CUMHURÎYET 27 Afustos 1937 Osmanlı Rasputini a { ( Şehir ve Memleket Haberleri Akıl hastalıkları kongresi Paris toplantısında mühim mevzular konuşuldu Bu sene Pariste toplanan Beynelmilel İkinci Akıl Hıfzıssıhhası kongresinde Türkiyeyi temsilen akıl doktorlarımız dan iki profesör iştirak etmişlerdir. Kongre, temmuzun 19 undan 25 ine kadar devam etmiştir. îlk kongre alu sene evvel Vaşington'da toplanmıştı. Bu defa da 44 millet iştirak etmiş ve kongre Fransız Cumhurreisinin himayesinde a çılmıştır. Bu kongreden evvel Fransızlann Nancy'de asabiye kongreleri vardı. O rada da memleketimizi profesörlerden biri temsil etmiştir. Pariste İkinci Beynel milel Akıl Hıfzıssıhhası kongresinde, ırk hıfzıssıhhası, kısırlaştırma kanunlan, te nasül hıfzıssıhasınm beynin inkişafındaki rolü, aile, mekteb ve üniversite, akıl hıfzıssıhhası, anormal çocuklar, şehir ve köyde akıl hıfzıssıhhası, san'at seçiminde akıl hıfzıssıhhhası, fikrî mesaide akıl hıfzıssıhhası, uyuşturucu zehirler ve alkol mücadelesi, akıl koruma dispanserleri, cürümlere karşı cemiyeti koruma, mah keme önünde anormaller, cürme istidadı olanlara karşı himaye tedbirleri, akıl hastalıkları tasnifinin yenileştirilmesi ve buna mümasil çok enteresan mevzular üzerine müteaddid raporlar ve yüze yakın da tebligat okunmuştur. j Siyasî icmal İspanyadaki dahilî harb spanyada, dahilî harb, bütün şid detile devam ediyor. General Franco'nun kuvvetleri daha ziyade taar ruz hareketi yapmakta ve Valencia hü kumeti kuvvetleri ise daha ziyade müda faa vaziyetinde bulunmaktadırlar. Ge neral Franco her şeyden evvel, İspan yanm Atlas Okyanusu crhetine bakaı şimal kısmını tamamile zaptetmeğe az metmiş olduğundan en güzide İspanyo kıt'alarını ve «Karaok» adı verilen İtal yan faşist livasını ve Faslı müslüma kuvvetlerini bu harb sahnesindeki taarru hareketinde kullanmaktadır. Bundan evvelki taarruz hareketini hedefi, merkezi Bilbao olan Bask eya letleriydi. Yeni taarruz hareketinin hede fi ise Valencia taraftarlannm elinde so kalan iki eyaletten biri bulunan Santar. der'dir. ikinci eyalet ise Asturiadır. n a Doğru değil mi? Halkı «Çivi cezası»ndan kurtarmak lâzım İstanbul meb'usları tetkikat yapıyorlar Dün de Esnaf Cemiyetinde halkı dinlediler Tarihî tefrika : 6 Yazan : M. Turhan Tan D İbrahimin yeni bir ihtirası Emirgüne oğlunun idamı Delide kan dökmek | hırsını doğurmuştu, mütemadiyen Sadrazama «Kesilecek kafa yok mu?» diye soruyordu Haydi aslanım, taşra çık, Kubbealtına var. Vezirler, Ocakhlar mübarek didarını görmezlerse sağlığından kuşku lanırlar, firne uyandınrlar, seni telâşa düşürürler. Yüzünü görsünler ki yürekleri rahat etsin. Her gün tazelenen bu ihtarlar onu Sadnazamla, vezirlerle, defterdarlarla temas etmek zorunda bırakıyordu. îlk günlerde Kubbealhna gitmekten, kafes ardına oturup divan müzakerelerini din lemekten son derece sıkıhyordu. Hele divan sonu Sadnazamm yanına gelerek Nemse işi şöyle, Lehistan meseleleri şöylc, îran maslahatı şöyle mukaddemele lerile bir saat söylenmesinden fena halde huylanıp için için küfiirbazlığa girişiyordu. Fakat zaman geçtikçe Padişahlığın bu tarafından da zevk almrya başladı. Koca koca