CUMHURÎYET 17 Bazîran 1937 ADLÎ MUSAHABE •• II Hesab edilirse, adalet bizde Fransadan on defa daha seridir Yavaş yürümek adaletin icabmdandır. Ondan şikâyet, hatta onunla istihza edilir, fakat o gideceği yoldan şaşmaz Adalet daima yavaş yürümüştür, ya vaş yürüyor, gene de yavaş yürüye cektir. Otomobilin, tayyarenin, telsiz telgrahn hızlandıramıyacağı bir makine varsa o da adalet makinesidir. En küçük mübaşir ve kâtibinden en büyük a vukat ve hâkimine kadar adalet amelesinin içinde çalıştıklan ve Adliye Sarayı dedikleri cesim imalâthanede işler, büyük bir vakar ve mehabetle ve yavaş yavaş yürür. Orada adaleti dağıtanla nn ve bu dağıtmıya yardım edenlerin elbisesi, kıyafeti bile başkadır. Bu da gösterir ki adalet işi başka işlere benzemez. Onun ken dine göre bir usulü, bir yürüyüşü vardır. Türk adliye sinin yavaş yürü düğünü söyliyenlere bunun her yerde böyle olduğunu, a daletlerile tanınmış memleketlerde uzun seneler sürmüş ve süren davalar bulunduğunu, oralarda da icraların zorlukla para tahsil ettiğini temin edebiliriz. Bu yavaş yürüme, halka bir hayli masal söyletmiş ve iş bir kere şikâyet ve hiciv yo luna dökülünce artık sonu gelmemiştir. Bu, adaletin kendindedir. Adalet iki tarafhdır. Hem istiyeni, hem vermiyeni dinliyecektir. Bütün medenî insanlığın önünde eğildiği dokunulmaz bir kaide vardır: Müdafaanın kudsiyeti! Istiyen de, vermiyen de hakkını veya hak sandığını dilediği gibi, yani yazile ve sözle müdafaa edecek ve ettirecektir. Bu müdafaayı yapmanın şekillerini muhakeme usulleri gösterir. Bu kanunlar bir takım müddet ler, şekiller koymuşlardır ki riayet edilecektir. Sonra, davasını kaybeden daha ' yüksek dereceli mahkemeye müracaat eder. Onun da bir takım usulleri, müddetleri vardır. Her memlekette Temyiz mah kemesi (Almanya müstesna) hükumet merkezinde oturur. Icra safhası da ayn dır. Bunlann hepsi zaman ve mesafe ister. Bazı işler vardır ki çabucak hükmo lunabilir. Çünkü muhakeme usulleri ba sittir. Fakat işlerin çoğu, göründüğü kadar basit değiîdir. Kavgayı hayat doğurur. Hayat inceldikçe kavgalar da karışıyor. Gorünüşte basit, fakat hakikatte çok kanşık olan bu işler ince elenip sık dokunmak ister. iki taraf uzun uzadıya dinlenecek, bir sürü kanım merasimi yapılacaktır. Bunlar hep zamana ihtiyac gösterir. Çabuk ve haksız bir hükümden *• geç ve fakat hakh bir hüküm elbette ha• yırhdır. Adaletin her yerde yavaş yürüdüğünü, bu yavaşlıktan uluorta şikâyet edildiğini göstermek için garbin en ileri memleketlerinden biri olan ve diğer memleketler hukukunu uzun müddet ve hâlâ bugün bile tesiri altında bulunduran Fransadan size bir misal getireceğim. tlmin kuru ve yorucu kaidelerine dalmıyarak bu mev zuda aziz okuyucularımızla biraz ko nuşacağım. Pierre Lepaulle admda Parisli genc bir Fransız avukat, Fransada adaletin yavaş yürümesinden, çok şikâyetçidir. Kanı kaynıyor ve niçin davalar çabuk görülmez, haklar çabuk alınmaz, haksızlar