2 Nisan 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

2 Nisan 1934 —© ” Konuşalım Cici bungün bana uğradığı za- man gözlerinden garip bir seyvin- cin eserlerini gördüm. Sordum: — Ne var Cici? Gene bir k lık mı düşünüyorsun? SAD Cevap verdi: — Hayır; fakat bu bir şey oldu. aldattım.. gün çok hoş Kurnazlıkla polisi Bu sözlerden bir şey anlamamış: tım: BFi N,F ıdrmek Cici, dedim. Se- polisle İi Tüklan? ne işin olur da onu al: Ş Tel’:iikclı—.- atlatarak büyük bir Uvaffakiyet elde etmiş-bir ada- man tavrile anlattı; — EfFendirn, ilkmektep talebesi- : kasket giydirmiyorlar. Kepi giymeğe mecburuz. Halbuki ben kendimi daha büyük mektebe gi- dermiş gibi göstermek — istiyorum. Anneme valyardım bana bir mek- tepli kasketi aldı! İşte şu... ne Ve elinde evirip çevirdiği önü .» | | | | markalı sarı kurdelâlı kasketi gös- . terdi, — Pekâlâ, dedim, bunun polis- le alâkası ne?.. — Ne demek efendim, polis e- fertdilerden biri benim gibi küçük çocukların başında mektepli kas- ketini görünce vesika istiyor. Kas- ketin içinde mektebin mührile mü- hşirlenmiç resim var mı, yok mu, diye bakıyor. Eğer olmazsa kaske- tin armasını ve kordelâsinı kopa- Tipralayora Ren-twamvyaya - binmi: f*_"' Bir ı_ıoliı efendi !rımvıı;ı-a': :'*h- Fenfın gibi Kepi yerine kas- ket giymiş bir çocuğun kasketini aldı lnîrdelâıını kopardı. Benim kasketim eliamdeydi. Şöylece tut- tum. Hem kordelâyı, hem de ar- mayı sakladım. Polis efendi farkı: na varmıyarak uzaklaştı. Ben de onu atlatmış oldirm. — Peki Cici, bu hareketi doğru buluyor musun? Gözlerini garip bir tavırla süz- dü ve şu cevahı verdi: — Ağabey; Kepi ile gezmek ba- na ağır geliyor. Kasketle gezersem fena mı oluyor?.. .. » , şvıl küçük Cici! Sen de emşa- | Hin insanlar gibi vaktinden evvyel | büyümek, Kepi yerine kasket, kas- ket yerine şapka, şapka yerine mö- lon giymek arzusunu besliyorsun. Bu arzu insanlığım zayıf pürüzlü n Pürüzl bir derdidir. z Fakat emelini yerine getirmek lış ne kadar hatalı olduğunu anla. miyor musun? Bu küçük isteğini bir göreneği temin için mi hüh'ı: metin icra kuvvetini — kandırıyor. sun ve onunla adetâ göğsün kaba- Tiyor, seviniyorsun.. Düşünemiyor- | üm sun kt bu yaptığın küçük hile ile büyük dolandrıcılık arasında 2a- manla katedilebilecek bir köprü Mevcuttur, Sen bu hareketinle o köprüye ilk adımı atmış oluyorsun dahası var... Senin gibi düşünenler Memleketin içtimai hayatma - ha- berleri olmadan - pek büyük dar- be_ler vuruyorlar. Hiç bir mekteple alâkası olmadığı halde başında Mell? ı?kıludı dolaşan hanım dı;-.ı:“ delikanlılar cemiyeti Ççan mMuzir unsurlardır. hepdit Onların A D Z Y içine fesat tohumu sa- | Mğıçta senin gibi göste- | <i kâfatlar aşağ Z için tuttağun yolun ne kadaş Üİ atlar aşağıdadır: | ki anneciğin seni ne kadar sevmiş Baharda Olüm saçan nefesi taa... Ateşten gülleleri düşmana OÖlsek bile, kanımız çizer, Düşmanı biz dökmüştük Akdeniz Bilmece weW 4 Yukarıdaki dört köşelere o suretle harfler koyunuz ki soldan sağa ve yu- | karıdan aşağı okundukta: 1 — Ciddi olmıyan şey 2 — Lâzım bir âza 3 — Odayı tamamlıyan Öiz ğ işeül p Faruk Nafisin meşhur piyesi ol Geçen bilmecemiz Haber « Lira « Nil-M- KE | Bilmeceyi halledenler arasında mü- kâfat kazananlar ve kazandıkları mü- | —— riş yapmak, mektepliyim diye gu- rurlanmak için kasketi giyerler. Fakat sonra kendilerini koyverin- ce © kasketin şerefini lekelerler; filel_ıtep talebesi denilen