CUMHURIYET 17 Birincikânun 1940 Terbiye Bahisleri Soruyoruz? Ortaköy yolunda ki mekteb çocukları Saat on beş buçuk, on altı sularında bilmem hiç Ortakoyle Beşiktaş arasmdaki caddeden geçtiniz mi? Bu yol üzerinde Galatasaray lisesinin ilk kısmı, Gazi Osmanpaşa mektebl, Kabataş lisesi ve diğer bir iki mekteb daha vardır. Bu mekteblerin ekserisi tabiatile ayni zamanda boşalıyor. Niharl talebeler toptan her tarafı kaplıyorlar. Tramvaydan başka nakliye vaatası olmadığı İçin itişerek, kakıjarak ve bazan her tehlikeyi göze alarak arabalara girmek, glremezlerse basamaklara asılarak gitmeğe kallaşıyorlar. Evlerine yaya dönenler tramvayın önünden bir bu tarafa, bir öbür taraf a geçeıek oyun oynamaya savaşıyorlar. Öyle bir manzara ki kenardan şahid olanlann her dakıka heyecandan yürekleri ağızlarına geliyor. ( Şehir ve Memleket Haberlerl ) Münakalat Vekilinin tetkikleri leri bugün lâyıkile Terbiyenın buYazan : bilmiyoruz. Heyegünkü durumu ha canlann, kederle kikî bir buhran gerin, ducretlerin hu çiriyor... Bu disip sule getirdiği telinın üç esas elemanı olan aile, mekteb ve cıuhıt, birbiri sirat kısmen malumumuz olsa bile, ni tamamlayıcı olmaktan ziyade, istik bugünkü tabirile «ahlâksız» dediğirarını bulmamış, muvazenesiz atıngan miz müteferrik reaksiyonlarm uzvilıklar içinde antagonist tesirler doğur yetin biyofizyolojik yapısında ne gibi maktadır. Yirminci asır sosyetesinin sarsıntılar doğurduğunu henüz kifainansız ve sevgisiz seyretmeğs mahkunı yetle bilemiyoruz. Yarının müspet iledilmiş gibi görünen bozguncu ruhu mi, bu hakikatleri aydmlattıkça ahlâterbiye esaslarmdaki reformıarı an'aya kın sopalı ifadesi bütün bütün kaybobilecek bir idrak hassasiyetinden henüz lacak, beden hıfzıssıhhasınm inandırıcı inahrumdur. Evvelce aşırı bir mııhafa hükümlerinden farksız seki'de tabiî ve Zakârhğın baskı terbiyesine tâbi tutu sade bir idrak materyeli doğacaktır. larak yetiştirilen genc kızlar ve kadın Ahlâksız yahud mücrim dedip.imiz tioAcaba her mektebin çıkış za lar, ruhlarındaki bu ağır kulçelerden lerin, biyolojik evsafım ve yaşayışlamanında nöbetle birer muallim kurtuldukları halde ileri ve liberal bir rını idare eden fizikoşimik sebebleri talebenin dağılmasına nezaret etsisteme kavuşmuş değillerdir. Sukutu kavramak, müsamahah ve geniş bir gö se tramvaya bineceklerle yaya gihayallerin doğurduğu bir inaıısızlık için rüş imkânını bize vermekle beraber sosdeceklerin haşarılık yapmalarına de bu genc kızlar, kendi kendileıini yetenin mutaassıb ve geri haîeti ruhive bu suretle bir gün vukua geleidare etmenin ince ve üstün vasıflarm yesini de kökünden iza'.eyj muvaffak rek bir takım ana babaların yüdan pek az nasibedar olmuş'ardır. Sos olacaktır. Ahlâkın. binnetice ruh sıhhareğini yakacak kazalara mâni olayete içinde rastladığımız genc kızların tinin huzurlu ve emin te'âkkılerile hamazlar mı? pek azı, normal bir ruh sıhhati içinde, reket kudretini teminden başka sey dü*** terbiyeli bir gönül hamulesinin bahti şünmiyen modern terbiye esasları da müspet ilimlerin bu yardım'an sa^esinBeyoğlu postanesi yar telkinlerine mazhar olab^mış halde, baskı zihnivetıle anlamadan ve öğBeyoğlu ve emsali büyük posta dedirler. Bilhassa şehirlilerin büyük ekrenmeden gönlüraüzü uyutmağa çalışmerkezlerinden evvelce saat on seriyeti ya nevrose dediğimız sinir hasmanın geri ve iptidaî aksiilâmellerini yedide kapanan Ankara postası taları, yahud da pervers dediğimiz hibize tanıtacaktır. Bugünün ümî devresi. bir kaç zamandır bir buçuk saat lebazlardır. Filhakika cinsî namus teruhu yeni baskılarla uyuştutmakta dedaha erken yani üç buçukta kalâkkisine hürmetkâr olduklan için doğğil. bilâkis onu eşelemekte ayrı bir kıypanıyor ve bu yüzden bir çok ru bir görüşle arzu ve isteklerini tadil met ifadesi bulmuştur. mektublar ertesl akşam kalkan edebilenler, mücavirlerinde her gün şaSosyetenin kendi noksanı yÜ7Ünden trene kalıyor. hidi olduklan kötü tezahür ve telkinSaat on dokuzda kalkan Ankara ler ortasında sinsi ruh sarsıntılarına ma sebebiyet verdiği suçları, anlaşılmıyan ekspiesine yetişecek postanın, ruz kalmakta, bu yüzden huzurlu bir bir intikam hissile yeniden roza'.andırmerkez postanesinden saat on altnuvazeneden mahrum, binnetice sinirlı m?