[Baştarafı 1 inci sahifede] ve sükun hükümfermadır. Suriye Hududunda Askerî Tedbirler Aldık Soyguncu çeteler son hırsızına kadar imha edildi cenub hududumuzun ötetarafında diğer çeteler de hazırlanmış veya hazırlanmaktadır. Büyiik Millet Mec lisine ve büyiik milletimize emniyetle ifade edebilirim ki hazırlıkların ve hâdiselerin mahiyeti ne olursa olsun vaziyet tamamile devlet kuvvetleri nin hakimiyeti altındadır. (Alkışlar) Gayritabiî bir hududun arızî ve tabiî kolaylıklanndan istifade ederek içeriye girebilenlerden bir çoğu tekrar Suriyeye sığınmak fırsat ve imkânını bulamamış lardır. Cumhuriyetin huzuru içinde ka nun ve medeniyet şartlarına uygun ola rak bugünün ve yannın müreffeh haya tını kazanmağa çalışan vatandaşların haklı olarak ve hak olarak istedikleri himaye ve emniyet şartlarının tamamile mevcud olduğunu söyliyebilirim. Meselelin dahilî cephesi budur. Haricî cepheye gelince, haricî cephe nin vatandaşlarda hakikî bir elem ve hükumete karşı onlarda ciddî bir taleb u yandırmış olduğunu gizlemek ve örtmek elimden gelmez. Mazhar Müfid sözlerine şu cümlelerle nihayet verdi: « Bu çeteleri hazırlıyanlara, teşvik edenlere ve onlara para verenlere söylüyorum Türk milletinin muvacehesinde söylüyorum, perde altında böyle işler yaMazhar Miifid Kansunun sözleri pacağınıza karşımıza merd bir düşman Dahiliye Vekilinin sık sık sürekli al gibi çıkınız! Türkler, merdlikten hazze kışlarla kesilen izahatından sonra Maz derler. (Bravo sesleri ve sürekli alkış har Müfid Kansu (Denizli) söz alarak lar) dedi ki: Refik Şevket İncenin sözleri « Muhterem arkadaşlar, muhterem Mazhar Müfidden sonra Refik İnce Vekilin mufassal izahatından, beyana (Manisa) kürsüye geldi ve dedi ki: tından anlıyoruz ki yakında, Diyarbekir« On beş, yirmi gün evvel Dahilide husule gelen vak'anın, hâdisenin teker ye Vekilimizin hususî bir trenle şarka rürünü men için çok kat'î tedbirler alın doğru gittiğini öğrenince, sebebleri üzemıştır. Fakat bu hâdisenin vukuundan ev rinde tabiî bir tevakkuf hasıl olmuştu. vel Türkiye hududlarına tecavüz etmek Millet işlerile yakından alâkadar olmaiçin tedbirler hazırlandığını, silâhlar da nın verdiği vazife dolayısile öğrendik ki, ğıtıldığını gazeteler uzun uzadıya yaz bir takım eşkıya çeteleri cenub hududumışken ve bu çetelerin hazırlanmakta ol muzda yüz kilometroya yakın mesafe kaduklan malumken elbette bu hâdiseden dar içeriye girmiş, fakat vatandaşlann evvel de tedbir almak lâzım gelirdi ve a birkaç tanesini öldürdükten ve birkaç lındığına da şüphe yoktur. tanesini soyduktan sonra, ve nihayet bir Hâdisenin vukuundan evvel tedbir a takım fırsatlardan istifade ederek, ayni lmmışsa iki vatandaşın şehadeti yetmiş, veya başka yoldan geçmişlerdir. Bu geçseksen kişinin soyulması vazifedar olan meği mütekıb hududumuzun karşısında ların ifayi vazifede müsamahalannı, te yaptıkları bu tecavüzdeki vahşi muvaffaseyyüblerini kayidsizliklerini çok açık is kiyetlerinin şenlikleri bizim kulaklarımıpat etmektedir. Binaenaleyh, hükumetin za gelecek kadar in'ikâslar yapmış..» aldığı ve alacağı tedbirler arasında mü Refik İnce muhtelif devirleri muka essir bir tedbir de zannederim ki ibreti yese ettikten ve Cumhuriyet devrinde müessire olmak üzere vazifesini suiistimal Türkiyenin, mazhar olduğu büyük em edenlerin tecziyesi olmalıdır. niyet ve asayişi tebarüz ettirdikten sonra demiştir ki: Çetecilik vekayiinin mes'ulü Arkadaşlar, Hiç bir kimse tarafından gaf'et edil memesini hatırlatmak istediğim bir hakikat te şudur: Türk milletinin kuvveti, her nerede ve her kime karşı olursa olsun hakkını ve haysiyetini korumıya daima hazır ve kadirdir. (Sürekli alkışlar) mektir.» (Bravo sesleri) 8 Nisan 1937 CUMHURİYET Türkler merdlikten hazzederler Suriye hududunda bize karşı yapılan hırsızlık, kaçakçıhk, soygunculuk vak'aları bizim aldığımız tedbirler sayesinde haddi asgariye indirilmiştir. 1935 sene sine kadar muhtelıf zamanlarda bize saldıran Yado, Ado, Seyidaha, Alican gibi soygunculuk çeteleri son hırsızına kadar içeride imha edilmiştir ve hiçbiri geri dönmemiştir. 1936 yılının son nısfında tekrar muh telif çetelerin taarruzlanna şahid olduk. Bu çeteler de ekseriyetle tenkil olundu. Bunlann da hudud haricinde ha zırlanarak ve teşvik olunarak mem leket dahiline gönderildikleri delillerle sabittir. Bu vukuat 1937 yılı başındanberi daha faal bir manzara aldı. Martın 15 inci günü Diyarbekirle Mardin arasında Karaköprü mevkiinde bir soygun vak'ası oldu. Senelerdenberi asayiş bu yolda haleldar olmamıştı. Ahalinin hakikî bir emniyet kayıdsızlığı içinde bulunduğu bir sırada bu soygunculuk yapıldı. Ayni tarihlerde Dersimde takib ettiğimiz ıslahat programına karşı bazı eski ağaların haricden gelme müşevvik lerin tesirile hükumet tedbirlerine muka vemet etmek istediklerini öğrendik. Ka raköprü vak'asını yapmış olanlan mahallî idarî kuvvetler takibe başladıklan za man bunlann hududun ötetarafına geç tiklerini ve çaldıkları mallan, hayvanlan sevincli ve gürültülü nümayişlerle alenen sattıklarını ve herkesin gözü önünde muvaffakiyet şenlikleri yaptıklannı öğren dik. Hududda emniyet için gösterdiğimiz hüsnüniyet Türkiye Suriye hududu 800 kilomelroluk her türlü tabiî hudud kolaylıklanndan mahrum bir fasıladır. Türkiye Bü .yük Millet Meclisi hükumeti, kurulduğu ilk günden itibaren bizim Suriye ve mandater hükumetle münasebatımızın temel noktası hudud üzerinde asayiş ve emniyetin tesisi olmuştur. Bu neticenin ancak iki tarafın hüsnüniyetle samimî olarak teşriki mesaisinden başka suretle temin olunmıyacağma daima inandık. Bu maksadla birçok mukaveleler ve protokollar tanzim olunmuş ve bunlara göre böyle hudud vak'alarında iki taraf memurlannm teşriki mesaisi derpiş edilmiştir. Bu gibi hâdiseler vukuunda mukaveleleri işletmek için vaki olan teşebbüslerimiz, karşı tarafın mahallî memurları tarafından zamanında ve müspet olarak karşılanmamıştır. Hükumet, hudud haricinde memleke timizin emniyeti aleyhinde vuku bulan bu teşebbüslere mandater devletin ciddiyetle nazan dikkatini celpte teahhur et medi. Ora memurlarının maksadh veya hatalı tesirleri yüzünden memleketimızin ve halkımızın emniyeti ve serveti aleyhine vuku bulan taarruzlann bizim yalnız ve bizzarure pasif tedbirlerimizle izale olunamıyacağını müşahedede hükumetimiz gecikmedi. Filhakika hudud haricinde vuku bulacak taarruzlann beynelmilel vazifeler harekete gelmedikçe zararlarının ve tesirlerinin tahdid olunacağını ta savvur etmek imkânsızdır. (Alkışlar) ha münakaşa mevzuu oldu. Türklerle Ermeniler, hakikî ve tabiî menfaatlerinin ilcasile enstenktif olarak yeniden bir defa daha birbirlerile yakınlık hissettiler. Hakikî vaziyet budur. Fakat eski komitacılar tekrar araya girdiler. Ve Hatayda iki millet arasında yeni bir düşmanlık havası yaratmak için gayret güsterdiler. Şimdilik manzara, komıtacıların telkinaFransa, Suriyede emniyet ve asayitının yer bulduğu merkezindedn. Fakat şin temininden mes'uldür bizce bu dahi zahirî ve muvakkattir. Bi« Gerek umumî sulh davasında, gerek diğer hayat meselelerinde nazannda zim nazarımızda Ermeni miÜetinin bi bir derece kıymetli olması lâzımgelen zimle beraber olmakta gösterdiği sami Türkiyeyi, Fransanın ihmal ederek ve miyetin kıymeti azalmamıştır. Arkadaşlar, son söz olmak üzere ar ankasdin Suriyeyi harbe tahrik ederek zetmek isterim ki, Türlerin huzur ve hubir muharebe safhası açmasına ben ihtimal vermiyorum. Meseleyi şu iki cep kukunu ve memleketin hududunu mah heden mütalea etmek lâzımdır: Fransa fuz bulundurmak için Türk mil'etinin Büistemiyor da mahallî hükumet yapıyorsa, yük Millet Meclisine ve onun .'timad et> madem ki Fransa orada emniyet ve asa tiği hükumete verdiği kudreti f n müessir bir surette kullanacağımıza kim«enin şüpyişin temininden mes'uldür, binnetice biz Fransa ile hesablaşmak mecburiyetinde hesi olmamalıdır. (Bravo sesleri, alkış yiz. Binaenaleyh Fransa bizimle beynel lar) Bunun huzurunuzda tekrar bir defa milel münasebatta, bilhassa Boğazlarm daha açık olarak ifadesini cihan suihu hususî vaziyeti dolayısile büyük ehemmi için de bir yardım telâkki ederim. (Brayeti olan Türkiyenin dostluğunu takdiı vo sesleri alkışlar) » Bu izahattan sonra ruznameye geçil etmelidir. Frjnsa orada doğrudan doğruya âmil miş ve ruznamede bulunan Türkiye Ziolmasa bile emniyet mes'uliyetini deruhde raat Bankası kanunu ile umumî mahkeettiği Suriyenin tahrikâtile bizi emniyet meler ve karar hâkimlen ve müstantiklerle sizlik ve anarşi içerisnde bulundurmasına umumî ve hususî kaza salâhiyetini haiz tahammülümüz olmadığım elbette Ha makamlar arasındaki ihtilâfın halline aid rciye Vekilimiz Fransa kabinesine söyle kanun lâyihalan Adliye encümenmin mişlerdir. Bu hususta bizi tenvir etmelerinı talebi üzerine mezkur encümene veril miştir. istiyorum. Kamutay cuma günü toplanacaktır. Esmayı üzerlerine sıçratmasınlar! * * * İlyas Sami (Muş) Basrada tecaAnkara 7 (Telefonla) Meclisin bugünkü ruznamesinde olan «Türkiye "umhuriyeti Ziraat Bankası» kanun lâyihası, Adliye Encümenine havale o * lundu. miş olduğu statükoyu muhafaza etmek kaygusundadır. Bundan dolayıdır ki umumî sulh meselesinde daima kendisine haricden yardımcı aramaktadır.» Halil Menteş Montrö mukavelesinin Fransa menafii bakımından haiz bulunduğu ehemmiyeti tebarüz ettirdikten sonra dedi ki: Fransadır! Arkadaşlar, kanun, nizam, talimat, usul, tedbir.. Fakat bunlar nekadar mü kemmel olursa olsun, icra edecek ellerde müsamaha bulundukça, bunu icra eden eller kayidsiz oldukça bu güzel mükemmel kanunlardan ve tedbirlerden bir fayda memul değildir. Binaenaleyh muhterem Dahiliye Vekilimizden çok rica e derim, alınmış olan tedbirler ki hiç şüphesiz ahnmıştır, tatbikatta müsamahası görülenlerin, nasıl ki ölenlerin bilmem anasına, kardeşine mükâfatta bulunmuş larsa, bu ölüme