kavuklarile, renk renk kaftanlarile, alay alay paşanın, mollanm, ağanın kendi önünde yerlere kapanmaları, vücudlerinden ve çalmılı ağırlıklanndan umulmıyan bir çevıklikle koşa koşa gelip ayağını öpmeleri arbk hoşuna gidiyordu. nma asdırttı ve debdebeli bir alayla oradan geçip iradesine kurban giden adamı uzun uzun seyretti. Artık memırondu. «asın» derdemez gazabına uğrıyan veya hoşuna gitmiyen herhangi bir kimsenin ahreti boyhyaca ğma iman getirmişti ve Padişahlığın bu yaman kudretini sınamış olmak zevkile böbürlenip duruyordu. Öldürülen adamlann paralarına, elmaslanna, kumaşla rına konmak onun kan dökmekten aldığı hazzı büsbütün çoğalttığından ikide bir Sadrıazama sormağa başlamıştı: Kesilecek kafa yok mu lala?.. Kara Mustafa Paşa bu sualin nasıl bir hırstan doğduğunu sezerek yüzünü ekşitir ve şöyle bir cevabla bahsi kapardı: Olunca haber veririz Padişahım! Bununla beraber Deli Hünkânn bu vahşi ihtirasmı sık sık tatmin etmekten geri kalmazdı. Sultan Murad zamanında kendini incitenleri birer birer ölüme mahkum ederek Padişahtan kolayca irade lerini ahr ve ölülerin terekesini sandık sandık, heybe heybe, çuval çuval saraMurahhaslanmız namına bünyenin ve ya taşıtırdı. Bu hoşlanışın hududu adam öldürt irsiyetin akıl hastalıklanndaki rolü; ve mek zevkini ilk tattığı gün bir derece daŞu hale göre Sadnazamla Hünkânn intanî ve semmî akıl hastalıklarından koha genişledi ve Deli Ibrahim, avrat pa birbirile candan anlaştıklarına inanılmak runma, içtimaî amillerin ehemmiyeti, vc zarında olduğu kadar Kubbealtında, arz lâzımgelir, değil mi?.. Görünüş, gerçi intihar neşriyatının içtimaî tesirleri üze odasında oturmaktan da sıkılmamağa böyle ise de hakikat tamamile tersineydi. rindeki raporlarını okumuşlar, memleke başladı. Şımdi anasınm ıhtarına hacet bı Sadrıazam, sarayı avrat pazanna çevıren timizde uyuşturucu maddelere karşı ya rakmadan erken erken dışan çıkryordu, ve eli çakşırından çıkmıyan bu divane pılan mücadeleleri ve içtimaî amiller uçurulacak kelleler için emir vermek iş adamdan enikonu iğreniyordu, tahta çımeselesinde vislere karşı yapılan müca tiyakıle muhtesem sedirine uzanıp geviş kartılacak bir şehzade peyda olur olmaz deleler; ve ekonomik krize rağmen diğer ge'irmeğe koyuluyordu. onu kafesine iade etmeği düşünüyordu. memleketlere nisbetle manevî buhranlaOna bu delâletli zevki tatmak fırsa İbrahim de lalasından son derece nefret rın az olmasının ehemmiyeti ve rönesant'nı Emirgüne oğlunun yanlış bir hareketi edıyordu. Lâkin tahta çıktığı gün vukua sımızın ruhlar üzerindeki tesirini izah et•\ermsti. Kendi adını taşıyan köyde Sul gelen ilk tesadüfte içine yayılan korkuyu mışlerdır. tan Muradın verdıği sarayı bir kepazelik bir türlü söküp atamadığı ve dev cüsseli Murahhaslanmız, heroin mücadele kaynaği haline koymuş, yıllardanberi eğ vezirin şahsında Kardeşi Sultan Muradın sınden alınan neticeleri de raporlarında lence namına her edebsızliği yapmış ve mehabetini sezip için için titredıği cihetizah etmişlerdir. Kongrede Alman muSultan Murada da yaptırtmış olan bu le nefretini açığa vuramıyor, yeni bir rahhası kısırlaştırma ameliyelerinden a • Iranlı