CUMHURlYET 16 tkincikânun 1939 Macera Romanı: 32 f Şehir ve Memleket Haberleri Belediye sarayı € Altı ay, beş gün, dedim. Inandı. Anladım ki benim Istanbuldan Berline gittiğimi, ne zaman gittiğimi bilmiyorlar. Öyleyse zarf meselesinden de haberleri yoktu. «Berline nereden geldiniz? « Italyadan. «Niçin geldiniz? « Pariste dayım var. Hastalanmıştı. Onu Berlinde ameliyat ettirecektim. Lüzum kalmadı. Hususî sebeblerle Berlinden ayrılmadım. Şimdi de buraya, Parise, dayımı görmeğe geldim. Fakat siz kimsiniz? Beni gangsterler gibi niçin buraya getirdiniz? Hürriyetime taarruz etmeğe ne hakkınız var? Koltuğun kenarında oturan adam ayağa kalktı, bana doğru bir adım attı ve yüzüme bütün dikkatile bakarak: « Lutfen, dedi, bize bunu sormayınız. Görüyorsunuz ki sizden bir şüphemiz var. Hakkınızda verilen malumat yanlışsa tabiî serbest bırakılacaksınız ve sizin bu zahmetinizi ödeveceğiz. Namuslu adamların karşısmda olduğunuza inanımz. « Şimdiye kadar buna inanmak için bir sebeb göremiyorum, dedim. « Biraz sabrediniz ve lutfen arkadaşımın soracaklarına cevab veriniz. Ayakta duran adam sorgularına devam etti: : Lotte Falken'i nasıl tanıdınız? : Bir lokantada, dostlarımdan biri vasıtasile. : Dostunuz erkek mi? Evet : Şmit, değil mi> : Bu isimde hiç kimseyi tanımayorum, dedim. Suzan durdu ve Filip'in yüzüne bakarak sordu: Böyle dediğime fena mı ettim? Filip kaşlannı kaldırdı ve başını salladı: Devam ediniz Suzan, çok enterasan! dedi. Suzan elini boynuna götürdü ve Filipin hediye ettiği inci kolyeyi göstererek: Yalan söylemezdim ya, dedi, hem o kadar emniyetle söyledim ki hayretlerinden anladım: Inandılar. Koltuğun kenarında oturan adam sordu: « Lotte Falken size bazı itiraflarda bulundu mu? « Evet, dedim, iki defa. « İki mi, bir mi? « İki. « Birincisi nerede, ne şekilde, anlatınız. Bunu uydurdum. Dansözün çantasından mektubu alıp okuduğum günkü buluşmamızı anlattım. Tabiî mektubdan hiç bahsetmedim. Fakat guya Lotte bana sarhoş olarak Marsilyadaki sevgilisinden bahsetmişti. Ben bunu anlatırken iki adam da beni adeta nefes almadan dinleyordu. Hikâyemi bitirince ayaktaki sordu €Falken'in bu ilk itirafını siz başka birine anlattınız mı? « Hayır, fakat yazdım. « N e yazdınız? « Pariste bulunan dostlarımdan biıine mektub yazdım. « Kimdir o ? « Hariciyede bir memur. Dayımın uzaktan akrabası olur. «Adı? c Mazur görünüz. Koltuktaki adam ayaktakine almanca: « Anlaşılıyor, dedi, üstüne varma. Ayakta duran adam sormağa devam ediyordu: « Dansözün ikinci itirafını anlatır mısınız? Otelimdeki vak'ayı clduğu gibi anlattım. Hiç bir noktasını değiştirmeğe lüzum görmemiştim. Çünkü, ben daha otomobilde iken, Almanlar tarafından bazı ifşaata sevkedilmek için yakalandığımı anlatnıştım. İlk temasta bunlann vapurdaki zarf meselesinde oynadığım rolden haberleri olmadığını gördüm. Seni de tanımayorlardı. Bütün ehemmiyet verdikleri nokta Marsilyadaki ajanlarımn nasıl ele geçtiğini anlamaktı. Ben onları şaşırtmak için bunu dansözün bana bizzat haber verdiğini söyledim. Hariciyede bir dost ya7dığım mektubdan da Fransız hükumeti haber almıs olacaktı. Görüyorsun ya Filip, bütün maksadım seni saklamaktı. j