9 Birinciteşrin 1937 CUMHUBÎTET Filistin Lübnan Erdün Suriye Hatay NOTLAR1 Bir yahudi köyiinde ((Keşke çok paramız olsaydı da, bu topraklar uzak yerlere kadar gidebilseydi!» Tarlada bunları söyliyen Viyanalı sabık manikör ilâve ediyor «Amma olacak, ideal paradan da kuvvetlidir, değil mi? Yazan: KANDEMÎR 5 Dost Yugoslavya matem içinde Bugün, Kral Aleksandrın olumunun yıldonumudur Büyük Kral Aleksandr'ın, dost ve müttefik Yugoslavyayı canevinden vuran feci ölümü üzerinden, bugün tam üç sene geçmiş bulunuyor. Hâdıse henüz bütün hafızalarda yaşıyacak kadar yakın 11 bir maziye aid olduğ için, onu uzun u zadıya tekrara lüzum yoktur. Yugoslav mılleti, kahraman hareketlerile tanınmış olan müteveffa hükümdarının ölümünün üçüncü yıldönümünü bugün derin bir hürmet ve matem içinde yaşamaktadır. Müteveffa Birinci Aleksandr, devlet adamı sıfatile daima Yugoslav milletinin ve milletleri birleştiren sulh ve müsale metin nef'ine çahşmıştır. Hürriyetin yo lunu Yugoslav mılletine gösteren o ol mus,Cıhan Harbinde hem asker, hem diplomat olarak çalışmış; harbden sonra da yeni Yugoslav devletınin kuruluşun da, nefsini sulh eserinin tahakkukuna bütün varlığile hasretmiştir. Müteveffa Kral bükülmez azmile, bir devlet adamı olarak durmadan dıdınmıştır. Harbde olduğu gıbi sulhta da, muazzam enerjisını kullanmamış olsaydı, bu eser mey dana gelemezdi. NICÎN BOSANIYORLAR? Araya giren kara köpek Ben büyük köpekleri severim; kocam küçüklerden hoşlanır. Bir türlii anlaşamıyoruz» Anketi yapan: Salâhaddin Güngör 3 Bir kongrenin hikâyesi jj ki ay önceydı, gazetelerde bir haber II okundu: Pariste felsefe kongresi açılıyor. Üç beş gün sonra bu haberin tetümmesi olarak havadis sütunlarında bir yazı daha göründü: Pariste açılacak felsefe kongresınde Istanbul Üniversitesini ordmaryüs profesörlerden Reıhen bah'la Mustafa Şekib ve doçent Hilmi Zıya temsil edecektir. İki gün geçmeden de başka bir haber çıktı: Paris felsefe kongresinde Istanbul Üniversitesi namına bulunacak profesörler yola çıkmıştır. Sonra?.. Bütün gazeteler bu sonra meselesinde tamamile sakit ve samit!.. Acaba kongre açılmadı mı?.. Fransız gazetelerine bakılırsa açıldı, hem de tantanalı merasimle. O halde bizim diyanmıza neden bir ses aksetmedi?.. Sakın siyasî hâdıselerın zorile o ilmî mecliste bir tatsızlık vukua gelmiş olmasın?.. Gene Fransız gazetelennın yazılarından anlaşıhyor ki kongre ilme yakışan bir va kar içinde muayyen müddetini bitirmiş tir?.. Oyleyse ne olmuştur? O büyük mecliste birşey konuşulmamış da muhterem aza sadece selâmlaşıp, büfelerde kadeh tokuşturup dağılmışlar mıdır? Ha yır. Gene Fransız gazetelerinde okun duğuna göre dünyanın dört köşesinden Parise gelen âlim insanlar tarafından felsefe kongresinde Descartes'ın hayaü» felsefesi ve eserleri uzun uzun tahlil o lunmuş, büyük filozofun tarihe ve tari hin ona borclu olduğu noktalar aydın latılmış ve koca bir cild teşkil edecek hacimde raporlar okunup nutuklar söylenmiştir ? Bir Yahudi köyü görmek is tedım. İnsanm diline bile bir tuhaf geliyor değil mi: Yahudi köyü! Ve gözlennizin önüne «Ya hudi köylüsü» diye bir tip gel mıyeceğmi de bilmez değılım. Bu yazıyı okuduktan sonra da hayahnizde böyle bir tipin canlanıp canlanamıyacağını, doğrusu kestiremıyorum. Kendisi, otuz üç yaşmda olduğu Bızım boşanmamıza bir sıyah köŞövalye Kral Aleksandr, beynelmilel Kudüs Yafa yolu