5 Mavıs '> CUMHURrrET f Terbiye bahisleri j 24 saatte muhtelif 6 kaza oldu Birçok kimseler kaza neticesinde yaralandılar Son 24 saat içinde şehrimizde 6 vesaiti nakliye kazası olmuştur. Bunlan sırasile yazıyoruz: *## Saimin idaresindeki yük arabası, Balattan geçerken 7 yaşlarında Hüsnü adında bir çocuğa çarpmış ve ağır surette yaralamıştır. Arabacı yakalanmıştır. tff ^f» ip Danimarkada beden terbiyesi ve Bukh usulü Danimarka mekteblerinin bir çoğunda yer tutan Bukh sistemi faydalı neticeler vermektedir Yazan : Selim Sırrı Tarcan Prens Nikola hukukundan nasıl f eragat etti? "Herkesin gözü yaşlı idi. Şimdi memleketini terk edip gidenin, 1930 da kardeşinin avdeti için en çok çalışan adam olduğunu düşündükçe bu teessür daha ziyadeleşiyordu. „ Yazan: Kraliyet Şurası azasından Romanyada geçen hazin macera Gene ermenice Fuzuli erzibaşyanın ermenice yazdığı Fuzuli adh eser, kıymetli bir maden manzarası almağa başladı. Biz, onun değerinı kabul etmekle beraber mekşuf ve müstamel bir maden sayılabileceğini ve o cinsten madenler üzerinde ise kimsenin keşif hakkı olamıyacağını söyledık. Fakat yaman bir gürültü ile karşılandık. T Gregoire Filipesco Bütün dünya matKuru gürültülere karşı nasıl davnılacabuatı, Romanya Prensi Nicolas meğını bildiğimiz için gülüp geçmek gerek selesine dair o ka amma arada hakikat yamyor. Onun için dar yanlış haberler şu sütunda bir kere daha o mevzua temas neşrettiler ki, bu huediyorum: susta hakikati söyErmenice Fuzuli eserini keşfettiklerini Belediye memurlarından Kadrinin ida lemek farzolmuş söyliyenler, ele geçirmek istedikleri maresinde 2 numarah motorsiklet köprü üs tur kanaatindeyim. denin yalnız mekşuf olduğunu değil, cinBükreşte, 9 ni tünden süratle geçerken Mehmed adında sini de bilmiyen kimseler durumundadır. bir adama çarpmıştır. Çarpmada motör sanda içtima eden Böyle olmasalardı o kitabm 1929 yilınsiklet devrilmiş, hem çarpan, hem deKraliyet Şurasına, da basılan ikinci cildinin baştarafına, biçarpılan tehlikeli surette yaralanmışlardır. muhafazakâr parti rbci cild hakkında İstanbul gazeteleri taYaralılar hastaneye kaldırılmışlardır. reisi sıfatile iştirak rafından yazılan takdirkâr bendlerin sıHastanede bulunan belediye motorsiklet cttiğimden, bu işe ara ile konulduğunu görmüş ve o esen ilk çisi Kadrinin sıhhî vaziyeti r^Kkeli bir id dosyadaki bütün Soldan sağa Veliahd Prens Mişel, Kral Karol, Prens Nikola defa kendilerinin gördüğünü söylemenin evrakı okudum. Bukh'un jimnastik salonunda bir ekzersis hal almıştır. gülünc olduğunu anlamış olurlardı. Ese ve Başvekil Tataresko Bu Şura içtimaın* * * mesaisinin neticesini (Ollerup) ta tertib rin ikinci cildindeki yazılar arasında VaBundan hayli sene evvel DanimarkaSirkeci rıhtımına bağlı bulunan Antal da söylenen sozlerde vekar ve haysiyet tai nazardan yüksek duygulardır.» ida (Odense) şehrinde toplanan bir spoı ettiği jimnastik şenliklerinde memleketin kit gazetesinden ve fransızca Istanbuldan Kralm bu son sözlerini uzun bir sükât pedagojisi kongresine gitmiştim. Kongre ileri gelenlerine gösteriyor, beğendiriyor. ya vapuruna sandalcı Mustafa çivi verir duygusu o kadar mündemiç bulunuyordu alınmış parçalar da var. Daha garibini ki, bence protokol gözeterek hakikati giz takib etmiş ve celseye nihayet verilmiş'ir. soyliyeyim: Beş yıl evvel bu kitab için azaları