derhal ezilmez? diye feryad ediyor. Komşu İtalya kanunlannı, usullerini beğenmiyor. Çünkü Italyanlar da Fransızlar gibi Lâtin soyundandır. Oranın ada' *let münasebetleri Fransanınkinden pek ^ farklı değildir. Belçikayı, İsviçreyi bir ğ çy, çy y^ma bırakıyor. Acaba îngilizleri mi örnek alsak? diyor. Beğendiği bazı âdetlerini, usullerini almayı tavsiye ediyor. Fakat şu Ingilizler de çok muhafazakâr. Agır yürüyen, mahkemelerinde yavaş ve heyecansız söyliyen bir millet... Adaleti vat, sürati yok. Olsa olsa Amerikayı örnek almalıdır. Orada mektub yerine yıldıran telgraf yazıhr, otomobilsiz müda faaya gidilmez, mahkeme dosyal&rını yavaş yurumesı ( Şehir ve Memleket Haberleri Bir senede gıdaya Vapurculuk şirketi umumî heyeti verdiğimiz para Fennî bir eroin imalâthanesi Et, meyva, ve sebzeye Hissedarların paraları Yeşilköyde hali faaliaybaşında dağıtılacak yette bir fabrika meyaltı buçuk milyon lira Eski Vapurculuk Türk Anonim Şirketi dana çıkarıldı sarfediliyor tstanbulun bir sene zarfında sarfettiğ; yaş sebze ve meyva hakkında bir istatistik tanzim edilmiştir. Buna nazaran 23,776,515 kilo, 32,789,970 aded ve 7,256,814 demet yaş sebze garfedil miştir. Kilo itibarile sarfedilenin kıymeti 1,575,986, aded itibarile sarfedilenin kıymeti 676,168 ve demet itibarile sarfedilenin kıymeti de 57,978 liradır. Hepsinin yekunu 2,310,132 lira tutmaktadır. Kilo itibarile sarfedilen meyva mik tan 20,017,196, aded itibarile sarfedilen 8,649,206 dır. Bunlardan başka; 32 milyon 977,171 portakal, 1,471,056 mandaline, 734,725 kavun ve 2,049,706 karpuz sarfedilmiştir. Kilo itibarile sarfedilen meyvanm kıymeti 2,447,955, aded itibarile sarfedilenin 272,276, portakalm 944.065, mandalinenin 48,913 kavunun 65,019, karpu zun 215,722 liradır. Hepsinin yekunu 3,993,950 lira tutmaktadır. Bir senelik yaş sebze ile meyvanm umumî yekunu ise 6,304,082 liraya baliğ olmaktadır. Bu rakamlar Halde yapılan toptan satışlardan alınmış olup her ne kadar bunun haricinde civar bostanlann müteferrik istihlâkâtı varsa da bunlar mühim bir yekun teşkil etmemektedir. umumî heyeti önümüzdeki aym birinde toplanacak ve tasfiye heyetinin bir senelik mesai raporunu tetkik ederek heyeti ibra edecektir. Bu suretle şirketin tasfiye işi nihayet bulmuş olacakür. Denizyollan îdaresi şirketten satın aldığı vapurlann son taksiti olan 300 küsur bin lirayı da bu ay nihayetinde tasfiye heyetine teslim edecek ve para hissedarlara tevzi olunacaktır. Gümrük kaçakçılık bürosu memurlan, Izmirli Dayı namile maruf Mustafanın Yeşilköyde Şevketiye mahallesind Salihe sokağında bahçeli bir evde küçük bir lâboratuar kurduğunu ve orada eroin imal ederek piyasaya sürdüğünü haber almışlardır. Evvelki akşam bu ev memurlar tarafmdan sanlmış ve memurlar yavaş yavaş eve girmişlerdir. Dayı Mustafanm lâboratuarda meşgul olduğu sırada memurlar ortaya çıkmışlar ve Mustafa ile beraber Baha ismindeki bir arkadaşını yakalamışlardır. Lâboratuardaki