üzerinde nu söyler! sahada da, yaratıcı ve sulhperver bir si pek sebeb oldu!.. portakal ağaclarının alabildiğine yasetin ateşli pirevi olmuştur. Küçük AnVe beni inandırmak için bütün talâ Daha mı yaşlı görünüyor?. uzanan bir yeşil duvar kurduktant ve Balkan Antantı, onun siyasî ve katini ele alarak ilâve etti: Şakrak bir kahkaha savurdu: ları yerde otomobilden indik. insanî gayelere müstenid mesaisinin birer Ah, bu uğursuz köpek! Herkesin Kocamın yaşı, beni hiç alâkadar Bıraz ilendeki zafer takını an eseridir. Onu, gayesine doğru daima ye arasma kara kedi girer... Kocamla be etmez. îsterse, altmışında olsun! Dün dıran kapıdan geçtık, gene porni hamlelerle sevkeden Balkanlara sar nim arama da, bir kara köpek girdi... yada, en çekemediğım şey, kıskanclık takal, sade portakal, hep portasılmaz bir itimadı vardı. Büyük Şef AtaBu hikâyeyi, kıllan alınmıs. kaşlarının tır! Kıskanc kocadan nefret ederim. kal fıdanlarile kuşatümış, günetürkün dostu ve takdirkân olan mütevef yerinde, şimdi yalnız ince bir fırça izi taşin hızını, toprağm alevini bir Geçen kış, nasılsa bir baloya götür fa Kral, beşeriyetin en büyük hâdimlerin şıyan levend endamlı bir kadından din müştü. O geceki eğlenceyi, burnumdan anda eriten serin, ferah, tertemiz İyi amma bizim gazetelerde o raporden biriydi. Uğrunda can verdiği mille ıyorum. bir havaya bürünerek dümdüz fitil fitil getdrdi! Kabahatim de ne, bılir lara, o nutuklara ve ilmî mahiyette tes tinin tazim hislerini taşıyarak insanlığın Kızıl ateş, rengine boyanmış dudaklan misiniz? Dans etmek.. însan, dans et yolda ilerledik. Saksılarının başında çalışan en yüksek mertebesine ve tarihe intikal ve fildişi matlığım taşıyan tenile korkunc medikten sonra, baloya ne diye gider.. bit olunan kararlara aid tek bir kelime Burası on sene evvel bir Yahudi köylü kızı görünmediği gibi kongrenin açılmasına eden Birinci Aleksandr, büyüklüğü nis bir güzelliği var. Fakat, bunu kocama anlatmak mümkün çöldü, dediler. dair de bir satır yazı göze çarpmadı. Cazibesine yakalanmak endişesile, bir mu.J ü? İhtiyar alıştığı yerdedir, dedi, ye betinde sadelikle, adaleti nisbetinde Biraz ötede etrafımızı saran kısa panNeden?.. kaç adım geride durarak soruyonım: tolonlu, çıplak kollu, saçları kesik san ni toprakta, yeni insanlar, yeni yuvalar Meselâ, açık pencerenin önünde o İrfan âlemimizin garb ilim dünyasile Bu kara köpek, sizin miydi? şın, ve her hallerile zarif, gözlerı ışıl ışıl gerek. turmuş, dikiş dikerim. Yanıbaşrmda bir uzaktan ve yakından yapmakta olduğu Hayır, diye gülümsüyor, kocamın gölge görerek başımı çeviririm ki: Ko En yaşlıları, kırkında, yanık yüzlü bikızları göstererek: temasları birer terakki hamlesi sayarak kopeği... cam!.. Böyle birçok defalar ayaklannın her temasın bütün safhalannı takib et Bunlar üç sene evvel şehirliydi n, gencın sozunu kesti: Biz, kurak, taşlık sahalarda vatan Nasıl oldu da, bir köpek yüzün ucuna basarak, içeri girdiğini, acaba ne mekten zevk duyan yığın yığın gazete ler... Şimdi bu köyde toprağı süren, toden ayrıldınız? yapıyorum, diye dakikalarca, ayakta du okuyucusunun kafasında şimdi böyle bir humu eken, mahsulü biçen, sebzeyi ye kuruyoruz. Burada ekilecek toprak yoktur, denebilir. Taşları birer birer söke rup beklediğini bilirim. tiştiren, keçiyi sağan, tavuğu üreten.. Anlatmağa başlıyor: istıfham işareti kıvrılıp