21 İkincikânun 1938 CUMHIJRİYET Zamaııın en mühim meselesi minönü îstanbulun en güzel ve en işlek bir yeri iken bakımsızlık, kayıdsızlık yüzünden son derece çirkinleşmiştir. Oradaki camiin minareleri bir zamanlar denizde gölgelerini yıkarlardı ve denizden geçenler Türk san'atınm gerçekten bir şaheseri 4 olan o büyük mabedin muhteşem aksini Yazan: RENE LA BRUYERE köpükler içinde dalgalanır görerek inşiBizde çok yeni bir tarihçesi olan millî rah duyarlardı. Sonraları denizle cami Hattın öteki ucunda, Avustralyanın nıı tayyareleri alacak, Okyanus sevkülsanayiin geniş bir sermaye varlığına ve arasına açgözlülüğün, güzelliğe düşmanşimaligarbî burnunda, Torris boğazı met ceyşini altüst edecektir. îşin en fena talığm taş yüzlü ve taş yürekli abideleri halınde çok güzel bir vaziyete sahib olan rafı, Büyük Okyanus ihtilâfınm, Avru olgun bir tekniğe dayandığını kimse iddia edemez. Bunların ikincisi zamanla te şeklinde binalar dizildi ve EminönündePortDanvin'in tahkim ve teçhizine çalı payı ikiye ayıran ideoloj'i rekabetine daki bediî sima üzerine çiçek çopurluğu işşılmaktadır. Clarence ve Timor adala hil olmuş bulunmasıdır. Bahtsız dünya lâfı edılebilen bir mesele olsa bile birin lendi. nnın muhafaza ettiği Port Danvin, mız, bütün hırs ve iştihamızı zapt ve ka cısi hiç de öyle değildir. Nitekim, geçen nadlarımızm hamlelerini tahdid edemi on sene içinde sanayide büyük bir kud Singapur'a karşılık teşkil eder. Geçmiş günlerin bu çirkin günahı da yecek kadar dar geliyor. Müstakbelde retle çalışılarak büyük kabihyetli teknifakat milyonlar sarfolunarak şimdi taSidney'den gelen haberler, Danvin'in siven ve işçiler yetiştirilmiş olmasına mumir olunacak, o çopurluk giderilecek ve modernleştirilmesi için projeler hazırlan vukua gelecek bir harb, bugünkü mu kabil sermaye tarafını düzeltmek o kaEminönü eskisinden daha zarif bir yüz dığını bildiriyor. Bu projeler, ilk ağızda, vasala vasıtalan yüzünden, her tarafa dar kolay olmamıştır. Esasen bu böyle olalacaktır. 400,000 îngiliz lirası sarfinı istilzam et jayılmak tehlikesi arzediyor. Benzin, masaydı, sanayiimizin halkm menfaatleri mektedir. Yakında, Port Danvin açık modern harblerimizin bu çabuk alev alan aleyhine inkişaf etmiş olmasından bile Gazeteler bu müjdenin şevkini teren larında yapılması mutasavver manevralar, maddesi, yangını bütün küreye sirayet et süphe edilebilirdi. nüm ederken Yenicami mahfilinin üzebu bakundan manidardır. Manevraların tirecektir. rinden uzanıp geçtiği kemerin ve hatta îşte bu kadar gayrimüsaid şartlar içinmevzuu, Japon donanmasmın Danvin e Sarı ırkın, garb nüfuzundan kurtul mahfilin kıdemi ile mimarî kıymeti ü s< taarruzu ve limanın, Avustralya tayyare masına yardım eden «kötü Avrupalı de kurulmuş olan sanayiimizde muzır bir tünde tevakkuf ediyorlar. Gözümüze Yenicamiin tarihî, meşhur kemeri \e deniz kuvvetlerile, onları takviye için ları» bu hareketlerinden dolayı acı acırekabetin için için işlediğini birçok müesçarpan yazılara, kulağımıza erişen sözleseseleri kökünden sarstığım görüyoruz. Singapur'dan gelen hava vesaiti tarafın takbih etmekle beraber, buna mukabil Yenicamiin önündeki binaların yıkıla buradan alınmıştır. Kemerin camiden çok re bakılırsa mahfilin camiden sonra yapılSene başı münasebetile geçen yılın dan müdafaasıdır. rak orada büyük bir meydan vücude ge sonra inşa edıldiği