şerefine yapılan şenliklerde Da Derhal beş on zengin onun istediğı şe ken sandal devrilmiştir. Çivi sandıkları Herkesin gözü yaşlı idi. Şimdi mem nimarka mekteblerinin Beden Terbiyes: Hlde bir müessese inşasını taahhüd edı denize düşmüş, Mustafa etraftan yetişen lemek yanlıştır. yazdığım fıkra, o eserin henüz keşfolunMemleketimiz hakkında çok zararlı o leketini terkedip gidenin, 1930 hazira duğu müjdesini bugünlerde veren gazeteUmumî Müfettişi profesör (KnuUun) voriar. Bugün Avrupadan hatta Amerı ler tarafından kurtarılmıştır. lan bazı yanlış rivayetleri tekzib etmcğe nında, kardeşinin avdeti için en fazla ça de çıkmıştır. Mekşuf bir madenin kâş'.fi * ** bize muhtelif yaşta kız ve erkeklerin kadan bu sistemi öğrenmek üzere Dani Doktor Nazımın idaresindeki 1564 nu çalışmankatansa, boşboğazhkla itham e fışan adam olduğunu düşündükçe, bu te olmağa yeltenenler bundan da bihaber! jımnastıklerini göstermişti. Danimarka markaya birçok gencler gidiyor. essür daha ziyadeleşiyordu. lılar bir taraftan Isveç dığer taraftan AlBen (Bukh) un mektebini gcrmedim, marah hususî otomobil, Ankara cadde dilmeği müraccah bulurum. Şimdi Terzibaşyanın eserine geçıyo Damarlannda Kral kanı dolaşmasma man kiiltürünün tesıri altında olduğun fakat Brüksel kongresınde görüştüğüm sinde 12 yaşlarında Ahmed isminde bir Prens Nicolas'nın, hükumetin ültimarum: Bırinci cild Fuzulinin hal tercümedan Isveç metodile Alman sistemini ka (Chili) beden terbiyesi müessesesi profe çocuğa çarparak yaralamışhr. tomuna maruz kaldığı şayiası çıkanlmış rağmen gene birer insandan başka biı sile başlar. Bu kısımda tarihî münasebetşey olmıyan bu facia aktörleri, bazı *** rıştırarak eklektık bir mekteb meydana sörü (Dr. Louis Bisquertt) görmüş ve tır. ler dolayısile Kanunî Süleymamn, lbragetirmişlerdi. Jimnastik salonlannda Is bana gördüklerini anlattı. Aksarayda oturan Mehmed, lbrahim, Bundan daha yanlış bir şey olamaz. memleketler matbuatmm neşrettiği yalan him Paşanın hayatı, Fuzuli ile temaslan veç jimnastiklerinde kullanılan ufkî parMekteb beden terbiyesi Muallim mek Adil, îbrahim, Mustafa, Rauf, Necdet, Prens, bundan altı sene evvel Kralın izni yanlış rivayetlere müstahak değillerdir. Mütalealarını serbestçe söylemeğe hakkında uzunca sahifeler bulunmaktamakhklar, çerçeveler, plintler bulunduğu tebi şeklindeymiş. Arkası bir ormana, ö İhsan, Ferid adında dokuz çocuk dün olmaksızın evlenmiştir. Bu şerait dahi dır. Sonra Irak, Hille, Bağdad, Kerbelâ, gibi Almanlann trapezelerine paralelle nü bir göle bakıyormuş. 75 metro uzun sabah .Yenikapıdan bir sandal kiralamış linde, Kral hanedanı statüsü, aktedilen Kral tarafından davet edilen siyasî ricalin hepsi, Kralın ve hükumetin noktaı na Necef için güzel tahliller, Fuzulinin rme ve halkalanna da yer verilmişti. luğunda, 40 metro genişliğinde bir kapa lar ve denizde dolaşmağa başlamışlardır. nikâhın mer'iyetini tanımamaktadır. Âliaba için beslediği sevgiye dair teşrih(Knutsun) yıllarca bu vazifede kalm;ş lı pisti varmış. Atletik sporlar için atlama, Samatya açıklarında denizde peyda olan Kral Ferdinandm küçük oğlu, zaman zarına iştirak etmişlerdir. ve orada jimnastik babası gibi tanınmış dısk ve cirid atma yerleri varmış. Arka Yunus sürüsünden korkan çocuklar he la, hükümdarın muvafakatini elde ede Yalnız profesör Jorga, Prens Nico ler, daha