6 Nisan 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

6 Nisan 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CÜMHURIYET Nisan 1938 ( Tarihi roman: 55 Yazan: M. TURHAN TAN Şehir ve Memleket Haberleri Prenses Ulviye Hissesine düşen serveti almak üzere Mısıra gitti Zorba Nakilci dedi ki: Şevketlu Hünkâr bu gidişle Çeribaşıya damad olacağa benzer. Başçukadar dostumuza da o zaman sağdıç olmak düşer Fakat e\deki hesab gene çarşıya uy madı, zavallı Hünkâr bu hulyanm da tadına doymadı ve Sulukuleli Çingene Hasan için yapılacak muhtesem kabul res mınin hazırhkları bitmeden kıyamet koptu. Çünkü Başçukadar Seyyid Ömer Ağa, bir halifenin mübarek ayağına bir Çingene dudağınm değmesini kıyamet alumetlennden sayarak heyecana kapılmış, el altından Nakılciye haber yolhyarak böyle bir felâketin vukuuna meydan vertnemesi niyazında bulunmuştu. Nakilci, kalbinin yarısına şahinşah yaptığı Seherin iddet gür.lerini sayıyordu. Dilber dulun kocasız kaldığı günlerin sayısı doksanı bulunca Istanbulun yıllarca unutamıyacağı derecede tantanalı bir düğün yapmak düşüncesile buhranlı bir hayat yaşıyordu. Başçukadarın ricası ken dine sunulduğu sırada dem tablası ba ş'ndaydı. Sarhoş Mustafa ile boyuna kadeh boşaltıyor ve her kadeh sonunda mezeyi Gülhaneli Hüseynin, yan kalbine tasarruf ettirdiği o gencin yüzünden *• hummalı bakışlarla ahyordu. Saraydan gelen adamı da sofranm karşısmda el pençe divan durdurarak kabul etti, iki kadeh arasındaki fasıla esnasmda dinledi ve bir nebze düşündükten sonra şu cevabı verdi: Şevketlu Hünkâr bu gidişle çeribaşıya damad olacağa da benzer. Başçukadar dostumuza da o zaman sağdıç clmak düşer. Onun gösterdiği telâş da galiba bu yüzdendir. Ve sürekli bir kahkaha salıvererek ilâve etti: Rus kızi, Ulah kızı, Macar kızî, Rum kızı, Ermeni kızı sarayda dolu. Varsın aralarına bir iki de Çingene kızı karışsm. Başçukadar ne diye bu işe nza gostermez. Fakat ciddî bir çehre takmmakta gecikmedi, elini rakı sofrasmda da ekseriya belinden çıkarmadığı palasının kabzasma koydu: Başçukadara, dedi, selâm söyle. Kendisinin, yoldaşlannın, vezîrlerin, bi zim ağaların öptükleri bir ayağa Çirfge ne Hasanın dudağı değemez. Hiç. rne rak etmesin. Tıpkı Hünkârm huzurunda bulunu yormuş gibi kollarını göğsüne kavuşturarak ünlü zorbaya korku ile karışık bir saygı gösteren saray ağası yer öper cesine eğilip ve geri geri yürüyüp odadan ç.kınca yüzünü sarhoş adaşına çevirdi: Haydi, dedi, üstüste üç kadeh yuvarla da Habib Odabaşıya git. Şu Çingene işine bir düzen vermesini söyle. Sarhoş adaş bu emrin ilk kısmını he men yerine getirdi, bir kilo kadar şarabı üç kadeh içinde yuvarladı ve bir mülâ haza ileri sürdü: Habib odabaşi şimdi saray silâh şorudur. Mukatıa iltizam edip hazine düzmektedir. Böyle maslahatlara el vurur mu? Nakilci Mustafa kötü kötü güldü: Behey gafil. dedi, Ocağın isi bir adamın damarlanna sindıkten sonra o adamm kazanı şeriften uzak kalması ka. bil