haberleri doğru değil dığına, kemerin ise Bizanslılardan kalma bu antikomünist birliğin esasında, mazi bilânçosunu yapan birçok sanayicilerle dir. Camile kemerin inşası arasında uzun olduğuna inananlar var. Port Danvin ile Singapur arasında Fe Ieri ve an'anelerile iftihar eden müstakil temas ettik. Bunların içinde yüzde yirmi ünleceğıni yazmıştık Bu hususta hazırlanan kanun, henüz zaman geçmemiştir. lemenk sıra adaları bulunduğuna göre, milletlere tefrika tohumu saçmağa çalı beşten fazla zararma çalışanlar var. Bir Ben bu zehabı doğru bulmachm. Çünİngilterenin Felemenk yardımına son de şan bolşevizme karşı, insiyakî ve ırkî bir sanayi müessesesi, parası demire bağlan alâkadarlara tebliğ edilmemiş ise de Be Müze müdürü Bay Aziz kendisile go kü Yenicamiin yapılmasına ne suretla rece muhtac olacağı aşikârdır. Felemen aksülâmel mevcud bulunduğunu da tasmış bir kâr müessesesidir. Böyle bir yerde lediye istimlâk muamelesinin icrası için rüşen bir muharririmize: başlandığını gören tarihçi Selânikli Musgin bitaraflığile Sonde adalarına ve bil dik etmeliyiz. Çindeki Kuomintang va zararın, muhakkak ki, bir sebebi olmak hazırlıklara ve buradaki emâkin cinsi ve « Kemerin tarihî ve mimarî nokta tafa orada böyle bir kemer bulunduğunu hassa Cava adası ile Sourabaya limanına zıyeti bu sebebden mütevelliddi, Ispanya gerektir. îşte bu sebeb, körükörüne re k'ymetlerile sahiblerini tesbite başla dan büyük bir kıymeti vardır. Belediye, söylemez. Uzun bir fasıladan sonra, yapı tesahübü keyfiyeti kabili telif bulunma ihtilâli de bu sebebdendir. Beşeriyetin, kabet şeklinde meydana çıkmaktadırhenüz bizden birşey sormadı.» demiştir. işine tekrar el vurulup bitirildiğini gena mıştır. maktadır Felemenk Hindistanının, bir bütün dahilî veya beynelmilel harb te tstanbul meb'usu Halilin mütaleası gözile görmüş olan Silâhtar Tarihi mu* Yenicami kemeri îsmi lâzım olmıyan iki müessese bili Japon taarruzuna karşı müdafaasız bir şebbüslerine sed çekmek üzere harekete yoruz ki, Anadoludan gelen yarı mamul îstanbul meb'usu ve eski Müzeler harriri Fmdıklılı Mehmed Ağa da camiDiğer taraftan camiin önündeki bina vaziyette bulunduğu umumen malumdur. geçmesi zamanı gelmiştir. Dünyayı bu bır maddenin satışa çıkabilecek şekilde lar kaldırıldıktan sonra mevcud kemerin umum müdürü Halil de şunlan söylemiş in mahfilsiz olduğunu kaydetmez. HadiBu müdafaa esbabının tamamlanması ise, şurişe sürükliyen şey 1918 galiblerinin tanzim ve temizlenmesi ışile meşgul olu yıkılıp yıkılmaması etrafında birçok mü tir: katülcevami sahıbi Ayvansrayh Hafız sahanın genişliği ve Felemengin askerî zâfı ve düştükleri tefrikadır. Mançuko yorlar. Birinin yirmi bin, diğerinin dört talealar ileri sürülmektedir. Bunlardan « Ben kemerin yıkılmasına kat'iy Hüseyinle onun eserini tekemmül ettiren imkânlar hususundaki zâfı dolayısile çok i$ı, Habeşistan meselesi, Ispanya mese bin liralık sermayesi var. îkisinin makine bir kısmı kemerin şimdiki şekilde bırakıl yen aleyhtanm. Bu kemer sonradan ya Ali Satıın ifadelerinde ise mahfilin sonrıüşkül olacaktır. Bu noksanı tamamla lesi, Şanghay meselesi gibi dünyanın en kudreti de buna göre... Bunların yalnız masının meydanın umumî manzarasmı pılmış değildir. Camile beraber yapılmış radan ilâve edildiğine dair bir işaret yokmak maksadıle bir îngiliz Holanda an büyük hâdiseleri