sonra şairin çocukluğu ve genctır. Şımdı hâlâ yaşı seksenı bulmuş ol cihette Yunan stilinde bir anfiteatr'ı var men ayağa kalkarak bağırışırlarken san biîeceğini daima ümid etmiştir. Seneleı las'ya yeniden bir mühlet verilip verile liği, onun ardmdan eserleri, dıli ve üsluduğu halde beden terbıyesıle alâkasını mış. îki büyük jimnastik salonu ve bir dalın muvazenesi bozulmuş ve devril geçmiş ve bu vaziyet düzelmemiştir. Bu miyeceğini sormuştur. Sabık Kral Naibi bu, daha geride Fuzuli ile çağdaşı Türk kesmemiştir. Geçen sene Brükselde top yanda 33 metro, tulünde 12 metro ge miştir. Çocuklar denizden sahil halkı ta nun üzerine Prens Nicolas işi kesip a'.mak artık Romanyayı terketmiştır ve hareket şairleri (Baki ve saire). Ve en sonra Fuzuli Petrark arasında bir mukayese o lanan kongrede bu sevımlı ıhtıyarla bu nişliğinde bir pisti varmış. Ondan başka rafından kurtarılmıslardır. istemiş ve Krala müracaat ederek, zev etmeden evvel, bulanık suda balık avla kunur. luştuk. Gene kongreye pek kıymetli ra suları mutedil derecede bir de kapalı picesi telâkki ettiği kadının iştiraki olma mak istiyenlere, isminin dahilî siyaset işporlar vererek birçok teknik meseleleri sin varmış. Mekteb leylî imiş. Kız ve erİkinci cildde islâmiyet bakımından dıkça aile eğlentilerine iştirak edemıye lerine karıştınlmasına kat'iyyen müsamaAlmanyaya ihracatımız ceğini söylemiş ve hükumete müracaat e ha etmiyeceğini anlatmıştır. aydmlattı. metafizik, aşk, tasavvuf, şarab ve saire kek şubeleri varmış. Buhk'un ikametgâhı uzun uzun anlatılmış ve Fuzulinin bu Zaten başka türlü olabilir miydi? derek, o kadına kendi karısı nazarile baSon on beş sene içınde Danimarkada mekteb dahılinde gayet şık ve zarif bir bir milyon liraya düştü Prens, bundan birkaç sene evvel, kra mevzulara ne suretle temas ettiği izah okılmasını istemiştir. yeni bir beden terbiyesi şefi ortaya çıkü. villâ şeklinde imis. Yapılan istatistikler îstanbulun ihra Şahsan yüksek bir ilim sahibi olmaPrens Nicolas, bu sene, saraydaki liyctin iadesini tacil etmek için Kral Na lunmuştur. Terzibaşyan, bu büyük Türk Tanındı, şöhret aldı. Ismi bütün dünyacat faaliyetinin gittikçe artlığını ve limada duyuldu. Sistemini izah eden eserı on makla beraber çok müteşebbis ve azımNoel ağacı merasimine iştirak etmemiştir. ibliğinden uzaklaşacak kadar feragati şairini iyi anlatabilmiş olmak için Mev nımızın bu işteki rolünün genişlediğini lânayı, Hafızı, Sadiyi, Petrarkı, Paskalı, nefis göstermiştir. altı ecnebı dıle çevrıldı. Bu zat profesöı kâr bir insan olan (Bukh) Danimarkada O tarihten itibaren, hükumet reisi, gb'stermektedir. Bu senenin ilk üç ayına Bir takım haris kimseler, prensi ken Virjili, Ovardiyüsü, Danteyi, Miltonu çok sevilmiş ve çok takdir edilmiştir. Hü.(Niels Bukh) tur. aid tesbit olunan ihracat rakamları ge Prensi kararından sarfı nazar ettirmeğe dilerine paravan yapmak istemişler, fakat gözden geçirdiğini ve Fuzuli ile onlar a(Niels Bukh) mesleğine âşık bir jim kumet mesaisini teşvik için kendisine tahçen seneye nazaran her ayın ihrac ye çalışmış ise de muvaffak olamannştır. intihablannda yanılmışlardır. rasındaki düşünce ve duygu benzerliklenastik hocasıdır. Gerek Isveç ve gerek sisat vermektedir. kununun yüksek olduğunu göstermekte Nisan bidayetlerinde, kabine azasından Prens Nicolas, kendi rızasile