olur mu?... Habib de saray a geçti amma Ocağın kuludur. Kalıb nerede olursa olsun kalbi gene Ocaktadır. Kazanı şerif uğrunda can vermek için işaret bekler. Sen hemen dediğimi yap. Görecek sin ki Habib, daha sen yanındayken si lâhlanacak, Ocaga koşacaktır. Gerçekten de öyle oldu. Eski odabaşi, ' sarayı tahkir ve sarayı tazyik için kendisinden beklenen hizmeti kabul etmekte küçük bir tereddüd göstermedi. Nakılcinin selâmmı alır almaz Ocağa koştu, ustalan ve çorbacıları başma topladı, Ka runî Su'tan Süleyman devrinde kurulan kanunları korumak (!) vazifesinin hacı Bektaş köçeklerine aid olduğunu ve o kanunlarda bir Çîngeneye Padişahlann a yak öptürmesine dair işaret, yahud sarahat bulunmadığını söyledi: Yoldaşlarım, dedi, Padişahın her dilediğini yapmasına göz yumarsak yarın gene bir nizamı cedid bid'ati çıkarıhr, Ocağımıza incir dıkilir. Onun için uyanık bulunmahyız. Padişahın kanuna uygun olmıyan her dileğine engel olmalıyız. Nizam, sükun ve terbiye, bu çapulcu Ocağın hoşlanmadığı şeylerdi. Küçük bir fısıltı orada büyük bir velvele uyandıra bilirdi ve bir bardak suda fırtma yarat mak Yeniçerilerin bayıldıklan işlerden di. O sebeble Habib odabaşınm teîkini hemen müessir oldu. Sanki devlet tehli kede, memleket tehlikede, Ocak tehlikede imiş gibi müthiş bir heyecan gösterildi, dişler gıcırdadı, gözler parladı, silâhlar sıyrıldı ve odadan odaya, ortadan ortaya intikal eden müşterek bir sayha belirdi! Istemezük, bir Çingeneye Hünkârm ayak öptürmesini istemezük! Padişahın bu işe verdiği ehemmîyet, menfi cepheden olmak şartile, Ocaklı arasmda da belirivermişti. Artık her kafadan bir ses ve her belden bir pala çıkarak saraya karşı tuğyan naraları savruluyordu. Küçük bir teşebbüs ve telkin bu nümayişi korkunc bir isyan şekline sokabi lirdi, Ocakla saray boğazboğaza gelirdi. Lâkin Nakilci ile onun emrine göre hareket eden Habib odabaşi Padişahı devir nıek değil korkutmak istiyorlardı. O se beble gürültünün ancak sesi Padişaha aksettirildi ve Hünkâr, Yeniçerilerin silâhını görmiyerek naralanm duydu. Fitneyi uyandıran Habib, gene silâh şorlar dairesine dönmüş ve hâdiseyi guya eski dostlan tarafmdan bildiriliyormuş gibi başçukadara haber vermişti. O da ayni tegafül ve tecahül maskesine bürü nerek doğruca huzura çıktı: „ .n. Haydi, dcdü ayıkla pirîncin taşını. Sultan Mahmud bön böa sordu: Gene ne var Ağa? Ne olacak? Ocaklı ayaklamyor, kışlaklarda (1) kıyamet kopuyor! Sebeb? Sebeb senin yufka yürekliliğin!.. Bir Çingeneye acıyorsun, ecdadmdan hiç birinin yapmadığı işleri tasarlıyarak herife ayağını öptürmek istersin?.. Bir hali fcnin ayağına bir Çingenenin dudağı değer mi? Böyle bir iş yeri boynuzlannda tutan öküzü gazaba getirir, dünyayı zelzele tutar. Işte Ocaklı da gayrete geldi, ayağa kalktı. Hünkâr, elemli bir sükun içinde en yakm kölesinin bu pek ağır sözlerini dinliyordu. Meselenin Çingene Hasan yü zünden çıktığını anlayınca biraz rahat laştı: Boş lâfı, dedi, bir