mülteci, hovarda efendisinin öl Sadnazam aramaya kalkışamıyordu. lınan neticeleri söylemiş, diğer memlekel mesi üzerine telâşa düşerek eski yurduBazan kendi kendini cesaretlendirmek murahhaslan bu nazariyeyi tatbika ta na dönmek, yıllardamberi zevk tellâllığı ister, «ben Padişah değil miyim» diyerek raftar olmadıklarını ve yalnız izdivacda sayesinde kazandığı hazineleri aşırmak zayıf boynunu diker, Sadnazamm hayacarelerini aramaya koyulmuştu. O sırada line kafasında diz çöktürerek muhayyel istişare ve sıkı muayene usullerile, akıl İstanbula İrandan bir elçi geldi, Emirgü cellâdlara idam hükmü haykınrdı. Fa hastalarının evlenmemelerini, ihtiyari o ne oğlu bol para ve bol armağan vere kat Kara Mustafa Paşa ile yüzleşir yüz larak kısırlaştırmada ittifak ettiklerini bildirmişlerdir. rek onunla müzakereye girişti. Elçi, bir leşmez o kuruntulann izi bile dimağında yandan onu sızdırmak, bir yandan da ilk defa olarak Pariste toplanan beykalmazdı, yüreğine bir ürküntü yayılırdı vaktile memleketine jhanet etmiş bir ave vezir ne derse «peki, peki, lala!» ceva nelmilel Ruh Hekimliği kongresinde de damı ceza görebileceği bir muhite sokabım verip onunla karşı karşıya kalmaktan murahhaslanmız genclerde görülen frenrak ün almak düşüncesile Emirgüne oğgi ile aşılardan ileri gelen ansefalitler, kurtulnuya çalışırdı. lunu iltizamdan çekinmedi, herifin İrana Sadnazam kadıncıl Padişahın devlet Türkiyede çocuk cürümleri üzerinde söz gitmesine müsaade edilmesi için Sadn işlerine kayidsiz kahşından da sinirlenip söylemişlerdir. azam nezdinde teşebbüste bulundu. HalKongre uyuşturucu, uyku ilâclannın duruyordu. Bazan kendini tutarnıyarak buki Kara Mustafa Paşa, Osmanlı ve onu tekdir ettiği bile vakidi. Meselâ bir dahi serbestçe verilmemesini de bütün zirleri arasında yer alan sabık mültecigün, Lehistanla Rusyanın ittifak etmek memleketler için karar altına almıştır. nin milyonlar değerinde bir s«rveti aşıristediklerini ve böyle bir vâkıanm Osman Mekteblerde akıl hıfzıssıhhası meselele masına gb'z yumacak adamlardan değildi. Elçinin bu işe burun soktuğunu gö lı İmparatorluğu menfaatlerine uygun rine ehemmiyetli yer verilmesini bütün rünce kararım verdi, Deli İbrahimin hu düşmiyeceğini Padişaha anlatırken deli murahhaslanna tebliğ etmiştir. herif, kulağmdan çıkardığı gülü uzun Kongreye iştirak eden murahhasımız zuruna çıktı: uzun koklıyarak sormuştu: Türk matbuatının geçen sene Ankarada Yusuf Paşa, dedi, îrana savuş Lehlilerin mi, Ruslann mı kızlan vermiş olduğu kararlar, bilhassa «San rnak ister. daha güzeldir lala? ga^etecilik» denilen macera neşriyatına Hünkâr sordu: Sadnazam, bu lâübalilik önünde ken karşı alınan tedbirleri, ve içtimaî amiller Yusuf Paşa da kîm lâla? dini tutamadı: arasında ruhumuzda tesirler yapmış o Asıl adı Emirgüne oğlu idi. Cent Burada, dedi, kızın, kısrağın yeri lan tekke ve diğer batıl hurafelerin kal netmekân kanndaşınız, bilinmez neden, yok. Ben esirci değilim. İçerideki eksik dınlması suretile yapılan hareketleri, u ona Yusuf diyip paşahk verdi. Köfte etekler az geliyorsa kızlarağasını esir pa yuşturucu zehirlerle mücadele, meyva ve horun (1) biri. Birkaç