karşısında, büyük de iki müessese olduklarına göre mevcud bozacağı mütaleasmdadır. tır. Kemerde bugün emsaline ender te tur. laşması yapılması ihtimalinden bahsolu mokrasiler denilen devletlerin takındık isi de bu taksim esasına göre kabul etmeAldığımız malumata göre, bu kemer, sadüf edilebilecek kıymette güzel bir daTarih bakımmdan sabit olan hakikat nuyor. Zira, Asyanm kapısmda Avru Ian Iâkayd vaziyettir. Tam bir istinkâf leri lâzım değil mi? Hayır böyle olmu Dördüncü Mehmed zamanında ve pa ire vardır. Kemer, şehrin bir ziynetidir. taraftarlığı bu siyasetin hatalı noktası şudur ki Yenicamiin bulunduğu saha, panın en zayıf noktası burasıdır. sı Dördüncü Mehmedin anası Turhan Hiç yıkılır mı o?..» yor. Yekdiğerinin mahvına yürümek için d:r. Bu demokrasi fakrüddemine karşı yeşimdi dahi Bahçekapısı denilen yerden, Bundan maada, ingilterenin, Nankauri her şeyi yapıyorlar. Bundan bittabi hem tarafmdan verilmek suretile yaptırılmıştır. Diğer taraftan yapılan projede kemer Tahtakale eteklerine kadar Yahudilerlej gâne deva silâhlanmaktır. limanını da hava üssü olarak tahkim ve kendileri, hem de onlara iş verenler türlü Malum oduğu üzere kemerin üstü, hün hakkında hiçbir mütalea yüriitülmemiş meskundu. (1597) yılında Üçüncî SON kâr mahfili denilen yerdir. Kemerin in tir. teçhiz edeceği söylenmektedir. Sumatratütlü zarar görüyor. Mehmedin anası Safiye Sultan bu camH nın şimalinde bulunan bu sıra adaların, Bir fabrikatör, Avrupada birçok mü şasında mimarî bir hususiyet ve orijinaliin temelini attırdı. Plânı yapan Mimat Uzakşark muvasalasmda, îngiliz tayyalnebolu vapuru faciasının tchassısların mutaleasını alarak vücude te vardır. Bilhassa cephesindeki eğriliğin Türk Rumen tüccarlarî Davud ve bina emini adile yapı işine relerinin emniyeti bakımmdan büyük bir getirdiği modelleri bir türlü piyasaya çı mimarî noktadan nazirine pek ender temuhakemesi Romanya ile aramızda akdedilen yeni kan Kara Mehmed Ağa idi. Davud, bil sadüf edilmektedir. ehemmiyet arzedebileceği muhakkaktır. karamadığını söyledi. Çünkü derhal takticaret anlaşmasından sonra iki mem yıl sonra öldü, mimarlık vazifesini Suyc îzmir (Hususî) înebolu hâdisesi Nankauri limanı üç adahlrt rflühâ'fâzâst lid edileceğine şüphe etmiyor. > Luvr müzesindeki çini leket tüccarlan, derhal karşılıklı tema lu nazın Dalgıc Ahmed Çavuş ve bina' nin muhakemesi devam etmektedir. Evaltındadır. Bunlar, Nankauri, Camorta velki günkü celsede, maznunlar ve ve Dünyanın en güzel çinilerile süslü o sa girişmişlerdir. İlk temaslar müsaid Her sene Galatasarayda kurulan ser ve Trinkat adalarıdır. îngiliz teknik me killeri müdafaalarını yâpacaklardı. Hal gılerde sanayiciler iyi mallarını sergiye lan bu mahfıle, bir halyan burasım tamir bir intıba brrakmıştır. Bunun için Ro eminliğini Kapıcılar kâsyası Nasuh Ağa hafilinde, burada ikinci derecede bir buki bazı vekiller. dısanva gitmişlerd'. getiremediklerinden şikâyet ederler. Çün etmek maksadile girmiş ve kemerin için manya ile iyi işler yapılabileceği ümıdi yükfendi. Fakat (1603) te Sultan Mehmed ölünce Safiye Sultan eski saraya hava ve deniz istasyonu tesisinin, yalnız Eski devlet Denizvolları idaresi kü taklidden ve akabinde gayrimeşru re den çok nefis ve büyük kıt'ada bir çiniyi vardır. gönderildi ve yapı yanm kaldı. Singapur için değil, Felemenk Hindis nin Denizbanka devri