. Eğer âlimlerin bu sun't insan yapma yolundaki çalışmaları ayni hararetle devam eder ve müsbet neticeler alınırsa yakında dünya- nın vaziyeti büsbütün değişecek de mektir. Artık yollarda tıpkı bizim gibi yürüyen ve yekdiğerine tesa- düf ettikleri zaman demir kasket- lerini —şapkalarını demeğe bir tür lü dilim varmıyor— Çıkaran ma- kineden insanlara sık sık rast gele- ceğiz. Bu makineden insanlarla etten insanlar arasında iktisadi sahalar- da büyük çarpışmaların olacağı muhakkaktır. Bunun neticelerini muktesitler düşünsün, Bence — asıl merak edilecek nokta makineden insanlarla etten insanlar arasında aşk sahasında yapılacak olan mü- cadledir. Meselâ Leylâ Hanımla Şehlâ Hanım konuşuyorlar. — Haberin var mı Şehla? Ben nişanlanıyorum. — Kiminle? — Trik — Trak beyle. — Çinli mi? — Yok canım makine.. — Çok iyi.. Ne iş yapıyor? — Makine mühendisi, — Hani başka etten şair bir sev gilin vardı. O ne oldu? — Ne olacak? Ayrıldım. Bilirsin ki onun gözleri siyahtı. Halbuki benim yeni şapkamın rengi mavi. Siyahla mavi Halit Ziya Beyin romanına rağmen birbirine uyma- | dığı için kendime mavi gözlü baş- ka bir sevgili aramağa mocbur ol- dum.Bu esnada önüme Trik—Trak çıktı, Maamafih onun da gözleri yeşildi. Fakat onları çıkarıp yerine mavileri takmak çok kolaymış. Bu şekildeki rekabetler etten insanların çok aleyhinde olacağı muhakkak. Yalnız bu takdirde ba- zt karışıklıkların da vukuu melhur. Meselâ lokantada yemek yiyorsu: nuz. Yanmızdaki drvarm arkaşın- dan kulağmıza bir takım çatal bı - çak sesleri geliyor. Acaba bu duy« duklarınız hakikaten çatal bıçak sesleri mi, yoksa makineden iki çiftin sevişmeleri midir? Yahut a - partmanınızda otururken üst dai- renizde tencere yuvarlanması gibi bir ses duyuyorsunuz. Acaba kedi tencereyi mi devirdi diye düşünür- ken merdivenlerden paldır küldür bir şeyin yuvarlandığını işitiyorsu- nuz. Bir de kapıdan bakıyorsunuz ki erkek makine bey, cıvataları sö- külmüş bir halde aşağı yuvarlanı- yor, Ve makine hanım arkasından hâlâ tencere yuvarlanır gibi sesler çıkararak bağırıyor. AAA d SA NST CA CANNRRÇAR EEEİENR | ) l * Ne dersiniz? Acaba — bugünleri — görebilecek miyiz? Murat Selâmi M. Marks geliyor Konservatuvar mütehassısı M. Marks yakında şehrimize gelerek koönservatuvarım — imtihanlarında hazır