Siyasî icmal Finlandiya ve Milletler Cemiyetî inlandiya Sovyet tekliflerinden üçte ikisini kabul edip kalanları hakkında müzakereye devama hazır bulunduğu halde Rusların hücumuna uğraması üzerine bir taraftan bütün kuvvetıie mukavemete girişmiş, diğer taraftan Milletler Cemiyetinin müdahale ve yardımım istemisti. Cemiyetin konseyi bu müracaati yerinde bularak büyük meclise havale etmişti. Büyük meclis dahi hususî bir komite teşkil etmişti. Komite Milletler Cemiyetinin daimî azası bulunan Sovye,tler Birliğini muhasamatı tatil edip Fin arazisindeki askerıni geri çekmeğe ve Finlandiya ile olan ihtilâfının hal ve tesviyesi için bu müessesenin tavassutunu kabule davet etmişti. Sovyetler Birliği, Milletler Cemiyeti nin bu defaki toplantılarına iştirak etmediği gibi komitenin teklifine dahi menfi cevab vermişti. Bu hareketile Sovyetler Birliği Milletler Cemiyetinin misakmı hıçe sayıp kendi kendisini bu müesseseden haricde bırakmıştır. Komite dahi bu yolda karar vermiş ve ayni zamanda her adevleti Finlandiyaya münferiden za yardımda bulunmağa davet etmişti. Komitenin bu karar sureti evvelâ bü yük mecliste müzakere edilmiştir. Milletler Cemiyetinin bugün dahi elli bir azası vardır. Bunlardan Iran ve Efganistan Sovyetlerin yakın komşusu bulunduklanndan ve Almanya ile Ingiltere ve Fransa arasındaki harbde olduğu gibi SoV" « yetler Birliğıle Finlandiya arasındaki ihtilâfta dahi mutlak surette bitaraf kal mağı tasmim ettıklerinden büyük mec • lisin müzakerelerine asla iştirak etmemişlerdir. Diğer yedi aza dahi mümessil göndermemiştir. İştirak edenlerden Finlandiyanın va ziyetile en ziyade alâkadar bulunmalanna rağmen Isveç, Norveç ve Danimarka ve Sovyetlerden son mededi bekleyen Çin, bir de mutlak bitaraflığı siyasetine değişmez bir esas tutan lsviçre ile cenubî Baltık hükumetleri yani sekiz aza müstenkif kalmışlardır. Bu müzakerelerde en mühim rolü oynayan Cenubî Amerika kıt'asının en mühim devleti Arjantin olmuştur. Bu lâtin devleti, Ruslar Milletler Cemiyetinden tard ve ihrac edil mediği takdirde Cenubî Amerika dev letlerinin bu müesseseyi terkedeceklerini bildirmişlerdir. Diğer devletler dahi bu yolda imada bulunmuşlardır. Ingiltere ile Fransa bu noktai nazan kabul etmedikleri takdirde Milletler Cemiyetinin azası olarak kendilerıle Rusyanın kalacağmı anlamışlardır. Milletler Cemiyetinin büsbütün inhilâl etmemesi için bu iki büyük devlet Rusyanın tard ve ihracına taraf tar olmuşlardır. Karara otuz dört aza iştirak etmiştir. Nihaî hüküm ve kararm raci bulunduğu meclis bidayette müşkül mevkide idi. Çünkü on bir azası içinde Letonya gibi Rusya ile bozuşmağa hiç taraftar olmayan komşu devletler vardı. Lâkin bun ların intihab müddetleri bitmiş olduğundan yerlerine Rusyaya karşı rey vermekte mahzur görmeyen devletler geldiğinden meclis ittifakı âra ile hususî komitenin kararlannı kabulde zorluk çekme miştir. Meclisteki azalar Yunanistanla Yugoslavya ve Çin müstenkif kaldıklanndan muhalif bir rey verilmemiş ve bu suretle Milletler Cemiyetinde büyük devletler den yalnız lngiltere ile Fransa kalmıştır. 