yıl içinde hazi zarına yollayın, hangi soydan isterseniz meyva usaresi propagandası hakkında neler düzdü. Şimdi yurduna dönmek di birkaç yüz avrat daha satın alm!.. raporlar okumuslardır. ler. Elçiyi de kandırmış, ben kuluna yolDeli İbrahim, bu ağır hakareti kıs kıs layıp şefaat ettirmiş. gülmekle, «kızma, lala, şaka yaptım» MÜTEFERRtK Nidelim biz? demekle geçiştirdi. Fakat başka bir gün Yusuf Paşanın artık gereki yok. Sadnazamm gösterdiği korkunç bir tecel Başvekâlet Müsteşarı geldi Başvekâlet Müsteşan Kemal dün AnFerman buyurursan gideririz. lüdden ödü kopayazdı. îçinde bu yaman karadan şehrimize gelmiş ve Heybeliye Evvel gereki var mrydı? îaladan kurtulmak emeli kökleşti. giderek Başvekil İsmet İnönüyü ziya Rahmetli hünkâra sakiler bulur Hâdise şudur: İbrahim, dört başı madu, köçekler tedarik ederdi. Devlet ka mur bir vaziyette yaşamak kaygusile av ret etmiştir. pısında başka bir işi yoktu. rat pazanna çeki düzen verirken birkaç Mademki öyledir, gideriver lala. kol saz takımı, sürü sürü hokkabaz, alay Fakat hazineler ne olacak? alay çengi, düzünelerle köçek ve soytarı Efendimin hazinesine geçecek. da tedarik etmişti. Gerdek değiştirme a Durma öyle ise lala. Kestir kafa meliyesine girişmeden ara sıra onlarla sını teresin! eğlenir ve sinirlerini uzun sürecek azgınYakın zamana kadar kendi kafasının lıklara hazırlardı. O meyanda birkaç da kesilmesinden korkan deli adama, bir cüce bulup kendine nedim yapmıştı. Bunvezir kellesini uçurtma emrini vermek o lardan biri gerçekten hilkat garibesiydi, kadar tatlı gelmişti ki hareme dömince deli hükümdarın son derece sevgisini kabütün kızlara bu hâdiseyi anlafcmaktan zanmış bulunuyordu. Çünkü yetmiş sankendini alamadı, «Padişah değil miyim timetro boyunda olmasına rağmen güzel ra, keserim, kestiririm» mukaddemesile bir yüzü, işlek bir zekâsı, tatlı bir geve»zun uzun öğündü. Lâkin Emirgüne oğ zeliği, parlak nüktedanlıkları vardı. Bolunun nasıl öldürüldüğünü gözile göre yuna sığmıyan gururunu taşıra taşıra Itıedığinden bu işten a'.dığı zevki eksik yürüyüşü, her söylenilen söze zarif ce buluyordu, dalâletli ruıhunu tamamile vablar buluşu, çınar boylu haremağalahoşnud edecek yeni bir fırsat arıyordu. rına kendine mahsus usullerden istifade Kma oğlu isminde birinin zulmünden ederek yıkıcı hücumlar yapışı Padişahı şikâyet için İstanbula gelen beş on kişi kahkahalarla güldüregeidiğinden baş necin bir tenezzüh sırasında önüne çıkıp dim ve baş müsahib mevkiinde bulunu <Kadalet isteriz!» diye bağırmaları ona a vordu. lArkası var) *"»adığı fırsatı verdi. Sadnazamm Sıvasa (1) Köftehor, Fatihin Kanunnameslnde T ali yaptığı Kma oğlunu hemen getirtti, şuna buna kadm götüren sefü adam mev\yasofya çarşısındaki bir kasab dükkâ[ kiinde kuUamlmıştır, Dün şöyle bir haber aldık: «Son yirmi dört saat içinde Köp | rü üstündeki çiviler haricinden bir | taraftan diğer yana geçen 73 kişi | îstanbul meb'usları dün de Türbedeki müşterek esnaf cemiyetleri merkeziyakalanmıştır.» ne giderek esnafın derdlerini dinlemeğe devam etmişlerdir. Gene dün, matbaamıza ihtiyar Meb'uslar saat 15 te esnaf cemiyet bir adam geldi, şunları anlattı: lerine gelmiş ve saat 17 ye kadar kal « Ben İzmirliyim, ismim rençmışlardır. İlk defa Şoförler cemiyeti uper Alidir. Bugün îstanbula gelmumî kâtibi Aziz Nami Göknil geçen dim. Vapurdan çıkıp Köprüyü gedefadan kalan şoförlerin dileklerini çerken bir polis yakama yapıştı ve söylemeğe devam etmiş ve bundan son«çizgi haricinden» geçtiğim «suçile» ra dericiler ve madenî sanayi zümrelebenden bir Iira ceza aldılar. ri namına umumî kâtibleri Cemal dileklerini bildirmiştir. Dericilerin istekEvvelâ ben taşralıyım, İstanbul lerinden sonra umumî kâtib Osman Belediyesinin Köprüye çivi çakıp da Faiz kendi grupunu teşkil eden bak onun dışında dolaşanlardan ceza kallar, şekerciler, kahveciler ve terzi alacağını nereden bilebiîirim? lerin dileklerini sırasile bildirmiştir. Sonra Köprü üzerinde nakil vasıMeb'uslara aynlırken kendilerine şimtalan kalabalığı ve sıkışıklığı yokdiye kadar yapılan bütün dilekler bir ken benim serbestçe geçmem neye rapor halinde verilmiştir. suc oluyormuş? İstanbul Belediyesinin bu çivileri, $EH!R tSLERl herhalde halkın rahatça yürüyebilOtobüs işletme meselesi mesi için Köprüye çaktığı anlaşılıBelediye, otobüs işletmek imtiyazını yor. Fakat gene ayni halkı «her zakânunusaniden itibaren kendisi kullanman, ille bu çivilerin arasmdan gemak üzere tetkikat yapmaktadır. Yeni çeceksiniz» diye niçin zora koştuğusatın almacak otobüsler için üç firma na, bir de üstelik ceza aldığına akBelediyeye tekliflerde bulunmuştur. Iım ermedi doğrusu! Bari ortalık Bunlar da gözden geçirilmektedir. tenha iken bu mecburiyetten vazgeAtpazarı park oluyor çilse...» Fatihte Atpazan olarak kullanılan Bu vatandaşm şikâyetinden ve alyer, şehrin güzelliğini ihlâl ettiğinden dığımız muhtelif mektublardan burasmm kaldırılarak meydanın park anlaşıldığma göre taşralılar şöyle haline getirilmesine karar verilmiştir. dursun, şehrin uzak semtlerinde otuŞehrin muhtelif setlmerinde vücude ranlardan çoğunun bile bu çivi nigetirilecek çocuk bahçeleri için de tetzamından haberi yoktur. Belediye, kikat devam etmektedir. Bu arada E Köprünün iki başına ve vapur mirgân camisinin arka tarafında da bir iskelelerine büyük bir vazıh levhaçocuk bahçesi yaoılması kararlasmıştır. koysa; karşıdan karşıya ancak çiÇöpleri yakacak fırınlar vilerin arasmdan geçmek lâzım gelBelediyece çöplerin yakılması için diğini izah etse şüphesiz cok iyi olaıhrak fırınları vapılması üzerinde tet caktır. Hem bu bilgisizükten doğan kıkat yapılmakta idi. Fakat bu fırınlar keşmekeş ortadan kalkar, hem de vaziyetleri itibarile şehir plânile alâ birçok vatandaş beyhude ceza verkadar görüldüğünden şimdilik bundan memiş olur, sarfı nazar edürnıstir. Franco'nun kuvvetleri Santander eya letinin büyük bir kısmını şimdiden zaf tetmişlerdir. Eyaletin ayni ismi taşıya merkezi etrafındaki yüksek dağlan g< çerek en mühim sevkulceyş noktalanı almışlar ve Asturia ile irtibat ve muva salayı kesmişlerdir. Çok geçmeden San tander ahalisi isyan etmiş ve şehir dal Franco'nun kuvvetlerine teslim olmuştu Bundan sonra merkezi Gijion ola Asturia eyaletinin zaptı kalıyor. Bu e yaletin ekserisi maden amelesi olan ah; lısi bir müddet şiddetli ve tâkin ümids