durmaktadır. Farek, dikenleri avuç avuç yolarak toprağı Hepsi, herşey bunlardır. Affedersiniz.. dedim, bu kıskanc kat bu müz'iç suale cevab bulmak müş Kocam, bir gün eve, kucağında bir yaratmak, arzı delık delık deşerek onu Yürüyoruz. köpek yavrusıle geldı. Henüz haviama lığın büsbütün sebebsiz olduğunu iddia kül!.. O okuyucular da, hiç şüphe yok, Kar gıbı şapkasınm kenarlarından bir sulamak lâzım. Bunu" sevincle, çırdırtan sını bılmiyen, gözleri yarı kapah, bir edebilir misiniz? Bilmiyerek, istemiye benim gibi derin derin düşünüyorlar ve yığm ipek gibi taşan saçlannın altında bir sevincle yapıyonız. Çünkü, îstiyoruz Pariste açılan felsefe kongresi hikâyesihayvancık! Köpeği, ben de severim am rek onu tahrik etmiş olamaz mısınız? yüzü görünmiyen, saksılanna, bir yav ki yeni Yahudi vatam"bize, kimseain bir Dudaklarındaki ateş rengi üzerinde ni yarım kalmış güzel bir nağmeye benma, böylesini değil. Av köpeğile kurd ruya bakan itina ıle eğilmiş, dalmış genc hediyesi olmasın, ona, bizimdir, diyebilköpeğine merakım vardır.. Bu miniminı ince bır kül tabakası peydahlandı, yüzü zetip teessür duyuyorlar. mek için kendi alınterimiz, kendi göz nukızın önünde adımlanm durdu: Ben o teessüre tercüman olmak iste mahluku, belki de kocamın hatın için se hissolunur derecede sararmıştı: rumuzla dolu ve sade bizim elimizden Siz, evvelce ne yapardınız? dim ve iyi başlayıp da sonu gelmiyen bu vecektim. Fakat o, buna fırsat vermedi. Ben, dedi; neşeli bır kadınımdır! doğmuş olmalı. Viyanada manikür.. Bakınız nasıl: Bir sabah, odamda Somurtkanlıktan hoşlanmam. Çocuklu hikâyenin neden yarım kaldığını apaçık Arablan yanımzda çalıştırmayı Çıplak dizkapaklarına sıçramış toprakahvaltı ederken, içende bir gürültü kop ğum kalabahk bir konakta geçti. Sazdan, sormak yolunu tuttum. Gerçi o kongreye ğı narın parmaklarıle sılkerek ağır ağır şınızın sebebi bu mudur? tu. Hemen fırladım. Bir de ne göreyim: sözden zevk alırım. Kocam ise, yalnız iştirak için İstanbuldan hareket eden Hepsi birden itiraz ettiler: doğruldu ve şirin bir tebessümle yüzüme âlimlerimizden birinin yol harçhğını aKocamın yavru köpeği, benim kurd az lığı sever. baktı: Hayır... Bir zaman bunu tecrübe manının dışleri arasında... Hele, neyse Geceleri, ne kendi bir yere çıkar, ne labılmek üzere Viyanada beklemek zoMüteveffa Kral Aleksandr Inanmadınız mı? eden köylerfmiz oldu. Fakat şehirlerdeki vaktinde yetişmişim. Yavruyu ağzından de benım çıkmama müsaade eder. Haf runda kaldığını, iki arkadaşının da ayArab rüesası kıyameti kopardılar: «İşte mefkurecilikle temayüz etmiş, bir şahsi Ya şimdi toprağa alıştınız mı? aldun. Fakat, küçük köpeğin her tarafı tada bir, pazar günü sinemaya gideriz. ni sebeble Parise geç vararak kongre Keşke çok paramız olsaydı da, bu geldıler de Arabları köle gıbi kullanı yetti. kan içinde kalmıştı. Sarıp sarmalatarak, O, bir köşede esner, b«n bir köşede es nin ancak son celsesine iştirak edcbildiktopraklar uzasa, görünmiyen yerlere ka yorlan> diye. Şimdi de «bunlar zaten lerini ve müzakereleri dinlemek şöyle Krahnın pek \akıtsiz ve hazin ölümü' yatağına yatırdım. nerım. dar gidebilsevdi. Biz geceleri de çalışır, böyledirler, kimseye bir lokma ekmek nün yıldönümünde, onun eserini, ayn dursun kendilerini tanıtamadan aynldıkAkşama doğru kocam eve geldi. Ve Sonra da eve gelince, hiç yoktan mutona da yeterdik... Amma o da