ğa ve bu sure:le aklî değil. fakat bir ömür sürmek bedbahtlığıoa düşmüş daima hissî bir yolla harekete sâi bu tıda kapandığı malumdur. Lâkin Beyoğlundan Büyükpostaneye gefeulunmaktadırlar. Psikiyatrik bir gözle lunması henüz pek geri ve o nispette lan postanın iki buçuk saat evvel bu çeşid genc kız tiplerinin mebzuli hoyrad bir mecrada bulundıığumuzun kapanmasının hikmetl anlaşılayeti, hayretimizi mucib olacak derece yakın delillerindendir. Psikanalize istinad eden ve böyle bir görüşe dayanan mıyor. dedir. Diğer grup, hafifmeşreb ve terbiye sistemleridir ki ılmm objektif Haydarpaşadan Ankaraya on müsamahakâr bir hayat takib etmek ve mücerred hükümlerine en fazla uyiki saatte giden mektubların Belarureti yüzünden birinci derecede ebe gun vasıfta bulur.uyorlar. İcimize . taş yoğlundan, merkez postanesine veynine ve sonra muhite karşı daima basmayı değil, fakat onu derlnlere doğiki buçuk saatte gitmesi biraz fazhilekâr ve mürai bir gönül ducreti için ru kazmayı bilmekledir ki y<ırmın serla teenni arzetmiyor mu? de telâşlı ve avare bir hayatm ıstıra best ve hür terbive okullanna varmak bına katlanmış haldedir. Bu sonuncula imkânını bulabiliriz. Yalancı bir şuur rın zahirî ifadeleri ve kahkahalarının yerine iyi savrulmuş bir tahteşşuur bihududu ne olursa olsun, hakikî ruh ifs zim için daha çok lüzumludur. Terbidelerindeki sefalet izaha muhtac değil yenin geçirdiği sarantılar, lâfçı ve haMAARIFTE dir. Bu iki grupun bedbahtlığmdan da yalî hükümlcre karşı kütlenin müstchzi Talebeler bobstil elbise sosyete ve içtimaî tesisler, şüphe yok bakışlarını müterr.adiyen temaşa zaruretinden doğuyor. İnsanların ruh s hhatki, birinci derecede mes'uldür. giyemiyecek Erkeklere gelince: Onların hayatında lerini kazanabilmeleri için «bu böyleMaarif Vekâleti talebelerin bobdeğişen taraf, aile içindeki otoriteleri dir« düsturu değil, «nedenı ve «niçjn» stil tarzında elbise giymelerini menin maruz kaldığı feci sarsıntıdır. Bu, suallerinin cevablandırılması lâzımdır. r.ettiğinden bundan sonra bütün baskıdan fırlayan ve henüz ayaklarını Yormın terbiye metodları fılhskika yere değdirmemiş şekilde görünen ka psikanalize istinaden ayarlanabilir. Fre mekteblerde bu yolda da teftişler dımn, muvazenesini bulacağı âna kadar ud'le başlayan bu çığır, umumî peda başlayacaktır devam edeceğe benzeyor. Erkek. aile goji sahasında. ıstırabı ve adaptasyon yuvasını kurarken, ekseriyetle selâmetli zâfını giderecek kuvvetli bir istinadm Anadoludan kahve isteniyor bir kafa, huzurlu bir gönül ve rahat'ık ifadesi gibi görünüvor... Psikanalitik terAnadoluda muhtelif yerlerden iştiyakile bu müesseseden içeri girmek biye, ruh yetişmesinde ferdi kriter^u'şehrirm'zdeki alâkadar makarrJara tcdir. Evleneceği genc kız ise br.günün mu ayarlayacak ve dikkatin teksifini müracaat edilerek kahve istenmekçartları içinde umumiyefle izdivacm taleb eden hususiyetleri sahne üsHme tedir. Bu müracaâtler birlikler umaddî ve manevî nasibelerile uzun za koyacak en kuvvetli metodhrdan biri nıumî kâtibliğine bildirilmlştir. mandanberi avutulmuş olduğu için ev olmağa namzeddir. Psikanali? sayesinlenmeyi o âna kadar sürüklediği muh de; kaba ve basmakalıb «terbiye tarBinanın üst katından telif mahrumiyetlerden bir sıyrılma ve zını» değil, her şahsa göre değişen, işdüşerek öldü meçhul zevklere doğru