âletler musadere edilmiştir. Bu lâboratuarda imalât paydos edildiği vakit âletler duvarlar içine saklanmakta ve elektrikle işler bir kapı ile örtülmektedir. Siyasî icmal Ispanya ve devletler g spanya işleri ve bahusus îngiliz, Ital|J yan ve en sonra Alman harb gemilerinin Ispanya sulannda uğradıklan taarruzlar korkulduğu gibi Avrupayı iki cepheye ayınp birbirile tutuşturacak bir vaziyet ihdas etmedi. Hatta bir Alman zırhlısının uğradığı hava taarruzuna diğer bir Alman zırhlısının bir Ispanyol limanmı bombardımanla mukabelede bu lunması ve Almanya ile İtalyanm bey nelmilel ademi müdahale komitesinden ve bahrî kontroldan çekilmeleri dahi Avrupa devletlerini birbirine katmadı. Ingiltere araya girdi ve Almanya ile Italyanın taleblerine uygun olarak kon trol usulünü değiştirdi. Bundan sonra Ispanya limanlannda her iki muharib taraf tarafmdan müştereken gösterilen bitaraf mıntakalarda dört büyük devletin Farb gemileri emniyet içinde barınacak lardır. Bu mıntakalann tesisi için şimdi den iki taraf hükumetlerine müracaat edilmiştir. Bu müracaat kabul edilip de gösterilecek mıntakalarda ve alelumum tspan yol sulannda îngiliz, Alman, İtalyan ve Fransız harb gemileri taarruza uğnyacak olurlarsa bu gemiler mütearrız deniz, hava ve kara kuvvetlerine karşı ateş açarak müdafaada bulunacaklardır. Fakat ukabelebilmisil olarak İspanyanın harb kuvvetlerine ve limanlanna karşı harekât yapmak için dört devletin donanmalan amirallerinit kendi aralannda istişarede bulunarak müşterek karar vermeleri lâ zımdır. Tasfiye heyetile Denizyollan îdaresi arasındaki işlerin tasfiyesinde bazı anlaşamamazlıklar olmuştur. Bu anlaşamamazlıklardan bir tanesi de vapurlann sigortalarıdır. Mukavele mucibince, şirketin hükumete sattığı vapurlann sigorta bedellerini Denizyollan Idaresinin öde mesi lâzım gelmektedir. Denizyollan îdaresi ise bunu kabul etmemektedir. iki taraf arasındaki bu anlaşamamazlıklan hal için, Deniz Ticaret Müdürü hakem tayin edilmiştir. ŞEHIR tŞLERt îş sahiblerine fena muamele . yapanlar Birbirine uymıyan imtihan usulü Ekalliyet mekteblerinde MÜTEFERRtK birçok talebe sınıf ta kaldı Azlık ve ecnebi mektebleri talimatna melerinin birbirine uygun olmaması yü zünden birçok talebeler sınıflarında kal mışlardır. Bunlann velileri maarif idaresine müracaatle şikâyette bulunmuşlardır. Talebe velilerinin şikâyetlerine göre bazı azlık mekteblerinde üç numara alan talebenin smıf geçmesi icab ettiği halde diğer bazı mekteblerde talebe dört numara aldığı takdirde sınıflannda kalmaktadır. Diğer taraftan iddia edildiğine göre bu mekteb idareleri, birbirine uymıyan bu talimatnameye keyiflerine göre, bazı talebenin lehine, bazılannın da aleyhine tefsir etmektedirler. Bundan başka veli sinin malî vaziyeti yerinde ve para vereCeklerine kanâat ettikleri talebeleri, mektebin varidatı azalmaması için mezun yapmamaktadırlar. Ticaret Odası hakh çıktı Bundan bir müddet evvel