olacak. vermezler» diyorlar. larını rivayet edenler var. Bu dedikoduyolda yürüyerek itmama çalışan dost v içeriye gırer girmez: laka bir kavga çıkanr! Benim gibi dünVe içini çekerek ilâve etti: Olgun üzüm salkımlarını süzgeçli ma müttefik Yugoslav milletinin millî mate yu yapanlarm söylediklerine göre âlim yayı anlamış bir kadına koca olacak a Hani Tintin? diye sordu. îdeal, paradan da kuvvetlidir, öy kinede gözlerimizin önünde ezerek bar mine iştirak ederiz. lerimizin seyahati Paris sergisini ziyaret dam değilmiş amma.... Içeride yatıyor.. dedim. le değil mi? daklara doldurup uzatan taze kadm: etmekten başka bir fayda temin etme Birden rengi attı: Sustu. Küçük bir baş işaretile beni se miştir. Nedir idealiniz? Bu suyun tadını unurmıyacaksmız, Ne oldu hayvana?. lâmladı ve kadınlığımn bütün haşmetile, Toprağa bağlanmak!. Bizce yüz diyor, çünkü bu yirmi asırdır hasreti çeBiz bu rivayetlere înanmıyoruz, fa * Başma geleni anlattım. Adeta ifrit etrafındaki hava zerrelerini kokusile dol kat Paris felsefe kongresinin bizim için Yahudi köylüsü sadece yüz insan değil kilmiş bir toprağın ilk verimidir. durarak, bir fırtına j^bi geçti, gitti. kesildi: Ve ıslak dudaklarından bardağı çe dir. O, bütün Yahudi âlemini, inanılmayarım roman halinde kalmasmı da doğru Talin (Hususî) Şimdi, o kurd oğlu kurd evden çıSALÂHADDİN GÜNGÖR bulmuyoruz. Bilmem, haksız mıyız?.. mış bir surette Yahudi vatanma bağlıyan kerken, kendi kendıne söylüyor: Hukumetımızle bir karacaksın! yüz bağdır ki... Bu kuvveti şehirli Ya Yarabbi!.. Bizden, bunca yıldır ticaret muahedesi M. TURHAN TAN A... Nasıl olur? Canım kadar hudılerin hiçbirinde bulamazsınız. bu tadı neden esırgedın?.. akdi için bir Leton Mahkumları gezdiren jansevdiğim köpek o... dedim. Güneşi emen, yepyeni ve birbirinden Dönerken portakal ağaclannın altın heyeti bu ayın odarmanın muhakemesi O kadar hiddetliydi ki, ağzından çı tuzunda Rigadan güzel tek katlı evler... da duruyoruz. Üç mevkufu, kelepçesiz olarak ser kanı kulağı işitmiyordu. Yafa portakalı derler, fakat onu hareket edecek ve Yalnız, bütün araştırmalanm beyhu bestçe otomobille dolaştırmaktan suçJu 4 ikinciteşrinde An Derken, iş büyüdü. Kocamla müthiş da canlandıran biziz. Bugün Filistin, Isde; ortahkta hiç ihtiyar görünmüyor.. karaya varacak surette kavga ettik. O günden sonra, evin jandarma onbaşısı Ali ile nefer Ahme Babalarınız, analarınız nerededir panya ve İtalyadan sonra en çok portatır. İki memleket içinde tad tuz kalmadı. Nihayet, ben eş din duruşmalarına dün de birinci cezakal ihrac eden memlekettir. ler? da devam edildi. arasmda ticarî müyamı alıp evden çıktım. Şimdi, ayn yaSonra, uzaktaki karşıdaki mektebin Bu sualime muhatab olan delikanlı, Gasıbdan yedi seneye mahkum Ne nasebat şimdiye şıyoruz. önünde ovnasan çocuklan gostererek, kadar elile uzaklan gbstererek: cib. şahid olarak dinlnedi. Necib, hâdimuvakkat Baltık devletleri Tuhaf şey... dedim, boşanma da seyi şöyle anlattı: gururla gülümsedi bir itilâfa göre nezdinde elçimiz vası açmasaydınız bari.. İleride banşır ler: c Ömer, sarhoştu. Bize, jandarms cerevan etmek Nuri ile beraber gezdiğini, Edirnekapıdaki Bunlar bu a te ıdi. Ticaret muahedesinin akdinden dınız! Dutluğa gittiklerini, biraz sonra da üç Davayı açan ben değılim ki.. ğacların başına gel sonra Letonyava ithalâtımızm artacağı Gözlerini süzerek bana manalı