1938 senesinde Milletler cemiyetinin zecrî tedbirler ve mağdur devlete yardım meselesinde azalann serbest bırakılması lngilterenin teşebbüsile karar altına a lınmış olduğundan müşterek yardım mevzuu bahsolmamıştır. lngiliz Başvekili Çemberlayn lngilterenin Finlandiyaya şimdiden tayareler gönderdiğini ve ileride dahi göndereceğini haber vermiştir. Bu suretle şimdiden yardım başlamış oluyor. Fakat uzaktaki devletlerin bu gibi münferid yardımlan Finlandiyanın va ziyetini kurtaracak değildir. Bunun için Finler yalnız kendi kuvvetlerine güvenerek mukavemetlerine devam edecekler dir. Garson şarab kadehlerini doldurup çe' kildikten sonra, Suzan anlattı: Ah, ne olduğumu bilemedim. Aman yarabbi! Nekadar çabuk! Kendimi birdenbire otomobilde buldum. Hatta iskarpinimin teki ayağımdan fırlamış, dışarıda kalmış da sonradan farkına vardım. Düşündükçe hatırlıyorum. Onümüze bir adam katılmıştı, seninle köşeye doğru gidiyorduk. Ne karanlıktı, ne karanlık! Seni görmez olmuştum. Birdenbire havaya kalktığımı hissettim. Kollarımdan ve bacaklanmdan yakalamışlardı. Bir defa bağırdım, duydun mu, bilmiyorum. Otomobilin içine girince büyük bir el ağzımın üstüne kapandı ve Alman şivesile, kahn bir ses, fransızca: « Kımıldamayınız! dedi, size hürmet edilmesini isterseniz bağırmayınız ve gözlerinizi kapayınız. Itaatten başka yapılacak şey yoktu. Gözkapaklarımın üstüne iki sert parmak ucu dokundu. Etrafı görmemi istemiyorlardı. Ayni ses sordu: « Gözlerinizi acıtıyor muyura? Haber veriniz! Sesli sesli gülmekten kendimi alamadım. Ne nazik haydudlarl Dedim ki: « Hayır! Pek rahatım. Eğleniyonım. Teşekkür ederim. Naziksiniz. Onlar gülmediler. Kaç kişiydiler, bilmiyorum. Bir tanesi horlar gibi nefes alıyordu. Ayağımın birinde hafif bir serinlik duyunca anladım ki iskarpinimin biri dışanda kalmıştı. Hatırlar gibi oldum, fakat bir şey söylemedim. Arkama yaslanmıştım. Otomobil sarsıldıkça herifin parmakları gözlerime batıyordu. Birdenbire sıkıldım ve çırpındım. Hep ayni ses: «Biraz sabredinizl dedi, geliyonız. Cesaret ettim ve dedim ki: « Eğer inci kolyemi isteyorsanız vereyim, beni serbest bırakımz. Ayni ses cevab verdi: « Hayır madam. Biz hırsız değiliz. Medenî bir tonla konuşmalarından da bu anlaşılıyordu. Biraz sonra otomobil durdu. Gözlerimi serbest bıraktılar. Rodin sokağına çok benzeyen bir yerde idik. Işık azdı. Otomobilden üç kişi indi, üçü de uzun boylu idi ve temiz giyinmişlerdi. Bana: « lniniz! dediler. lskarpinlerimden birinîn düştüğünü söyledim. Hemen bir tanesi otomobilin içinde aradı, fakat bulamadı. « Mazur görünüz, dedi, asansöre kadar böyle yürüyeceksiniz. Çare yoktu. Uçüncü katta bir dairenin salonuna girdik. Temiz ve aydınlıktı. Bütün eşyalar yeniydi. Bir koltuğa oturdum. Karşımda, ikisi de uzun boylu, ikisi de sarışın ve mavi gözlıi, ikisi de gri kostümler giymiş, kardeş gibi birbirine benzeyen, fakat hiç gülmeyen iki orta yaşlı adam vardı. Uçüncü adam kapıdan içeri girdi ve tam ayağıma göre terlikler getirdi. Önüme koyarken sordu: « Almanca biliyor musunuz? « H a y ı r ! dedim. Bu cevab ağzımdan gayri ihtiyarî çıkmıştı. Düşündüm ve pişman olmadım. Yanımda almanca konuşacaklan şeyleri anlavacaktım. Terlikleri giydim ve ayak ayak üstüne atarak gülümsedim: « Burda kimin misafiriyim? diye s o r dum. Cevab vermediler. Bir tanesi dışan çıktı. Birbirine kardeş gibi benzeyenler kalmıştı. Bunlardan biri kaışısındaki koltuğun koluna oturdu. öteki ayakta duruyordu. Ellerini arkasına koydu. Istintaka başlayacağını anlamıştım. Sözlerime inanmalan için gülümsemekten vaz geçtim. Ayakta duran sormağa başladı: « N e zamandanberi servistesiniz? Doğru söyleyen insanların rahatlığile cevab verdim: « Serviste değilim ben. «Doğru söyleyiniz! Birdenbire doğruldum: « Bana hakaret etmenize müsaade edemem, dedim, yalan söylediğimi nasıl iddia edebiliyorsunuz? Koltuğun kenarında oturan adam, arkadasına daha mülâyim olmasını ihtar etti. Ayakta duran adam ellerini arkasından çekerek pantalonunun cebine soktu, başmı önüne iğerek biraz düşündükten « K a ç aydır Berlindesiniz? diye sor salonu, riyaset makamı, istirahat salonu. Broşür meselesinin tahkikatı, yeni bir kalemi mahsus, yazı işleri müdürlüğü ile safhaya girmiştir. Geçende, Sovyet Rusayrıca büyük bir salonu ihtiva edecektir. Ayrıca iki yüzü mütecaviz oda buluna ya gazetelerinden «Pravda» da çıkan bir makalede, Türkiye gazetelerinden birincaktır. de çıkan bir makale vesile ittihaz edileVilâyet sarayının plânları rek, Türk matbuatı aleyhinde neşriyat Adliye sarayının plânlannı yapan Asım yapılmış ve aradan kısa bir müddet geçinKömürcüoğlu bu plâna ilâveten Vilâyet ce, «Pravda» nın makalesi türkçeye çevsarayının da plânını buna ekleyerek alâ rilmiş olarak, buradaki matbaalara ve kadar makamlara vermiştir. Bu plân da bazı yerlere gönderilmişti. Bu hareketin etki kedilecek ve muvafık görülürse tat doğru olmadığı yolundaki mukabıl neşribik edilecektir. Yeni Vilâyat sarayı şimdi yat sırasında, Müddeiumumiliğin harekei Tapu dairesile elbise ambarının bulun te geçmesi lâzım geldiği yazılmış, bunun dukları mahalle yapılacaktır. üzerine Müddeiumumilik de işi tetkike başlamıştı. KÜLTÜR İŞLERİ Yeni safhada, broşürün Alman sefareti Matbuat bürosu tarafından tercüme ettiYeniden açılacak orta rildiği ve burada almanca neşrolunan mektebler «Türkişe Post» gazetesi matbaasında basBu sene biri Kartalda, diğeri de Sarı ınldığı öğrenilmiştir. Bu neticeye varıyerde olmak üzere yeniden iki orta mek mca, «Türkişe Post» gazetesi idarehateb açılacaktır. Kartaldaki orta mekteb nesinde anî bir arama yapılarak, bulunan için eski bir Ermeni mektebinden istifade bazı evrak muhafaza altına alınmıştır. edilecektir. Bu bina Kartal halkı tarafm Aramada, bahis mevzuu makale ile Sovdan mektebe uygun bir şekilde tadil ve yet Komiserler Heyeti Reisi ve Haıiciye tamir edilerek Vekâletin emrine verile Komiseri Molotof'un nutkunun suretleri, cektir. Sarıyer orta mektebi için Kayma başkaca Almanlann çıkardığı «Beyaz kikamlığın yaptığı tahkikata aid rapor Ve tab» bulunmuştur. Bunlar, müteaddid kâlete gönderilmiştir. nüsha olarak ele geçmiştir. Nişantaşmda inşasına karar verilen kız «Türkişe Post» gazetesi idarehanesinenstitüsünün istimlâk muamelesi bitmiş deki alâkadarlardan keyfiyet sorulmuş, ir. Yakında temelatma merasimi yapı cendi ifadelerile de, tercümenin Alman acaktır. iefareti matbuat