bir at'lma şek lenmiş ve ayarlanmış «terbiye tarz'.srılinde görmektedir. Erkek ksretle bir nı» tanıyacağız. Bu suretle ayıracağıGöztepede bir bina inşaatında çahuzur ve sükun için. ruhu ve kafası mız tipler, tababetteki kan gruplan gi lısan Demir isminde birisi, binanın sivrice kadınlar ise, daha ziyade süs bi, her birleşmede homojen evsf.f ara üst katında dolaşırken muvazenesini lenmek, göstermek ve zevketmek işti yan «bizce tanınmış» kıymetter olacak kaybederek üst kattan aşağıya yuvarlanmış ve bu sukut neticesinde yakile evlenmektedirler. lardır. Psikanalizin yoldaşlığını kazanmıyan ölmüştür. Ailenin bugün maruz kaldığı sarsınKöylünün tohumluk tı .haricî tesiratın ve muhitin bu fena görünürde mükemmel, fakat esasta kör tesirlerile beraber, geri bir baskı ter bütün terbiye sistemleri de. istinadlabuğdayları temizleniyor biyes nin ve kendı kendini kifayetle r.ndaki aksak ve ^pn.a vasıflan umdua y Bursa (Hususî) Bu sene köyidare kabiliyetinden mahrunuyetin ac, mağa mahkumdurlar Fıkır hurnyet terb l y e lünün tohumluk buğdayları, Ziraat netceleridir Cinsî terbiyenin, .bilme ahlandğ netceleridir Cinsî terbiyenin, .bilme ??ahlandığı Yinrnnc asırdakı dk sin ve öğrenmesin» esasma istinad eden bozgununun ana kaynagı, oyle smyo Vekâletinin gönderdlği makinelerle perdeli cahil ve mutaass.b zlhniyeti de ruz ki bu esasa dayanmaktad.r. Z,ra. meccanen temizlenmiş ve ilâçlan yıtalmıştır.Ah'âkınbu ruh yok, ruhlar vardır. Dcrnle, lıkçe mıştır. Şimdiye kadar yalnız Bursa yş dgi degisen ve ayrı bakım ve tedavı ere merkezine tâbi mıntakalarda ilâçtedavilere korkuya ve vehimlere muhtac olan bu iç âlem matoryelini. lanıp temizlenen tohumluk buğdayistinad eden metafizik ve lâfçı haleti psikanalizin sondajile tanımak; «s°rbest ların yekunu 800,000 kiloyu geçmiş. ruhiyelerden hemen tamamile sıyrılmıs sahsiveti» baskıdan korumanın tek çs tir. Ziraat Müdürlüğü muhtelif mınhaldedir. Hasedin, kıskanclığm, intikam takalarda bu makineleri faaliyete duygusunun vücudümüzde husule ge resıdır. geçirmiş olduğundan köylülerimiz tirdiği hormonlu ve biyolojik teşevvüşmakinelerden çok istifade etmişlerdir. Buhranın kökleri ve tedavide usuller ' Dr. S. Sümerman j [HEM NALINA MIHINA İngilizlerin kabahati! Soruyorüz? Tekaüd kanunu Belediye, hususî muhasebe, evkaf vesaire gibi şahsiyeti hükmiyeyi haiz idare ve müesseselerde çalışanların teka. üdlükleri ve hizmet müddetlerinin muvazenei umumiyeden maaş alan diğer devlet daireleri memurlarmın tâbi olduklan ahkâma aynen tâbi olmaları hakkında 1683 tarihli kanunun askerî ve mülkî memurlara temas eden 69 numaralı maddesinin tadili Büyük Millet Meclisince kabul edılerek yüksek tasdika arzedilmiştir. Bu idare, ve müesseselerde çalışan binîerce memuru alâkadar eden bu kararı aşağıya yazıyoruz: Tekaüd sandığı teşkilâtı olmıyan mül hak bütçeli dairelerle hususî idarelerden ve mülga şehremanetlerile İstanbul mahallî idaresınden ve Ankara belediyesınden maaş alan memur ve mu ailimlerden umumî müvazeneye dahil hızmetlere veya umumî müvazeneden bu idarelere veyahud bu dairelerin birinden diğerine nakli memuriyet etmiş ve edeceklerin evvelce umumî müvazenede ve dairelerde geçen hizmetJeri tkaüd kanunlarında derpiş e,dilen hizmet müddetlerinin hesabında sayılır ve bunların tekaüd ve yetim aylıkları son bulundukları idare bütçesinden verilir. 