müstakbel itli unsura haksız yere hücum- dl. bulunulmasına yol açarlar. '"Göııül ister ki, Cici, sen Kepiyi * seve giyesin ve boş hayaller Pesine takılarak henüz hakketme- tleln bir sıfatr kendine maletme- e kalkışmıyasın. Gene gönül ister ları olsa, ve ona ne kadar' yalvarsan sana o kasketi almasın. İlkmek- | tebini bitirip kasketi giymeğe hak | kazanmcıya kadar Kepiden başka | bir şeyi başına giydirmesin, Ancak © vakit senin neslin bu vatana nâfi | bir unsur olarak yetişir. Ağabey | ÜSRULAKANEMURRRANERA D KKK KK KU LAN KK a RA e S AKEKKKARE DA A enKESLLELEKAARANAKAS AA sAnA | Sakarya boylarında Biziz istiklâl için kahramanca cenk eden, Sakarya boylarında kılıç oynatan, biziz, Şarktan garba giden, t atan, biziz! Biz düşmanı dökmüştük Akdeniz koylarına, Kanı armağan ettik Sakarya boylarına! Bin cihandan güzeldir bizim Anadolumuz, Anne gibi severiz onun dört bir yanını Fedadır yalnız ona şu - çelikten kolumuz, Türk vatanını! j koylarımna, Katı armağan ettik Sakarya boöylarına! Davut Paşa Orta M. izcilerinden, sınıf 1. A. No. 266 B | yavrular A, Fuat Bilmecede mükâ- fat kazananlar Bir çanta kazanan Istanbul Kız Ortadan 452 Hikmet Hanım BİRER KITAP KAZANANLAR — 1 — Kadıköy Gazi mektebi 5/2 den 559 Nebiye 2 — 44 üncü ilk mektep smıf 1 den 490 Fikret 3 — Edirnekapı Bağhane sokak nu- mara 14 te mütekait Adil bey kızı Mu- azzer 4 — Balat Karabaş Hisarevi numa- ra 65 te Sabatay Uziyel B — Istanbul kız ortadan 116 Saba- | hat 6 — Istanbul kız lisesi B 5 ten 832 Pakize 7 — 49 uncu ilk mektep smnıf 3 ten 17 Memnune 8 — İstanbul Ticaret mektebi 1051 Sadi 9 — Istanbul Tatbikat mektebi sınıf | A 5 ten 16 Müberra Birer paket çikolata kazananlar 1 — Galütasaray lisesinden 56 - Ri- am Postası arüşşafakalılar lzmir? derni zaferle döndüler Bayramda üç maç yapmak üze. re İzmire giden Darüşşafakalılar, dün Gülnihal vapuru ile döndüler. İlk maç bayramın birinci günü Altayla oynandı. Vahabın da işti- rakiyle kuvvetli bir şekilde sahaya çıkan Altaylılar ilk devreyi O - 0 bitirdiler. İkinci haftaymda Da - rüşşafakalılar canla başla oynama | gördüler. İlk larının semeresini | golü Vahap pen2ltıdan attı. Da- rüşşafaka açıkları bu gole iki sayı ile mukabele etti. Oyun henüz bit- mek üzereyken Altay mağlübiyet- ten kurtulamıyan bir vaziyette i- di. Vahabın kuvvetli şutları kale- yi sarsırken Altaylılar bir fırsat- tan ikinci, oyun biterken de üçün- | cü sayılarını yaparak - üçe iki ile galip çıktılar. İkinci oyun bayramın üçüncü günü Götzepe ile yapılmış, kalaba- lık bir sahada Darüşşafakalılar Göztepeyi de mağlüp edici vaziyet lere soktular. İlk devreyi galibi- yetle bitiren Darüşşafakalılar i- kinci devrede hakemin oyunu u- | zatması yüzünden iki tayı yiyerek oyun 2 - 2 ye berabere bitti. Darüş. şafakalılar cidden kendilerinden beklenilmiyen bir oyun göstermiş- lerdir. Bayramın dördüncü günü de en son maçı İzmir san'atlarla yapa- rak bu maç da çok samimi olmuş ve netice 2 — 2 beraberlikle bit- miştir. Dün akşam Darüşşafak-- lıdar İstanbula gelmişlerdir. Kafile reisi Nihat ağabeyi İz- mirdeki seyahâtten çok memnun kaldıklarını ve İzmir sporcuları - nın ve halkının bu yüksek mües- seseye karşı gösterdikleri samimi hislerinden dolayısiyle ne -suretle | mukabele edeceklerini bildirmek- le beraber maçları idare eden ha- kemlerden bir parça haksızlığa uğradıklarını bildirmişlerdir. Da - rüşşafakalıları tebrik ederiz. Adapazarında