mana kadının gelerek eğlentiye devam edilümid olunmaktadır. dıklerı zaman başdiğini söyledi » lı baktıktan sonra, devam etti: ka türlü konuşaca O gün, jandarma refakatinde serbest Kocam, çok kıskanc adamdır! ğız ve yeryüzünde Dün Çarşıda bir cinayet oldu çe dolasan Ömer de sunları söyledi: Sözünü kestim: bizim kadar por Edirnekapıda oturan Zehra, dün ya« Jandarmavı, Beyazıdda birinden Müsaadenizle, siz de kıskanılmı takal satan millet nmda bırkaç arkadaşile birlikte Çarşıya alacaŞım olduğunu söyliyerek beraber yoktur, diyeceğiz! öteberi almak için gelmiş, dükkânlar yacak kadm değilsiniz! gitmege razı ettik Otomobil Bevazıda adam ve kızkardeşı Canavar Güldü: Şehre döndüğüm arasında dolaşırken tanıdığı Ahmedle gelmisti SoföVe: cSür!> dedik Jandar Olabilir.. Fakat, kocamın kıskanc ma Ahmed, Beyazıdm neresi olduğunu Üsküdarda Hacıcafer mahallesinde zaman garib bir te karşılaşmıştır. Ahmed, Zehraya birlıkte yaşamak lığı hiç kimseninkine benzemez. Beni ke bilmivordu. Ses çıkarmadı.> Nasreddinhoca sokağında 48 numaralı sadüfle Filistin MüfJandarma Ahmed, bunlann iftira ol evde oturan 20 yaşlarında Ahmed oğlu tisi Eminülhüsey teklifinde bulunmuş. fakat kadm bu dilerden, köpeklerden kıskanır. Evin niyi gördüm. Ona: sözlere aldmş etmiyerek yürümeğe içinde fare tıkırtısı duysa, kuşkulanır! duğunu söylüyordu. Muhakeme. evra Abbas, evvelki gün evde kımse yokken baslamıstır. Eve geldiği gündenberi, kurd köpeğine kın tetkıki ,için ba^ka güne kaldı. kızkardeşı sekiz yaşmda Hayrünnisayı Bir Yahudi Ahmed, Zehranm kendisine karşı al adeta düşman kesildi. bir kenara çekmiş ve zavalh kızı berbad köyünden geliyo dığı tavırdan son derece kızmış ve bıçaKpek bu, efendim.. Biraz yaltakla Fethiyede bir antika kaçak etmiştir. rum, dedım. ğını çıkararak kadım ağır surette ya nacak olsa, Locamda surat hemen bir çısı yakalandı Kardeşine fena bir hastahk aşılıyan Susmuş, düşünce ralamıştır. kanş... Abbas, kimseye birşey söylememesi için Fethiye (Hususî) Zabıtamız sens ye, derin bir dü Kadm hastaneye kaldınlmış, suçlu Çek şu köpeği Allah aşkma, sini lerdenberi antika kaçakçılığı yaptığın kızcağızı tehdid etmiş ve evden çıkıp gitdalmıştı. yakalanmıştır. şünceye rime dokunuyor, diye haykınr. Ben de dan şüphelendiğı David İsrail adında miştir. Gene ben konuş bir vatandaşm evmde araştırma yapmış inadıma çekmem! Birgün sonra hâdise aile arasında dutum: ayni şeyi yapmıyorsunuz? ve Yunan devrine aid 57 parça gümüs yulmuş ve polise haber verilmiştir. Şimdi, mahkemede, ne yalanlar kı Bunlar, bunca Elini sakalma götürdü, uzun uzun sı vıracak.. diye merak ediyorum. Köpek antika meydana çıkarılmıştır. Derhal araştırmalara başlıyan polisle» yıldır buradalar. Abbası sabaha karşı yakalamışlardır. Kanadanın boykotu yüzünden geçinemedik diyemez ya... Gözlerinizin önün vazladı, sonra ağır ağır söyledi: Alçak ruhlu bir genc olan Abbas, Üî» Herşeyi onlar gittikten sonra ya Herhalde, bir takım sebebler bulmak lâLondra 8 (Hususî) Kanadada Ja de çalışıyorlar, ne | zım. .. hiç olmazsa j pacağız... Biz sabretmesini biliriz! pon, Alman ve İtalyan mallarma karşı küdar Müddeiumumiliği tarafından tev1 den, kif olunmuştur. boykot ilân edilmiştir. Kocanız genc mi? mıntakalarda 1 KANDEMİR bazı Filistin portakal bahçelerinden Letonyadan bir ticaret heyeti geliyor Canavar ruhlu bir adam I Sekiz yaşındaki kızkardeşini berbad etti