gittiği rini zaman ve mekân farkı gözetme Alman mekteblerinin bütün incehklerini (Bukh) yeni vücude getirdıği siste dir. dört kişilik bir heyet Prensle temasa geçmenfaya, Romanyalılann azim ekseri den aramağa çalıştığını kitabının so biliyor ve iki usulün de mükemmel ol minde İsveçli (Ling) in usulünü esas olamiştir. Senenin ilk ayında îstanbulun ihracatı nunda söyler. yetinin muhabbetini götürmüştür.» duğunu söylüyor. On sene evvelsme ka rak almış ve onun üstünde kendi ihtiyac9 nisan sabahı, Prens Başvekile son 3,700,000 lira tutuyordu. Şubatla limadar Fıonie adasının cenubunda küçük larına göre bazı tadilât yapmıştır. Şu kısa sözlerimden anlasılıyor ki Ternımızdan 3,5 milyon ve martta da gene bir mektub daha göndererek karısını ter Gümrüklerde yapılan yeni bir kasabada (Ollerup) ta bir ilkmek zibaşyanın eseri henüz keşfedilmiş olmak Doktor (Bisquert) in demesine göre ketmemeğe azmetmiş olduğunu bildir teşkilât ve ıslahat tebde talebelerine jimnastik dersleri ve Bukh çok canlı, heyecanlı, natuk, cerbe 3,5 milyon liralık ihrac malı çıkmışur. miştir. şöyle dursun bize muhtevasile beraber Almanyaya olan ihracat ise malum Gümrüklerde teşkilât ve muamele malum bulunmaktadır. Bu kadar da derırken kasabanın jimnastik salonunda cı zelı, atık ve çevıkmiş. sebebler dolayısile azalmaktadır. Kâ Kraliyet Şurası içtimaında okunan lerin ihtiyaca uygun bir şekilde tadil ve ğil. Bu eser, birkaç dost tarafından gevardan gelen köylülere de ders veriyoıDanimarka mekteblerinin birçoklarınnunusanıde Almanyaya liman^mızdan bu mektub herkesi müteessir etmiştir. Biz tensiki için hazırlanmış olan programm ne üç beş yıl evvel Kültür Bakanlarınmuş. da (Bukh) sistemi yer tutmuştur. zat Kral, kendi teessürünü zaptedeme tatbikından itibaren 13 ay geçmiş bu Kendi eserinin bir yerinde şöyle di 2,700,000 liralık ihracat yapılmış iken miştir. Prens, kibar bir erkeğin, namus lunuyor. Bu müddet zarfmda, İstanbul dan Cemal Hüsnüye gösterilmiş ve bir a(Bukh) bu iki muhtelif mektebden bu miktar 2 milyon ve martta bir milyon ralık Köprülü Fuada da götürülmüştür. mülhem olarak kendi sistemini kurmuş yor: ve haysiyet icabatından inhiraf edemiye gümrüğünün Galataya nakli, bütün serküsur liraya düşmüştür. ve tecrübelerinde muvaffak olduğu gö «Sıstemimden hakkile istifade etmek O halde biz bulduk, siz bizden duy ceğini, bu mektubda, basit bir lisanla vislerin plânlı bir şekilde ve yeni usulrülmüş. Bilhassa köylülerin vücudü bu istiyorsanız bunu hergün muntazaman lerle çalışoıası, muamele merhalelerinın dunuz, diye yaygara koparmanın manası söylemekteydi. yeni sistem sayesinde daha çabuk inkişaf yapınız. Az zaman içinde göreceğiniz zaman ve çekilen zahmet heder olur. Kral, biraderi hakkında, hanedan sta kısaltılması, manifesto servisinin tensi nedır?. Biz, çok zaman önce eseri görüp ediyor ve çevikleşiyormuş. fayda sizi memnun edecektir.» Damlalann bir mermeri oyabilmesi i tüsünün 13 üncü maddesindeki cezaî hü ki ve teşkilât kanununun tatbikı işleri te kıymetini bir fıkra ile tesbit ederken nin yüzde sekseni ikmal edilmiştir. (Bukh) birçok sistem sahibleri gibi (Bukh) bu sözlerile bize yeni bir ha çin ayni yere devamh düşmesi şarttır. hiç te böyle davranmadık, kâşiflik iddiakümlerin tatbikını Kraliyet Şurasından Geri kalan işlerin de nihayet iki ay kendilerinden evvel gelenleri inkâr