CUMHURİYET Mart 1941 TAKSIM T t R K Ç E SİNEMASI BDGÜN MATİNELEBDEN İTİBAREN Te ŞARKIU tstanbulda Büyük Heyecan Hınca hınç seanslarda seyredenleri göz yaslarına boğarak şimdiye kadar tatılmadık dehah bir aşk musiki atominin eoşkunluklarına erdiren | RADYO Ç Bugünkü program j 8,00 8,03 8,18 8,45 Program Haberler Müzk (PL) Yemek listesi 18,45 19,15 19,30 19,45 19,50 Çocuk saatt Müzik Haberler Konuşma Fasıl beyeti SİHİRLİ YÜZÜK Efsanevî bir ask hikâyesî... Derdli bir aşkın feryadı... Çüdırtan bir hasretin acı namelerini terennüm eden Tiirk mıısikili yanık Turk »arkılarla süslenen ŞARK filmi Musiki adaptasyonu: SUAD GÜN NUMAN İÇLİSES İBBAHİM OSMAN v e N E Z İ H E UY AR Çalanlar: SADİ IŞILAY ŞÜKBÜ TUNAB CEMAL CÜMBÜŞ HASAN DRAMALI EMİN İSMAİL H. TAHSİN Arzuyu umum! üzerine Uâveten: OKUYUCULAR: SÖZLÜ Sinemasmın 1941 filmler tacı: DANKOPISTA MACAR SENFONİSİ • 12,30 Program 12 33 Şarkılar 12,50 Haberler 13,05 Türküler 13,20 Orkestra 18,00 Program 18,03 Müzik (PL) 18,30 Konuşma A R T A K İ C A N Türkiyede İlk defa Cldden görülmemis harikulâde nefasetinin nyandırdığı emsalsiz rağbet üzerine • BİR HAFTA DAHA Gösterilecektir Ayrıca: Programa: 20,15 Rad. gazetes 20,45 Şarkılar 21,10 Konujma 21,25 Saz 21,45 Bando 22,30 Haberler 22,45 Caz (PL) 23,30 Kapanif. ACILMAMIŞ 2 mühim EHmyayı hayran eden kahramanlarile hakiki bir taribe cahne olan film birden KONCA BUGÜN YUNAN HARBİNİN 3 NUMARALI YENİ JURNALI ilâve edilmiştir. B U M C A : Arnavudlukta Yunan İtalyan topçu düellosu İtalyanlardan alınan mühimmat . Yunan Erkâmharbiyesi cephede... Teç«kkür Zlyalle çok muteelllm oMugum refikamın cenaze meraslmlne Igtirak lutfunda bulunan, çlçek gön • » deren meslektaş ve dostlanmıza ve candan bağlılık ve sevgl göstennis olan talebelerime ve erlmize gıel « mek zahmetlnl thtiyar buyurajj v« taektub ve telgralla tazlyette bulıı* nan zevata samlmî teşekkürlerlmia a'rzına gaaetenlzln Tesatetüü rlca e* clertm. ' Dr. ÂkH Muhtar BUGÜNÜN LONDRASI UYUMUYOR Bombalara karfl «şH»tı»« Londramn karanlık sokaklannda maskelenen evlerinde... Kaynayan esrar.. MATİNELERDEN İTİBAREN Sayın İstanbul halkına: Haftalardanberi müesseselerimize yapılan yüzlerce müracaat üzerine Türk filmciliğinin dillere destan olan harikasını görmiyenlerle tekrar görmek istiyenlere bir cemile olarak LONDRA UYUMUYOR CONRAD BİN VE HEYECAN TAKDİBLE F E V K A L Â D E Uâve t TATÎARE ALKAZAR Sineması Mevsimin yeni bir saheseri olan VEİDT S İ N E M A S I N D A göreceksiniz. J U B N A L I H A B B ALEMDARMİLLÎ Sinemaları Son defa Y e n i şıktı: Yarm akşam: LÂLE lle e n son gelen 2 mühlm I TÜRKÇE BRİTİŞ PARAMUHT JURNALDA 2 RUMGA YUNAN JURNALI A tngtn» kuvvttlerl Yunanistanda . . . B Akdenizde s o n m ü h i m d o n a n m a harbi . . . C AfrUca muharebeleri . . . . A Arnavudlukta ileri hareklt... B Şimaranın isgali . . . C Utihkâm taburlannın faaliyeti . . . Ü KAHVECI GUZELI ni bugünden itibaren bir haffa daha göslerecektir A I S I C A l Başlıbasına bir film olan bütün dünyaya söhret salmış