CUMHURÎYET 27 Mart 1939 Ankaragücü Vefayı 31, Ateşspor da Izmirde Beşiktaşı 21 mağlub etti. 75 kilometrelik bisiklet yarışı da yapıldı Cumartesi giinü Fenerbahçeye karşı Demirspor: 5 Bozkurt: 1 ci kütlesi önünde hararetle devam etmiştir. Kasırga takımı Birlik takımım 40 30 4 1 mağlub olan Ankara Gücü takımı Demirspor takımı lisans hazırlayamaBozkurt takımı da Yıldınm takımmı 37dün ikinci maçını Vefa ile yaptı. Miüî dığı için hükmen mağlub sayılmıştır. Ma21 yenmişlerdir. küme maçlannın malum kargaşalıktan amafih hususî olarak yapılan bu maçı sonra rağbetten düşmüş olması, bu maçBisiklet müsabakaları 5 1 Demirspor takımı kazanmıştır. larda beklenen alâkayı ortadan kaldıryapılamadı A. Hisar: 2 G. Gencler: 1 mıştır. Millî küme maçlan münasebetile Altı takım arasında tertib edilen lik Bisiklet Ajanlığı tarafmdan tertib editertib edilen iki ayrı grup arasındaki maçmaçlannın bu oyunu oldukça harar%tli ol len seri müsabakaların dördüncüsü havaJar dün sabah dokuzdan itibaren başladımuştur. îlk devre 1 1 berabere bitmiştir. nın çok yağmurlu oluşu dolayısile tehir ğı halde bütün gün yapılan oyunlarm soİkinci devrede Hisar takımı bir gol daha edilmiştir. nunda ancak 820 lira kadar bir hasılat elyaparak maçı 2 1 kazanmıştır. 75 kilometrelik bisiklet yarışı de edilmiştir. Üstüste yapılan dünkü maçFenerbahçe kulübü idare larda stad hissesi, hakem ve yan hakem Ankara 26 (a.a.) Beden Terbiyeücreti, zarurî masraflar ve vergi çıktıkheyeti değişti si Genel Direktörlüğünce tertib edilen tan sonra geriye kalan miktar, deplâsman Fenerbahçe Müessisler heyeti dün kubisiklet seri yarışlannın beşincisi on bir yapmış olan takımın ancak yol masrafını lüb merkezinde toplanmıştır. Müessisler bisikletçinin iştirakile bugün yapılmıştır. karşılayabilecektir ki, maçın sonunda takHeyeti, son hadiseler üzerine hasıl olan 75 kilometre mesafe üzerinde yapıla simi düşünülen miktar iki gün zarfında vaziyeti tetkik ve münakaşa etmiş, kulü cak olan bu yarışa başlandığı zaman, şidyapılan oyunlarda pek cüz'î bir yekun bün istikbali için daha esaslı ve salim bir detli soğukla beraber hafif bir yağmur tutmaktadır. Dünkü maça iki takım şu karar ittihazı için idare heyeti, ile mües yağmaktaydı. Yarış başladığından iti şekilde çıkmıştır: sislerden mürekkeb on kişilik bir komis baren gittikçe şiddetini artırmakta olan Ankara Gücü: Natık Enver, Salih yon teşkiline karar vermiştir. Bu komis yağmur, koşucular yukarı yoldan Eti Abdül, Semih, İsmail Fikret, Ali Rıza, yon bir saat kadar müzakereye çekilmiş, mes'ut şosesine girdikleri zaman, çok sert Muzaffer, Fahri, Hamdi. bundan sonra celse tekrar açılmıştır. İkin bir rüzgârla kanşık bora halini almışb. Vefa takımı: Azat Vahid, Garo ci celsede komisyonun kararı okunmuş ve göz gözü görmez bir vaziyette ve çok sert Sefer, Lutfi, Süleyman Abduş, Muhittifakla kabul edilmiştir. Komisyonun bir rüzgâra rağmen bisikletçiler yılmadan teşem, Sulhi, Şükrü, Mehmed. kararı şudur: Dünkü Ankaragücü Vefa maçından heyecanlı bir enstantane ilerliyorlar ve bu arada da tabiate karşı Takımlar maça başlamadan evvel es19/5/1939 tarihinde içtima eden Mü olan mücadele ile beraber bu fırsattan isfa, hücum hattı da dahil olmak üzere Topkapı Arnavudköy: 2 de güzel bir hücum yapan Topkapı muhki Türk Spor Kurumu Başkanı merhum essisler heyeti karanna muftıalif tifade müdfaaya çekildi. Bu müdafaayı defi îstanbulspor Beyoğluspor: 0 teliti ikinci golü atarak tahminler hilâfı birinci takım oyuncularının Millî olarak şiddetlietmek istiyen rakibler arasında da General Ali Hikmet Ayerdemin hatıraküme bir mücadeleye şahid oluyorduk. belâ kabilinden yapan Vefa rasgele bir ona maçı 2 0 kazanmıştır. sına hürmek için bir dakika sükut ettiler. Muhtelit takımlar halinde karşılaşan maçlanna iştirak etmiş olmalan, kulüb Etimesut yolu yanlandığı vakit fırtına yun tutturduğundan 12 nci dakikada yeKasımpaşa Galataspor: 2 nizam ve intizamına ve disiplinine mugaOyuna Vefalılar başladı. Ankara Gücü olanca şiddetile devam ediyordu. diği ikinci gole mâni olamadı. Vefa, bu bu takımların maçı iki tarafın gayretine topu yakalayarak merkezden bir hücum Beykoz Kurtuluş: 2 yir bir hareket olduğunda itrifak edilmiş gol üzerine soldan bir hücum yaparak bir rağmen ilk devrede sıfır sıfıra bitmiştir. Motosikletle yarışı takib etmekte olan yaptılar. Vefa müdafaası bunu kolaylıkMuhtelit takımlar arasında yapılan bu ve bu hareketi yapan oyuncularm bu hadakika sonra solaçık Mehmedin yerden ikinci devrede Topkapı muhteliti daha iyi alâkadarlar yarışın bu vaziyette devam la atlattı ve soldan bir hücum yaptı. Bu bir şütile yegâne sayısını yaptı. Oyun 2 1 bir anlaşma yaparak oyuna başladı. Be maç hemen hemen müsavi kuvveUerin reketi teessürle karşılanmıştır. Bu hallerin edemiyeceği kanaatine varmış olmakla hücum hatah bir şekilde kesildi. Çekilen vaziyete girdiği halde Ankara Gücü sür şinci dakikada bu anlaşmanın tesiri gö çarpışması şeklinde geçmiştir. İlk devre tekerrürü halinde mütecasirlerin kulüble beraber geçen yıllarda da böyle gayri frikiki Ankara kalecisi tuttu. İki tarafın atli ve daha enerjik oyunile tekrar hâki rüldü ve ilk gol yapıldı. Bu sayıdan son 1 1 berabere bitmiştir. İkinci devrede alâkalarının kesilmesi için idare heyetleri müsaid şartlar altında enerjileri denenmiş bir müddet bırbirini yoklamakla geçen miyeti temin ederek kuvvetli hücumlara ra Topkapı muhteliti müdafaaya çekil iki takım birer sayı daha yapmışlar ve ne salâhiyet verilecektir. Millî küme maç olan bisikletçilerîmize bu enerjilerîni bir oyunu yavaş yavaş mütevazin bir şekii allanna devam edilecektir. Bundan sonra başladı. Her fırsatta atılan şutleri büyük mek mecbuıiyetinde kaldı. İkinci devre maç 2 2 berabere bitmiştir. defa daha denemek fırsatını vermiş ol dı. Fakat çok geçmeden Ankaralılar oyeni idare heyeti intihab edilmiştir. Bibir meharetle tutan Vefa kalecisi bu sımak için yanşı durdurmaktan çekinmiş yuna^hâkim oldular. Sağdan yapılan bir rinci Reisliğe Saracoğlu Şükrü, îkinci Rerada takımmı birkaç sayıdan kurtarmağa lerdir. Ve nitekim genc bisikletçilerimiz hücumda Ankara Gücü, Vefa kalesine isliğe Hasan Kâmil, Umumî Kâtibüğe muvaffak oldu. Vefa takımının pek aşısarsılmaz mukavemet kabiliyetlerini göskadar indi, Ali Rıza güzel bir vuruşla oMuvaffak Menemencioğlu, Muhasibi:ğe rı bir şekil alan sert oyunu maçın kısa fatermek için rüzgârın şiddetinden yürün nuncu dakıkada Ankaranın ilk golünü Nizameddin, Umumî Kaptanhğa Nesılalarla inkıtaa uğramasına sebeb oldu. miyecek vaziyetler hasıl olmasına rağmen yaptı. Vefa derhal hücuma geçti, Sulhidim Kaleci, azalıklara Hâmid Saracoğlu, Buna rağmen Ankara Gücü yerden, yarışa devam etmişlerdir. Fakat Etimesnin güzel bir şütünü kaleci tuttu, oyun da Mahmud Bali getirilmişlerdir. muntazam paslarla her dakika Vefa kaut dönüldükten sonra, havanm sertliği, biraz daha sür'atli bir şekilde devama lesini tehdid ede ede, nihayet 35 inci daGalatasaray kulübü reisi başladı. Her fırsatta kolayhkla Vefa kayağmurun şiddeti son haddine vardığm kikada sağaçıktan güzel bir pas alan MuAnkaraya gitti lesine inen Ankaralılar, bilhassa sol tarafdan bu vaziyetin koşucuların adaleleri zaffer vasıtasile üçüncü ve son golü yaptı. tan birbiri üzerine birçok defalar ofsayd üzerine yaptığı tesir dolayısile hakem heMillî küme talimatnamesinden çıkan Bu son sayıdan sonra Vefa takımı pek vaziyete düştüklerinden müteaddid gol bir ihtilâf yüzünden Millî kümeden çeki yeti yarışı tatil etmeği zarurî görerek bozuk oynamağa, hatta her defa topa kofırsatlan kaçırdılar. Oyunun 33 üncü dalen Galatasaray kulübünün vaziyeti hak 43 üncü kilometrede yanşa son vermiş şan ıska geçmeğe başlamış ve oyun da kikasında Ankaralı Fikret kaleye mükında her gün birtakım dedikodular çık tir. 3 1 Ankara Gücünün galibiyetile bitkemmel bir şüt çekti. Direğe vuran top makta olduğu malumdur. Galatasaray Bu mesafeyi, iştirak eden on bir bisikmiştir. geri geldi, buna kendi kalesine olmak ükulübü reisi Sedad Ziya Beden Terbiye letçi de muvaffakiyetle bitirmiştir. BisikBeşiktaş dün Izmirde yenildi zere Vefalı müdafi de vurdu, top ayni şesi Genel Direktörlüğüne bu hususta icab letçilerimizin çok muhalif bir havada kilde direğe çarparak gene geri geldi. Anİzmir 26 (Telefonla) Beşiktaş taeden malumatı vermek üzere dün akgösterdikleri enerji kudreti ve yüksek kakara takımı daha düzgün ve hesablı bir kımı bugün ikinci maçını Ateşspor takı Merhum General Ali Hikmet Ayerdemin hatırasına hürmeten bir dakika sükut şam Ankaraya gitmiştir. biliyetleri takdire şayandır. oyunla ilk devreyi 1 0 galib olarak bi mile yaptı. Beşiktaşlılar bugünkü maçta Beşiktaşın kır koşusu Yarış sonunda hakem heyeti hertürlü tirdi. 2 I yenildiler. İlk devrede Beşiktaş kısBeşiktaş kulübü dördüncü kır koşusu ihtimale karşı sporcularımızm sıhhî va men hâkim oynadı ve Şerefin ayağile yeîkinci devre nu altı bin metrelik yol üzerinde yapmış ziyetlerini korumak için icab eden tedbirMaç Attığı Yediği Ankara Gücünün soldan bir hücumile gâne golünü yaptı. Bu arada Beşiktaş Galib Mağlub Berabere Puvan tır. On dört atletin girdiği bu müsabaka leri almıştır. Beşiktaş 3 10 3 başlayan oyun, hemen Ankara takımının lehine bir penaltı oldu. Fakat Üçoktan 2 1 7 0 da Todori 19,30 dakika ile birinci, Yortzmirde bisiklet yarışlarî Fenerbahçe 2 bâkimiyeti alt'na girdi. Soldan ve sağdan hakem Mustafa, bu penaltıyı görmedi, bu 5 1 2 6 0 0 go 20,30 dakikada ikinci, Yani üçüncü İzmir 26 (a.a.) Beşinci haftanın hücuma başlayan Ankara muhacim hat suretle Beşiktaşlılar bir sayı fırsatı kayAnkaragücü 6 3 7 1 1 y 6 1 olmuştur. 75 kilometrelik bisiklet koşusu bugün îztı karşısmda Vefa yavaş yavaş hissedilen bettiler. Demirspor 1 2 2 0 2 1 0 Basketbol maçları mir Seferihisar şosesi üzerinde yapılmış sertliğe doğru gitmeğe başladı. Hamdi2 4 2 Vefa 2 0 2 İkinci devrede İzmirliler daha seri, a0 nin ve sağiçin bu arada çektiği iki şütü tılgan ve atak oynadılar ve iki gol çıkarDoğanspor 2 2 7 1 3 Galatasaray kulübü tarafından tertib ve iki saat yirmi beş dakikada Bayram 0 1 Vefa kalecisi tuttu. Ankara Gücünün art dılar. Bu devrede Hüsnü, muhacim hat1 5 edilen Basketbol turnuvasına dün başlan birinci, Süleyman ikinci, Cevdet üçüncü 2 Ateşspor 2 3 0 1 ' mağa başlayan hücumlan karşısmda Ve tına geçtiyse de gol yapamadılar. mıştır. Müsabakalar, kalabahk bir seyir geltnişlerdir. Dün yapılan millî küme maçları Millî kümede puvan vaziyeti Öteki aldırmadı. Hep öyle gülümsü tuvalet yapsam nasıl olur, diye gözünü Burada bekliyeyim, daha iyi... Genc kadın hem sinirliydi; hem de buraDedi; gözlerini de Belmadan ayırmı yordu. Yervantın masasma doğru yürüdü: zün önüne getirirsiniz!.. Size bütün bu ceda, yalnız başına sıkılmaya başlamıştı. İçeriye onlann yanına gitmeği kendine yor, sanki: Müsaade buyrulur mu?. Bir tele sareti veren nedir?.. Hiç... Daha doğruyediremedi. Ayağa kalktı. Vitrinlerdeki Sizin yanmızda kalmak, onu bek fon edebilir miyim?.. su, o güzel kokunun, o iri pırlantanın, o * * * * R A G I B »••••••••^• ufak tefeğe göz gezdirirken kapı yavaş lerken size bamak, daha zevkli... ağır ipeklinin kendisi... Yoksa siz, ne Genc kadın: yavaş açıldı. Uzun boylu, çok temiz giDemek istıyordu. Genc kadın, bunu yaptığınızın, ne düşündüğünüzün belki Ben ne karışirım?.. Ne isterseniz Yaşar, birdenbire sinirlendi: vaz geçsen de gene yapacak!.. Nasıl ol yinmiş, pek yakışıklı bir genc göründü. anladı: farkına bile varmazsınız!. Benimki de onu yapınız!. Ben zaten gidiyorum, dedi. Siz sa önüne geçılemiyecek olduktan sonra... Buraya sık sık gelip gittiğini gösterecek Yervant, içeride kocamla beraber, Diyecek gibi kaşlarını, omuzlarım kal öyje işte... kendi aranızda, bildiğiniz gibi, pazarlığı Belma, kınlmış, gözleri üzgün bir ba bir alışkanlıkla, teklifsizlikle içeriye girdi. bir hesaba bakıyor, dedi. Belki konuşdırdı. Sonra, ayağa kalktı. Onun ne ko Başka bir zamanda olsa, Belma gibi kesersiniz!.. kışla uzaklara dalmış, ne yapacağmı bir Sonra Belmayı görünce birdenbire dur maları biraz uzun sürer... nuştuğunu dinlemiyormuş gibi görünmek kendini pek ağır satmayı seven, bunu da Belma ile Ferhundenin önünde tekrar türlü kestiremiyor gibiydi. Ferhunde, bir du. Şapkasını çıkardı. Belli belirsiz eğil Daha iyi, ben de bunu temenni tekrar eğıldi. Muhtarla Yervant, yanda denbire çırpındı. Bileğindeki pırlantalı sa di. Biraz resmî, fakat pek kibar bir selâm için odanın öteki ucuna doğru yürüdü, ustalıkla beceren bir kadın, artık bu kaederdim!. darına dayanamazdı. Bu sözler ona, pek kı odanın kapısından içeriye girerken o ate bakarken: arkasını döndü. verdi: Belma, korkak, üzüntülü bir bakışla oda. dışanya açılan kapıya doğru yürüdü. çirkin bir sırnaşıklık, bayağı bir sarkıntıÖbürü, telefonu aldı: Eyvah, dedi, yedi buçuğa geliyor. Af buyurunuz, hanımefendi, dedi. nu bir kere daha süzdü. Sonra başını çeİki kadın, yalnız kalınca kendi arala deç kaldım. Akşama misafirlerimiz var. Raıhatsız olmayımz, Hanımefen lık gibi gelir, kimbilir nasıl kızardı. NeKuyumcu Yervantı görmek istiyordum. virdi. nnda fısıldasmağa başladılar. Ferhunde, Bizimki, gene kıyamet kopanr. Ben di!. Konuşacaklarım gizli değil. Ha, de dense, şimdi pek de öyle öfkelenmiş gibi Burada değıl mi acaba?... Yabancı genc, şapkasını, oradaki kolBelmanın sinirlendiğinı, bıraz da koca gideyim, Belmacığım!... Bileziği görmin ne buyurmuştunuz?.. Bana bu cegörünmedi. Demin yalnızhktan sıkılırBelma çekinmedi. Görünüşü, konuş tuklardan birinin üstüne bıraktı. Eldivensına öfkelendiğini sezmişti: düm. Pek güzel olmuş; sana pek yaraşasareti veren ne oldu, diye soruyordunuz, ken şimdi hemen hemen eğleniyor gibiy Sakın, bu taşları kaçırayım, de cak. Güle güle tak. Sakın, boş bulunup da ması bu kadar düzgün bir genci karşılıksız lerini de çıkarırken, hep öyle için için gü değil mi?.. Bunu nasıl anlatayım, bil di. Hem galiba bu ilk defa gördüğü lüyordu: me. Neden vaz geçecekmışsin?.. Kocan, vazgeçeyim, deme!. Gece telefon ede bırakmak istemedi: genc de bütün bunları biraz tatlı bir sesle Biraz içeriye girdi. Şimdi gelir, de Demek, yalnız değilsiniz?.. Be mem ki... Lâvanta satılan bir mağazabin lira fazla, bin lira eksik vermiş ne rim. Ne oldu, anlatirsın. Şimdilik, ben di. yefendi de içeride... Kadmlarla çocukla nra önünden geçiyorsunuz diyelim. Güzel söylüyordu... çık^r?.. Hem sana ne?.. kaçıyorum!. bir koku duyarsanız, kendinizi tutamazsıKendini tutmasa belki de gülümseyeBunu söylerken gözünün ucile, yanda nn önünde alış veriş etmeğe gelmez, derBelma, her zamanki gibi dudağının Ferhunde, koşar gibi, kapıya doğru ler ya, sizi de onun için mi burada bırak nız, içinize çekersiniz, koklarsınız!. Bir cekti. Bunu belli etmemek için hep öyle bir ucunu büktü: yürüdü. Biraz sonra da gözden silindı. ki kapıyı gösteriyor, sanki: kuyumcu dükkânına doğru yaklaşırken, arkası dönük duruyor, onunla gözgöze Orada... îsterseniz siz de giriniz!. tılar?.., Aramızdaki pazarlığı biliyorsun, Belma, yalnız kalmca çantasmı açtı. Dubaşınızı çevirip hiç olmazsa şöyle bir bakBelma, birdenbire sinirlendi. Öfkeli Demeğe getiriyordu Böylelikle Muhgelmekten biraz da çekiniyordu. dedi.Bileziği mutlaka al, diye üstüne dü daklarının alını tazeledi. Pudra kutusunmadan geçemezsiniz. Hele, gözünüze bir şecek olursam o da kendi dediğini yap daki mini mini ponponunu burnunun üs tarla kuyumcunun konuşması yarıda ka bir sesle dedi ki: Eğer, birdenbire başını çevirip de b a t İltifat buyuruyorsunuz amma size dizi inci, iri bir pırlanta çarpacak olursa, saydı...« lacak, hepsi buraya gelecekler, kendisi de mağa kalkacak; ses çıkaramıyacağım. tünde gezdirdi. Yapacağı varsa, yapmıyacak mı Kuvumcu ile Muhtarın arasındaki pa yalnız başına beklemekten kurtulacaktı. bu cesareti veren ne oldu, onu anlamıyo biraz olsun durursunuz. Bir başka dük(ArKası var) kânda ağır bir ipekli görür.. Şundan bir Yeni gelen genc, gülümsedi: rum?. zaten?.. Sen bileziği alsan da yapacak, zarlık kimbilir daha ne kadar sürecekti. Tefrifa No. 6 DUNYA BÖYLEDiR İŞTE...