bürosu tarafından yapBeşiktaş, Koska ve Şişlide yapılacak tırıldığı ve matbaalarında bastırıldığı tesilk mekteblerin istimlâk muameleleri bit pit olunmuştur. Ifadeler zarSta geçirildiği miştir. Çatalcadan başka Kartal kazası ibi, usulen taharri kararile yapılan aranın Kuma, Şıhlı, Soğanlık köylerinde de maya, bulunan ve muhafaza altına alınan birer köy mektebi yaptınlacaktır. evraka dair ayrıca zabıt tutulmuştur. PoYüksek Muallim mektebi ta lis ve Müddeiumumilik tahkikat ve tetkikatı, yürümektedir. lebelerinin ders tatbikatı Gazetenin seddedilip edilmiyeceği hakYüksek muallim mektebi talebelerinin kında salâhiyettar bir zat bir muharriritatbikat yapabilmeleri için Vefa lisesi mu mize şunları söylemiştir: vafık görülmüştür. Vefa lisesinde yakın« Sed karan verilmiş değildir. Araşda icab eden tertibat alınacaktır. tırmalar yapılmış ve bu evrakın mezkur Tasarruf müsamereleri matbaada tabedildiği anlaşılmıştır. AlâMillî iktısad ve tasarruf haftası müna kadarlar hakkmdaki tahkikat evrakı Müdsebetile mekteblerde yapılmakta olan deiumumiliğe tevdi edilmiştir.» oplantılara devam edilmektedir. Dün de birçok mekteblerde müsamereler tertib DENİZ İŞLERİ edilmiş, konferanslar verilmiştir. Toplanılarda davetlilere ve talebelere yerli ye Akdeniz seferleri Hayfaya mişler dağıtılmıştır. kadar uzatılacak mı? Bugün saat 10,30 da Yüksek 1 icaret ve İktısad mektebinde bir toplantı yapıMünakalât Vekâleti, Akdeniz seferlelacak, profesör ve talebeler tarafından ri Hayfaya kadar uzatıldığı takdirde elbu mevzu üzerinde muhtelif konferanslar dekı mevcud vapurların ihtiyaca kâfi geverilecektir. lip gelmiyeceğini sormuştur. Denizyollan Istanbul Kız orta mektebinde de yarın idaresi tetkıkat yapmaktadır. saat 1 4 te bir müsamere verilecektir. Vilâyet sarayı plânı hazırlanmış bulunuyor Aramada bazı broşür ve merotaj faaliyeti başladı 1940 senesinde memleketimzde yapıBelediye sarayına aid tetkikler ikmal lacak nüfus sayımına esas teşkil etmek ürisaleler bulundu edilmiştir. Yeni Belediye sarayı riyaset 'Türkişe Post,, matba Nüfus sayımı da asında arama yapıldı Bakırköy kazasında nü zere bazı kazalarda ve bu meyanda Bakırköyünde bir tecrübe sayımı yapılacağını yazmıştık. Bakırköyünde yapılacak bu tecrübe sayımı için nümerotaj faaliyeti başlamıştır. Nümerotaj memurlan bu kaza dahilindeki mahalleleri dolaşarak numarasız ev ve arsaları tespit etmekte, buralara yeniden numara koymaktadırlar. Sayım, ikincikânunun on beşinden sonra yapılacaktır. Gelecek teşrinde yapılacak umumî sayım için de ücretle memurlar tutulacaktır. Bu memurlar Arab harflerini okuyanlar arasından seçilecektir. Gene sayımla alâkadar olarak sokaklara konulacak levhalar hazırlanmıştır. Bu arada bazı eski isimlerin değiştirilmesi mevzuu bahsolmuşsa da bilâhare bundan sarfınazar edilmiştir. ADLİYEDE Operatör Orhanın muhakemesi Fatihle Edırnekapı arasında, Malta çarşısında hususî otomobilini sürerken Sıdıka isimli bir kadının ölümüne sebeb olmaktan suçlu doktor Orhan Ünalın meşhud suç kanununa göre muhakemesine, Istanbul asliye dördüncü ceza mahkemesinde dün akşam devam edilmiştir. Ted birsizlik, dikkatsizlik, seyrüsefer