hasebile, bu mü kabetten korkuyorlar. çalarak Avrupaya kaçmıştır. Temaslar, bilhassa Romanyaya pirinç, Ne Birinci Ahmed, ne Birinci tanı, Avustralya ve Yeni Zelanda için essese namma ve mes'ulü bilmal olarak Luvr müzesinde herkesin gözüne çar zeytin ve pamuk satılması imkânları üKanunî yollarla bu işin önüne geçil Mustafa, ne îkinci Osman, ne Dörde çok ehemmiyetli olduğu mütaleası davanm müdafaası için şehrimize gel mesi ayrı bir mevzudur. Fakat, sanayi pan ve takdirle temaşa edilen büyük çini zerinde yapılmaktadır. miş olan tstanbul avukatlarmdan Sü cilerimizin de meslekî ahlâka sahib ol düncü Murad, ne Deli îbrahim yalnız ileri sürülmektedir. leyman Âli de vekâletnamesini vermektemeli için hazineler sarfolunmuş ve hayUzakşarkta muhtelif menfaatlerın çar le beraber, henüz hazırlanmadığım söy maları iktıza etmez mi? li yükselmiş olan bu güzel san'at eserine F. G. pışması ihtimali tahakkuk ettiği takdirde, ledi. Bu celsede, îzmir Adliye mübaşirilgi göstermemişlerdi, Yahudiler yarım F ransanın da sol cenahtan Saigon ve ya lerinden Ali de. kaza esnasmda batan kalan binaya süprüntü döküyorlardı. Nikında hazırhğı bitecek olan Camrang ile, eşvası için 650 lira istediğini bildiren bir hayet Dördüncü Mehmed devrinde ve sağ cenahtan da Yeni Kaledonya'daki istida verdi. Muhakeme, 28 şubata bı1660 vılında bu vaziyete alâka uyandı»! Noumea ile yardıma iştirak edeceğini rakıldı. Köprülü oğlu Sadnazam Fazıl Ahmed ; hesaba katmalıyız. Şüphe yoktur ki, Büfki paket eroini yuttu, fakat.. Paşanın delâletile Valide Turhan Sulyük Okyanus'ta bir harb zuhur edecek tan binayı tamamlamak işini üzerine al* Şehremininde otu^an Bedrinin erom oîursa, Noumea bu harbde mühim bir rol kaçakçılığı yantı§ı Emniyet kaçakçılık dı ve Mimarbaşı Mustafayı bu işe memu? alacaktır. Fransanın bütün dıinyada sa bürosu memurları tarafmdan haber a etti. Uç yıl sonra bina mahfilile berabert hib olduğu istinad noktalarının ehemmi lınmıştır. bitmiş ve tantanalı surette açılma törenl yf tı ve bunların biran evvel techiz ve tarr Bedri, dün sabah Havdarpaşa civa yapılmıştı. Merasimde hazır bulunan kimindeki zaruret bir kere daha sabit ol rında do!a=;ırken kıvafet değistirmiş c Halıcıoğlu açıklannda bulunan hüvi Fmdıklılı Mehmed Ağa, kendi tarihinde, mus bulunuyor. Ian memurlar tarafından ansızın yaka >eti meçhul cesedin esrarı tamamen ay Sıvas (Hususî) Sıvas, kara kışı geliyor. Çünkü Sıvas Halkevi başkanı gördüklerini uzun uzun anlatır ve Turkuvvetli ve kar yağışı bol bir yer oldu emekli Tuğbay Etem, ağacı pek kıt olan Okyanus'ta, İngilizlerin Tropie birds lanmıştır. dınlanmıştır. han Sultamn bu şaheseri tamamlamaK ğu için kayak sporuna son derece el Sıvasa, sırf kendi emeğile, güzel bir kodedıkîeri bir nevi garib kuş vardır. De Kurnaz kacakçı, derhal üstünde bu Morgda yapılan otopsi sonunda cese verişlidir. Fakat içinden akan dereler ru ve şık bir park armağan ettiği gibi için 3800 kese akçe (şimdiki rayice gör* n:zlerin serseri Yahudisi olan bu kuşun, lunan ikı paket eroini yutmus, cebinde bulunan mce bır karamelâ kâğıdına sa din hiçbir cebre maruz kalmadığı ve de ölüdür. Kızılırmak ise, şehre hayli u ölü ölü akan Bengiler suyu üzerinde Be bir milyon dokuz yüz bin lira) sarfetti* çok yükseklerde mütemadiyen dolaştığı rılı afyonu da yere atmıştır. nızde boğulmak suretile öldüğü tesbit zaktadır ve bu