edip kikat öğretmiyor. Dünyanın en mükemsında bulunmadık. Çünkü buna bizim iDanimarka (Bukh) sisteminin muvaf isterken şu sözleri ilâve etmiştir: içinde ikmal olunacağı anlaşılmaktadır. peygamberlik davasmda bulunmuyor. C mel bir usulü veya terbiye sistemi bile bü fakiyetini hocaların dirayetinden ziyade « Bana mensub olanlar hakkında Bunlar da bittikten sonra bu işlerin tat çin ihtiyac yoktu ve yoktur. Biz, Fuzuliöteki mekteblerin kıymetini takdir et tün vesaitten mahrum ve en fena şerait vesaitin mükemmeliyetine ve beden ter zâf eseri gösterirsem Krallık otoritesiıv bikatma nezaret etmek üzere İstahbula yi arabî ve farisî divanlarile, eserlerile mekle beraber, Danimarkalıların mizaç dahilinde yapılırsa faydalı bir semere ver biyesine ayırdıklan zamanın çokluğuna zâfa düşürmüş olurum. Bununla bera gelmiş olan îstanbul Gümrükler Baş beraber kelime kelime okumuş ve hatta ve bünyesine kendi bulduğu şeklin daha mez. En iyi beden terbiyesi muallimine borcludur sanırım. raber, münderecatına muttali olduğunuz müdür vekili Mustafa Nuri tekrar An mekteblerde okutmuş olmakla mübahiyiz. elverişli olduğunu iddia ediyor. Bir gün çalışmak imkânı verilmezse kaybedilen Selim Sırrı TARCAN mektubda ifade edilen hisler, insanî nok karadaki vazifesine dönecektir. Onu Terzibaşyanın eserinden öğrenecek değiliz. gözleriden başka hiçbir noktayı kımıldat Madam, bir çoklarını tanırım böy lay kabul edilebilecek rahat bir tahlil gibi Fakat ermenice Fuzuli, büyük bir emek Cumhuriyetin edebî tefrikası: 67 madan sustu, cevab vermedi. Ali Haydar le. Hemen her gecelerini oyunda geçirir görünüyordu. mahsulüdür, şaire candan beslenen bir Safiyeye bakarak, türkçe: ler. Gecelerine sahib olamıyanlar seve Samiye Hanım da güldü: Tenezzül buyurmuyorlar! dedi. mezler. Orijinal bir fikir, değil mi Orhan sevginin heyecanile yazılmıştır. İlmî kıySafiye de omuzlarmı silkerek: meti vardır. Ondan dolayı dilimize çevBey? Safiye doğruldu: Tenezzül meselesi değil, dedi, söy Pardon? dedi, anlamadım. Orhan fransızca bir: rilmesini gerekli buluyoruz. Başka bir idYazan: Peyami Safa lenecek bir fikri yok! Fransız canlandı: Evet, diyebildi. dianamız ve şahsımız itibarile ondan fay Fransız şarabıdır ha... dedi, iki tane gözleri de Rüştünün üstünde idi. Fransız Rüştü basını ağır ağır Safiyeye çevir Bu bir paradoks değil, n'ets ce Rüştile konuşan Fransız bahse alâka dalanmağa ihtiyacımız yok. çektiniz mi açılırsınız. Hele şu levreğe de kahkahalarla gülüyordu. di: pas Mornier? Evet madam, insan gece göstermişti. Arkadaşına bakarak: Bu bahiste başka türlü ağız kullananiltifat buyurun, birşeyciğiniz kalmaz. Ke Samiye Hanımm sesi yükseldi: Yok! dedi. leri sever. Ooo... monşer, dedi, fikrinizden o fereye aldırmaym, halden anlar herifler ların bundan sonra olsun hakikate saygı Rüştü bize de anlat ta hepimiz gü Ali Haydar bir kadeh şarab daha iç Ali Haydar bir idadi talebesi kahka kadar emin olmayınız. dir. Ben de bir tane çekeyim, gene bir lelim. tikten sonra Orhana iğildi: Fransız başını salladı ve birdenbire ö göstermeleri edebiyatm temeli olan edeb hasile sordu: münakaşa çıkaracağım. Arkasından bütün masaya doğru franvecibelerindendir. nüne eğerek: Ne azamet! dedi. Hangi manada aşk? sızca söyledi: Alçak sesle ilâve etti: Safiye Orhanın da fikrini sormuştu. Umumî söylüyorum, dedi. Hususî