heyecanlı Adapazarı, (Hususi) — Kocae- li mıntakası 933 senesi şampiyonu Adapazarı Gençler birliği ile Ada- pazarı İdman Yurdu arasında memleketimizi oldukça alâkadar eden bir maç yapılmıştır. İdman Yurdu, birçok seneler mıntaka şampiyonluğunu muhafaza ettiği halde, geçen sene talihsizlik yü- zünden Gençler Birliğinin İstan - buldan takviye edilmiş takımına, ancakbir sıfır mağlüp — olmuş; yurtluların bu maçı mütcakip yap- tıkları teklifler birçok - vesilelerle reddedilmiş ve geçen senedenberi | bu iki takım karşılaşmamıştı. Bu | sebepledir ki, spor muhiti bu te- masa çok ehemmiyet veriyordu. İki takım karşı karşıya dizildik- leri zeman Gençler birliği idareci- lerinin prensipleri veçhile takım- larında İstanbuldan üç oyuncuya yer verildiği görülüyordu; bu o » yuncuların birisi Darüşşafaka, di- ğer ikisi de Karagümrük klübüne saf Nazım 2 — Pertevniyal lisesinden 93 Ke- mal 3 — Edirnekapı Sarmaşık — caddesi mumara 59 Rahmiye 4 — Davutpaşa orta mektep sınıf B 3 ten 299 Akif B — Gelibolü orta mektep “mf B den 177 Sıtkı 6 — Vefa lisesinden 489 Orhan 7 — Bahriye matbaası makineler | ustası Hayri | 8 — Meserret kıraathanesinde Ham- | di 9 — Istanbul erkek lisesi numara 17 Ahmet Vicdan 10 — Şehremini Saray — meydanı caddesi numara 28 Behzat Şinasi Birer kakao kazananlar 1 — Inhisarlar umum müdürlüğü mimari şubesinde ressam Halit ( Devamı 7 nci sayıfada ) A | mensup olduğu anlışıldı. Buna | mukabil, İdman yurdu tam ve yer li kadrosunu muhafaza ediyordu. Oyuna Cemal beyin hakemliği ile bişlandı. Düdükle beraber es- ki şampiyon takımın büyük bir hızla, muhasım kaleye yıldırım gibi ilerledikleri görüldü; bu esn2- da merkez muhacimin ayağına geçen top, gençler birliği kalecisi- nip çok fedakâr bir müdahalesi i- le uzaklaştı. Bu büyük tehlikeyi at latan gençler, açıkları vasıtasile akınlarını inkişaf etlirmek istiyor- sa da muvaffak olamıyor; İdman yurdu ezici hakimiyeti eline almış, top gençlerin nısıf sahasında dola- şıp dürüyor. Oyun bu seyri takip ederek otuzuncu dakikaya kadar geliyor, biraz da talisizlik yüzün- den bir türlü gol olmuyor. Fakat yurtulular gol çıkarmak azminde - dir. 32 nci dakikadayız. İşte, Ali topu kaptı, müdafi Ziyayı atlattı, sıkı bir şüt. Top gençlerin ağların- da sarılı.. Üç dakikı sonra Necdet de ikinci golü kayda muvaffak o- luyor ve devre sonuna kadar bu netice değişmiyor. İkinci devre başladığı zaman Gençler birliğinin takımda bazı talilât yaptığımı görüyoruz. Bil- hassa müdafi Ziyanın merkez mu- hacim mevkiine getirilişi tadilâta esas teşkil ediyor. Fakat bu da Gençlere istedikleri neticeyi ver- mesine yardım etmiyor; - bilâkis, muhacim hattı Ziyanın idaresizlis ği yüzünden daha atıl bir hale gi- viyor, Yurtlular, bu devrede de bir gol kaydına ve oyunun nihayetine kadar hakimiyetlerini devam et- tirmeğe muvaffak olmuşlardır. Es ki mıntaka şampiyonu ve şimdi de Kocaelinin en kuvvetli takımı bu- lunan İdman yurdunun bu galibis yeti, halk üzerinde büyük bir mem nuniyet husule getirmiştir. Bayramın ikinci günü yapılan bu maçın revanşı iki gün sonra İ« di. Fakat Gençler birliği ilk mağ- lübiyetleri üzerine, İstanbuldan | daha beş oyuncu celbetmişlerdir. Idman yurdu gençler - formasiyle , ve tamamiyle yabancı oyuncular- dan mürekkep olan bu takımla karşılaşmayı prensip itibarile doğ- ryu bulmamış ve oyun da yapılama- mıştır. Oyundan sonra İdman yurdu ka (Devamı 7 nci sayıfada) /