Ticaret Odasile Liman şirketi tasfiye heyeti ara sında Liman harunın Oda tarafmdan satın alınması için verilen 10 bin liralık peyin geri verilmesi meselesinden bir htilâf çıkmış ve mesele mahkemeye intikal etmişti. Mahkeme, liman tasfiye heyetini, 10 bin lira ile beraber paranın şimdiye kadar işliyen faizile ücreti ve kâlet, mahkeme harcı ve saireyi vermeğe mahkum etmiştir. Bu şekilde Liman tasfiye heyeti 10 bin lira yerine 11,500 lira vermek mecburiyetinde kalmıştır. Halbuki yüzde 28 hissesi hükumete aid olan şirket tasfiye heyetinin böyle bir parayı tediyesine birçok noktalardan imkân olmadığmdan Oda ile tasfiye heyeti yalnız alman 10 bin liranın Odaya iadesinde mutabık kalmışlardır. Adalet timsali tayyareler nakleder, orada orada herşey pratik ve hayata uygundur. Elbette adaleti uçsa gerektir. Zaten Hanvard Üniversitesi kendisine yabancı değildir. Amerika kanunlannı tetkik ediyor, mahkemelerini dinliyor, hâkimlerile ve avukatlarile konuşuyor. Fransada adaletin yavaş yürüdüğüne parmağını koyarak koşması için ne lâzım geldiğini söylemekle son verdiği bir kitab çıkarıyor: Adalet CLa justice) Genc avukatm fikrince, Fransada a • daletin yavaş yürümesi başhca şu dört sebebden ileri gelmektedir: 1 Müddetler çok uzundur. 2 Çalışma tarzı kötüdür. 3 Muhakeme usulleri çok karışıktır. 4 Adalet memurlarının hizmetin den istifade usulü, şuurlu olarak tanzim edılmemiştir. Mahkemelerin çalışma tarzı, adalet memurlarının hizmetinden istifade usu lünün şuursuzluğu hakkında, başka bir musahabemizde, biz de bazı şeyler söy liyeceğiz. Bugün konuşmak istediğimiz, müddetlerdir. İnkılâbcı avukata göre adalet imalâthanesi, taahhüdlü mektubu, telgrafı, radyoyu, telefonu, tayyare postasını unutmuş gibidir. Hayat süratle yürüyor. Adalet de adımını ona uydurmalıdır. Bi dayette işi kazanan bir davacı, hasmına ilâmı tebliğ ettirmek, altnuş bir gün isti naf müddetini beklemek lâzımdır ki bu en aşağı üç buçuk ay sürer. Halbuki Türk adliyesinde istinaf derecesi olmadığı için Türk davacıları bu müddeti kazanıyorlar. Fransa hukuk muhakemeleri usulün de gıyabî hüküm fash vardır. Gıyabî bir hükum çıkarsa ilâmını almak, hasım tarafma tebliğ etmek ve onun otuz bir gün zarfında itirazını beklemek lâzımdır. Itiraz üzerine ayni muhakemeler, müdafaalar başlar. Eski yere gelmek için en aşağı altı ay ister. Eskiden bizde de gıyab işleri böyle idi. On senedenberi bu usul kaldmlmıştır. Bir celseye gelmeyene gıyab kararı tebliğ edilir. İtiraz müddeti yalnız beş gündür. Fransada temyiz müddeti altmış bir, tashihi karar müddeti otuz bir gündür. Bizde ikisi de on beşer gündür. Hesab edilirse bizdeki müddetlerin Fransadan on defa daha kısa olduğu anîaşılır. İnkılâbcı avukat, bazı hukuk ve ticaret davalarında müddeiumumilerin hazır bulunması usulünü, lüzumsuz ve faydasız görerek, kaldırılsın diyor. Eskiden bizde de böyle idi. Çok zaman var ki kaldınlmıştır. Nihayet Fransada münferid hâkim