sebebiyet veren, vazife sini ifa etmiyenlerin behemehal tecziye dilmeleri lâzımdır. Muhterem Vekil 3536 senelerinde hududun haricinde çetelerin hazırlandığı, silâhlar dağ tıldığı ve hududdan geçirilmek istendiği hakkında malumattar olduğunu beyan buyurdular. Peki, bunlan kim hazırlıyor. Bizim ge rek iç ve gerek dış siyasetimizde bir prensipimiz vardır: Açık ve samimî olmak ve hakikati olduğu gibi söylemek. Açık söylüyorum: Bunlan hazırlıyan, silâhlandıran, dost perdesi altında hareket eden Fransadır. (Bravo sesleri) Arasıra gö rüyoruz. Blum kabinesinin bizimle dostIuğa temayülü var. Fakat bu dost mas kesi altında, hududun hemen karşısında yapılmakta olan ihzarat, verilmekte olan silâhlar, paralar ve teşviklerin bu dost lukla nasıl kabili telif olabileceğine ben hayret ederim. Haricde hazırlanarak memleket içine giren çeteler Hadisata hususî bir ehemmiyet atfet tiğimiz bir sırada diğer bir hırsız çetesile Gercüc civannda temasa geldik. Çete, ölü ve yaralı bırakarak dağıldı. Tahkikat neticesi anladık ki bunlar da cenub hududlarımızın ötesine iltica etmişler. Her iki çete efradınm cenuba iltica eden eski şakilerden olduğu ve haricde hazırlanarak memleket içine girdikleri anlaşıldı. Bu mütevali ve maddî misallerle cenub hududumuz haricinde kolaylık ve cesa retle çete hazırlığı yapıldığı ve takib harekâtımızdan kurtulduklan ve sıkrçtaklan vakit Hudud haricinde melce bulduklan kanaatine vardık. Hükumetimiz meseleyi ciddiyetle tet kik etti. Nereden ve ne suretle gelirse gelsin memleket asayişini muhafaza et mek için alınması lâzım gelen tedbirleri aldık. İdare mekanizmasımn ihlâl edil mek istenilen vaziyeti süratle iade edildi. « Hâdiseyi alelâde bir vak'a telâkki etmiyelim. Dahilî ve haricî bakımdan muhakeme edilen bir hâdisenin altında mündemic manaları tetkik ederek dahilî ve haricî tedbirlerle önünü almak yolundaki kararlar şayanı takdirdir.» Refik Şevket bundan sonra Dahiliye Vekilinin nutkunu uzun uzadıya tahlil ederek demiştir ki: « Bu beyanattan anlıyacağımız şu oluyor. Bizim hududumuzun cenubunda hakikaten bizimle meşgul olan sivil namı altında fakat resmî müesseselerin elemanı olan anasır vardır. Bunlar Suriyelilerdir. Suriyelilere acıdığımı bir defa daha huzurunuzda ifade etmekle teessür duyu yorum. Dün bizden aynlan bir zaval'.ı millet ki bugün akılsızlıklarile büyük bir dev letin aleti olarak emellerini tahakkuk ettirmeği tahayyül ediyorlar. Çok zanne derim ki bu körlükleri kendilerinin ha yatına mal olacaktır.» Medeniyetle hiç alâkası olmıyan bir hareket Şimdiye kadar jandarma girmiyen Hatay davasının meydana çıkmasınyerde devlet otoritesi yerleşti dan itibaren hududun öte tarahnda kasdi Tuncelinde takib ettiğimiz ıslahat programını doğru yoldan aşan aşiretlere asla cesaret vermiyecek bir surette ta hakkuk etrirmek kararını teyid ettik. Tuncelinde birkaç senede yapacağımız ıslahatı tacil ederek vücude getirmeğe te vessül ettik. Buradaki programımız bü yük Millet Meclisinin malumudur: Yol, mekteb yaparak ihmal edılmiş olan bu mıntakayı medenî ve iktısadî bakımdan yükseltmek ve bunun kuvvei teyidiyesi olarak jandarma ve idare teşkilâtını şimdiye kadar girmediği yerlere sokarak dev let otoritesini yerlestirmek ve vatanın her tarahnda cari olan medenî ve kanunî hayatı tesis etmek... Umumî hatlannı çizdiğimiz bu programı Tuncelinde der hal tatbik için Dördüncü Umumî Müfettişliği tekrar yeni kuvvetlerle teçhiz ettik. Program tereddüdsüz ve tehirsiz tatbik olunacaktır. Orada da cumhuriyetin kanunları behemehal tatbik olunacak ve ora halkmm her ferdi de bütün Türk vatandaşlan gibi cumhuriyetin irfanından, umranından, medeniyetin icablanndan behemehal müstefid olacaklardır. Cemiyeti Akvamın vardığı netice, memleketimizi müteselli etmiştir Halk, çeteleri takib müfrezelerimizle birlikte imha etmektedir Birinci Umumî Müfetişlik dahilinde halk umumiyetle cumhuriyetin tesis ettiği asayiş ve nizam politikasına candan ta raftardır. Çeteleri ve çete efradını takib müfrezelerimizle birlikte imha etmekte dirler. Huzur ve refah içinde çalışan bu vatanmaşları sürprizlerden korumak için vaziyeti takviye etmeğe karar verdik. Normal idare ve umumî jandarma tedbirlerinden başka hususî tedbirler de aldık. Bir fırkamızı ihtiyat efradile yüksek mevcuda iblâğ ederek muhtemel hadisata takaddüm ve tefevvuk etmenin faydalı olacağına karar verdik. Bu maksadla bir hafta evvel celbettiğimiz ihtiyat efradı mahallerine vâsıl olmuş ve askerî vaziyet ehemmiyetli surette takviye edilmiş bulunuyor. İhtiyat efradınm böyle mahdud bir sahada celbedilmesini izah ederken pldığımız tedbirlerin mahiyetinden Büyük Millet Meclisi huzurunda memleketi açık bir surette haberdar etmiş oluyoruz. Bazı haberlere göre ve sun'î bir surette körüklenen Türk düşmanlığı propagandası bu salgm teşebbüslerinin menşei ve besleyicisi olduğunu reddetmeğe mahal yoktur. Biz davamızı bütün ciddiyetle, fakat beynelmilel uBiz, perde arkasmdan değil, sullerin müsaade ve cevaz verdiğl hesaoaçıkça harekete geçeriz! lar dahilinde ortaya koyduk. Cemiyeti Akvam meclisinde vanlan netice ile bu Denilebilir ki: «Müstemleke memur memleket müteselli ve kanaarkâr olmuş larının, çok vâsi menafii şahsiyeleri var tur. dır, onlar yapıyor!» Fakat nasıl olur? Koskoca Blum kabinesi kendi memurlaHaklarımızt vehaye etmek için rının bu gibi ahval ve harekâtından ha alınacak tedbirler berdar değil midir? Aleyhimizde gayrimeşru bir pro Binaenaleyh bunun sebebi Fransa ve paganda ve haksız salgınlarla, Cemionun peyki olan Suriyelilerdir. Fakat aryeti Akvamda istihsal ettiğimiz neticeden vazgeçeceğimizi zannedenler kadaşlar takdir buyurursunuz ki bizim varsa bunlann en nihayet beynelmi hududumuza tecavüzlere, memleketi lel münasebetlerin bozulabileoeğini, mizin saadetini ızrar edecek, vatandaş fakat bizim hakkımızdan ve kazandı lann rahatını bozacak, bilhassa ve bil ğımız haklardan asla feragat etmiye hassa Hatayda Türk kanını akıtacak zaceğimizi bilmeleri faydalıdır. Bu mü limane hareketlere karşı asla susamayız. lâhazalan söylemekten maksadım, (Bravo sesleri). Gönül arzu eder ki böyle maske ve hükumetin Hatay dava6indaki açık perde altında dostluk sözlerile rol oynı ve meşru hareketi, bizim aleyhimize taarruzlar hazırlanmasını asla muhik yacak bir dost olacağma, keşke merd. bir göstermiyeceğini tebarüz ettirmektir. düsman olsaydı! Çete mi arkadaşlar? Biz onu FransaMeselenin bu cephesi, yani Suriye ile dan, Suriyeden daha iyi biliriz. Fakat aramızdaki münasebet noktasından olan biz perde arkasında karagÖz oynatacak kısmı hariciyemizle Fransa arasında müçete yapmayız, buna tenezzül etmeyiz. nakaşaya konmuştur. Kendi hareketleriBiz hareketimizi bütün cihanın gözü ö mizin dürüstlüğüne o kadar güveniyoruz nünde apaşikâr yaparız. Birçok proto ve Fransa ile münasebatın idamesi için kollar, birçok hudud mukaveleleri ya muharriklerin bütün zıd temayüllerine rağpıldı, fakat buna mukabil birçok teca men gayret etmek azmmde o kadar sa vüzler de görüldü. Muhterem Vekilin mimiyiz ki bu çetelerin hazırlıklannın ne söylediği gibi biz artık Türk kanı döke şerait altında vuku bulduğunun beynel meyiz. Sabır ve tahammülün de bir de milel bir usul ile tetkik edilmesine bilç recesi vardır. Artık maske altında dosthazır bulunuyoruz. Hükumet namma oluk oyunlarına gelemeyiz. Hükumetten Ian bu maruzatım, vaziyeti olduğu gibi rica ederim,, cezrî ve kat'î hareket için söylemek, içerde aldığımız »edbirlerle adım atsınlar. Bizim, hükumete tam bir haricde takib ettiğimiz hattı hareketi açık itimadımız vardır. O itimadın bana ver bir surette memlekete bildirmek içindir. diği kanaatle söylüyorum ki, hükumet Memleket asayişinin emniyetle muhafaza artık yazmakla, çizmekle, yok bilmem olunacağma kanaatimiz vardır. Eğer albeynelmilel münasebata halel icra ederdığımız tedbirler kâfi gelmezse daha vâsi miş filân mülâhazasile hareket etmesin. tedbirle almakta bir an taahhur etmiye Bundan sonra dediğim gibi hükumet cezceğimizden Büyük Millet Mecüsinin narî tedbir almalı ve harekete geçmelidir. berdar olmasını isteriz. Haricî sahada da Hatayda ne bir Türkün zulme uğramavaziyetin icab ettirdiği teşebbüslerden ve sına, ne de bir Türkün kanının dökülmemüteakıben alınacak tedbirlerden Büyük sine meydan vermemek için yapılacak Millet Meclisini daima haberdar edeceşey kat'î ve cezrî bir şekilde hareket etğiz. (Alkışlar) Refik Şevket sözlerine §u cümlelerle nihayet vermiştir: « Dahiliye Vekilinin dediği gibi, eğer beynelmilel bir cürmümeşhud mah kemesi olsaydı, bu eşkiyanın heyeti umurr.iyesinin o mahkemede mahkum ola caklanna dair ellerimizde deliller vardır. Bu eşkiyayı ve hırsızlan siyasî mücrim olarak tanımak, hakikî katilleri muhafaza etmek bence doğrudan doğruya me deniyetle hiç alâkası olmıyan bir hare kettir. (Bravo sesleri) Dahiliye Vekilinin beyanatı içerisinde çok tevakkufa şayan o!an bir fıkra vardır ki şudur: «Siyasi teşebbüslerimiz müsbet karşılanmamışlır.» Bunun manası bize karşı yapılan hareketlerin devam edeceğidir. Türkiye buna asla muvafakat edemez.» Ziya Gevher Etilinin sözleri Refik Şevketten sonra Ziya Gevher Etili kürsüye geldi, Şükrü Kayanın hüku met namına yaptığı beyanatı hazla dinlediğini söyledi ve dedi ki: « Eğer biz, çete teşkilâtı yapıp ta Suriye hududlan içine girecek olursak, bir çavuşumuzun değil, bir onbasımızın şehirleri ayağa kaldıramıyacağını kimse zannederim ki inkâr edemez. Benim bir çavuşumun kumandası altında gidecek olan herhangi bir kıt'a Suriyede yer yer halkı ve şehirleri kaldırmak iktidanndadır. Bunu açıkça bilmiyenlerin bilmesi lâzımdır. Eğer Fransa hükumeti veya onların peyki olan Suriyeliler bu halin önüne geçmezler ve normal vaziyeti iade etmezlerse bize düşecek vazife ne şakaveti şekavetle karşılamak, ne de entrikaya karşı entrikaya baş vurmaktır. Açıkça bu şakilerin peşine düşüp, bunlann yuvasına girip, beslendiği yerde, hududun öte ta rafında, bu yılanı yuvasında imha etmek lâzımdır. İcab ederşe ordu da gönderi riz ve hain yuvaları imha ederiz. Bun dan başka yapacak birşey yoktur. Bunu da millet yapar. (Alkışlar) vüze uğrıyan bir Ingiliz için bir filo gönderen îngiltere hükumeti orayı yakıp yıktıktan sonra Basra limanına astığı bir levhada şu beyti yazmıştı: Cehaletle tecavüz etmeyin siz Silâhı cehil olandan cahiliz biz. îlyas Sami bu beyti okuduktan sonra Suriyelilerin bu i?i cahillikle yaptıklannı söyledi ve dedi ki : Ben bugün yüksek huzurunuzda, milletin huzurunda haykınyoıum. Türkün huzur ve sükununu ihlâle yeltenenler Hatay hudud boylarında Türk vatandaşlarına tecavüz edenler, esmayı üze rıne sıçratanlar olacaktır. Dahiliye Vekili ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaya bunun üzerine tekrar kürsüye gelerek şu sözleri söylemiştir: « Arkadaşlar, sayın hatiblerin ce nub hududundaki vukuat üzerinde gös terdikleri hassasiyet gayet tabiîdir. Ayni hassasiyet memleket efkân umumiyesinde de vardır. Hükumetimizin de bu hassasiyetle muvazi olarak tedbir almasını da tabiî, zarurî ve mantıkî bulursunuz. Biz de bu hassasiyete muvazi olarak tedbirlerimizi almış ve bunlann ana hatlannı B. M. Meclisine ve onun vasıtasile büyük millete arzetmiş bulunuyoruz. Suriyede man dater devletin, hükumet merkezindeki esas politikayı Türkiye ile iyi münasebet politikasını kıymetsiz bırakacak bir zihniyette olduğunu henüz tahmin etmiyoruz. Bu sebeble Hatay davası amelî noktai nazar dan yarıda iken ve yeni hudud hâdiseleri sebebile iki devlet arasında henüz muhabere cereyan ederken menfi teşhislere iştirak etmek istemiyoruz. Suriyede koyu bir Türk düşmanlığı propagandası yapıldığını ben de beyanatımda zikretmiştim. Ancak bu propagandaya karşı şimdiye kadar soğukkanhlıkla ve kendimizi tahrikâta kaptırmıyarak hareket ettik. Daima kaniiz ki, Suriye halkı bizim kendilerine karşı iyi niyetimizden emindir. Hatibler de bu ciheti tebarüz ettirdiler. Tahrikât yalnız politikacılann eseridir. Elektrik Şirketile yapılan müzakereler melerin ruhuna muvafık, tatbikat ve icrada âmme hukuk ve selâmetini kâfil olacak bır şekle koymak. Buna müteallik esaslarm hulâsası da ;udur: Her an mütehavvü ve temevvücata tâbi ecnebi parasile gösterilen sermayenin hakikate uyacak ve bugünkü ipti daî tesisat kıymetlerine tekabül edecek makul bir hadde indirilmesi ve Türk lirasile ifadesi, imtiyaz ve satın alma müddetlerinin yeniden tayini ve tahdi» di, tarifelerin şirketi tatmin etmekle beraber halkın menfaatini de koruyacak tedbirler ve terkibler dahilinde bir formüle bağlanması. Bunlardan başka, tesisatta bakımsız1 hk noktasından mevcud kusur ve noksanlarm şirket hesabma düzeltilmesi,! mukavele ve şartnameler hilâfma halk • tan alınmış olduğu tebey^ün edecek fazla mebaliğin red ve iadesi ve saire tâli işler de vardır. Murahhas Spesjral. prensiplerinde mutabık kalman bu meseleler hakkında on gün sonra, tekliflerini vermek üzere bu akşam îstanbula hareket etti. [Bajtarafı l inci sahifesei İtalyanın yaptırmakta olduğu gemiler Roma 7 (A.A.) 1937 1938 se Halil Menteşin sözleri Halil Menteş (İzmir) Vak'a Su riyede olduğuna göre alacağımız tedbirleri alırken Suriyenin vaziyeti gözönünde tutulmak lâzımgelir. Orada bir mahallî hükumet vardır. Fakat manda altında bir hükumet. Mandater devlet Fransa olduğuna göre Fransa ile münasebatımızın mahiyetini j:welemirde göze almak lâ zımdır. Fransa Harbi Umuminin kendi bütün emellerini tatmin eder bir surette tesis et nesinin bahriye masrafları 1,857,891,000 lirete baliğ olacaktır. Bu miktar geçen seneye nisbetle 246 milyon fazladır. 