nizam lanna riayetsizlikle ölüme sebeb olmak. tan muhakeme edilen operatörün muhakemesinde, vak'a yerinde yeniden bir keşif yapılmasma karar verilmiş, keşif yapılmıştı. Dün okunan rapor, otomobilin otuz kilometre süratle gittiği, kadm yol üstüne çıktığı zaman otomobille arasın . da yedi buçuk metre mesafe bulunduğu, kazanın, kadının ihtiyatsızlığı sebebile olduğu seklindeydi. Müddeiumumî muavini AH Kemal, raporu tetkik etmek isteğin de bulundu. Hâkim Bürhaneddin öğen, gerek bu sebeble, gerek şehir dahilinde motörlü vasıtalann kaç kilometre süratle gitmesi lâzım geldiği, yağmurlu havalarda süratin de§işmesi icab edip etmediğinin Belediye Fen şubesi müdürlüğünden sorulmak üzere, muhakemeyi 27 kânunu . evvel saat on bese bıraktı. Tahkikat derinleştirilecek Çatalcaya tâbi örcünlü köyünde ve o civardaki Kızılca bayırda mavzerle birkaç kişiyi birbiri arkası sıra öldüren Hüseyin Kâhyanın Istanbul birinci Ağırceza mahkemesinde idamı istenilmişti. Bu cinayetlerin sebebi olarak, Hüseyin Kâhyanın babası AH ve küçük kardeşi Hüseyin Kâhyalarla beraber fuzulen Işgal e'derek kaç senedir sürdükleri tarlanın muhacir lere verilmesi gösterilmişti. Olenlerin çoğu, o tarla kendilerine verilen muhacir lerdendir. Dün bu dava da müdafaa yapılacaktı. Fakat, Müddeiumumiliğe bir ihbar ya pıldığı, iki kişinin bir istida vererek, bu işin içyüzüne dair bildikleri olduğunu iddia ettikleri öğrenilmiştir. Bunun üzerine, Müddeiumumiliğin ihbarda bulunanları çağırarak ne bildiklerini tespit etmesi, bu suretle tahkikatm tamikı kararlaştırılmış. tır. Davaya, bundan sonra bakılacaktır. Karadenizde hüküm süren fırtına dolayısıle Tan vapuru pazar günü gelmesi lâzım gelirken pazartesiye, Erzurum vaBelediye İktısad müdürü Saffet, Ticapuru da bir gün rötarla salıya gelecektir. ret Vekâletile temas etmek üzere dün akşam Ankaraya gitmiştir. Dün gelen eşya ŞEHİR İŞLERİ İktısad müdürü Ankarada Tiyatro binası maketi . Fırtuıa devam ediyor Dün, Belediye Imar müdürlüğünde mütehassıs Prost, Imar müdürü Hüsnü ve Tepebaşı tiyatrosu maketini ve plânını hazırlamış olan mimar Arif Hikmet toplanarak mezkur tiyatTO plânını tetkik etmişlerdir. Yapılan tetkik neticesinde plânda bazı tadilât icrası kararlaşmıştır. Çocukları Kurtarma Yurdu Çocukları Kurtarma Yurdu nizamna mesinin 1 0 uncu maddesine göre teşkil edilmesi lâzım gelen müşavere heyeti kurulmuştuT. Bu heyet, yurdun ıslahı ve a. normal çocukların çalıştınlması işile meşgul olacaktır. Bu kabil çocuklar için yeni büyük bir bina bulunacak ve orada bazı atelyeler vücude getirilecektir. Amerıkan banaırah Lxmut vapuru elektnk maizemesı ve aksamı, fotograf fılımlerı, mevaddı gıdaıye, baharat, otomobil aksamı, lâstık, zift, teneke, madenî yağ, vernık, pamuklu mensucat, Italyan bandırah Bamsına vapuru kömür, zıraat makineleri. Italyan bandırah Kapamene baharat, mantar, kimyevî ecza, elektrik malzemesi, demir eşya, mu şamba, boya, makine ve aksamı, cam levha, mermer getirmiştir. Bir çocuk düşürme işi Dolmabahçe stad plânı Dolmabahçe stadının plânları Beden Terbiyesi Genel direktörlüğünce tetkik edilmiş, Nafıa Vekâletine gönderilmiştir Plânı Nafıa Vekâleti de tasdik