çete harbi yapacak ise de bu mukav< met şimalî İspanyanın mukadderatını d < ğişriremiyecektir. Valencia hükume şimal eyaletlerinin yükünü tahfif iç ara sıra Aragon cihetinden gösteriş ta arruzlan yaptırmakta ise de bunlann a kası gelmediğinden Franco'nun azimk. rane taarruzunu* durduramamaktadır. Şimalî İspanyanın Atlas Okyanusur bakan tarafının zaptile ispanyanın tak riben dörtte üçü, büîün müstemlekeleı Balear adalanndan Mımorca müstesr olarak bütün adalar Franco'nun eliı girmiş olacak ve Valencia hükumeti ' kuvvetleri, Malaga'nın şimali ile Fran sanın Akdeniz hududu arasında bulu nan ve bu denize bakan dar sahada sı kışmış ve büsbütün tedarüî vaziyette kî mış olacaklardır. Franko dahi büti kuvvetlerini tek ve muttasıl bir cephe( topladıktan sonra harbin sonu çok geci miyecektir. Meğer ki Valencia hükum tine haricden kuvvetli yardımlar yapılm sma meydan verilsin. İspanya devlet bankasındaki yüz m yon Ingiliz liralık altın ve daha son zenginlerden müsadere olunan para altmlar sayesinde, Valencia hükunn bir senedenberi, haricden erzak, silâh harb malzemesi temın ediyordu. Bu ı onlar suyunu çektikten sonra yalmz So yetlerin yapüklan yardmılar devam et Son zamanlarda Karadenizden gel bu yardımlarm yolunu kesmek için G« neral Franco'nun bayrağını çeken bir t knn meçhul tahtelbahirler ve tayyarelı bütün Akdenize yayılmış ve bahusus b nun dar yerlerinde ve boğazlan önün' mevzi alarak fevkalâde faaliyete giriş mişlerdir. Bu yolun kapanması Valen< hükumeti için hayat ve memat mesel olduğundan bu hükumet faaliyette bu lunan tahtelbahirlerin İtalyaya aid ol duğunu iddia ederek Milletler Cemiy umumî kâtîbliğin* müracaat etmiş ve 1 müracaat dahi aza devletlere bildirilm tir. Bunlardan gelecek cevablara gc Milletler Cemiyeti meclisi 10 eylulde alelâde toplantısında bu müracaate ; bakacak yahud bakmıyacaktır. Milletler Cemiyeti üzerinde büyi nüfuz saKibi olan İngiltere ve Frans îspanya işlerinin elli küsur milletin iştir ettiği bir müessesede bakılmasına tan tar bulunmadıklanndan Cenevrenin 1 işe müdakalesi beklenmemektedir. Dofixu de^il mi? Ekmek ve francala narhı On beş günde bir tesbit edilen ekmek ve francala narhlan birkaç aydır hiç değışmemektedir. Bu vaziyetin bir ay kadar daha devam edeceği tahmin olunmaktadır. Bir ay sonra yeni mahsul gelmeğe başlayınca fiatların indirilmesi ımkânı hasıl olacaktır. Sahte rapor Tıbbı Adlî başkâtibi cürmünü înkâr ediyor İhtılastan suçlu olarak Ağırcezada mahkemesi yapılan Nadi Ahmed hak kmda sahte rapor tanziminden suçlu Tıbbı Adlî Başkâtibi Raifın muhakemesine dün de Ağırcezada devam edilmiştir. Dinlenecek şahidler meyanında mü essese doktorlarından Halid, Arif, Fahri Canla suçlu Nadi Ahmed de bulu nuyordu. Şahidler umumiyetle Nadi Ahmedin deli olduğuna dair Ağırcezaya gönderilen raporun sahte olduğunu söylemiş lerdir. Raif, şahidlerin ifadelerine itiraz etmiyerek: «Söyledikleri doğru olabilir, fakat suçlu ben değilim» demiştir. Mahkeme, gelmiyen bazı şahidlerin celbi için başka bir güne talik ediLmiştir. ÜNtVERStTEDE Tarih Kurultayı ve Üniversite imtihanları Tarih Kurultayının in'ikadı dolayısüe Üniversite Edebiyat Fakültesinde