M. TURHAN TAN Mutlaka anladığınız manada de Eminim ki pokerden bahsediyor. Şu Besimeyi gene kudurtayım. Rüştü yanındaki Fransızla konuşmağa ğil, mösyö, yüksek manasile de ve bilhassa ve müstesna haller pek çoktur. Rüştünün yanmda oturan Safiye sol devam ediyordu.'Orhan düşündü. KumaVedia başını Orhanın göğsüne doğru Ali Haydar sordu: bu manasile aşk benim fikrimce tabiî geKÜLTÜR tŞLERÎ tarafındaki Fransıza dönerek, yüksek rı çok seven adamın bir kadını çok seveîndirerek Ali Haydara ince sesini duyur Meselâ gece bekçilerinin aşklan celeri yaşar. sesle: mak istedi: Bakalorya imtihanları bileceğinden şüphe ettiğini söylemek istideğil mi? Ali Haydar bir daha güldü: Mösyö Traven, dedi, kumar se yordu. Fakat fransızca cevab vermekte Rica ederim, dedi, doğru söyleyiBu istihza biraz kahkaha toplıyabil Bu sene mekteblerde bakalorya imtiGündüzleri ne olur, Mösyö Tra tereddüd etti. Cesareti yoktu. Türkçe ven? niz, lâtife ediyorsunuz değil mi? Siz böy venler kadm sevebilirler mi? mişti. Fransız kızardı: hanlarına 20 haziranda başlanacak ve Konuşmadığı zaman daima gülümsiyen söyledi. le şey yapmazsınız. Misal bana o kadar komik görün temmuzun ilk haftasında bitirilecektir. Uyur, mösyö. bu Fransız, ağzı açılınca kaybolan tebesSamiye Hanım: Liselerin son sınıflarmda dersler 20 maRüştü Vedianm ta karşısında oturu Etraftan gelecek bir itirazı karşılamak müyor, dedi. sümile cevab verdi: Ali Haydar kadehini ona doğru uzat yısta, diğer smıflarda da 26 mayısta ke Ben de bu fikirdeyim, dedi, Halim için Fransız iki elini birden yukarı kaldıryor, içerlek, fakat berrak bir sesle yanın Oh, madam, birşeyi çok sevenlerin ciğim de oynardı amma düşkün değildi. dı: tı: daki Fransıza kumar hakkında neşeli bir silecektir. Haziranın ilk haftasında bübaşka birşeyi seveceklerini zannetmiyo Pardon azizim Mösyö Traven de tün mekteblerde sözlü imtihanlar baş hikâye anlatıyordu. Mösyö Traven'e bakarak ayni sözleri Tabiî, erkeklerden bahsediyorum. di, keyfinize içiyorum. Aşktan bahsedi lıyacaktır. fransızca tekrarladı. Orhan onu böyle tasasız ve rahat konuş rum. Çünkü onlar gündüz çalışırlar. lirken çok ciddisiniz. Safiye sağ tarafına döndü ve Rüştüye turan gururun sadece iyi bir terzi maka Ağzını açar açmaz dudaklannın etra Şimdiye kadar olgunluk imtihanma Orhan Vedia ile yukarıki salonda aşksordu: sından mı geldiğini düşündü. Bahrinin fmdan gene tebessümü uçan Fransız, he tan bahsederken erkeğin çalışması ve sev Mersi mösyö, öyle olmak daha doğ girmemiş veya dört defadan az gırip te Işitiyor musun? sözlerini hatırlıyarak: «Makasın yarattığı nüz bir kaç yudum içtiği şarabın ıslaklığı mesi hakkında düşündüğü şeyleri hatırla ru değil mi? muvaffak olamamış olan talebeler hazi Tehlikelidir. insanlardan biri mi bu?» dedi kendi kenRüştü, geniş omuzlarına göre küçük ve nı sapsarı bıyıklannın üstünden peşkirile dı. Fransızm bu iki işi iki zamana ayırran ve eylul aylarında tekrar bu imti Mizac meselesi. dine; sonra Bahriye baktı. Gene zabitin dar esmer yüzü üstünde siyah ve parlak silerek dedi ki: ması ona biraz sun'î olmakla beraber, kohanlara girebileceklerdir. (Arkası var) Karagümrükten geçmekte olan şoför Bekirin idaresindeki 41 18 numarah kamyon sebzeci Sabahaddine çarpmıştır. Adamcağızı tehlikeli surette yarlamıştır. Yaralı hastaneye kaldırılmış, suçlu yakalanmıştır. BiZ İNSANLAR