23,000 tonluk Giulio Cesare ve ContediCavour zırhlılan tamamile yenileş tirilecektir. 7000 tonluk iki kruvazörle bazı küçük cüzütamların inşası yakında bitecektir. Bu hakikat türlü sebeb ve vesilelerle ne Deniz hava kuvvetleri de tamamile ıskadar gizlenmek istenirse elbette ki yakın Iah edilecektir. bir atide meydana çıkacaktır ve hatta şimdiden de çıkmıştır bile denilebilir. Bize Yugoslavya sefirinin ziyareti Ankara 7 (Telefonla) Yugoslavya karşı söylenen sözlerin yapılan iftiralann sefiri Lazaroviç, bu akşam Parti Umumî ve vâki olan tasavvuratın hatiblerin söy .ediğinden fazla olduğunu söylemek isti merkezine gelerek Dahiliye Vekili Şükyorlar amma iftira mahiyetinden fazla rü Kayayı ziyaret etti. olduğunu bizzat Suriyeliler iyi bilirler. Zannediyorum ki, Başvekilimizin bir iki Şehremini Halkevinden: vesile ile komşu milletlere karşı gösterdiğı Evimizde 9 nisan cuma günü saat 20,30 hassasiyete uyarak ve sabırlı davrana da Mimar Sinan için bir gece hazırlan rak Suriye milletini bize gösterildiği gibi mıştır. Arkadaşlarımızdan Riiştü Erkunt, düşman olarak kabul etmemekliğimiz da Baha Gökoğlu söz söyliyeceklerdir. Büyük ha muvafıktır. Asıl Suriye halkının malu mimarların eserleri projeksiyonla gbsterilecektir. Herkes gelebilir. mu olmak lâzım gelen hakikat şudur ki, Suriye vahdetini bozan ve onu taksim eEminönü Halkevinden: den ne Türklerdir, ne de Türkiyedir. Bi Eyinıiz Gösterit şubesi, Guliıane parkı lâkis daima o taleblerimizle bu vahdeti te içindeki Alayköskü binasmda 9 nisan cu ; min etmek istedik. Bu hakikat Hatay hu ma günü gecesi saat 20,30 da yalnız halka susiyetini tağlit ederek tahrif etmiye im ve 10 nisan cumartesi günü saat 14,30 da talebeye olmak üzere (Kahraman) piyesinl kân olmıyacak derecede aşikârdır. temsü edecektir. Arzu edenler davetiyelerimizi hergün Şunu da arzetmek isterim ki. bir de Cağaloğlunda merkez bürosundan alabılirhatibler oradaki anasın muhtelifeden ler. * * * bahsettiler. Bu anasır arasında matbuatta görüldüğü gibi Ermenilerden de bah Eminönü Halkevinden: Bu yıl için düzenlediğimiz seri konfe solundu. Hatiblerin ima ettikleri anasır da bu olmak gerektir. Buna da'.r de ma ranslarm on üçüncüsü 8/4^937 perşembe günü saat 17,30 da Evtauzin Cağaloğlun ruzatta bulunmak isterim. Türklerle Er daki merkez salonunda doçent Bay Kâzım meniler arasında teskin olunmaz bir düş İsmail tarafından (İlimde metod) mevzuu manlık mevcud olduğu nazariyesinı ilerı üzerinde verilecektir. Davetiye yoktur. Herkes gelebilir. sürmek bazı politikacılann geçim vasıtası Hatay gecesi geri bırakıldı olmuştur. (Bravo sesleri) 10/4/937 tarihinde Taksim Dağcılık kuHatay davası esnasmda Türklerle Er lübünde yapılacak olan Hatay gecesi tehir meniler arasındaki münasebet bir defa da edilmiştir. (Çağnlar, konferanslar, kongreier)