ihtiyar nehir, ne yorgun lediyenın yaptığı büyük barajdan isti ğini söyler. Ayni zamanda o mmtakadan gbrülür. Kırmızı renkte, iki uzun kuy Memurlar tarafmdan hastaneye gö edilmiştir. Cesedin hüviyeti de tesbit e sesini, ne de serinliğini Sıvasa hisset fade ederek Sıvasta kayıkla dolaşmak Hasköye naklolunan Yahudilerin, yerleruk, onun, fezalarda istıkamet tayin ettirmez. Ondan ötürü Sıvasta kayık sa imkânmı da temin etmiştir. türulerek muayene ettırılen suçlumın rinde kalabilmek için Sadrıazama hayli cîılmek üzeredir. Bunun Eyübde oturan fası, sandal eğlencesi yoktur. mesini temin eder. Tropie Birds, yalnız Resimlerimiz, Sıvastaki koru ile par dolgun rüşvet sunmak istemişlerse de kayutmuş olduğu iki paket eroin çıkartıl metruk mercan adalarında yuva yapmak mıştır. Kacakçı dün akşam üzeri tevkif bir şahıs olduğu anlaşılmıştır. Bugün Yoktur, dedık. Fakat bu hükmü sim kı, barajda dolaşan kayığı ve emekli bul ettiremediklerini anlatır. içm durur. Şimdi, Bu kuşun yerini, de olunmustur. di değistirmek ve «voktu» demek lâzım Tuğbav Etemi göstermektedir. lerde gömülmesine izin verilecektir. Mahfilin kıymeti içindeki çiniler yücok lâflar aklına gelmisti, ve onları söy ki kahramanı gizlice görmek için yalvar nin ikiniz için de ayni ölümü haber ver zündendir. Frenk tarihçileri de dahil oldığini söyledi. Ve sonra beni hatırladı, mak üzere bu çinileri gören bütün mülemek için saklamıştı, fakat şımdı bula mağa gelen bir sevgilı? Eğildi; ve bütün harareti alınmış ya tezgâhm önünde san gül halkaları alır verrihler onların eşsiz bir san'at bediasi mıyordu. ken size doğru dönen genc Hindli kızı, olduğunu söylemekte dil birliği yapıyor Buraya, yalnız, nasıl geldiniz? bancı sesile: hatırladı. Fakat ne oluyor? Söyleseniz e? Size refakat eden birisi var mı orada? lar. Söyliyeceğim, söyliyeceğim. Bir sağanak başlangıcında olduğu gi Hayır. Kimse yok. îşte o kadardır ol hikâyet!.. «Geldim; çünkü sizin yüzünüzde ıstı bi büyük ve ılık yağmur damlaları düşüHan<?arda Montichiari kilisesinden tfazan. lercume eden: 16 Gabriele d'Annunzio gelen dört mum yatağın köşelerinde ya rabın ne olduğunu görmeden bir saat yordu. Ccmil Fihret M. TURHAN TAN Bu kızın bana benzediğini söylenıyordu. Vaktıle Giulio'nun emrinde ça yasıyamazdun.» demk istiyordu. Diğer Paolo Tarsis kısa gecede, gözleri yaş bir gece idi bu. Monte Baldo'nun öte tarüyasındakileri, di. Doğru mu? Onu tekrar canlı görmek lısmış olan bir bahriyeli küçük alevlerle lâflan aradı; dağılan sız, arkadaşının cenazesini bekliyordu. rafmda şimsekler çakıyordu. mesgul olmaktaydı. Paolo otomobil se bulunması ve söylenmesi icab edenleri, için gözlerini kapıyordu. Gözlerini açtığı Ben Paolo Tarsis'im. Birşey mi Hayatınm en zengin bir dalı kopmuştu; sini isıterek, kendi kendine «kim geli elindeki çiçeklerin bildiği ve istediği lâf zaman daha canlı gördüğünü ilâve etti. istiyorsunuz, madam? kendi varlığının en âlicenab bir kısmı Damlalar kesiliyor, bir bağdan köpek yor?» diye sordu. Ve arabanın parmak lan. Beni affedin, beni affedin. Benim, mahvolmustu; onun için muharebenin Bu perdelerin arkasındaki ölünün havlamaları geliyordu. lıkların önünde durduğunu duyduğu zagüzelliği azalmıştı. Artık gözlerinde Vana. ben gizli nisanlısıyım. Sonra feci ölüm! Onu kollarınızın man, acı acı: gayret ateşinin, emniyet sükunetinin, ka Yüzündeki tülü