Amerlkah Meshur Dâhi Polia Hafiyesi BINNAZ YUSUF ZİYA'nin Manzum drami TABIN AKŞAM ÎPEK TÜRKÇE SÖZLÜ ve ŞARK EFSANELERİNÎN EN G Ü Z E L İ NİK KACAKOILAR ÇETESİ PRESTON FOSTER İRENE HERVEY'in temsil ettikleri Müheyyle, Çılgın ve korkunç Mr sergüzest dranu... Bütün bir fehir halkı heyecan içinde. Esrarenglı kanh cinayetier... Sinema perdesinin tüyler ürpertid bir harikası... KARTER = Her yorde arayıniz Fiatî 30 kuruş WALTER PİDGEON BİTA JOHNSON Büyük bir sehlr, zenfin bir Kanadab olan MADLEN LAVRENS'in ortadan kaybolmasından dolayı korku ve dehsetin doğurabileceği bir kargaşalığa maruz kalmak tehlikesindedir. Herkes bu 1 MÜNİR NUREDDİN 8/4 salı akşamı ZENGİN VE İHTİŞAMLI SARAYLARDA GEÇEN BAĞDADIN EN GÜZEL MANZARALI YERİNDE ÇEVRİLEN BİR ŞAHESER Yeni ve nefis sarkılar S A D E D D İ N faj yenl şarkılannı söyliyen söyliyen K A Y N A K Aramaktadır. IZLER'i «ır bndar. KONSERİ MÜNİR NUREDDİN MÜZEYYEN F E R D İ AGABA KATİL Mİ OLUNDU? YOKSA KAÇIRILDI Ml? I MELEK Sinemasında | D E A N N A DURBİN KAY FRANCİS lle beraber bn hafta SENAR M e S A R K sinemasmda CUMA AKŞAMINDAN ÎTÎBAREN anhyacafmıı I B A L I K Ç I O S M A Shn takBdü mUkftlemelerini konusan Anl bir ymngmla bu kere yanan T A Y F U R Sinemanm bu tene mukaveleye raptetmis | oldugu mevsimin en bfiyuk filmlerini T E L E F ON 2 3 5 4 2 ÇABŞIKAFI Gedikpasa Pek biiyfck fedakârlıklara kmtlanarak elde ebneğe muvaffak F ERAH AZAK SİNEMASI SARIŞIN ŞEYTAN ZANZtBAR SEVIL BERBERÎ Seyhan Defterdarlığından: 1 Hazineye aid Karataş dalyanının balık avlamak hakkile % 12 saydiye resminin 20 mart 941 taribinden İtibaren 3 senelik icar v« iltizamı kapalı zarfla artürmaya konulmuştur. 2 Senelik icar ve lltlzam bedeli muhammenl 10,000 on bm lira olup 3 seneliği 30.000 otuz bin liradır. 3 Artürma 7 nisan 941 tarihine musadif pazarteri günu saat 15 te Def. terdarlıkta müteşekkil Komisyonda yapılacaktır. 4 MuvBkkat teminat miktan muhammen bedellnta yüzde yedi buçugu olan 2250 liradır. 5 Talib olanlann tekllf mektublarile teminat mektublarmı arttırma ve eksiltme ve ihalât kanununun 32 . 35 inci maddeleri mucibince 7 nisan 941 tarihine musadif pazartesi günü »aat on beşte Komisyona tevdi etmeleri ve şartnameyi görmek için de Adana Millî Emlâk kalemine müracaatlerl ilân olunur. C2240) S Ü MER Sinemasında Bir musÜd harikası olan olduğuna saym müsterUerine mtijdeler. YEŞİL CEHENNEM KÜÇÜK MELEK ÖRÜMCEK ADAM DOKTORUN AŞKI ŞEYTANÎ ŞUA KARA ÇAYLAK Fılimciliğimizin en son şaheseri BAHAR MELEĞt Filminde muzaffer olmaktadır. Gibi her biri birer saheser olan bu filmler bu sene ginemamızda gösterilecektir. EMSALSİZ FEVKALÂDE PROGRAM SAİDHALİDETALAT YEDAT YAŞAR Kayıb diploma ve ruhsatname BUGÜN Matinelerden itibaren KÜÇÜK NELEK BUGUN Matinelerden itibaren JOAN BLONDELL BING GROSBV MISEHA AUER |KORA TERRYI ZANZİBAR Alevler arasında bir memleket, feveran halind» bir volkan, balta girtnemi? ormanlarda vahşl hayvanlar, bütim memleketi altust eden büyük kasırga, öümle mücadele ASLAN, KAPLAN ve TİMSAHlann hücumu ve bunlar arastnda beyaz avcı kadın. Sinemacıhk âleminin en büyük harikası, insan havsala ve zekâanm kavnyamıyacağı büyük mi» zansenli emsalsiz maceralar sinema romanı... 