sisteminin kabulünü istiyor. Cumhuriyet Adliyesinin hedefi de böyledir. İstanbul, Ankara, İzmir gibi çok nüfuslu şehirleri bir yana korsak Türkiyede adaleti münferid hâkimler dağıtıyorlar. Saydığımız büyük şehirlerin de pek uzak olmıyan bir, Bu iddiaların ne dereceye kadar doğru olduğu hakkında maarif idaresi tah Merhum edib ve şair Celâl Sahirin o kikat yapmaktadır. lümünün yıldönümü olan önümüzdeki cumartesi günü merhumun arkadaşları DENİZ tŞLERl ve takdirkârları Bakırköyündeki kabrini ziyaret edeceklerdir. tnönü vapurundaki yangın Celâl Sahiri unutmıyan ve onu mezarı söndü başında tekrar anmak istiyenler bir kaDün, Bodrumdan alâkadar makam file halinde o gün saat iki elli trenile lara gelen malumata göre, tnönü vapuBakırköye gideceklerdir. runun ambarmda çıkan yangın söndü Güzel San'atlar Akademisin rülmüştür. Dün yangın çıkan ambar ade konser ve çay çılmış ve zarar ve ziyanın tesbitine başGüzel San'atlar Akademisi, ders yılı lanmıştır. Yangın çıkar çıkmaz alınan sonu münasebetile 18 haziran cuma gü tertibat sayesinde ambardaki eşyalarnü için bir konser ve çay hazırlamıştır dan bir kısmının kurtanldığı anlaşıl Konseri, Konservatuar profesörlerin mıştır. den Siko Amar verecek ve bunu bir çay Yangının sebebi hakkında muhtelif ziyafeti takib edecektir. şayialar doşlaşmaktadır. Bir habere göre, yangın sigaradan çıkmış, diğer bir .stikbalde tek hâkimli mahkemelerle iş rivayete göre de ambarm altma yerleşgöreceğini söylersek yanlış bir kehanette tirilmiş olan kibritlerin fazla tazyik neticesi iştial etmeleri üzerine zuhur etlulunmuş olmayız. miştir. Fakat bu iki ihtimale de pek cidDemek Fransız avukatı gelip de Türk dî nazarla bakılmamaktadır. Yangının adliyesini tetkik edecek olsa, ideallerinin hakıkî sebebini meydana çıkarmak üzehepsinin tahakkuk etmiş olduğunu göre re bir heyet tahkikat yapacaktır. jek ve keyfinden bayılacaktır!... Hayır, înönü vapuru, yangın üzerine süvari hiç de böyle değildir. Müddetleri ne katarafmdan karaya oturtulduğundan şimdar kısaltırsak kısaltalım, davalar gene di gemi kurtarılacaktır. Makine ve kavabuk görülmiyecektir. Yavaş yürümek, zanda bir arıza olmadığı için gemi kenadaletin kendisindedir. îşler uzamamalı, di kendine İstanbula gelecektir. halka illâllah dedirtmemeli. Fakat, bilhasECNEBt MEHAFİLDE Deniz Gedikli mektebinde ;a hukuk ve ticaret işlerinde, çabuk adalet imtihanlar 3 kadar arzu olunur bir şey değildir. Ve tsveç elçisi Atinaya gitti Deniz Gedikli mektebinde imtihan insaf ile düşünürsek teslim ederiz ki Türk Ayni zamanda İsveçin Atina sefiri o ara devam edılmektedir. Mekteb taledliyesinin sürati, başka memleketlerin an İsveçin Ankara orta elçisi M. Wint besi temmuz başında kampa çıkacak, kinden aşağı değildir. Şu kadar var ki her, Yunanistana gitmiştir. Elçinin gay •cara ve deniz sporlarile bir aylık bir adalet işleri alenî, yahud herkesin gözü bubetinde sefaret işlerini maslâhatgü program dahilinde talebe yetiştirilecek, önünde cereyan ettiği ve tenkidleri din zar vekili sıfatile M. Tamm tedvir ede /e ağustos başında da son sınıfın çıkış emek adaletin cevheri ve şanı iktızasın cektir. merasimi yapılacaktır. dan olduğu için, halk adaletin yavaş yü•ümesinden istihza ile bahseder. Zavallı adalet! Hiçbir tesire kapılmaz, yüzüne karşı bağırılır, ses çıkarmaz. Herhangi bir dairenin bir evrak kâtibine «haksızlık '.diyorsun, kanunsuzluk edip işimi uzatıyorsun» deseniz sizi derhal mahkemeye vermeğe kalkar. Fakat adalete daha ağır ;özler söylenir, (haksızlık ediyorsunuz, böyle yaparsanız halka zulüm olur) deriniz. Mensubları hiç ağızlarını açmazlar. 3ünkü adalet dinlemek mevkiindedir. Sesin yüksek çıkması, uçlannın bıçak gibi batması kendisine tesir etmez. Gideceği yoldan hiç şaşmaz. Bu onun şanı ve muzafferiyetinin sebebidir. San'at eserlerinde adaletin gözü kör, kulağı sağır bir heykel halinde tasvir edilmesi acaba bunan mı ileri geliyor? Tarsus (Hususî) < Biçki ve Dikiş mektebi ders senesi sonu münasebetile Avukat güzel bir sergi açmıştır. Sergide güzel eserler vardır. Gönderdiğim resim taA. Haydar özkent lebeden bir kısmını çalıgırken göstermektedir. Celâl Sahirin mezarmî ziyaret Kızıltoprak bina ve arazi kısmı ta hakkuk memurluğunda iş sahiblerne fena muamele yapılmakta olduğu Be lediye riyasetine şikâyet edilmiştir. Bu şikâyet üzerine tahkikat yapılarak doğru olduğu görülmüştür. Bütün şubelere İngilterenin önayak olmasile Ispanya yapılan bir tebliğde iş sahiblerine iyi muamele yapılması bildirilmektedir. şlerinin beynelmilel vahim neticeler doğurmaması hususunda daha ziyade Al Lokanta ve kazinolar sıkı manya ile Italyanın dileklerine uygun surette teftiş edilecek bir tesviye suretinin meydana gelmesine Lokanta, kazino, birahane gibi yiye haricdeki devletlerden yalnız Sovyet cek ve içecek satılan yerlerin esaslı bir Rusya itirazda bulunmuştu. Fransa da muayeneye tâbi tutulması için yeni bir bu itirazı teyid eder gibi olmuştu. Fakat alimatname tanzim edilmiştir. Bu talimatname ağustosun birinden itibaren her iki büyük devlet bu teşebbüslerinde tatbik edüecektir. Buna nazaran bu ka azla ısrar etmediler. Ispanya işlerinde Fransa ile Sovyet bil yerleri Belediye doktorları haftada üç gün muntazaman teftişe tâbi tuta erin davalannda ileri gitmemiş olmamacaklardır. Her müessesenin bir teftiş arında beynelmilel vaziyete aid düşündefteri bulunacaktır. Belediye doktor cclerden ziyade dahilî vaziyetlerinin tesiları teftiş sırasında görecekleri noksanolmuştur. Bugün her iki memleket daarı bu defterlere kaydedeceklerdir. Sıhilî işlerile son derecede meşguldür. hî şeraite riayet etmiyenler muhtelif Fransada sağ partiler komünisthk aleysurette tecziye edileceği gibi teftiş deferlerine mütemadiyen noksanları kay hinde birleşmişlerdir. Merkez partileri de hükumete karşı vaziyet aldılar. İçtemaî dedılenler ağır cezalar göreceklerdir. slahatm yeni masraflar ve