2871 sayılı kanunun 14 üncü maddesi hiıkmü mahfuzdur. Evkaf, Ziraat Bankası ve mülga şeh. remanetlerinden 1 Haziran 928 hususî, mülhak bütçeli idarelerde 1 Haziran 930 tarihinden evvel geçmiş hizmetlerin tekaüd hesablannda savılması bu müddetler için tekaüd aidatı verilmiş olması ile meşruttur. Beled'ye m^mur ve müstahdemin nizamnamesi Diğer taraftan hükumet belediye memur ve müstahdemleri hakkında yeni bir nizamname hazırlamaktadır. Bu ni. zamnamenin de devlet memurkrı umumî ahkâmına uygun olması muhtemeldir. Kısa Haberle? ^A 16 iTelefonla) Dört. yol kazasmın Payas nahiyesinde Belediye teşkil edilecektir. A Ankara 16 'Telefonla) Koyulhisar malmüdürü Galib Akel Polatlıya, Kars varidat memuru Emin Kavuncu Kars varidat müdürlüğüne, Tunceli müdürü Halis Yüce Bingöle, Bingöl müdürü Salih Yardım TunDerhal faaliyete girişti. Höcresine kaceli varidat müdürlüğüne, Bozkır malmüdürü Tahır Turhan Sütçü pandı. Ocağmın başmda, kitabları, poler malmüdürlüğüne tayin edildilsr talan, şişeleri ve körüklerile, terli bir mücadeleye atıldı. Haceri felsefî aramağa başladığı ilk zamanlardaki bütün Lâpseki hükumet konağı harareti .bütün gayıetile didiniyordu. yandı Usanmadan, senelerce uğraştı ve güGelibolu (Hususi) Soba baca nün birinde, tozlu, küflü, kurt yenikli larının temizlenmemesi yüzünden kitablarmın esrarengiz rakamlsrından Lâpseki hükumet konağı tamamen çıkardığı düsturlar, kırmızı renkü, koyanmıstır. Vilâyetin, soba bacaları yu bir mavi halinde, ufacık bir şişeyi nın temizlenmesi ve nöbetçi daire a doldurdu. Nasuhi Efendi, hakikat iksimirlerinin yanğın çıkmaması İçin rini, nihayet, bulmuştu. Jsirelerin tatilinde ateslerin söndüO gün, hayatının en mes'ud günü olrülmesl hususunda bütün resmî dedu. Yalan, beşeriyete musallat olan bu vaire bir t^mim pöndermiştir. en büyük nakise onun sayesinde, yerfpek ihracatı yüzünden kalkacak; hakikat, bütün aBursa (Hususî) Son günlerde Av zameti, bütün parlaklığile dünyaya hârupava ipek ihracatı oldukça güç kim olacaktı. Beşeriyet, yeni bir devir lesmlş bulunuyordu. Hükumetimizîn yaşamağa başlayacaktı: Doğruluk devri Rumanya ile yapt'ğı ticarî anlaşma Dünya yaratılalıberi, taş, tunc, altm giDiyasam;za çok tesirler yapmıstı. bi hep maddî cisimlerin adı veriien Simdi de tüccarlarımız Avrupava ıh~ muhtelif devirlerden sonra, insaıılar, ilk racaata baslamı^lardır. Bu harekst defa olarak manevî isim taşıyan bir sehrimizde bilhassa ipek pivasası ü devre kavuşacaklardı ve bu devri açzerinde tesir yapmıştır. Avrupaya mek bahtiyarlığı da kendisine nasib oBulearistan yolüe 11 balya ipek ve lacak, «Nasuhi. adı, kıyamete kadar 135 balva ipek deşesi, ilk parti olarak payidar kalacakü. '•"•ac edilmistir. Paha biçilemez kıymetteki şişesini alRumanya zelzele fel?ketze dı, ilk tecrübeyi yapmak için höcresinden çıkb. Tıb âleminde vücude getiridelerine yardım len her yeniliğin, önce hayvanlar üzeAiana (Husısî muhabirimiz rinde tecrübe edildiğini düşündü, hakiden) Rumanyadaki zelzele felâ kat iksirinin, yapacağma hiç şüphe etketzedelerine gönderilmek üzere Kı mediği tesiri, ilk defa, evin kedisi üze7ilay Genel merkezi Adanadan 5900 rinde görmeyi muvafık buldu ve ilk teck'Jo vataklık namuk mübayaa etmis rübe beklediği müspet neticeyi verdi. tir. Pamukiar yakında Rumanyay? Nasuhi Efendi, bu ilk tecrübenin versevkedllecektlr. diği ceşaretle, işi biraz daha ileri gö Babadan kalan servetinin büyük bir kısmını, kurşundan altm yapmak hevesile. iksiri âzam, haceri felsefî teranelerile potalar içinde erittikten sonra, Nasuhi Efendi, günün birinde bir başka sevdaya kapıldı. Beşeriyete hakiksten hizmet edecek, yalanı ortadan kaldırarak insanları büyük bir beliyeden kurtaracaktı. İksiri âzam tertibleri ararken, eline geçen yazma bir kitab ona bu fikri vermişti. inyor Gayda'yı tanırsıuız, değil mi? O, faşist Italyanın yanresmî gazetesi oian Gıornale d'İtalia'nın genc ve ateşli başmuharriridir. İtalyanm, bu harbe girmesini istiyenlerin ön safında gelir. Stefani ajansı dün bu gazetenin, garb çolündeki muharebe hakkında yazdığı yaayı bildirdi. Bunu elbette okumuîsunuzdur; fakat bir defa daha okumak, pek zevkii olur: « Garb çölünde muharebe elân devam etmektedir. Bunun neticesini tahmin etmek müşküldür. İngUizler de bu hare. kâta büyük kuvvetler ve büyük vesaitle giristiklerüıi itiraf ediyorlar. General Wilson, çolde harbetmek için hususî surette talim görmüş zırhlı muf. Tezeler, Avusturalyalı, Yeni Zelandalı, Hindli askerlerle en güzide İngiliz kıtaatı kullanmakta olduğunu itiraf etmekEvvelki gün şehrimize gelen Mütedir. nakalât Vekili Cevdet Kerim İnceDüşmanm tazjikma yalnız başına dayı, dün sabahtan itibaren tetkikmukavemet etmek mecburiyetinde kaîerine limanlar umum müdürlüğünlan İtalyaya karşı, dünyanın en muaz den başlamıstır. zam imparatorluğunun lsütün kuvvetMünakalat Vekili dün sabah dsvleri harekete geçmiş bulunmaktadır. let limanları işletmesine gelerek uKeyfiyet İtalyanın bugünkü harbde oymum müdür Raufi manyash ile gonadığı rolün ehemmiyetini gösterir. rüşmüş. kendîslnden muhtelif meseİngilterenin garb çölünde çok tehleler üzerinde izahat a'mış, bundan likeli bir oyun oynadığı barizdir. In. sonra şube müdürlerini kabul etmişgiltere bu muharebede zenginliğinin tır. kendisine bahşettiği bütün vasıtalan Vekil öğle tatilinde yeni yolcu sakullanmaktadır. lonuna giderek salonun birinci katınBuna mukabil. İtalya, fakir bir milda şeflerile beraber toplanmış olan letin malik olduğu vasıtalarla harbetliman memurtarile bir görüşme yapmektedir. Fakat Italyanın başka zenmıştır. Cevdet Kerim incedayı, müginliği vardır ki o da «askerlerinin ce. nakalat işlerinin memleketimizdeki sareti, subaylarının zekâsı ve mületiehemmiyetini ve vekâlet memurlarınin ruhudur» İki tarafın harb vâsıtanın adığı vazifenin yüksekllğini teiarı nrasındaki tezad, İtalya aleyhine barüz ettirdikten sonra memurları İngiltere hegemonyasınuı haksızlığını ferağate ve bütün kudret 7e kuvvettebarüz ettirir. lerile çalışmağa davet ederek de Bu harbin çerçevesine giren hâdiseMünakalât Vekili, yeni Yolcu salonunda memurlara hitabede bulunuyor mlştir ki: ler esnasmda İtalyanların göstermiş « Mesai saatinin sonunu saat elde tısadiyatına iras ettiği zararları teba nmkta olan vinc, diğer ambarlar ve oldukları kahramanca gayretler herkes. beklemek tembel insanların harcıdır ıüz ettirdikten sonra münakale işle eski yolcu salonu ile Tophane ambar çe malumdur. Fakat bu hâdiseler bütün Mesai saati yok, iş vardır Bunun için rinde geri kaldığımızı ve bunu telâfi ları gezilmiş ve motörle Kuruçeş harbi ifade etmez. İngiltere Akdenizde hepimizin fedakârhğı lâzımdır. Şim etmek mecburiyetinde bulunduğu meye gidllmiştir. düşmüş olduğu müşkülâttan kurtulmadi, benim vekâletlm zamanında de, muzu göz önüne koymuştur. Cevdet Kerim İncedayı, Kuruçeş ğa çalışıyorsa da buna muvaffak olağil, her zaman bu fedakârhğı yapVekil, öğle yemeğini yolcu salonu m?de antrepoyu gezdikten sonra kö mıyacaktır. İlk zamanlarda tezahürath manız beklenir. Münakala İşlerinin lokantasında yedikten sonra tekrar mür depolarını tetkik etmlş, yapıla tahminler yapmış olan İngiliz müşahidgecesi gündüzü yoktur Geceleri evi devlet limanları umum müdürile be cak modern kömür tesisatı hakkında leri, çok ihtiyatlı askerî tahminlere nızde uykunuz kaçarsa işinizin başi raber Işleri tetkike devam etmis ve izthat almış ve buradan Halice gi rücu etmişlerdir.» na gelmeyi ilk iş olarak düşününüz.» saat 15 te liman teslsat ve vasıtala derek limanlar umum müdürlüğünün Gazete yazısını şöyle bitirmcKtedir: yeni atölyelerini tetkik etmiştir. Vekil saatle tahdid edilen mesa nnı görmeğs çıkmıştır. «Çöl harbi henüz baslangıcdadır. Bu. Yeni Mumhane antrepolarını. Ga. inln verdiği fena neticeleri, bir mavVekU, buçün de tetkiklerlne de nun neticesi ancak birkaç hafta ve narın boşalmamasımn memleket ik lata rıhtımı üzerinde montaiı vam edecektir. belki de birkaç ay sonra malum olabilir.» MVTEFERR1K 1KT1SAD Bu düşünüş tarzı hoş değil mi? Samrsuuz ki 1939 eylulünden 1940 haziEt fiatları Asker ailelerine yardım ıanına kadar düşünüp taşındıktan ve Beledlyenin yaptırdığı bir tetkike iyice hazırlandıktan sonra, bütün anlaşBelediye tahsil ve tahakkuk megöre Beyoğlu Balıkpazarmda dağlıç ma tekliflerini reddederek kendi arzumurlan asker aüelerine yardım İçin 70, kıvırcık 75, kuzu 90, karaman 55. bu vergi ile mükellef olanlarm t a İstanbul Bahkpazarmda dağlıc S0, >i vicdanisi» ile harb ilân eden İtalya hakkukuna devam etmektedir. Şimkıvırcık 70, kuzu 85, karaman 50 ku değil de İngilteredir. Sanırsmız ki Sindiye kadar 700.000 lira tahakkuk et rusa satılmaktadır. Bu satış ile mez yor Gayda, İngilterenin sanki bir cüirilmiştir. Bunun 350,000 lirası Kbaha satısı arasındaki fark tetkik e rüm imiş gibi itiraf ettiğini ehemmiyeile minönü kazası dahilindedir. dilmektedir. Eğer belediye iktısad tebarüz ettirdiği muazzam kuvvetlerini müdürlüğü fiatta fark görürse satış şimdi haber almıştır. 84 haylaz talebe yakalandı Muharrire göre, İngiltere zengin, İlalfiatlarının tahdidine eidecektir. > fakirdir; ingiltere kuvvetli, İtalya & Mekteblerine gitmiyerek kahveBuğday fiatı zayıftır. Sanırsınız ki bunlar 10 haziran Fiat murakabe komisyonu dün Vali lerde oyun oynayan 84 talebe poiis Kırmacüarla değirmencilerin buğ 1940 tarihinde bilinen hakikatler değil Muavini Ahmed Kınıkın riyasetinde ve maarif müfettişleri tarafından dav maliyet fiatları tetkik edilmek'akalanmıştır. Bunlara inzıbat mec bir toplantı yapmış, toplantıda fiat mu tedir. Bu tetkikat neticesinde bir de, yeni keşfedilmiş esrardır. Bizım gibi, rakabe teşkilâtının yeni organizasyonu italyanm iyiüğini istiyen muharrirler isleri tarafından üçer gün tard kaile meşgul olan Ticaret Vekâleti Baş. hafta sonra ekmeğin on para ucuz bunu kaç defa yazdılar; İtalyan donan:arı verilmiştir. latılması muhtemeldir. müfettişi Lutfi Aral da bulunmuştur. Diası Akdeniz hakimij etini İngilizlerin Komisyonda evvelâ Ticaret VekâleMillî Korunma Kanununa Dünkü ihraqat clinden alamaz; deniz hakimiyeti olmatinin bu husustaki tamimi okunmuş ve Dün sehrimizden 125.000 liralık ihra, yınca da denizaşırı harblerde muvaffamuhalefet icraî salâlıiyeti tamamen murakabe teş cat vapılmıştır. Bu ihracat meyanında kiyet ibtimali olamaz, dediler. Sanırsınız ki bu bedahetlere rağmen, Yenişehirde yemişçi Tanos ve Manto kilâtma veren bu tamimden sonra Baş büvük birkaç parti tiftik ve yapağı da müfettiş izahat vermiştir. vardır. İtalya için cdünyanın en muazranı impahaklarında, satış fiatlarında ihtikâr yaKomisyon, bu arada birkaç ihtikâr ratorluğile. dövüsmeğe kalkışmak, naparak millî korunma kanununa muhalif zifelerine devam edecekler ve yeniden hareket ettikleri iddiasile tahkikata hâdisesini tetkik etmiş ise de kat*î ka. büro emrine verilmek üzere kontrolör. mus borcu bir zaruret, yurd müdafaası rarını vermemiş bundan sonra dikiş için yapılmış bir mecburiyelü. başlanmıştır. makaralarına âzamî satış fiatı konul ler tayin olunacaktır. Istanbula yeniden Fakat, Sinyor Gayda ya hak veriyo2 0 3 0 kontrolör verilecektir. Bu konTramvaydan atlayanlar masına karar vermiştir. rum: Kabahat İngilizlerdedir! Çünkü dotrolörler devamh şekilde fiatları muKomisyon içtimaını müteakıb Başmü rakabe edecekler ve ihtikâr hâdisele. nanmalarile denize hâkim olarak İtalİstanbul ve Beyoğlu cihetlerinde evelki gün yapılan tramvay kontrolla fettiş Lutfi Aral yeni vaziyet hakkında rini meydana çıkaracaklardır. Yalnız janlaıın Libya ile muvasalasını kesmişişe intıbakları için bir müddet Ticaret ler; muazzam imparatorluklarından Mırmda 38 yolcunun tramvaydan atladık. izahat vererek demistir ki: « Ticaret Vekâleti tarafından İstan Vekâleti müfettişleri ile birlikte çah sıra Avustralyalı, Yeni Zelandalı, Hındii an görülmüştür. Bunlar yakalanmış ve bulda fiat murakabe teşkilâtı şefliğine şacaklar ve sonra büroya verileceklerdir. askerler getirmişler; en güzide İngiliz :ezalandırılmıştır. Vekâlet müfettişlerinden Muhsin Baç Fiat murakabe bürosu şefinin fiat mu zırhlı ve motörlü birliklerini, çoide har. Kızılay balosu tayin olunmuştur. Fiat murakabe büro. rakabe komisyonu içtimalarına iştiraki betmek için, hususî surette talim ve terbiye etmişler; İtalyanm fakirliğine acısu komisyonun icra vasıtasıdır. Evvlce tensib olunmuştur. Kurban bayTamınm üçüncü gününe mmtaka ticaret müdürlüğüne bağlı. oTicaret Vekâleti müfettişleri de fiat mıyarak sonsuz zenginliklerinin temm esadüf eden U İkincikânun akşamı Kılan büro Vekâletin son kararile teşki murakabe işlerini kendi profframlarımn ettiği bütün vasıtalan kullamuışla'ılır! ılay balosu Tokatlıyan salonlarında lâtı genışletilerek Bu kadar da insafsızlık olur mu ya? Fadoğrudan doğruya ,'erilecektir. Bu balo için fevkalâde ha. Vekâlete bağlanmıştır. Fiat murakabe başma almıslardır. Yani müfettişlerimiz kat, Sinyor Gayda da, onlan maz;ır görde ayrıca teftiş ve tetkiklerde bulunaürhklar yapılmıştır. melidir; kendi yazısında söylcdiği gibi, bürosunda mevcud olan elemanlar va caklardır.» zavallı İngUizler, Akdenizde düşmüş olduklan müşkülâttan kurtulmağa çaholduğunu gördü. Bu kalabalık, onun 5 = KUçUk hlkâye şıyorlar! Yoksa, .kurtulmağa nıuvatfak pencerede Eorünmesile beraber, müthiş bir vaveylâ kopardı. Kurtlu kasa olamnacakları» bu müşkülât olmasayrını, nohudlu kahvesini, kokmuş etini, dı. ne dünyanın en muazzam imparatorekşi yoğurdunu satamıvan esnaf; kan luğunun bütün kaynaklarını, bütün assma kendi dilile yakalanan kocalar. pizli kerlerini, bütün zenginliklerini lıarekete marifetlerini kocalarına bir bir anlatan gctirirler, ne de o geçilmez Mısır çölünkadınlar, toplanmışlar. dünyanın niza de taarruz ederlerdi ve ne de Sinyor türmeğe karar verdi. İksirin. insanlar «Manda» yazıh etiketler asılmışü. Ma mmı bozmağa kalkan Nasuhi Efendiye, Gayda'ya •tazallümü hal» kabilinden bu yazılan yazdmrlardı. üzerindeki tesirini de görecek, dünya hallebici dükkânlarında, «Mamu'.âtımız haddini bildirmeğe gelmişlerdi. yı saadete kavuşturması mukadder bu halis şekerdendir» levhası görü'.mez olSanırsınız ki İngiltere dev gibi bir Büyük kâşifin benzi attı. Müşkül vabüyük keşfi, ondan sonra, bütün be mıış, onun yerine, tavuk çorbasma alboksör. İtalya ise bir çocuktur: ve bu ziyetlerde kaldığı zaman daima kansışeriyete mal edecekti. Bu ikinci tecrü tın sarısı rengini veren safranm mikna akıl danışırdı. Koştu, onu çağırdı dev, çocuğu merhametsizce dövciüğü besi için, hizmetçi Gülfemi seçti. Bir tannı, tavukgöğsünün hakikî dana işSokak kapısmın önünde biriken gürül için, Sinyor Gayda. şikâyet etmekte, otardak suya damlattığı iksiri ona içirdi. kembesinden mamul olduğunu gösteren tücü kalabahğı gö'terdi, bu azgın in nun haline herkesi acındınnağa çalışSonra, sualler sormağa başladı. Gülfem, ilânlar konulmuştu. sanlan yatıştırmak için bir çare bul maktadır. gündüz yaptığı işleri uykuda sayıklar Ah Sinyor Gayda! Bu son makaleniıi Sokaktan geçen seyyar satıci, .Ka masmı söyledi. gibi, kilerden erzak çalıp bakkalın çı bak gibi karpuz!», «Sirke gibi yoğurt!» okuduktan sonra, şu mısraı düşünmemek Kadm, uyku sersemi. bu manzarayj rağile çarşıda sattırdığından, gece'eri •Acı pathcan!», «Limon gibi portakal!» cH<>n gelmiyor. tahta perdeyi aşıp bitişik komşunun demeğe, sabahları kapılara gelen sütçü rörünce fena halde korkmuştu. BoğazıKim etti sana bu kân teklif? nm kuruluğunu gidermek için, orada oğlile fingirdediğine varıncaya kadar ler, müşterinin sormasma mevdan bıbulduğu yarım bardak suyu içti Fakat bütün ha''katleri ortaya döküveıdi. rakmadan. sütün içindeki kuyu suvuiçer icmez. Nasuhi Efendiye döndü. göznun miktarını, hangi kuyudan dolduNasuhi £fendinin etekleri zil ça'.ıyorlerini devire devire: du. Artık duramadı. Şişesini knpınca rulduğunu gösteren puslalar bırakma Allah belânı versin herif! diye fırladı. Icab eden resmî makamata mü ğa ba'lamıslardı Atina üniversitesi İngilizce profe. racaat ederek iksirinin ihtira beratmı Herkes, içeceği kahvenin. ne nispet havkırdı. Hakikat iksiri diye basımıza alacak, ismini tarihe mal edecek olan te nohud ve bakla mahlutu o'.duğunu bak ne derdler açtın. Otuz senedir e sörü Lord Dunfany bugün Ankarabu şerefli keşfi, bir an evvel ınsanla yiveceği balığın kulaklarına, Uze gö linden çektiğim vetmivormuş gibi. âhır dan sehrimize gelecek ve yarm saat nn istifadesine arzedecek, bütün fena rünsüo dive ne miktarda kırmızı bo vaktimde beni ele güne kepaze ediyor 5.30 da Beyoğlu Halkevinin Tepebalıkların membaı olan yalanı yeryüzün ya sürüldüğünü bilerek hareket ediyor' sun. Bu kadar senedir sustum. artık ta smdaki binasmda «Drarn» mevzulu den süpürecekti. du. Bakkal dükkânlarındaki yumurtala hammülüm kalmadı. Mendebur, pis ko bir konferans verecektir. Düşündüğü gibi de yaptı. Çok geç rm üstüne «Civcivlidir!», «CivcivsizdirN kulu. ukalâ, çingene herif! Ben başımı ahp gidiyorum, ne halin varsa gör! meden, «hakikat iksiri» Nasuhi Efen ibareli kâğıdlar konulmuştu. Kansının içtiği yanm bardak su, Nadinin ismile beraber, cihanm dört buHakikat iksiri, aile yuvalanmn saacağına şöhret salmış bulunuyordu. Ik detini temin edecek yegâne çare gibi .«uhi Efendinin, kendi nefsinde son bir sirin piyasaya çıkmasile beraber, dün görünüyordu. Akşamlan, işinden yorgun tecrübe için hazırladığı ilâcdı. Kendi Nüshası 5 kuruştur. yanın manzarası da birdenbire değiş argm dönen evin erkeği, bardaSma giz yerine yanlışhkla kansı o suyu içmiş, mişti. lice damlatılan dört damla hakikat ik ona işte en acı hakikaü haykırmışü. Türkiye Haric Hırsızlar, yankesiciler, katiller, daha sirini yutunca, öğleden sonra yazıhaneNasuhi Efendi, silkinerek bu kork\ılu tçin için mahkemeye gitmeden, polis karakolun den sıvışıp daktilosile beraber otomo rüyadan uyandı. Hakikat iksiri yapmak Senelik 1400 Kr 2700 Kr. da. dört damla hakikat iksiri içer iç bil gezintisi yaptığını, gayriihtiyarî an için topladığı otlar, şişe şişe sular, ma Alü ayhk 750 » 1450 . mez, bütün marifetlerini, çıtır çıür or latıyordu. Kansından şüphelenen koca sanm ütsünden, kendisine, müstehzi na400 » 800 > Üç aylık taya döküyorlardı. lar, gelinlerinin düşündüklerini öğren zarlarla bakıyorlar gibiydi. Bunlan to150 » Yoktur. Bir ayhk Esnaf cemiyetleri, hakikat iksirinden mek isteyen kaynanalar, hep hakikat ik parladı. höcresinin bir köşesindeki çöp külliyetli miktarda satın almış, bütün sirine müracaat ediyorlardı. Hakikat, kutusuna atü. Önünde duran tozlu kiesnafı, bu iksirden içmefe mecbur et yalaru yutmuç, dev adımlarile dünyayı tabın açık sahifesine şu staırlan karamişti. Kasab dükkânlarındaki ctlerin istilâ etmişti. ladı: «Hakikatin, yalandan daha zararlı Gazetemize gönderilen evrab ve vazılar üstünden «Kıvırcık», «Dağhç», «Dana» Lâkin, bir sabah, Nasuhi Efendi ya olduğu nefsi âcizide bittecrübe sabit ol neşredilsin edilmesin iade edilmez ve ziyaından mes'uliyet kabul olnnmaz. etiketleri birdenbire ortadan kaybolmuş, taktan ka'k'ığı zaman, evinin önünde muştur. Aksi ifadeye zinhar itibar olunyerlerine «Halis kızıl karaman», «Keçi», mahşer gibi bir kalabalığın toplanmış •maya.» Cevdet Kerim incedayı, dün Liman memurlarına mühim bir hitabede bulundu «Mesai saatinin sonunu saat elde beklemek tenbel insanların harcıdır, mesai saati yok iş var » Fiat Murakabe Komisyonunda Icra salâhiyeti tamamen murakabe teşkilâtma verildi Hakikat eksiri Kamdi Varoğlu Lord Dunf anv geliyor CUNHURİYET lllıone seraft*} Dikkat