kaldırarak nefes alPaolo siddetinin içinde buzlu bir tit arasına aldığınız zaman, kanlı göğsünde Kim geliyor bu saatte? Git bak, rar çabukluğunun iki misli arttığmı gör madan konusmuştu. remenin dolastığını hissetti. Bunun bir hâlâ Madura gülünü, benim gülümü, taCins;ria; dedi. mivecekti. Artık bir erkek kalbinin en Siz, burada, yapayalnız? Niçin? delilik oîduğunu zannetti, Bu zavallı sıyor muydu? Söyleyin, söyleyin. Bahriyeli cıkarken bir an Isabella nin saf iki sevincini bilmiyecekti: Hücumda Ne oluyor? Şimdi bu adamın ruhunu kendine doğgelebilece?i düşüncesi kafasında şimsek yüze daha yakından bakmak için eğildi. parlak sükutu ve, müşterek zarurette, Gece yolculuğundan karanlığa alışan gibi çaktı. Ve onu içeri almamağa, bu Bütün gece felâketle dolu gibi görünü ru çektiğini zannediyordu; onu mustarib arkadas korumanın tatlı gururunu. ve mütehayyir görüyordu. stözlerile Paolo'yu kapalı çadırların ay matemli yere ayagını bastırmamağa ka yordu. Bu gülle bunlan, bunlan onun Söyleyin bana, Paolo! Paolo ağlamamıştı; ağlamıyordu. Bü dınlığında iyice görüyor, onu bakışile rar verdi. Ve uzaktan onun dalgalı adımayaklarına koymam lâzım, bunun için Bilmiyorum, görmedim; görmenin yük ıstırab bütün mevcudiyetin don doyasıya yiyordu; sanki bitmez tüken larını görerek arkadaşından izin aldığı geldim. imkânı yoktu. ması Efibidir: Zekâya en yüksek cü mez bir beklemeden sonra mülâki olmus vaziyeti hatırladı. Monte Baldo'nun arkasında şimşekler Hiç olmazsa belki sapı hâlâ ora Tüllü bir kadın sizi istiyor. mudiyenin şeffaflığını ve sertliğini, ula Rİbiydi. Gece, geride bıraktığı herşey dadır. Kimbilir ona ilk olarak kim do«Isabella?» Dışarıya çıktı, ona doğru çakıyordu. şılmaz dağlann üzerinde kıvrılan hissiz onda şimdi karışık bir rüya olmuştu. Bu güller bugün kemerimdeydi. kundu! aydinlıgın şimşeğini aşılar. Size herşeyi anlatacağım. Bırakın vürüdü. Karanlıkta bir kadın şekli görVe titrek bir ışıkla aydınlanan perdedü. Fakat ona biraz daha yaklasmca Siz kız kardesimle beraberken ben, bilZaman zaman ayağa kalkarak ka biraz nefes alayım. Berlin Max Schmeling Ben Foorc T miyorum nicin, gizlice hangara girdim. ye doğru bir adım attı. Ve Paolo, rüya ile yapacağı msç için antrenmana başranlıklara, ovada sukutun vuku bulduğu Sanki volda sürünerek gelmis gibi so kendinden ev\ el kanı, havada, bunun lamıştır. (Arkast var) yere bakıyordu. Rutubetli ve elektrikli luyordu. Ona ne diyecekti? Yolda bir Isabella olmadığını hissetti. Kimdi? Bel Sizden bahsettik. Bana Madura'lı kâhi da imiş gibi, sordu: Büyük Okyanusa hâkim olmak için mücadele Beşeriyetin bütün dahilî veya beynelmilel harb teşebbüslerine sed çekmek zamanı gelmiştir Iktısadî hareketler Sanayide rekabet Sanayi sahasında rekabeti gayet tabiî bulmak lâzımdır. Muhakkak ki, insanlar;n iş hayatına girdıkleri ilk gündenberi rekabet de başlamıştır. Esasen rekabet insan oğlunun cıbillî varlıklarından biridir. Bu itıbarla sınaî sahada da rekabe tin tabiî bulunması lâzım geldiğini söyledık. Yalnız bu rekabet kıyasıya ve gayrimeşru olmamak şartıle... Eminönü meydanı açılırken Yenicami kemerinin yıktırılması mes'elesi PENCERESİNDEN Yenicami mahfili Eski Müzeler Umum Müdürü Halih «0, şehrin bir süsüdür. Hiç yıkılır mı?» diyor Sıvasta büyük bir baraj yapıldı Halıcıoğlu önünde bulunan cesed Meçhul şahsın cebir görmediği anlaşılıyor