yana koy da anlat. Sana bu haberi kim verdi? Habib odabaşi? Onun Ocakla ne alâkası var? Alâkasını sen kestin amma dost Iarı kesmemiş, kendisine bu sabah adam yollanıp kaziyye bildirilmiş. O da gelip telâşla beni buldu, yana yakıla duyduklannı anlattı, inad edip de Çingene Hasana ayak öptürürsen tahta, taca elveda edersin!... Sultan Mahmud gözlerini kapadı. Tahta çıktığı gün sarayda dökülen kanlan, amcasının parçalanmış cesedini ve Alemdar vak'ası sırasında Topkapıya atılan kurşunlan hatırladı ve yüreği yana yana karannı Başçukadara bildirdi: Yumurta işçileri islerine basladılar Yevmiyeler 4 liraya çıkanldı, fakat tiiccar büyük zarar görüyor Cumhuriyetin 15 inci yıldönümü için Vilâyetlerden beş senelik faaliyete aid ihsaî malumat istenildi Siyasî icmal Mısırdaki seçim ve Roma müzakereleri ısırdaki meb'us seçimi ile ln # giliz Italyan müzakerelerinin esas itibarile neticelenmesi ayzamana tesadüf etti. Şu kadar var kî bu defa Mısırdaki intihabda daha ziyade dahilî meseleler ve bahusus halkın refa hma, sıhhatine ve hava ihtiyacına aid ıslahat üzerinde mücadele yapılmıştır. Romadaki müzakerelerde, Mısır da mevzuu bahsolmuştur. Fakat bu, Mısınn dahilî işlerinden dolayı değildir. Beynelmilel vaziyeti ve bahusus Mısınn topraklarından geçen ve ahiren aktedilen İngilizMısır ittifakı ahkâmı üzere uzun müddeİ Ingiliz askerî işgali altında kalacak olan Süveyş kanalının gerek sulh gerek harb" zamanında tamamile serbest olması üz^" rinde münakaşalar cereyan etmiştir. Mısır intihabının başlıca neticesi şim * diye kadar memleketin bütün efkân umumiyesini ve millî duygulannı temsil eden müfrit milliyetçi Vefd partisinin tamamile ehemmiyetten sak't olmasıdır. Geçen meb'usan meclisindeki 232 meb'ustan 186 meb'us Vefd partisine mensubdu. Şimdiki hükumet taraftan teşekküllerin meb'usian ancak 46 idi. Mısır nüfusunun tabiî tezayüdünden dolayı meb'usların miktan da 264 kişiye çıkanlmıştır. Yeni intihabda: Vefd partisi ancak 12 meb'us çıkarabil* miştir. Hükumet taraftan müttehid teşekküller ise 96 meb'us çıkarmışlardır. Vefd partisinin en büyük liderleri Mustafa Nahas Paşa ve Makram Paşa gibi maruf politikacılar meb'us intihab edilememiş « lerdir. Açıkta kalmamalan için Kral tat rahndan âyan meclisine tayin edilmele * rine aid teklifi de onurlarına yedireme • mişlerdir. Yeni intihabda hükumet taraftaıjı gruptan sonra en kuvvetli parti olarak Sadiler meydana çıkmıştır. Nahas P a * şanın liderliğinden gayrimemnun Vefd* ciler ve bahusus eski meb'usan reisi Anmed Mahir Paşa, Nakraşi ve emsali maruf simalann; Vefdin eski lideri ve müessisi Said Zağlul Paşanın ismine izafetle teşkil ettikleri yeni parti yani mutezil Vefdciler 79 meb'u3 çıkarmışlardır. Müstakil meb'usların sayısı 59 dur. Reylerde tesavi hasıl olan 18 intihab dairesinde ya* pılacak seçimler yeni parlâmentodaki yukarıda zikredilen partiler arasındaki nisbcti ehemmiyetli derecede değiştirmiye • cektîr. • • " " ^ *Yenî intihabın beklenmiyen neticesi Sadiler partisinin çıkmış olmasıdır. Hüku< met taraftarlan mutlak ekseriyeti haiz ol^ madıklanndan Başvekil Mahmed Mah» mud Paşa kabinesine Sadılerden mümessıl almak mecburiyetindedir. Yahud müs* takiller ile uyuşacaktır. Lâkin Sadilef toplu ve mazbut tek bir parti olduğundart hükumet taraftarlannın Sadilerle ittihao! etmeleri Mısıra siyasî istikrar temin ede*cek ve yukarıda söylediğimiz ıslahatm vtf adeta hiç yoktan meydana getirilecek o> lan ordunun ve müdafaa teşkilâtının vü« cud bulmasını kolaylaştıracaktır. Bu işle? çok büyük paraya muhtacdır. Halbukl halkın daha fazla vergiye tahammülü yok* tur. Vefd partisi uzun seneler istiklâl mîH cadelesini idare etmişti. Ingiltere ile yapı* lan istiklâl ve ittifak anlaşmasını diğer bü1* tün partilerin iştirakile meydana getir • mişti. Kendi başma kapitülâsyonlan kal* dırmıştı. Haricî davalar bittikten sonrjj Vefdin bu işleri başaramryacağını ilk teo« rübe gösterdiğinden ve memleketin otori* te membaı olan krallık ile kanunu esasiniıl tasrih etmediği noktalarda ihtilâf halintf düştüğünden ve parti dahilindeki unsur* lan da idare edemediğinden inhilâl et • miştir. Vefd mevkiini başka siyasî teşekkülle* re bırakırken Mısınn beynelmilel vazi *i yeti, îngiltere ile İtalya arasında Roma* da yapılan müzakereler neticesinde sağ» l.ımlaşmıştır. Italyanm Süveyş kanalına v^ Akdenizin îngiliz împaratorluğunun alâ*. kadar bulunduğu şark havzasma aid ta» hbleri tatmin edildiğinden Mısınn haricf de bir endişesi kalmamıştır. Artık huzuf içinde, dahili ıslah ve yenileştirme İİ4 meşgul olacakhr. îhrac olunan yumurtalan işliyen işçilerin ücretlerinin arttınlmasmı ısrarla iste meleri üzerine yumurta ihracatçılarile işçiler arasmda tahaddüs eden vaziyet, dün alâkadar makamlarm da müdahalesile muvakkaten halledilmiştir. Yumurta ihracatçılan, Türkofisle yaptıkları temaslar neticesinde işçilerin işe başlamaması yüzünden harice karşı ye rine getirilemiyecek taahhüdlerin haricde Türk ihracat ticareri için çok fena bir leke teşkil edeceğini gözönünde bulundurarak işçilerin istedikleri ücreti, yani sandık başma 60 kuruşu taahhüd karşılanmcıya kedar vermeği kararlaştırmışlardır. BunBalkan memleketleri iktısadcılarının dan sonra Türkofisten bazı raportörler şehrimizde bulunduğu şu sıralarda BalYemişe gitmiş, işçiler de yeni karar karkan limanlarını bütün dünya limanlarına şısmda işe başlamışlardır. bağlıyacai çok mühim bir proje üzerinde Bu şekle göre, işlenecek ytımurtanın durulmaktadır. Oğrendiğimize göre, bu bir sandığmın işçiliği 75 kuruşa ve bir projenin esas hatlan şu şekildedir: işçinin yevmiyesi de 4 liraya gelmekte 1 Balkan deniz nakliyecilerinin dir. Halbuki ihracatçılar, haric piyasa aktarma hususunda teşriki mesaisi... ran düşüklüğü karşısmda bir sandık yuEzcümle: Yunan, Rumen ve Türk murtadan azamî 25 kuruş kâr alarak ihracat yapmağı kabul etmişlerdi. Şimdiki hatlannın Adriyatik mıntakasmda Yu yeni vaziyet karşısmda zaranna ihracat goslav hatlarile teşriki mesaisi, yapmak zarureti hasıl olmuştur. İhracat Yugoslav ve Rumen hatlannın Mar çılar, şimdilik taahhüdleri yerine getirmek silya, Türk ve Rumen hatlannın Kontiiçin bu zarara katlanacaktır. nan, Rumen Türk ve Yugoslav hatlannın Nevyorka kadar mevcud bulunan ADUYEDE Yunan hatlarile teşriki mesaisi.. 