ettiği takdirde stadın inşası münakasaya konulacaktır. Şişlide yapılacak mekteb Şislideki tramvay istasyonunda bulu nan binici polislerin hayvanlarına aid ahır kaldırılacak, bunun yerine bir bahçe ve bir ilkmekteb inşa edilecektir. Mısırçarşısında istimlâk Mısırçarşısı etrafında istimlâkine ka rar verilen dükkânların istimlâk muamelesine yakmda baslanacaktır. du. <Devam ediyor* Tamire muhtac eski eserler Maarif Vekâleti şehir dahilindeki tarihî eserleri tamire karar verdiğinden bu eserlerin isimlerini ve tarihî kıvmetlerini gösteren izahat istemisti. Maarif müdürlüğü bunları tespit ederek tamire r>uhtac olanlann listesini Vekâlete sröndetm'<stir. Efgan sefirinin dün verdiği çay GÜMRfJKLERDF tmtihan evrakı Gümrüklerde yapılan memur imtihanma aid kâgıdlar Ankaraya gönderilmiştir. Alınacak memur miktarını Vekâlet tayin edecektir. Komurış Başmuhendısı Harb münasebetile askere devat edildiği için Almanyaya giden Zonguldak havzasındaki Kömüriş başmuhendisi Marechal dünkü ekspresle tekrar şehrimize gelmiştir. tki kadm arasmda Galatada oturan Petronun kızı Olga ile İstiklâl caddesinde Karadeniz lokantasında hanendelik eden Irfan ismindeki Efgan seiirile Efganlt talebeler, dün Şeyhler mezarlığma yapUklan ziyarette... kadm arasmda dün kıskançhk yüzün Efgan Büyük Elçisi Serdar Seyyar Muhammed Han dün İstanbuldaki Efgan talebesi den kavga çıkmış, Olga jiletle Irfanı yüşerefıne Park Otelmde bir ziyafet vermiştir. Ziyafetten sonra, başta elçi olmak üzere Efgan zünden yaralamıştır. Yarah Beyoğlu hastalebe!eri Maçkadaki Şeyhler mezarlığma giderek yüz sene evvel ölen bir yurddaslarının tanesine yatınlmış, Olga da yakalanarak mezarına çeleuk koymuslardır. takibata başlanmıştır» Bir çocuk düşürme davasında, dün Müddeiumumilik mütaleasını söylemiştir. Fatih Çarsambasında oturan Mehmedin, karısı Nedime ile kavga ederken, kadı nın böğrüne yumrukla vurduğu, sancılanan kadının bes aylık çocuğunu düşürdüYeni yolcu salonu ğü iddia edilmektedir. Mütaleada, ceza Yılbaşında bitmesi lâzım gelen yeni istenilmiş, muhakeme müdafaa ve karara yolcu salonunun inşası henüz ikmal edil kalmıştır. memiştir. Yeni salonun açılması ancak Mahkum oldu marta doğru kabil olacaktır. Sarhoşlukla Seyfinin lokantasmda gü. Serseri mayinler hakkmda rültü patırdı ederek bu arada lokantada bir talimatname hazırlandı çalışan Virjine sataştığı iddiasile Sultanahmed uçüncü sulh ceza mahkemesine Kara sulanmızda görülecek serseri mayollanan koltukçu Salihin, on gün hapsiyinler hakkında hükumetçe bir talimat ne, bir Hra para cezası ödemesine karar name hazırlanmıştır. Talimatnamede bu verilerek, hakkmda tevkif müzekkeresi hususta Liman reisleri ve gemi kaptan kesilmiştir. ları tarafından yapılacak muameleye ve Tevkif edildi mayinlerin imha şekillerine dair hükümMaharrem Feyzî TOGAY Kocamustafapaşada Salimenin evin ler vardır. den çıkında bağlı 475 kuruş aşırdığı idsulh ceza Çeltik ziraati yüzünden Bur diasile Sultanahmed uçüncüedilen diğer Yangın başlangıcı mahkemesinde muhakeme Ortaköyde Cavidağa mahallesinde eski sa köylerinde hüküm süren Salime, sorguya çekilerek tevkif olun Türk sokağmda oturan Ayşenin evinden muştur. sıtma MÜTEFERRİK dün yangın çıkmış, çabuk yetişilerek sönBursa (Hususî) Çeltik ziraati yüdürülmüştür. Yapılan tahkikatta alt kat zünden otuzdan fazla köy halkmın sıt odada bulunan mangaldan sıçnyan bir Tayyare modelciliği maya tutulmuş bulunduğunu ve bu mesekıvılcımın yangına sebeb olduğu anlaşıllenin kaymakamlar toplantısında ehemmüsabakaları mıştır. ^^^ miyetle mevzuu bahsolduğunu bildiımişTürk Hava kurumu memleketin muhTerkos gölünde bulunan tim. Bunun üzerine çeltik ekenler Beledi telif şehirlerinde tayyare modelcilik müye salonunda Valimizin riyasetinde bir sabakalan açmağa karar vermişti. Istancesedin hüviyeti içtima yapmışlar ve sıtmanm çeltikten ol bulda amatörler arasında açılacak olan Birkaç gün evvel Terkos gölü civarınmadığını iddia etmişlerse de Valimiz ken bu müsabakalar, hava iyi olduğu takdirda bir sandal içinde bir ecncbinin ölü odilerine demiştir ki: de .ikincikânunun ilk pazar günü Yeşil larak bulunduğu yazılmıştı. Yapılan tah« Pirinc ekenler acaba talimatname köyde yapılacaktır. Bu hususta kurum şu kikat neticesinde bunun geçenlerde Kaye göre mi ekiyorlar? Çeltik ekilmeden besinde hazırlıklara başlanmıştır. radenizde batmış olan Rumanya bandı evvel bir mıntakada asgarî (bir) azamî ralı Sandu vapuru yolcularından biri olDünkü ihracat (5) kişi sıtmalı, olduğu halde çeltik ekilDün muhtelif ihracat mallarımız üze duğu anlaşılmıştır. dikten sonra bu miktar 50 ve hatta 85 rinde muamele yapılmıştır. Fransaya iki kişiye çıkmıştır. Sıtma çeltik ziraatinden Çivi hırsızı sonra fazlalaşmıştır. Devlet Bursa ovasın yüz bin kilo fındık, ÇekoSlovakyaya altKüçükpazarda nalbur Feyzi Ellialtıncıdaki bataklıkları kurutmak için çahşmış mış bin Hralık afyon gönderilmiştir. Bun oğlunun dükkâmndan iki kutu çivi aşıran ve hâlâ da çalışmaktadır. Birçok mühim dan başka muhtelif memleketlere külli Hayri, uçüncü kutuyu aşmrken görülmüş, işlerini bırakarak bütçesinden 5 milyon li yetli miktarda gıda maddesi, deri, tiftik Sultanahmed uçüncü sulh ceza mahkemera ile kanallar açmış, sedler yaptırmıştır. ve tütün ihrac edilmiştir. sinde on gün hapse mahkum olarak, tevYani bu suretle sıtma sürfelerinin kaynakif edilmistir. ğı olan su birikintilerini, bataklıkları ortadan kaldırmak yolunda büyük bir azimValinin tetkikleri le çalışıyor. Bursada şahsan kani oldum Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdar, dün ki: Çeltik mmtakalannda bir afet ve yan öğleden evvel kendisini ziyaret eden EvNüshası 5 kuruştur. gın halinde sıtma devam ediyor. Bunu kaf umum müdürü Fahri KipeT ve Isatnbizzat gördüm. Şimdi bu yangını söndür bul Evkaf başmüdürü Hüsameddinle gömek için uğraşıyoruz. Yakında Ankaraya rüşmüş, öğleden sonra da bu zevatla bir\ için gideceğim. Mesele budur. Bu yangını gö likte Tozkoparana giderek Belediyenin Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. rüp dururken ona bîz tulumba ile benzin orada Evkafa aid bir arsada yapmak is750 » 1450 » Alü aylık sıkamayız.» tediği kazino işi etrafında tetkiklerde bu400 > 800 » Üc aylık VtLÂYETTE Cum huriyet Abone şeraıtı Bir aylık Neticede çeltik ekenler dağılmışlardır. lunmuştur. 150 x Yoktuc