vergilere yol Müstakbel konservatuar bi çmış olması partilerin arasındaki müca nasında tadilât deleyi şiddetlendirmiştir. Belediyece Konservatuar binası pro Sovyet Rusyada da memlekete hâkim esinde yeniden bazı tadilât yapılmasına egâne parti arasında daha ziyade üzum görülmüştür. Binanm vaziyetinTroçki'nin bıraktığı tohumlann ve haricde ufak tefek değişiklikler ve bir kısım ilâveler yapılacaktır. İnşaatın ihale e den yaptığı tesirlerin neticesi olarak fedilebilmesi için daha iki ay kadar bir ad hareketleri meydana çıkmıştır. Sovyet hükumeti fesad erbabınm dahilde zaman geçecektir. ahribat ve bozgunculuk yapmakla kalBakırköyünde Arteziyen mayıp haricde de Sovyetlere düşman bükuyuları devletlerle teşriki mesaide bulundu Bakırköyünde açılacak Arteziyen ku PU kanaatine gelmiştir. yuları için yapılan tecrübeler muvaf Meydana çıkan bu hareketlerin neti •kijetle neticelenerek bu kuyulara tahsis edilen sahanın istimlâkine karar ve esi olarak evvelâ Zinoviyef, Kamenef rilmişti. İstimlâk muamelesi bitmiştir. e arkadaşlannın idamından sonra Kızıl Bir iki güne kadar Arteziyen tesisatı ya >rdu erkânı arasında Sovyet düşmanı pılmağa başlanacaktır. devletlerle beraber çalışmak üzere bir KÜLTÜR ÎŞLERÎ zümre keşfedıldi. Neticede umumî erkânıharbiye reisile muhtelif askerî mıntakaOlgunluk imtihanlarmın lann başkumandanlan idajn edildi. Sovyet hükumeti şimdi dahilî işlerini dümümeyyizleri Lise ve ortamekteb müdürleri, dün. zeltmek ve sağlamlaştırmakla meşgul Maarif müdürü Tevfiğin nezdinde top bulunuyor. Almanya ile İtalyayı dahi anarak lise olgunluk imtihanlarmda meşgul eden büyük meseleler vardır. bulunacak mümeyyizler hakkında ko İtalya Habeşistan İmparatorluğunu haznuşmuşlardır. Talimatnameye göre, ol me çahşıyor. Almanya dört senelik plâ gunluk imtihanlarmda sınıf muallım nını tamamlamak için bütün gayretini erinden gayri asgarî iki mümeyyizin sarfediyor. Bu müsaid ahvalden istifade hazır bulunması lâzımdır. Bunun için eden İngiliz politikası Ispanya işlerinde bu sene olgunluk imtihanlarını yapmak anlaşma yolunda büyük muvaffakiyetler üzere üçer kişilik muhtelif komisyon temin etmiştir. ar kurulacaktır. Muharrem Fevzi TOGAY Filomuz italya, Yugoslavya ve Rusyaya gidecek Başta yavuz olmak üzare torpito ve denizaltı gemilerimizden bir kısmının ağustosun on beşinde Yugoslavya, İtalya limanlarını ziyarete çıkacağı ve bu limanlardan İstanbula döndükten bir hafta sonra Karadenize çıkarak Sovyet Rusya limanlarını ziyaret edeceği haber verilmektedir. * Tarsusta güzel bir sergi açıldı Emniyet abidesi İstanbulda, Yıldızdaki Polis mektebi önünde 8 metro yüksekliğinde bir emniyet abidesi yapılması düşünülmektedir. Bu abidenin yeni yapılacak Emniyet müdürlüğü binası önünde yapılması da kuvvetle muhtemeldir. Cumhuriyet Nüshası 5 Inıruştur. Abone şeraiti Senelik Altı aylık Üç aylık Bir myhk Türkiye için 1400 Kr. 750 • 400 > 1S0 » Hariç için 2700 Kr^ 1450 • 800 • Yoktur