1000 Ierce figüran... Ttty tirpertid ve helecanb sahneler BU MUHTEŞEM PROGRAMA ÇOK MÜHİM 2 İLÂVE : İngilizler Büıgazide Eritre cephesi . Agordat şehrinin zaptı . Atinada yapılan muazzam General Metaksas'm cenaze merasimi Eczacı mekteblnden 341 seneslnde aldığım 152/2646 numaralı diclo 58No.li ilân: 51 NoJı ilânla ve 16/2 '941 tarihindeki gazetelerde intişar eden mamı ve 97 sayı ve 1/7/931 tarihll kaybettlm. et fiatlarından kıvırcık etin kilosu 75 kurusa indirilmiş olup 26/3/941 tarihinden eczane ruhsatnameml Bulanın a^ağıdakl adrese insanl itibaren bu fiat üzerinden saülacaktır. Karaman ve dağlıç fiatlannda tebeddül yet namma malumat vermesl rica yoktur. İİân olunur. (2325) olunur. Aksi takdlrde yenlslnl alacagımdan hükümlerl olmıyacaKi ilân olunur. Büyük Rejisör: Karakösede Merkez eczanesl sahibl E B N S T L U B İ T S C H ' i n Eczacı Nimetullah Sümer ve MARGARET SULLAVAN Adapazan suüı hukuk ö JAMES STEWART ve FRANK MORGAN den: tarafından temsil edilen Sinemasmda Adapaaarınm Çark suyunda boğularak üzerinde 362 lira 20 kurua zuhur eden ve Soğanpazanndakl zahirecl dükkânlle evlnde terekesl mahkememizce tespit edilen Selâniğln Lankaza kazasından Mehmed Nefis komedisi takdim edilecektir. oğlu Mustafauın varislerinin üç ay Filme ilâve olarak: EN SON FOKS dünya ve harb havadisleri ve alacakların bir ay zarfında mah. DİKKAT: Bu gece için loca kalmamıştır. Koltuklar sabahtan kememize muracaatlerL aksl tak • itibaren aldmlmalıdır. Tel: 40868 dirde terekenln hazineye intlkal edeceği İlân olunur. (2340) Fiat Murakabe Komisyonundan: MELEK Bu akşam AŞK İLANLARI Peter kâğıdı TTiy^gn^n üzerinden kal~ durdu. Uzun, uzun tetkik etti. Oyuna oturduğundanberi flk defa baîinı geriye çevirdi. Elin sahibinin yüzüne bakü. Bu kızıl saçlt kızdı. Miett, erkeğin dönüp kendisine baktığını görünce kıpkırmızı kesildi. Yalnız, dudaklannda için, için alay eden bir inBarun müstehzi tebessümü dolaşıyordu. Peter, tekrar masaya döndü. Ne söyleyeceğini şaşırmıştı. El yazısı hakkında ciddî bir malumatı yoktu. Bunu sırf eğlence olsun, diye yapıyordu. Fakat, gimdi bu kıza ne söyliyecekü? Vaziyeti kurtarmak için sordu: Miett, ne demek? Bu ismin asb nedir? Genc kız, tekrar kızardı. Boğuk bir sesle söyledi: Asü ismim Maria'dır. Aile ara* smda Miett derler Garib bir şey. Maria nasıl Miett, oluyor bir türlü anlıyamadım? Harbiyeli sabırsızlandı: Canırn, şimdi münakaşayı bırakalım da, Miett'in karakterini öğrenelim. Peter, ayağa kalktı. Bir kaç saniye gülümsiyerek kızm yürüne baktı. Sonra elindeki kâğıdı katladı ve cebine yerleştirdi. Affedersiniz Matmazel, dedi. Yazınızın fevkalâde hususî bir karakteri var. Bunu uzun boylu tetkik etmeden bir şey söyliyemiyeceğim. Hem söyliyeceklerimin başkaları tarafından da duyulmasını istemem... Miett, genc adamın adeta bir ran* devu talebini