2 Birbirine muvazi hatlann prog • Suçlu telefon tahsildarı ram ve tarife birliği, Telefon idaresinde 1842 liralık bir iHtilâstan suçlu tahsildar Cemalin dün A3 Balkan memleketleri bayragı alğırcezada muhakemesine devam edil hnda çalışan mUesseseler arasında mütemiştir. kabilen rüçhanlı anlaşmalar akdi. Evvelki celsede iddia makamı, suçu Türkiye, îzmir Pire hattı tesîs et aid olduğu daireyi iğfal mahiyetinde mekle bu işte ilk adımı atmış bulunuyor. görmüş. Cemalin zimmet ve ihtilâs madBu hat Marsilya ve Nevyorka kadar gidesine göre cezalandırılmasmı iste den Yunan hatlarile iltisak peyda etmiş mişti. tir. îcabında, halen kaldınlmış bulunan Dünkü celsede suçhmun müdafaa vekili, müekkiline aid suçun ihtilâs ol tzmir Pire îskenderiye seferleri de madığını, ihtilâs olmssı için her hangi yeniden ihdas edilecektir. Merhum Prens Seyfeddinm refikası Prenses Ulviye, iki gün evvel Mısıra gitmiştir. Prensin emval ve emlâkini idareye memur olan mütevelli heyeti ile Prenses arasında mutabakat hasıl olmuş ve Cumhuriyetin on beşinci yılına aid kendisine Prensin servetinden mühim bir kutlulama hazırhklan başladığını yaz hisse verilmesi takarrür etmiştir. Prenses mıştık. Bu arada hükumet bütün vilâyetMısıra gjdince kendisine verilecek olan lerden gerek hususî muhasebe, gerekse uhisseyi alacaktır. mumî bütçe veya belediyeler vasıtasile yapılan imar işleri hakkında malumat istemiştir. Çok mühim bir proje hazırlanıyor Balkan limanları, dünya limanlarına bağlanacak Muhtelif vilâyetlerden alınacak bu malumat umumî bir broşür halinde neş redilecektir. Alâkadarlar şimdiden hazırladıklan malumatı bağlı olduklan Vekâletlere göndermeğe başlamışlardır. Istanbul Nafıa Başmühendisliğile Maarif müdürlüğü taleb edılen ihsaî malumatı gönder mişlerdir. Maarif müdürlüğünün hazırladığı cetvele göre, son beş senede Istanbul muhasebei hususiyesinin verdiği tahsisatla 51 ilkmekteb binası yaptırılmıştır. MÜTEFERRÎK Yumurta ihracatçılarmm yeni müracaatleri Yumurta ihracatçılan, Ispanyada ihtilâlden evvel ihrac olunup da bedeli el'an ahnamıyan 400,000 Türk lirasınm verilmesi için Başvekâlet ve tktısad Vekâletine dün telgraflar çekerek müra caatte bulunmuşlardır. öğrendiğimize göre, bu Işi hal için Ankarada toplanan komisyonun verdiği rapor, şimdi Başvekâlette bulunmak tadır. Yumurta ihracatçılan bütün memleketler bundan çok zaman evvel paralanm aldıklan halde kendilerinin iki senedenberi paralannı alamamış olmalannı kâfi bir nezaket sayarak Başvekil Celâl Bayardan bu vaziyete ni hayet verilmesi için istirhamda