eylul devresi imtihanlarınm tarihi değiştirilmiştir. Yeniden verilen karara göre, fakültede ara imtihanlarına 8 eylulde, lisans imtihanlarına ise 15 eylulde başlanacaktır. Ancak 23 eylulde başhyacak olan Tarih Kurultayının devam ettiği günlerde imtihanlara ara verilecektir. KÜLTÜR tŞLERl Dört bin talebe kaydolundu Şehrimizdeki lise ve ortamektebler de talebe kayid ve kabulüne devam edilmektedir. Şimdiye kadar muhtelif ortamekteblere kaydolan talebenin miktarı 4000 ini bulmuştur. DEMÎRYÖLLARDA Devlet Demiryollarının tenzilâtı Devlet Demiryollan, şimdiye kadar Avrupa hattında tatbik edilmiyen tenzilâtlı talebe tarifesini 1 eylulden iti baren bu hatta da tatbik etmeğe karar vermiştir. Bu tarife ile Maarif tarafından musaddak resmî ve hususî mek teblerle Üniversite talebesi yüzde elli tenzilâtla seyahat edebüeceklerdir. Devlet Demiryollarının tenzilâtlı mesajeri tarüesi de aybaşından itibaren Avnıpa hattında tatbik olunacaktır. Jandarmaya hakaret Kaçakçılıktan mevkufen beşinci asliye cezaya götürülürken jandarmaya hakaret ve darbdan suçlu Mehmed oğlu Mehmed, suçunu örtmek için bazı şuursuz hareketler yapmıştır. Fakat Tıbbı Adlide yapılan muayene neticesinde kendısinde hiçbir gayritabiilik görül memiştir. Mehmedin dün dördüncü sulh cezada muhakemesi yapılmış ve suçu sabit görüldüğünden bir ay hapse ve 30 Iira para cezasına mahkum edilmistir. Muharrem Feyzi TOGA\ Maliye Vekilinin avdeti Avrupada bulunan Maliye Vekili Fuad Agralı bir haftaya kadar şehrimize dönecektir. Antebde bir kır balosu Bolu vilâyetinin güzel bir kararı Bolu (Hususî) Vali ve Pa başkanı Salim Gündoğan Parti binası da bir şikâyet ve müracaat bürosu açm tır. Vilâyet Parti idare heyetinden " aşağı kademe idare heyetlerinden bir s kadaş hergün nöbetle şikâyet ve mür caatleri dinleyip derhal telefonla Vali; malumat vererek şikâyet karnesmi dold rup müştekiye vermekte, müşteki 1 karne ile işi nerede kaldıysa o daire gösterip ve sebebini yazdırıp şikâyet b rosuna cevab getirmektedir. Vali de B lu pazarı günü nöbet beklemektedir. I usulden halk çok istifade etmektedir. Darüşşafakada bir sergi Dün sabah Darüşşafakada bir resim sergisi açılmıştır. Bu sergide talebenin güzel eserleri teşhir olunmaktadır. Sergi ziyaretçilere açıktır. Ordu terfi listesi Millî Müdafaa Vekâleti Zat İşleri dareisi General Sami tarafından şehrimize getirilmiş olan ordu terfi listesi Yüksek Tasdika iktiran etmiştir. Festival takvimi 27 agustos: Cuma İstanbul yelken şampiyonası birinci grup müsabakası Modada saat 14 te Şehir Tiyatrosu temsili S A Z CAZ Taksim bahçesinde saat 21,30 da Cumhuriyet Gazi Anteb (Hususî) Şehrimiz Çocuk Esirgeme kurumu fakir ve kimsesiz yavrular menfaatine bir kır balosu verdL Davetlilerin büyük bir kısmını fninimiııiler tegkil ediyordu. Birçok eğlenceli oyunlar ve müsabakalar yapı larak çok güzel bir gün geçirüdi. Gönderdiğim resim istikbalin dam ve kavalyelerini büyükler gibi ciddiyetle dans ederlerken göstermektedir. 4bone şeraîti Nüshası 5 kuruştur. ( Türkive Harie [ icin icin Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. Alb avlık 750 • 1450 • Üc aylık 400 > 800 • Birayük 150 a Yoktur