andıran bu manab sozlerüıden utan.dı. Başını çevirerek yürüdü. Madam Lenart, ortaya atıldı: Anlaşıldı, dedi İşin içyüzü anlaşıldı. Bu oyun güzel bir kızla başbaşa konuşmak imkânını hazırlamak için icad ettiniz. Sonra döndü. Salondan çıkmak üzere olan Miett'in arkasından seslendi: Kızım, dikkat et' Bu çok kurnaz adammış... Artık, herkes gitmeğe hazırlanıyor du. Madam Galamb, saatine baktı. Kıvrak bir kahkaha attı: Eyvah, saat dokuza gelmiş. Eve gidince her halde mukemmel bir dayak yiyeceğiz! Pol Süç, telâş arasmda bonjur'unun eteklerini beline iğnelemeği unuttu. Kısa sarı pardesüsünün altından siyah e tekleri sarkıyordu. Ev sahiblerine veda etti. Diğerlerine selâm bile vermeden Madam Galamb'a bir an evvel yetişmek endişesile fırladı. Perer, vestiyerin önünde iki kızın yanma sokuldu. Meitt'in yüzüne bakarak söyledi: Müsaade ederseniz, sizi evinize kadar teşyi edeyim. Miett'in yerine esmer kız cevab verdi: Bravo! İşte buna fevkalâde mem nun olduk! Peter'in elini yakaladı. Hararetle salladı. Genc adam, bu manasız sevine tezahüratmdan hayrete düstü. Bu işin u. cunda bir oyun olduğundan şüphelendi. Dik, dik Miett'in yüzüne bakü. İki genc Yazan: Lajos Zilahy kız, bir an göz göze geldiler. Yüzlerinde bir saniye bir göige gibi bir tebessüm belirip, kayboldu. Olga, Miett'in koluna girdL Peter'e seslendi: Hazırız, sizi bekliyoruzl Hep birlikte kapıdan çıktılar. Kızlar önde, Peter arkada merdiven başma kadar yürudüler. Burada kızlar birdenbire durdular. Olga, şakrak bir sesle hay kırdı: Bizleri evlerimize kadar teşyi etmek zahmetine katlandığımzdan dolayı çok teşekkürler ederiz! Allaha ısmarladik. Peter'in rengi attı. Bu da nedemekti? Olga, izahat verdi: Ben, bu apartunanın dördüncü katında oturuyorum. Sizi, bu kadar merdiveni çıkararak yormak istemem. Miett'i, iki elile selâmladı. Merdivenleri ikişer ikişer atlayarak gözden kay Miett'de takıldı. Bu kızı ilk gördüğü an. dan itibaren, gizli bir kuvvetin kendisini ona doğru ittiğini hissetmişti. Yazılardan, karakter okuduğu esnada, onun elni masanm üstünde görünce, vücudü evvelâ buz gibi titremiş, sonra ateş gibi yanmağa başlamıştı. Şık, sarışın delikanlıyı, Adam Miskayı hatırladı. Adam Mişka, yalnız Miett ile konuşmuş, başka hiç kimseyle alâka. dar ohnamıştı. Kalbine bir endişe girdi. Acaba, bu gencle Miett'in arasmdaki münasebet sade ve samimî bir dostluktan mı ibaretti, yoksa?... İşte bu yoksa, 4 Çeviren: F. Zâhir Törümküney onun beyninde korkunc bir istifham oboldu. Üçüncü kata çıktığı halde bilâ holde ışık yandı. Kapı açüdi. Miett, elini larak belirdi. uzattı. Kayidsiz bir sesle: kahkahaları işitiliyordu. Miett, bu garib bir isimdi. Niçin doğ. Allah rahathk versin, dedi. Genc adam, Miett'den sordu: Genc adam, daha samimî, daha can rudan doğruya Maria değil de Miett? Siz demi bu apartımanda oturu dan bir veda bekliyordu. Kızın bu so Bu kadınlar ne tuhaf, ne anlaşdmaz yorsunuz?. mahluklardı. Orijinal olmak merakı, Miett, kızardı. Mahcub ve af dileyen ğuk, bu kayidsiz