21 Birinciteşrin 1941 CUMHURİYET Japonya yol ağzında Imtihana giren 4861 talebeden en yüksek erek Japonya, gerek Uzaknot alan 446 sı kabul edildi şarkta ve Büyük Okyanusta Ankara 20 (Telefonla) Parasız yatılı imtihanlanna 4861 talebe girmiş, eu yüksek not alan 446 talebe kabul edilmiştir. Tam not alan bir tek talebe görülmüştür. Bu da, Çatalca Ortadanköy öğretmeni Tahirin oğlu Demirkurttur. Istanbuldan imtihana gırerek kabul edilenler şunlardır: İstanbul kız lisesinden Hüsniye. Süeda Ildız, Şükran AkGerçi Japon gazeteleri, yeni Japon su, Muallâ Mut. Sabahat THuocak, Memlıükumetinin askerî bir hükumet olnıa nune Şenkal, Mehizer Coynaz, Pahriye Aydınlar, Asiye Varan. Hüsniye Erbak dığını söylemektedirler. Fakat hükumet erkânı büyük bir askerî işi başarmak ııiyeüle iş başına geldiklerini saklamıyorlar. Japonya Başvekili Japonyanm ha>at veya memat ifade eden bir yol ağîinda bulunduğunu anlatarak Japon harbiyesini her fedakârlığa katlanmağa davet etmiş, Japon Bahriye Nazın da (Baştarafı 1 inci sahifede) Japon bahriyesinin her ihtimale hazır şürülmüştür. 17 Sovyet tayyaresi kayıbolduğunu anlatmıştır. Diğer taraftan dır. İn^ilterenin Uzakşark başkumandanı da Almanlar 16 ilâ 2 0 bin tankla Avustralyada askerî tedbirleri tamamlahiicum ediyorlar mak için çalışmaktadır. Londra 20 (a.a.) Moskovanın, 16 bin ona karşı teşekkül eden demokrasi cephesinde yani İngiltere dominyonları ve müstemlekelerile Amerika ve Felemenk Hindistanının vaziyetinde yeni bir tahavvül görülmüyor. İki tarafın da hazırhk faaliyeti devam ediyor ve bir takım beyanatla bir takım haberler bu hazırlığm iki tarafı meşgul eden en mühim iş olduğunu gösteriyor. Sabiha Başol, Zekiye Çora, Şükran Türkman. Cağaloğlu ikinci ortadan Mtifid Abdullahoğulları, Receb Erdoğdu, Ahmed Haluk Güç, Nihad Erdoğan, Turhan Doğu, Bekir Tekinalp, Fikret Akdoğan, İbrahim Kuloğlu. Zeki Güner, Vehbi Güneşol, Necdet Konuk, Mehmed Sayman, Muzaffer Yılmaz, Necdet Üçokul, Orhan Tuğcu, İrfan Özgen, Ercümend Güder, Tevfik Çal, Süleymart Evci. Hamdi Ali Nemli, Tevfik Özar ve Hüseyin Özden. lllflllHlllllllltllıltMi Parasız yalılı talebe Moskova Muharebesi ( Başmakaleden devam ) Bunlar böyle olmakla beraber Sovyetler için vaziyetin çok müşkül olduğunu görmemeğe de imkân yoktur. Sokak muharebelerinin Moskovayı daha ziyade tahrib etmekten ve cttirmekten başka bir netice verebilmesi çok şüphelidir. Muharebeleri halk kalabalıklan değil, ordular yapar. Hususile Alman orduları gibi insan ve teknik mezâyetlerinin en ileri derecelerile mücehhez kuvveıier karsısında. Napolyonun Borodino'su deıııek olan Mojask mevkiini çoktan zaptetmiş olan Almanların en ağır tazyikı Moskova garbındaki merkez cephesinden yapmakla beraber, şehri doğrudan doğruya onun üzerhıe yüriiyerek iskat etmek isüyecekleri en zayıf ihtimaldir. Napolyon Bonapart Borodino muharebesini kazandıktan sonra adeta kollarmı sallayarak Moskovaya girmişti. Moskovayı Viyasma istikametinde garbdan <azyik eden Almanlar şimalde Kalenin ve cenubda Tula istikametlerinden ilerliyen kuvvetlerini hiç şüphesiz Moskovanın şarkında hirleştirmek gayesini güdüyorlar. Bu strateji Almanların bu şark seferinde birçok şaheserleıini yarattıklan çok fennî bir harb şeklidir. Sarahatle görülcn vaziyet şudur: Sovyetler Moskovayı müdafaa etnıek için var kuvvetleri ve en ileri fedakârhklan göze alarak çalışırken Almanlar bu Rus bassehrini, içinde kalacak bütün kuvvetlerle çember içine almağa çalışıyorlar. Bu şark seferinde hep böyle oldu: Ruslar vatan topraklannı kanş karış müdafaaya uğrasırken Alman'ar hep onları çevirmek plânını takib ettiler, ve sihirli bir oyun gibi her çe\nrme hareketi tahakkuk ettikçe de muvaffak oldular. Biiyiik ölçüde düşman kuvvetlerini imha etmek bakımından hu muvaffakiyetlerin katmerli ve kahir olmus olduklannı itiraf etmek lâıımdır. Askerî vaxiyet Kazanmak ve yemek azı derin düşünen eli sıkılar istisna edilirse insanlar parayı yemek için kazanır. Bu uraurai kaddcnin aksine soylenen sözler fasafisodur. Şüphesiz meslek muhabbeti, nıakam hırsı, çalışmak zevki falân gibi âmiller de vardır ama bunlar hep son camaat yerinde kalırlar. Kazanılan şey türlü türlü yenir. Kazanmak nasıl bir hünerse, yemek ondan da ince bir marifettir. Rumanyada çok oturmuş bir dostum var. Bana oradaki maişet sistemi hakkmda dikkate çok şa>an malumat verdi. Hakikate uygun olduğunu um makla beraber bu malumatın doğruluk vebalini o dostumun boynuna takuktan sonra size anlatayım. Rumanyada herkes kazandığının iki mislini sarfedermiş. Ne güzel şey değil mi? Beş kazanıyor, on sarfediyorsunuz. Böyle bir usulü keşfetmek, altın madeni bulmaktan daha kârlıdır. Sordum: Açıklarmı neyle kapatırlar?. Avanslarla. Bir çok memurlar. gelecek senenin aylıklarını yemişlerdir. Sonu neye vanr yahu? Onun da kolayını buhnuşlar: Her beş senede bir umumî helâüaşma yapıyorlar ve hesabları siliyorlar. Allah Allah! Evet! Herkes ufak istisnalarla birine karşı borçlu ise, bir diğerine karşı alacaklı olduğundan hcsablara sünger çekildiği zaman ziyan eden az bulunuyor. Belki biraz mühalâğalı olduğunu sandığım bu rivavetlere inanmaklığunı icab eden şahsî müşahedelerim de oldu. Rumanyada edindiğim ban dostlanmın aldıklaruıdan fazla sarfetmekte olduk larını ben dahi gördüm. Memleket bu sistemden kâr mı eder? Tereddüdsüz söyleyebiliriz. Bu bir nevi scrmayeyi kediye yüklemektir. Küçük muhitlerde tesiri müşahede edilmese bile geniş iktısad sahalarında meş'um t e sirleri olur. Çünkü bir memleketin iktısadî kuvveti her şeyden evvel efradın kesesinin ağzı nerede olduğunu bilmesile başlar. Son yarım asırda bizde de böyle miras yediler görülmüştür. İstanbulun sayfiyelerinde şimdi ya ağrandisman edilmiş bir mezar taşı gibi dimdik duran bir büyük mutfak bacasmdan, yahud hamam dairesinin harab kubbe ve kemerlerinden başka izi kalmamış eski saray yavrusu konak, köşk ve yalıların yerinde yeller esmesi, babalarından kalan ve nasıl kazanıldığı bilinmiyen servetleri oğullarının yemelerinden. hesabsız kitabsız yemelerinden ileri gelmiştir. Atalarımız: Hazıra dağ dayanmaz. demişler: ne güzel sözdür: Bütün bu hazır yiyiciler, ellerinde, avuçlarındakini yiyip bitir dikten ve memleket mamurelerini bakımsızlık yüzünden ankaz haline getirdikten sonra yoksullar arasuıa karışıp gitmislerdir. Gerçi bupün artık bu mirasyedilerden escr kalmamıstır. Çünkü öyle miraslar, o derece genis servetler pek enderdir. Maamafih bugün de bizde kazandığından fazla yemeye çalışan vatandaşlar az değildir. Bu hal vatandaşın hiç bir zaman belini doğrultmasına imkân vermeyen bir kültür ki, her gün artan sıkleti ile günün birinde onu ezer. Bilmeliyiz ki; kazandıgından fazla sarfedenler. bu fazlayı başkasının sırtından çıkaramazlar. Bu açık ya haysiyet veya namusunu harcayarak, ya çoluk çocuğunun ilerideki refahını tüketerek veya kendi müstakbel calısma randımanını kırdırarak ödenir. Bunlar da hoş şeyler değildir. Kazanmak bir hünerdir; fakat kazandığını sarfedehilmesini bilmek daha ince bir marifettir. B. FELEK Moskova öntinde Şimal garb ve cenub istikametlerinden gelen Alman birliklerinin, büyük taarruz için yeni bir ağırlık merkezi teşkiline çalıştıkları tahmin edilebilir CBaştarafj 1 inci sahifede) fun müdafaasına tahsis etmiş olsalar getabiye sahasında biraz geriliyor gibi gö rektir. Almanlar da Odesayı alan Ruriinmek ve böylece düşmana dayanabi men ordusunu, bu bölgeye göndermeğe leceği ümidini telkin ederek onu aldat başlamış olmalıdırlar. mak şarttır. Rostof, sevkulceyşî ehemmiyette bir *** mevki olduğu İçin, Ruslann burasını, Rostof. Kafkasya petrollarını bu böl toprağa sunsıkı sarılarak müdafaa etgeye akıtan borunun müntehası, ayni meleri doğru olur. Buranın müdafaası zamanda Kızılordu cephesinin sol kada kolaydır; çünkü Kırun ve Azak denadmda kâindir. Almanlar Taganrog es nizi kendi ellerindedir. Almanlar Harki adile Tayganı almışlar ve daha da kof cenubundan şarka doğru ilerleyerek ilerilemişlerdir. Burası Rostoftan 60 ki Rostofu şimalden çevirseler bile buralometre mesafededir. Almanlar Budienni daki kuvvetler, şarka ve cenuba, hatta ordular grupunu bir daha mağlub edip Don nehrinin şark kıyılarını takiben StaKostofu aldıkları ve buradan biraz ce Iingrada doğru çekilebilirler. nuha sarkarak Tikhoretzkaia'yı, yahud Almanlann Harkof ile Rostof arasmda biraz şarka doğru ilerliyerek simalî Kafkasyadan Stalinrgada giden ikinci da, Doneç havzasında yaptıkları harerîcmiryolunu kestikleri takdirde, arük kât. Doneç kömür madenlerini ve sanaKafkasya ile orta Rusyanm muvasalası yiini de istihdaf ettiği için, her halde, yalnız Hazer denizinden yapılmak icab çok ehemmiyetlidir. Burada, Budienni edecektir, çünkü başka demiryolu yok ordularını Don nehrinin şarkına atmağa tıır. Gerek petrol borusunun sonu olması, çalışacak büyük bir hamleye intizar ett'erekse Kafkasya ile orta Rusyanın de mpj. lâzım gelir. Almanlann çok ce^'val miryolu ile muvasalasını temin etmesi bir surette hasımlanna kâh şimalde, kâh itibarile sevkulceyşî kıymet ve ehemmi cenubda, kâh merkezde darheler indiryeti büyük olan Rostofu Ahnanlar bir diklerini ve böylece Rus ihtiyatlarinı an evvel ele geçirmeğe çajışacakları gibi dağıtmak ve düşman ordularını her taRuslar da burayı bütün gayretlerile mu rafta zayıf bırakmak sevkulceyşini muhafazaya uğrasacaklardır. Ruslar, tah vaffakiyetle tatbik ettiklerini unurmaHye ettikleri Odesa müdafilerini Nov mak lâzımdır. rosiski ve Tuapse limanlartndan Rosto* #• Cso Sovyet harb tebliği Alman harb | tebliği I (Başt ari.fi 1 inci sahifede) faaliyeüni de sekteye uğratmamıştır. Ordunun teşekkülleri Alman taarruzunu Sovyet hükumet merkezinin tahkim edilmiş olan haricî istihkâmlarının önür.e kadar götürmüştür. Bu taarruzun Moskova üzerindeki tesirleri derhal hissedilmiştir. Bütün diplomatlar ve Sovyet hükumetinin bir kısmı Moskovayı terketmışler ve bu suretle İngiliz Rus yalanlarına rağmen büyük Alman zaferini teyid etmişlerdir. Ayni zamanda Azak denizinin şimalinde cereyan eden muharebe de büyük bir muvaffakiyetle neticelenmiştir. Budienni ordusunun bakiyeleri de, bu muharebede imha edilmiştir. Taganrog şehrini zapteden hücum müfrezeleri, kuş uçuşile Rostot'a 60 kilometre kadar yaklaşmışlardır. Bu müfrezeler şimdi Kafkas istikametinde mühim bir demiryolu iltisak noktası ve Sovyetler için hayatî bir ehemmiyeti haiz olan Don nehri üzerinde bulunmaktadırlar. Alman kıt'alarının Moskovaya doğrudan doğruya taarruz ettikleri bir sırada, başka teşekküller Moskovanm ve Sovyetler Birliğinin hayatî bir damarını kesmişlerdir. Fakat bu harbcuyane beyanat ve harekât arasında yeni Japonya hükumetiııin Amerika ile yeniden müzakereler arması ihtimalinden bahsolunuyor ve lıuhranm en hâd ve en vahim safhasına l>u müzakerelerin akamete uğramasile varılacağı tahmin ediliyor. Günün mevzuu, hevecanlı, hissî topîarile mücehhez mukavemet merkezKrupye bir numara haykırdı; gü'erek, öyıe ki, nefesim tutulmuş, pürhalecan ihtişamlı. dehsetli. muazzam sahleri vücude getirilmiştir. Söylendiğine de'ikanhnın önündeki beş altını kaptı; ve adeta, muhakkak olan ölümümün, neler, bu filmde bir deha mergöre erkeklerin büyük bir kısmı cephekaybetmişti. Fakat arkasına dönmedi. vukuundan evvelki zevkli ihtisasile, o tebesinde görülmemiş harika ye gitmiş ve hemen bütün fabrikalarda Beni unutmuştu, yeminini de unutmuştahta sıraya yığıimıştım. Fakat, dedim ış durmuştur. Henüz cepheye gitmiyen halinde . . . . tu, daha bir dakika ev\el bana verdiği ya, her ıstırab cebindir. Ölüm arzusunun işçiler şehir civannda ve büjük çıkış BÖZÜ de unutmuştu. Haris eli, azalan BAYRAM ŞEREFİNE ruhumuza yerieşmesinden çok daha yollarında yapılan tahkimat işlerinde para yığınına, tekallüs ederek tekrar kuvvetle tenimizi kavrayan yaşamak kullanılmaktadır. dalmış, ve sarhoş bakışı, iradesini ceziradesinin kuvveti karsısında, ıstırab Hükumet merkezi nereye beden karşısındaki tılsım adama tamagcriler. mile kapılmıştı. nakledilecek ? Hislerimin bu derece ezilmesinden Nevyork 20 (a.a.) Röyter: So^et Sabrım tükenmişti. Onu bir kere dasonra kendi kendime izah edemediğim Sineması sunuyor. ha, fakat şiddetle sarstım: bir hâdise olarak, herşeye rağmen, doğ Rusya hükumet merkezinin Moskovaİzdihama mâni olmak için nın 880 kilometre cenub doğusunda Derhal kalkm! dedim, şu dakikaTercüme eden: Hamdi Varoğlu rusunu söylemek lâzım gelirse ne yatedbirler alınmıstır. da... Bu parti son olacak. demistiniz... pacağımı bilmeden, tekrar yerimden Kujbyshov şehrine nakledildiği söylenBöyle diyerek bana, yüzer franklık müdamağa, hayretini gidermeğe vakit kalktım. Ve birdenbire, bavullarıraın mektedir. O zaman, hiç beklemediğim bir şey oldu. Genc adam, birdenbire döndü: bir iki banknot fırlattı. Bunu, etrafın bulmadan ben salondan fırladım. Tah garda olduğunu hatırladım. Gene o anşimdi bana bakan yüz, naçiz ve mah daki yüzlerce insanın mevcudiyetine ta sırada, bir gün evvel o divanenin dan itibaren, zihnim yalnız bir şaye taçub bir adam yüzü değil, gözleıi ateş ehemmiyet vermeden, bir deli gibi, yığılıp kaldığı tahta sıraya gidecek ka kılda: Gitmek, gitmek, buradan gitmek. eaçan ve dudaklan tehev\Tİrden titre bağıra bağıra söylemişti. Herkes bakı dar kuvvet bulabildim. Ve onun kadar sadece gitmek, bu uğursuz müesseseden, yen gazub, öfkesine mağlub olmuş bir yor, fısıldaşıyor, imalı sözler söylüyor. zayıf, onun kadar bitkin ve kırık dökük bu cehennemî müesseseden uzaklara gülüyordu; hatta, bitişik salondan, me bir halde, sert tahtanm üstüne kendlmi edamın yüzüydü. gitmek. Gözüm hiç kimseyi görmeden rakh insanlar bile yaklaşıyordu. Esvab bıraktım. Vahsi bir tavırla haykırdı: gara koştum; Parise gidecek ilk trenin Şimdi, yirmi dört sene oluyor; buna hareket saatini sordum; memur, saat Çekilin şuradan! Defolunî Uğur larımı zorla soymuşlar da orada. bu mütecessis insanlarla dolu salonda, çırçıp rağmen, bin tane yabancmın bakışları suzluk getiriyorsunuz. Ne zaman buraonda, dedi; derhal eşyamı kaydettirdim. da bulunsanız, kaybediyorum. Dün kay lak kalmışım gibi geldi. altında, o bakışların hakaretile kamçıKrupye, küreğile masaya vurarak, landığım anı düşündükçe, kanım, da Saat onda; demek ki, o korkunc tesabettim, bu gün gene kaybediyorum. Çedüftenberi tam yirmi dört saat geçmişyüksek ve amirane bir sesle: kilin, gidin! nıârlarımda donuyor. Ve, tumturaklı ti; en garib hislerin altüst edici fırtınaBir an, taş kesilmiş gibi kaldım. Fa Susunuz, madam, rica ederim! dedi. edalarla, ruh, fikir, his, ıstırab dediğiFÜe öyle dolu bir yirmi dört saat ki, rukat, sonra, onun çılgınkğı karşısuıda. Bu sefil, bana hitab ediyordu. Ken miz şeylerin, nekadar zayıf, sefil ve cehum, bu fırtmadan, ebediyen zedeleneöfkem taştı. disine para verilen bir fahişe gibi, ora bin bir şey olduğunu, tekrar, korku durek çıkmıştı. Fakat, önce; gitmeli! Git Uğursuzluk mu getiriyorum? di da, o mırıldanan ve fısıldayan müteces yarak hissediyorum; çünkü bütün bun•• tstanbulun ihtişamlı gecelerine karşı ^ ye mukabele ettim, yalancı, hırsız, ye sis kalababğın ortasmda, hakir, mahçub, lar, feveran haline geldikleri zaman bi meli! Gitmeli! sözünün, bir çekic gibi Beyajıdda M A R M A R A Sineması üstünde min eden siz değil miydiniz? kalmıştım. İki yüz, üç yüz tane küs le, acı çeken vücudü, işkence içindeki tnütemadiyen işleyen, tek ve ihtizazh ahenginden başka birşey hissetmedim. Fakat, burada sustum. Çünkü, ku tah göz beni süzmekle meşguldü. Ve... teni tamamen parçalamağa muktedir o Şakaklarımm darabanı, bir knma gibi, durgan adam yerinden sıçramış, etraf Bu menfur hakaret ve hicab sağanağı lamıyorlar; çünkü, öleceğimiz ve yıldı kafamm içine, gitmeli! Gitmeli! Gitmetan yükselen gürültüye hiç aldırmadan altında başımı eğerek oradan ayrıldığım TÜRK MUSİKİ SAJJ'ATKÂRLARINI DİNLEYİNİZ. TÜRK beni kürsüye itmşiti. sırada, karşımda, hayretten adeta vah rım çarpmış bir ağac gibi devrüeceğimiz li! kelimesinl, durmadan sokuyordu. Bu şileşmiş iki göz gördüm. Ağzı açık: eli, yçrde, herşeye rağmen kan, cevelânına çehirden uzağa, kendi kendimden uzağa, Sesini alçaltmağa lüzum görmeden: MUSİKİSİNİN İNCE NAĞMELERİNİ H E R G E C E Bırakın yakamı! diye bağırdı, sizin kapıldığı dehşetin tesirile kalkmış gibi devam ediyor ve böyle anlardan sonra evime gidecek, aileme kavuşacak, eski 7 den 12 ye kadar terennüm etmektedirler. hayatıma, hakikî hayatıma kavuşacakvasayetinize mühtac değilim... İşte... İş havada, kuzinimi. şaşkın şaşkm bakar gene hayatta kalıyoruz. tım! Gündüzleri açıktır. Tiryakilere halis KAHVE vaziyette karşımda bulmuştum. te... İşte paranız... Haydi bakalım, beni Istırab, elimi, ayağımı bir an için, o CArkası var) rahat bırakın şimdi. Bir kamçı yemiş glbi oldum. O, kı darbeyi yediğim müddet için kesmişü; Amerika ile açılması ihtimalinden Moskovanın 120 kilometre bahsolunan bu müzakerelerin mahiyeti cenubunda ve hedefi malum değildir. Fakat her neLondra 20 (a.a.) Moskova radyosu yi istihdaf ederse etsin bu müzakereleMoskova muharebelerinde de ayni şerin İngiltere ile Amerikayı ayırmağa bugünkü pazartesi sabahı şunları bilyi görüyoruz: Burada da hâlâ Ruslar yardım edemiyeceği şüphe götürmez. dirmiştir: müdafaaya, Almanlar ise çevirmeğe Almanlar, Moskovanın takriben 112 Voksa Japon siyaseti, Uzakşark işlerinehemmiyet veriyorlar. Harhde toprak de İngiltere ile Amerikayı ayırmağa kilometre cenubu garbisinde bulunan kaybetmenin zor şey olmasına mukamuvaffak olduğu takdirde İngilterenin Maloyaroslavetz'in etrafında bulunan bil toprakla beraber biiyiik ölçüde kuvburadaki vaziyeti son derece müjkülle Sovyet mevzilerinin iki cenahını çevirvetler kaptırmanm çok feci bir sey olşir, ve İngiltere garbda karşılaştığı teh meğe teşebbüs etmişlerse de, kuvvetli bir duğu bilhassa bu şark seferinde Rusya ilerlemeğe likenin bir eşile Uzakşarkta karsılaşır. mukavemetle karşılaşarak hesahma an'anesile sabit olmuş bir hamuvaffak olamamışlardır. Moskovanın Onun için herşeye rağmen Japon siyakikattir. Çar Aleksandrın çekilnıe plâ(Baştarafı 1 inci sahifede) Eftinin İngiltereyi Amerikadan ayırmak şarkında münferid büyük Sovyet müfnını Sovyetler tatbik edemediler, ve Meşhur bîr Amerikan muharriri için bir teşebbüse girişmesi ve bu terezeleri Alman çemberini yararak başhMoskovadaki müdafaa hazırlıklarına göre şebbüsü neticelendirmek için nğraşması, ca kuvvetlere iltihak etmektedir'er. «Harbedeceksek tam bunu hâlâ da yapamamaktadırlar. HalMareşal Timoçenko azledildi mi? kuvvetle muhtemeldir. Savaş tayyarelerinin yaptıği sırası» diyor buki burada şark seferinin son koru Sovyet hududu 20 (a.a.) Ofi: General tahribat Bir görüşe göre Japonyanm, hiç olNevyork 20 (a.a.) Binbaşı Felding oynanıyor. Eğer Sovyetler kuvvetleri Jonkofun Moskovanın haricî cpphesi nıazsa şimdilik takib edeceği siyasetin Berlin 20 (a.a.) Alman savaş tay bakiyesini Moskova şarkına çekebilsey Eliot Nevyork Herald Taymis gazetekumandanlığına tayin edildiğini büdiren hedefi, Amerika ve İngiltere donanmayareleri dün birbirini takib eden dal diler kendi hesablaruıa belki daha mu sinde eğer İngiltere ve Amerika gevşek kararname Mareşal Timoçenko'nun azlaı.nı Pasifık ve Uzakşarkta toplanıa\?ffakivetli bir iş göreceklerdi sanıhr. davranırsa Japonyanm tahammül edilledildiğini ihsas ettirmektedir. Filhakika galar halinde ve büyük muvaffakiyet£a mecbur etmek ve böylece bunları mez bir muzır kuvvet olacağını, halbuki lerle Sovyetlerin kıt'a toplantılarma, General Jonkofun unvanları arasmda Artık bundan sonra yapılacak haska Atlantikten uzaklaştırarak Mihver devdi yeni Japon zırhlılarmın harbe hatanklarına ve münaksle yollarma hügeçen temmuzdanberi Timuçenko'ya aid letlerine yardmı etmektir. cum etmişlerdir. Fena hava şartlarına tedbir kahnamış gibidir: Moskova önün zır olmadığmı, ingiliz donanmasının ise olan cmerkez cephesi kumandanı» unvarağmen bütün harekât sistem dahilinde de şark seferinin ilk belli başh safha kuvvetlendiğini, Filipin, Malaya orduFakat bir çok deliller bu görüşün tam nı da vardır. cereyan etmiştir. Tesirli bombardıman sının son kozu oynanıyor. Jannm takviye edildiğini yazarak dlyor isabetini teyid etmemekte ve JaponyaGeneral Jonkof 12 şubat 1941 denberi lar neticesinde demiryolu hatları muhYUNUS NADt ki: nm bugünkü harbin hazırladığı müsaid Sovyet ordusunun erkânıharbiye reisi telif noktalarda kesilmiş ve uzun me«Çindeki Japon taarruzu akim kalmış7erninden daha fazla istifade etmek az idi. Timuçenko'nun gözden düşmesile safeler içinde raylar ve çok miktarda tır. Uzakşarktaki Rus orduları hâlâ yenıinde olduğunu göstermcJctedir. Yalnız Jonkofun tayini, vaktinde ilân edilmeotomobil tahrib edilmiştir. Birçok tank rinde duruyor. Japonya ile bu işe nihaonun bu geniş istifadeleri ne zaman mişti. Ancak şimdi tesadüfî olarak, da ya tahrib olunmuş, yahud geri çeyet vermenin tam zamanıdır. Eğer cezrî tahakkuk ettirmek istiyeceği, bu istifa merkez cephesinde cereyan eden son kilmek mecburiyetinde bırakılmıştır. karar verilirse, Japonyanm boyun eğdcler uğrunda ne zaman harbe girmeyi muharebelerin büyük bir ihtimalle Gemesi, harb çıkarsa kuvvet yığınlanrmza hestirdiği henüz belli değildir. Onun neral Jonkof tarafından idare edilmiş Orel ve Kalinin fehlrlerini (Baştarafı 1 inci sahifede) uzun müddet mukavemet edememesi simale doğru mu, cenuba doğru mu ha olduğu öğrenilmektedir. Ruslar geri alamadılar kıbeti meçhul maceralara atümamak muhtemeldir.» reket etmek istediğini tayin etnıek de Moskovanın eski garnizon kumandanı Berlin 20 (a.a.) Völkischer Beo tavsiyesinde bulunanlar, Gort vesikattiüşküldiir. General Raviakin'e gelince, bu genera bachter gazetesi, Orel ile Kalinin şehir larırun neşri üzerine fevkalâde hak kaBugün için en galib ihtimal, Japonya lin isminin on gün evvel korgeneralliğe lerinin Ruslar tarafından geri alındığı zanmış oluyorlar. nm daha fazla Felemenk Hindistanına tayin edilen kumandanların isimleri ahakkmdaki yalanlarla alay ederek di1941 ilkteşrininue Londrada şu cihet. goz diktiği ve onun için İngiltere ve rasında zikredilmiş olması kendisinin yor ki: tebeyyün etmiş buhınmaktadır ki: İngilAmerika ile harbe girmeyi tercih ettiği daha mühim bir vazifeye tayin edildiğine ( Baş tarafı 1 inci sahifede ) «Arzu yalanların babasıdır. Sovyetler tereye, adalarında hiç kimse dokunamaz, dir. delâlet etmektedir. bu yalanlar sayesinde Orel ve Kalinini fakat Rusyaya yardım etmek, hem de ahaliyi icab ederse baş şehri sokak soNitekim iki tarahn da Taylandı ka Ruslara göre Almanların zayiab asla işgal edemiyeceklerdir. Zaten Sov Ortaşarkta her türlü ihtimale karşı kak, ev ev müdafaa için bir ordu halinde ?Dnmak için sarfettikleri mesai buna deMoskova 20 (a.a.) Pravda gazetesi yet kıt'aları artık Orel ve Kalinini ye koymakla beraber bu vaziyette kalmak teşekküle davet etmektedir. lâlet etmektedir. nin harb muhabiri, son tahminlere na niden işgal edecek vaziyette değildirler. lstediği takdirde macera mahiyetindeki Fakat Taylandra genişleme lehindeki zaran şark cephesindeki Alman zayiatı Timoçenko orduları Viazma ve Briansk harek&ta girişmek için her şeyi tehlikeye Halk, Moskovayı ev ev müdafaaya davet edildi ihliraslarınm daha fazla Japonya ile nın şimdi, 4 milyon ölü ve yarahya baliğ meydan muharebelerinde imha edilmiş koyması muvafık değildir. Londra 20 (a.a.) Moskova şehri anlaşmakla tatmin edilebileceği de a bulunduğunu haber vprmektedir. tir. Voroşilof ordusu ise Leningradda onuncu muhafız taburu komiseri, Mo«çıkca göze çarpüğı için Taylandı kazançevrilmiş bulunuyor. Bütün bunla: vakova ahalisine hitaben radyoda söylemak yarışında Japonyanm kazanma kıalardır ve bu vakıaları Sovyetlerin yadiği bir nutukta demiştir ki: ihtimali, İngilterenin karşılaştığı ihtilanlan değiştirmiyecektir.» CBaştarah 1 inci sahifede) « İngilterenin ve Amerikarun tanknnlden daha zayıf ohnadığı muhakkakFinlerin muvaffakiyetli harekâtı ları ve tayyareleri yardımımıza geliyortır. D a k a r d a 4 i d a m cezası (Basfarafi 1 inci sahifede) Berlin 20 (a.a.) D.NB. ajansı, aslar. Geniş memleketimizin her köşesinJaponyanm Taylandı kazanması ise, Vişi 20 (a.a.) Dakar daimî harb den mütemadiyen takviyeler gelmekteJapon haricl siyasetini Japon İmpara kerî bir kaynaktan haber abyor: Izakşarktaki rekabet mücadelesinde bir torluğunun yüksek hedefine ulaşmağa 19 ilkteşrin günü, Finlandiya kıt'aları divanı, bu sene ağustosun 3 üncü günü dir. Azmimiz ve geniş kaynaklarımız, fadönüm noktası teşkil eder. Çünkü bu sa ve dünya sulhunun teessüsüne İştirak Ladoga ve Onega gölleri arasmda ha bir otelde toplanmış olan bir çok Ame çistleri, Moskova kapılarında ezecektir. yede Japonya Singapura son derece etmeğe çalışmaktayız» demiştir. rekâta muvaffakiyetle devam etmişler rikahlara hücum etmiş ve beş kişiyi öl Askerlerimizi ve onların yurdseverlıkyaklaşmış ve Felemenk Hindistanına General Araki'nin beyanah dir. Bir Finlandiya kolordusunun bu dürmüş olan dört kişiyi idama mahkum lerini bildiğim için, mağlub olmıyacağısıçramak için en kuvvetli srçrama tahtaJaponyanm eski Harbiye Nazırlarm lunduğu kesimde, bolşeviklerin gerisin etmiştir. Diğer maznunlar, uzun ağır mızı biliyorum. Moskovayı kaybetmiyesım bulmuş olur. dan General Araki, Asahi Şimbun ga den yapılan bir hücum, mühim miktar hizmetlere mahkum edilmişlerdir. ceğiz.» Japonyanm iktısadî abluka altında zetesinde bir makale yazarak, Japonya da Sovyet kuvvetlerinin çember içine Moskovanm hazin çehresi tutulması yüzünden onun hayat veya thayat sahasuıı ve hayatî menfa slınmasını mümkün kılmıştır. Diğer Bulgaristanda da 3 idam hükmü Bern 20 (a.a.) Ofi Ajansı Moskovamemat ifade eden bir yol ağzında bulun atlerini kanı pahasma da olsa müdafaa yerlerde de, Finlandiya kıfaları arazi Sofya 20 (a.a.) Sofya askerî mah duğunu söyliyen Japon Başvekili, belki edeceğini> yazmıştır. kazanmışlardır. kemesi, dün gayrikanunî bir amele te dan bildiriyor: Muharebenin Moskovaya yaklaştığı şu de yakında harb karan vermek mecbu(Ankara Rad\ro gazetesi) 19 ilkteşrinde, Finlandiyalılar 900 Sov şekkülünün kundakçı grupunun reisile sırada Sovyetler Birliğinin merkezi harb riyetinde kalacaktır. Fakat bu yakınlığı jet askeri esir almışlardır. Ayni kesimde üç azasıru idama mahkum etmiştir. BunJaponyada sansür çevresinde bulunan şehirlere mahsus zamanla ölçmek sırası henüz hulul etTokyo 20 (a.a.) 20 ilkteşrinden iti 5300 den fazla Rus askeri ölüsü bulun Isr şimendifer kazaları hazırlayacaklar, bazin bir manzara arzetmektedir. Yapımemiştir. baren Japonyada haricle yapılacak bü muş olması muharebelerin ne kadar köprüleri berhava edecekler, yangınlar lan sağlam olan bütün binalarda ve evömer Riza DOĞRUL , iı'ın muhaberat sansüre tâbi tutulacak*ır. şiddetli olduğunu isbat etmektedir. ı çıkaracaklardı. lerde mitralyözler, toplar ve tank dafi iiâ 20 bin Alman tankının iştirakile yapılan üçüncü taarruza karşı müdafaasına İnglliz ve Anıerikan tanklarile tayyareleri de iştirak etmektedir. Baş şehrin, cenub ileri hatlarında, şehre karşı beliren ciddî bir tehdid, Timoçenko tarafından akim bıraktırılmıştır. Londra, Japonyanm harbe Dr. Funk Romada bir gireceğine inanmıyor nutuk söyledi (Baştarafı 1 Ind sahifede) cağmı söyledikten sonra şöyle devam etmiştir: • İstikbal, dâhiyane bir tertihin mahsulü olan kuvvetli bir aksülâmel hareketile karşı konuhnak suretile mazinin hatalarından içtinab eden milletlere aiddir. Koyduğumuz prensiplerle kurulmakta olan yeni Avrupanın artık geniş mikyasta daha şimdiden tahakkuk etmekte bulunmuş olduğu da sabittir. Şimdiye kadar, İngiltere Mihver devletlerinin iktısaden bitkin bir hale geîeceklerini ümid etmişti. Şu dakikada en inadcı bir hayalperest bile bu ümidlerin vukuat ve hâdiselerle teyid edilmemiş olduğunu kabule mecburdur. Şarkta, İngiliz ablukası tamamen parçalanmıştır. Harb uzadıkça ingiltere zayıflayacak ve Mihver devletleri kuvvetleneceklerdir. Bu son aylar zarfında Avrupanın şarkında meydana gelen hâdiseler bizi çok büyük bir adımla nihaî zafere yaklaştırmıştır. Bugün ne olursa olsun bu zaferin artık bizim elimizden alınamıyacağmı pek iyi biliyoruz.» İngiliz Amerikan tayyare imalâtı Moskovada örfî idare ilân edildi H E Y E C AN Dünva sinemacılıgı ilk defa her ciheti mükemmel muazzam bir film varatmıya muvaffak oldu ve ilk defa Amerikadan Avrupaya tayyare ile eetirilen Japonyadan sert sesler başladı Fransada hâdiseler Bu Asnn f i l m : sinema mabudesi DOROTHY LAMOUR Singapur Y A A O R R i i L K K U A A un en son çevirdiei Keanry muhribi Amerikada Vaşington 20 (a.a.) Keanry muhribinin bir limana geldiği Bahriye Nezaretince blldirilmektedir. Muhribm mürettebatından 11 kişi eksiktir. İki ağır yaralı vardır. Acıklı bir ölüm Gerek İstüclftl Harbinde, gerek irfan hayatmda dürüstlüğü, faziletkârlığı ve çalışkanlığı İle iştihar eden ve uzun seneler Bursa lisesi müdür m u . avinliğinde ve orta okul yurd bilgisi muallimliğinde fasılasız, son gayretle çalışan Ali Rıza Berker 17/10/941, ramazanın 25 inci cuma günü rahnaeti rahmana kavuşmuştur. *** Tarihçl merhum Selim Sabit Efendi torunu, Büyük Millet Meclisi relsi evveli Sinob meb'usu merhum Mehmed Şerif kızı, Yüzbaşı merhum Ömer Neşet kansı, Yerköy hükumet doktoru Mustafa Lutfinin ve nahiye müdürlerinden İhsan Avcının ablası, İş Bankası merkez şeflerınden Şeref Tanurhan kardeşl Yavuz Tanurhanm annesi, Adlî Tıb u mum müdürü Dr. Halid Tekinin ve profesör Dr. Sen f er Kâmllin yeğenl HtTRİYE TANURHAN 16/10/941 r a m a . zanı şeriîin 24 üncü perşemlje günü saat 8,25 te evinde vefat etmiş, Eyüb Sultan camiinde cuma namazı kılın dıktan sonra aile mezarlığına defnedilmiştir. Allah rahmet eylesin. »T Yazan: Stefan Zveig ) Bir kadının 24 saati J Q Edebî tefrika: 27 MARMARA Elinizdeki 94 lirayı bip yıl sonra İ O lira yapmak O ister misiniz ? Bir Tasarruf Bonosu almız. Hazin bir teşekkür Sevgili babamızm vukuu vefatı dolayısile cenaze merasimine iştirak eden gerek bizzat ve gerek yazı ile acılarımıza iştirak etmek lutfunda bulunan muhterem zevata ve aziz dosüanmıza sonsuz şükranlarımızı sunarız. Oğullan: Radyolin diş macunu sahibleri Necib ve Cemil Akar kardeşler MARMARA KAZİNOSU Şehir Tiyatrosu temsilleri Tepebası Dram Kısmında Bu aksam saat 20.30 da w A M L E T S perd*