bulunmuşlardır. Sanayi zümresînîn ihtiyaclarî Millî Sanayi Birliği, muhtelif sanayi zümrelerinin dilek ve ihtiyaclarile daha yakından meşgul olmak üzere en cümenler teşkiline karar vermiştir. Encümenler tedricen teşekkül edecektir. Düzcede açılan köy Üniversîteden mezun gencler, arzu fePolis mektebinde yüzme derlerse 25 lira aslî maaşla komiser oPolis memurunu öldürenlerin larak zabıta mesleğine intisab edebile dersleri de verilecek muhakemesi Polis mektebinde spor derslerine çok ceklerdir. Bu gibi taliblerin bir senelik ehemmiyet veriliyor. Tedris kadrosuna Bir muddet" evvel Feriköyünde polis stajdan sonra rütbeleri arttınlacaktır. ayrıca bir de yüzme muallimi almmış» memuru tsmail Hakkıyı öldürmekten tır. suçlu îsmaille Remzinin muhakeme Nisan yağmurları mı? ŞEHIR İSLERÎ lerine dün Ağırcezada devam edilmiş Bir muddettenberi çok güzel giden ve tir. Müdafaa şahidi dinlenildikten son îstanbullulara tam bir ilkbahar yaşatan Et fiatları ipka edildi ra diğer müdafaa şahidlerinin celbine havalar evvelki gece birdenbire bozmuş, Et komisyonu dün de toplanarak peve Remzinin Akıl hastanesine gönderi nisan yağmurları başlamıştır. rakende et fiatlari üzerinde tetkikat lip gönderilmediğinin sorulması husu Meteoroloji istasyonuna gelen malu sunda müzekkere yazılmasmakarar ve mata göre, memleketin her köşesine fe yapmış, henüz narhın tebdilini icab ettirecek bir sebeb mevcud olmadığmdan rildi. yizli yağmurlar yağmaktadır. fiatlan ipka etmiştir. Kurşun hîrsîzî mahkum oldu Yurdun doğu Anadolu bölgesile Ka Kasablar şirketile Belediyenin müş Fatihte Kurşunlu medreseden 170 ki radenizin şark taraflarında hava buluî tereken kurduğu yeni şirket tarafmdan lo kurşun çalmaktan suçlu sabıkalı Vi lu, diğer bölgelerde çok bulutlu ve yer sipariş edilen ilk kafile kesim hayva zeli Mustafa dün Sultanahmed üçüncü yer yağışlı geçmiş, rüzgâr Trakya, Ko natı da bir haftaya kadar gelecektir. Onsulh cezada 3 ay hapse mahkum olmuşsonra toptan satışlar üzerinde de caeli ve Ege bölgelerile Karadeniz ve dan tur. azamî fiat tesbit olunacaktır. Anadolunun garb taraflarında şimal Hâlâ uslanmıyan hırsîz Plâkalar değiştiriliyor den kuvvetlice, diğer yerlerde cenubî Muhtelif zamanlarda beş hırsızlık Dahiliye Vekâletinden verilen bir eistikametten orta kuvvette esmiştir. ' vak'asmdan dolayı mahkum olan sabıDün İstanbulda hava kapalı ve yağış rfıir üzerine İstanbulda bulunan resmî kalı Şakir, dün sabaha karşı saat 5.30 da ve hususî bütün otomobil. kamyon ve Vefa caddesinde Dursunun evine gire lı geçmiştir. 