hali, onu sinirlendirdi çok defa onları gülünc bir mevkie düKısa bir tereddüd devresi geçirdi Son. bir sesle cevab verdi: şürüyordu. ra kuru bir sesle: Evet efendim. Şişenin dibinde kalan şarabı bardağına Allah rahatlık versin, diyerek dön doldurdu. Bir yudumda yuvarladı. He Peter, kızı dikkatle süzdü: sab: görerek lokantadan çıktı. Artık Peki, sizin daireniz kaçıncı katta? dü. Sür'atle uzaklaştı. Apartımanm kapısından sokağa çıkar Miett'i de, çayda karşılaştığı diğer in Kız, elini uzatta. Dar koridorun tâ nihayetindeki bir kapıyı işaret ederek çıkmaz bir saniye durdu. Sonra karşı sanları da unutmuştu. Yolda Koşşut La. kaldjruna geçip, başını kaldırdı. Genc joş kahvesine uğradı. Orada samimî arsöyledi: kızın, oturduğu daireyi keşfetmeğe ça kadaşlanndan birine rast geldi. Gece Bu katta, şu karşıki dairede. lıştı. Tamam bulmuştu. Bir kaç dakika yansma kadar bilardo oynadılar. O halde, sizi oraya kadar olsun teş gözlerini, pencerelerden ayıramadı. Saat on ikiyi geçiyordu. Peter, arkayi edeceğim. Tabakasını çıkardı. Bir sigara yaktı. daşmdan aynldı. Sık adımlarla evine Yan yana yürümeğe basladılar. Peter, Ağır adımlarla, aşağı doğru yürüdü. gitti. Odasına girer girmez, derhal so genc kızla konuşmak, ona bir şeyler an. Holfer lokantasına girdi. Yemekle bir yunup yath. Bir kaç gündenberi okn. latmak istiyordu. Fakat, aksi gibi aklına şişe şarab ısmarladı. duğu Dikens'in, David Copperfild isimli hiç bir şey gelmiyordu. Sanki beyni durGözlerinin önünde doktorların salonu romanını açtı. Kendini tekrar saçma dümus, dili tutuhnugtu. canlandı. Hayaünde kadın, erkek bir sü şüncelere kaptırmamak icin okumağa | Miett, zili saldı. Bir iki dakika aonra rü yabancı sima geçid resmi yaptı. Zihni basladt. İPO Sonbahar güneşinin soluk isığı, Tunanın san sularile oynaşıyordu, Vapur iskelesinin büyük saaü iki buçuğu gösteriyordu. Tuna sahilinde mutad öğla gezintilerini yapanlar yavas yavaş dağıhyorlardı. Peter, işinden henüz çıkmıstı. Genc adamın çalıştığı banka ile evinin arast epeyce uzaktı. Buda'da Haduaç sokağmda oturuyordu. Bankanın önünde bir iki saniye düşündü. Sonra Tuna sahilinl takiben Elizabet köprüsüne kadar yürümeğe ve oradan Buda'ya geçerek evine gitmeğe karar verdL Hava güzsldi. Peter yürümekten çok hoşlanırdı. Bastonunu koluna takü. Yola koyuldu. Rıhtım boyunun tenhalığı hoşuna gitti. Şöyle biraz oturarak bir sigara tellendirmek istedi. İlk rastgeldiği tahta kanapeye yerleşti Gözlerini nehrin karşısındaki Buda sırtlanna diktL Tath hayallere daldı. Bu vaziyette ne kadaı kaldı, onu bilmiyordu. Yalnız, vaktin bir haylı ilerlemiş olduğunu, açhktan yüreğine ezinti çöktüğünü hissettiği zaman anladı. Kalkıp gitmeğe davrandı. Tam bu sırada, asma köprü tarafından genc bir adamla bir kadınm hızh adnnlarla gelmekte olduklarını gördü. Biraz dikkatli bakınca gelenleri tanıdı. Bunlar Miett ile Adam Mişka idiler. Tekrar yerine oturdu. Onlann kendisini tanımadıkları için cebindeki gazeteyi çıkarıp yüzüne doğru kaldırdı. <Arkaa var)