24 saat zarfmda metre mu otobüslerin plâkaları yeni şekilde değişrabbaına 8,1 kilogram yağmur yağmış tirilecektir. Bunların tebdiline yakmda rek bazı eşya çalarken yakalanmıştır. Dün, Sultanahmed sulh cezada yapı tır. başlanacaktır. Plâka resmi 350 kuruş olan muhakeme neticesinde suçu sabit larak tesbit edilmiştir. şörülen Şakir, 3 ay hapse mahkum ol Darendede kızamık hastalığı Ekmek fiatı muştur. Darende (Hususî) Kazamızm bazı İstanbul Belediyesinden: Bir suçlu tevkif edildi köylerinde kızamık ve kasabamn iki 6 nisan 938 tarihinden itibaren birinci Fatma isminde bir kadmı temlik se mahallesinde çiçek hastalığı vardır. Sıhnevi ekmek on kuruş, ikinci nevi ekmek nedi üzerinde dolandırmaktan suçlu lo hat memurları halka aşı tatbık etmektedokuz kuruş yirmi para, fırancala on kantacı ve bakkal Nihabet ile Ziya ad dırler. dört kuruş yirmi paradır. larmda iki kişinin dün Sultanahmed {Arkasr var) birinci sulh cezada sorguları yapılmış(1) Yeniçeriler kışlalanna kışlak dahi tır. Netıcede Nihabet tevkif edilmiş, Ziderlerdi. ya da ikamete rapten serbest bırakıl mıştır. bir zimmeti veya vesika üzerinde tağ yir ve tahrif yapılması lâzım geldiğini ileri süıerek zimmetten tecziyesi icab edeceğini söylemiştir. Muhakeme, karar için başka bir güne alik edilmiştir. ÜNIVERSÎTEDE Mezun gencler polis komiaeri olabilecekler Zonguldakta büyük bir lise yapılıyor kâtibleri kursu SOSYETELERDE Elektrik şırketinin teklif projesi Nafıa Vekâletile Elektrik şirketi arasındaki müzakereler devam ediyor. Alınan malumata göre, şirket, Nafıa Vekâletine bir teklif projesi vermiştir. Vekâlet bu proje üzerinde tetkikler yapmış, mütaleasmı murahhaslara bildir miştir. Devam eden müzakereler, bu esaslar etrafındadır. Mnharrem Feyzi TOGAY Askerî mmtakadaki arazi satın alınıyor Boğaziçindeki askerî mmtakada eş • hasa aid arazi hükumet tarafmdan satıni alınacaktır. Bunun haricinde kalan ara* zinin hangi taraflarında bina inşası ca* iz olduğu tesbit edilmek üzeredir. Bü maksadla muhtelif vekâlet mümessille* rinden mürekkeb bir komisyon çalış • malara başlamıştır. Müessif bir ölüm Şehrimizin zahire ve sanayi âleminde tanınmış tüccar ve fabrikatörlerimizden Bay Mustafa Çanakçılı dün vefat etmiştir. Cenazesi bugün saat 12 de Beyazıdda Soğanağa mahallesi, Nur sokağmda 20 numarah hanesinden kaldınlarak namazı Beyazıd camii şerifinde kıDüzce (Hususî) Kazamızda bir muddettenberi devam eden köy lmdıktan sonra Topkapı aile kabrista kâtiblikleri kursu hıtam bulmuştur. Gönderdiğim resim bu kurslara devam nmdaki ebedî medfenine naklolunacakeden ve kö>ün idaresi için lâzım gelen malumatı öğrenenleri yeni kıyafet tır lerile göstermekteciir, Cumhuriyet Zonguldak (Hususî) Şehrimizin maarifperver tüccarından Mehmed Çelikelin altmış bin lira sarfile inşasım vadettiği lise binasmm temel atma merasimi pek parlak bir surette yapıldı. Bütün mekteblilerin, büyük bir halk kütlesinin ve valinin önünde cereyan eden merasimde muhtelif hatibler söz söylediler. Zonguldak bu vesile ile bir bayram gününü yaşadı. Akşamı da ortamekteb salonunda Halkevi namma bir müsamere verildi. Gönderdiğim resim, Zonguldak lisesinin temel atma merasüninden bir anı göstermektedir. Afaone şeraiti { Senelik AJü aylık Üc aylık Bir aylık Niishası 5 kurnştur 1400 Kr. 2700 Kr. 750 > 1450 » 400 > 800 » 150 a Yoktur

Bu sayıdan diğer sayfalar: